Catalog

Cumhuriyet Imtiyaz Sahibi: CUMHURtYET \AKFI adınatLHANSELÇUK Genel Yayın Yönetmeni: İbrahim Yıldız 9 Yazıişleri Müdürü: Safim A^»asbn#Sorurnlu Müctür Mehmet Sucu • Haber Merkezi Müdürü: HakanKara îstıhbarat Cengiz Yıldırım • Ekonomi Öz- lem \ üzak # Kültür. Egemen Berköz • Spor: Abdülkadir Y ücelman • MaKaleler. Sarai Ka- raören 0 Duzeltme Abdullah Vazıcı • Bıl- gı-Belge: Edibe Buğra • Yurt Haberlen: Meh- met Faraç • Avrupa Temsilcısr Güra\ Öz Ya\ın Kuruiu: İlhan Sclçuk (Baş- kan). Emre Kongar (Danışman), Orhan Erinç, Hikmet Çetin- kava. Şiikran Soner, İbrahim Yıİdız, Orhan Bursalı. Musta- fa Balba\. Hakan Kara. AjıkaraTemsıkısı Mustafa Balbay Atatüık Buh an \o 125, Kat:4. Bakanlıklar-Ankarâ Tel: 4195020 (7 hatı. Faks 419502 7 •tzmırTemsıleisi Serdar Kıak. H.Zı\aBK.1352S 23Tel 4411220. Faks-4418745 • Adana Temsılcısı: Çetin V iğenoğlu. Inönü Cd 119 Idare: Hüsevin S No lKatl.Tel:363 12 U.Faks:363 12 15 m c "" """ Müessese Müdürü Erol REKLAM. P.M. Ltd. Şti. • Genel Erkut 9 Koordınatör: Mudür Gülbin Erduran#Koordmaıor Ahmet Korulsan 9 Mu- Reha Işıtnun • Genel MudürYrd hasebe Bülent Vener# Sevda Çoban # Fmansman Mûdüni Gürer Çetin Erduran Tel 0212 514 07 53- 513 84 6O61.Faks 021251384 63Satış Fazilet Kuza \ avunlatan: \ enı Gün Haber \jansı Basm \e Yayınctlık A Ş, Baslu: Sabah Vayıncıhk A Ş Turtcocağı Cad. 39 41C agaloglu 34334 Istanbul PK 246 - Sırkecı 34435 Utanbul Tel O 212 ı 512 05 05 (20 hatp Faks ıO212l 513 85 95 28 ARALIK 2002 îmsak: 5 46 Güneş: 7.21 Öğle: 12.12 tkindi: 14.29 Akşam: 16.51 Yatsr. 18.19 Rael tarikatı birkaç hafta içinde 4 bebeğin daha dünyaya geleceğini açıkladı. ABD ve Fransa tepki gösterdi KopyabebeSfi-adı Havva• Rael tarikatıyla bağlantılı Clonaid adlı şirketin başkanı Boisselier, 3.2 kiloluk bebeğin önceki gün dünyaya geldiğini söyledi, ancak nerede doğduğunu açıklamadı. Bush ve Chirac da insan kopyalama çabalannı endişeyle karşıladıklannı bildirdiler. Kahn. Kanıt yok PARİS(AA)-Fran- sız genetik uzmanı Axel Kahn, merke- zi Kanada'nın Qu- ebec eyaletinde bu- lunan Raelıan tari- katının, kopyalanan ilk insanın doğdu- ğunu iddia etmesi- nin ardından, söz konusu bebeğin klonlandığına dair hiçbir kanıt bulun- madığını söyledi. Kahn, tarikatın açıklamasının ar- dından, özel Erupe 1 radyosuna verdiği demeçte, "Söz ko- nusu olan sadece ve tamamen propa- gandadır" dedi. Fransız uzman, bi- lim adamlannın klonlandığı iddia edilen bebekle be- beğin klonlandığı kişinin gen hari- talannı çıkarması ve çıkanlan bu haritalann bir- birinin aynı ol- duğunun kanıtlan- ması gerektiğini söyledi. Haber Merkezi - Yaşamın uzaydan gelenler taraftndan yarahldığına ınanan Rael tarikatına bağh bilimciler, dünyanın ilk kopya bebeğinin doğduğunu ve ısminin "Havva" olduğunu açıkladılar. Tarikatla bağlantılı Clonaid adlı şirketin başkanı Brigitte Boisselier, yaptığı basın toplantısında, 3.2 kiloluk bebeğin önceki gün dünyaya geldiğini söyledi, ancak bebeğin nerede doğduğunu açıklamadı. Boisselier bebeğin, DNA'sını bağışlayan 31 yaşındaki Amerikalı bir kadının kopyası olduğunu bildırdi. Tarikatın iddiasının doğrulanması halinde, bir çocuğun, annesinin tam genetik kopyası olacağı belirtiliyor. Boisselier, gelecek birkaç hafta içinde Avrupa'da 1, Kuzey Amerika'da 1 ve Asya'da 2 kopya bebeğin daha dünyaya geleceğini, AvTupah çiftin lezbıyen olduğunu açıkladı. ABD Başkanı George Bush ve Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac da insan kopyalama çabalannı endişeyle karşıladıklannı bildirdiler. Beyaz Saray Sözcüsü Scott McCteUan, Bush'un, Kongre'den insan kopyalamayı yasaklamasını istediğini belirtti. smanlı'nın halıları. kilimleri. cinileri. kumasları mis kokulu Çiçek açan bir kültür ZEYNEPORAL Yeryüzünün, tırmanan şiddetle, savaş tehditleriyle, korku, sindirme, baskı politikalanyla, açlıkla, yoklukla, yoksullukla inım inim inlediği bir dönemde yalnız kucağım değil. yüreğim de çiçekle doluverdi: Güller, sümbüller, yaseminler, laleler, menekşeler, nergisler, karanfiller... Zerrin, ful, katmer, an çiçeği... Zülf-i nigâr, susam, şakayık, şebboy, amberbuy, hüsnüyusuf, yonca ve de leylak... Daha neler neler... Çiçeklerin kokusundan ve güzelliğinden daha çok sarhoş olmadan önümdeki hayat kaynağına. coşku kaynağına, değer kaynağına, yani önümdeki kıtaba daha da dikkatli eğiliyorum: Prof. DT. Nurhan Atasoy'un "Hasbahçe-Osmanb Kültüründe Bahçe ve Çiçek" adlı eserine... Çiçeklerin en hası bence hiç böbürlenme>'enidir. ağırhğı olmayanıdrr. Hani kimi insanlar vardır, yaşam boyu çahşırlar, didinirler, gönül verdikleri, inandıklan işlenni, tutkuyla ödün vermeden, yakınmadan, yorulmadan sürdürürler. şan şöhret, • Prof. Dr. Nurhan Atasoy'un •'Hasbahçe-Osmanlı Kültüründe Bahçe ve Çiçek" adlı eseri Osmanlı arşiv belgelerinden, dünya kitaplıklanndan, seyahatnamelerden ve gravürlerden geçerek sonsuz aynntılı bir döküm sunuyor. beklemezler... Işte Nurhan Atasoy da böyle insanlardan. Ağırlığı değil, derinliği olan, emekçi kanncalardan biri. Uzun yıllar süren bir çahşmanın, sonsuz bir birikimin, eşsiz bir araşhrmanın, çetin bir uğraşın üriinü bu kitap. Osmanlılarda bahçe kültürünü, çiçek kültürünü bir bütün olarak ele alıyor. Saraylardan bahçelere, tarihı kaynaklardan, Osmanlı arşıv belgelerinden, dünya kitaplıklanndan, seyahatnamelerden ve gravürleTden geçerek bizlere sonsuz aynntılı bir döküm, bir yorum. bir sentez sunuyor. "Değjşik iklim ve topraklara uyumda inanılmaz başan gösteren Türklerin" yarattıklan bahçelerin, bahçe ve çiçek kültürünün etkilerini dile getiriyor. Osmanlı kültüründe yalnız bahçelerle, doğayla sınırlı değil çiçek. Halıda ve kilimde, minyatürde ve mimaride, tznik ve Kütahya çinilerinde, taşta ve ahşapta, kumaşta ve kâğıtta, her şeye, her yere, hatta duygulara ve düşüncelere, yaşamm ve sanatın her alamna damgasım vuruyor çiçek. EvKvaÇelebiye bakarsanız, Edırne Beyazıd Han Bimarhanesi'nin bahçesinde bahar gelince açan deveboynu. müş-ü Rumi, gülnesrin, şebboy, karanfil, reyhan, lale, sümbül gibi çiçekler, akıl hastalannı tedavide bile kullanılıyor. Sunuş yazısında Talat Halman'ın dediği gibi: "Fatih Sultan Mehmet, bir minyatür için poz verdiğinde, cünde labç yoktu, iktidann görkemini sergflemryordu; çiçek koklmordu.'* Büyük forma, bol fotoğraflı bu dev eser Aygaz'ın sponsorluğuyla gerçekleşmiş. Koç Kültür Sanat tarafından, Ersu Pekm'in tasanmıyla, kusursuz basılmış. Nurhan Atasoy'un bu eşsiz eserinin ortaya çıkmasına olanak sağlayan, katkıda bulunan herkesi kutlamak gerek. Değerlerimizin, değerini bilmeye, öylesine ihtiyacımız var ki... Artvin'de üzerlerine çığ düşen iki kişi öldü. 1 kişi ise ağır yaralı olarak kurtanldı tki yaşam çığ altındakaldıViırt Haberleri Servisi - Artvin' in Borçka ilçesinin Muratlı beldesine bağh Kayadibi Köyü'nde, bir evin üzenne çığ düşmesı sonucu kar altında kalan 3 kişiden 2'si öldü. Önceki gece Kayadibi Köyü'nde yoğun kar yağışı nedeniyle İbrahim Ozay'ın evinin üzerine çığ düştü. Olay yerine ivil savunma ekipleri ulaşamayınca köylülerin yoğun çalışması sonucu Meryem Özay'm cesedi bulundu. tbrahim ve Ramazan Özay ise yaralı olarak kurtanldı ve köydeki bir eve götürüldü. Ancak İbrahim Özay da kısa bir süre sonra yaşamını yitirdi. Bursa'nın merkez Yıldınm llçesi"ne bağh Eğitim Mahallesi"nde sokağa terk edilen bir bebek donmak üzereyken Osmangazi Camii'nin imamı Nurettin Denürcitaranndan bulunarak hastaneye kaldınldı. Düğünün iptaJ nedeni Cruz'un kârrver kaygısL Evliliğî suya düşüyor Amerikan fıJm yddızı Tom Cruise'un. sevgihsi İspamol o>ııncu Penelope Cruz'Ia planlanan evliliğu aile planlaması konusundaki Fıkir avTihğı nedeniyle suya düşmek üzere. Alman Abendzeitung gazetesindeki iddia>a göre, Cruise'un düğiinü iptal etme nedeni, Cruz'un kariyerinin tehhkeve gireceği kaygısnla çocuk sahibi olmayı birkaç yü erteleme>i istemesi. Çiftin bir arkadaşı. Cruise'un se\gilisine, "tşin geleceğimi/den daha önemth se bu iş inceldiği yerden kopsun" dryerek yanmdan aynkhğuu belirtti. MESELADEDİKERDALATABEK 2003 îyi Geçecek... Oimdiden belli oldu ki 2003 0 yılı daha iyi geçecek. Siz fe- laket habercilerine bakmayın, çok iyi alametler belirdi. 2002 yılı, yani daha henüz bitmemiş olan takvim yılı iyi geçmedi. Hatta son aylannda, son günle- rinde gene savaş haberleri orta- lığı kapladı. Işte biliyorsunuz ekonomi biraz düzelir gibi ol- muştu ama.. bu üak savaşı ile ne- ler olacağı bilinmiyor falan. 2002 böyle gidiyor, işte şimdi yeni \nl geliyor. bu yıl da her şey daha iyi olacak. Çünkü, böyle olaca- ğına ilişkin alametler var. Bakı- ruz neler? Mllli Piyango biletleri tükendl... Tşte size iç haberleri, haberle- 1 rinenkolonyalısı.Milli Piyan- go biletleri tükenmiş de kara- borsaya düşmüş. Hatta. mem- leketin her tarafindan gelrp de yıl- başı bıletı satmaya koşuşan va- tandaşlanmız bilet alamamışlar da ısyan etmişler. "Nasılolur da bilet bulamayız, biz şimdi ne ya- pacağız?" diye fer>at ediyorlar- mış. Şimdi siz, "Bunun neresi iyi?" diyebilırsiniz. Millette umut var umut. Demek ki vatandaş elbette kurtulacagma inanıyor. Milli Piyango. Spor-Toto, Loto, Kazı Kazan, Şans Topu. bul ka- ra>ı-al parayı. tek kollu, rulet fir- döndü. çanak... Vatandaş kendi- sini neyin kurtaracağını çok iyi biliyor, oraya koşuyor. Sahi. at yanşlannı unuttuk, meraklısı bi- zi duman eder. "Nasıl olur da bu asfl sporu unutursunuz?" diye. Hani çalışanlan "tanmda çalı- şanlar". yok "endüstride çau- şanlar"*. efendim a hizmetlerde çahşanlar" diye ayınrlardı. Bi- zim çalışanlan "kâğıtla ojna- yanlar", "zarla o\nayanlar", tt toplaoyna>Bnlar'' diyea\Trma- mız gerekecek. Yani benim akıl- lı vatandaşım kısa yoldan volı- yi vunıp keyfıne bakmanın en çıkar yol olduğunu gayet iyi an- ladı, kendinı şans o>ıınlanna vurdu. Hayatı nasılsa şans... İyi giderse "Şansun tuttu abi", kö- tü giderse "Bizde şans yok abi". Hem kolay hem inandıncı. Öy- le çalışacaksın da, yıllar geçecek de, gıdım gıdım ilerleyeceksin de, uzun iş be abi. Keçinin kuy- ruğu. ne uzar ne kısalır. Bilmem kimler öyle yapıyormuş da bak nasıl ılerliyorlarmış. Neymiş, çok çahşıyorlarmış, neymiş sa- bır gösteriyorlarmış. yok bil- mem ne yapıyorlarrruş. Bize uy- muyor abi. Bizde şansın varsa voliyi vurursun, şansın yoksa kafayı çeker durursun. 2003 yı- lı çok iyi geçecek çok. Milll gururumuz kurtuluyor mu?.. kiye"ye gelen Amerikan asker- leri var ya. Burada suç işlerler- se "Amerika'da mı yargüansın- lar, burada mı?" konusundabi- zimkılercelallenmışler. "Olmaz öyle şe>, burada vargılansınlar " diye direnmişler. tçim bir tuhaf oldu, çok mutlu oldum. demek ki dedim, mılli gururumuz kur- tuluyor. 80 bin Amerikan aske- ri geliyormuş. gelsin. Buradan Irak üzenne sefer yapacakmış. yapsın. Amerika bızden de as- ker istiyormuş. istesin. Bizimki- ler de arada kalmışlar, kalsın. Sonra düzeltir. istediklerini ve- rirler nasıl olsa. Ekonomimiz çok zarar edecekmiş, etsin. Ame- rikalılardan "bunu öde" diyor- muşuz da hepsini ödemiyormuş, ödemesin. Şimdi böyle eften püften konular içın adımızı uyumsuza mı çevirelim? Dost- lar arasında böyle şeyler önem- li değil ki? Ama iş yargılamaya gelince durum değişir. Burası müstemleke mi kardeşim? Ka- fayı çekip naralar atacaksın, gi- dip Amerika'da yargılanacak- sın. Olmaz böyle şey. Yargılama burada olmah. Ama belki de bir ara yol bulunur. Yani gene Ame- rikan mahkemesi olur da dava burada görülür. bak böyle ol- ması düşünülebilir. Ama biz mil- li gururumuzu kimseye çığnet- meyiz. O konuda çok hassasız- dır. Sizce de öyle değil mi? 2003 yılında memurlar da işçller de zam alacak... Tşte. müjde böyle olur. Me- L murlarla ışçiler 2003 yılında zam alacaklar. hem de iki kere. Yani zam ahnacağı kesın de mik- tan duruma göre değişecek. Iş- te. hayat pahalılığı ne oranda olacaksa zam da o oranda olacak. Ama hayat pahalılığı neye göre hesaplanacak. oraları epeyce kanşık. lyisi mi öyle karışık hesaplara girmeden zam olacağını bilip rahatlamak. Bizim memlekette pek rahatlamaya da gelmez, biliyorsunuz. Tam rahat- layayım derken bir tarafıruza bir şey batmaya başlar. Onun içın bizim memleketin insanı hep tetikte durur. Ne olur ne olmaz. 2003 yılı iyi geçecek de.. biz gene arkamızı duvara verelim. Bu kadar dene>im boşa gitmesin. 2003 yılı beklediğinizden daha iyi olsun... çok iyi oldu, yüreğim soğu- du. içim kabardı. Şu Tür- YEPYENİ BİR TARİFE: CEPVIP. CEPVIP'TE, 48 MİLYON LİRA ÜCRET ÖDÜYORSUNUZ, BİR AY BOYUNCA TELSİM'DEN TELSİM'E 1800 DAKİKA KONUŞMA HAKKINIZ OLUYOR. YANİ, DAKİKAS! 27 BİN LİRAYA GELİYOR. K f e . CEPVIP TELSİM'DE.