Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
28 ARALJK 2002 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
H A o E I v L E R dishab@cumhunyet.com.tr 11
Erdoğan, BM kararı olmaksızın Türkiye'nin kararının netleşmeyeceğini söyledi
AKP'deIrakbunalımıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Irak sa-
vaşında Türkiye'de yabancı asker konuşlandı-
nlmasına karşı AKP grubundan tırmanan tep-
kiler hükümeti kaygılandınyor. ABD ve Ingil-
tere askeri için Meclis'ten kararçıkarmanın güç-
lüğünü gören AKP Genel Başkanı RecepTay-
yip Erdoğan dün TBMM Başkanı Bülent
Armç'la da gruptaki rahatsızhğı görüştü. Irak'a
operasyon için BM karan koşulunu koyan Er-
doğan. "BM karan ohnadan Türkiye karan-
nınetieştirmez" dedi. Erdoğan, "HîçbirAKP'H-
nin savaşa raa ohnadığmı'' söyledi.
ABD, Irak operasyonuna dönük çalışmala-
n adım adım ilerletirken. henüz Türkiye'de
yabancı asker konuşlandınlmasına ilişkin Baş-
bakanlık tezkeresi hazırlanmadan iktidar gru-
bunda tepki sesleri yükseldi.
TBMM Başkanı Annç'ı dün ziyaret eden Er-
doğan, gazetecilerin savaş karşıtı girişimleri
anımsatması üzerine şunlan söyledi:
"Önceükle savaşa hiç khnse raa obnaz. Do-
layısıyla AKP'de bazdan savaşa ran, bazılan
ABD'YE TEPKİ
YAĞIYOR
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
- ABD'nin Irak'a yönelik savaş
hazırlıklanna partilerden,
sendıkalardan, sivil toplum
örgütlerinden tepki geliyor. SHP
Genel Sekreteri Fikri Sağlar,
dün yaptığı açıklamada, AKP
iktidannın daha ilk ayında
tıkandığını belirterek, "AKP'nin
ampulü. hırsız feneri gibi,
yabuzca kendisini aydınlaüyor.
Türkiye, solsuz ve muhalefetsiz
bir Mechs'le maceraya
sürüklenryor'' dedi.
Sağlar, ülke yığınla sorunla
boguşurken, AKP'nin, lideri
Recep Tayyip Erdoğan'ın
yasağını kaldırmak gibi bir ana
eksende davranışlannı
odakladığını kaydetti.
Sağlar, girilecek bir savaşın
Türkiye için tam bir felaket
olacağını belirterek, "Sobuzve
muhalefetsiz bu mecBsia,
filkemizin geleceğine ipotek
kovmasına sessiz kahnayahnr
dedi. Cumhuriyet Kadınlan
Derneği Genel Başkanı Şenal
Sanhan, Cumhurbaşkanı Ahmet
Necdet Sezer'e gönderdiği
mektupta, ABD'nin Türkiye'den
isteklerinin yaşamsal bir tehdit
olduğunu belirtti. ABD'nin
Ortadoğu'ya yerleşmek için
Irak'a operasyon yapmayı
planladıgına işaret edilen
mektupta, "Ulkemiz bu
empervaKst emeDerin aracı
ohnamahdır. ABD halkının dahi
karşı çıküğı bu savaşa destek
ohnak, yurttaşlannuzın ve
komşu uluslann yurttaşlannın
canma krymak olacaknr"
denildi. Lıraan-lş Genel Başkanı
Raif Kıhç, ABD'nin Irak'ı
bahane ederek Ortadoğu ve Orta
Asya'ya yönelik planlannı
uygulamaya koyduğuna işaret
etti. Belediye-lş Sendikası'ndan
yapılan açıklamada da, savaşın
ABD'nin yeni petrol alanlannı
kontrol altına alma savaşı
olacagı vurgulandı.
• ABD'nin Türkiye'de asker konuşlandırma istemine karşı, gruptaki
tepki tırmanmaya başladı. Başbakanlık tezkeresini Meclis'ten
çıkarmanın zorluğunu gören Erdoğan, grubun nabzını yokladı.
savaşa razı değü gibi bir ikilemi ortaya koyar-
sanız biz buna üzülürüz. Geneh' itibanyla hiç-
bir AKP'K savaşa raa değfl. Banşçıyouarlaçö-
züm için de bütün gayretimizi sarfediyonız. Bu
arada da tabii, BM karannın bizinı için bağ-
layıcı olduğunu, uhıslararası anlaşmalar alün-
daki imzalarumz sebebiyle sizler de takdir
edersiniz. BM Güvenük Konseyi karan ohna-
dan Türkiye'üın de kararuu netleştirmeyece-
ğini bizler de, hükümet yetkflüeri de söylüyor."
'Son sözü TBMM sövlemeli'
Erdoğan, BM denetçilerinin kitle imha silah-
lanyla ilgili raporunun da önem taşıdığını söy-
ledi. Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu-
nun siiresi 26 Ocak'ta doluyor. 26 Ocak'a ka-
dar şu anda söylenenierin. yazılaniann dediko-
du ve tahminden öte olmadığı düşücesindeyim.
Bunlan doğru da bulnıuvorum. Medyadaki
abarüh haberierin ülkemiz için zaran olduğu-
na inanıyorum. Netleştikten sonra buniann ya-
ahp söyİenmesinin, konuşuhnasmm doğru ola-
cagı kanaatindeyim. Şu anda adeta karariarve-
rilmiş. adımlar atılmış gibi haberierin çıkmasL
hatta stratejilerin yazıhp çizihnesi ülke ekono-
misini sarsmaktadır. Bundan kaçınılması ge-
rektiği inancındayım." Erdoğan, "Türkiye'nin
Irakoperasyonunakaobnası için son sözüTBMM
mi söylemeü" sonısuna, "Evef yanıtını verdı.
Dışişleri Bakanı Yaşar Yakış'tan brifing alan
TBMM Dışişleri Komisyonu üyeleri, üs ve li-
manlarda yerinde denetim yapacak 140 kişi-
lik öncü ABD ekibine bile karşı çıktı. Komis-
CÜL, BARIŞ
TURUNA ÇIKACAK
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Irak sorununun banşçı yollardan
çözümünü isteyen Türkiye, bu
amaçla Ortadoğu ülkelerine banş
turlan düzenliyor. Başbakanlık,
Mısır, Ürdün ve Suudi Arabistan
ile temasa geçerek, Başbakan
AbduOah Gül'ün ocak ayının
başuıda yapmak istediği
ziyaretler için randevu istedi.
Gül'ün, Ortadoğu'da yapacağı
temaslarda, Müslüman ülkelerin
banş sürecinde daha etkin rol
ahnasını isteyeceği öğrenildi.
ABD'nin Tüıkiye'nin Irak'taki
olası bir harekâta nasıl ve ne
kadar kahlacağı yönündeki
taleplerinin ardından devletteki
üst düzey zirveler de yoğunluk
kazandı. Başbakankk'ta önceki
gün yapılan zirvede de bu süreçte
Başbakan'ın bir an önce
Ortadoğu ülkelerine giderek,
Müslüman ülkelerden oluşan bir
banş koalisyonu oluşturması için
öncü ve etkin bir rol alması
istendi. Başbakanlıktaki
zirvelerin ardından Başbakanlık,
Suudi Arabistan, Mısır ve Ordün
ile temasa geçti. Bu ülkelerden
Ocak ayının ilk haftası için
randevu talep edildi.
'LtMANIMDAN ÇEKİL' - Irak'ta savaşa karşı
çıkan Franscdar, ABD'nin Körfez bölgesine
gönderdiği bir uçak gemisinin, 4 güıdüğfine
Fransa'daki Marsilya Lhnanı'na demir atmasmı
protesto etti. Kentte toplanan yüzlerce savaş
karşıü, sloganlar atarak ABD'yi ve Fransa
hükümetini protesto etti. Eylemciler'ABD evine
dön' yazm pankartiar taşıdılar. (Fotoğraf: AP)
yon üyeleri, üslerde Türk uzmanlann denetim
yapması ve ABD'ye yazılı olarak bilgi veril-
mesinde ısrarlı oldu.
Karar belirleylci olacak
Dışişleri Komisyonu üyesi ve AKP tstanbul
Milletvekili Emin Şirin gruptaki sıkınhyı de-
ğerlendirirken. Irak'la ilgili BM karannın be-
lirleyici olacağına işaret etti. Şirin, olası asker
konuşlandırma karanna karşı şu görüşleri dile
getirdi: "BM karan olursa ve BM, askeri güç
kullanımı için NATO'yu görevlendirirse Türki-
ye uhıslararası vecibeİerini yerine getirecek, so-
nuna kadar bu işin içinde olacaknr. Ancak ABD,
uhıslararası hukukzeminine oturmazve yine de
bir müdahale yapmaya kalkarsa Türkiye'de
Amerikan askeri konuşlandınlamaz, AKP bu-
na müsaade etmez. Bir Amerikan askeri için bi-
le bu Mecfsten kararçjkmaz.Buna mukabflMec-
bsimiz, ordumuza ber türlü hareket kabih'yeti
verecek bir karan çıkaracaknr."
SAVAŞ KORKUSU
Halk
yiyecek
depoluyor
Dış Haberler Servisi- Irak hükümeti,
olası bir savaş durumunda, halkın
depolanması için dağıtüan gıda
miktannı arttırdıklannı kaydetti.
Irak Ticaret Bakanı Muhammed
Safih, herkese 3 ay süreyle yetecek
temel gıda ürünlerinin dağıtıldığını
belirterek, "Önümüzdeki günlerde
miktan iki katma çıkaracağız" dedi.
Halka bol bol buğday, pırinç, yağ
ve süttozu verildiğini söyleyen
Salih, olası bir savaş durumunda
piyasının işlevini sürdürmek için
çalışmalar yaptıklannı belirtti.
Yardım kuruluşlan da, Irak harekâtı
olasılığının artması üzerine
hazırhklannı arttınrken, Birleşmiş
Milletler Mülteciler Yüksek
Komiserliği'nden Ruud Lubbers,
savaşta biyolojik ve kimyasal
silahlann kullanılabileceğini ve
bunun da "insani bir faciaya" yol
açacağını söyledi. Lubbers, "Emin
olun Id, insani açıdan bir felaket
yaşanacak" dedi.
Amerikalılar 'paketle' geldi
Grossman ve Taylor Türkiye'ye 'Operasyonda yanımızda olursanız sorunlar kısa zamanda
biter' mesajını iletti. Ankara ise BM kararlanna uygun hareket edilmesi istemini yineledi
ANKARA (CumhuriyetBürosu) -
ABD yönetimi, Dışişleri Bakan Yar-
dımcısı Mare Grossman ve Hazine
Bakanlığı Müsteşan JohnTaylorara-
cılığıyla, "Olası savaşta yanımızda
olursanız operasyon çok daha kısa
vadede sonuçlanir" mesajını iletti.
20 milyar dolan aşan ekonomik yar-
dım paketi öngören ABD'li yetkili-
lenn. "Bu yanhmı uzun vadeti çıkar-
laraçKindandeğeriendirin'' dedikle-
ri öğrenildi. Görüşmelere katılan bir
yetkili, "Biz BM kararianna uygun
hareket edümesi talebini yineledik.
Açıklamalardan operasyonun kısa
süreceği izknimi edindik^ dedi.
Taylor ve Grossman'ın Ankara'da-
lri yoğun görüşme trafığinde ilk adım
Hazine Müsteşarlığı oldu. Saat
10.00'da Hazine Müsteşarhğı'na ge-
len Taylor ve Grossman, Hazine'den
• Marc Grossman (solda) ve John Taylor'ın,
Ankara'daki temaslan sırasında toplam
ekonomik büyüklüğü 20 milyar dolan aşan
yardım paketinin uzun vadeli çıkarlar açısından
değerlendirilmesini istedikleri öğrenildi.
sorumlu Devlet Bakanı AK Babacan
başkanlığmdaki ekonomi bürokrat-
lanyla bir arayageldi. Görüşmeye, Ha-
zine Müsteşan FaikOztrak ile DPT,
Merkez Bankası ve Dışişleri Bakan-
lığı 'ndan 18 kişilik üst düzey bürok-
rat ekibi kahldı. Taylor, daha sonra
Maliye Bakanı Kemal l nakrtan la
bir araya geldi. Grossman ve Taylor
akşam saatlerinde ise Başbakan Yar-
dımcısı AbdüDatif Şener'le görüştü.
Görüşmelerde ABD'li yetküiler Türk
tarafina şu mesajlan verdi:
• Ekonomik destek fonundan
(ESF) yapılan yardımın faiz oranla-
nnın da azalhlması ve zamana yayıl-
ması söz konusu olabilir. Harekât
sonrasında büyük ekonomik sallan-
hda devTeye sokabilecek olağanüstü
durum fonlanmız \ar. Türkiye bun-
lardan da yararlandınlabilir.
• Askeri destek ve lojistik yardım
söz konusu olabilir.
• Tekstil kotalannda kolaylık sağ-
lanabilir.
• ABD denetimindeki bankalar-
dan Türkiye'ye uzun vadeli krediler
sağlanabilir. IMF ve Dünya Banka-
sı'ndan alınan kredilerin geri öden-
mesinde kolaylıklar sağlanabilir.
• Nitelikli sanayi bölgeleri kapsa-
mına daha çok çeşit ürün alınarak
daha cazip hale getirilebilir.
ABD'li yetkililerin 20 milyar do-
lann üzerinde olması beklenen paket-
le ilgili olarak Türk yetkililere, "Bu
pakettekiler Türkiye'nin tüm bek-
lentflerini tatmin etmiyor gibi görü-
nebifir. Ama,paketekısa vadeli değfl,
uzun vadeli çıkarlar açısmdan bak-
mak gerekebilir. Türkiye'ye ilişkin
yardunlar kongreden özel nıaddeler-
le geçmekyerine geniş paketiermiçe-
risinde yer alabflir'' mesaj ını verdık-
leri öğrenildi. Bu paketin dışında
ABD'nin 5 milyar dolarlık bir nakit
yardımda da bulunacağı belirtiliyor.
YTP LlDERl ISMAİL CEM 'IRAK' TURUNU SÜRDÜRDÜ:
Para neyin karşılığı!
ANKARA (Cumhuri>'et Bürosu)
-YTP Genel Başkanı tsmailCem ile
SP lideri Recai Kutan. ANAP Genel
Başkanvekili Ekrem PakdemirH'yi
ayn ayn ziyaret ederek Irak konusun-
da görüş alışverişinde bulundular.
Cem, Genel Sekreter İstemihan
Tala> ile gerçekleştirdiği ziyarette,
iktidann dağınıklığı ve bakanlann
birbirleriyle çelişen açıklamalarmın,
muhalefetin de adeta iktidann pe-
şinden sürükleniyor olmasının Mec-
lis dışında kalan partilere büyük
sorumluluklar yüklediğini belirtti.
Cem, "Türkiye sahipsiztik içinde
gözüküyor. Yapılabilecek yanhşlar,
Türkhemizin başuıa ciddi sorunlar
açar. Kamuoyıında, "Ne güzel.. pa-
ralan alacağız' gibi bir hava estiri-
hyor. Bu paralan neyin karşüığnı-
da ahnaktayız? Bunİan çok rvi dü-
şünmek laanT dedi. Pakdemirli
de, Türkiye'nin yaşamsal çıkarlan
ve geleceğiyle ilgili politikalann
kaygı \erici olduğunu söyledi. Pak-
demirli, Türkiye'nin, Irak'ıntoprak
bütünlüğünün korunması, Türk as-
kerinin sıcak çatışmaya girmemesi
ve ABD'nin müdahale karannın
uluslararası kurumların karanyla
pekiştirilmesini sağlayan birpoliti-
ka izlemesi gerektiğini söyledi.
İnceleme izni anayasa suçu
Recai Kutan da Pakdemirli 'yi zi-
yaretinde, yabancılara, liman ve ha-
vaalanı gibi kimi tesislerde Meclis
karan olmaksızın inceleme yapma
izni verilmesinin anayasa suçu oluş-
turduğunu ileri sürdü. Kutan, Tür-
kiye'nin adım adım savaşa sürük-
lendiğini söyledi.
ATO: HER YURTTAŞIN CEBİNDEN 350 DOLAR ÇIKAR
Savaşın faturası ağır
ANKARA (CumhuriyetBürosu)
-Ankara Ticaret Odası (ATO) Baş-
kam Sinan Aygün, olası Irak sava-
şının 2003 yılında Türkiye'ye ma-
liyetinin 20 milyar dolan aşacağını
ve her yurttaşm cebinden 350 dolar
para çıkacağını belirtti.
ATO Başkanı Aygün, dün yaptı-
ğı yazüı açıklamada, Irak'ta yaşana-
cak savaş durumunda tedirginlik ne-
deniyle iç borçlanma faizlerinde ya-
şanan 5 puanlık bir artışın 2003 yı-
lında Türkiye'ye 1.3 milyar dolar. 10
puanlık bir artışın 2.6 milyar dolar
yük getireceğini, petrol fiyatlann-
da yaşanacak 5 dolarlık bir artışuı
ise Türkiye'ye 1 milyar dolarlık ek
yük getireceğini kaydetti.
Aygün, Türkiye'nin ihracatta 6
milyar dolar, ham petrol ithalatında
2.5 milyar dolar, turizmde 6 milyar
dolar, üretimde azahna nedeniyle
2.7 milyar dolar, askeri harcamalar-
da 1 milyar dolar, petrol boru hat-
tında 400 milyon dolar zarara uğra-
yacağmı belirtirken müteahhitlik
hizmetlerinde 400 milyon dolar, ta-
şımacılıkta 800 milyon dolar, sınır
ticaretinde 600 milyon dolar kayıp-
la karşı karşıya kalınacağını tahmin
ettiklerini kaydetti. Aygün, mülteci-
lere ilişkin yapılacak harcamalann
ise 250 milyon dolara yakın bir be-
del tutacağinı savıındu.
'150 milyar dolar' endişesi
Operasyonun Türkiye'ye toplam
maliyetinin 20 milyar dolan aştığı-
nı ifade eden Sinan Aygün, gelecek
yülar itibanyla toplam kaybın ise
150 mılyar dolan bulmasından en-
dişe ettiklerini belirtti.
AÇIKÇA
ŞÜKRÜ SİNA GÜREL
Kendisini Küçülten
'Siyasal İrade'
Daha işin başında, AKP iktidannın uluslararası
ilişkilerde çok çetin sınavlarla karşılaşacağı belliy-
di, biliniyordu. Kıbrıs. AB ilışkilen ve Irak konulan-
nın aynı kavşakta "düğümleneceği" önceden gö-
rülebiliyordu. Bu konularda önceki hükümetin ça-
balan, devletin vetoplumun bütün unsur ve kesim-
leriyle birlikte oluşturulan ilkeli politikalar ve ilişki-
lerde sağlanan birikimleryeni iktidar tarafından bir
yana bırakılıp. dış politikanın "tersyüzedilebilece-
ği" izlenımi verılmemiş olsaydı, bugünkü çetın ko-
nularda Türkiye çok daha güçlü bir konumda ola-
bilirdi. Ama AKP iktidan bunu yapamadı. Neden
yapamadığına ilişkin varsayımlar öne sürülebilir: Da-
ha önce verilen sözlere uygun davranılmak isten-
miştir; Gül Hükümeti ile 'Tayyip lidertiği" arasın-
da "bölüşülemeyen" dış politıka, AKP iktidannın
dağınıklık ve ılkesizliğıne kurban edilmiştir. Bu var-
sayımlardan hangisi daha önemli bir etken olmuş-
tur, şimdıden bilinmez. Ama sonuçta, AKP iktida-
n, "s/yasa//>ade"diyediye,Türkiye'nin hareketala-
nını kısıtlamış ve kararsızlık ve "iradesizlik" içine
düşmüştur.
AB ve Kıbnsta küçûlüş
Ecevit Hükümeti döneminin sonlannda, AB ta-
rafina beklentilerimiz açıkça anlatılmış bulunuyor-
du. Türkiye, Ulusal Programı'nın da ötesinde adım-
lar atmış, uyum reformlannı gerçekleştirmişti. Ar-
tık hakçası, AB yeni üyeler kabul etmeden önce,
Türkiye ile üyelik görüşmelerınin başlatılmasıydı.
Türkiye'nin bu beklentisine karşılık AB üyelerinden
hiçbiri atılan adımlan yeterli görmediklerini öne
sürmemişler, sürememışlerdi. Tek söyleyebildikle-
ri, "Uygulamanızı görmemiz gerekir" olduğunda
da, aldıklan yanıt, "bu bahaneyi öne sürmeye hak-
ları olmadığı" idi.
llişki ve pazarlık bu noktadayken, seçimi hemen
izleyen günlerde AB'ye karşı başlatılan "Tayyip
diplomasisi"y\e, pek çok kazanım gerçekten ''ters-
yüz" edildi, Kıbns ve AGSP konuları ucuzlatılıp
"tarih alma"ya eşit paket unsurian haline indir-
gendi ve sanki Türkiye Ulusal Programı'nın da öte-
sine geçmemış gibi, yeni "paket"leroluşturmate-
laşına gırildi.
Bütün buniann sonunda da, AB bütün haklı bek-
lentilerimizi "çıkmazayınsonuna"bırakıp, biryan-
dan da Kıbns'ı alıp götürme işinde kendisini rahat-
lattıktan sonra, AKP sorumlulan -ya da sorumsuz-
ları- başan kazandıklarını bile öne sürebildiler. Bel-
ki kamuoyuna bir sözde başan "satabilmek" ge-
reksinimi duymuş olabilirler ama, bunun Türki-
ye'nin geleceğini nasıl tehlikeyesoktuğunu ve ya-
kın gelecekteki pazarlık konumlarımızı nasıl kü-
çütttüğü "nü göremediler. Şimdi, hiçbir şey elde ede-
mediğiniz halde, çok şey kazanmış gibi sevinme-
nin, daha sonrasının ileri pazarlık ufuklannı daral-
tacağını, artık hiçbir haklı istemde bulunamaz du-
ruma düşeceğinizi göremezseniz, devlet yönete-
mezsiniz.
Irak, yakınlaştıkça..
Tayyip Erdoğan kime, hangi baş başa görüşme-
de ne söylemiş olursa olsun, Türkiye'nin Irak'ta yak-
laşan bir savaş olasılığı karşısında politikasının ne
olabileceği, seçeneklerinin neler olduğu bellidir.
Bunlar, Ecevit Hükümeti döneminde oluşturulan dev-
let politikası ile saptanmıştır. O zamandan, ABD'nin
Irak'a tasarladığı müdahaleyi Türkiye'den destek
almadan ve Türkiye'nin sağlayacağı olanakları kul-
lanmadan, kolay kolay gerçekleştıremeyeceği bel-
liydi. Türkiye'nin söylediği de çok açıktı: BM ka-
rarlan ve uluslararası oydaşma ile bir meşruiyet sağ-
lanmadan girişılecek bir savaşa Türkiye karışma-
yacağı gibi, bu savaşın uzun dönemli olumsuz et-
kilerini şimdiden görerek, ABD dahil, bütün ilgili-
leri bu konuda uyarmayı da görev bilir. Meşruiyet
çerçevesinde girişilebilecek bir müdahale de, za-
man ve sonuçları bakımından sınırlı olmalı ve Tür-
kiye'den de ancak sınırlı bir katkı beklenmelidir. Her
durumda, Türkiye, başkalannın planının bir parça-
sı haline gelmeden, kendi hak ve çıkarları dogrul-
tusunda kendi gücünü seferber edecektir. Türki-
ye'nin, hele on binlerce yabancı askeri kabul ede-
rek ve bütün liman, yol ve olanaklarını sınırsız bir
biçimde yabancı bir gücün emrine vererek, nere-
deyse bütün ülkesini biraçık üs haline getirmesi-
ni, kimse beklememelidir. Ancak, nasıl olursa ol-
sun, bölgedeki bir savaş, her durumda Türkiye'ye
zarar verecektir. Bu zararların en aza indirilmesi,
Türkiye'nin herhangi bir katkısı olup olmadığına ba-
kılmaksızın, ABD tarafından, stratejik ortaklığımız
çerçevesinde mutlaka göz önünde tutulmalıdır.
Umarız, AB ve Kıbns konulanna düşülen yanlış-
lıklara, şimdi de bölgesel konularda düşülmez.
AKP, hiç değilse bu konuda dağınıklığından kur-
tulur, bakanlar, "Tayyip"\n değil, Türkiye Cumhu-
riyeti Hükümeti'nin bakanlan olduğunu unutmaz
ve daha önce oluşturulmuş politika esaslan ters-
yüz edilmez. Yoksa, AKP'nin "sıyasal ırade"s\, baş
başa görüşmelerde verilen sözler, bu doğrultuda-
ki yabancı baskıları, MGK kararları, halkın ve
TBMM'nin savaş karşıtı tutumu arasında gittikçe
daha çok sıkışarak, küçülecektir.
Anlaşmalar mercek altında
Dışişleri HarihV
incelemeye aldı
ANKARA (Cumhuri-
yetBürosu)-Dışişleri Ba-
kanlığı, 1. Dünya Sava-
şı'nın ardından Osmanlı
Imparatorlugu'nun Ingil-
tere ile yaptığı ateşkes
anlaşması ve Irak ile im-
zalanan ikili anlaşmala-
n incelemeye aldı. ince-
leme, Irak'ın geleceğine
ilişkin hazırlık olarak ya-
pılıyor. tncelenen başlı-
ca konular şöyle:
• 1. Dünya Savaşı so-
nunda Osmanlı Impara-
torlugu'nun Irak'ta sa-
vaştığı Ingiltere ile ateş-
kes hattı. Kerkük'ün In-
giltere'ye bırabldığı, an-
cak Musul'un Osmanlı
Imparatorluğu'na bağlı
göründüğü bu hat, Misa-
kı Milli sınırlan açısm-
dan da önem taşıyor.
• Lozan Antlaşması.
Türkiye, bu antlaşmada
Musul ve Kerkük'e iliş-
kin istemlerini kabul et-
tirememişti.
• Türkiye ile Irak ara-
sındaki 1926anlaşması.
Bu anlaşmayla, Türkiye
25 yıl boyunca Kerkük
petrollerinin gelirinin
yüzde 10'unu almaya
hak kazanmıştı.