Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
S 6 OCAK 2002 CUMARTESİ • • • •
+
CUMHURİYET SAYFA
HABERLERIN DEVAMI 17
TURKİYE
I staroul Y 11 Sınop PB 12 Adana PB 17
cirre Y 11 Samsun PB 15 Mersın PB 17
Kocasl PB 13 Trabzon PB 12 Diyarbakır PB 8
Çganakkale Y 11 Giresun PB 12 Şanlıurfa PB 11
:znir B 29 Ankara 6 Mardin PB
Y 15 Eskışehir 4 Siirt PB
Y 1 ^ Konya 3 Hakkârı
CDenizlı Y 13 Sıvas 2 Van
'cogjldak PB 13 Antalya Y 16 Kars S -10
Ybrdun batı kesımter
parçalı az bulutiu, Mar-
maranın batısı. kıyı Ege _
ıle batı Akdenız kıyıian
U
S I O
DIŞ MERKEZLER
K -6 Berlin Y 10 Moskova K -2
yağmuryefyersağanak Helşınki
yağışlı, dığer yerler 32 Stockhoim
bulutlugeçecek. Vurdun
ıçvedoğukesımtennde,
_K -4 Budapeşte Y
K 0 Madrid PB 12
2 Vıyana Y
Y 11 Sofya PB 3
Y 10 Roma
sabah saatlennde yo- Amşterdam Y 10 Belgrad PB 9
ğun olmak uzere sıs go- Brüksel
rulecek Havasıcaklığııç p_r i _
kesımlerde bıraz arta- °
cak, dtğer yerierde de- Bonn Y 10 Atina Y 14
ğışmeyecek Münih Y 11 Zünh Y 10 Ş a m
PB 14
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bişkek
Tiflıs
Kahıre
B
PB
PB
B
K
B
A
7
1
6
9
-2
7
19
A 14
^Londra:
•Beriin
\ /*?*
r~-^ l -a 31 «Tahran
O'
Parçalt buluttu Bulutlu k
Çok bulutlu ı Yağmurt'j Kariı »Gok gurültulu
C J T U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK
l^l Baştarafı 1. Sayfada
daha geçende reform değil devrim diye niteledi-
g i çiçeği burnunda Medenı Yasa'nın değiştirile-
oegini müjdeliyor.
Neden ise basit. Yasa çıkmadan önce özellik-
l e Anadolu'da işlemeyeceğini savunmamıza kar-
şın; Bakan Türk, hararetle direndiği bir maddeyi
değiştiriyor.
Yenı yasa yürürlüğe girdikten sonra evlenen
çiftlerin evlilik süresince edinilen malları eşit pay-
laşacaklarını hükme bağlarken yasanın yürürtü-
gegirmesinden önce evlenenleri bu haktan yok-
s u n bırakıyor.
Habere göre, eşitsizliğe kadın örgütleri karşı
çıkmışlar. Adalet Bakanlığı yeni hazırladığı tasa-
rıya göre: "yeni Medeni Yasa 'nın yürürlüğe girme-
sinden önce evlenenler de evlilikte edinilen mal-
lan eşit paylaşabilecekler."
Tabii bu bir tasarı. Tabii bu tasarı TBMM'de
Anadolu erkeğini temsil eden -özellikle milliyetçi
MHP'lilerin- muhalefeti ile karşılanmaz, öteki par-
tilerden kimi milletvekilleri de MHP direnmesine
arka çıkmazlarsa... yasadan önce evlenen kadın-
lara reva görülen haksızlık düzeltilecek!
Acaba düzeltilecek mi? Yoksa erkek milletve-
killerinin direnmesi bir yana; bu tasan Adalet Ba-
kanlığı'nın kadın kuruluşlannı tatmin eden bir jes-
ti olarak mı kalacak?
Bir başka örnek; bugün öyle yann öyle mantı-
ğıyla hareket eden iktidar partileri, on gün önce
kabulüne parmak kaldırdıkları Emlak Vergisi'nde
halk için yapılması öngörülen düzeltmeyi "ölçü-
yü kaçırmadan" gerçekleştirebilecekler mi aca-
ba?
Yoksa, ıktidarımız emlak yasasında gelecek
hafta piyasaya çıkaracağı yeni ölçüleri, haydaaa
olmadı yenı baştan, diyerek bir kez daha düzelt-
meye kalkışacak mı?
Olmaz olmazdemeyin; "Burası Türkiye". Bura-
da seçimden fellik fellik kaçan, iktidardan gitme-
yi olası ulusal bir felaket diye tanımlayan, dünya
yüzünde eşine ender rastlanan bir hükümet var.
Son grup konuşmasındaki (hangi ilaç veya iğ-
ne nedeniyle olduğu tartışmalı) akıcı konuşmasıy-
la izleyicilerine "kırk bir kerre maşallah, tuh tuh"
dedirtip tahtalara vurduran bir Başbakan önder-
liğinde, birbiriyle sürekli tartışmalı üç ortaklı bir hü-
kümet!
Ne verdi, ne aldı?
Maliye Bakanı Sümer Oral, TV'lerden sonra
AA'da emlak yasasındaki değişikliğin ilk işaretle-
riyle birlikte müjde diye nitelemek istediğimiz bir
haber verdi.
Vergi oranlannda değişiklik yok, dedi. Sahne-
de görünmüyor ama; Bay Kemal Dervîş, IMFye
verilen iyi niyet mektubu gereği, Emlak Vergisi
oranlannı değiştirmenin kimsenin haddi olamaya-
cağını -belki de- (ne var ki beklendiği gibi) bakan-
lar kulisinde Maliye'ye iletmiş (özürler: Dayatma)
olabilir.
Fakat, Bakan Oral. son demecinde eşitsizliğin,
haksızlığın önemli bölümüne (rayiç bedellere)
doğrudan parmak bastı.
"Takdir komisyonlannca tespitedılen arsa ve bi-
rim metrekare değerleri içinde çok önemli haksız-
lıklar ve adaletsizlikler bulunduğunu" vurguladı ve
"belediyelerin 'asgari değerler' üzerinden vergi
tahakkuk ettirip mükellefe ileteceğini" söyledi.
Bakan'ın irdelemeleri gelecek hafta Bakanlar
Kurulu'nda (olumlu veya olumsuz) nasıl biçimle-
nir, bekleyip göreceğiz. Ama lütfen acele etme-
yiniz!
Gözlemcileri asıl mutlu eden, TBMM'deki "ya-
pılan- işletilen-sonra bozulan" kimi işlemler.
Banka soygununu kimin ya da kimlerin yaptığı
hâlâ "meçhul". Ne ki, geçende Başkan Ömer Iz-
gi, iki eczanenin sahte faturalarla Meclis'i milyar-
larca lira dolandırarak işlettiğini, ama dolandırıcı-
lığın keşfedildiğini ve oyunun bozulduğunu açık-
ladı.
Meclis'te onca denetçi, doktor falan filan...
Banka soyguncusuna, sahte reçeteleri işleten ec-
zanelere vız geliyor.
Halkı belediyeler, halkı (zam ve vergilerte) ikti-
dar soyuyor.
Milletin temsilcilerini barındıran Meclis'i de hır-
sızlar, eczaneler...
Işte ben bu sonuca (boşverin halkı) hükümetle
Meclis'in bütünleşmesi derim!
BahçeK'den ANAP ve Derviş'e rest
MUSTAFA BALBAY
ANKARA - MHP Genel Baş-
kanı ve Başbakan Yardımcısı
Devlet Bahçeli, hükümet ortak-
lan ve ekonomiden sorumlu
Devlet Bakanı Kemal Derviş'le
partisinin ilişkilerine "netlik"
getırdi. "Artık ber konuda çok
net olmak gerekiyor" diyen
Bahçeli, "ANAP'la aramızda
kabn çizgiler var. Abdullah
Öcalan konusunda yargı kara-
rı infaz edilmeli. Derviş olduk-
ça gayretli ama başanlı demek
için erken. koalisyon adabına
uymadığı anlar oİuyor. Ne pa-
hasına olursa olsun AB'ye gi-
relim mantığını kabul etmiyo-
ruz, onurlu iiyelik istiyoruz"
dedi. Sheraton Oteli'nde dün
gazete ve televizyonların Anka-
ra temsilcileriyle kahvaltılı soh-
bet toplantısı düzenleyen Bah-
çeli'ye yöneltilen sorular ve ya-
nıtlar şöyle:
- Kemal Deniş'in IMF'yi de
arkasına alarak hükümeti yö-
nettiği. zaman zaman da MHP
ile çatışma içinde olduğu ha-
berleri yayılıyor. Doğrusu ne-
dir?
- Kimileri MHP'yle birilerini
karşı karşıya getinnek istiyor. A-
ma biz kişilere değil, prensiple-
re dayah siyaset yapıyoruz. Bu-
rada Der\iş'in gelişine ilişkin bir
aynntıyı anlatmak isterim. Kriz-
den sonra Merkez Bankası Baş-
kanımız ve Hazine Müsteşan-
mız istifa etti. Onlann yerine 5-
6 kişi düşünüldü. Temas kurul-
du. kabul etmediler. Sonra Der-
viş'in adı bu iki makam için gün-
deme geldi. Ancak Derviş, ba-
kan düzeyinde görev alırsa başa-
nlı olacağını sayın Başbakan'a
iletmiş. Biz de takdirin Başba-
kan'da olduğunu söyledik. Sayın
Derviş'in ya birpartiye girmesi
ya da bağımsız kalacaksa koalis-
yon disiplini içinde hareket et-
mesi gerektiği görüşünü zama-
nnıda ilettik. Derviş'le kişi ola-
rak sorunumuz yok, zaman za-
Zirvede başka, dışarıda
başka konuşuluyor
- Mini demokratikleşme
paketinde de MHP'nin pü-
rüz olduğu iddia ediliyor.
312'nin değişmesi önerile-
rine ne diyorsunuz?
- Adalet Bakanlığı bir yasa
metni hazırhyor. Koalisyon
ortaklan görüşüyor. Ortak bir
görüş oluşuyor. Buaşamadan
sonra iş hükümet açısından
bitmiş demektir.
- Başbakan yeniden lider-
ler zirvesinin toplanabile-
ceğini ve yeni bir değerien-
dirme yapılabileceğini söy-
ledi. Siz buna kapalı mısı-
nız? Eğer ortak nokta bulu-
man sıkıntılarla karşılaşılıyor.
- MHP ile Deniş'in artık bir
arada olamayacagı konuşulu-
yor...
- Biz ilkelerden ve koalisyon
adabından yanayız...
- Derviş koalisyon adabına
uymuyor mu?
- Bu olmadığı için lartışma çı-
kıyorya...
- Bilgilendirme eksikliği mi
oluyor?
- Birbakan yapısal birdeğişik-
lik hazırlıyorsa bundan koalis-
yon liderlerinin de haberdar ol-
ması gerekir. Emrivakilerle hiç-
bir yere varmak mümkün değil-
dir. _
- Örneğin son olarak etkin
devlet yapılanmasıyla ilgili bir
çalışma var. Bundan haberdar
mısınız, sizin görüşünüz ne-
dir?
- Diyorlar ki, her parti iki ba-
kan azaltırsa iyi olur. Ncden?
Güven gelir. Böyle şey obnaz.
Türkiye böyle geüşigüzel yak-
laşımlara muhatap olacak bir ül-
ke değil. Gü%en kişilere değil,
programın rutarlığına bağhdır.
namazsa hükümetten çeki-
leceğiniz iddiası doğru mu?
- Ben durumu özetledim.
Adalet Bakanlığı'nın hazır-
ladığı metin görüşüldü, be-
nimsendi. Orada bir şey söy-
lemeyenlerin dışarıda başka
konuşması şaşırtıcı. Hükü-
metten böyle bir pürüz var di-
ye çekilmeyiz. Koalisyonlar
zor kuruluyor. Bizim kana-
atimiz 312'deki değişikliğin
ülkenin önünü açacağı yö-
nündedir.
- Mesut Yılmaz zirvede
hiç itiraz etmedi mi?
- Etmedi...
Biz şeffaflık, dürüstlük, açıklık,
eşgüdüm ıstiyoruz. Şeffaflık da
önce liderler huzurunda olma-
h...
- tdamla ilgili ne düşünüyor-
sunuz? Sayın tsmail Köse. "ce-
zası 10 mityon dolarsa verelim
Apo'yu asalım" dedi, bu par-
tinizi bağbyor mu?
- Sayın Köse'nin görevi belli.
Görüşü partimizi bağlar, ama
hükümeti bağlamaz. Bu konuda
da çok net söylüyorum; MHP
idama karşıdır. 1984'ten bu ya-
na 57 idam dosyası Meclis'te
beklemektedir. Ancak terör ola-
yı farklı. 15 yıldırTürkiye'yi sar-
san terörün sonımlusu yakalan-
mışsa ve yargı bu konuda bir ka-
rar vermişse, bunu infaz etmek
gerekir.
-Ama Apo kararnamesi Baş-
bakannk'ta bekletiliyor?
- Biz bu konuda çok netiz.
Evct bcldctiliyoT ama o karann
aluıdığı 12 Ocak 2000 tarihli li-
derler zirvesi 7 saat 25 dakika
sürdü. DSP veANAP idama kar-
şı. Biz de hemen onlar gibi dü-
şünsek o toplantı 20-25 dakika
sürerdi. Uzun uzun tarhştık, so-
nunda A\Tupa tnsan Haklan
Mahkemesrne yapılan başvunı-
nun beklenmesine ve terörün
seyrinin izlenmesine karar ver-
dik. O günkü yazılı açıklamada.
terör tırmanırsa cezaıun hemen
infaz edileceği yazılıdır.
- Ecevit'in ABD gezisini ba-
şarıb buldunuz mu?
- Gezi zamanlama ve içerik iti-
banyla başanlıdır.
- Derviş adeta 4. ortak gibi...
Başanlı buluyor musunuz?
- Sorunuzu 4. ortak diye so-
rarsanız yanıtlamam...
- Bakan olarak sorabm...
- Oldukça gayTetlı... Bunun al-
tını çizerek söylüyorum...
- Başanlı mı?
- tleride tespit edilecek...
- Bu görevleri sıraladınız a-
ma ortağınız ANAP sizin gibi
düşünmüyor. Tam tersine öz-
gürlükler verilirse bu terör ha-
reketlerinin sona ereceği görü-
şünde. Buna ne diyorsunuz?
- Keşke sosyal olaylar filme
almıp geri sanlabilse ve ANAP
onlan izleyebilse.
- MHP'nin içindeki netleş-
me nasıl? Parti içi muhalefet-
ten söz ediliyor...
- MHP'de muhalefet olmaz.
- IMF'ye bağımhbktan ne
zaman kurtulabiliriz?
- Burada açık olmak lazım.
IMF'ye karşı olabilirsiniz. Ama
FMF ile planlanmış bir çıkış yo-
lu tuttunuzsa buna uymaya mec-
bursunuz. Niye inkâr edelim. A-
ma şu da bir gerçek, bugün yap-
tıklanmızın tümü IMF istiyor di-
ye değil, birçoğu bizim koalis-
yon protokolümüzde var.
- MHP'yi siyasi yelpazenin
neresine koyuyorsunuz?
- Yıllarca bvze haksızlık edil-
di, aşuı sağ dendı. Biz siyasi yel-
pazenin merkezındeyiz.
- Siyasi rakibiniz kim?
- Tüm partiler. Hiçbirini kü-
çüksememek gerekir. Bakm bi-
zi küçümsediler, sağın birinci
partisi olduk.
AB'deonurlu üyelik ıstiyoruz- AB, anadilde eğitim ve
televizyon konusunda
bastırıyor. Ne
düşünüyorsunuz?
- AB artık Türkiye'nin siyasi
hedefi olmuştur. MHP burada
ayak sürüyen değil, katkı
sağlayan partidir. Ancak biz ne
pahasına olursa olsun AB'ye üye
olalım demiyoruz. AB'den bize
ne de demiyoruz. Onurlu,
Türkiye'nin hassasiyetlerine
saygılı bir üyelik ıstiyoruz. Zaten
ulusal hassasiyetler dikkate
ahnmayacak olsaydı, Kopenhag
kriterlerine herkes uyar, başka
yol yok denseydi, ulusal program
hazırlamaya ne gerek vardı. Eğer
AB'ye giriş yolu diye PKK'nin
siyasallaşmasımn yolunun
açılmasını istiyorlarsa, bunda
yokuz. PKK, AB kriterleriyle
ilgili bir sürü şey söylüyor, ama
Türkiye'nin tam üyeliğini istiyor
mu? Hayır. Bugün bağımsız
Kürdistan kurulsun diyenler,
yann bu olursa AB'ye üye
olacaklar mı? Bunlar çok hassas
konular. Medya da üzerine düşen
görevi yapmalı. Türkiye'nin
yaranna olan nedir, sorusuna net
cevap vermeli. PKK, Apo
yakalandıktan sonra
siyasallaşma yolunu deniyor.
Bunun için insan haklan ve
demokrasi gibi ka\Tamların
arkasına sığınıyor. Bu yolda kimi
aydınlan da kanduıyor.
- Kürtçe eğitim Türkiye'yi
böler mi?
- PKK terörü bitmediği, kökü
tümüyle kazınmadığı sürece, bu
tür istekler onlara hizmet
edecektir. Biz herkesin evinde
konuştuğu dile kanşmıyoruz.
- Ancak AB Türkiye'den
buuları isteyecek ve onlarda
Türkiye bunlan yapabilir
eğilimi var?
- Bizim AB'ye kendimizi
anlatmamız lazım. 4 militan
Avrupa Parlamentosu'na gidip
milletvekili etkileyebiliyorsa
bizim neden bu tür ınsanımız
yok. Aslında bu konuda çok
zenginiz. Eski diplomatlanmız,
siyasilerimiz emekli olunca
deniz kenannda çiçek
yetıştirmemeli. Onlardan bu
yolda yararlanmanın yolunu
bulmahyız. Burada medyaya da
görev düşüyor. Yoksa Denktaş
siteminde çok hakh olur.
Türkiye Sinema ve Audiovisuel Kültür \ akfı
6 HAFTALIK
FİLM ÇEKİM ATÖLYESİ
2 Şubat-16 Mart 2002
Cumartesi Günleri 16.00-20.00
*Universitelerin ilgili bölümlerinin 2. sınıf
öğrencilerine
*Türsak Vakfı Sinema Seminerlerini bitirmiş
olanlara
ve
*Sektörden deneyimli kişilerin
katıhmına açıktır.
*Kontenjammız 20 kişidir.
Adıvs: G. Erol D.-rm-k Sok. No: 11/2
B«yoglu ISTANBIİL
T.-l: 0.212.251 67 70 / 244 52 51 / 251 84 81
Kemal Dervîş sıkıştırıyor
EL YAPIMI
16. Yüzyıl Keman
Kulağı, Kuyruğu, Çeneliği
(Akçaağaç, Zeytin)
0 533 613 61 15 Siteler/ANKARA
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Vergi indirimlerine
karşı çıkan Devlet Bakanı Ke-
mal Derviş, Gelirler Genel
Müdürlüğü'nün Maliye'den ay-
n bir binm halıne getirilmesıne
yönelik IMF talebine karşı olu-
şan direnci kırmak için Maliye
Bakanı Sümer Oral'la görüştü.
Gelirler Genel Müdürlüğü'nün
yapısını güçlendirecek bir ka-
rarnamenin hazırlandığı. ancak
bu karamamenin ayn bir müs-
teşarhk ya da gelir idaresi ku-
rulmasını isteyen Dünya Ban-
kasf nca kabul görmediği öğre-
nildi. Derviş. dar gelirli kesime
yardımın aynı anda kaynak bu-
lunursa yapılabileceği görüşü-
nü yınelerken, Oral da prog-
ramda çok daha dikkatli gidil-
mesı gereğini bir kez daha de-
ğerlendirdiklenni söyledi.
Devlet Bakanı Derviş, önce-
kı gün vergi indirimlenne kar-
şı olduğunu ortaya koyarken.
Maliye Bakanı Sümer Orarı da
hedef ahnıştı. Oral ile Derviş
arasında, basına 2002 büyüme
rakamıyla ilgili olarak yansıyan
gergınük, vergı düzenlemeleri
konusundaki sıkıntıyla büyü-
yor. Den'iş, dün Maliye Baka-
nı Oral'la yaklaşık 2.5 saat sü-
ren bir görüşme yaptı. Derviş,
toplantıya girişte, gazetecilerin
bir sorusu üzerine, dün kendisi-
ni eleştiren MHP Genel Başka-
nı ve BaşbakanYardımcısı Dev-
let Bahçeli'ye de şuyanıtı ver-
di: u
Ben kimseyie kavga niye-
tinde değilim. MHP de inşal-
lah benimle aynı niyettedir.
Herhalde kavga etmek, bu
hassas ekonomik ortama çok
zarar verir. MHP'nin de kav-
gacı olacağını zannetmiyo-
rum. Öyle bir şey istedikleri-
ni tahmin etmiyorum."
Görüşme sonrasında da Ma-
liye Bakanı'yla birlikte açıkla-
ma yapan Derviş, programrn
uygulamasında Sümer Oral'ın
büyük rol oynadığını ve çok bü-
yük destek verdiğini belirtti.
Der\'iş, şunlan söyledi:
"Türkiye bugün gelebildiği
noktadaysa hem içeride hem
dışarıda, kendisinin başany-
la uyguladığı maliye politika-
sının büyük rolü var. Bu ma-
liye politikasında sapma ol-
maması gerekir. Özellikle dar
gelirli, gerçekten zor durum-
da olan bir kesime yardım
yapma kararı verilmesi gere-
kirse ki bunun mutlaka aynı
anda kaynağının bulunması
lazım."
Derviş, IMF İcra Kurulu'nun
4 Şubat'ta toplanacağını, bütün
aynntılan gözden geçirdiklen-
ni söyledi. Maliye Bakanı Oral
ise niyet mektubunda yer alan
konular üzerinde görüştüklen-
ni ifade ederken "çok daha
dikkatli ve ihtiyath" gidihne-
sı konusunu bir kere daha de-
ğerlendirdıklerinibildirdi. Oral,
Derviş'in kaynak ohnadan dar
gelirlilere ilişkin düzenleme ya-
pılamayacağı sözlerıne. "Kay-
naksız düzenleme yapma
devri çok gerilerde kaunıştır"
diyerek katıldı. Toplantıda ver-
gi indirimlenne IMF'nin karşı
çıktığı ve yenı stand-by anlaş-
ması çerçevesinde faiz dışı faz-
la koşulunun rutturulabilmesı
için gelir azaltıcı önlemlere baş-
vurulamayacağı üzerinde du-
rulduğu belirtildi. IMF'nin ye-
ni stand-by anlaşmasının koşu-
lu olarak yerine getirilmesıni is-
tediği Gelirler Genel Müdürlü-
ğü"nün yapısındayapılacak de-
ğişiklik konusu da masaya ya-
tmldı. IMF'nin raporu doğrul-
tusunda Gelirler Genel Müdür-
lüğü'nün müsteşarlık ya da ay-
n bir gelir idaresi haline getiril-
mesi, politikalan belirleyenle
yürüten kurumun aynlması ve
gelir idaresının siyasetten ba-
ğımsızlaştınhnası talep edili-
yor. Ancak Maliye Bakanlığı
Teftiş Kurulu Başkanhğı'nın,
hazırladığı raporla IMF'nin bu
talebine karşı koyduğunu orta-
ya koydu. Alınan bilgiye göre
vergi sisterninin yapısınm ge-
liştirilmesi ve Gelirler Genel
Müdürlüğü'nün güçlendinlme-
sine yönelik olarak özellikle
personele ilişkin düzenlemele-
rin yapıldığı bir kararname ha-
zırlandı. Ancak bu kararname-
yi kontrol eden Dünya Bankası
memnun ohnadı. Bu rahatsızh-
ğını da Maliye'ye ve Hazine'ye
iletti. Maliye'de yapılan ve yak-
laşık 2.5 saat süren toplantıya
Hazine Müsteşar Yardımcısı
Hakan Özyıldız ıle Gelirler
Genel Müdürü Akif Ham-
zaçebi, Bütçe ve Malı Kontrol
Genel Müdürü Durmuş Öztek
de katıldı.
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
geldiğini dün 2.5 saatlık kahvaltılı sohbette de
gördük. Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli, Der-
viş'in başlangıçta bir bürokrat olarak düşünüldüğü-
nü anımsattı, koalisyon adabına uymayan davranış-
lannın olduğunu da kendi deyimiyle "net" biçimde
aktardı...
MHP'nin önünde 3 seçenek var:
1 - Derviş'le olmuyor deyip hükümetten aynlma-
sını sağlamak.
2- Aynı gerekçeyle hükümetten çekilmek.
3- iktidarda kalıp bu durumla yan yana yaşamak.
MHP, 3. yolu yeglemiş görünüyor.
Derviş'edönelim... Koltuğa oturuşunun ilkgün-
lerinde geminin ne kadarının karaya oturduğunu
göremediği için önce birkaç haftada krizden çıkı-
lacağını söyledi. Ardından bunu birkaç aya çıkar-
dı. Sonra, sonbaharda tamam dedi. Sonbahar gel-
di, yeni yılın başına dedi. Yeni yıl geldi; krizden çık-
ma sürecine girdiğımizı söyledi. Derviş'e "öngö-
rü" konusunda verilen kredi sınırsız!
Başta vurguladığımız profesyonelleşmenin yan-
sımasını ise önceki gün Cumhurbaşkanı'na yap-
tığı ziyarette gördük. Derviş Köşk'e, Bankacılık
Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başka-
nı Engin Akçakoca ve Kamu Bankaları Ortak Yö-
netim Kurulu Başkanı Vural Akışık'la birlikte çık-
tı.
. Akçakoca ve Akışık'a, Hazine Müsteşan Faik
Öztrak'ı da eklediniz mi, ortaya mini bir Kemal
Derviş kabinesi çıkıyor!
Derviş siyasilere, bu ekiple birlikte çalıştığını,
eğerçekilmesi gerekirse birlikte çekileceklerini de
ima ediyor.
Her türlü yoruma açık, ilginç bir durum!
Derviş'in Sezer'le 1 saat 45 dakika görüştükten
sonra yaptığı y-azılı açıklamayı okurken aklıma ilk
şu tanım geldi:
Bu birtehdit bildirisi!
Derviş, Sezer'in bankalara mali kaynak aktarıl-
masına ilişkin yasayı hâlâ incelemekte olmasından
duyduğu rahatsızlığı bildiriyle kamuoyuna açıklar-
ken şöyle diyor:
"Türk ekonomisi iki mali krizin etkilehni atma mü-
cadelesi vermektedir. Çok kritik bir dönemdeyiz.
Türkiye ekonomisinin itibannın içeride ve dışarıda
yükselmesinin en önemli belirleyicilerinden biri,
kamu dengesini iyileştiren mali disiplindir. Ekono-
mi politikalarını karariılıkla uygulamalıyız..."
Hâlâ krizin etkilerini üzerimizden atamadık ama,
itibarımız yükseliyor!
Sezer, dün akşam saatlerinde Bankalar Yasa-
sı'nın yargı, denetim ve personel statüsü dışında-
ki mali düzenlemeleri içeren bütün maddelerini
onayladı.
lyimser hava
Derviş'in dün Maliye Bakanı Sümer Oral'la gö-
rüşmesi de IMF'ye verilen niyet mektubunun uy-
gulama yöntemine ilişkındi.
Mektup verilmiş. Maliye'ye uygulama yöntemi-
ni paylaşmak kalıyor!
Kemal Derviş kabinesinin icraatını toparladığı-
mızda ortaya şöyle bir tablo çıkıyor:
Türkiye ekonomisi mali politikalara emanet...
Mali politikalar elbette ekonominin şahdaman a-
ma, kalbi değil. Türkiye'ye, mali politikalar iyileş-
mezse hiçbir alanda iyileşme olmaz, bu nedenle
bankacılık sisteminin istediği her şey yapılmalıdır,
ilkesi dayatılıyor.
Bu gidişle Kemal Derviş, Maliye Bakanlığı birim-
lerinin de kendi bakanlığına bağlanmasını isteye-
cek.
Bütün bunlara karşın ekonomi sayfaları reel sek-
törün başına gelen olumsuzluklardan geçilmiyor.
Gözlerse sadece malı politikalarda. Buradaki
olumlu gidiş de hiçbir somut veriye dayalı değil.
Neye dayalı? lyimser havaya...
Bir iyimser havadır gıdıyor. lyimser hava aşağı
iyimser hava yukarı...
Bereket henüz hava bedava!
ankcum@ttnet.net.tr
kk terör ansiklopedisi
• NEVV YORK (AA) - Amerıkan Dış Ilışkiler
Konseyi, internette ilk terorizm ansiklopedisini
hizmete soktu. Ansiklopedide, terörist örgüt
olduğu Amerıkan hükümetince kabul edilen PKK
de 'terörist gruplar" altında yer aldı. ABD'nin
önde gelen dış politika kuruluşlanndan biri olan
Konsey'in Başkanı Leslie Gelb, "Amacımız
halka terör konusunda güvenilir ve anlaşılır
bilgiler vermek ve gerçekleri söylentilerden
ayırmalanna yardımcı olmaktrr" dedi.
Çiller: Sorun, siyasi kriz
I tstanbul Haber Servisi - Marmara Grubu
Stratejik ve Sosyal Araştırmalar Vakfı 'nın
Dedeman Oteli'nde düzenlediği toplantıya katılan
DYP Genel Başkanı Tansu Çiller, Türkiye'nin en
önemli sorununun "siyasi kriz" olduğunu
savunarak "Türkiye'nin bugününden endişeliyim,
ancak yannından umutluyum" dedi. Çiller,
yönetim krizinin semptomlannın ekonomide, dış
polıtikada ve her alanda görüldüğunü ifade etti.
EPSANE devam ediyor!
TÜM GAZETE BAYİLERİNDE
2001 ÖSS Türkiye 21,'sinden
Matematik-Fizik-Kimya dersleri verilir.
(0533) 24515 68
SATILIK ARSA
Cumhuriyet Mahallesi'nde 405 m2 satılık arsa.
Teİ: 0212 657 32 85 - 655 22 22