Catalog

_2» OCAK 2002 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER •Jjsflukgrubu • i ANKARA (Cumhuriyet •Efcrosu) - Başbakan Bülent Eevit'in ABD gezisine fccaılan ANAP'lı Emre Kccaoğlu. Temsilcüer IN^ltclisı'nde kurulan Türk DastJuk Grubu'nun T~irkiye lehine lobi y^ajacağını söyledi. İki yıl ö>«Ke kıırulması gündeme gçetjilen \ e bu dönem lctuulan Türk Dostluk Gnbu'nun 32 üyesı bulınduğunu belirten Kxxaoğlu, bu grubun Ernıeni \e Rum lobılerinin Türcıye karşıtı propagandalanna karşı karruoyunu bilgJendıreceğıni kaydetti. Kaçak goçmenler tarbşdacak • İZMİR(Cumhurfyet Ege Bürosu) - Kaçak göçmen sorunu Jandarma Genel Komutanlığı Genel Sekreterlıği ve Bırleşmiş Milktler Mültecıler Yüksek Komıserliği Türkıye Temsılcilığı tarafindan tzmir'de düzenlenecek "Mülteci Hukuku"' seminerinde ele aiınacak. Bugün başlayacak ve 25 Ocak'ta sona erecek seminerde. Genelkurmay Başkanlığı, Jandarma Genel KomutanJığı Genel Sekreterliği de bildin sunacak. Türk pasaportlu ceset • BRÜKSEL(AA)- Belçika"run Charleroi bölgesinde, önceki gün bir yol kenannda bulunan cesedin üzerinden Türk pasaportu çıktığı açıklandı. Charleroi kentinin Seneffe bölgesinde, şehirlerarası yolun kenannda bir sürücü taraftndan bulunan, başında kurşun yarası olan ceset üzerinde yapılan araşnrma sonuçlan gizli rutuluyor. Yetkililer, ölen kışinin 30 yaşlannda olduğunu belirttiler. İnsan haklanna kadro takviyesi • ANKARA (ANKA)- AB'ye tam üyelik sürecinde Llusal Program'ın gereldiliklerini yenne getırerek, üyelik mesafesini kısaltmak isteyen hüJoimet, en çok eleştiri aldığı insan haklan alanında attığı adımlara yenı halkalar eklemeyi kanrlaştırdı. BajbakanJıktaki, insan haklan ile ilgili etkinlık yürjten kadrolar güçlendirilirken, insan haklanndan sorumJu Devlet Bakanlığı da aynı koruda hukukçulardan yen bir ekıp oluşturdu. Iddiaları için arşivler açık • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Asılsız Soykınm İddalan ile Mücadele Koudinasyon Kurulu dün Basrakan Yardımcısı DeMet Bahçeli başianhğında MGK Genel Sek:eterlıği"nde toplandı. Topantıda Osmanlı arşr lennin yerli yabancı tüıraraştırmaeılara açık oldıiunu bildirdi. G/tf'a İngiliz ilgisi • SANLJURFA(AA)- GA r a yabancı ülkelerin ilgıs sürüyor. İngiliz Savınma Ataşesı Kim Wırneld başkanlığındaki bir ieyet, GAP"ı yerınde görnek amacıyla bölgeye gelı :r Heyet, GAP'la ilgıl ;ahşma]an yerinde göreek ve incelemelerde bulıcoıak amacıyla, bugcAnkara'dan Gazintep"e, oradan da Şanjjfa'ya gelecek. Yargrtay'da seçim • AVKARA(AA)- Yanay 9. Ceza Dairesi Başjnlığı'na, aym darân üyesı Hasan Gerier seçıldı. Yargıtay 9. C:3 Dairesi Başanlığı, Demirel Tavj JI yaş sınınndan erreuye aynlmasıyla boşiiaıştı. Cumhurbaşkanı'nın 'bankalan kurtarma yasası' üzerindeki incelemesi sürüyor Sezer'denihaJeyasasına orayANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -Cumhurbaşkanı Ah- met.NecdetSezer, IMF'nin ek 10 milyar dolarlık kaynağının koşulu olarak TBMM'den ge- çirilen Kamu Ihale Yasası ve Kamu İhale SÖzleşmeleri Ya- sası'nı onayladı. Kamu ihale- lerini yabancılann katıhmma açan yasa 2003 yılında yürür- lüğe gırecek. Savunma, güvenlık ve ıs- tihbarat ile ilgili işleri kapsa- mayan yasaya göre ödeneği • IMF'nin ek 10 milyar dolarlık kredinin koşulu olarak öne sürdüğü ihale yasasına ilişkin incelemelerini tamamlayan Cumhurbaşkanı Sezer dün yasayı onayladı. Yasayla kamu ihaleleri yabancı firmalara da açılırken, ödeneği olmayan projeler için ihaleye çıkılamayacak. olamayan projeler için ihale- tiriliyordu. Bankacıhk yasası le Kurulu oluşrurulacak. Ku- ye çıkılamayacak. İnternetten ihale Uanı Kamu ihalelerini yabancı firmalara da açan ihale yasa- sı, yerli katılımcılan korumak için yapılan düzenlemelerin sınırlı kalması nedeniyle eleş- için ise Sezer'in inceleme sü- resi 29 Ocak'ta doluyor. Yasa ile kamuya ait vakıf, dernek, birlik ve bunlann iş- tiraki olan firmalar kendi ku- rumlannın açtığı ıhalelere gi- remeyecek. Malıye Bakanlı- ğı'na bağlı olarak Kamu îha- rul, yasa doğrultusunda yö- netmeliklerhazırlayacak, sek- törü denetleyecek ve internet sitesinde ihale ilanlannı ya- yımlayacak. Yasa. yabancı firmalann ihaleJere girebilme sınınnı be- lirleyen eşik değerin, idareler CHP Ekonomi Masası Banka sahipleri kurtarüacak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Ekonomi Masası. bankalarla ilgili sorunlar aşılmadan. bankalan kurtarmaya dönük yasanın ancak "sorunlu banka sahiplerini kurtarnıaya'' yarayacağını belirterek bankalan hortumlayan ya da batıranlardan hesap sorulmasuıı istedi. CHP Ekonomi Masasf ndan yapılan açıklamada. kamu gelirlerini arttırmadan faız dışı fazlanın yüksek tutulmasının, memura daha az maaş, halka daha az hizmet, ülkeye daha az yatınm aniamına geldiği vurgulandı. Açıklamada, "Devtetin, 222 milyon Urabk ayhk asgari ücretten toplanı 58 milyon 400 bin lira vergi alırken aylık faiz geliri 6 milyar 400 mihon lira olan kişiden hiç vergi almaması hovardalık değil mi" diye soruldu. Ülke nüfusunun yüzde 40'ının açlık sınınnda yaşadığına işaret edilen açtklamada şöyle denildı: "Baük duruma gelmesi nedenhle Tasarnıf Mevduab Sigorta Fonu'na abnan 19 bankanın 20.2 milyar dolar tutan maliyetini bu bankalan baoranlara ve onlan horrumlayaniara, kredileri tokatlayaıüara ödetmek yerine haUan parası ile ödemek hovardahk değil mi? Son Bankalar Yasası ile banka hortumlamanın artık suç ounaktan çıkanbnası hovardalık değil mi?" Açıklamada, tanmdan sanayiye tüm reel ekonomiyi, teknolojik yapılanmayı. bölgesel kalkınmayı desteklemeye odaklanmış, ıç ve dış pıyasalarda rekabet edebilen. şeffaf, kamusal ve ulusal boyutlan güçlü bir mali sektörü temel alan sosyal demokrat sıyasetin duruma el koyması gerektiği bildirildi. ÇİZMEDEIV YUKARI MUSAKART ile katma bütçelı idarelerin mal ve hizmet alımlannda 750 milyar, diğer idarelerde 1 tril- yon, yapım işleri ıçın de 17.5 trilyon lira olmasmı öngörü- yor. Yasayla öneri veren yer- İi girişimciler için yüzde 15 avantaj sağlamyor. Buna gö- re ihale yüzde 15 fazla tutar- la yerlı firmalara bırakılabüe- cek. Bankacıhk yasası incelemede Cumhurbaşkanı Sezer, "bankalan kurtarma ya- sası" olarak da bilinen Mali Sektörün Borçlan- nın Yeniden Yapılandı- nlması Yasasını incele- meyi de sürdürüyor. Se- zer" ın bankalara serma- ye aktarımını öngören yasa hakkında karar ver- me süresi 29 Ocak'ta do- lacak. Mali sektörün borçla- rının yapılandınlması adıyla TBMM den geçen bu yasayla, bankalara IMF'den saglanacak kay- nağın en az 5 milyar do- lan aktanlacak. m.kart a superonline.com.tr Yargı muafiyeti Yasaya göre, devlet sermaye yeterliliği yüz- de 0-5 arasında olan ban- kalara ortak olacak. Ser- maye yeterliliği yüzde 5- 8 arasında olanlara ise hisse senedine dönüştü- rülebilir tah\il aracılığıy- la aktanm yapılacak. Kamu bankalan yöne- ricilerine yargı muafiye- ti, "hukukisorumluluk- lannın özel hukuk hü- kümlerine tabi kıhnma- sıyb" sağlanırken, bu ki- şilerin memur sayılama- yacağı da hüküm altına alındı Ziraat ve Halk banka- lanndan yıl sonuna kadar bankacıhk usullerine uy- gnn olarak tanm, esnaf ve sanatkâr, KOBÎ ve ihra- catçılara en az 1.5 katril- yon lira ek kredi vermesi de hülane bağlandı. 'AB'ye Uyum' tasansı yann Adalet Komisyonu'nda görüşülecek AKP'den '312 komitesi' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk Ceza Yasası ve Terörle Müca- dele Yasası 'nda değişiklık öngören "AB'ye uyum" tasansı yann TBMM Adalet Komisyonu'nda görüşülecek. AKP yönetimi, TCY'nin 312. mad- desındeki yeni tammın RecepTayyip Erdoğan'ınyasaklı durumunu sona er- direcek şekılde değiştirilmesi için hü- kümede pazarlığa hız verdi. AKP içinde "312 komitesi'' oluşturulurken; genel başkan yardımcısı Abdullah GüL Başbakan Yardımcısı Mesut Yıl- maz a seslenerek 'Bu kanunla AB'yi kandıramazsuuz** dedi Muhalefehn AKP v e SP kanadı 312 ve 159 tanımındaki 4 hükme karşı çı- kıyor. BunJardan ilki, 312 tanımında- kı suç unsurunun u kamu düzenini bozmaolasıhğuıa* 1 bağlanması. fkın- ci eleştiri noktası, "halkın bir kısmı- ru aşağüayKi ve insan onurunu zede- leyecek şekilde tahJdr" ifadeleriyle yeni bir suç konusu getırilmesı. 159. maddedeeleştinlen birinci unsur, dev- let kuvvetlerine hakaretle ilgili bölü- me "bunlantemsiiedenbirkjsmına" diyerek, genış bir tanım getirilmesi. 'Diktatöriüğe gider' AKP Genel Başkan Yardımcısı Ab- dullah Gül, TCY'nın 159 ve 312. maddelerindekı değişikliğin mahke- meleregeniş takdır yetkisi \erdiğıni söyledi. Demokratikleşme adı altın- da mevcut düzenlemeden bile geriye gidildiğini sa\ouıan Abdullah Gül, şu eleştirileri dile getirdi: "Bu kanun bu ülkeyi diktatöriüğe kadargötürecektir. Duzenlemeyie ül- ke tamamen yürütmenin emrine gi- rer. Gerekçedede beürtildiği gibi esas amaç demokratikleşme değil, güven- Kktir. Budüzenkme Türkiye'yiAB'ye daha çok uzaklaşoracak. Bununla AB'yi kandıramazlar." Cumhunyetçı KadınJar Derneğı Genel Başkanı, Avukat Şenal San- han da uyum tasansıyla düşünce ve anlatım özgürlüğünün genişletildi|i savının doğru olmadığını söyledi. Kutan'dan Anayasa Matıkemesi'ne: Din hürriyetini yargıladılar ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Saadet Partisi (SP) Genel Başkanı RecaiKutan. FP hakkındaki kaparma karannın gerekçesine yamtını, Anayasa Mahkemesi'ne dönük sert tepkilerle açıkladı. Genel başkanı olduğu partimn kapahhîıasına neden olan "dini siyasallaşürma" görüşünde ısrar eden Kutan, "Islam dinine inananlar için başörtüsünün anayasa] bir hak olduğunu, mahkemenin de sa\aş halinde büe kısıtianamayan din ve vicdan hürriyetini yargıladığınr sa\ undu. IRMIKIAYDIN ENGİN aengin« doruk.net.tr Yetkili Makama, (Parantez: Dilekçemi tam da nereye yaz- mam gerektığini bir türlü kes- tiremediğım için "Yetkili Ma- kama" gibi bulanık bir tanım kullanmak zorunda kaldım. Bu konuda epey düşündüm. Bir üniversitenin rektorüne ya- zacağım. Ama "kazık kadar herifsin, senin neren öğrenci, bizımle ne ilişkin var" deyıp di- lekçemi almayacaklar. YOK'e yazayım diyorum. Ama o na- sıl olsa hem ünıvers/te yöne- tim kuruluna, hem DGM sav- cısına haber verecek. Doğru- dan DGM savcısına gidıp di- lekçemle kapısma dayansam, savcı yüzume bakacak, "Ayıp ayıp Engirt Bey. Daha suçu iş- lemeden bana geliyorsunuz. Sizin gibi deneyimli bir basın sanığına hiç yakıştıramadım doğnısu. Hele birsuçu ışleyin, ondan sonra göruşürüz" de- yip dalgasını geçecek. O yüzden ıster ıstemez:) Yetkili Makama, Kürtçe öğrenmek ıstiyorum. Türkçem fena değildır. Al- mancam da fena değildir. Ger- çi Almancanın azını okulda, çoğunu sokakta ve özellıkle taksınin dıreksiyonunda öğ- rendim. O yüzden Almancayı bıraz "bıçkın ağzı" ile konuş- Dilekçe Hakkımı Kullamyorum... tuğum söylenıyor. Ama olsun. Idare ediyorum Ancak mesleğim dolayısıy- la ülkemizin güneydoğusuna da gitmek zorunda kalıyorum. Ayrıca önümüzdekı günlerde Irak'ın dünya gündeminin bi- rinci maddesine oturacağına ilişkin pek çok gösterge var. Bu koşullarda gerek Türki- ye'nin güneydoğusunda, ge- rekse önümüzdeki günlerde meslekı nedenlerle sık sık gıt- mek zorunda kalacağım Kuzey Irak'ta yaşayan insanlarla ko- nuşabilmek, dediklerini anlaya- bilmek. sorularımı dolaysız yö- neltebilmek amacıyla Kürtçe öğrenmemde epey yarar ola- cağı kanısındayım. Ulkemde Kürtçe öğrenmek için ne gıbı olanaklar bulundu- ğunu bilmiyorum. Bu yüzden "ilgilimakama' dilekçe verip bir yurttaş olarak bu sorunumu çözmekte devletin bana yar- dımcı olmasmı istemeye karar verdi m. (Parantez: "Türkiye Cum- hurıyetiAnayasası Madde 74: Vatandaşlar, kendileriyle veya kamu ile ilgili dilek ve şikâyet- leri hakkında, yetkili makam- lara ve Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne yazı ile başvurma hakkınasahiptir. Kendileriyle il- gili başvurmaların sonucu, di- lekçe sahiplerine yazılı olarak bildirilir.") Dilekçem, anayasada bana tanınan hakka ve ilgili kanun maddesindeki uygulama hü- kümlerine tümüyle uymaktadır. Bu hakkımı kullanır ve dile- ğimi anayasada kullanılan te- rimle "yef/c/7/ma/cama"iletirken ve ilettikten sonra herhangi bir biçimde zor kullanmayacağım, şiddete başvurma gibi yön- temlere kalkışmayacağım. Hu- kuka bağlı bir yurttaş olarak yetkili makamın dilekçeme ya- sada ongörüldüğü üzere "ya- zılı biryanıt" vermesini bekle- yeceğim. Yanıt olumluysa Kürtçe öğ- renmeye başlayacağım. Yanıt olumsuzsa gerekçesini oku- yacağım. Gerekçeyi akla ve hukuka uygun bulursam duru- mu kabullenecek, uygun bul- mazsam sorunun çözümü için yargıya başvuracak ve yargı karanyla devletin, yurttaşının bir dileğini yerine getirmesini sağlamaya çalışacağım. Yargı kararı ne olursa olsun hukuk devletinde yaşayan bir yurttaş olarak sonucu kabul edece- ğim. (Parantez: Bazı politikacı ve bürokratların gazetelere yansı- yan açıklamalanndan, PKK'nin siyasallaşma yönündeki ma- nevrası çerçevesinde "Kürt- çenin eğitim diliolmasmı" sağ- lamak üzere yandaşlanna ey- lem çağrısı yaptığını öğrendim. PKK yasadışı bir örgüt ol- duğundan onun birkongre top- ladığını ve o kongrede bu yön- de bir karar aldığını bilmiyo- rum. Yani benim Kürtçe öğ- renme isteğimin PKK ile ve PKK'nin siyasallaşma niyetle- ri ile hiçbir bağı yoktur.) Yine gazete haberlerinden ve bana ulaşan kimi okurlan- mın faks ve e-posta mesajla- nndan, üniversitelerde Kürtçe öğrenmek için dilekçe veren- lerin tutuklandığını, bir harta iki yıllığına okuldan uzaklaştı- nldıklannı, en hafifinden dilek- çelerinin kabul edilmediğini öğ- ren'ıyorum. Bunun gerçek olmadığını dü- şünuyorum. Ya bana bu bilgileri aktaran- lar yanlış bılgı vererek beni ya- nıltmaya çalışıyoriar ya da üni- versite rektörü, YÖK Başkanı, vali, kaymakam. savcı. yargıç gibi kamu görevlıleri anayasa- yı, yasaları ve Türkiye'nin im- za koyduğu uluslararası söz- leşmeleri çiğniyorlar. Bir yurt- taş olarak bu olasılıklardan hangisinin gerçek olduğunu öğrenme olanağım bulunma- maktadır. AncakAvrupa Birliği'nin 1999 Helsinki Doruğu'nda, azınlık dil ve kültürlerinin korunması, desteklenmesi ve özendirilme- si yönünde üye ve aday üye devletlere "pozitif yükümlü- lük" denen ödevler verdığinı biliyorum. Bu sözleşmeye Tür- kiye'nin çekince koymaksızın imza attığını da biliyorum. (Parantez: Son iki paragraf, DGM savcısının hakkımda bir soruşturma açmadan önce bir- kaç kez düşünmesini sağla- mak amacıyla yazıldı). Yukarıda açıkladığım neden ve gerekçelerle Kürtçe öğren- me isteğimi içeren bu dilekçe- min incelenerek tarafıma en kısa sürede yazılı bir yanıt ve- rilmesini anayasal bir hak ola- rak dilerim. Aydın Engin / Türkiye Cumhuriyeti Yurttaşı POLTIİKA GÜ1NLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Umutsuzluk Özlemi... Pantolon satışları patlamış... Kadın memurlar artık çok mutlu!.. En çok 38,40 ve 42 beden siyah, lacivert, kah- verengi pantolonlar satılıyormuş... Gazetelerin sayfalarını karıştırıyorum... Yaşamın içinden küçük öykücüklerarıyorum!.. Hatice Tuncer'in Cumhuriyet'\e yayımlanan röportajını okumuştum birkaç gün önce... Gülüm Atıcı ve Esengül Dursun'un öyküsü beni bilinmeyen bir kente götürdü... Acı ve hüzün!.. Umut ve umutsuzluk!.. Hatice Tuncer, yaşamın içinden çıkardığı iki insanın acılannı anlatırken yoksulluğun o darza- manlarda nasıl yalnızlığa dönüştüğünü gözler önüneseriyordu... Kadın pantolonu satışlan patlamıştı, ama Gü- lüm Atıcı "Açım, işsizim, parasızım" diye hay- kırıyordu... Izmit'te yaşıyordu Gülüm Atıcı... O bir depremzedeydiL ölümle pençeleşen bir hastası vardı... Bakması gereken çocukları!.. Esengül Dursun ise çığlık çığlığaydı... Dört çocuğuyla birlikte yaşıyordu... Depremden önce Gebze Kayrnakamlığrndan yardım alıyordu... Esengül Dursun şöyle diyordu: "Kaymakamlık da depremden sonra yardı- mıkesti. Çocuklanm aç, çalışmakistiyorum..." Sakız beyazı düşleri yoktu Esengül Dursun ve Gülüm Atıcı'nın... Gözlerinde hüzün ve acı vardı!.. • • • Pantolon satışlarının patlaması beni sanki başka iklimlere götürdü; yaşamın içindeki kü- çük öykücükler, ellerimizde var olan sevda- larımızı kaçırdı... Korkularımız, birilerinin bizi bırakıp gitmelerin- den kaynaklanıyorolabilirdi!.. Boynu bükük birmenekşe. sabahı bekleyen kadının iri gözlerinde çoğalmaktan yorgun dü- şebilirdi!.. Peki, benım ülkemde erkekler kadınlan neden dövüyor? Türkiye'de kadınlann yüzde 80'i şiddet altın- da!.. Erkeklerin yüzde 35'i eşlerine şiddet kullan- dıklarını kabul ediyorlar!.. Şiddete uğrayan kadınlar, sorunlannı ken- di içinde saklayarak ya da arkadaşlarına anla- tarak çözmeye çalışıyor... Toplumsal şiddet dalga dalga yayılıyor!.. Bahçelievler'de 50 kişilik bir topluluk, ellerin- de sopa, bıçak ve baltayla kahveyi basıyor!.. Aynı topluluk 60'ayakın arabanın camlannı kı- rıyor, lastiklerini parçalıyor!.. Bu saldırıyı yapanlar kim? Anantin'de marketleri basıp yiyecek çalan- larla Bahçelievler'de kahve basan, araçların camlannı kıran, lastiklerini parçalayanlar ara- sında ne fark var? Toplum gerçekten çıldırmış... Trabzonspor-Beşiktaş maçından bir fotoğ- raf... Trabzonsportaraftarı biradam pantolonunun düğmelerini çözmüş, gösteriyor... Yanında ise 9-10 yaşlanndaki çocuğu, fotoğraf muhabirle- rine "Çek, çek" diyor... • • • Bir yanda kadın pantolon satışları patlıyor, öte yandan issizlik ve açlık giderek artıyor... Gülüm Atıcı ve Esengül Dursun'un yaşamını, kahve basan, otomobiHeri tahrip eden gençle- ri düşünürken bir televizyon kanalında poli- sin üniversıteli genç kızı nasıl dövdüğünü gö- rüyorum... Polisler genç kızı saçlanndan tutup yerler- de sürüklerken tekmeliyorlar!.. Kürt kökenli gençlerin suçu şu: "Anadillerinde eğitim istemek." Milli eğitim müdürlüklerine dilekçe verdikleri için DGM'ye veriliyorlar!.. Demokratik bir hukuk devletinde isteyen Türk- çe, isteyen Kürtçe, isteyen ingilizce öğreniri. Enis Berberoğlu'nun yazdığı gibi, siyaset ve devlet erki Kürtçenin resmi okullardaki statüsü- ne karışabilir!.. İsteyen Çince kurs, isteyen Kürtçe kurs açar!.. Kim karışabilir buna?.. Kürtçe kitap yazmak, türkü okumak serbest, ama Kürtçe öğrenmek yasak!.. PKK yıllarca Güneydoğu'da akan kanla bes- lendi, tamam! Şimdi o defter kapandı!.. Türkiye 1990'/ aştı, 2000'li yıllarda yürüyor!.. Baskıyla bir yere varılmazi.. Umutsuzluk öz- lemiyle yaşanmaz!.. hikmetcetinkaya a cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 Çagnşımlar labirentinde başkalaşan yollar Bajkalaşımlar I-.X EnisBatur 44«sayfa, 16.5x24 an. 2. baskı. 16 000.000 TL EnisBatur 416sayfa, 16.5 x 24 an. 15.000.000 TL 2 cih bir arada, özel kutusunda; 32.000.000 TL oao