Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 24 OCAK 2002 PERŞEMBE
6 DİZİ
Karanlık savaşçısı kalemler suikastlarla bir bir yok edilmeye çalışıldı
Düşündüklerini söylediler
katledilerek susturuldular
1 uran Dursun'dan Muammer Aksoy'a,
Uğur Mumcu'dan Ahmet Taner Kışlalı'ya
kadar karanlık savaşçısı kalemler, Atatürkçü,
laik demokratik cumhuriyetin savunuculan
olarak ortak noktada birleşirken terörün
hedefinde de hep cumhuriyet vardı.
Suikastların ardından gözler hep şeriatçı
terör örgütlerine çevrildi ama faili
meçhul cinayetlerdeki kontrgerilla
tartışmalan da hiç bitmedi.
rürkiye 21. yüzyıhn son
lOyılını özellikle kök-
tendinci terör savaşımıy-
la geçirdi. Aynı süreçte
çok sayıda faili meçhul
cinayete de tanıkJÜc etti. TBMM'de
oluşturulan Faili Meçhul Cinayetleri
Araşttrma Komisyonu'nun raporuna
göre, 1975-1994 yıllan arasında işle-
nen faili meçhul cinayet sayısı 908.
1976, 1982 ve 1985 yıllannda faüi
meçhul cinayet işlenmediği belirti-
len raporda, 1979'da 81,1980'de 98,
1991 'de de 24 faili meçhul cinayet
belirlendi. Sıralamada, 316 ile 1992,
314 ile de 1993 yıllan başı çekti.
Faili meçhul cinayetlerin izlediği
seyirle Türkiye'nin iç ve dış politik
gelışmeleri arasında önemli birpara-
lellik bulunuyor. İç gelişmelerin ba-
şında 12 Eylül 1980 darbesiyle rafa
kaldınlan demokratik haklann kaza-
nımı mücadelesi verenler ve ona di-
renen kesımler arasındaki çekişme
geliyordu. Demokratik haklara karşı
direnen kesimlerin -aşın sağcı ve din-
ci kesımler- güçlendirilmesi bu döne-
me rastladı. Darbe sonrası süreçte sol
düşüncenin "panzehiri" olarak gö-
rülen dinci siyasi ve sosyal yapılan-
malann cesaretlendirilmesinin yara-
tabilecegj tehükeleri dile getirmeye ça-
lışan laik-demokratik kesımler üze-
rindeki baskı da artmaya başladı.
Otorlte boşluğu
Tûrkiye bu gelişmelere yoğunlaş-
mışken şeriata dayalı yeni bir düze-
ne geçen Iran'ın komşusu Irak'la yap-
tığı 8 yıllık savaş sona erdi. tran'ın,
laik Atatürkçü yapısıyla "ohımsuz"
örnek olarak gördüğü Türkiye'ye re-
jim ihracı çabalan, bölgedeki en teh-
Iikeh gelişme oldu. Aslında îran, ken-
di rejimini ıhraç etmenin de ötesin-
de, demokratik ve laik bir cumhuri-
yet olması nedeniyle Türkiye'de *is-
tikrarszbk" yaratarak modeli başa-
nsız kılma hedefini öne çıkanyordu.
Aynı süreçte Irak'ın Körfez Sava-
şı'ndan sonra Kuzey Irak'ta denetimi
yitirmesi ve bölgede otorite boşluğu-
nun gelişmesi yaşandı. Bu bölge,
1980'lerin başından itibaren Doğu ve
Güneydoğu'da silahJı eylem başlatan
PKK açısmdan da yeni bir olanak
olarak değerlendirildi.
Aydınlar hedefte
Ülke içindeki huzursuzluğun gide-
rek arttığı bir dönemde, "Kürt,terör,
PKK, laiktik djn" konusunda yazılar
yazan, düşüncelergeliştiren aydınlar
birerbirerhedef olmaya başladüar. Su-
ikastlarla "Tiuidye'deyapılnıakiste-
nen neydL asıl güç kimdi ve cinayet-
Jer künin işine yanyordn" sorulan-
nın yanıtlan çok çeşitlendirilebiliyor-
du. Turan Dursun'dan Prof. Dr. Mu-
ammer Aksoy'a, Uğur Mumcu'dan
Prof. Dr. Ahmet Taner Kışlahya ka-
dar karanlık savaşçısı kalemler, Ata-
türkçü. laik demokratik Cumhuriye-
tin savunuculan olarak ortak nokta-
da birleşirken terörün hedefinde de hep
Cumhuriyet vardı. Suikastların ardın-
dan gözler hep şeriatçı terör örgütle-
rine çevrildi, ama faili meçhul cina-
yetlerdeki kontrgerilla tartışmalan da
hiç bitmedi.
Uğur Mumcu, tam da devletin, îs-
lami hareket adına cinayet işleyenle-
re karşı çaresizliğini tartışıp "Yoksa
de\let dediğimiz şu büyük aygıta ta-
kdanbaşkasusturucularvar da bizmi
susturucıuan bilemiyoruz" sorusuna
yanıt ararken 24 Ocak 1993 'te aracı-
na konulan bombanın patlaması so-
nucu yaşamını yitirdi. Süleyman De-
mirerin 49. hükümete başbakanlık
ettiği dönemde gerçekleşen suikastın
üzerinden 8 hükümet, 5 başbakan, 10
içişleri, 9 adalet bakanı, 5 savcı de-
HEDEF LAİK
CUMHURİYET
llhan TASCI
L/ğur Mumcu, devletin, Islami hareket
adına cinayet işleyenlere karşı çaresizliğini
tartışırken 24 Ocak 1993 'te aracına
konulan bombanın patlaması sonucu
yaşamını yitirdi. Süleyman Demirel'in
49. hükümete başbakanlık ettiği dönemde
gerçekleşen suikastın üzerinden 8 hükümet,
5 başbakan, 10 içişleri, 9 adalet bakanı,
5 savcı değişti, "namus borçlan" hep
havada kaldı.
UĞUR MUMCU 9 YIL ÖNCE ARABASBVDA ÖLDÜRÜLDÜ - Gazetemiz yazan Uğur Mumcu 24 Ocak 1993 tarihinde, sabah işine
gftmek üzere evinden çıkıp otomobüine bindiği sırada, terörisderin önceden yerieştirdiği bombanın patiaması sonucu öldüriilmüştü.
ğişti, "namusborçbn" hep havadakal-
dı. 57. hükümet dönemine gelindi-
ğinde, 17 Ocak 2000'deki Hizbullah
operasyonunun ardından elde edilen
disket ve belgelerle "UMUT'tailk so-
mut adım atıldı. Suikastı planlayıp
gerçekleştirenin, adı pek de duyul-
mamış, Iran güdümlü, şeriatçı terör
örgütü Tevhid-Selam ve Kudüs Ordu-
su olduğu bildirildi.
Karakuş ve Çellk'ln Itlrafı
flk gözaltılann ardından dönemin
İçişleri Bakaıu SadeJtin TanUn. ya-
zıh açıklamayla, yakalananlar ara-
sında Mumcu'nun katillerinin de bu-
lunduğunu duyurdu. YusufKarakuş
ile AbdülhamitÇetik, emniyet sorgu-
sunda Mumcu suikastının faili olduk-
lannı "itiraf' ettiler. Daha sonra ya-
kalanan Ferhan Ozmen ve Necdet
YükseTin asıl fail olduklan yıne res-
mi kaynaklarca duyuruldu. Soruştur-
manın ilk günlerinde gündeme gelen
bu çelişki, Mumcu suikastıru asıl ger-
çekJeştirenin kim olduğu ve böyle bi-
rilerinin neden suçu kabul ettikleri
sorusunun yanıtı, soruşturma ve yar-
gılama süresince arandı.
7 Mart 1990'da, Hürriyet Gazetesi
Genel Yayın Yöneöneni ÇetinEmeç,
tstanbul Suadiye'deki evinden işinegıt-
mek ıçin çıktığı sırada bindiği araba-
smın içinde şoförü Sinan Ercan'la
birlikte öldürüldü. Islami Hareket ör-
gütünden îrfan Çağncı ile birlikte te-
tiğı çekenin Muzaffer Dalmaz oldu-
ğu belirlendi. Çagncı, Istanbul'da bir
banka şubesinde, Iran kaynaklı yük-
lü miktarda parayı çekerken yakalan-
dı. Çağncı, yargılandığı davada, 75
yıluı ardından anayasal düzeni silah
zoruyla değıştjrmeye kalkışmak su-
çundan ölüm cezasma çarptınldı.
Turan Pursun...
Eski müftü, laik Cumhuriyet savu-
nucusu, İslamın gerçek yüzünü orta-
ya koyan Turan Dursun, 4 Eylül
1990'da Istanbul'daki evinden çıkar-
ken kurşun yağmuruna tutuldu. Su-
ikastı Islami Hareket örgütünün işle-
diği belirlendi. Dursun, Islam dinini
eleştiren çahşmalan ve açıklamalany-
la ön plana çıkmışü.
Anter ve Aksoy...
Özgür Gündem gazetesinin yazar-
lanndan MusaAnter, 1992 'de Diyar-
bakır'da öldürüldü. Başbakanlık Tef-
tiş KuruJu Başkam KuthıAktaş tara-
fından hazırlanan Susurluk raporun-
da, "NitekhnMusaAnter'inöidürtil-
mesinden -tüm olayian tasvip edenk-
rin dahi-ptşman olduğu tespitedümiş-
tir. Musa Anter'in silahlı bir eylem
jçinde olmadığı, daha çok işin fîlozo-
fisi ilemeşgui olduğu,öldürülmesinin
yaratuğıetkinin. kendisinin gerçeket-
kisini geçtiği ve öldürüune karannın
hatah olduğu sövienmektedir" denil-
di. Rapordaki belirlemelere bakıldı-
ğında, açıkça ohnasa da cinayeti ger-
çekleştirenJer işaret ediliyor.
Ulusal petrol davasının önde gelen
BİRLEŞMİŞ MİLLETLER'IN KARARI
Soruşturmada bilgi gizlenemez
Birleşmiş Milletler aldığı kararla, "Yasadışı, Keyfi ve
Seri tnfazlann Etküi Biçimde ÖnJenmesi ve
Soroştundmasi Ükeleri'ni belirledi. Soruştumıa
ilkelerinin başında, oluşturulan "bağunaz"
komisyonun, "genekü her tfirlü büghı" elde etme
yetkisine sahip olduğuna işaret ediliyor.
Çalışmanın etkili yürütülebilmesi için
tüm maü ve teknik olanaklann sağlanması gerektiği
beürtldi. Birleşmiş Milletler'in karara bağladığı,
yasadı^ı, keyfî ve seri infazlann soruşturulmasmda
dikkat edilmesi gereken ilkelerden
bazılan şöyle:
- Hükümetler soruşturma yapacak
organlan ve usulleri oluştururlar.
Soruşturmanın amacı, ölüm nedenini,
tarzmı ve zamanını, bundan sorumlu
olan kişiyi ve bu ölûme yol açmış
olabilecek davranış veya uygulamayı
belirlemektır.
- Soruşturma makamı, soruşturma için gerekli her
türlü bilgiyi elde etme yetkisine sahiptir. Etkili bir
soruşturma yapabılmeleri için soruşturmayı yürüten
kimselere gerekli maJi imkânlar ve teknik donamm
sağlanır. Soruşturmayı yapan kimseler, bir infaz
olayına kanşhğı iddia edilen görevlileri getirtmeye
ve ifade vermeye zorlama yetkisine sahiptir. Aynı
yetki tanıklar için de kullanılabilir.
- Gerektiğinde hükümetler, bagımsız bir soruşturma
komisyonu ve uygun usulJer ile
yürütümünü yaptınr. Bu komisyonun üyeleri,
tarafsızlıklan, yeddnlikleri ve bağımsızlıklan ile
tanınmış kişiler arasından seçüir.
Özellikle de bu üyeler, soruşturmaya konu olacak
kişi, birim ya da kurumlardan bağunsız ohnalıdır.
- Şikâyetçiler, tanıkJar ile soruşturmayı yapanlar ve
onlann aileleri, şiddete, tehdide veya her türlü
baskıya karşı korunur. Yasadışı, keyfi ya da seri
infazlarda yer alma potansiyeli bulunanlar,
şikâyetçiler, tanıklar ve onlann aileleri ile
soruşturmayı yürütenler üzerinde
doğrudan ya da dolaylı olsun etki
doğurabilecek erkten ya da bu süreci
kontrol edebilecekleri konumlardan
anndınlmabdır.
- Bu soruşturmalarda uygulanan yöntem
ve vanlan sonuçlar hakkında makul bir
süre içinde yazılı bir rapor hazırlanır.
Rapor hemen kamuya açıklamr, raporda
yapılan araştırmanın kapsamı, usulleri ve delilleri
değerlendirmede kullanılan metotlar ile tespit edilen
olaylara ve uygulanabilir olan hukuka dayamlarak
ulaşılan sonuçlar ve tavsiyeler yer alır. Kendilerini
korumak amacıyla kimlikleri saklanan tanıkJar
hariç, ifade vermiş olan tanıklann adlannın yer
aldığı bir liste bulunur. Hükümet uygun süre içinde
bu soruşturma raporuna ya bir karşılık verir ya da bu
rapor karşısında bundan sonra yapılacak işlemleri
belirtir.
isimlerinden Prof. Dr. Muammer Ak-
soy, 31 Ocak 1990'da, Bahçeliev-
ler'deki evinin güişınde öldürüldü.
Ankara Üniversitesi Ilahiyat Fa-
kültesi öğretim üyesi Doç. Dr. Bah-
riye Üçok, 6 Ekim 1990 günü Anka-
ra Çankaya Caddesi 15 numarada bu-
lunan daıresine kargoyla gönderilen
paketi açtığında meydana gelen pat-
İama sonucu ağır yaralandı, kaldınl-
dığı hastanede yaşamıru yitirdi. îs-
lamda örtünmenin zorunlu olmadığı
yönündeki açıklamalannın ardından
Üçok, gericiler tarafından tehdit edil-
meye başlanmıştı.
Onat Kutlar....
Gazetemiz yazarlanndan Onat Kut-
lar da 30 Aralık 1994 günü gittiği
The Marmara Oteli'nin girişindeki
kafede otururken terör örgütü üyele-
rince önceden yerleştirilen bomba-
nın patlaması sonucu öldü.
Gazetemiz yazan Prof. Dr. Ahmet
Taner Kışlalı. 21 Ekim 1999'da An-
kara Üniversitesi Iletişim Fakülte-
si'nde vereceği derse gitmek üzere
evinden çıkarak yöneldiği otomobi-
line yerleştirilen bombalı paketi aldı-
ğında patlama gerçekleşti. Patlama-
nın arduıdan Kışlalı olay yerinde ya-
şamını yitirdi.
Cumhuriyet gehftleri
Bugüne kadar Cumhuriyet gazete-
sinin birçok aydm yazan katledildi.
7 Aralık 1979'da Levent Sülün Sokak
tETT Durağı'nda 4 kişinin açtığı ateş
sonucu yaşamını yitiren Prof. Cavit
Orfaan Tütengfl'i, 11 Nisan 1980'de
durakta beklerken öldürülen Ümit
Kaftaocıoğhı izledi. Prof. Dr. Muam-
mer Aksoy, Doç. Dr. Bahriye Üçok,
Uğur Mumcu, Onat Kutlar ve son
olarak Prof. Dr. Ahmet Taner Kışla-
lı öldürüldü.
Mumcu suikastıyla ilgili soruştur-
mayı yürüten sava Ülkü Coşkun, "Bu
olayıdevlet>apmısör,srvasi iktidaris-
terse iş çözülûr" dedı. 1990'lıyıllar-
da başlayan faili meçhul cinayetler-
den bin aydınlatıknadan bir diğeri
gerçekleşti. Suikastlann faillerinın
ardı ardına ele geçirilmesi ve Ülkü
Coşkun'un sözlerinden hareketle:
u
De\1et, faili meçhul cinayetleri çöz-
mekistediği için mi aydınlaüJdı?" Ci-
nayetler görünürde çözüldü, ama ar-
kasındaki asıl güçlere ulaşılamadı.
SÜRECEK
PERŞEMBE
ORHAN BURSALI
Yazarımız yıllık izninin bir bölümünü
kullanacağından yazılanna bir süre ara
veriyor.
obursali@cumhuriyetcom.tr
Demokratik kitle örgütleri
Dava bitti
cinayethâlâ
aydınlanmadı
Haber Merkea - Gazetemiz yazan Uğur
Mumcu'nun katledılmesinin yıldönümünde
demokratik kitle örgütleri ve siyasi partilerce
yapılan açıklamalarda Mumcu davasının
sonuçlandığı, ancak cinayerin aydınlanmadığuıa
dikkat çekildi. Açıklamalarda, Mumcu'nun
yaşamı boyunca demokrasiyi, hukuku, hak ve
özgürlükleri, emeği, alınterini savunduğu,
Cumhuriyete sahip çıktığı, suç şebekelerinin
karanlık yüzünü gözler önüne serdiği belirtildı.
DİSK Genel Başkanı Süleyman ÇelebL Uğur
Mumcu'nun inançlan ve mücadelesi ile hep hedef
olduğunu, bu uğurda yaşamını yitirdiğini
behrterek demokrasi ve özgürlükJeri geriye
götürme çabalanna karşı mücadelenm
yükseltilmesi gerektiğini ifade ettı. Çelebi,
karanlık, kırli, kanlı ılişkılerin üzerine oturmuş.
demokrasiye, hukuka, özgürlüklere düşman
olanlara karşı mücadelenin önemini vurgulayarak
"tşte o zaman Türkler, Mumcu. Üçok, Aksoy,
Kışlalı ve valnızca vatandaşlanna demokratik
kurailar ve hukukun içinde, insanca davrandığı
için halkuı sevgktai kazanan Okkan lann v-aşamı
bir anlam, değer kazanır" diye konuştu.
Clnayetln arkasında klm var?'
SODEV Başkanı Ercan Karakaş, Mumcu'nun
ölümünden 7 yıl sonra katil zanlılannın
bulunduğunun açıklandığını, henüz
mahkûmlardan hangisının Mumcu'yu ya da diğer
aydınlan öldürdüğünün bulunamadığım, bu
hususlar aydınlatılmadan ve cinayerin arkasında
kimin ya da kimlerin olduğu ortaya konulmadan
gerçeğe ulaşılamayacağını kaydetti.
CHP Gençlik Kollan Genel Başkanı Ayhan
Yalçınkaya, dün partisinin Ankara il başkanlığı
önünde yaptığı açıklamada, bugün yaşanan
sılantılan Mumcu'nun yıllar öncesinden
gördüğünü belirtn. Yalçınkaya şunlan söyledi:
"Eğer Mumcu bugün yaşamış oisaydL acı bir
tebessümle, haknhğuun gururunu taşıyacakn. Eğer
bugün aramızda oisaydu bankalardan trihonlar
hortumiayaıılaru] dayüaruun kaun enselerine
sırtlannı nasıl dayndıklannı, Susurluk çetderinin
3-5 yılhk cezalaria nasıl salrverildiklerini, kendisine
millervekili diyen bazUannın, bu çetelerie nasıl
işbirliği kurduklannı, LMF vönetimlerini, açhğL
sefaleti ve ihaneti kaç \ıi önce yazdığuu, haorlayıp
'Ben görevimi yapmıştım' dryeceku."
Yalçınkaya, "Mumcu'lan, Üçok'Ian, Aksoj'lan,
Kışlalı'lanteröre.Nâzım Hıkmet'leri ise faşizan.
dar kafalı. anlayişlara kurban verdik. Arok yeni
kurbanlar istemiyoruz" diye konuştu.
Karanfll daflıttılar
Açıklamanın ardnıdan gençlik kollan üyeleri,
yurttaşlara karanfil dağıtarak bugün Mumcu'nun
evinin önünde yapılacak törene çağırdı.
Avukatlar Derneği Başkanı Ferda Kardeien,
Mumcu cinayetinde tetikçilerin bulunduğunu,
ancak tetikçilerin arkasında bulunan asıl güçlerin
yakalanamadığı vurguladı. ADD Milas Şubesi
Başkam Celal Durgun, "Devrimlerimizin
savuDucusu, a>duılanma savaşunızuı öncüsü Uğur
Mumcu ve öldürülen diğer avdmlanmızı,
düşüncelerimizde, eviemlerunizde jaşannayı
namus borcu biüjoruz" dedi. Aydın ADD Başkam
AMikat Erol Ertuğrul da açıklamasında. u
Eğer
Sev gili Uğur bugün aramızda oteaydu bir talana
dönûşmüş olan özeUeştirmni EV1F politikalaruıın
ülkemize getirdiği çıkmazlan yazardı, konuşurdu"
görüşüne yer verdi.
Abdi Ipekçi Banş Ödülü sahibi Yöneliş Koleji
öğrencileride dün gazetemizin îzmir Bürosu'nu
ziyaret ederek Uğur Mumcu'yu andılar.
Uğur Mumcu'yu anıyoruz
24 Ocak 19931e öldUrûten gazetea Uğur Mumcu
1
nun
ökim yıidûnumu ile 310cak 1990'da öldürülen
Muammer Aksoyun ölöm yı!dönûmte(7nı öe*rteywı
24-31 Ocak günlen arasındaki "9 Adalet ve Demokrasi
Hat1asi*nda, teröre tedef olmuş tum aydınlanmacılan
anıyor, çocuktenmızın demokrasmın ve adatedn
kurumiaşacaflı bir ülkede yetışmeten ıçin güç bırfijı
yaptyoruz.
Bu bilHiçle 24 Ocak 2002 Perşembe gunu sesımızı,
topiumun bütun kesımlenne yansıtacajırnıza ınanıyoruz.
Hepirrrizin özlediğı, ülkemızde ve dunyada
Terörsüz Özgüriuk" tür.
UJur Mumcu m-n kenoı sçaroen v«ao g
Pro» Tûrttar SAVLAN Oe™z KAVUKÇLK36UJ w Pro»
Tûrtwi MINİBAŞ in öMdığp Tsroraıa Oıgürtûd- panet
Ekretr ATAER deo saz a
34 OcaK 2002 Pec^mbe
Beyktaş EvlendırTTM Daırssı Ait Saloru (Rilamur P»lu)
19.30
anlj seröesftr