Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SŞt)BAT2002SALI CUMHURİYET SAYFA
INCELEME
Galata Köprüsü'nde skandallar projeyle başladı, hatalann gizlenmesiyle bugünlere gelindi
Tarihegeçen oyunlarİLGİLİLER ANL ATIYOR:
Müdahale
'ıtyumu'
bozdu
alata Köprüsü"nde 15 yıla
- varan inşaat sürecinin iki
önemli tartışma konusu olan
eskı Bayındırlık Bakanı Erman
Şahin'ın istifası ile alternatif proje
hakkında o yıllann ilgilileri ile
konuştuk... Eski CHP Genel Başkanı
ve dönemin Başkan Yardımcısı
Hikmet Çetin ve Mimarlar Odasfnda
hazırlanan farklı projenin
mimarlanndan Mete Göktuğ şunlan
söylediler:
Hikmet çetln: şahln'le
uvum safllavamadık...
Tansu Çiller'ın başbakan olduğu DYP-
CHP koahsyonundakı (1995)
Başbakan Yardımcısı ve CHP Genel
Başkanı Hikmet Çetin, Bayındırlık
Bakanı Erman Şahin'in Galata
(Cöpriisü inşaatındaki yolsuzluk
savlannın açığa çıkması için yargıya
başvurma karannı verdikten sonra
Bakanlık'tan istifasını neden
istediklerini şöyle yanıtlıyor: "Sadece
bu konuyla ilgili değiL genelde bir
uyıımsuzluk vanİL Örneğin Onur
Kumbaracıbaşı. Halil Çulhaoğlu da o
dönemde partimizin Bayındırlık
Bakanian oldular ama Erman Şahin
onlarla da u\ umsu/du. Sonunda
arkadaşımızdan Bayındırlık
Bakanlığı'nı bırakmasını istedik, o da
buna uyarak istifa ettL. Bu
anlaşmaznk konulan arasmda Galata
Köprûsü veya başka bu tiir teknik
olaylarm neler olduğunu ve
aynnnlannı hatırlamıvorum_ Biz
sadece hükümet ve parti içinde Erman
Şahin'dcn kaynaklanan huzursuzluğu
gidermek için Bakanlık'tan ayrümasını
uygun gördük-."
Göktuğ: Kent köprüsü
deflil karavolu köprüsü...
Yeni Galata Köprüsü'ne ait projeye
1986'da alternatif bir öneri hazırlayan
Mimarlar Odası'nın projesi MSÜ'de
sergilendi. Karayollan "nca dikkate
alınmayan bu önerinin hazırhk ve
tartışma sürecine ait bilgileri de mimar
Mete Göktuğ özethyor: "Proje, üıale
gerekçesiyle gjzli tutuhırken biz ele
gecirdik ve bir kent içi köprü özeniyle
ilgisi olmayan. adeta bir karayohı
köprüsü yapümaya karar verüdiğini
görünce müdahale ettik... Alternatif
projemizi hazuiadık~ Ancak
karayollan'nı ve Belediye Başkanı
Dalan'ı ikna etmek olanaksızdi—
Projeyi Nıyazı Duranay ve Besın
Çeçener'le birlikte hazırladık~
Dalan'uı da damşmanlannın
buhınduğu toplanOda KarayoDan
yetkilileri bu tür köprülerden değil
\iyadükkrden anladıklannı zaten itiraf
ettilen. ama \iyadüğe benzeyen
şündikinden de vazgeçmedüer... Dalan
ise o yülardaki kent içi yeni otoyollar ve
bunlaıia bağlanolı 3. köprü konusunda
uygukmaya da geçnıek istediğinden,
bû projeleriyle uyıimlu tasarlanmış
şimdikini destekledi. Böyleee hem
Ankara'run, hem Karayollan
yönetiminin hem de belediyedekilerin
ortak kararlany la şimdi sorunlann
açmazı yaşanan proje devreye girmiş
GALAIA KÖPRÜSÜ'NÜN SON GÜNLERİ - Yıl 1987~ YıOarcalstanbul'abizmetedenemektarGalata Köprüsü songünJeriniyaşıyon.
"Sen arük eskidin" denerek yenisi hazırlanan proje için de "ilk ayaklar" sol tarafta inşa ediliyor. (Fotoğraf: Cumhuriyet arşivi)
OKTAYEKtNCİ
f
lllar geçtikçe inşaatı bitmeden
eskimeye başlayan yeni Gala-
ta Köprüsü artık tamamlansa
bile mimarlık ve mühendislik tarihı-
nin değil "yolsuzluklar tarihinin mi-
rası" olmaya aday görünüyor...
Kendinden çok daha zarif ve belki
de sağlam olan eski Galata Köprü-
sü'nü yerinden ederek "gözden çıka-
nlmasına" neden olduğu için de tarih
ve kent kültürü düşmanlığının en "ka-
ba" simgesı olarak Istanbul'un belle-
ğinde yerini alacak...
Çünkü bu yeni köprü, 12 Eylül
1980'deki "işbitiriddarbeyle''destek-
lenerek iktidara geçenlerin; "Projeyi
de inşaatı üstlenen firma yapsuT an-
layışlannın ilk örneklerinden biri ola-
rak 15 yıldırdurmadanparayutuyor...
Şimdi de aynı sürecin sonu mu yoksa
başı mı olduğunu kimsenin açıkça
söyleyemedıği bir belirsizlık ıçinde
sadece bütçeye değil trafiğe de yeni
tıkanmalar yüklüyor...
İstifa ettirllen bakan
Bu "kesintisiz" soyguna 1995'te
yargı yoluyla müdahale etmek iste-
yen dönemin Bayındırlık Bakanı Er-
man Şahin. girişimlerinin daha hazır-
lık aşamasındayken görevinden "isti-
fa ettirilmiştT... Şimdi nedense anım-
sanmıyor ama dönemin Başbakanı
Tansu ÇUlerin bilgisi dahilinde hare-
kete geçen Başbakan Yardımcısı \e
CHP Genel Başkanı Hikmet Çetin. o
sırada Galata'daki usulsüz ödeme bel-
gelerini mahkemeye vermek üzere
dosyalara gömülen Erman Şahin"i 14
Temmuz 1995 sabahı telefonlaaraya-
rak, "parti direktifınriletmişti.. Ba-
kanın bu şekilde etkisiz kılınmasının
ardmdan da basına yaptığı açıklama-
da; "Bu istifa hükümette ve partimiz-
de bir sorun yaratmayacak" demiş-
ti... (15.7.1995-gazeteİer)
Ne var ki Erman Şahin'in Galata'ya
ilgisine son verilmesi hükümette \e par-
tıde sorun yaratmasa bile. köprüde bu-
günlere dek gelen ve daha ne kadar gi-
deceği belli olmayan sorunlar zinci-
rinin de adeta kördüğüme dönüştüğü
"denetimsizlik" sürecini pekiştirdi.
Son yıllarda ise bütün bu kırli sürecin
hemen her iktidar döneminde sadece
"seyircisi" olan sıyasıler ve yetkih bü-
rokratlar. şimdi artık "gizlenemez" ha-
le gelen kayırmacılığın ve haksız öde-
• Bugün nedense 1995'te yine Galata yüzünden,
yolsuzluklann üzerine giden bakanlann bile istifaya
zorlandıklannı kimse pek anımsamıyor... Oysa,
sonunun böyle olacağı, daha proje ve ihale
aşamalanndaki oyunlar incelendiğinde de açıkça
görülebiliyordu...
melerin sorumluluğundan kaçma ya-
nşındalar.
Yanlış projede ısrar
1980'lerin ortalannda projenin sa-
dece köprüyü değil. Karaköy ve Emi-
nönü meydanlannın da yeniden düzen-
lenmesini içermesi karan verildiğin-
de, önceki Galata Köprüsü'nün zarif-
liğinden hiç esinlenmemiş bu azman
ve yüksek demir yığınının Istanbul'da-
ki en önemli iki kıyı meydanını da
kendisine benzetmemesi için mimar-
lar harekete geçtiler...
Ne var ki Karayollan ve dönemin
belediye yönetimi, yüklenıci firma-
nın kendı keyfıne ve "inşaat beklen-
tilerine" göre tasarlanmış projeye o
denlı sevdalıydılarki, duyarlı mimar-
lann Mimarlar Odasında geliştirdık-
leri ve hem meydanlan ezilmekten
kurtaran hem de Galata-Emınönü ara-
sındaki eşsiz tarihsel peyzaj bütünlü-
ğünün algılanmasını engellemeyen öl-
çülerdeki "aJternatif projenin" yüzü-
ne bile bakmadılar...
Dahası. bu tstanbul sevgısi yüklü
projeler Mimar Sinan Üniversitesi' nde
sergilenmesine rağmen. Cumhuriyet
gazetesi dışında hemen hiçbir gazete
de ilgi göstermediği için kamuoyu yıl-
iarca "Neden başka bir proje de dü-
şünülmedT diyerek mimarlann çaba-
sından habersiz kaldı.
Işte şimdi bütün bu "betgeü"" geliş-
melerin hep kulak arkası edilmiş ol-
masının da yüklü faturası yine Istan-
bul'a ve tstanbul halkınaçıkıyor. Yar-
gılama süreçlerinı durduranlar. bakan-
lan görev lerinden alanlar. alternatif
projelere hiç aldırmayanlar ve son bi-
Yıl 1986-MimarlarC)dası'ndan Mete Göktuğ. şimdiki'
v
sorunlu''proje
yerineGalataKöprüsüiçintasarladıklan"aKernatifprojeyT anlaüyon.
YetkilUer ise aldırmıvorlar.- (Fotoğraf: Cumhuriyet arşivi)
limsel saptamalara göre başlangıçta-
kı "proje hatalanndan
r
kaynaklanan
bitmez tükenmez onanm ve ilavelere
inanılmaz ödemeler yapmaya devam
edenler. buz gibı yüzlerle sakinlikle-
rini korurlarken, gerçekleri söyleyen-
ler de yine "sevimsiz muhalifler" mu-
amelesi görebiliyorlar..
Düğümü çözecek sorular
Galata Köprüsü'nün bu özetlediğim
15 yıllık öyküsünde, belleklenn ve bel-
gelerin yeniden tazelenmesiyle yanıt
verilebilecek şu sorular, düğümün çö-
zülmesinde belirleyici olacaktır:
1- Köprünün projesinin bu şekilde
sorunlarla yüklü ve inşaatı üstlenenler
tarafmdan belirlenen "standartlar-
daC!)" yapılması karannı kimler verdi
ve hangi bilimsel denetimleri yaptı-
lar?... (Yarutını KarayoDan ve dönemin
yerel yöneticileri vermelidir).
2-1995 "te yolsuzluğu yargıj'a götür-
mek isteyen Erman Şahin, Bayındır-
lık Bakanlığf ndan istifa ettirildikten
sonra. mahkemeye verilmek üzere ha-
zırlanan Galata dosyalan ne oldu: ar-
dından göreve getirilen HalilÇulhaoğ-
lu. aynı konuda açılan soruşturmalan
neden sürdürmedi?... (Yanıtını Hik-
met Çetin ve Halil Çulhaoğlu verme-
li. Çiller de bir şeyler söylemelidir.)
3- tlerleyen yıllarda ortaya çıkan
yeni onanm ve tadilatlar nedeniyle
yapılan ödemeler ne tür sözleşmele-
re bağlanmıştır: bunlardan doğan za-
rarlann kamuya yüklenmemesi yö-
nünde ne gibı önlemler ahnmıştır?...
(Yanıtını dönemin "mûfettişraporla-
ruıda" görmek mümkün ama açık-
lanmıyor.)
4- Kaldınlmadan önce "kümırvar-
ugı" olarak tescil edilen ve korunma-
sı kararı alınan eski Galata Köprü-
sü'nün, daha sonra taşındığı yeni ye-
rindekı durumu da içler acısıdır. Bu ta-
rihi ve anılarla yüklü mirasm )F
eniden
tstanbul'a kazandunlması için hâlâ ne
beklenmektedir?... (Yanıtı "Belediye-
ciler" vermelidir.)
5- Yeni Galata Köprüsü eğer artık
"onanlamaz" düzeyde teknik ve mü-
hendislik sorunlanyla baş başa kal-
mışsa. Istanbul daha kaç yıl bu skan-
dalın çirkinliği ve gerilimıyle baş ba-
şa kalacaktır'1
... (Bunun da yanıtını.
köprünün bugüne dek sadece "kira-
uk dükkânlanyla" ilgilenen belediye
\eremese bile. artık hükümet verme-
lidir...)
DUZYAZI
ORHAN BIRGIT
Son Deppemin DerslenL
Afyon depreminde 44 vatandaşımızın ölümü pa-
hasına yeni dersler kazandığımızı gördük.
Her dersin, verildiği krtlede ne ölçüde algılan-
mış olduğunu, sınava girenlerın aldıkları notlar
ortaya koyuyor. önceki günkü doğal felaketin
sonundaki notlar ne durumdadır?
O notları olayı izleyen saatlerde bölgeden can-
lı yayın yapan televizyonlarda anlatılanlardan baş-
layarak, saat saat değerlendirme imkânını bulan-
lar, bu kez devletimizin, çok şükür hazırlıksız ol-
madığını gördüler.
Parça buçuk haberleri birieştirdiğinız zaman, An-
kara'da hemen tüm bakanlıklarda ayrı ayn birer
kriz merkezinin günlerden pazar olmasına karşın
hemen çalışmaya başladığı öğrenildi. 17 Ağus-
tos'un bartal Kızılayı gitmiş, yerine çadırlarını,
battaniyelerini, hatta aşevleri ile katalitik sobala-
nnı ambartarından çıkartarak bölgeye sevk etmek
için kiralık TIR filolarını düzenleme çabası içine
giren çağdaş bir yardım örgütü gelmiştı.
Başbakan'ın, muhalefet yıllarında yeni bir gö-
rünüm verme çabasında olduğunu herfırsatta açık-
ladığı sivil savunma örgütleri, üzerinde yaşadığı-
mız toprağın, bir doğal felaketler ülkesı olduğu-
nu özellikle 17 Ağustos depreminin korkunç bi-
lançosundan çıkarttığı derslerle nihayet öğrenmiş;
Ankara, Afyon. Istanbul, Kocaeli gibi yerlerden he-
men bölgeye hareket etmişti. Tabii, Silahlı Kuv-
vetlerimizin bu amaçla kurduğu özel biriik de ken-
dilerinden beklenilen görevi üstlenmişti.
öylece, felakete uğrayan binlerce insanımız,
ölüm dışındaki acılann sarılabileceğini görmüş-
tü. Başbakan Ecevit veeşi yanlarındaydı; bakan-
lar yanlanndaydı ve en önemlisi bu kez hekim, am-
bulans, hemşire sıkıntısı fazlaca duyulmamıştı.
Ya karnedeki kınk notlar?
Bunlar, Türkiye'nin, maalesef birdepremlerül-
kesi olduğunu unutmadan ve gözlerimizi sade-
ce medyanın odaktandığı megapol kentimiz Is-
tanbul ile yöresine değil, coğrafyamızın dört bir
yanına da çevirmemiz gerektiğini bir an için ak-
lımızdan çıkartmadan, karnedeki 5 üzerindeki
notlarımızın hepimize ayrı ayrı sağladığı moral
gücünü daha yükseklere çıkartmamız için önem-
li hareket noktalarıdır.
Dolayısıyla önceki gün felaketzedeleri panikten
olabildiğince kurtaranlara, elbette baştaAfyon Va-
lisi Ahmet Özyurt ve yöredeki tüm görevliler ol-
mak üzere, Ankara'daki eşgüdümü kurup yürü-
ten herkese ayrı ayrı teşekkür borçluyuz.
Ama, ya "Deprem Dedemız" Prof. Dr. Ahmet
Mete Işıkara'nın dün söyledikleri karşısında ne
diyeceğiz?
Işıkara, dün yaptığı basın toplantısında "Benim
üzüldüğüm, devletin yapı denetim kuruluşlanna
Afyon ve Uşak'ı dahil etmemesidir. Türkiye'nin
birdeprem ülkesi olduğu gerçeği göz önüne alı-
narak, tüm illerin denetim kapsamına alınmasızo-
runludur" diyor.
Tek deprem araştırma merkezimizin müdürü-
nün sözünü ettiği yöre, sanki ilk deprem felake-
tini dün mü yaşadı? 1925 yılındakini bu deprem-
ler nedeni ile kamuoyu kaç yıldan beri öğrendi?
Ya ondan sonra Sandıklı, Uşak, Bolvadin'deki-
ler?
"Deprem Dede", televizyonlarda izlediğimizi, bi-
lim adamı olarak bir de kendisi dile getiriyor ve
yörede yıkılmış evlerin, ışyerlerinin hemen tümü-
nün kerpiçten yapılmış olduğunun altını çiziyor.
Bir de Çay ilçesinde olayın pazar günü gibi işyer-
lerinin kapalı olmasından dolayı. oturup herkesin
şükür duası yapması gereken yönü var. Yani top-
lu halde çöken bir sanayi sitesi. Acaba hangi mü-
teahhidi zengin etmiş ve onunla birlikte kimler ek-
sik çimentodan, demirden ziftlenmişler?
Işıkara, zorunlu deprem sigortası ve yapı de-
netim kuruluşlan kurumlannın çalıştınlması halin-
de güvenli yapı elde edebileceğimizi söylerken,
somut bir de öneride bulunuyor. Devletin ve özel
kişilere ait bankaların, geri dönüşü küçük dilim-
ler halinde ve bir tür kira öder gibi olmak üzere,
Türkiye'yi yeni baştan güvenli yapılar ile depre-
me karşı inşa etmemiz gerektiğini söylüyor.
Hayırdır inşallah! Sayın Prof. Işıkara hepimizin
paylaşmaya hazır olduğundan kuşku duymadı-
ğım bir düş mü görmüş?
44 depremzedenin ve onlann yanı sıra değer-
li bilim adamı Prof. Aykut Barka'nın acılarını içi-
mize gömdüğümüz bir zamanda "Deprem De-
de"nin önerisi bir düş bile sayılsa, güzel.
Faks:0212-677 07 62
obirgit@e-kolay.net
ENTERNET /MEHMETSUCU mehmet(a cumhuriyet.com.tr
IntemetveHukuk
Platformu(lvHP)Av-
rupa Konseyı Siber
Suç Sözleşmesi'nin
ana hedefinin ortak
bircezapditikasının
oluşturulması ile toplumun siber suçlar kar-
şıanda korunması ıçın özellikle gerekli mev-
zuatn kabul edilmesi ve uluslararası işbirli-
ğinin gelıştirilmesi olduğunu belirtiyor.
IvHP Türkçeye çevirdiğı sözleşmenin ana
hatlarnı şöyle tanımlıyor:
Madde 1 'de bilgisayar sistemi, bilgisayar
veris, hızmet sağlayıcı ve trafik bılgisı tanım-
ianna yer verilmiştir. Tanımlar, sözleşme mad-
delennin etkin bir şekilde uygulanması ve
kapsamına açıklık kazandınlmasında büyuk
önem taşımaktadır.
Sczleşme, Madde 2 ile 13 arasındaki suç-
lantanımlamaktadır. Suçlann tespıtinden ha-
reketie. suçlara karşı ortak asgan standart-
larn auşturularak bilgisayar veya bilgisayar-
la ı İŞKIII suçlann önlemesi hedeflenmektedir.
BL tıo bir uyumun hem ulusal düzeyde hem
de uluslararası düzeyde gerçekleştirilmesi
ge^ekmektedir. Bu nedenle uluslararası iş-
tafigıne destek konusuna onem verilmiştir.
Bu bölüm 5 başlık altında toplanmıştır.
Ikbaşlıkta, bilgısayarta ilışkili temel suçlar
(gizlilik, bütünlük ve bilgisayar vensı ile siste-
min kullanıma açık olmasına yonelık temel teh-
ditler) bulunmaktadır. 2, 3 ve 4'üncu başlık-
lar ise bılgisayarla iliskili dığer suçları kapsa-
maktadır. Bu suçlarda eylem öne çıkmakta,
bilgisayar ve telekomünikasyon sistemlen
halihazırda ceza hukuku ile korunan menfa-
atlara saldırmak amacıyla kullanıimaktadır.
2'nci başlıkta bilgisayaıia ilişkilı sahtecilık
ve sahtekârlık, 3'üncü başlıkta ise bilgisayar
sistemlerinin kullanılması ile çocuk pornog-
rafısinin kanunsuz olarak üretimine ve dağı-
İnternet ve uluslararası işbirliği
tımına ilişkin fiılleryeralmaktadır. Bu kapsam
içensinde taslağı hazırlayan komite ırkçı ıçe-
nklerin de bilgisayar sistemlen vasıtasıyla da-
ğıtımının yapılmasını tartışmış. ancak nihai
karara ulaşamayarak bunun ek bir protokol-
de yer almasını kararlaştırmıştır. 4'üncü baş-
lıkta ise telif ve ilgili haklann ihlallerine ilişkin
suçlar bulunmaktadır. Telif haklan ıhlallen bil-
gisayar veya bılgısayartaria ilişkilı suçlarda
genış olarak görulmektedir ve uluslararası et-
kılere sahip olmaktadır. 5'incı başlık suça yar-
dım, teşvik ve teşebbüse yönelık hükumler
ıçermektedir.
Madde14ıle21 arasındayeralanhüküm-
ler (usul hukümleri), sözleşmede ıfade edilen
suçlara yonelik soruşturmalar, bilgisayar sıs-
temleri vasıtasıyla ışlenen diğer suçlar ve su-
ça ilişkin kanıtlann elektronik formda toplan-
masına yönelik olarak ulusal düzeyde alınma-
sı gereken önlemleri içermektedir.
Madde 22, taraf ülkelerin suça yönelik fiil-
lenn yargılanması ile ilgili yükümlülüklenni be-
lirlemektedir.
Madde 23, uluslararası işbirliği ile ilışkili ge-
nel kurallan içermektedir. Buna göre taraflar,
ışbırlığini geliştırecek ve bilgi akışını engelle-
yecek uygulamalardan kaçınacaklardır. Söz-
konusu işbirliği bilgisayar sistemleri veveri ile
ilişkilı her türlü suçu kapsayacaktr. Oluştu-
rulacak işbirliğınin sözleşme hukümleri ile
Yeni ekonomi adı ve-
riten e-tjcaret ve internet
hizmetteri arbk paralı ola-
cak. Internetin ilk yükselme dev-
rinde birdenbıre yıldızı parlayan ve
yeni ekonomi adı verilen bu işkolu,
aslında pek çok hizmeti bırden kap-
sıyor. İnternet yayımcılığından etekt-
ronik al-satcılığa, program satışın-
dan haberleşmeye kadar uzanan
bu zincir, kullanıcı sayısı arttıkça
büyük şirketlerin iştahını kabarttı.
Pek çok dalda pek çok kurum ye-
ni ekonomi ile ilgili yatınmlar yapt.
Ancak geçen sene görüldü ki, in-
ternet aslında sanıldığı kadar kolay
parakazanılan birmecradeğa. 2001
yılında yeni ekonomi şirketleri ön-
ce ciddi bir kriz ortamına girdi, ar-
dmdan da büyük kısmı bu alandan
çekilmek zorunda kaldı.
Faaliyetlerini sürdürmek isteyen-
ler ise küçüldü. Şimdi ise bu sene-
den başlayarak internet hizmetle-
rininyavaşyavaşparalı olmaya baş-
layacağı belırtiliyor. Web sitelerinin
ayakta kalabilmesi için bedava hiz-
metten vazgeçileceğini belirten bil-
gisayar alanında uzman Ingiliz ga-
zeteci Jack Schofîeld, bu-
nun karşılığında sitelerin de
kullarnatara -ilgilerini çekebil-
mek için- daha fazla şey sunmak
zorunda kalacağını söylüyor. Özel-
likle internet erişim hızının ve buna
koşut olarak bilgisayarların hızının
artması sonucunda, özellikle gör-
sel medyanın internet üzerinde
önem kazanması bekleniyor. Bir
şey üretmeden alıp satma devri ka-
panacak gibi görünüyor. Belki bir
zamanlar televizyonlann yaygınlaş-
masıyla sıkıntıya giren sinemalar,
internetten yayımlanacak filmlerile
rekabete girmek zorunda kalacak.
Ingiltere'de yapılan son
araştırmaya göre, her iki ev-
den birinde internet bağlan-
tısı bulunuyor. Telekom ku-
ruluşu Oftel tarafmdan ya-
pılan araştırma, Ingiltere'de
11 milyon evden internete
bağlantldtğını ortaya koydu.
Geçen yıl yüzde 30 olan in-
ternete evden bağlanma
oranı, bu yıl sonu itibanyla
yüzde 45'e yükseldi.
Ingiltere'de internet kulla-
ntemetvap
nıcılan çoğunlukla telefon
bağlantısıyla internete ula-
şıyor, dijital televizyon ve
mobil bağlantılar henüz pek
ilgi görmüyor.
Aynca dört milyon evde,
küçük internet şirketlerin-
den ucuza elde edilen in-
ternet bağlantıları bulunu-
yor. "ananova.com" site-
sinde yer alan haberde, bu
rakamın son araştırmaya
dahil edilmediği belirtiliyor.
uyum içensinde olması gerekmektedir. Ulus-
lararası işbirliği çerçevesinde Madde 24'te
suçlulann iadesine ilişkin hükümlere, Madde
25'te karşılıklı yardım ile ilışkili genel kuralla-
ra, Madde 26'dataraflardan birinin, diğer ta-
rafa. soruşturmasına yardımcı olabileceğine
inandığı değerfi bir bilgiyi iletmesine ilişkin
prensibeyerverilmektedir. Uygulamada ulus-
lararası anlaşmanın bulunmaması halinde
karşılıklı yardım talepleri ile ilgili prosedürler
ise Madde 27 ile Madde 28'de bulunmakta-
dır.
Madde 29 ile 34 arasmda yer alan hüküm-
ler, ulusal düzeyde uygulanması öngörülen hü-
kümlerin uluslararası düzeyde uygulanması-
na ve soruşturmalarda ülkeler arasmda kar-
şılıklı yardım esasının oluşturulmasına yöne-
liktir. Madde 35 kapsamında 24/7 Ağı adı al-
tında, polisteşkilatları arasmda işbirliği ve ıki-
li yardım birimlen arasmda özel kanallar oluş-
turulması öngörülmektedir.
Anlaşma ile ilgili nihai hükümlere (ımza ve
yürürlüğe giriş, sözleşmeye katılım, sözleş-
menin uygulama alanı, etkılen, beyanlar, fe-
deral hüküm, çekınceler, statüler ve çekınce-
lerin kaldınlması, değışiklikler, anlaşmazlık-
lann çözumü, tarafiar arası istışare, suç ihba-
nndabulunmavebildinm)36ve48'incımad-
deler arasmda yer verilmiştir.