25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
10 ŞUBAT 2002 PAZAR CUMHURİYET SAYFA SOYLEŞI Alpay: Biz özeleştiri yapamayan bir toplumuz, eleştiri yapamadığımız için de bir yerlere varamıyoruz arkılar insanlardanuzun yaşar HATİCE TUNCER MJ abrikada kendı ıçermiş gıbı tütün sa- ran, bır ev. bir de ıçmeyen koca hayal eden genç kızın öyküsünü anlatan "Fab- rika Kızı" şarkısi her zaman Alpay'ın adının yanındadır. Liseh âşıklann öy- küsü"Eylükle Gcl" de hep Alpay'ı iz- ler. Aşklar da elleri ekmek derdinde kızlar da yaşıyor, şarkılan da unutul- madı. Alpay. belki de yazıya böyle girişi- mizı beğenmeyecek. Söyleşımiz sıra- sında "Sizi anladığun kadaroia yorum- culuğun ötesinde müzikten daha çok söz etkilivor. Bence müzikal bakmıdan yanhş. Söz bana göreçoküdnciplanda- dır" dıye eleştirmışti. Alpay. söz ve müzığı Bora AyanoğhTnun olan "Fab- rika KJZI '"nın tutulmasını şarkının her- kesin anlayabileceği düzeyde olması- na baglıyor. Ankara'da Güven Park'ta ış arayan ka- dınlan anlatan 12 dakıkalık şarkısının sözlerinı okuyor önce: "...Balgat'tan çüapGüven Parkrna geir her sabah ku- cağmda wni doğmuş bebesi/Ama çocuk- lu kadııi istemez herkes/Bekk ki kıs- met gelesL." Sonra da anlatmaya baş- lıyor: "Buşarkıvapıklı ama insanlar far- kma varamadılar. Çünkü müziği çok üs- tün bir müzjkti. Bunu da yapmanın bir anlamı yok. İnsanlar anlarnayıp rafta ka- lacaksa demek ki böyle bir şey yapma- yacaksuı." Bız sormadık, ama Alpay'a "Top- hımsal içerikH şarkılan niçin sürdürmü- yorsun" diye soranlar oluyormuş. So- ranlara yanıtı şu: "Toplumdaen önem- li konu bencesnuflararasmdaki uçurum- lar. Bunu Fabrika KtzTnda, Güven Par- kı'nda anlatük. Fabrika Kızı o güne ka- dar yapdnuşenayağıyerebasantophıın- sal şarkıydı. O şarkı çabşan bütün ka- dınlann, ekmeğini emeğiyie kazanan bütün kadmlann şarkısKÜr. Çahşan ka- dınlar, o şarkıda kendilerini buldular. 'Benım toplumsal yapım budur" diye ben kendimi deşifre ettim. 85 bin tane toplumsal şarkı söylenmez." Alpay'la söyleşimız, hukuk eğitimin- den dolayı bılgı sahıbi olduğu Türki- ye'de adalet sisteminın geç işleyişinden, eğıtim sıstemindekj yanJışlara, Cumhu- riyet gazetesının tt a>dınlık"ı daha ge- nış kitlelere ulaştırması için nasıl bir ya- yın politikası ızlemesi gerektiğıne. pro- fesyonel sporculuktan gelen deneyi- mıyle gazetemızin spor sayfasına öne- rilenne kadar uzandı. Ama aşk, aşk şarkılan ve dansın ye- n bır başka oldu: u Aşk bir insanı insan yapan duygudur. Ve hiçbir zaman tü- kenmez. Ne olursa olsun aşk vardır, ya- şıyor, yaşayacak." /\jpay, 2001 yılı sonlannda "çokiyi tangolara Türkçe sözler yazarak" Tan- go-Latın adlı bır albüm yaptı. Alpay'a göre müziğin dilinin hıç önemi yok: "Nasü ki tspanyolca bir şarkıyı anlama- dan duygulanabiliyorsunuz. Müziğin dili hiç önemti degiL Bir tspanyol da bir Arjantüı de Türkçeden hiç anlamaya- • "Fabrika Kızı o güne kadar yapılmış en ayağı yere basan toplumsal şarkıydı. O şarkı çahşan bütün kadınların, ekmeğini emeğiyle kazanan bütün kadınlann şarkısıdır. Çahşan kadınlar, o şarkıda kendilerini buldular. 'Benim toplumsal yapım budur' diye ben kendimi deşifre ettim." cak. tspanyolca dinler gibi şarkılanmı dinkyecek Bunu yaparken de Türld- ye'de saühr saülmaz rurulur futulmaz kay gılan taşımadım. Benim için müzi- kal başandır önemli olan." Tango güzel bır dans ve dans duygu paylaşımının en güzel şekli: - Birkadmlabirerkeğinbirbirineyak- laşabflmesinin danstan daha güzel biryo- lu var mı bu dünyada? Uzaktan uzağa birbûierinden hoşla- nıyorlarlar. Ama güzel müzik eşhğinde bir erkek ve kadın dans eftikfcri zaman orada duygular konuşur. O zamanlar- da bir mesafe kahnaz. Onun için dans güzel bir şeydir." Cardlyan X ango-Latin albümündeki Gardiyan şarkısı albümde en sevdiği şarkı olmuş Alpay için. Çünkü yaşamın her alanın- da insanlann gardiyanı var. Kımı zaman işyerinde müdür, kimi zaman öğret- men ve toplumun kendisi ınsanın gar- diyanı olabiliyor. Çocukken Avustur- ya'dan yeşil ve kenannda tüyü olan bir şapka eve getınlir. Ebatından kendisi için olduğunu anlayıp "eyvah" der ama ne çare, babası çok şık bulur. Isteme- diği bir şeyi çocuğa gıydirmek de bir tür gardıyanlık. Gardiyan şarkısı için ha- zırlanan klipte cezaevindeki bir hü- kümlüden yola çıkıp çeşitli meslek dal- lannda gardıyanlık durumunun ele alın- masını ıstemiş ama "tepkT gelır demiş- ler: u Biz eleştiremiyoruz, eleştiremedi- ğimiz için bir yerlere varamıyoruz. Po- Ksiriişvetahrken gösteremeyiz. Bir rek- iamfilmiçekUiyor, teüaklar ayaklaıuyor. Amerikan dizilerinin çoğunda en şeref- siz adam şeriftir. Amerika'da bütün şe- rifler şerefsiz mi demek ohıyor? Ünlü bir şarkKiy ı kötü gösteren bir füm ya- pılsa ben bundan hiç gocunmam. ben kendimi biliyorum. Demek ki biz öze- leştiri yapamayan bir toplumuz." lyi müzik dinleyen toplumlann çağ- daş, düzeyli, kötü müzik dinleyen top- lumlann da ilkel olduklannı savunuyor ve devam ediyor: "Çünkü müzik dün- ir kadınla bir erkeğin birbirine yaklaşabilmesinin danstan daha güzel bir yolu var mı bu dünyada? Uzaktan uzağa birbirlerinden hoşlanıyorlar. Ama güzel müzik eşliğinde bir erkek ve kadın dans ettikleri zaman duygular orada konuşur. O zamanlarda arada bir mesafe kalmaz. yadaki tüm sanatsal olayiar içerisinde en kolay ulaşılabilendir. Toplumun ge- Uşmesindc müziğin çok önemli katkısı var. Hangi kanab açsamz okul şarkısj- na bile ulaşamay acak kadar basit şey- ler durmadan çahnıyor." Alpay, okullarda verilen müzik ve resim eğıtiminde öğretmenlerin iyi ve kötü örnekler göstererek ilerde onlan değerlendirebilecek bireyler yaratılabi- leceğıni düşünüyor: "O zaman değer- siz şey ler rafta kahr, değerti şeyier sab- hr." " Topluma vermeye layık bulduğu şey- leri yaptığına ınandığında verdiğini an- latıyor ve "topluma inmek" sözünü eleşririyor: "Busöztoplumuküçümse- mektir. Sen toplumu kendi düzeyinde gördüğün zaman topluma bir şey ler vermek şansma sahipolursun. Yoksa top- lumun geh'şmemiş birtakım zevklerini sömürmekle adam olunmuyor. tstan- bul'adtşardangetenleribegenmezler.on- lara belki 'tstanbullu' denilemez ama çabahy orlar ve üç kuşak öncesine göre daha ilerdeler." iddlalı. tltlz. llkell ftLerhangı bir müzik türünün küçüm- senmesını doğru bulmuyor. Her tür mü- ziği dinliyor, yeter ki insanın yüreğıne girebılecek şekilde yorumlansın: "Or- han Gencebay'm şarkılanna bayıhnm. tbrahım Tatlıses'inyorumcuolarakken- di dahnda rakibi yok. Ortahkta bu ka- dar çok olmasay dı keşke. insanlar üre- tnnivie gündeme gehnehV Alpay'la söyleşimız sırasında titiz, belirlı ilkeler çerçevesinde yaşayan bir kişi olduğu izlenimini edındik. Yorum- culuğu konusunda ise asla tavız verme- yen iddıalı bır sanaçı. Kendisine dışa- ndan bakmayı becerebildiği için başar- dığına ınanıyor: "Bir yerlere geldiysem 'çok ıyı bır yorumcu" dryorlarsa kendi- me dışandan bakabildiğinı için böyle ohnuştur. Bana 'hiç değışmedin' diyor- lar. 'O ses nasıl aynı kaldı, nasıl ayru şe- kılde söylüyorsun' dryorlar. Aynı sövîe- miyorum, 10 yıl öncekinden daha iyi söylüyorum.'' Müzik eleştirmenı olmadığımızı söy- lememize karşın sahnedekı performan- sım görmeden yazmamamız konusun- da ısrar ettıği için Alpay'ı Erenköy'de- ki "Qub Botanik Sükse"de dınledık. CD'den dinlenir kalitede müzik yapma ıddiasındaydı. Yorum yapma durumun- da değiliz, ama neden programını izle- memiz konusunda ısrarlı olduğunu ild saatlik programını ızledıkten sonra an- ladığımızı belırtmekle yetınelim. "Ben her şartayı söyleyemem. Beni dinleyen kabuDenmiş bir tophıluk var. Ben öyle mucuk mucuk gibi şeyler söy- lersem bana gükrler" diyor ve devam ediyor: "Her zaman için şarküar insanlardan daha çok yaşar. ama yaşamavı hak et- mişse yaşar. İyi bir ressam resimlerinin yaşarken takdir edilmesini ister. müzik deöyle. Yoksa ben toprak okluktan son- ra benim haklamda methiyeler yap- rruşlar. benim hiç umummda değfl. Ben bunlan yaşarken görebflmeyi çok is- ternn." KUITUK • SANAT wvsrw.perarelclam.com.lT • www.sinemafilm.com • (0212) 293 89 78 ısTANBuıDEVLETOPERA « BALES ATATÜRK KÜLTÜR MERKEZİ C.Saint-Saens SAMSON VE DALILA opera 3 perde Orkestra Şelı Ivan ANGUELOV • Sanneye Koyan Yekla KARA 9 Şubat Cumartesi 15 30' 21 Şubat Perşembe 20 00 • • E.Humberdinck HÂNSEL VE GRETEL opera 2 perde Orkestra Şefi. Nezih SEÇKİN ' Sahneye Koyan. GDnter ROTH Yarryıl tatılı nedenryle 12 Şubat Salı saat 11 00 Koreografı ve L.Minkus DON KİŞOT bale 3 perde Sahneye Koyan Valentin YELİZARİEV ' Orkestra Şefi' Etfad BAGIROV 13 Şubat Çarşamba 20 00 / 28 Şubat Perşembe 20 00 * G.Verdi " RIGOLETTO opera 3 perde Orkestra Şefi Nezih SEÇKİN / Sahneye Koyan. Ayta; MANİZADE 14 Şubat Perşembe 20 00 * G.Verdi " MASKELİ BALO opera 3 perde Orkestra Şefi Nezih SEÇKİN / Sahneye Koyan Aytaç MANİZADE 16 Şubat Cumartesi 15 30 / 27 Şubat Çarşamba 20 00 * C.Orff * CARMİNA BURANA sahne kantatı Orkestra Şefi Serdar YALÇIN / Koro Şefi Gökçen KORAY 19-26 Şubat Salı 20.00 • • Konser Salonu MOZART'I ŞEVER MİSİNİZ müzikli gösteri 2 bölüm MüzikSorumlusu Aydın KARLIBEL-Hüseyin KAYA Sahneye Koyan Sümeray ARIMAN 15ŞubatCuma19 30 Bıletler Atatürk Kuttur Merkezi Devlet Opera ve Balesi gişelerinde temsilden 1 ay once salısi cıkar Gişe lel: (0212) 251 10 23 251 56 00 (7 hat) 254 13 Şubat Çarşamba Saat: 20.30 10 Şubat Pazar Saat: 15.00 Gfen Cymbia. Ayşe Yıidc FatnmIje\1a—YILDIZKESTER hep aşk s vardı \Yıizan: Vıhhz Kenlcr Yöıu'tcn: Yıldız Kmh't: Mebınet Birkive T OYONCÜLARI ŞÜkran Güngör&l Yeşim Koçak Engin Hepileri Esra Kızıldoğan Yazan David AUBURN Turkçeleştiren Zeynep AVCI Yöneten: Yıldız KErfTER 17 Şubat Pazar Saat: 15.00 T.C Kültür Bakanhğının KatkMarıyla HUYSUZ 15 Şubat Cuma Saat: 20.30 16 Şubat C.tesi Saat: 20.30 Bu Mı MÜŞFİK KBTER |öst«1sMir. Yazan-Yöneten: Oğuz ARAL Oynayan Müşfik KENTER Mûzık Buğra UĞUR EFES f|PUsen LAHANA SARMA Goiçe-KıÂia Oyunu, Bir Bökm \ Ovııayanlar/Oynaianlar Ayşe Selen-Şehsuvar Aktaş Ho* Pazar 13 OO le Oriahöy TOBAV AFİFE JALE SAHNESİ nde (Oraköy Pnncess Otelı Vanı) Te< 021 2 26O O9 35 r- ww» lihanasaraıa com EFES Pilsen'in kültür ve sanata katkılan artarak sürecek. -±m/ İlanlannız İçin (0212)293 89 78 perareklam@perareklam com Ir perareklam@superonlıne com www perareklam com.tr www sınemafılm com AFRİKA MÜZİK ALETLERİ PİYANO ve iAm çAi£tist Masklar - Heykeller 11-28 şubat 2002 Sergisi Pazar harıç hergün 1O.OO-19.OO arası agıktır. Nüzhetıye Cd No 36 BEŞIKTAŞ - IST / Tel 227 86 40 - 227 03 28 UÇURTMAYIVURMASINLAR Yönetmen: Tunç Başaran Oynayanlar: Fusun Demirel, Nur SUrer, Ozan Bilen YtilL^AM blNLMAblrt ,021 VlÜBevoğlu-IST | (0212)249 8006 UMTJDUM T Î Y A T R O İ 'r o n ^f 'm 'en ^°P'Ü Gösterimi Aziz Nesin YAŞAR NE YAŞAR NE YAŞAMA2 Yöneten: Metin ZAKOGLU / Muzik: Timur SELÇUK BUGÜN Saat:15.30'da Göztepe Halis Kurtça Kültür Merkezi / Merdivenköy Gişe Tel:0216 357 28 36 GHBay 0216 454 15 55 tıycrtrooyunevi 0212 2516060 www.tiyatrooyunevi.com btr N.V.GOGOL 'ıO^T7E^ MahirGünşira>\\HNETM\RiMI Claude Leon I- K Yuksel Aymaz O'llTsLlT.yf Alper Derelioghı. bx Eroghı. HaJun Mıllı. A>ça Damgao. Yavuz TODOTUI. Evren Yazıcı. EJif Onean. Aiı Ozmcn, Mahir Günsin^ 16 Şubat Cumartesi Saat: 18.00 ve 20.30 I Blletler gişette ve Kadıköy Imge KrUbevfnde I Rezen/asyon: 0212 254 96 96 İİSM2. KAT İTartaba»! Bulvarı No: 120-122, Beyojlu Bisikletçi(17.30) Yön.'Mofısen Makhmalbal Karatahta(19 00) Yön.Samira Makhmlbaf noğoMh Kırtnayea 5«. No.21 Kodı WFox: 0216 34V 91 55-56 |dostlaıv tiyntrasu I HUAMMERKARAC^ kTIYATR0SU'ND4 Yazan LA.URENT BAFFIE Uyariayan UMUR BUGAY Yöneten GENCO ERKAL Oynayanlar GENCO ERKAL, ŞEBNEM ÖZINAL, ZIYA KÜRKÜT^ ZEYNEP IRGAT, ERDEM AKAKÇE Cuma 2O 3O C tesi 1 8 OO Pazar 1 5.0O (0212) 252 59 35 E F E S Pilsen'in kültürve sanata katküaıı artaıak sürecek. H E F E S rüsea'in kültür ve sanata katkıları aıtarak sürecek.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear