31 Ocak 2025 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
22 OCAK 2002 SALI CUMHURİYET SAYFA 17 _ EcevtttBOt lûüzarUea 10 vermtş... Banşrimça mrlçMtyatsaı! Bektronik posta: denosomeciflTihuriyetcom,tr Tel: 0.212.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97 - Polis operasyonlannda psikolog da gorev alacakmış... "Vurulmaya az kaldı: doktorum nerede!" Saflık 2002 FIFA Dünya Kupası'nın resmi sponsoru Coca Cola, futbol dunyasının bu en buyük kupasını, göstermek ıçın Türkiye'ye getırıyormuş.. Coca Cola'nın basın açıklamasına göre değerıne paha bıçılemeyen 4 kılo 970 gram ağırlığında ve 36 santimetre boyundakı kupa, Italyan heykeltıraş Sılvıo Gazzangıa'nin tasarımıymış ve 18 karat saf altından hazırlanmış.. Inanılır gıbı değıl1 Bız de inanamadığımız için Istanbul Kuyumcular Odası'na sorduk; saf altının kaç ayar olduğunu... Bınde 1000 oranında yanı saf altın 24 ayar kabul edılıyormuş... Saf altının ıçıne bınde 250 oranında gumuş veya bakır katıldığında ayan 18'e düşuyormuş... Türkıye bugune dek Dünya Kupası'nı kazanamadı ama kupanın gezdırıcısı Coca Cola'nın abartılı altın ayarını yutacak kadar da "saf" değiliz! • çışlen Bakanı Ruştü Kazım Yucelen'ın tra- fık duzenıyle ılgılı ofarak oncekı gun yayımla- dığıbırgenelgevar Içışlen Bakanı, 81 ılınva- lısıne gonderdığı genelgede, trafık kurallarına uyulması konusunda bır dızı uyanda bulunarak ge- reken onlemlerın alınmasını ıstıyor Klasık bır genel- ge Genelge trafîkte herkesın bıldığı yasalara, yonet- melıklere kurallara uyulmasını ıstıyor Fakat genelgede klasığın dışına çıkan bır saptama dıkkatı çekıyor "Başta trafık zabıtamız olmak uzere dığer genel zabıta personelımızın yol kullanıcılanna ornek olma- ları gerekırken geçış ustunluğu koşulları oluşmadığı halde kendılerının detrafik kurallarına uymadıkları ve gorduklen trafık kural ıhlallerıne karşı duyarsız kaldık- ları gorulmektedır" Içışlerı Bakanı, başta trafık polıslennın, trafık kural- larına uymadığını soyluyor Gorevlı trafık polıslennın, kuralları ıhlal eden resmı taşıt kullanıcılanna ışlem Trafik yapmadığını bıldınyor Bakan doğru soyluyor Içışlerı Bakanı'nı ıllerde temsıl eden valıler de bu durumu çok lyı bılıyor Bunu Turkıye'de şehır ıçınde ya da dışında yola çı- kan surucu, yolcu, yaya herkes bılıyor Trafık polısının, resmı ya da sıvıl polısın beledıye- nın, resmı kurum ve kuruluşlarının trafık kurallarına uymama gıbı ustunluğu var Hele Bakanlar Kurulu uyelerının1 Tek ayrıcalığı Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Se- zer gosterıyor Sezer, makam otomobılını kullanmıyor ama şofo- runu uyararak kurallara uyulmasını sağlıyor Içışlerı Bakanı, genelgenın yapılması gerekenler bolumunde şoyle dıyor Trafık zabıtası ve genel zabıta personelı ıle resmı kurumlara aıt araç suruculennın trafik kurallanna uy- ma konusunda ornek davranışlar gostermelerı sağ- lanacak, sıralı bınm amırtennce bu konuda gereklı de- netımler tıtızhkle yapılacak ve trafik kural ıhlalı yapan tum suruculere trafık cezası uygulanacaktır" Ayrıca bır denetım yapmaya gerek yok Başbakan Bakan, Valı, Emnıyet Muduru makam otomobıhnın şoforune "kurallara uyacaksın" dedık- ten sonra hangı "memur" kurallan çığneyebılır kı Fakat ışın çıvısı çıkmış bır kere Bır Bakan, bır Valı yola çıktı mı, yaz tatılıne bıle çık- sa mutlaka "geçış ustunluğu" gerektıren bır goreve gıdıyor oluyor Ne kırmızı ışık, ne U donuşu yasağı hıçbır şey ışlemıyor Hele bır de beylenn rahatı ıçın trafık akışının kesılmesı yok mu1 Içışlerı Bakanı Yucelen, genelgesınde samımı ıse konuyu once Bakanlar Kurulu'ndakı arkadaşlanna anlatsın1 SESSlZSEDASIZ(l) NURİKURTCEBE Yüksek Yenhm Hattı erdıncutkutayahoo com Ece\ıtABD'dekalsa>dı Ulkemızı yonetenlere daha yakın olurdu1 Türklerin hediyesi, Yunanlıların başlığı Atına'dakı arkadaşımız Murat llem, Başbakan Bulent Ecevit'ın ABD gezısını, Yunanıstan'dakı gazetelerden bınnın "Hediye getırseler dahı, Türklerden kork" başlığı ıle verdığını Vazıyet'ten duyurmuş Murat llem, aynntısına gırmeden, bu başlığın Bulent Ecevit'ın ABD Başkanı George W. Bush'a bır Kuran hediye goturmesıyle bağlantılı olduğunu belırtmıştı Işı nedenıyle yılın onemlı bır bolumunu Ingıltere'de geçıren Antalya'dakı dostumuz Yılmaz Dikbaş ıse başlığın altında başka bır gerçeğın yattığını anlatıyor "Ingılızlerın bır atasozu vardır 'Bevvare of Greeks beanng gıfts1 ' Turkçe'ye şoyle çevırebılınz 'Hediye getıren Yunanlılara karşı dikkatii ol! Bır Yunan gazetesının, Bulent Ecevit'ın Amenka zıyaretıyle ılgılı attığı başlık, aslında Yunan kurnazlığından başka bır şey değıl Çunku Ingılızlerın kendılerı hakkında soyledığı bır deyışı evınp çevırmış bıze yoneltmışler Bızde sık sık 'şark kurnazJığı'ndan soz edılır Ama Yunanlının yaptığı bu kurnazlık, aslında kurnazlık konusunda "şark"ın "garp"ın çok gensınde kaldığının guzel bır kanrtıdıri" 'Uçıık Görüşler'le Keyiflemnek!.. MERİÇ VTXİDEDEOĞLU Yaklaşık 1960'lardan bu ya- na hemen hemen her on yılda bır, dın konusu ele alınıp ka- muoyu gundemıne getırılıyor llkın "Islamda Reform olur mu 9 " sorusu ortalardaydı, sonra buna "Dınde yenıden yapılanma" soylemı eklendı, şımdılerde de Islamda röne- sans "tan soz edılıyor Bunlardan "rönesans" ve "reform" taşıdıkları anlamla- rın tarıhte yaşandığı sozlerdır ve bu tarıhsel olguları ımledık- lennde buyuk harfle yazılırlar, boylece bırer ozel ad olurlar kı sozluklerde bunlara karşılık olarak verılen "yenıden do- ğuş", "lyıleştırme, duzeltme" anlamlarının otesıne geçerler Bu yuzden bu sozler dın bağlamında yer aldıkları za- man, hangı anlamda kullanıl- dıklarına ozen gosterılmesı gerekır örneğın "Islamda re- form yapılamaz, ya da yapıla- bılır" denıldığınde, tarıhçıler, araştırmacılar ılahıyatçılar 16 yuzyılda Hınstıyan dınınde ya- şanan olgudan, yanı Re- form'dan soz edıldığını kabul edeıier kı bu durum yerleşmış ve oturmuştur Dolayısıyla sozluk anlamında "reform" ele alınıyorsa, bunun belırtılme- sınde yarar vardır'? Ne kı çoğu kez bu ıkı anlam harman edı- lıp kullanılmakta, bu da zaman zaman zıhınlerı karıştırmakta- dır "Rönesans" ıçın de aynı du- rum soz konusu "dınde rö- nesans " konu edıldığınde, 16 yuzyıl Batı toplumunun yaşa- mmdayenıbırçığıraçan "Ro- nesans "ın değıl de "yenıden cfo<Juş"anlamınınelealındığı- nı belırtmek sağlıklı bır yakla- şım olur Ama hem "dınde rö- nesans'^ hem "dınde re- form"u bır arada kullanarak, sağlıklı bır goruş ortaya koyma o\anağı pek yoktur Ne var kı 11 Eylul terorun- den sonra dını yenıden ele alan yazılarda, soyleşılerde, soruşturmalarda karmaşanın surduğu goruluyor örneğın son gunlerde, bır bılım ınsanı- mızla yapılan ve bır gazetede yayımlananf) roportajda da doğrusu net bır tutum sergı- lenmedı Öğretım uyesı bılım ınsanı- mız konuşmasında, "Islam- da reformun doktrın gereğı mumkun olmadığını, ama bır ıçtıhat sılsılesı yapılabılece- ğını" ılerı suruyor Bu deyış- te vurgulanan kesınlık ne ta- rıhsel anlamda ne de "yenı- den duzenleme" anlamında herhangı bır reformun yapıla- mayacağını ortaya koyuyor, eğer boyleyse yapılacak bır şey kalmıyor ama oğretım uyesıne gore yıne de açık bır kapıvar bunun adresıdefık- hın -Islam hukukunun- kay- naklarından bırı olan "ıçtı- hat", bunun ıçın de o unlu deyış anımsatılarak, Turkı- ye de artık "ıçtıhat kapıları- nın açılması" onenlıyor Kulağa hoş gelen bır one- rı Madem elde boyle bır yol, boyle bır yontem var bunun- la Islamda kımı duzenlemeler neden yapılmıyor kı'' Bu hak- lı soruya yanıtın "ıçtıhat"ın ne olduğunu kısacaanımsamak- tan geçtığı ortada Derınlığıne ınmeden "ıçtı- hat", "Islam toplumlarının dünyasal yaşamında ortaya çıkan, ne Kuran'la ne hadıs- lerle, vo 'lerle çozulemeyen sorunlara 'muçtehıt'/erce bu- lunan çozum" olarak tanımla- nabılır Muçtehıt, Kuran'ı ha- dıslerı, ıcma'ı çok lyı bılen ve bunlardakı kesınlık ıfade eden dogmalara "muhalıf" bır du- zenleme yapılamayacağının bılıncınde olan dın bılgınıdır Tarıh, Islamın ılk yuzyılların- da bu yolun o donemlenn kı- mı dünyasal sorunlarına ço- zum getırdığınden soz eder ve bu sınıriı duzenlemenın daha sonra Islamaaykınlığıılensu- rulup yaklaşık 12 yuzyılda ya- saklandığını belırtır Şımdı ıse Turk devletınden ıstenen, bu yontemı yenıden dırıltıp uygu- lamaya koymasıdır Pekı ama Turk toplumunun dünyasal yaşamı 75 yıldır laık hukuka dayanan yasalarla du- zenlenmıyor m u ' öyleyse amaçlanan nedır? Acaba baş- ta Yurttaşlar Yasası (Medenı Kanun) olmak uzere toplum- sal yaşamı duzenleyen yasa- ların "ıçtıhat' yoluyla Islamı dogmalarla "ı/z/aşma"sını mı sağlamak'? Bu "uzlaşma" ya da "uzlaş- tırma" goruşu bır suredır ısıtı- lıp ısıtılıp gundeme getınlıyor; yedı-sekız yıl once bu ış ıçın one surulenler ınanılmaz ço- zumlerdı örneğın Zına ceza- sı olan recm'ın ufacık taşlar atılarak yenne getınlmesı, ya da hırsızlığın cezası olan "el kesmenın" ele bır çızık atılarak uygulanması gıbı Uzlaşma- cıların genış duş gucunun ne- ler yaratabıleceğını kestırmek guç öte yanda soyleşıde Islam- da reformun kesınlıkle yapıla- mayacağı bıldırılmesıne karşı- lık, "var olanı yenıden ortaya çıkarmak" anlamına gelen "ronesans"ın yapılabıleceğı ve "Islamda ronesansı yapa- bılecek tek aday ulke"n\r\ de Turkıye olduğu belırtılıyor Oysa dınde reformun ozun- de de ılk olana var olana do- nuş yer alır dının doğuş yılla- nnda var olanı yenıden ortaya çıkarmak yatar Dolayısıyla "reform olamaz, rönesans olur" demek, aynı bır goruşu hem onamak hem de yadsı- maktır öğretım uyesı bu soyleşıde- kı kımı duşuncelennın "uçuk" entelektuel goruşler olduğunu belırtıyor, keyıflı bır değerlen- dırme C) Mılhyet, Derya Sazak'ın Prof Dr Nur Vergın ıle sohbe- tı, 24 12 2001 ÇİZGtLtK KÂMtL MASARACl HARBİ SEMtHPOROY aotnihponv@fnhoo.com TARİHTE BUGÜN MIMTAZ ARIKAIS 22Ocak KARİKATÜROJ CMVAL: *HERKESIN OYUNCAĞf KENDİNE m 1368'DE 8UGUM,OAJLU n&usız leARi&rnjKcu YVAN s4B*/VC*rL4 HVrrt*4e ETM/fTf ' "CHAML "ADlN/ KULLAHAN SJ fl/f ÇtZMEYE BAÇO4M/V CtiAVHL, AHIHNDAN "LE fi/s^eo "A/V/V su&e*x.r Ç'SEB/ OLA*ÜÇTU. 19SS I tZLEYEN YlLLAÜ, SI8ÇOK ACBUMU İ , SU A&4M ÇtZGl & Ö TALLfK BET/MLGyEN, "HEe/ZESrN OYUNCAâl İZMİR BORNÖVA 2. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN GAYRİMENKUL AÇIK AKTTIRMAİLAM Dos>aNo 2001 4737 Talımat Satılmasınakarar\enlenga\nmenkulun eınsı kıymetı adedı, e\safı Bır borçtan dolayı a^ağıda cınsi, kıymetı, adedı. evsafı ve dığer ozellıklen belırtılen taşınmazın satılarak para>a çevnlmesıne karar %enlmıştır Tapu ka>dı Izmır ılı, Bomova ılçesı Ergene (Osmangazı) Mahallesı, 3624 ada, 21 parselde kayıtb 2620 m2 alanlı. 30/1920 arsa paylı, A blok zemın kat 8 nolu mesken Muhammen bedelı 19 000 000 000 TL (ondokuz mılyar) Adre»ı Ergene Mahallesı (Osmangazı) 913 Sok \o 135 A Blok zemın kat Daıre 8 Bomovalzmır Onemlı ozellıklen Ta^ınmaz dort blok apartmanlardan oluşmuş bır sıtenın 2630 m2'de 30 1920 arsa pavlı, A blok zemın kat 8 nolu meskenını teşkıl etmektedır 2 sınıf ınşat tarzında olup taknben 78 m2 kullanım alanlı 2 oda salon antre, mutfak, muşterek banyo ve vvc'den ıbarettır Daırede tum ıslak zemınler seramık salon ve odalar marley duvarlar normal badana, ıç kapılar ahşap doğrama >ağlıbo- ya, dışa bakan pencereler alumın>'um doğrama mutfak vanm fa>ans, ban>o tavana kadar fa>ans kat kalonfer borulan doşenmış ve çe- lık kapılı 2 balkonludur Ana bınanın konumu ıtıban>le soz konusu daıre arka cepheye bakmaktadır Bınada asansor voktur Pencereler demır korkulukludur Sadş şartlan: 1- Taşınmazın bınncı satışı 04 03 2002 gunu, saat 14 30-14 40 arasında olup Bornova 2 lcra Mudurluğu'nde açık artnrma suretı>le yapılacaktır Bu arttırmada tahmın edılen kıymetın yuzde ^5'ını ve ruçhanlı alacaklılar varsa alacaklan mecmuunu ve satış masraflannı geçmek >artı ıle ıhale olunur Boyle bır bedelle alıcı çıkmazsa en çok arttıranın taahhudu bakı kalmak >artı ıle 14 3 2002 gunü aynı >er ve ajTiı saatler arasında ıkıncı arttırmava çıkanlacaktır tkıncı arttırmada îse ruçhanlı alacaklılann alacağını ve satış masraflannı geçme- sı ve tahmın edılen değerlenn yuzde 40'ından aşağı olmamak koşulu ıle en çok arttırana ıhale olunur 2- Arttırma>a ıştırak edeceklenn, tahmın edılen kıymetın yuzde 20 sı nıspetınde pey akcesı \eva bu mıktar kadar mıllı bır bankanın temınat mektubunu vermelen lazımdır Satış, peşın para ıledır Alıcı ıstedığınde 20 gunu geçmemek üzere mehıl venlebılır Resmı ıhale pulu tapu alım harcı ve masraflan, gaynmenkulun teslım masraflan, KDV alıcıya aıttır Tapu satım harcı taşınmazın aynından doğan bınkmış vergıler ıle dellalıye resmı satış bedelınden odenır 3- Ipotek sahıbı alacakJılarla dığer ılgılılenn (*) bu gayrımenkul uzenndekı hakJannı, hususıyle faız ve masrafa daır olan ıddıalannı davanağı belgelen ıle on beş gun ıçınde daıremıze bıldırmelen lazımdır Aksı takdırde haklan tapu sıcılı ıle sabıt olmadıkça payla^ma- dan hanç bırakılacaklardır 4- Satış bedelı hemen veya venlen muhlet ıçınde odenmezse lcra Iflas Kanunu nun 133 maddesı geregınce ıhale fesh edılır îkı ıhale arasındakı farktan, tememıt faızınden alıcı ve kefillerı mesul tutulacak ve hıçbır hukme kacet kalmadan kendılennden tahsıl edılecek- tır 5- Şartname, 15 1 2002 tanhınden ıtıbaren herkesın görebılmesı ıçın daırede açık olup masrafi venldıgı takdırde ısteyen alıcıya bır omeğı gondenlebılır 6- Taşmmaz tîK 132 maddesı gereğince uzenndekı tum takyıdatlardan an olarak satışa çıkanlmıştır 7- Satışa ıştırak edenlenn şartnamevı gormuş münderecatını kabul etmış sayılacaklan, başkaca bılgı almak ısteyenlenn 2001/4737 Talımat sayılı dosya numarası ıle mudurluğumuze ba^vurmalan gerekır 8- Tapu kaydında adreslen bulunmavan ılgılılere llK 127 madde gereğınce gazetede yapılan ılanın teblığ yenne geçeceğı teblığ ve ılan olunur (*) Ilgılıler tabınne ırtıfak hakkı sahıplen de dahıldır Basın 2818 KALEM METtN ERKSAN Tiirk Tarihi'mn Yeniden Yazılmasma Dair Oluşturduğu psıkıyatrı bılımı ıle dunya duşunce tan- hınde bır donem başlatmış olan Sıgmund Freud (1856- 1939) "Totem and Taboo" (TötemveTabu/1913)ad- lı kıtabında şoyle der "Bır neslın ruhsal oluşumu, bır sonrakı nesılde surmezse, her nesıl suregıden ha- yata ılışkın ruhsal oluşumunu yenıden duzenlerse, toplumsal gelışme olmaz" (Totem and Taboo/The Norton übrary/1950/New York IVVSayfa 158) 'Turk Tanhı 'nı yenıden yazdırmak ısteyen 'Mıllı Eğı- tımBakanlığrn\nve"KulturBakanlığrrun S Freud un bu oğretısını çok boyutlu olarak duşunmelen gerektır 1 Kasım 1928'de Yenı Turk Harflennın Kabul ve Uy- gulaması Hakkındakı 1353 Sayılı Yasa" TB M Meclı- sı'nde kabul edılır Bu yasanın Arap harflenyte yazılan Turkçe kıtap basımını yasaklayan maddesı 1 Ocak 1929 da yururluğe gırer Bu tarıhten sonra, yenıden ya- zılan "Turk ve Dunya Tanhı" kıtapları basılmaya başlar Bu kıtapların yazarları o zamana kadar tanh oğretme- nı olan eğıtımcılerdır 1929-1930 oğretım yılı ıçınde ıl- kokuldan unıversıteye kadar bu tarıh kıtaplan ders kı- tabı olarak okutulur Osmanlı Devletı donemınde 'Dunya Tanhrm ve bu tarıhın bır bolumu olan "Turk Tanhı"n\ aynntılı ve kap- samlı olarak oğreten, bır tanh yazımı ve yayını yoktur Osmanlı Devletı eğıtım sıstemı ıçınde tarıh oğretımı kok ve temel bır eğıtım değıldır Osmanlı Devletı donemın- de tarıh yazımı kapsamında TanhBılıncı' ve "Mıllı BJ- lınç" yoktur Ataturk, 1929 yılı ıçınde Türk Tarihının Ana Hat- lan" başlıklı bır tarıh kıtabı yazılmasını duşunur Bu kı- tap bır tarıh yazmaktasansı ve denemesı olacaktır Ata- turk, bu kıtabı yazacak tanhbıhmcılen ve kutturbılımcı- lerı saptar Bu kışıler şunlardır Afet Inan, Tevfik Bıyık- lıoğlu, Samıh Rrfat, Yusuf Akçura, Reşıt Galıp, Ha- san Cemıl Çambel. Sadn Maksudı Arsal, Şemset- tn Gunaltay, Vasrf Çınar, Yusuf Zıya Karamursel. Bır tarıh yazmak tasarısı ve denemesı olan bu kıtap, 606 sayfa -bıblıyografya eklı olarak-1930 yılında Istan- bul Devlet Basımevı'nde "100" sayı basılır "Türk Tan- hının Ana Hatlan" başlıklı bu kıtap yenıden yazılan "Dunya ve Turk Tanhı"n kapsar Kıtabın yazar adlannın altında şu deyış (ibare) vardır "Türk Tanhı Tetkık Heyetı nın dığeruyelennın ve bu ko- nu ıle ılgılı kışılenn ırdeleme ve eleştınlenne sunulmak uzere, yalnızyuz sayı basılmıştır" "Turk Tanhı Tetkık He- yef;"nın bır bolum dığer uyelerı şunlardır Ismaıl Hak- kı Uzunçarşıiı, Muknmın Halıl Yınanç, Hamrt Zubeyr Koşay, Halıl Edhem Eldem, Reşıt_Saffet Atabınen, Ragıp Hulusı Özden, Yusuf Zıya Özer, Zakır Kadın Ugan. Ataturk çok az sayıda basılan bu kıtabın, bu konu ıle ılgılı kışılere duşunce ve eleştmlerını bıldırmelen ıçın gondenlmesını ıster 28 Nısan 1930'da Turk Tanhı Tetkık Heyetı, "12 Nı- san 1931 'de "Turk Tanhı Tetkık Cemıyetı" Ataturk'un onderlığınde kurulur TTTC'nın adı ve sanı 25 Mart 1935 te Ataturk tarafından "Turk Tanh Kurumu "na çev- nlecektır Ataturk bır tanh yazmak tasansı ve denemesı olan "Turk Tanhının Ana Hatlan" başlıklı 600 sayfalık krtap- ta yazılanlann eksık ve yetersız olduğu duşuncesınde olmakla bırlıkte, bu kıtabın ıçındekı kok ve temel duşun- cenm bılınmesını veyaygınlaşmasını ıster Ataturk'un bu duşuncesı ve amac doğruttusunda 1931 'de "Turk Ta- nhının Ana Hatlan-Ginş" başlıklı 74 sayfalık bır kıtap yazılıp, '30 000 sayı basılarak 15 kuruş fiyatla satışa sunulur Bu kıtap "TünX Tanhının Ana Hatlan" başlıklı kıtabın kok ve temel duşuncesının ozetıdır "Turk Tanhının Ana Hatlan" kıtabı ıçındekı kok ve te- mel duşunceye uygun olarak yazılan "Tanh Kıtaplan" 1931'de 4 cılt oluşumunda basılır Bu "Tanh Kıtaplan" once ortaokullarda ders kıtabı olarak okutulur Sonra bu "Tanh Kıtaplan" ortaokul oğrencılenne gereğınden çok Tanh bıkjısı verdığınden oturu, üselerde "Tanh Kıtabı" olarak okutulur Ortaokul oğrencılen ıçın 3 cıltlık ortaokul duzeyınde okutulacak "Tanrı Kıtaplan" yazılır ve basılır "Turk Tanhının Ana Hatlan" başlıklı kıtabı oluşturan tanhbılım yazımı ve kıtabın ıçındekı bıhmsel bılgıler, on- ce "Turk Tanhı Tetkık Heyetı" uyelen, sonra "Turk Ta- nhı Tetkık Cemıyetı' uyelen arasında çeşıtlı toplantılar yapılarak konuşulmaya ve tartışılmaya başlar Bu top- lantılara konuyla ılgılı olan fakat heyet ve cemıyet uye- sı olmayan kışıler dışardan katılır Bu toplantılarda tutulan, notlar, duşunceler, eleştın- ler daktılo ıle yazılmış tutanaklar oluşumunda duzenle- nıp Ataturk'e sunulur Ataturk bu tutanaklan okuyup bunlara kendı duşuncelennı ekler Ataturk'un okuyup duşuncelennı ekledığı tutanaklar, çoğaltılıp 'Turk Tan- hının Ana Hatlan kıtabını yazan kurula gen venlır Koşe yazıma aynlan yer bıttı Ataturk onderlığınde ya- pılan ve bır kıtap boyutunda yazılması gereken bu Ta- nhbılım" çalışmalannı, ılendekı gunlerde yazmaya çalışacağım B U L M A C A SEDATYAŞAYAM SOLDAVSAĞA. 1/ Evlenecek erkek ıçın kız ıstemeye gı- 2 den kımse 2/ 3 Ikı uç yaşın- dakı erkek ko- yun tçe doğ- maylaakla ge- len yaratıcı duygu 3/ Mı- marlıkta "sa- hın" anlamın- da kullamlan sozcuk Parola Bır soru sozu 4/ Nazar değmesıne karşı tut- 2 su olarak kullamlan bırbıtkı 5/Bırmalın tanrornını v e surumu- nu sağlamak ıçuı baş- vurulan etkınlıklenn tumu 6/ Bır çokluğu oluşturan \arliklann her bın Bır ılımız 7/Sıvı "—Çalık" Heykelcımız 8/Bırakar- su yatağırun az eğımlı vadı tabanlarında ve ova duz- luklennde çızdığı " S " harflnebenzerkıvTim 9/Tel- lur elementının sungesı Dışıdeve YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Bır bıçunden başka bır bıçıme geçış 2/ Muşmu- laya benzer bır yemış Mektup 3/ Kuçuk salkımlı bıruzumcınsı 4/*'Bn - ganpohîıuşdıyeler/ — gun- den sonra duyalar" (Yunus Emre) Gozun ağ taba- kası 5/ Temel duşunce Bır akademık unvanın kı- sayazılışı 6/"—Kavukçu" Yazarımız Eğık,me- yıllı 7/Bırgore\ın>-urutulebılmesı ıçınmerkezola- rak seçılen yer Ko\ anda anlann yemesı ıçın bıra- kılan bal fî/ Yabanıl hayvan bannağı Yavuz Öz- kan'ın, 1978 Antalya Fılm Şenlığı'nde bınncıbk odulunu kazanan fılmı 9/ Mehıl " — Serezlı" Oyuncumuz
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear