Catalog

1 2 EKİM 2002 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA JliJvUiıUİVJJ. [email protected] 13 ITOF çalışmaları tamamlandı • ANKARA (AA)- E>ördüncü gözden geçirme için Türkiye'de bmılunan IMF heyeti, AJikara'da süıdürdüğû çslışmalan önemli ölçüde tamamladı. Heyetin, hafta başında Tiirkiye'den aynlması bekleniyor. Fiafın kurtuluşu General Motors • ROMA (AA) - Içinde bulunduğu kriz nedeniyle 8 bin 100 kişiyi işten çıkaracak olan Fiat Oto'nun ABD sermayeli General Motors'a satılması netlik kazandı. Fiat Oto Başkanı Paolo Fresco, şirketin öncelikli hedefinin satış işlemini gerçekleştirmek olduğunu belirtti. Dev tekstil luarı İstanbulda • İSTANBUL(AA)- 12. Uluslararası Tekstil ve Hazırgiyim Fuan (ITSE), CNR Uluslararası Fuar Merkezi'nde açıldı. TGSD Başkanı Umut Oran, ekonomik zenginliği sürdürebilmenin temel koşulunun küresel piyasalarda rekabet edebilmekten geçtiğini vurguladı. Garanti'ye sendikasyon • İSTANBUIV LONDRA(AA)- Türkıye Garanti Bankası, 20 ülkeden 41 bankanın katılımıyla, 325 milyon dolar tutarında sendikasyon kredisi aldı. Londra'da imzalanan anlaşmaya göre Libor artı yüzde 0.75 faizle sağlanan 1 yıl vadeli kredi, ihracatın finansmanında kullanılacak. Büyük Efes'in malları saülıyor • tZMİR(AA)-Swiss otel'e kiralanarak geçen ay kapatılan Izmir Büyük Efes Oteli'nin müzayedeye çıkanlacak 3 bin 700 kalem eşyası, bugün sergilenmeye başlıyor. 14Ekim'de başlayacakve 17 Ekim'e kadar sürecek müzayedede antika değerine sahip olanlann dışmda otelde kullanılan tüm eşyalann satışa sunulacağı bildirildi. hhalmuz dahaucuz • ALANYA (AA)-An- talya'nın Alanya ilçesin- de, yerli muzun kilogramı 2-2.5 milyon liraya satı- hrken, ithal muzun kilog- ram fiyatının 1.8-2 mil- yon liraya düşmesi, üreti- cilen tedirgin etti. Alanya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Kerim Taç, ithal muı fiyatındaki düşüşün yerh muz üreticileri açı- sındaı tehlikeli bir geliş- me :lduğunu kaydetti. Sınr illerinde savaşa hanrlık ANKARA(ANKA)- Tann Bakanlığı, olası birJak opensyonu sonrasında, sınrdan Türkiye'ye geçnesi beklenen mfccilerin yanlannda büy-kbaş ve küçükbaş hayanlannı getirmeleri ihthaline karşı acil eylen planı hazırladı. IralJe Hakkâri ve Şırek'ın sının bulaamasına karşın yoğa bir göç durznunda Van'ın da bunian etkileneceği belnlerek, bu nedenle Var Jinin de diğer iki sınr J kapsamında değrlendirilmesi isteıyor. AB adaylannda üyelik hazırlığı üretim maliyetlerini yükseltiyor Küçüklerden elveda• Büyük şirketler için pazara yakınlığı ve altyapı, küçükler için ise ucuz işgücü ve düşük enerji maliyetiyle çekim merkezi olan ülkelerin "üyelik hazırlığı" yatınmlann yönünü değiştirecek. FATMA KOŞAR/ GÜLŞAH KARADAĞ Binlerce Türk şirketinin çekim mer- kezi olan Bulgaristan ve Romanya gibi Avrupa Birliği'ne (AB) aday ülkelerde değişen koşullar, ucuz işgücü avantajı için giden şirketleri zorlayacak. Bulga- ristan ve Romanya'da artan vergi oran- lan ile yükselen ücretler, bu ülkeleri, alt- yapı, pazara yakınlık gıbi nedenlerle ter- cih eden büyük şirketler dışında kalan küçüklerin çekümesine yol açabilecek. Yüksek enerji ve işgücü maliyetinden kaçan çok sayıda küçük gibi ülkelerde yatınmda buldu. Son olarak Banvit, DYO ve Aygaz'ın da söz konusu ülkeler- de yatınma hazırlandığı belirtiliyor. An- cak Bulgaristan ile Romanya'nın da için- de olduğu Avrupa Birliği'ne (AB) aday ülkelerdeki "üyeök hazırhğr maliyetle- rin yükselmesine yol açıyor. Birliğe 2007 yılında katılımına destek verilen Roman- ya'da vergi oranlannın artmasının ardın- dan kayıt dışıyla mücadele kapsamında vergi polisinin denetimleri sıklaştrdığı MASUM TÜRKER: \m\Caoperasyon ekonomiyifarfa etMemez • Ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Masum Türker, ABD'nin Irak'a müdahalesi durumunda asıl sorunun mülteciler konusunda yaşanacağını ve bunun neden olacağı sosyal problemlerin ise önemli olduğunu vurguladı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Masum Türker, ABD'nin Irak'a müdahelesi durumunda 2 milyona yakın mülteci gelebileceğini ve faiz oranlanyla ilgili sıkıntı yaşanabileceğini söyledi. Türker, "Cebünize para konmasını istemiyoruz, ama kredi faizleri düşürülmetr dedi. Türker, "IMFnin öcü otmadığııu, ancak teslim de ohnamak gerektiğini'' bildirdi. Başbakan Bülent Ece\it'in çekileceğine ilişkin açıklamalanyla kadrolarurı öne çıkardıgını vurgulayan Türker, "Miöet biziın kadrolara ahcı gözle bakmaya başladT diye konuştu. Devlet Bakanı Türker, parlamentoda gazetecilerle sohbet etti. Türker. olası bir Irak operasyonun etkileri konusundaki soruya, "Ekonomrve çok fazla bir etkisi olmaz. Savaş hali olsa bile dalgah kur astemi koruyucu etken olacaknr. Baa mallann fazla talep edilmesi sözkonusu ohır. Bunun hafîfbir enflasyon etkisi olur" yanıtını verdi. Asıl sorunun mülteciler olacağına dikkat çeken Türker, "Mülteci sayısı 2 müyonu bulabiUr. Bunlann 1 miryonu suurda kalsa bile, 1 mihonu da hareket hatinde olur ve Türkiye tarafina da geçer. Onun neden olacağı sosyal probtemler çok önemü" şeklinde konuştu. Türker, savaş çıkarsa devlet olarak zarara uğranılacağını kaydederken de, "Ahnacak önlemleri, olası zararian gözden geçirmemiz lazun. Bunun nasd karşılanacaguu düşünmemiz lazun" görüşünü dile getırdi. TVlFöcudeğir Türker, "EMFnin öcü obnadığını, ancak IMFye teslim otanamak gerektigjni" vurguladı. Türker, "Bir ülke hep borçlanarak mı yüriiyecek? İstihdama yönelmek çok önemli. AKP'nin tabanı borç aL vergi alma politikasıyla oluşturuldu" görüşünü de aktardı. Türker, DSP'nin barajı aşıp aşmayacağına ilişkin sorulara da şöyle yanıt verdi: "Kamıl Kırıkoğlu, umutsuzhık inançsızhknr, diyordu. Ben umutiuyum, çünkü inançhyım. Elbette barajı aşacağüz. Başbakan Ecevit'in iş güvencesiyle ilgili tutumu. seçim karanndan döıımemesi partimizin durumunu çok olumlu etkiledl Aynca Başbakan 7. nütingini yapta. MiDet meydanlarda görünce, 'Hasta adam bu muydu' diye soruyor. 'Çekileceğim' açıklaması yaparken de, 'kadrolanm var' mesajı verdL Millet artık biziın kadrolara daha ahcı gözle bakmaya başladL ASO'da, en nazırhklı gden Çiüer'le sizin parti oldu, dediler." Türkiye'nin aday üikeierle ticareti Ulke (2001) I j ^ g Bulgaristan 1 1 Romanya ^ ^ H Çek Cum. I ^ H Estonya ^ ^ ^ Letonya ^ m Litvanya ^ m ^ Macaristan g g ^ Polonya tf^H Slovakya Ihracat 299.415 392.028 109.399 13.168 16.108 32.586 37.507 241.200 27.565 Ithalat (bin$) 393.516 481.140 126.872 1.336 153 77.795 86.684 168.100 49.419 Denge -94.101 -89.112 -17.473 11.832 15.955 -45.209 124.191 73.100 76.984 ISIovertya 62.667 48.947 13.720 Aday ülkelerde binlerce Türk şirketi faaliyette * / Bulgaristan: 140 bin Türk ya- tınmcmm gırdiği pazarda kalıcı yatınmlar 125 milyon dolar, ya- bancı ortaklı yatırımlar 250 mil- yon dolaraulaştı. Şişecam ve Türk Telekom'un uzun vadeli yatınm girişimlerinin yanı sıra Şişecam, Ramstore, Süzer Holding, Prin- cess, tekstilde Aksu, gıdada Saka Korkmaz, Bolacılar önde gelen fırmalar. v' Romanya: 6073 Türk şirketi- nin 254 milyon dolan doğrudan yatınm, 105 milyon dolan özelleş- tirme yoluyla olmak üzere toplam 360 milyon dolar yatınm. Anado- lu Grubu, Pak Maya, Kombassan, Fiba Holding, Bayraktar Holding, Baymdır Holding, Pimapen, Ha- yat Holding ve Banvit önde gelen yatınmcılar. • Macaristan: Yerleşik 70 fir- manın toplam yatınmı 50 milyon dolar. Alışveriş merkezi ve beyaz eşya yatınmlan yoğunlaştı. • Potonya: 700 Türk şirketi 23 milyon dolarhk doğrudan yatınm yaptı. Tekstil, gıda, elektronik, in- şaat ve otomotiv başta gelen sek- törler. ^ ÇekCumhuriyeti: Tekstil, gı- da ve deri ürünleri ağırlıklı yatınmlar yapıldı. 2002'de Net Holding alışveriş merkezi kurdu. ^ Slovakya: 31 Türk sermayeli yatınmın bulunduğu ülkeye yapılan doğrudan yatınm miktan 81 bin 166 dolar. bildiriliyor. Yurttaşlan nisan ayından bu yana AB içinde serbest dolaşım hakkına sahip Bulgaristan'a da Türk işadamlan- nın kimi zaman vize almakta zorlandığı kaydediliyor. Üyelikle birlikte Avrupalı yatınmcılann bu ülkelere yöneleceği ve Türkiye'ye yabancı sermaye yatınmlan konusunda yeni rakipler çıkacağı belir- tiliyor. Anadolu Grubu Efes Içecek Grubu Başkanı ve Türk-Romen Iş Konseyi Baş- kanlığı 'nı sürdüren MuhtarKent, yakla- şık bir yıl önce Yabancı Yatınmlar Yasa- sı'nda değişiklik yaparak yabancı yau- nmlan KDy Gümrük ve Çevre Vergisi kapsamına alan Romanya'da vergi poli- sinin bir süredir denetimleri sıklastırdı- ğını belirtti. Kent, ülkenin AB'ye uyum çerçe\esinde kayıt dışıyla sıkı bir müca- deleye başladığını ve artık sigortasız iş- çi çalıştınlmasının güç olduğunu belır- terek "Kayıt dışında çahşmak üzere ge- len yannmcı zorda kalı>or. Romama üze- rinden 3. ülkelere mal satmak için fabri- kayı saop buraya gelen zorlanacak" de- di. îşveren açısından ucuz işgücü avan- tajının yavaş yavaş kalktığını belirten Kent, Romanya'da yeni koşullara uyum sağlayabilecek diğer avantajlan kullan- mayı sürdürccek yaûnmlar olduğunu da belirtti. Türk-Bulgar Iş Konseyi Başka- nı FarukErkoçise Bulgaristan'ın AB'ye girişiyle birlikte Türk yaunmcının bir dönüm noktasına geleceğini belirtti. Er- koç, sırf maliyeti düşük diye bu ülkeler- de yatınm yapanlann pazardan aynlmak durumunda kalacağını, bir elini AB'de tutmak isteyenlerin ise uzun vadeli yan- nmlara döneceğini ifade etti. llk 9 ayda 3 bin ton olarak gerçekleşen dtşsatmun \ıl sonuna kadar 7 bin tona utaştinlması hedefleniyor. ay -Kurtanıtımlasaüşlan katlayacak • Çay-Kur tarafindan yapılması planlanan yurtdışı tanıtımlannda Türkiye'de üretilen çayda kimyasal ilaç ve katkı maddesi olmadığı vurgulanacak. ÖMERŞAN RİZE - Türk çayının dünya piyasa- lanna tamtımında, üretimde kimyasal ilaç ve kada maddesi kullanılmadığı vurgulanacak. Çay-Kur Genel Müdü- rü Nejat Ural, kurumun bu yılın ilk 9 aylık döneminde 65 bin ton iç, 3 bin 250 ton da dış satış gerçekleştirdikle- rini belirterek, "İç sanşlardan 200, dış sauşlardan da 32 trflyon Bra gefir eMe ettik. Yıl sonuna kadar iç saûşı 95, dış sanşı da 7 bin tona çıkannayı hedefb- yoruz" dedi. Yalnızca ambalaj değişti Ural, çayın özel sektöre açılmasıyla beklenen kalite ve rekabet arnşının sa- dece ambalajlama üzerinde etkili oldu- ğuna dikkat çekti. Üretim yapmadan, sadece paketleme yapan flrmalann ka- litesiz ürünlerle piyasadaki dengenin bozulmasına neden olduğunu vurgula- yan Ural, "Çeşitii yoOardan ülkemize sokulan yabancı menşeli çaylar Türk ça>inın iç piyasasuıa gölgedüşürdü. Bu etkenler karşısında Türk çaymın iç ve dışpiyasası daranrken; ûrünbedeOeri- ni zamanında alamayan üretkilerimi- ödedüşündünnejeveeddlemeje baş- ladı'' diye konuştu. Ural, Türk çayının dünya piyasasın- da özel bir konuma sahip olduğunu ve önünün acılması gerektiğini belirterek, u Korunupgetistiri]mesive dünya piv»- salanndaki diğer çaylarla rekabet ede- biür düzeye ulaşanlması yönünde ça- hşmalar bir an önce başlatıhnaa ge- rek" dedi. Diğer ülkelerde çay üreti- minde kimyasal madde kullanılması- na karşın Türkiye'de tamamen doğal üretim yaptldığını beürten Ural, "Türk çayatağmın korunup geüştirilroesi ne- gefcnözdKkve etken budur" dedi. 159'u çahşıyor Bölgedeki 320 özel sektör fabrika- sından halen 159'unun çalıştığını be- lirten Ural, günde ortalama 3 bin ton yaş çay işlendiğini ifade etti. DoğuKa- radeniz Bölgesi'nde 4 Mayıs'ta açılan Yaş Çay Alım Kampanyasının ekim ayı sonlanna doğnı tamamlanacağını anımsatan Ural, Çaykur'un bu yılın ilk 9 aylık döneminde 65 bin ton iç satış ve 3 bin 250 ton da dış sahm gerçek- leştirdiğini belirtti. Ural. "İç sanşlardan 2OO.dışsanşlardan da32trflyonlira ge- hr elde ettik Yıl sonuna kadar iç saoş- lannua 95, dış saüşlanmıa ise 7bin to- na çıkannayı hedeffiyoruz" dedi. Pamukçu tepkili BAKKALLARDEFIERYAKÜ g £ lar Odası'nı ziyaret ederek, Oda Başkanı tsmail Keskin'den esnafin sorunlannı dinledi. Türkhe'de 430 bin esnafin kepenk indirdiğini anımsatan Pak, seçimler- den sonra veresiye defterinin de tarihe kanşacağını söyledL Pak, daha sonra bir bakkah ziyaret ederek veresiye defterinin güçlü bir iktidarla yok edilcccğini ifade etti. EUnde "Bakkahmı istiyorum" yazıh pankart olan Pak, bakkahn önünde ve- resi>^ defterini yakü. (Fotograf: HÎLAL KÖSE) Fiyat az buliındu ŞANLIURFA (AA) - Şanlıurfa Ziraat Odası Başkanı (ŞZO) Meh- met Eyyüpoğlu, fıyatlann maliye- tin altında olduğunu savundu. "Çukobnük pamuğun fiyannı 620 bin lira olarak belirledi ama açddayamryflr" diyen E>yüpoğlu, çiftçiye yapılan haksızhklara karşı sessiz kalmayacaklannı ve oluştur- duklan 5 kişilik alt komisyonun, yasal çevçeve içinde miting yap- ma hazırlığında bulunacağını dile getirdi. Eyyüpoğlu, 1997 ile 1998 yıllan arasında TARÎŞ ile Çuko- birlik arasındaki fıyat farianın 15- 20 bin lira dolayında olduğunu, bu- gün ise rakamın 230 bin liraya ka- dar yükseldiğini öne sürdü. İŞÇMN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Medya-Siyaset-Sermaye Son günlerde gazete manşetlerine taşınan tartışma- lar, medya-siyaset-sermaye ilişkilerinde gelinen boyu- tu, kısır döngüyü, yozlaşmış, çığnndan çıkmış ilışkile- ri, kirli çamaşırları bir kez daha ortalığa saçıyor. Üzerindeki çamurdan dikkati uzaklaştırmak isteyen herkes, her taraf, bir diğerinin üzerindeki çamuru gös- tererek yaygara koparıyor. Sonuçta televole dedikodu- lannın bıraktığından ötetoplumsal etkı, iz kalmıyor gi- bi bir durum ortaya çıkıyor. Sizi bilmem ama kendi adıma Kİmin eli kimin cebin- de olduğunun belli olmadığı bir karmaşayı algılayabi- liyorum. Zaten estetik, modaya uygun, seksı görüntü- len, gıyimleri içinde güzel mankenleri, sosyetık bayan- lan, yakışıklı beyleri ya da göbekli ama cebleri dolgun, şöhretleri uygun beyleri birbirinden ayırmak olanaksız oluyor. Isimleri, ilişkileri hep birbirine kanşıyor. Izlene- mez oluyor. Susurluk'tan bu yana patlak verip venp, hıçbiri te- miz topluma varma anlamında sonuçlanamayan skan- dallar, çeteler, yolsuzluklar, banka hortumlamalar, ka- mu vurgunlan içinde aptala dönmüş bir halimiz vardı. Üstüne seçim ortamında, medya-/ siyaset-sermaye büyük iktidarkapışması, hesaplaşması bindirdi. Kim ki- minle, hangi ittifakı, hangi çıkartar, hangi hesaplar adı- na bozdu ya da yaptı? Hangi lider, siyasi partı, hangi medya grubu ya da sermaye grubu ile ittrfak halinde? Ittıfaklar, taraflar, uzlaşmalar, kopmalaro kadar hızlı de- ğışiyor ki.. ızleyemez olduk. Sevgili Uğur Mumcu. bilgisayar dosyalan içinden belki kimi tablolar çizebilır, değişen ittifaklar, anlaşma- lar üzennde sizlere daha anlaşılır sonuçlar çıkarabilir- dı. Gerçi Uğur Mumcu'nun yolundan gidebildiklen sa- vında olan acar yıldız gazetecilerimız içinde sıkı dosya tutanlar var. Onlann da çalıştıklan büyük medya grup- lanna olan bağlılıklan, bağımlılıklan nedenıyle, ellerin- deki bılgileri, durumagöre madalyonun bıryüzü ile pat- ronlannın ızın verdıği ölçulerde, ancak karşı tarafın kir- li çamaşırlannı açıklamak uzere kullanmalannın sonu- cu, kamuoyunun, bizlerin kafası lyice kanşıyor. Ak ile kara ortaya çıkacağına daha da fazla birbirine kanşı- yor. Ben iş güvencesi yasasının çıkışı aşamasında en bü- yük medya grubumuzun, AK Parti ve liden Tayip Er- doğan ile, büyük olasılıkla anketlerde çıkan oy oranı ile de bağlantılı yapılmış seçim boyunca sürecek da- yanışma ıttifakında kalmıştım. Izleyebildinizse o gün- den bu günlere büyük medya grubunun bütününde, te- levizyonlanndan gazetelerine inceden inceye, anlamlı bir destek sürüp gidiyordu. Değişen bir şeyler olmalı ki geçen hafta Erdoğan'ın diğer medya gruplan, özellik- le de kimi batık banka patronlan ile görüşmeleri gün- deme geldi. Işler AK Parti'nin iktidannda batık bankalann hortum- lanmasının hesabının sorulmaması anlaşmalannın ya- pıldığına varan suçlamalara kadar uzandı. Bu arada Er- doğan'ın kendini savunurken, "Büyûk medyanın pat- ronu ile biraraya geidiğimde suç oimuyor, öteki med- ya patronlan, işverenlerie görüştüğümde mi suç olu- yor" savunması ilginçti. Her ne ise biz artık neyin ne- reye kadar doğru, kirîenmemış olabileceğinı algılama yetımizi yrtirdik. Görebildiğimiz sadece şu verdiğımiz ör- nekte değil, bütün sıyaset-meyda-sermaye ilişkilerin- de seçim sonrası oluşacak iktidarlara doğru, "benim liderim, partim, medyam, patronum" çıkar ilişkisinin boyutlan. Çıkar savaşının büyüklüğü. Ozal'ın damgasını vurduğu, hep var olan ilişkilerde, her iktidar ve liderin döneminde çok daha fazla avan- tajlı duruma gelen sermaye gruplan, çıkar gruplan kav- gası meselesi. Isterseniz siz, ben, bu bilgi kirliliği için- de bile Özal'ın iktidartanndayıldızlan parlayan patron- lar, sermaye, medya gruplan listelerinı çıkarabiliriz. Son- ra bunlann göreceli yıldızlannın sönmesinin, Demirel'in aile fotoğrafında yer alanlannın öne çıkmalannın ör- neklerini verebiliriz. Derken sıra Mesut Yılmaz'ın, ANAP'ın ihya ettiklerine gelir. Demirel'in çevresinin bir arazorianması, hesapsoaılurolması gibi, bunlardahe- sap sorulmasından mı çok korkmaktadıriar? Elbette bir de yeni iktidann yıldızı parlayacaklar listesine girme savaşı var. Acaba Erdogan'a oynayan işverenler mi, yoksa Baykal'a oynayanlar mı daha kazançlı çıkacak- lar? Açıkta kalmamak uzere daha akılcı, uzun vadeli, büyük vurgun yerine hep kazançlı çıkmaya oynamayı bilen sermaye gruplan, elbette işveren örgütlerini öne çıkararak iktidar alternatifi, koalisyon ortağı olabilecek bütün liderlerle flört ediyoriar. Şu günlerde bütün siyasi liderler işveren örgütlerin- de sırasıyla görücüye boşuna mı çıkıyortar? Onlar için de iktidar, koalisyon ortaklığı, medya desteği, Meclis'e girebilme, barajı aşabilmenin yolu bu görülüyor. Eskiden hıç değilse seçim dönemlerinde milyonlar- ca oyu temsil eden sivil toplum örgütleri, sendikalann, çiftçi örgütlennin bir değeri, anlamı olurdu. Oralardan destek almaya bakılırdı. Şımdi sendikalann yerine aşi- ret ağalan, tarikat liderleri ile pazarlık yapmak çok da- ha fazla oy getıriyor. Irkçılığa oynanıyor. Bir de kafası karmakanşık, sözde tepki oyu vermeye kararlı vatan- daşın karşısında, tabii medyadik araçlarla, en popülist rollerle çıkıltyor... [email protected] Enflasyon farkına dava Memurun fark luınıdıı Danıştay ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Türkiye Kamu-Sen, 2002 yılı- nın kalan bölümünde, memurlara enflasyon farkının ödenmemesinı öngören düzenlemenin iptali için Danıştay'a başvurdu. Düzenleme- nin hukuki bir dayana- ğı bulunmadığuıı belir- ten Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Bircan AkvıMız, "yürütmenin durdurubnasını talep ediyoruz'' dedi. Memurlara yapılan 100 milyon liralık sey- yanen zam nedeniyle, enflasyon farkı uygula- masından vazgeçilme- si memur sendikalannı harekete geçirdi. Enf- lasyon farkı verilme- mesini düzenleyen Ba- kanlar Kunılu karan için Damştay'a başvu- ran Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Bircan Akyıkbz, enflasyon farİdannm mutlaka ödenmesi gerektiğini belirtti. Akyıldız şöyle devam etti: "Söz konusu Bakan- lar Kurulu karan, ana- yasaya, 2002 yıh Bütçe Yasası'na, 657 savıh Devlet Memurlan Ya- sası'na veKamuGörev- Hleri Sendikalan Yasa- sı'na aykm bulunuyor. Türkivıe Kamu-Sen ola- rak konuylaOgfli yürüt- menin durdurulmasnu ve karann iptaüni isti- yonız.'' Akyıldız, Me- mur maaşlanna 2003 yılında yapılacak zam oranlanmn belirlenme- si için bir alt komisyon kurulması konusunda da hükümetle uzlaştık- lannı anımsattı.