01 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 28 ARALIK 2002 CUMARTESİ HABERLER DUNYADA BUGUN ALİ SİRMEN Ajavere Dalavere Türk Mehmet Nöbete Kutsal kitap, "önce söz vardı" diyor, Tann peygamberine "Oku!" buyuruyor. Ama artık bil- diğimiz sözcükler anlamlarını yitiriyor. Anlamak ve anlatmak için sözcükler yetersiz kalıyor, kavramlar birbirlerinin içine giriyor, ka- os düzene dönüştükten epeyce bir süre sonra, Türkiye'de düzen kaosa dönüşüyor. Tanık olduklarımızı anlatacak söz kalmıyor. - Türkiye savaşa girmez ise daha çok Ame- rikan askeri şehit olur, diyor biri. Kim? Türkiye'nin Dışişleri Bakanlığı kottuğunda otu- ran Yaşar Yakış. Yakıştı mı, Sayın Yakış? Türkiye'nin Dışişleri Bakanı bunu söylerse, ABD'nin Dışişleri Bakanı, Milli Savunma ya da Milli Saldırı Bakanı veya kovboy Başkanı nele- ri söylemez, neler için bastırmaz ki? Coni'nin hayatını kurtarmak için Mehmet'in- kini feda etmeyi Türkiye Dışişleri Bakanı'nın ak- lı keserse, Sam Amca'nın aklı nasıl çalışır der- siniz? 58. Hükümet'te Dışişleri Bakanlığı Dış Gaflar Bakanlığı'na mı dönüşecek? Şimdiye kadar hangi Dışişleri Bakanı, - Alavere Dalavere, Coni'nin hayatını kurtar- mak için Türk Mehmet nöbete, dedi? • • • Cumhuriyet'in 79. yılında, Türkiye yeniden Osmanlı'nın son günlerine dönüyor. Anımsayalım! Enver Paşa maceracılığı, bizim Ahmetlerimiz ve Mehmetlerimizi, Hansların Wil- hemlerin daha az kayıp vermeleri için cepheye sürmüştü 1914'te, kimi Mehmetler ahmak Ka- nal Savaşı'nda çölün kumlanna, kimileri Sü- veyş'in sulannadüştü, kimileri Sankamıştadon- du, kimileri Çanakkale'de toprak oldu. Falih Rrfkı Atay, "Zeytindağı"nda bozgun sonrası Istanbul'a dönüş yolunda, bir istasyon- da, cepheden yorgun, yılgın, yaralı dönen as- kerler içinde oğlunu arayan kadını anlatır. OkJuğundan çok yaşlı gösteren kadın, oradan oraya koşuşturmakta ve herkese sormaktadır: - Ahmedimi gördünüz mü, Ahmedimi?.. Cemal Paşa'nın yaveri olan yazar, kendi ken- dine sorar: - Neredeydi Ahmet'i, kanalın sularında mı bo- ğuldu, Sarıkamış'ın soğunda mı dondu? Sonra kendi kendine utanç içinde mırıldanır: - Biz Ahmet'i kumarda kaybettik. ••• Türkiye bir daha böyle bir kumarı oynamadı. Ismet Inönü Ikinci Dünya Savaşı'nda direndi, bir daha Ahmetler, Mehmetler kumarda kay- bolmasınlar diye. Bize San Fransisco Konferansı'nın yolunu açacak olan, 2. Dünya Savaşı'na girdiğimiz za- man Avrupa cephesinde çatışmalarfiilen bitmiş- ti. Koskoca 2. Dünya Savaşı'ndan Türkiye'yi kimsenin burnunu kanatmadan çekip çıkardı Ismet Paşa. Ama 1991 yılında ilk Kanal Savaşı sırasında, A la Enver kumarbazlığını daha da yüzsüzce oy- namaya kalkıştı, Turgut Özal. - Bir koyup üç alacağım, diyordu pişkince. On koydu, yanm aldı. Şimdi kumann boyu büyümüştür, masayasü- rülen pey, artık yalnızca para ile değil, can ile ölçülecektir. Biz bu Cumhuriyet'i, Ahmetleri, Mehmetieri ku- mar masasına sünmek için mi kurduk? Biz "Yurtta sulh cihanda sulh" ilkesini, Sam Amca'nın petrol hesabını tutturmak, Coni'nin ha- yatını kurtarmak için, Ahmedimizi, Mehmedimi- zi komşulanmıza karşı cepheye sürüp, ölüme göndermek için mi benimsedik? Yazık.. yazık.. çokyazık! Anayasa Mahkemesi MHP'nin uyum yososı iûnmna ret ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Anaya- sa Mahkemesi, MHP'nin AB Uyum Yasası'nın bazı mad- delerinin iptali istemiy- le açtığı davayı reddet- ti. Anayasa Mahkeme- si, cemaat vakıflannın taşınmaz mal edinme- sine ilişkin düzenleme- nin iptali istemini 5'e karşı 6 üyenin oyuyla reddetti. Anayasa Mahkeme- si, önceki gün esastan görüşmeye başladığı davayı dün sonuçlan- dırdı. Toplantmın ar- dından açıklama yapan Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Haşim Kıbç,MHP'lıl21mil- letvekilinin kamuoyun- da AB Uyum Yasası olarakbilinen4771 Sa- yılı Çeşitli Yasalarda Değişiklik Yapılması- na tlişkin Yasa'nın ba- zı maddelerinin iptali ıstemiyle açtığı davanın incelenmesinin tamam- landığını bildirdi. Kı- lıç'uı verdiği bilgiye ölüm cezasına ilişkin maddenin iptali istemi oybirliğiyle reddedil- di. Gayrimüslim cema- at vakıflannın taşın- maz mal edinimine iliş- kin düzenlemenin iptal istemi ise oyçokluğuy- la reddedildi. Üyeler, AB Hüner, Ertuğrul Er- soy, Tülay Tuğcu, Ah- met Akyalçın ve Enis Tunga, istemin reddine ilişkin karara katılma- dılar. Yüksek Mahke- me, AÎHM'nin verdi- ği kararlann bazı koşul- lar altında yeniden yar- gılama yapılmasını ön- gören ve bu amaçla Hukuk Muhakemeleri Usulü ve Ceza Muha- kemeleri Usulü Yasa- sı'nda değişiklik yapan düzenlemenin iptali is- temini ise oybirliğiyle reddetti. Anadilde eği- tim ve yayınlara iliş- kin düzenlemelerin ip- tali istemini oyçoklu- ğuyla reddeden mah- keme, Idamın Kaldı- rüması Sonucunda Uy- gulamanın Nasıl Ola- cağını Gösteren Dü- zenleme'nin iptali is- temi ise oybirliğiyle reddedildi. Yasada yapılacak değişikliklerin Türkiye'nin inandmcılığını olumsuz etkileyeceği vurgulanıyor AKP, ihaledeAB'yi unuttuANKARA (Cumhnriyet Börosu) - AKP'nin Ihale Yasası'nda son daki- ka değişikliğine giderek AB standar- dına uymayan yeni bir düzenleme ge- tirmek istemesi, AB Genel Sekreter- liği'nde rahatsızlık yarattı. AKP Ge- nel Başkanı RecepTayyipErdoğan,ya- sanın içini boşaltan değişiklik tasan- sının TBMM'de görüşülmesinin "eıri- ne boyuna tarbşumasT için ertelen- diğinı belirterek "EHmde olsa bir yıl ertelenmesinden yanayım" dedi. AB'den müzakere tanhi almak id- diasıyla Avrupa'da lobi kampanyası dü- zenleyen AKP, kamu ihalelerine şef- faflık ve AB standardı getiren yasa- da son dakika değişikligine giderek sa- mimiyetine gölge düşürdü. AB Genel Sekreteri Büyükelçi Vol- kan \foral, geçen hafta AKP millet- • AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, yasanın içini boşaltan değişiklik tasansının TBMM'de görüşülmesinin "enine boyuna tartışılması" için ertelendiğini belirterek "Elimde olsa bir yıl ertelenmesinden yanayım" dedi. vekillerine verdiği brifıngde Kamu îhale Yasası'nadegindi. 1 Ocak2003'te yürürlüğe girecek yasanın AB standar- dını tam olarak karşıladığını anlatan Vural, bu yasanın "örüne zarar vere- cek" değişikliklerin, Türkiye'nin AB uyum süreci açısından geriletici etki- leri olacağı uyansında bulundu. Diptomatiar uyardı Diplomatlar, Bayındırlık Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ve AB Genel Sek- reterliği uzmanlannın çalışmalan so- nunda hazırlanan, Dünya Bankası ve AB Komisyonu'nun da onayı olan ya- sada, ilgili kurumlann görüşü alın- madan yapılmak istenen değişiklikle- re tepki gösterdi. Diplomatlar, Türki- ye'nin AB'ye sunduğu Ulusal Prog- ram'da (UP) da taahhüt ettiği yasada yapılacak son dakika değişikliklerinin, Türkiye'nin AB nezdinde inandıncı- lığı açısından da olumsuz sonuçlan ola- cağı uyansında bulundu. Erdoğan, tasannın komisyonda gö- rüşülmesinin ertelenmesiyle ilgili ola- rak şunlan söyledi: "Ihale Yasası sağbkh değfl. Doğru ve doğru ohnayanyanlanvar.Bu,Ogffiba- kanlarcaenineboyuna masaya yaünl- mah.Yasanm oldubittiyegetirflerek yü- rürlüğe sokubnası gerek devtet, gerek- se yerel \ önetimkr açısından ciddi sa- kmcaJan olur." 'Ertelenmesinden yanayım' Kendi elinde olsa yasanın biryıl er- telenmesinden yana olduğunu vurğu- layan AKP lideri sözlerini şöyle sür- dürdü: "Ertelensin, bu iyice otursun, uygulamada otursun, ondan sonraya- saDaşsın. Bazı uygulamalarda çokcid- di sıkmülar çekiyonız. Bdediyeler ya- sası, büyükşehuier belediye yasası var. Bunlan bir bürün haiine getirmek la- zun. Açuğmız zaman her şeyi bir ara- da görmenizlazon. Şurada nedeniyor, burada ne deniyor gibi yanhşlar ve M- lem içinde bırakılmamalı uygulayıcı. BuradabusıkmnlaryaşanacaknrBun- dan dolayı çekttmesinin uygun oldu- ğunu,yapıhnası gerekenlerin enine bo- yuna taraşuarak bunu yaşayanlann bizzat yapması gerekir. Öndan sonra sağtakh bir yasaya kavuşahm.'" Erdoğan bakanlan topladı Kamu îhale Yasast'nda öngörülen değişiklikler, AKP liden Erdoğan baş- kanlığında bakanlaruı kanlımıyla dün partinin genel merkezinde değerlen- dirildi. Toplantıya Devlet Bakanı AB Babacan, Maliye Bakanı Kemal Unalatan ile Bayındırlık ve tskân Bakanı Zeki Ergaen katıldı. Büyükelçi Vural vedaetti ANKARA (Cumhumet Bürosu) - Avrupa Birliğı (AB) Genel Sekreteri Büyükelçi Volkan Vural Türkiye'nin Madrid Büyükelçiliği görevine atanmasının ardından, dün Genel Sekreterliğe veda etti. Büyükelçi Vural görevinden ayılırken, "AB sürecinde 3 yü içinde geldiğimiz nokta bence bir mucizedir. Türtorye önümüzdeki yıh da başam la tamamlaması durumunda, inamyorum ki en geç Arahk 2004te, belld daha önce üyelik müzakerelerine başlayacakür" diye konuştu. Volkan Vural'ın aynlmasının ardından AB Genel Sekreterliği görevine Türkiye'nin Birleşmiş Milletler Cenevre Ofısi nezdinde Büyükelçisi MuratSungar'ın atanması bekleniyor. AB Genel Sekreter Yardımcısı Büyükelçi Volkan Bozkırın da AB'den sorumlu Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcılığı görevine getirileceği kaydediliyor. Büyükelçi Volkan Vural, AB Genel SekTeterliğı'ne(ABGS) veda ederken, gazetecilerle de bir araya geldi. Türkiye'nin AB süreci temellerinin Helsinki'de atıldığını anımsatan Vural, "3 yıl içinde geldiğimiz nokta, kimikri yadırgasa da bence bir mucizedir. Çünkü bu 3 yü içinde Türkiye, bugün tarihte ilk kez AB'ye üyeük yolunda kesin, açık bir perspektif, tarih alarak yohınadevam etmektedir" diye konuştu. İĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇtN AKP usulü seffafhk! Dıale Yasası9 ıu ilıale samkları görüşecek HACER BOYACIOĞLU Gözleryeniden Çcmkoya'da Erdoğan'ın Siirt'ten aday olup olmayacağı, Sezer'in anayasa değişikliğini halkoyuna götürüp götürmeyeceğine bağlı. ANKARA(Cumhuriyet Büro- su) - TBMM'de ikinci kez aynen kabul edilip Cumhurbaşkanı Ab- met Necdet Sezer'in onaynıa su- nulan anayasa değişikliği konu- sunda gözler yeniden Çankaya Köşkü'ne döndü. AKP Genel Baş- kanı RecepTayyip Erdoğan'ın Si- irt'ten aday olup olmayacağı, ana- yasa değişikliği konusunda Cum- hurbaşkanı 'nın halk oylaması ka- ran verip vermeyeceğine bağh. Sezer'in "kişij'eözKİvesomut'' olarak niteleyip yeniden görüşül- mek üzere TBMM'ye gönderdi- ği anayasa değişikliği, ikinci kez aynen yasalaştırümasının ardın- dan dün Çankaya Köşkü'ne gön- derildi. Anayasa gereği Cumhur- başkanı kendisine ikinci kez gön- derilen yasayı 10 Ocak'a kadar onaylamak zorunda. Ancak Cum- hurbaşkanı'run anayasayı halko- yuna sunma yetkisi bulunuyor. AKP iktidan, anayasa değişik- liğini Siirt seçimine yetiştirebil- mek amacıyla yılbaşından önce Meclis'ten ikinci kez geçirdi. Yük- sek Seçim Kurulu, Siirt seçimin- de adayhktan çekilen kişilerin ye- rine partilerin en son aday bildir- me târihini 23 Ocak olarak karar- laştırmıştı. AKP yönetimi tedirgin Bu durumda Cumhurbaşkanı halkoyuna gitme karan almadan anayasayı onaylarsa Erdoğan de- ğişÜcliklerden yararlanabilecek ve Siirt seçiminde aday olabile- cek. Cumhurbaşkanı halkoyu ka- ran verirse 4 ay içinde anayasa de- ğişiklikleri için halk oylaması ya- pılacağından düzenlemeler yü- rürlüğe giremeyecek. AKP yönetimi, iM nedenden dolayı Sezer'in olası halkoyuka- ranndan tedirginlik duyuyor. Bi- rinci neden olarak Erdoğan'ı ya- saklanndan kurtaracak düzenle- menin Siirt seçimine yetişmeme- si, ikinci olarak da halk oylama- sı sürecinde toplumda "Erdoğan yandaşhğ) ve karşrtBğma" dayaiı bir kampanya yürütülecek okna- sı gösteriliyor. Kayıtlı seçmenin dörtte birinin oyunu alarak tek başına iktidar olanağı yakalayan AKP, böyle bir kampanyada AKP'ye oy venneyenlerin blok hareket etme olasılığından ve "tophunsal uzkşma" havasının j zedelenmesinden kaygılanıyor. ANKARA - AKP'nin, Kamu thale Yasasf ndaki değişiklikleri görüşecek TBMM Bayındırlık Komisyonu'na, ihaleye fesat kanştırma suçlamasıyla yargılanan millervekillerini üye yaptığı ortaya çıktı. Kamu ihale yasasının kapsamını daraltan yasa tasansını görüşecek olan komisyonun AKP'li başkanı Adem Bastürkün. ihaleye fesat kanştırmak ve çıkar amaçlı suç örgütü oluşturma suçlanndan yargılandığı belirlendi. Başta başkan Adem Öztürk olmak üzere, komisyon AKP'li üyeleri hakkında yürütülen soruşnırma ve açılan davalar şöyle: Komisyon Başkanı Adem Baştürk: AKP Lideri Erdoğan'ın genel başkanlığı döneminde, Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı olan Baştürk'ün adı belediyeye ait bir çok yolsuzluk dosyasında geçiyor. Öıalelere fesat kanştırmak ve çıkar sağlamak amaçlı suç örgütü oluşturmakla suçlanan Baştürk, geçen yıl Mülkiye Başmüfettışi Candan Eren'in yürüttüğu soruşturma kapsamında belediyedeki görevinden alınmıştı. Eski tçişleri Bakanı Rüştü Kazım Yücden tarafindan görevine iade edilen Baştürk, Albayrak ve ÎGDAŞ davalannda da sanık. Zülfii Demirbağ: tstanbul Büyükşehir Belediyesi Yol Bakım Müdürlüğü de yapan Demirbağ, belediyeden Albayrak Turizm A.Ş'ye verüen ihalelerle ilgili olarak açılan davada sanık olarak yargılanıyor. Demirbağ'a yönelık suçlamalar arasında yalan beyan, 8 defa ihaleye fesat kanştırmak ve cürüm işlemek amacıyla teşekkül oluşturmak yer alıyor. Recep Koral: Gaziosmanpaşa Belediye Başkanlığı da yapan Koral, başkanlığı döneminde gerçekleştirilen ihaleler nedeniyle soruşturmaya tabi tutuldu. Koral'a getirilen suçlamalann başında, belediye başkanlığı döneminde gerçekleştirilen ihalelerde şartnameye özel hükümler koyarak katılım ve rekabeti önlemek yer alıyor, Koral, başkanlığı döneminde belediye ait 4 taşınmazı usulsüz satmaktan yargılanıyor. Mustafa Dıca: Erdoğan'ın belediye başkanlığı döneminde APK Ulaşım AŞ'de daire başkanlığı yapan Ilıca, Albayrak davasında da sanık olarak yargılanıyor. Ilıca'yayöneltilen suçlamalar arasında belediyenin bünyesinde kurulan çetenin üyesi ohnak, ihaleye fesat kanştırmak, zimmet ve kamu kurumunu dolandmnak yer alıyor. Îhale yasasındaki değişikliHeri görüşecek Bayındırlık Komisyonu Başkanı Baştürii'ün ihaleye fesat kanştırmaktan yargılandığı ortaya çıktı. Komisyonda yer alan AKP'li 3 üye de ihaleyefesat kanştırmak ve çıkar amaçlı çete oluşturma suçlamalaruıdan yargılamyor. IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR [email protected] [email protected] Üniversiteler 12 Eylül'cü YÖK an- layışı ile yönetiliyor. Bu yönetimden öğretim üyeleri acı çekiyorlar, birçok değerli bilim insanı sırf bu sistem yü- zünden üniversiteleri terk etti. Ama asıl acıyı öğrenciler çekiyor. Demokrasi- yi ve özgürlükleri savunan öğrenci- ler polisin ve yönetimin hedefi haiine geliyor. Son dönemde anadilinde öğ- retim için dilekçe veren öğrencilerin başlarına neler geldiğini biliyoruz. Mahkeme kararlarına rağmen bazı üniversite yönetimleri bu öğrencileri okullarına geri almadılar, haklarını yakmaktan çekinmediler. Bu konuda en fazla "laiklik" vurgusunu yapan- ların en katı tutumu almaları da dik- kat çekici. Laikliği kim savunacak? Öz- gür ve bilimsel ortamda yetişen genç- ler savunacaklar? Onları susturarak, onların özgürlük isteğini bastırarak hangi laiklik savunulabilir? Gençler okullarda polisin, ülkücü- lerin saldırılarına uğruyor. Bu da yet- miyor okuldan atılma tehdidiyle yüz yüze geliyorlar. Trakya Üniversitesi'n- de geçen günlerde bazı gençler sal- dırılara uğradı. Aralarından yarala- Trakya Üniversitesi'nde Olaylar nanlar oldu. Bir grup Trakya Üniver- srtesi öğrencisi ziyaretime geldi ve başlarına gelenleri anlattılar. Bu ara- da saldınya uğramanın karşılığı ola- rak haklarında soruşturma açıldığını da belirttiler. Trakya Universitesi Rek- törü Osman Inci'nin bu tür yazı ve açıklamalara duyarlığını biliyorum. Onun da söyleyecekleri olursa bu köşenin kendisine de açık olduğunu belirtmek isterim. Bugüne kadar çeşitli olaylarda bil- diri yayımlayan rektörlerin, üniversi- te yönetimlerinin gençlerin örgütlen- me ve haklarını koruma konusunda- ki çabalarına ise duyarsız kaldıklan- nı biliyoruz. Işte gençlerin anlattıkla- rı: "Bizler Trakya Üniversitesi öğren- cileriyiz. 27 Kasım 2002 tarihinde Üniversitemizin Güllapoğlu yerleş- kesinde, kendisine 'ülkücü' diyen bir grup, beş arkadaşımıza saldında bulunmuş veardından 'ülkücü hare- ket engellenemez' sloganları ve 'tek- bir...' sesleriyle Selimiye Yurdu ve Tıp Fakültesi civannda dolaştıktan sonra dağılmışlardır. Bu saldırılar sonrasında bir kişi ağır olmak üzere beş arkadaşımız yaralandı. Ertesigün ise Ayşekadm yerleşke- sine gelen saldırganlar, sözlü ve fi- ziksel sataşmalarla birtakım olayla- nn yaşanmasına sebebiyet verdiler. Aynı günün akşamı, okulun dışında toplanarak silah ve kesici aletlerle okula girmek istemişler ve okulun dışından taşlarla saldında bulunmuş- lardır. Üniversite içerisinde, ellerin- den kamerayı düşürmeyen özel Gü- venlik Birimleri, olaylann yaşandığı sı- rada saldırganlann görüntülerini al- mayarak taraflı tutumlarını sergile- mişlerdir. Yaşananlarm ardından Üniversite Rektörlüğü, 'suçluların cezalandınl- ması' adına 50 arkadaşımıza (ne ile suçlandığı bile belirtilmeden) 'olay- lara katılmaktan' ötürü soruşturma başlatmış, (olaylaria hiç birşekjldeala- kası olmayan) sosyal- kültürel toplu-' lukiann bazılannın faaliyetlehni dur- durmuştur. Yaşananlan, 15arkadaşımızın(hak- lannda yapılan birsuç duyurusu üze- rine) Edirne Emniyeti Terörle Müca- dele Şubesi'ne 'ifade vermek' için çağnlmalan takip etmiştir. Üniversi- te yönetimi vepolis, yaşananlan, üni- versite disiplinini bozan bir sağ-sol çatışması şeklinde lanse ederek sap- tırmaya çalışmış ve bilinçli bir ter- cihle bizi sindirmeye yönelmiştir. Saldınya maruz kalan herkes gibi bizim de silahlı, satıriı, taşiı, sopalı gü- ruhun karşısında kendimizi savun- duğumuz doğrudur. Ama bu asla bi- zim saldınya maruz kalan tarafoldu- ğumuz gerçeğini değiştirmez. Trak- ya Üniversitesi Rektörü Osman In- ci'nin 'Üniversitede eğitim ve öğre- timi bozacak iç ve dış müdahalelere asla izin verilmeyecek' söyleminin anlamını, olaylann ardından yaşa- nanlar, herhangi bir söze gerek kal- maksızın açıklıyor." ••• Gençler üniversitelerdeki genel du- ruma tepkilerini ise şöyle dile getir- diler: "Üniversitelerde eşittik ve öz- gürlük mücadelesi veren insanlara karşı, herdefasında aynı şekilde bir- birini takip eden saldınlann yaşanma- sı tesadüfi değildir. Bu durum sade- ce Trakya Üniversitesi'nde değil, tüm Türkiye üniversitelerinde uzun yıllar- dıryaşanıyor. Bilimsel, demokratikbir üniversite, anadilde eğitim taleple- rinde bulunan üniversitelilere karşı ge- rek sivil-faşist unsuhar, gerek üni- versite yönetimleri gerekse de polis tarafindan (birbirinden farklı bir sü- rü bahane ile) uygulananlar, baskı ve şiddet politikasından başka bir şey değildir. Beyazıt'ta, Maraş'ta ve 12 Eylül'deki zihniyet, bugün farklı şe- killerde üniversitelerde de hüküm sürmeye devam etmektedir." Evet.. üniversitelerde ve Türki- ye'de laik demokratik sistemi asıl ko- ruyacak ve geliştirecek olanlar.. genç- ler... YÖK sistemine itiraz da buradan geliyor.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear