Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 17 EKİM 2002 PERŞEMBE
18 SPOR spor(âcumhuriyet.com.tr
Liechtenstein'ı farklı yenen ay-yıldızlı ekip îngiltere maçı öncesi 9 puan hedefini yakaladı
UlusaJtakım2002'yi 5golleuğurladıTürkiye: 5 - Iiechtenstein: 0
STAT: AIı Sami Yen
HAKEMLER: Yuri Baskakov (6), Vladimir Eniutin (6),
Andrey Lukashin (6) (Rusya)
TÜRKTYE: Rüştü (7j - Ümit Davala (5), Alpav (S), Bü-
lent (5) (dk. 46 Fatih 5) - Okan (6) (dk. 60 Hakan C'nsal
4), Tugav (4), Emre Belözoğlu (6), Ergün (6j - \ihat (6).
llhan (6) (dk. 79 Serhat 6). Arif (5)
LICEHTENSTELN:7e/ı/e (5). Telser (3), Hasler(3), Mic-
hael Stocklasa (3). D elia (3), \'igg (4) (dk 72 Burgmeier
2). Martin Stocklasa (3) (dk. 78 M. Beck), Gerster (3). Buc-
hel (3) (dk 85 Ospelt). Beck (5), Frick (5)
GOLLER: Dk. 7 Okan, dk. 14 Cmiî Davala, dk. 23 llhan.
dk 82 ve 90+1 Serhat
SARI KARTLAR: Beck (Liechtenstein). Ümit Davala
ARİFKIZILYALrV
Ulusal takım 2002'yi 5 golle kapadı.
2004 Avrupa Futbol Şampiyonası Eleme ma-
çında grubun averaj takımı Liechtenstein'ı fark-
lı bir skorla yenen ay-yıldızlı ekip hem lıderh-
ğini pekiştirdı hem de îngiltere maçı öncesi 9
puan barajını yakaladı.
Güç dengeleri ve ftıtbol kültürleri göz önün-
de bulundurulduğunda; bırbırlenyle ters oran-
tılı bir görüntü çizen Dünya Kupası üçüncüsü
Türkiye ile Avrupa'nın 'nokta ülkesi' Liech-
tenstein arasındaki 90 dakika, beklenildiği gi-
bi golle başladı. Kronometreler 7'yi gösterirken
sol kanatta Emre'nin pasıyla buluşan Okan,
perdeyi açan isim oldu. 1 -0' ın ardından Ali Sa-
mi Yen'i dolduran on bınlerle TV'leri başında-
ki milyonlar fark ve güzel futbol beklemeye
başladı. NevarkiÜsküp'tekı'gölgeoyununun'
bir benzen bu kez Mecidiyeköy'de sahnelenin-
ce, hevesler kursakta kaldı. Gerçi 14. dakikada
Arif ın ortasına çok iyi yükselen Ümit Dava-
la'nın golü 2-0'ı getiriyordu ama tempolu fut-
bol, hırs, istenç; dünya üçüncüsü ulusal takı-
mdan çok uzaklardaydı. Öyle ki 23. dakikada
Arif in taşıyıp karambolde tlhan'la gole dönü-
şen şık asist bıle insanlan fazla heyecanlandır-
madı. Çünkü sahada sergilenen 'şey' futbol ola-
mazdı. Futbol oynayanlar bilir; zayıf rakibe kar-
şı ıyi oynamak zordur ama bır takımın kartvi-
zitinizde 'Uzakdoğu fatihi' yazıyorsa, Liech-
tenstein gibi ekiplere en azmdan maçm bazı bö-
lümlerinde soluk bıle aldırmamanız gerekir.
Ancak ulusal takım bu kimliğini bıle hatırlaya-
madı. Maçm neredeyse kafa kafaya geldiği bu
dakikalarda eğer kalede formda bir Rüştü ol-
masa, Avrupa'nın en zayıf ülkesi ilk bölüme 1
belki 2 gol sığdırabilirdi.
Sadece golün atıldığı ilk yannın ardından
ikinci bölüme Bülent - Fatih değişikliğiyle gi-
ren ay-yıldızlı ekip biraz toparlanır, en azmdan
5-10 dakika iyi top oynar diye düşündük, an-
cak yine umutlar boşa çıktı. Biraz Emre koşu-
yor, Nihat ona ara sıra ayak uyduruyor, Ergün'le
Alpay da garantiye kaçıyordu.
Neredeyse tribünleri uyutan durgun futbol,
Serhat'm oyuna girişiyle son bulunca maç da
yeniden hareketlendi. O andan itibaren kanat-
lardan gelen ortalarla etkili olmaya başlayan
ulusal ekip, 82. dakikada Fenerbahçe'nin genç
golcüsüyle 4-0'ı yakaladı. Maç bitti bıtiyor de-
niyordu ki Serhat bir kez daha ortaya çıktı ve
skoru 5-0 yaptı.
Maçın uzatma saniyelerinde Ümıt Davala "nın
rakibini ceza alanı ıçinde düşürmesi, Liechtens-
tein'ı 'şeref sa>ısı' için umutlandırdı. Ancak
Frick'in Miruşu Rüşrü'den döndü; gerilerden
gelen M. Beck'in şutu ağlarla kucaklaştıysa da
hakemin 'temdit penaltısıydı' yonımu, skorun
5-0 olarak tescihnı sağladı.
A L Î S A M Î Y E N S T A D I ' N D A N N O T L A R Ö Z G Ü R Ö Z K Ü
Tugay'dan veda sinyali80. kez ulusal formayı giyerek Hakan Şükür'ün 'en
fazla ulusal nıtboku' rekoruna ortak olan Tugay Keri-
moğlusürpnz biraçıklama yaparak ulusal takımı îngil-
tere maçından sonra bırakacağını söyledi. Ancak tek-
nik direktör Şenol Güneş. Tugay'ın DÎinya Kupası sıra-
sında da böyle bir karar aldığmı ancak yıİdız futbolcuyu
iknaettığini belirterek, **Heroyuncuzirvedebıraknıak
ister. Şimdilik böyle bir şey yok" diye konuştu.
Şenol Güneş zirveye çıktı
Ulusal Takım Teknik Direktörü Şenol Güneş, 32.
maçında 17. galibiyetini elde ederek Fatih Terim'in en
fazla maç kazanma rekoruna ortak oldu. Güneş'in ulu-
sal takım tarihinde 'en fazla puan toplayan teknik di-
rektör' unvanını yakalaması ıçin sadece 1 puan daha
elde etmesi gerekli. Terim 33 maçta 59 puan toplarken.
Güneş 32 maçta 58 puan elde ettı. Şenol Güneş, gali-
biyet ve puan ortalamalannda ise en başanlı teknik di-
rektör oldu.
Kadroda revizyon
Makedonya deplasmanındaki körü futbol nedenivle
Şenol Güneş, kadroda revizyon yaptı. 2 Nisan'daki în-
giltere maçını düşünen Güneş. san kart sınmnda bulu-
nan Vıldıray ve Hasan Şaş'ı ilk ll'e almadı. Başanlı
çalıştmcı defansta ise Fatih AkyeTı kesip Ümit Dava-
ta'yı. sol kanatta da Hakan Ünsal'ın yerine Ergün'ü oy-
nattı. Sakatlığı nedeniyle forma gi>Tnemesi gündeme
gelen Rüştü. fedakârlık yapıp kalesıne geçti.
10 numarah DhaıTdan 500. gol
2002 Dünya Kupası finaltennde ve Avrupa Şampi-
yonası elemelerindeki maçlarda 10 numarayı giyen Yd-
dıray formasını devretti. Yedek kulübesinde oturan Yıl-
dıray'ın formasını llhan giyerken yıldız futbolcu Ulu-
sal Takım'ın 500. golüne imza attı.
Ulusal takım nerede Japonlar orada
'tlhan Mansız hayranT Japonlar, ulusal takımı adım
adım ızlemeye devam ediyor. Makedonya deplasmanı-
na bile giden Japonlar, dünkü maçta da yerlerini aldı.
Liechtenstein'dan 3, Fransa'dan 2. îngiltere'den 5 olmak
üzere toplam 10 yabancı basın mensubu da dünkü kar-
şılaşmayı izledi.
İngilizlerden yakuı takip
Türkiye'nin gruptaki en büyük rakibi Ingiltere'nin
casuslan tribündeydi. ingiltere Teknik Direktörü Sven
Goran Ericsson'un görevlendirdiği istatistikçiler Boby
SmaD ve Neü CanftvalL bol bol not tutarak takımımızı
gözlemlediler.
Medyaya Umit Davala tepkisi
Ali Sami Yen Stadı'nda medyaya Ümit Davala tep-
kisi vardı. tzmir'de bar çıkışında kendisini görüntüle-
mek isteyen gazetecleri döven ve bu yüzden Ankara'da-
ki 'üstün hizmet madalyasr töreninde medyanın ambar-
go uyguladığı Ümıt'e seyirciler sahip çıktı. Ümit attığı
gol sonrasında Şenol Güneş'e koşarken, taraftarlar da
"Basuı bunu da yazm" diye bağırdı.
TV'nin sevılen dizısi 'Çocuklar Duymasın'ın y ıldızı
'Havuç Emre' dünkü maçı izledi. Hamdi Alkan ve
'LightSelaıni' ile birlikte oturan Emre, şeref tribününün
maçın neşe kaynağı oldu.
0 G B M A Y P
1 Türkıye 3 3 - - 10 ! 9
2 lngıhere 2 1 1 - 4 3 4
3 Makedon>a 3 - 2 1 4 5 2
4 Liechtenstein 2 - 1 1 1 6
S k n a k y ı 2 - - 1 1 5
tlhan Mansız, ulusal takımın 500. golüne imzasını atarken sonradan oyuna giren Serhat 2 kez fileleri havalandırdı. (NEVZAT DtNDAR)
Tahkim Kurulu
EBahçe'nin
itaazınaret
Spor Servisi - Futbol
Federasyonu Tahkim Ku-
rulu. Fenerbahçe'nin 1
maç seyircisiz oynama ce-
zasına yaptığı itirazı red-
detti. Kurul, federasyonun
Levent'teki binasmda bu
konuyu görüşmek üzere
özel bir toplantı yapö. İki
saati aşkın süren toplantı
sonunda yapılan açıkla-
mada; Profesyonel Futbol
Dısiplin Kurulu'nun
(PFDK) Fenerbahçe'ye
verdiği 1 maç seyircisiz
oynama karanmn uygu-
lanması yönünde karar
alındığı bildirildi.
PFDK, Fenerbahçe -
Elazığspor maçında küfür
ve kötü tezahürattan dola-
yı 1 ve 2 numarah anons-
lann yapıhnası nedeniyle,
Futbol Müsabaka Talima-
tı'nın 29. maddesı uyann-
ca San - Lacivertlı kulübe
1 maç seyircisiz oynama
cezası vermış, Fenerbah-
çeli yöneticıler de cezanın
ıptali ıçin Tahkim Kuru-
hı"na başvurmuşru.
Ulusal Takım TeknikDirektörü, tüm hazırlıklarını îngiltere maçı için yapacaklannı söyledi
Güneş: îlk hedefe ulaştıkNEVZAT DtNDAR
Ulusal Takım Teknik Direktö-
rü Şenol Güneş, maç sonrası yap-
tığı açıklamada, 3 maçta 9 puan
hedeflediklerini ve bunu başar-
dıklannı söyledi. Güneş, "Güzel
goüerle3 pnanaulaştk. Nisan a>>
na kadar akhmızda İngiltere oİa-
cak. Liechtenstein bekJediğimden
de rvi oynadı" diye konuştu.
Teknik direktör Güneş, tngilte-
re maçı için dostluk çağnsında
bulunurken "Biz İngUtere, Al-
manya. Brezüva ve tüm ülkelerle
banşık bir ülkeyiz. Fanatizmi dü-
şünmek istemiyoruz ve herkesi
banşa davet ediyoruz. Fanatizm
çağnşunını gündeme getirmekis-
temrvıoruz" dedi
İNGtLTERE'YE BÜYÜK SÜRPRİZ
Spor Servisi - Ulusal takımın grubunda yer
alan Makedonya, tngiltere'yle Southampton ken-
tindeki Saint jVfary Stadı'nda 2-2 berabere kala-
rak herkesi şaşırtn. Diğersonuçlar/1. Grup: Mal-
ta-Fransa: 0-4,2. Grup: Noneç-B.Hersek: 2-0.
Lüksemburg-Romanya: 0-7,3.Grup: Avusturya-
Hollanda: 0-3, Çek C-Belarus: 2-0,4.Grup: Ma-
caristan-S.Marino: 3-0,5.Grup: Almanya-Faroe \
Adalan: 2-1, İzlanda-Lıtvanya: 3-0,6. Grup: Yu-
nanistan-Ermenistan: 2-0. K.trlanda-Ukrayna: 0-
0, 8. Grup: Estonya-Belçika: 0-1, Bulgaristan-
Andorra: 2-I,9.Grup:Galler-îtalya: 2-1, Yugos-
la\ya-Fınlandiya: 2-İ, 10. Grup: trlanda Cum.-
Isviçre: 1-2, Rusya-Arnavutluk: 4-1.
G Ö R Ü Ş D O Ğ A N H A S O L E-Posıa merke:(a hasmımarlık com.tr-Faks 1212) 21S3420
Geçen hafta Istanbul'un üç stadına,
özellikle de Beşiktaş-lnönü Stadı'na de-
ğinmiştik. Bu hafta da Fenerbahçe Şük-
rü Saracoğlu'na bakalım.
F.Bahçe öteki büyük kuluplerden daha
becerikli çıktı; stadının büyük bir bölü-
münü yeniden inşa etti. Bilindiği gibi Fe-
nerbahçe Ştadı da şehrin yoğun nokta-
lanndan birinde bulunuyor. Daha önce
de yazdığım gibi kent merkezindekı stat-
lar kulüp ve seyırcilere bazı kolayhklar
sağlıyor, ama özellikle de çevrede yaşa-
yanlan bunaltıyor. Bu konuda, bir okuyu-
cumdan, mimar Güven Birkan'dan ge-
len yazıdan bölümler aktanyorum:
Bildiğımızgıbi, Fenerbahçe Stadı'nın
kapasitesi arttınlıyor. Henüz kapasitesi
50 binlerde. Maç günlen, öğle saatlerın-
den başlayarak Kadıköy Merkezi ve ya-
kın çevresınde (kı burası birkaç yüz bin
kişinin konut alanı, birkaç milyon kışınin
Fenerbahçe Stadı Uzerinede alışveriş merkezi) şunlar oluyor:
1. Taşıt trafiği kilitleniyor; cankurtaran
ve ıtfaiye araçlan bile, maç saatinde hiç-
bir hizmet veremiyor. (Akşamlan, işim-
den evime dönemiyorum, arabamı bıra-
kacak bir yer bulursam, yaya olarak ya-
nm saatyürûmem, ertesigün de taksi ile
gidip arabamı almam gerekiyor.)
2. Önemli maç günlennde, stadın gü-
neyinden geçen yol yayalara da kapatı-
lıyor (yaşlı annemin ani bir rahatsızlığın-
da, Moda'dan Kızıltoprak'a yaya gitme-
me izin verilmedıği bir durum bile yaşa-
dım).
3. Zaman zaman yaşanan futbol şıd-
detı dolayısıyla, dışan çıkmaya çekıniyo-
ruz, bazı günler arabalara ve bınalara bi-
le zarar veıiliyor.
4. Gürültuden evde huzurumuz kaçı-
yor, çalışarnıyoruz, dinlenemiyoruz."
Birkan'ın, stadın büyütülmesi konu-
sunda da kaygılan ve uyanlan var:
u
Uzun
vadede daha da beter olacağının ipuç-
lan dolaşıyor: 1. Nihaikapasite ÎObınkı-
şiye çıkacak şekilde inşaat sürûyor.
2. Stat bitişiğındeki tarihi lise binasının
yıkılarak otopark yapılması çabalan var.
Böylece, bu bölgeye daha fazla kişi özel
arabası ile gelecek ve daha büyük sıkın-
tılar yaşanacak.
3. Bağdat Caddesi yönüne gıden tra-
fik ıçin zorunlu alternatrfyol yapılacak ve
bunun bedelı bizim cebımızden çıkacak.
4. Futbol kulüplerinın kural tanımaz tu-
tumuna verilen bu taviz, yenilerine yol
açacağı için, aynı kulübün stat yakının-
dakı arsalannda da, plan tadilatı yapıla-
rak bölgeyeyeni trafıkyükü getirecekya-
pılaşmalar başlayacak, böylece. rekre-
asyona aynlmış bu alanlar, amacı dışın-
da kullanılacak.
Bütün bunlan, bu kulüp, çoğunluğu
kendisini destekleyen insanlann oturdu-
ğu bır semte reva görüyor. Ve bu insan-
lar, bu ışkenceyı yaşarken bile kulüpleri
desteklemeye devam ediyor. Bu ne sev-
gidir böyle? Aşkolsun vallahi."
Stadın kapasitesinın 70 bin seyirciye
çıkanlacağını ilk defa duyuyorum. Şayet
öyle bır niyet varsa bu. maç günlennde
Kadıköy'ün tam perışanlığı demektir.
Kent içindeki stada izin verilebilır betkı, a-
ma kapasiteleri çok önemlıdir. Beledi-
ye'ye soralım: Acaba Kadıköy'ün imar
planı bu stat için ne öngörüyor? Şu an ya-
pılmakta olan inşaatın ruhsatı kaç kişilık
stat yapımına olanak veriyor?
M A Ç I N E L E Ş T İ R İ S İ
Kazanacağını Bilmek
Güzel Bir Duygu
ABDÜLKADtRYÜCELMAN
Isviçre'den Avusturya'ya gidiyoruz. Liechtens-
tein sınınna geldik. Ne sınır var ne kapı... Görevli
bile yok. Sadece 'Liechtenstein'a hoş geldiniz'
diye bir duvar afişı karşılıyor bizi. Arabamızı sürü-
yoruz, geniş caddede... Ancak öyle otoban ya da
bulvar falan değil; bildiğiniz iki gidiş - iki gelişli bir
cadde. lleriiyoruz, pek fazla kimse yok. Bir otobüs
durağı ve gazete, sigara ve çikolata satan bir kü-
çük büfe. Ve durakta otobüs bekleyen 3 kişi. Ne
yalan söyleyeyim; pasaportumuza ne bakan oldu
ne de damga vuran... Girdiğimiz caddenin öbür
boyundan çıktık. Baktık ki Liechtenstein'ı geride
bırakmış ve Avusturya'ya girmişiz.
Işte bizim yendiğimiz takımın ülkesi bu. Sayma-
dık ama, polisi ve askeri parmakla sayılacak ka-
dar azmış. Nüfusu zaten 32 binmiş. Ancak zengin-
liklerine diyecek yok. Kişi başına GSMH 23 bin do-
lar. Biz hâlâ 2 binlerde oynuyoruz.
Gelelim maça... Kolay bir karşılaşmaydı. Hiç sık-
madık kendimizı. Ulusal takım da zaten seyircile-
ri sıkmadı. Çünkü stada gelenlerin istediği futbol
değil goldü. Mutlaka kazanacağın bir maçı izlemek
gerçekten çok güzelmiş. Takımının kazanacağın-
dan emin olmak, futbolcusuna güvenmek, "Bu
maçı alacağız başka yolu yok" denilecek bir ma-
çı rahat rahat seyretmek, bambaşka bir duyguy-
muş.
Rüştü'ye bu maçta gerek var mıydı diye düşü-
nüyorum. Pisi pisine sakatlanabilirdi. Ancak ina-
nıyorum ki oynamayı kendi istemiştir.
Oyuna gelince; ulusal takım kendi arasında çift
kale maç yapsa belki çok daha fazla yorulurdu.
ikinci yanda gol gecikince seyirci ıshklarla pro-
testoya başladı. Galiba rahat kazanmak bizi rahat-
sız ediyor. llle de savaşır gibi oynamak, savaşır gi-
bi kazanmak bizim insanımıza özgü bir duygu.
Futbolcularımız maçın rahatlığına, kafalardaki
lıg maçlannın belirsizliğine adapte olmuşsa onlar-
dan fazla bır şey beklemenin bir anlamı yok. Ka-
zanmaksa kazandılar, gol ise golü de attılar, üç
puansa onu da başardılar. Ishklarla futbolcuların
morallerinı sıfıra indirmek bana göre haksızlık.
Futbol öyle bir oyun ki karşında iyi bir takım, sa-
vaşan bir takım bulamazsan kendi bildiğince oy-
narsın, kendince keyif alırsın. Islıklarla bir takımın
keyfini kaçırmak yanlıştır. Buna karşın millı takım
yine de seyircinin isteğıne uyarak Serhat'la iki gol
daha kazandı.
Rüştü'nünkurtardığıpenaltıda ikinci vuruşuya-
pan Frick'in golü bence normaldi. Ancak hakem
maçı brtirmiş ve eğer penaltı maçın bitişinden son-
ra verilmişse golün iptali gerekir.
Goller Güzel
MAHMÜT SERT
Ulusal Takımırnız 25 dakikada 3-0'ı bulunca karşı-
laşma bizim için bir antrenman havasına büründü. Şe-
nol Güneş, zayıf Liechtenstein karşısında atak özelli-
ği fazla olan bir kadroyla oyuna başladı. Dizilış olarak
gol bölgelerınde Nihat, Arif, llhan gözüküyordu ama
kenarlardan Okan, Ergün ve Emre her atakta onlan
destekleyerek rakibi bunalttılar. İki ekip arasındaki bü-
yük nitelik farkı -kötü oynadığımız ikinci yarı da dahil-
oyunun her anında hissedildi. Liechtenstein gerçekten
bize rakip olacak bir ekip değil; ülkelerinin küçüklüğüy-
le orantıiı amatör bir takımları var.
Dün geceki karşılaşmada Emre Belözoğlu tek kişi-
lik bir gösteri yaptı. Ayağına aldığı hertopta Hagi'yi ha-
tıriatan hareketleriyle izleyenteri büyüledi. Özellikle Ulu-
sal Takım'ın tüm ataklannın başlangıcmda ve bıçim-
lenmesinde beyin görevinı başarıyla yaptı. Emreltal-
ya'da futbolunu oldukça geliştirmiş. Oyunun atak ve
savunma bölümlerinde ateş gibi... Top çalarken gös-
terdiği beceriyi ataklarda da gol paslanyla süslüyor. Bu
gelişimıni sürdürürse çok yakında yalnız Italya'da de-
ğil Avrupa'da da 1 numara olur.
Dün gece uzun bir aradan sonra ilk kez forma bu-
lan llhan Mansız hazır olmadığı halde umut verdı. Man-
sız, henüz fiziksel olarak yeterli düzeyde değil ama gol
noktalarına gidişiyle, arkadaşlarına duvar oluşuyla ka-
litesini belli ediyor. Okan, Tugay, Ergün, Bülent ve
Rüştü gecenin göze batan isimleriydi.
Dikkat edilirse ulusal ekibimizin taktiksel takım dü-
şüncesinden çok, oyuncularımızın bıreysel perfor-
manslarından söz ettik. İlk yarım saatte 3-0'ı bulan bir
takımın oyun disiplininden uzaklaşması belki normal
kabul edilebilir. Ancak bu, 90 dakikanın buyük bölü-
müneyayıldığındason derecetehlikelıdir. Farklı kazan-
dığımız gecede Ulusal Takımımızda dikkati çeken ek-
siklikler özellikle kenar ataklannın sonucunda gol pa-
sı olması gereken topların birtürlü üretılememesi. Bun-
da gol noktasındaki oyuncularımızın alan paylaşımın-
dazamanlamayanlışları yapmalarının payı buyük. Öte
yandan orta alandakı savunma kurgumuzun yardım-
laşmalarda yetersiz kalması rakip takımlara kolay yol-
dan pozisyon bırakıyor.
Dün gece maçı izleyenler goller ve birkaç bireysel
hareket dışında takım oyunu olarak fazla bır şey gore-
mediler. Şenol Güneş, farklı kazanılmış maçlardan son-
ra eleştirilerı pek dıkkate almıyor ama Ulusal Takım'ın
bu denli takım oyunundan kopuk bir performans gös-
termesi kazanmanın sevinciyle göz ardı edilmemeli. El-
bette Güneş kadar oyuncuların da sorumluluk anlayış-
larının bu durumda rolü var.