23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
2 EKİM 2002 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER İMSANIN SERÜVENİ TURHAN SELÇUK T.İ.3İATLI İSTAN3ÜL EF2NDİSÎ Tazanmız, eski parlamenter, eski TGS Genel Başkanı Sadullah Usumi hayatmı kaybetti Çiftçi yetimkaldıSADULLAH USUMİ KİMDİR? Çanakkale'de 1927 yılında doğan Sadullah Usumı, mesleğe Biga'da yayımlanan Sabah gazetesinde başladı. Galatasaray Lisesi ve Yeni Kolej'de eğitim gören Usumi, Milliyet, Sabah, Son Saat, Tan, Yeni îstanbul, Ekspres ve Tercüman gazetelerinde tanm ve ekonomi yazılan yazdı. Usumi, gazetemizde üreticinin sorunlannı yansıtan, üreticilere çözüm arayan yazılanm sürdürüyordu. Usumi'nin, bu alanda 30'u aşkın ödülü bulunuyor. CHP milletvekili olarak 1973-1980 yıllan arasında TBMM'de görev yapan Sadullah Usumi, Türkiye Gazeteciler Sendikası'nda (TGS) genel başkanlık görevi de üstlenmışti. Istanbul Haber Servisi - Gazetemiz yazan, "çiftçi dostu", eski parlamenter, eski TGS Genel Başkanı, Türk basınının tanm ve hayvancıhk konulannın uzmanı Sadullah Usumi (75), önceki gece Marmara Cniversitesi Tıp Fakültesi'nde saat 23.30'da yaşamını yitirdi. Usumi, bir süredir Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde tedavi görüyordu. Bir kanş ekili toprağı olmamasına karşın, gazetecilik yaşamının tümünü çiftçilerin sorunlanna adayan Sadullah Usumi, geçen yıl biri ABD'de, diğeri Hacettepe Üniversitesi'nde olmak üzere iki kez beyin ameliyatı geçirmişti. MÜ Tıp Fakültesi'nde tedavi gören Usumi, bütün müdahalelere karşın kurtanlamadı. Sadullah Usumi 'yi cuma günü son yolculuğuna uğurlayacağız. Çiftçi Dostu'ndan dersler MESAJLAR Ekonomi Servisi - "Çift- çi Dostu" Sadullah Usumi, Cumhuriyet'teki yazılan- na 1995 Kasım ayında baş- ladı. Basında. okur kitlesi- nin azlığı nedeniyle hep "üvey evlat" muamelesi gö- ren, ancak 35 milyon insa- nı doğrudan ilgilendiren ta- nm, onun kalemiyle sorun- lannı dile getirme şansını yakaladı. Çiftçi Dostu, "ta- rafsız habercinuT tanma bakışını yansıtan yazılany- la Cumhuriyet ailesine de yol göstericiliği yaptı. Çiftçi Dostu, yazılanna "yağma anlayışı üe özelleş- tirme olmaz" sloganıyla başladı. Yazdan yannı anlaüyor Hükümet Ateşle Oyna- maktan Vazgeçmeü ...Hükümetı üçüncü kez uyanyoruz... Türk çiftçısi gerçekten güç durumdadır. Tanm satış kooperatıfleri yasası tanm kesıminı sa- vunmasız hale getirecek ve tüccar, çiftçıyı gene sömü- recektır. Taban fiyatlan ise çiftçinin iflasuıa neden ola- cak kadar düşüktür... (16Haziran2000) Çiftçiye Ofıs tşkencesi IMF amacına ulaştı. Ta- nm kesimi bitti. Mılyonlar- ca çiftçi perişan. Borçlan- nı ödeyemeyen çıftçilere ce- zaeviyolugöründü. Türkı- ye'nin her köşesinden fer- yatlar yükseliyor. Zira, ta- nm kesimi bu yıl cumhuri- yet tarihimızın en büyük \Tirgununu yedi. 57. hiikü- metin tanm ürünlerinde iz- ledıği düşük taban fiyat po- litikası, IMF ve Dünya Ban- kası yetkililerini memnun etti ama Türk tanmının da sonunu getirdı. (12 Temmuz 2000) Çiftçi Buğdayuu Yan Fi- yata Satmaya Başladı tşkencenın çeşitli yön- temleri vardır. Örneğin, po- lislerin dayak atması, fala- kaya yatırması, hortumla- ması elbette işkencedır. Ama, bir insanın hakkını almasını engellemek de iş- kencedir. Alacağı paranın miktannı bilmeden aylarca beklemek de ışkencedir. He- le, sattığı malın bedelinı, sebep ne olursa olsun, ay- larca alamamak da işkence- dir. Polisin yaptığı işkence bağışlanamaz. Nıtekim, güçlüklere rağmen bazı mıl- letvekılleri işkence dosya- lannı teker teker açtı ve ko- nu TBMM'nin gündemın- de yerini aldı. Peki, 30 mil- yon çiftçinin uğradığı hak- sızlık dosyalannı kim veya kimler açacak? (7 Haziran 2000) IMFnin Ötiim RaporuL IMF yöneticilerinin öne- risi aynen şöyle: "Tanm- daki destekleme alımlan- nın yanı sıra gübre ve kredi alınunda sağlanan subvan- siyonlar da azalölmahdır_" Türk ekonomisi, sosyal ya- şamı ve tanmı için bundan daha etkili bir "ölüm rapo- ru'' hazırlanamazdı... Eğer, IMF raporu uygalanırsa Türk ekonomisi daha da ba- tağa saplamr. Türk tanmı biter. Zaten bozuk olan ge- lir dağılımı, faciaya dönü- şür... (21 Ağustos 1998) Milyonlarca Tütün Ure- ticisi Komada Türkiye'ye geldiği ilk gunlerde 'sosyaldemokrat' bir yapıya sahip olduğunu ısrarla söyleyen Devlet Ba- kanı Kenıal Derviş, önceki gün de ANAP Grubu'nda yaptığı bir konuşma sıra- smda 'Özal hayranı' oldu- ğunu açıkladı. Bu açıkla- malar da gösteriyor ki Ke- mal Derviş, pek tutarlı bır politikacı değil. Şöhret ve makam neredeyse orada olacak. (29 Haziran 2001) Son eylemi 'BabıâH ıııruyüşu oldu Sadullah Usumi en son ve belki de en anlamlı eyiemini 8 ay önce "Babıâli Yü- rüyüşü"ne katılmakla gerçekleştirdL O, bundan 40 yıl önce 10 Ocak 1961 'de gazetecilerin haklanna ve basın özgüıiüğttne sahip çıkmak amacı>1a yaptıkla- n yürÜNiişün ön saflanndavdı. Türkrve Gazeteciler Sendikası (TGS) binası öniin- de toplanarak Istanbul Yaliliği'ne kadar >*üriiyüş >apmışlar ve yasanın kabul edilmesini sağlamışlardL Aradan geçen >ıllarda gazetecilerin haklan tırpan- lanmış da olsa vasanın yildönümünde gazeteciler "Babıâli Yiirüyüşii"nii bir kez daha gerçekleştirdiler. Usumi de eski TGS Başkanı olarakyine hazu-dL Sağ- hk durumunun iyi oltnaması bile onu bu anlamlı yürüyüşten vazgeçirmedi. CHP'nin yaşayan çmarıydı tstanbul Haber Servisi - Gazetemiz yazan, "•çiftçi dostu", Sadullah Usumi'nin (75) ölümü, siyaset dünyasında. yıllannı verdiği CHP'de ve meslek örgütlerinde büyük üzüntü yarattı. TBMM Başkanı Ömer Izgi, Usumi'nin ölümü dolayısıyla gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Ibrahim Yıldız a gönderdiği başsağlığı mesajuıda, "Esld milletvekili, gazeteci- yazar Sadullah Usumi'nin, gecirdiği rahatsızhk sonucu aramızdan avTiktağmı üzüntüyle öğrendim. Merhum Usumi'nin hem gazetecilik hem de politika alanında yapûğı çahşmaiar asla unundmayacaknr" dedi. Eski Içişleri Bakanlanndan, CHP Istanbul Milletvekili adayı Hasan Fehmi Güneş, Usumi'nin hem siyasi yaşamında, hem de gazetecilik yaşamında daima dürüst kahnış bir isim olduğunu vurgulayarak, "Sadullah Usumi, 6 oktan ve CHP'nin temel ilkelerinden ödün vernıeycn bir arkadaşımızdı. Ölümüyle, CHP ve Türk shiaseti büyük bir değerini yitirdi" dedi. Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Genel Başkanı Şükran Soner yaptığı açıklamada. "tnançh sendikacı, ilkeli bir gazeteci ve siyasetçi olan mesai arkadaşımı yitirmenin üzüntüsü içinde kendisine Tann'dan rahmet, ailesine, yakınlanna ve tüm basm camiasına başsağhğı dilerim" dedi. CHP Istanbul 11 Başkanı Şinasi Öktem de Usumi'yi kaybetmekten büyük üzüntü duyduklannı belirterek, "Usumi, CHP'nin yaşayan bir çınanydı. Ömrünü CHP'ye adanuş ^e CHP'de geçirmiş >iğit ve örnek bir partihydi" diye konuştu. Oktem. CHP örgütünün Usumi'yi, son yolculuğunda yahıız bırakmayacağuıı vurguladı. FtKRETtLKİZ "Halkın Adamı" öldü, "Çiftçinîn dostu"nu yitirdik. "Gazeteci" yok artık. Onu eylemli uğurlayacağız. Son eylemi bu yılın ocak ayındaydı. Eski Türkiye Gazeteci- ler Sendikası Başkanı olarak gazeteci Usu- mi, gazetecilerle birlikte yürüdü. Gazeteci- ler, 212 sayılı Basın Iş Yasası'nın kabul edi- lişinin yıldönümünde ve 40 yıl aradan sonra 10 Ocak 2002 günü bir kez daha yürüdüler. Tütüncülerin derdini yazan, patates, soğan, domates, pamuk, zeytin ve zeytinyağı üreti- cilerinin sesi ve dostu gazeteci de yürüyüş- teydi. Sağlığı iyi değildi. Aldırmadı. Yaklaşık 200 kişilik gazeteci grubu, "Öz- gür basın susturulamaz", "Emeğin onuru sendikalı olmaktır", "Mücadelemiz, yasamı- za karşı olanlara karşıdır", "Sendikal hakla- ra saygı" yazılı dövizler, karikatürler ve 10 Ocak 1961 yılında sendikanın çıkardığı "Ba- sm" gazetesini taşıdılar. Usumi de gazeteci Çiftçinin Dostu Ölmedi arkadaşlan gibi davrandı. Yürüdü. Döviz ta- şıdı. O zaten hep böyle yaşadı. Tanmcılann, pazarcıların, büyük-küçükbaş hayvan üreti- cilerinin, tütüncülerin, şekercilerin, buğday- cılann, soğancılann, zeytincilerin derdini yaz- dı durdu. 24 Mayıs 2000 günlü Cumhuriyet gazete- sinde "12 Eyiül'e Yargı Yolu Açılıyor mu?" başlıklı yazısı "Çiftçi Dostu" köşesinde ya- yımlandı. 12Eylürüsuçladı.Yazısınışöylebi- tirmişti: "12 Eylül ülkenin kaderini değiştirdi. Ge- lişmesini engelledi. Halkımızı iç ve dış sö- mürüyeteslimetti. Türkhalkısoyuldu. 'Ana- yasa bir kere delinmekle bir şey olmaz' ve- ya 'Benim memurum işini bilir' anlayışı ülke- de egemen oldu. (...) Ve... yağma düzeni başladı. Türk tanmının idam fermanı imza- landı. Işçi, memur, emekli, küçük esnaf se- falete sürüklendi. Gelir dengeleri altüst ol- du. Halkımız açlıkla savaşırken zenginlerimiz dünya sıralamasında baş tarafa tırmandı... Bütün bunlar 12 Eylül'ün sorgulanması için yetmez mi?" Bu yazısı nedeniyle devle- tin askeri kuvvetlerini tahkir ve tezyif ettiği suç- lamasıyla dava açıldı. TCK'nin 159. madde- sine aykınlıktan Usumi yazının yazan, ben de yazının yayımlanmasına izin veren so- rumlu müdür olarak yargı önüne çıktık. Ko- ca adam yazısıyla hesap sordu. Yan yana dur- duk ve yargılandık. Tek kanş toprağı ve diki- li bir agacı bulunmayan çiftçinin dostu ve ben yan yana... Sanık Usumi, iddiayı yanrt- ladı. Amacının askeri kuvvetleri tahkir ve tez- yif olmadığını söyledi. Devamla "Bugün Türkiye yangın yerine dönmüştür. Kaçakçılar, vurguncular, çeteler devlete başkaldınr hale gelmiştir. Ülkemiz Cumhuriyetin kurulduğu yıldan bu yana gö- rülmemiş bir soygun düzenine teslim edil- miştir. Kısıth iç kaynaklanmız dtş ülkeler ta- rafından yağmalanmaktadır. Halkımızı, iç ve dış sömürüye karşı koruyan kuruluşlar etki- siz hale getirilmiştir. Bütün bu üzücü gelişmelerin sorumlusu, yasama ve yürütme erkini kullanan 12 Ey- lülcülerdir. Onlanyönlendiren Yeni Dünya Dü- zeni yandaşlandır" dedi. Hakkımızda Istan- bul 2. Ağır Ceza Mahkemesi ilk duruşmada beraat karan verdi. Bu yürek, bu akıl ve çiftçinin dostu sustu. Dostları yalnız kalmamalı. Sadullah Abi ya- şamalı. Şimdi o "yüreği" canlandırmanı za- manı. Çiftçinin dostunu yaşatmak için onun dost olduğu emeği ile geçinen ve alınteri top- rağa, ağaca, suya karışan, güneşten terle- yen ve günlük nafakasını taştan çıkaran mem- leketimizin üreticilerini unutmadan onlan ko- rumanın zamanı. Çünkü Sadullah Abi yaşı- yor. O yürek, o dost ve gazeteci böyle yaşar. DUZYAZI ORHAN BİRGİT Günah Çıkartan Parlamento.. 21. dönem mılletvekılleri, gerçekten önemlı işler ba- şaran bır dönemı geride bırakmıştır. Sadece sayısal açı- dan değıl, her birisı reform nitelığinde çıkarttıklan ya- salan tasan olarak getırmış olan 57. hukumetı oluştu- ran üç partı, yaz ayiannda bılinen sivil darbe sonucu anlaşmazlığa düşmeselerdi, dünkü TBMM birleşimi sadece anayasa uyannca 1 Ekım günü yeni yasama yılının başlangıcı oiarak kalacaktı. Oysa, dünku toplantının bambaşka bir özelliği var- dı. O sivil darbe nihaı amacına ulaşamamış, yani 57. hükümetın başbakanının altından sandalyesinin uy- durma bir sağlık raporu ile çekilme girişimi. DSP Ge- nel Merkezi'nin erken uyan sıstemi ile sonuçlanmamış- tır. Ama, TBMM'nin en büyük grubu tam ortadan yan- ya bölünmüştür. O bölünme sonucunda da bilinen er- ken seçim karan, hem de 449 oy gibi. önemli bir ço- ğunlukla alınmıştır. 3 Kasım erken seçimlenne 34 gün kala, dunkü birleşim oyle anlaşılıyor ki, televizyonlar- da izlenebılir oranı en çok olan bir program halini aldı. Milyonlarca insanın televızyonlardan izledıği dunku birieşimin ayncalıksız tüm mılletvekilleri ıçın ortak gö- rüntüsü neydi? Tümünün ne kadar gergın olduğu değil mi? Oysa, yazıya başlarken de söylediğim gibi, 21. dö- nem parlamentosu, 23 Nısan 1920'den bu yana gel- miş geçmiş Turkıye Buyuk Millet Meclislerinın en ça- lışkan üç ya da beş döneminin arasında yer alacaktır. Ama, 21. dönemi oluşturan milletvekillen, özellikle aralannda ıktidar gruplanna üye olanlar, başardıklan gö- revin önemini yeterince değerlendiremediler. Dün DSP'den aynlıp Yeni Türkiye hareketinin içinde yer alan Afyon Milletvekili Gaffar Yakın, o değeriendiremeyen- lerin sözcüsü olarak kürsüde adeta günah çıkarttı. Ecevit'i devirmeyeyönelik girişime Kemal Derviş'in -galıba Ankara Sıyasal Bilgıler Fakültesi Dekanı Prof. Celal Göle'nin evindeki bir akşam yemeğınde- oncü- lük yaptığını partamento tutanaklanna geçirtti. 3 Kasım seçımlerınde istanbul'dan 1. Bölge'den CHP milletvekili olarak gırmesı çok guçlu görünen Ke- mal Derviş, dunku birieşimin tutanaklannda da yer alan bu eylemi ile, oteki arkadaşlanndan çok farklı bır yenn sahibi olacaktır. Gaffar Yakın'tn dün partamento kursüsünden söy- ledikleri, aslında 1 Ekim'e açılan gunlerde televizyon- larda yineledığı düşüncelerdi. Ama o düşüncelerı taşı- yan bir milletvekilinın, partisınin genel başkanının ge- çırmekte olduğu rahatsızlığın ardına sığınarak, üstelik bir hekim olduğu halde, yeni arayışlara katıldığının bı- linmesi, çıkartmakta olduğu günahı sadece kendisi adına mı, yoksa o oyunun ıçine girmiş ötekı arkadaş- lannın da sözcülüğünü yaparak mı konuştuğu bilinmi- yordu? Yakın, eski genel başkanını göklere çıkarttıkça çıkart- tı. Ve elbette, üstelik bir hekım mılletvekılınin perhiz ile lahana turşusunu birbirine katmasının seçimleri erte- leme gırişimini önleyebılecek bır etken olmadığı. oyla- ma sonucunda anlaşıldı. 3 Kasım seçımlen. medyamızın ve pariamentodaki Derviş-Özkan-Cem-Mesut Yılmaz lobisinin bir an için ne yapacaklarını tam hesaplamadan başlattıklan bir kampanyanın sonucunda yapılacak. Bazı gazetelenmiz ve meslektaşlarımızın, o kam- panya için düğmeye bastıkları günden bu yana kamu- oyunda ortaya çıkmakta olan tehlikeli oluşumlan hâlâ yeterince fark etmedikleri, o oluşumlara vermekte ol- duklan destekle apaçık görüluyor. Aklı başında olması gereken çoğu arkadaşımız, dün- kü Meclis karan için bile ya maksatlı ya da gerçekten gerçekleri görmediklerı için seçimlerin ertelenebılece- ği ihtimalinden soz ediyorlardı. Yanıldıklannı görmüş ol- malılar. Dilerim, yorum ve haberteri ile kamuoyunu 3 Ka- sım'a doğru daha fazla yanıltmanın, ülkemize de ken- dilerine de bir şey kazandırmayacağını artık görmüş ol- sunlar. Sevgili Sadullah't yitirdiğimiz gün TBMM'nin dunkü tarıhı toplantısı, uzun bır sureden beri rahatsız olan gazeteci ve eski milletvekili arkada- şım Sadullah Usumi'yi de yitirdiğimiz gün olarak ka- yrtlara geçıyor. Sadullah'ı 1950'liyıllardatanıdığımzaman,oyineateş- li bir gazetecıydi ve dönemin Millet Partısi'ne yakın dü- şünceler taşıyordu. 1957'de Usumı o düşüncelerini terk etti ve CHP'ye yoneldı. Çanakkale ve Balıkesir çev- resinde. hemen en kuçuk köyde bile buyuk bir sevgi yumağı oluşturmuştu. llerleyen dönemlerde Türkiye Gazeteciler Sendika- sı'nın, gerçek bir sendıka olarak görev yaptığı gunler- de, başkanltk sorumluluğunu üstlendi. Kırıcı olmadan, çalışanlann haklannı koruyan kararlı tutumu ile kendı- sini hem saydırdı, hem sevdirdi. CHP Merkez Yönetı- mı'nde sorumluluk aldığım o günlerde, Genel Sekre- ter Bülent Ecevit ile Usumi'yi tanıştırdım. Usumi, Balı- kesir milletvekili olarak parlamentoya girdi. 12 Eylül sonrasında Cumhurıyet'in Çiftçi Dostu ya- zan olarak, üreticinin gozü ve ağzı oldu. Sakin, sessız ve inançlı bır dosttu Sevgili Usumi. Faks: 0212- 677 07 62 obirgit(5e-kolay.net 'Yeri doldurulamaz' EkonomiServisi-Gaze- temiz yazan, "çiftçi dos- tu" Sadullah Usumi'nin kaybını tanm sektörü, mes- lek odalan ve birlik tem- silcileri, "Türkiye çiftçi» gerçek bir dostunu yitir- di" sözleriyle özetlediler. Sektörtemsilcilerinin Usu- mi'nin kaybına yönelik de- ğerlendirmeleri şöyle: Mehmet Rifat Akyüz (Türkiye Ziraat Odaları Birliği Başkanı): Çiftçile- rimiz, birliğimiz. ziraat odalan mensuplanmız ve bütün tanm camiası. Sayın Sadullah Usumi'yi unut- mayacaktır. Gündeme ta- şıdığı birçok çiftçi soru- nunun çözümüne katkıla- nnı kadirşinas çiftçileri- miz daima minnet duygu- lanyla hahrlayacaktır. Abduüah A>~su (Türkiye Tanmcılar Vakfı Başka- nı): Çiftçiler, en can dos- tunu yitirdi. Kalemini, köy- lünün çiftçi olması için korkusuzca kullanan üs- tat, kırsal alana yapılan sal- dınlarda çiftçinin yanında yer alarak aramızdan aynl- dı. Ama bizler onu dün Uşak- Eşme-Kayarpınar köyündeki çiftçilerle söy- leşilerde andık ve bundan sonra köylünün çiftçi obna- sı için verilecek mücade- lemizde hep yanımızda, yüreğimizde olacak. İbrahim Yetkin (Türki- ye Ziraatçılar Derneği Baş- kanı): Gerçek bir cumhu- riyetçi, çağdaş bir insandı, kendisini Türk halkına ve çiftçisine adamıştı. Yıllar- dır Türk basınında tanm kesiminin sözcülüğünü üst- lenmiş, gazeteci, sendika- cı ve parlamenter olarak bulunduğu her ortamda ta- nm üreticilerinin haklan- nı sa\-unmuştu. Yeri dol- durulamaz. MehmetBakanoghı(Ta- riş Pamuk Bırlıği Başkanı): Çiftçinin olduğu kadar şah- sen benim de çok yakın bir dostumdu. Üzüntümüz çok büyük. Çiftçinin, üre- ticinin sorunlu olduğu her dönem yanında oldu. Çok çok üzgünüz.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear