Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 13ARALIK2002CUMA
AVRUPA BIRLIGI
~r^ îngiliz gazetelerinin doruğa ilişkin haberlerinde ağırlıklı konu Türkiye'nin üyeliği
t nzoriukonuKıbnsHaberMerkea-Financıal Times:
"Avropa Birliği'nin Kopenhag'da-
ki Fırsaü" başlığı altında Financi-
al Times. zine toplantısımn ''tari-
hi'' nitelik kazandığını anlatıyor.
Gazetenin başyazısına göre zirve-
nin gündemı muazzam ölçüde yo-
ğun. Her şey yolunda giderse 10
)enı üyenin katılımı içın anlaşma-
nıntamamlanacağı. Kıbns'ta bir il-
ke anlaşmasına vanlacağı. AB'tıin
asken gücü için engellerin kalkaca-
ğı, Türkiye'ye
üyelık müzakerele-
nne başlayacağı bir tarih verilece-
ği sıralandıktan sonra, son üç mad-
denın bırbıriyle iç içe olduğunu vur-
guluyor.
Bunlardan binnde çözüme van-
lamamasının dığerlerine de zarar
vereceğıni kaydedip çözümsüzlüğün
de zor bir duruma, karmaşaya yol
açabileceğini belirtiyor.
Fınancial Tımes'a göre bunlann
arasında en zorlu meselenin Kıbns
olmasıbeklenmeli. "RaufDenktaş
hâlâ ayak sürüyor, Türkiye'nin onu
masaya getirmesinin vakti gekJi" yo-
The
Fc onomist
Birlik
için tarihi
birfirsat
• Economist grubunun
yorumunda AB'nin
Türkiye'yi. "Büyüyen
kulübüne dahil etme
konusunda istekli olması
gerektiği" vurgulandı.
ANKARA (AA)-Economist :
grubunun internette '
yayımlanan yorumunda
"Türkiye demokratikleşmede
son zamanlarda çok önemli
ilerlemeler kaydetti. Şarüı bir
müzakere tarihinin verilmesi,
İslanı dünyasına. her iki
medeniyetin çaüşmasınm bir
kader olmadığını göstermesi
açısmdan, Avrupa için tarihi bir
firsatolur" denildi. Yorumda,
AB'nin Türkiye'yi, "Büyüyen
kulûbfine dahil etme konusunda
istekli olması gerektiği"
vurgulandı. Yazıda,
Kopenhag'da 370 milyon kişilik
topluluğa, ilave olarak 90
milyondan fazla insanı alıp
almayacaklannuı sorulacağı
hatırlatıldı. Yorumda, halen
NATO üyesi olan 70 milyonluk
Müslüman ülke Türkiye'nin de
gündemde olacağı belirtilerek
Türkiye'nin de ıleride AB'ye
kabul edilmesi halinde, AB'nin
coğrafi sınırlannın Irak'a kadar
dayanacağı kaydedildi.
Savunmava katkısı
Yerine getirmesi gereken daha
FINANCİALTIMES
# Ankara biliyor ki,
Kıbns'ın sadece
Rum tarafı birliğe
üye olursa,
Türkiye'nin bu
süreçten sonra üyelik
şansı çok azalacak.
THE GUARDIAN
• NATO, Türkiye'nin
eksikliklerini
görmezden geldi. AB
üyeliği Türkiye'de
demokrasiyi
desteklemeye yararlı
olabilir.
THE^t^TlMES
• Yüzde 80'i AB
üyeliğini destekleyen
Türk halkı Avrupa'yı
işkencenin olmadığı,
otobüslerin geç
kalmadığı masal
dünyası gibi görüyor.
rumunu yapan gazete, Ankara'nın,
bunu yapması durumunda birliğe gı-
riş müzakerelerinin takvimı konu-
sunda cömert bir muameleyi hak
edeceğını belirtiyor.
Bu sürecin koşulsuz olamayaca-
ğını da ileri süren Financial Ti-
mes, Fransa ve Almanya'nın
2005 "te görüşmelere başlama tek-
lifinin mantıklı olduğunu sa\r
unu-
yor. Teklif, 2004 yılında Türki-
ye'nin müzakerelere başlayacak
durumda olup olmadığına karar
verilmesini de içeriyor. Gazete
böylece Türkiye'nin vaat ettiği
reformlan yapacağını, Kıbns'ta
vanlacak çözümün uygulanması
için Ankara'yla pazarlık gücünün
korunacağmı belirtiyor. Gazete,
"Türldye de biliyor ki, Kıbns'ın
sadece Rum tarafi biriiğe üye
olursa, Türkiye'nin üyelik şansı
çok azalacak" diye yazmış.
Guardian'ın köşe yazarlanndan
Jonathan Steele" ın yorumu da Tür-
kiye'yi ilgilendiriyor. Yazar, de-
mokrasinin savunucusu olduğu söy-
lenen NATO'nun elli yıldır Türki-
ye'nin demokratik eksikliklerini
görmezden geldiğini belirtiyor.
NATO ülkelerinin 1980'deki as-
keri darbeye bir şey demediğini, si-
vil idarenin geri gelmesi için önem-
li hiçbir adım atmadığıra belirten ya-
zar, Avrupa'da demokrasiyi yerleş-
tırmek için iyi bir sicili olan başka
kurumlar bulunduğunu belirttikten
sonra Avrupa Konseyi'ni. Avrupa
Güvenlik ve Işbirliğı Teşkilatı'nı
sayıyor. Ama bu konudaki en önem-
li kurumun AB olduğunu ve üyeli-
ğin Türkiye'de demokrasiyi destek-
lemeye yarayabileceğini kaydediyor.
Yazann sonuç cümlesı şöyle: "Av-
rupa Birtiği Türkiye'yi almah,"
Müslüman ulus kaygısı
"Doğu Qe Baü arasında köprü ol-
mak isteyen bir ülke" diye Türki-
ye'run üyelik beklentikrini anlatanTV
mes gazetesı. Türk halkının yüzde
80'inin A\Tupa Birliği üyeliğini iste-
diğini belirtirken. "Avrupa'yı işken-
ceninobnadığı,otobüslerin geç kahna-
dığı masal dünyası gibi görüyorlar"
diye yazmış. Suna Erdem imzalı ya-
zıya göre Avrupa'nın Türkiye'ye iliş-
kin başlıca kaygısı Müslüman birulus
olması. Erdem, Türk diplomatlan-
nın da bu kaygıyı avantaja çevirmek
için Doğu ile Batı arasında bir köp-
rü olmayı önerdıklerini belirtiyor.
Gazeteciler akın etti
Avrupa Birliği'nin Kopenhag doruğunu izlemek üzere kente
gelen binlerce yabancı gazeteci toplantuıın yapıldığı Bdla
Kongre Merkezfndeki basın odasında önceki gün
çahşmalanna başladı. Dünyanın pek çok ülkesinden
Kopenhag'a yaklaşık 3 bin 500 gazeteci geklL Yoğun
güvenlik önlemleri alan Danimarka polisi. Bella Kongre
Merkezi'ne giren gazetecilerin üzerini tek tek anyor. Doruk,
biıüğin genişlemesi açısından büyük önem taşryor.
(Fotoğraflar: AP)
Times'ın derlemesi
Genişleme
\ sorun
yaratacak
Dış Haberler Servisi -
Kopenhag Zirvesi'yle birlikte
Avrupa Birliği'nin üye sayısı
25'e çıkacak. Ancak, yeni
katılacak ülkeler, AB'nin
merkezi Brüksel'e ek sorunlar
getirecek. Genişlemenin
yaratacağı teknik sorunlan
derleyen Ingilız The Times
gazetesine göre, belli başh
sorunlar şöyle:
%/ Avrupa Komisyonu,
gelecek 5 yıl boyunca,
çoğunluğu yeni ülkelerden
olmak üzere yaklaşık 4 bin
yeni çalışan işe alacak.
\/ Avrupa Parlamentosu
ve Adalet Divanı için yaklaşık
840, AB Konseyı için de 670
kişi görevlendirilecek.
Komisyon. birliğe dahil olan
yeni 9 dil için 90 çevirmen ve
' 40 sımültane çevirmen işe
alacak. Parlamento üyelerinin
sayısı 626'dan 752'ye çıkacak
\ ve bu da parlamento binasının
' büyütülmesi demek.
v Belçika, ülkeye gelecek
olan yeni yetkili. diplomat ve
gazetecilerin çocuklan için
| inşa edeceği dördüncü okulun
j yerini şimdiden aramaya
s başladı.
Hollanda'da yayımlanan Volkskrant gazetesi, kültürel farklılığa dikkat çekti
Belçika basını: Mönüde Türkiye var
BIRBAKIMA
SERVER TANİLLİ
BRUKSEL (AA) - Belçika gazetele-
n dünkü bastalannda, Kopenhag'a iliş-
kin haberlerde Türkiye konusunu ön
plana çıkardılar. "Kopenhag mönüsün-
de Türkiye var" diyen muhafazakâr La
Libre Belgique gazetesi GeorgeBush'un
Batı Avrupa başkentlenyle son telefon
görüşmeleri üzerinde durdu.
Türkiye'nin tam üyelik müzakerele-
rinin, koşullu olarak, 2005'te başlatıl-
ması önerisinin AB bünyesinde destek
bulduğunuyazan gazete. "2005te25üye-
Bir Sis Çanı Gibi...
28 Kasım gununun sabahı Bülent Tanör'ü
kaybetmiştik; aynı gunun gecesinde de Melih
Cevdet Anday'ı. Kültür dünyamızın iki deviydi ikisi
de: Bin, anayasa hukuku ve siyasetbiliminin, öteki
deedebiyatımızın.
Aynı ayın talihsızliği: 7 Kasım'da da, bir başka
şairimiz, Müştak Erenus aramızdan ayrılmıştı. Dili,
duruşu ve duyarlığı ile "bir başka" olmayı bilmiş
Erenus'u, bir gülle de biz uğurlayalım.
"Yarına Açan Gül" adlı şiırinde dıyordu ki:
"Gergefte kırmızı bir gül gıbıyiz I Umutlu ve keyifli
I Onurtuyuz bu kavgamızda I Öyle birgüç taşıyonız
ki I Kıme ne zaman nerede demeden I Işte
buradayız. I Bir çelik ki bu zıncırin haikaları I Bılek
bilek korkusuz I Yılmayan bu yürek güzellığinde I
Böyle el ele."
Anısı önünde saygılarla eğilerek...
•
Edebıyata şiır kapısından giren ve ilk adımlarını
atan şu üç ad, Orhan Veli, Oktay Rifat ve Melih
Cevdet Anday bir tarihte, bir kitapta yan yanadırtar:
1941'de Orhan Veli'nin imzası ve önsözüyle
yayımlanan Garip adlı kitap, aslında her üçünün
şıiıîerınden oluşur.
Kitap, bir çıgır açar ve "Garip hareketi" diye adını
verir ona. Sosyal eleştıri ve alay vardır dizelerde.
Şairaneliğe karşıdırlar şairlerimız ve somut
gerçeklerle konuşurlar. O kırklı yıllarda, "1940
Kuşağı" içinde onlardan daha solda bir çızgide içini
dökenlerolacaktır. Ama asıl önemlı olan, hareketin
bütünü: Türk şiiri bir büyük degişimin içine girmiştir;
daha doğrusu, Nâzım Hikmet'in yıllar once
başlattığı yenileniş, bir başka bağlamda surmektedir.
Orhan Veli, Oktay Rifat ve Melih Cevdet, sonraki
yıllarda sanatlarını daha da geliştireceklerdir; bu
arada Melih Cevdet, mitolojinin uçsuz bucaksız
denızıne de dalarak şiirini derınleştırecek, farklı bir
çizgide, -deyim yerindeyse- "kapalı" birşiiranlayışına
doğru yol alacaktır.
Yalnız şiirle de yetınmeyecektır Anday: roman,
oyun yazarlığı, anı, gezi, deneme. edebıyatın hemen
hemen bütün dallarında seçkin örnekler koyacaktır
ortaya. Ürünlerı başka dillere çevrilecek ve başka
dillerden eserler de çevırecektır dilimize.
Bütün bu türler içinde. onun denemeciliği üzerinde
özellikle durmalı.
Denemelerinde bir "Aydınlanmacı'' kimlikle
kalem oynatır Melih Cevdet. Emin Özdemir'in
söyleyışiyle, "Insanın duygu, düş ve düşünce
evrenini sınırtandıran tüm bağlan kırmaya çalışır.
Yeninin, doğrunun ve gerçeğin ardındadır o.
Yalanın, bağnazlığın, çağdışılığın da karşısındadır."
Dil de bu amaca yardımcı olur: Feridun Andaç'ın
dediği gibi, "Türkçeyi kullanmadakı özeni, yeni bir
dil yaratma kaygısı onu üslupçu bir denemeci
kılar. Kolay anlaşılır, düşündürücü, sorgulayıcı bir
yanı vardır Okurunu katılımcı kılar. Denemeciliğinin
felsefî boyutu yaşamı algılama, yorumlamaya
dayalı birözgösterir. Yaşamın ve evrenin varoluşuna
bu eksenden bakar."
Felsefî boyut, düşündürücü ve sorgulayıcı olmak!
Ölümünün ertesinde, dincı ve gericı gazetelerin
hiçbirisinde kendısinden söz edilmeyişinin
kaynağında bu var.
Ama daha da kaygılandıracaktır gericiliği o kalem!
Gençler, Türkiye'nin yarınlarını inşa edecek
olanlar, önce onlar, Melih Cevdet'in denemelerini
mutlaka okumalıdırlar: Bir Açıklığa Doğru'yu, bir
Yeni Tanrılar'ı, bir Dılimiz Üstüne Konuşmalaf\, bir
Parıs Yazılan'rv, bir Sevişmenin Güdüklüğü ve
Yüceliği'ru, hele hele bir Felsefesiz Yaşamak'\
okumalıdırlar.
"Felsefesiz yaşamak, bilinçsiz yaşamakla
eşanlamlıdır" diyordu Anday.
Felsefe ise, sormak ve sorgulamaktır.
Ünlü "Telgrafhane" şiirini tekrar hatırtatmalı.
Nasıldı o?
"Uyuyamayacaksın I Memleketin hali I Seni
seslerie uyandıracak I Oturup yazacaksın I Çünkü
sen artık o sen değilsin I Sen şimdi ıssız bir
telgrafhane I gıbısın. I Durmadan sesler alacak I
Sesler vereceksin I Uyuyamayacaksın I
Düzelmeden memleketin hali I Düzelmeden
dünyanın hali I Gözüne uyku giremez ki... I
Uyuyamayacaksın 1 Bir sis çanı gibi gecenin içinde
I Ta gün ışıyıncaya kadar I vakur metin sade I
Çalacaksın."
Büyükelçiler kararnamesine onay
Vural Madrid'e
Alplıuıa Londra'yabirçok ödevinin olmasına
karşın. NATO'nun en uzun
süreli ve güvenilir üyelerinden
biri olması nedeniyle
Türkiye'nin, AB'nin
savunmasında çok önemli bir
yere sahıp olacağı da
vurgulandı. Aynca, Arna\-utluk
ve Bosna gibi İslami geçmişe
sahip ülkelerin de diğer adaylar
gibi eşit starüde olması
gerektiği bildirildi.
• Belçika basmmda
koşullu müzakere planmın
AB kamuoyu tarafından
benimsendiği ve
Türkiye'den Kıbns ve AGSP
konusunda jest beklendiği
yorumu yapıldı. Hollanda
basını ise Türkiye ile
yaşanan sorunlarda kültürel
boyut
li olacak AB'de. topraklaruun sadece
yüzde 3'ü Avrupa'da olan, yüksek nü-
fushı Türkiye'yi kabul etme karannın
zorlaşacağı" üzerinde durdu.
Le Soır gazetesi de Kopenhag doru-
ğunda Kıbns konusunda, Kopenhag'da
bir uzlaşma olasıhğı bulunmadığına de-
ğindi.
La Dernıere Heure gazetesi de AKP
hükümetınin 2005 tarihine karşı tepki-
lerini "Ankara Ses Tonunu Yükselti-
yor" başlıklı haberiyle duyurdu.
Hollanda'da yayımlanan sosyal de-
mokrat eğilimli Volkskrant gazetesi ise,
Türkıye'nin AB üyeliğine karşı çıkışuı
giderek yaygın bir şekilde kültürel ne-
denlere bağlandığını yazdı.
Gazetenin Eric Outshoorn imzasıy-
la yayımladığı yorumda, Türkiye'ye
tam üyelik görüşmeleri için tarih venl-
mesine karşı çıkanlann gerekçelerinin
yalnızca ekonomik. sosyal ve siyasi ne-
denler olmadığı, kültürel nedenlerin de
önemli rol oynadığı beürtildi.
ERDOĞAN, ALMANYA'YA SÎTEM ETTİ:
Destek bekliyorduk
BERLtN (AA) - AKP Genel Baş-
kanı Recep Tavyip Erdoğan, Alman
Süddeutsche Zeirung gazetesine yap-
hğı açıklamada, Türkiye'nin AB üye-
liği konusunda Almanya'dan daha
fazla hassasiyet göstermesinı bekle-
dığını söyledi.
u
Almanya'dan destek beklerdik"
başhğıyla verilen demeçte Erdoğan,
Türkiye'nin 40 yıldan bu yana AB' ye
girmeyi beklediğinı belirtti ve Türki-
ye'nin yurtdışında yaşayan vatandaş-
lanyla zaten çoktan Avrupa'nın birpar-
çası haline geldiğini ifade etti.
Türkiye ve Almanya arasındaki yo-
ğun ilişkilere dikkati çeken Erdoğan.
"Almanya'dan daha fazla hassasiyet
göstermesinibeklerdik. Türklerin Al-
LMANYA BAŞBAKANI SCHRÖDER:
Köklü değişim şart
AYH.\N ŞEVIŞEK
ANK\RA-Cumhur-
başkanı Ahmet Necdet
Sezer, hükümet değışik-
liği ve seçimler nedeniy-
le yılan hikâyesine dö-
nen büyükelçiler karar-
namesini sonunda onay-
ladı. Türkiye'nin AB po-
litikasında deneyimli iki
diplomattan AB Genel
manlara olan sevgisi maalesef tek
yanh. Bu çok üzücü" dedi.
AB'nin, Türkiye'den çok da-
ha geri olan ülkelerle üyelik
müzakerelerine başlamaya
hazırlandığına işaret eden
Erdoğan, Kopenhag'da,
Türkiye ile üyelik görüş-
melerine 2003 yılı sonun-
dan önce başlanması yö-
nünde yoğun çaba har-
cayacaklannı,
bunun gerçek-
leşmesi duru-
munda Türki-
ye'de büyük
canlanma ola-
cağıru söyledi.
BERLİN {AA) - Almanya Baş-
bakanı Gerhard Schröder,
AB'nin Türkiye ile ilgili ma-
kul birkarar alacağından emin
olduğunu söyledi.
Alman Haber Ajansı'na
(DPA) yaptığı açıklamada.
Almanya ve Fransa'nin or-
tak önerileri doğrultusun-
da Kopenhag'da Türki-
ye ile ilgili makul bir
karar alınacağından
emin olduğunu be-
lirtti. Schröder'Tür-
kiye'de insan ve
azınlık haklanyla de-
mokrasi konusunda
hâlâ"beürgineksiklik-
lerin olduğunu" da savunarak, "Tür-
kiye, .\B üyeliği için köklü toplum-
sal bir değişim gerçekleştirmek zo-
rundadır" dedi.
Türkiye'nin AB üyeliğiyle ilgili
tartışmada, konunun Türkiye'ye üye-
lik için değıl, üyelik müzakereleri-
ne başlanması için tarih verilmesi ol-
duğuna dikkati çeken Schröder, Tür-
kiye konusunda Alman ve Avrupa
politikasının güvenilirliğinın sürdü-
rülmesi ve Almanya'daki seçim tak-
tiklerinden etkilenilmemesi gerek-
tiğini kaydetti. Schröder, "AB'ıün
başanh bir şekilde işlemesi için Al-
man-Fransız işbiıüği çok bü> ük öne-
me sahip. Bu her zaman böyleydi,
böyle de kalacak" dedi.
kan Vural Madriî Dı-
şişleri Bakanhğı Müste-
şar Yardımcısı Büyükel-
çı Akm Alptuna da Lond-
ra Büyükelçiliğı görev-
lerine atandılar.
Kopenhag'da
öğrendi
Seçim sürecinde or-
tada kalan kararname,
eksik imzalar nedeniy-
le Cumhurbaşkanhğı'na
gidememişti. AKP hü-
kümetinin kararnamede
değişikliğe gitmeden ay-
nen imzalamasının ar-
dından. Köşk de karar-
nameyionayladı. Büvii-
kelçiler kararnamesiy-
le, AB Genel Sekreteri
Vural, Madrid'e atandı-
ğı haberini Kopenhag'da
temaslan sırasında öğ-
rendi. Kendi isteği ile
Kahire've tayin olmak
isteyen Ingiltere Büj'ü-
kelçisi Korkmaz Hak-
tanır'ın yerine Lond-
ra'ya merkezden Müşte-
şar Yardımcısı Akm Alp-
tuna atandı. Sezer'in
Başdanışmanı ve Özel
Kalem Müdürü Tacan
İldem de Lahey'e atan-
dı. Kararnamedeki
önemli diğer atamalar
şöyle:
- İdari-Mali İşler Da-
ire Başkanı Akuı Algan
Fas-Rabad'a, Naci Akm-
cı merkeze.
- Müsteşar Müşaviri
Berki Dibek Dublin'e,
Günaltay Şibay merke-
ze.
- Müsteşar Yardımcı-
sı Aydemir Erman Ot-
tavva'ya, buradaki Erhan
Öğüt merkeze.
- Genel Müdür Yar-
dımcısı Sina Baydur Sa-
raybosna'ya, buradaki
AhmetErozan merkeze.
- Personel Daire Baş-
kanı ServetÖktem Belg-
rad'a, Ahmet Acet mer-
keze.
- Siyaset Planlama Ge-
nel Müdürü Solmaz
Ünaydın Tok>o'ya,
\amanBaşkut merkeze.