18 Haziran 2024 Salı Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 28 AĞUSTOS 2001 SAU HABERLER Yerel Yönetimler Yasa Tasarısı, belediyeleri, ihale dağıtan makamlam dönüştürüyor Kentyaşamı zorlaşacakFATMAKOŞAR Meclis'te bekleyen Yerel Yöne- timler Yasa Tasansı, belediyeleri kamu hizmeti üreten birimler ol- maktan çıkanp ihale dağıtan ma- kamlara dönüştürüyor. Tasan, su, kanalizasyon ve çöp gibi temel ka- mu hizmeti niteliğindeki alanlann özelleştirilmesini öngörüyor. "İş- letmeci beJediyeciliğin" önündeki engelleri kaldıran tasannın yasalaş- masıyla halk arasında "çöp vergfep olarak bilinen Çevre Temizlik Ver- gisi tarihe kanşacak; kent halkı çö- pünün toplanması karşıhğında pi- yasa ölçütlerine göre belirlenecek belli bir fiyat ödeyecek. Dünya Bankası'yla kredi anlaş- malarında özelleştirme taahhüdün- de bulunan belediyelere, yap-işlet- devret modeJi ile işlerini özelleştir- me olanağının sunulması ulus öte- si dev şirketlerin iştahını kabartır- ken tasanda; belediyelere her türlü sağlık merkezi işletmek ya da işlet- tirmek, okul yapmak, onarmak ve çeşitli eğitim kurslan açmak yetki- si tanınıyor. Rüşvet yasaHaşıyor Aynca ihale süresi 1 yıldan 5 yı- la çıkanlarak yerel seçimleri finan- se edenlerin, belediyelerin ihalesi- ni uzun süre garantilemesinin önü açıhyor. Bu yönüyle bugünkü siya- si kadrolar, şirket yöneticileri işbir- liğini, biranlamda yolsuzluk ve rüş- vet mekanizmasını yasal hükümle- re bağlayan tasanda su hızmetınin ticari bir nitelik kazanmasmı öngü- ren hükümler yer ahyor. Son şekli verilerek Meclis'e sevk edilen tasannın 42. maddeye eklenen fikralann birincisinde üc- ret tarifelerinin belirlenmesi ko- nusunda, "hizmetinmahyetiveve- rimiilik ilkeierinin esas ahnması ve hizmet maiiyetinin hesaplanma- sında, yönetim, işletme, yenileme ve izfemeve ıslah giderleri ile amor- tismanlann dahil edilmesi" hük- Kamu hizmetleri özelleştiriliyor Meclis'in toplanmasıyla yasalaşması beklenen Yerel Yönetimler Yasa Tasarısı, belediyeleri kamu hizmeti üreten birimler olmaktan çıkanp ihale dağıtan makamlara dönüştürüyor. Belediye • ,: hizmetleri yap-işlet-devret modeliyle özel sektöre açılacak. Ücretler peşin tahsil edilecek Tasan yasalaşırsa, Çevre Temizlik Vergisi tarihe kanşacak; su faturalanna atık su ve çöp hizmetlerinin bedeli eklenecek. Kentsel kamu hizmetlerinin fiyatı, belediye ile şirket arasında yapılacak sözleşmeyle belirlenecek. Üstelik peşin olarak tahsil edilecek. ...'.. mü ile hizmet, kamu hizmeti özel- liği göz önüne alınmadan birpiya- sa malı şeklinde değerlendiriliyor. Parası olana hizmet Tasanyla aynca ek 25. maddede ücretlerin tahsilatı konusunda "pe- şin ödeme" sistemi getiriliyor. Ay- nca su, atık su ile çöp hizmetinin birleştirilmesi öngörülüyor. Yani, su faturalarında katı atık ve atık su hizmetleri de fiyatlandınlacak. Çöp faturalannda "bedelin tespıti" belediye ile şirketler arasında yapı- lacak sözleşmeler belirlenecek. Belediyeler ve bağlı kuruluşlann doğaigaz, su ve atık su, katı atık üc- retlerini ön ödeme sistemleriyle "peşin" tahsil etmeleri bu hizmet- lerden ancak "parası olanlann" ya- rarlanabileceği anlamına geliyor. DlSK'e bağlı Genel-lş Sendika- sı'nın Emek Araştırmalan dizisinin Belediyelerin yürüttüğü kamu hizmetlerinin özeUeştirilmesi,fîyatlaruıda piyasada belirienmesüıi getirecek. 7. sayısında Yerel Yönetimler Yasa Tasansı değerlendirildi. Tasannın son halinin ele alındığı değerlendir- mede. belediyeler ve bağlı kuruluşla- nn verdikleri hizmetlere ait ücretleri peşin olarak tahsil etmesi uygulama- sının özellikle su, atık su ve çöp hiz- metleri gibi toplum sağlığı açısmdan kimsenin kısıtlanmayacağı kamu hiz- metlerini kapsamasının büyük sorun- lar yaratacağı kaydediliyor. Sendika. araştırmasında, getiril- mek istenen sağlık ve eğitim alanın- daki düzenlemelerin Latin Amerika ülkelerindeki deneyimlerle özelleş- tirmenin ön adımı olduğunun ortaya çıktığını anımsatarak yap-işlet-dev- ret (YfD) modeünin özel olarak çöp işleri için düzenlendiğini ifade edi- yor. Söz konusu hizmetin su ve atık su hizmeti ile birleştirilmesinın YİD sisteminin su-kanalizasyon için ken- diliğinden geçerli olması sonucunu doğuracağı uyansını yapıyor. Emekçlnln hakkını gasp Ön ödemeli sistemin anayasanın "sosyal adaler ve eşitlik ilkesi ile bağ- daşmadığınr ve bu hizmetlerin her- kesın erişımini gerektiren kamu hiz- metleri olduğunu belirten Genel-lş Sendikası'nın değerlendirmesine göre. tasan ile getirilen "yereUeşme". özelleştirme-ticarileştirme-yabancı- laştırma hükümlerine ek olarak emekçilerin haklannı gasp etme özelliği taşıyor. Yerel yönetimlerde personel sisteminin "esnek, kuralsız vedenetimsiz" hale getirildiğının al- tı çizilirken sürekli işçi ıstihdamının neredeyse yasaklandığı, böylece hiz- metlerin ihale edilmesinin de zorun- luluk haline getirildiği kaydediliyor. Belediyelere gayrimenkul yatınm ortaklığı kurma yetkisi veren tasa- nyla belediyelerin yapılaşma rantla- nnda bankalar ve inşaat şirketleri ile ortak hale getirildiği ifade edilerek otobüs terminali kurmak ve işlet- menin de otobüs şirketlerinin teke- line verildiğini belirtiliyor. Çöpte yüKselen yabancı şirketlerBorç batağındaki belediye- ler, kullandıkları krediler kar- şıhğında temel altyapı hizmet- lerini özelleştirme ve yabancı şirketlere ihale etme gibi söz- ler veriyorlar. Ostelik yabancı şirketlere, 'uluslararasıtah- Idnı' ile haklannı koruma taahhüdü de veriliyor. Bu çerçevede ilk örnek- leri oluşturan Antalya, Çeş-' me-Alaçatı, Izmit ve Bursa I belediyelerinde, su ve atık- su hizmetleri 1995 yılından bu yana ulusötesi şirketler ta- rafindan gerçekleştiriliyor. Antalya'da su imtiyazı sahibi olan Suez Lynonnaise şirketi 120 ülkede enerji, su, katı atık ve haberleşme alanında hiz- met veriyor. Şirket dünyada 85 milyon kişiye su, kanalizasyon hizmeti ve 54 milyon kişiye çöp hizmeti veren bir kartel. Hizmetlerin en az 3-4 kat pa- halılaşmasına neden olan, bu- na karşılık kalitede herhangi bir iyileşmeye yol açmayan bu uygulama, çöp toplama işinde de neleryaşanacağının göster- gesi olarak kabul ediliyor. Yabancılara açılıyor Çöp hizmetinde su işlerin- de olduğu gibi az sayıda ulu- sötesi şirket olduğu da göz önüne alındığında Türki- ye'nin birkaç çöp şirketinin pazan haline gelmesi kaçınıl- maz olduğu değerlendirmesi yapılıyor. Ilaç sanayii ve bilgi tekno- lojileri ile yanşacak ekono- mik büyüklüğe sahip sektö- riin 2000 yılında yıllık hacmi 280 milyar dolar olarak he- saplanmış. Iş hacminde yılda yüzde 8 büyümesi öngörülen sektörün 2010 yılında 640 milyar dolarlık büyüklüğe ulaşması bekleniyor. 'Su' gibi geleceğin petrolü olan bir kıt kaynağın yöneti- mine sahip olma hedefı, küre- sel savaşın şıddetinı arttınyor. 'Çöpteld küreseUeşme' ise es- ki teknolojilerin ve zararlı atıklann azgelişmiş ülkelere gönderilmesine ve dev Batılı şirketıerin bu işten para ka- zanmasına fırsat yaratıyor. Genel-lş'in Emek Araştır- malan Dizisi'nde "Çöpte Ne- ler Oluyor" başlığı altında , "çöpteyükselen şirketierte" il- gili bilgiler yer ahyor. Su hizmetleri sektöründe ol- duğu gibi çöpte de son 10 yıl, ABD'li dev şirket- lerin dünyadaki , egemenliklerini Fransız şirketlerine bırakmasına sahne oldu. Vi- vendi ve Suez Lyonnaise adlı iki dev Fransız şirketi, Kuzey Amerika pazannı bile ele ge- çirmek üzereler. Fransız devi Vivendi. dün- ya çapında 56 bin kişi çalıştı- nyor. 2000 yılında 5 milyar 260 milyon Euro (6 katrilyon 838 trilyon lira) yani tek başı- na Türkiye bütçesinin yakla- şık 9'da biri kadar gelır elde etti. Şırketin çöple ilgili biri- mi ONYX, AB ve Çek Cum- huriyeti. Slovakya, Macaris- tan ve Polonya'da etkin. Çöp pazannın diğer Fransız devi Suez Lyonnaise'in 2000 yılı geiiri de 5 milyar 28 Euro. Çöp sektöründe faaliyet göste- renbirimi SITA adını aldı. Şir- ket Kuzey Avrupa ülkelerinde teke! konumunda. Ingiltere'de pazann lideri, Ispanya ve Por- tekiz'de iki numara, Alman- ya'da ise üçüncü sırada. Ana şirket. dünya çapında 67 bin çalışana sahip. Pazann Alman devlerinden Rethman. Avusturya, Belçika, Fransa. Hollanda, lsviçre ve Ingiltere'de etkinlik gösteri- yor. Çek Cumhuriyeti, Slovak- ya, Hollanda ve Polonya'da öncü konumda. Diğer Alman devi RWE ise Avrupa'nın üçüncü büyük şirketi. Şirketin, Vivendi'yi almak için getirdi- ği 30 milyar Euro'luk (39 kat- rilyon lira) teklif geri çevrildi. Trifyonlukpazar Belediyelerin kent temizliği, süpürme ve çöp toplama gibi işler için 2000 yılında taşeron flrmalara ödediği para 104.4 trilyon liraya ulaştı. Genel-lş Sendikası'nın yaptığı hesaplamaya göre, geçen yıl 104 belediyenin söz konusu işlerin taşeron firmalarca yerine getirilmesine yönelik olarak gerçekleştirdiği 150 ihale kapsamında toplam 104 trilyon 437.7 milyar lirahk kaynak özel fîrmalara aktanldı. thale bedeli bakımından birinci sırayı yüzde 71 oranıyla büyükşebir belediyeleri aldı. Atık hizmetlerinde Marmara belediyeleri yüzde 52 ile taşeronlastırmada birinci sırada yer aldı. Bölge belediyeleri bu hizmetler için taşeron firmalara toplam 54 trilyon 747.2 milyar lira kaynak aktardı. Marmara Bölgesi'ni taşeron firmalara 14 trilyon 748.8 milyar lira ödeyen Ege Bölgesi izledi. Akdeniz Bölgesi belediyeleri aynı işler için 13 trilyon 861.6 milyar, lç Anadolu belediyeleri 9 trilyon 986.2 milyar, Doğu Anadolu belediyeleri 5 trilyon 141.5 milyar, Karadeniz belediyeleri 3 trilyon 195.6 milyar ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki belediyeler de 2 trilyon 756.8 milyar lira ödedi. Yapı denetimi özel şirketlerin tekelinde JfflimarlarOdası Başkanı OktayEkinci, Meelis'tenlO dakikadageçirilen YapıDenetim Yasası'mn özelleştirmeci manüğınınzengin iüer seçümesiyledeortaya çıktiğansöyledL Imar ve in$aata yönelik ka- mu hizmetleri de özelleştir- me sürecinde. Meclis'in tatil öncesi çıkardığı Yapı Deneti- mi Yasası'yla belediyelerin, valiliklerin proje ve ınşaatlar üzerindeki denetim yetkileri bu hizmeti parayla verecek şirketlere devredildi. Kanu- nun yönetmeliği de bir ay içinde yürürlüğe girerek 19 pilot ilde uygulama başlatıldı. "Kamu hizmeti verilmez, satılır" anlayışının bu yasada somutlandığının görüldüğü- nü belirten Mimarlar Odası Genel Başkanı Oktay Ekinci. geçen yıl aynı anlayışla dü- zenlenen ve hükümetin dep- rem nedeniyle Meclis'ten ai- dığı yetkiyle çıkardığı 595 Sayılı KHK'nin Anayasa Mahkemesi'nce iptal edildi- ğini anımsattı. Hükümetin buna uymak ye- rine aynı kurallan daha da pi- yasacı bir mantıkla yasalaştır- dığını belirten Ekinci, hem KHK'nin hem de yasanın kö- keninin Dünya Bankası'nın Erzincan depreminden sonra inşaat denetiminin de özeUeş- tirilmesi programına dayandı- ğını söyledi. Yasanın özelleş- tirmeci mantığının seçilen il- lerle de ortaya çıktığını ifade eden Ekinci, "HergünsaDan- makta olan Osmaniye hatü, Erzincan ve yine riskli bölge- deki Kayseri, sözde depreme karşı getirilen bu yasa kapsa- mındadeğiL Bunakarşın dep- rem risld en az ama GSMH'- den büyük pay alan zengin il- ler yasa kapsamında. Çünkü yasayla kurulması öngörülen şirketlerin zengin müşterilere ihtivacı \ar. Hakkâri'deki de- netim şirketi iş yapamayaca- ğuıdan yasa dışında" dedi. Kamusal otorite devre dışı Söz konusu özelleştirme- nin, ülkenin en önde gelen sektörlerinden imar ve inşaat yatınmlan üzerindeki kamu- sal otoriteyi devre dışı bıraka- cağını ifade eden Mimarlar Odası Başkanı Ekinci, "Yerel yönetimlerin inıarla ilgili de- netim gücü şirkedere bırakıb- yor. Bir projenin sadecc tekni- ğinindeğil, binanın imardüze- ni de şirketlerce denetlenecek. Bu şu demektir: Birçok sakın- calı ve hukuken de tarbşınalı iş merkezleri yapı denetim şir- kederiyle anlaşarak projekri- ni onaylatacaklar" dedi. Yerel Yönetimler Yasa Ta- sansı'nın yapı denetimiyle il- gili maddelerinin revize edil- mesinin beklendiğini kayde- den Mimarlar Odası Başkanı Ekinci. Yapı Denetim Yasa- sı'nın söz konusu tasarıdan önce Meclis'in en sıkışık gü- nünde 10 dakikada çıkanlma- sının ayn bir anlamı olduğu- nu belirterek tasanmn beledi- yelerin denetim yetkisinin, meslek odalannın temsilcile- rinin katılımıyla kullanımını öngördüğünü ifade etti. SAU ORHAN BURSALI 'Siyasî' Cumhurbaşkanı Cumhurbaşkanı Sezer, Mesut Yılmaz'ın aç- tığı "milli güvenlik" tartışmasıyla gerilen ortamı yatıştırmada anayasal sorumluluğunu yerine ge- tirmemekle eleştirildi: Cumhurbaşkanı'nın baş- lıca görevlerinden biri devlet organlarının uyum içinde çalışmasını sağlamaktı ve Mesut Yılmaz ile Genelkurmay arasındaki sertleşmede Sezer uzun süre kılını kımıldatmamıştı... Ismet Ber- kan arkadaşımız (Radikal), bu durumdan bir so- nuç çıkartıyor ve Cumhurbaşkanlığı'nın aslında siyasi bir makam olduğunu, siyasi geçmişi ol- mayan bir hukukçunun bu makama oturması- nın yanlış olduğunun görüldüğünü vurguluyor. • • • Düşündüm, Sezer bu "anayasal görevini" na- sıl yerine getirebilirdi, diye... Birincisi, bu tartışmanın çıkmasını engelleye- mezdi. (Bunun için zirvedekilerin konuşma ve açıklamalarını sansürlemesi gerekir!) Ikincisi, Yılmaz'ın "sa/vosu"ndan sonra, or- talığın gerginleşeceğini öngörüp Genelkurmay'a ricada bulunabilir, ekonomik kötü durum yanıt vermeyi gerektirmiyor, lütfen sakin olun, MGK'de gerekli yanıtı verirsiniz, falan diyebilir- di... Genelkurmay'ın bu ricaya tavn ne olurdu bi- linmez tabıi. Ayrıca, böyle bir araya girişin sade- ce Yılmaz'a siyasi rant elde etme fırsatı yarata- cağı da açıktı. Cumhurbaşkanı'nın, olur olmaz açıklamalara karşı, durmadan Genelkurmay'a "aman yapmayın!" diye bir görevi olabilir miy- di... Üçüncüsü, gerilim yaratmak isteyeni engelle- mek mümkün değildir... Bilinçli olarak oynanan, ortalığı germeyi amaçlayan bu siyasal oyunu, Sezer'in bozması çok zordur. Olayın ayrıntılarına girildiği ve Sezer"in yapa- bilecekleri düşünüldüğü zaman, Cumhurbaş- kanı'nın "anayasal görevini gerine getirmediği" savının havada kaiacağı görülür. Merak ediyorum, bir "siyasal" kökenli orada. otursaydı, bu tartışmayı ve gerginliği nasıl önle- yebilirdi? Örneğin Demirel olsaydı!.. • • • Her şeyi, kısa geçmişi bile çok çabuk unutu- yoruz: Heryönden batırılmaya çalışılan, hakkın, adaletin, hukukun bile işlemediği veya keyfi ola- rak bazen işletilip bazen işletılmediğı bir ülkede, hukukçu bir cumhurbaşkanının devletin başına getirilmesinın taşıdığı büyük önemin altını çizme- miş miydik? Devletin başına, alıştığımız türden bir siyaset- çinin getirilmesinin, gereksindiğimiz hukukun ve temiz toplumun kurulmasına katkısı ne olabile- i cekti? 1 Hiçbir siyasal borcu ve yediği- yiyeceği siya- sal bir rantı olmayan Sezer, yarının Türkiye'sinin arzulanan insanlarından biri değil miydi? Birdenbire ne değişmişti? Türkiye mi norma- le dönmüştü, temiz bir toplum mu kurmuştuk da Sezer buna uyum gösteremiyordu, yoksa Sezer eski tas eski hamam gibi mi davranıyordu? • • • Özellikle siyasi tartışmaların, hele devletin zir-. vesinde gerçekleşiyorsa, ekonomiye büyük za- rar verecegi endişesi benlikleri sarmışa benzi- yor. Bir paniktiresıyor!... : Gazete ve gazetecilerimizdeki "ekonomik du- yarlılık", ekonominin duyarlılığının de üzerine çıkmış durumda. Bir "çok çok duyarlı" basınımız var. Veya basınımız, böyle bir "duyarlı misyon" üst- lenerek dikkatleri kendi yarattığı gündemin ve manşetin üzerine çekmeye çalışan yeni türde bir "ciddi gazetecilik" örneği veriyor. Telekom konusunda IMF ile yaşanan gergin- lik sırasında da dolar tırmanmaya başlamıştı.; Telekom çözüldü, yasalar çıktı, siyaset "hizaya" '• geldi, ama dolar "çözülmedi"! i Milli güvenlik tartışması mı doları çözmedi? • Ciddi gazetecilik, kolay değil. Uzun soluklu - bakış, değerlendirme ve dikkat ister... ^ f Neden dolar 1400'lerin altına düşmüyor? "*» Bunu, ekonomik verilere vb değil de salt "si- s yasal güvensizliğe" ve "tartışmalara" dayandı-' ran görüşlerin üzerindeki köpüklerin ömrü, ese- -' cek minik bir meltem kadar olmaz mı? [email protected] CUNEYT ARCAYUREK Bür&den MasaUar Kûfüklere Serftkkr: 3 Kriz Doğuran^ SavaşOzal'ın Türkiye'yi savaşa sokmak için üstöfi çabaları; sağduyulu bir generalin, cumhuriyet tarihinde, Öıal'a ve savaşa görülmedik biçimde karşı jıkışı; iî politikadaki oynaşmala^ kavna^malat Arcayürek, ibret belgeleri sunuyot Dizinin öteki kitaplan 1. Demokrası Dönemecınde Üç Adam / 3. bs. 2. Bir Gıden - Bir Gelen - Bir Bekleyen / 2. bs. 3. Kriz Doğuran Savaş / 2 bs. 4. Bekleyen Adamın Gerçekleşen Düşü / 3. bs 5. Etekli Demokrasi / 3. bs 7000ooo 7000000 7000ooo 7000000 7000000 ! www.bilgiyayinevi.com.tr BİLGİ YAY1NEVİ Meşrutıyet Cöd 4&AYen,şehır-06420/ANKARA Tel (0-312) 434 49 98 - 434 49 99 FaJ<s. (0-312) 431 77 58 MLfiİ DAĞITIM Nariıbahçe Sok. No:17, Kat1. Cagaloglu - 34360/İSTANBUL Tel. (0-212) 522 52 01 - 520 02 59 Faks: (0-212) 527 4119 BfLGİ KİTABEVİ SataryaCad 8/A Kızılay • 06420/ANKARA Tel: (0-312) 434 41 06 - 434 41 07 Faks (0-312) 43319 36 KORSANKİTAP, ÜLKE KÜLTÜRÜNÜN KAJL4 LEKESİDİR. Bilim ve Edebiyat Eseri Sahipleri Meslek Birliği (BESAM)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear