Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
4 MAYIS 2001 CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
FP: Yılmaz,
ettiğini çekiyor
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) - FP
Gene! Başkan Yardmıcısı
Lütfii Esengün, 'Beyaz
Enerji' soruşturması
nedeniyle askeri
yetkililerle gerilim
yaşayan Mesut
Yılmaz"ın 'ettiğini
çektiğini" söyledi.
Esengün, düzenlediği
basın toplantısında, "Bir
gün sıranın kime
geleceğinin bilinmediği
bir ortamda dayatmaya,
hukuk dışı uygulamalara,
milli iradeye
müdahalelere sessız
kaldı. Ümit ederiz ki aklı
başına gelmiş olsun"
dedi
Komisyon
eylemde
• ANKARA
(Cumhurivet Bürosu) -
TBMM Içışleri
Komisyonu, Meclis
Başkanlığf nın yerel
v önetıraler reformuna
ılışkin yasa tasansını ash
komisyon olarak Plan ve
Bütçe Komisyonu'na
sevk etmesine tepki
göstererek karar
düzeltilinceye kadar
hiçbir teklif ve tasanyı
görüşmeme karan aldı.
Komisyon Başkanı
Mehmet Pak, "Bu tasan
asli komisyon olarak bize
gönderilmeliydi.
Düzenleme bizim
alanımızla ılgili" dedi.
Makam arabalam
satıhyor
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Başbakan Biilent Ecevit
im?asiyla yayımlanan ve
devletteki taşıt
kuHanımını büyük
ölçüde sınırlayan
genelgenin ardmdan,
boşta kalan makam
taşıtlan haziranda satışa
çıkıyor. Maliye
Bakanlığı Tasfiye Işleri
Döner Sermaye
Işletmeleri Genel
Müdürlüğü (TASİŞ) söz
konusu işlem ıçin bir
genelge çıkaracak.
Meclis emniyete
gidecek
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
TBMM Insan Haklannı
înceleme Komisyonu'.
Ankara Emniyet
Müdürlüğü'nün.
mahkeme karan
olmaksızın
gerçekleştirdiğı telefon
dinlemelerine karşı
'yerinde inceleme
yapılmasını'
kararlaştırdı. Komisyon
Başkanı Hüseyin Akgül,
"'Telefonlann keyfi
dınlenmesi hak ihlalidir.
Bunu yerinde
incelemeyi kendimize
görev kabul ettik" dedi.
Maden ocağında
göçük: 2 ölü
• ZONGULDAK (AA) -
Türkrye Taşkömürü
Kurumu Karadon kömür
işletmesındeki maden
ocağında, metan gazı
boşalması sonucu oluşan
göçükte 2 işçi öldü, 2 işçi
yaralandı. TTK Genel
Müdürü Ömer Yenel,
göçük sonucu Mustafa
Demirsoy ile Osman
Demırcı'nın olay yerinde
hayatını kaybettiğıni,
yaralanan Yunus Çakır ve
Bayram Bayram'ın
tedavilerinin SSK Bölge
Hastanesi'nde yapıldığını
belırtti.
Egitim-Sen'den
kınama
• ANKARA (ANKA) -
Eğıtım-Sen Genel
Başkanı Alaattin Dinçer,
DGM"nin karanyla genel
merkeze yapılan polis
baskınını kûıadı.
Baskının haklı bir
gerekçesinin
bulunmadığını söyleyen
Dinçer, baskmla Eğitim-
Sen"in mücadelesine
gözdağı verilmek
istendiğini söyledi. Basın
toplantısına KESK
Başkanı Sami E\ren,
TMMüB Genel Başkanı
Kaya Güvenç de
katılarak Eğitim-Sen'e
destek verdi.
Ispanya Başbakanı Aznar'ın davetlisi olarak Ispanya'ya giden Başbakan Ecevit:
AB üyeliği hakkımızMADRÜ) (AA) - Başbakan
Bülent Ecevit, Türkiye için
AB'ye tam üyeliğin vazgeçil-
mez bir amaç, hatta bir hak ol-
duğunu belirterek "Avnıpa ile
Asya'nın bütünleşmeye başla-
dığı bir dönemde, Türkiye bir
anahtar rolü oynayabfleeek du-
rumdadır ve bu rolü de oyna-
mava başlamışar. O bakım-
dan, AB'nin Türkiye'ye katkı-
SJ kadar Türkhe"nin de AB'ye
katkısı olacaknr* dedi.
Başbakan Ecevit, Ispanya
Başbakanı Jose Maria Az-
nar'ın davetlisi olarak dün Is-
panya'ya gitti. Ispalıya'nın
başkenti Madrid'de Aznar ta-
rafindan resmi törenle karşüa-
nan Ecevit, ikili göriişmelerin
ardından Aznar ile ortak basın
toplantısı düzenledi.
Türkiye için AB'ye tam
üyeliğin vazgeçilmez bir a-
maç, hatta bir hak olduğunu
vurgulayan Ecevit, "AB'ye
tam üyeiiğimizin olabildiğince
kısa sürede gerçekleşmesini te-
menni ediyoruz. Bu konuda
Sayuı Aznar'ın bize çok büyük
desteği oldu. Önümüzdeki yıl
Prof. Saylan:
Başbakan Bülent Ecevit, tspanya'nın başkent Madrid'de tspanya Başbakanı Aznar tarafindan resmi törenle karşılandı.
Karşılama töreni sırasmda merasim kıtasında yeralan kadm askeıierden biri fenahk geçirdi (Fotoğraf: AA)
başinda, başkanhk sırası ts-
panya'ya geürriş olacak. Emi-
nîm ki Sayın Aznar ve lspan-
yol delegasyonu. Türkiye ile
AB ilişkilerinin gelişmesi için
ellerinden gelen katkryı yapa-
caklardır. Bunun için kendile-
rine şimdiden şükranlanmı su-
nuyorum" diye konuştu.
Ecevit, ekonomik krizlerin
Türkiye'ye bir hayli sekte vur-
duğunu, ancak bu durumun
geçici olduğunu söyledi. Türk
ekonomisinin eksikliklerini
gidermek için kendi yapmala-
n gereken ödevler bulundu-
ğunu. bu ödevleri yerine getir-
mek karan ve azminde olduk-
lannı kaydeden Ecevit, şöyle
konuştu: "Biz,AByohındagi-
derken bir yandan ekonomi-
mizi güçlendirebilirsek, bir
yandan demokrasimizin ek-
sikliklerini giderebilirsek,
AB'de hakkı olan yeri Türki-
ye, kendi gücüyle elde etmiş
olacaknr. Bu konuda bize des-
Sorunlan
plansızlık
yaratıyor
tstanbul Haber Servisi
-Çağdaş Yaşamı Destek-
leme Derneğı (ÇYDD)
Başkanı Prof. Dr. Tür-
kân Saylan, toplumun
çok sancılı bir dönemden
geçtiğinı belirterek "Baş-
bca sorunlanmız. ekono-
mi, eğföm, sağhk, işsiztik,
yolsuzluklar, ağır işleyen
adalet ve her şeyin teme-
ünde yatan plansızlık ve
programsızhk" dedi.
lstanbul Üniversite-
si'ndeçağdaşlaşma kon-
ferans veren Prof. Dr
Türkân Saylan, çağdaş-
laşmanın önündeki en
büyük engelin egemen
güçler olduğuna dikkat
çekti. Saylan "Dünyada
bilim ve tekniğin, bilin-
meyenlerin çözümlenme-
sinin temeünde, sorgula-
malar yatar. Ama ege-
menJerin tşine geimediği
için soru soranı susturur-
lar" dedi.
ÇİZMEDEN YUKARI
^L ^ W ^ ^ A fy^Jâ
OhlLARlKİ EW*S
&ULUT1-A&A P
KİFM
1! ifl
?LA&{
r1
ı
'^1
MUSA KART
4
*->>. • (^*#»«>«J-J-«
tek olan ülkelerden birisi de
İspanya'dır."
Bugün Ispanya'dan aynla-
cak olan Ecevit, Aznar'ın, ey-
lül ayında tekrar Istanbul'a ge-
lerek Cervantes Enstitüsü'nün
açılışına katılacağını bildire-
rek bundan büyük mutluluk
duyduğunu söyledi.
Prof. Aksin:
Dış borca
'hayır'
demeliyiz
tstanbul HaberServisi -
Ankara Üniversitesi Öğ-
retim üyesi Prof. Dr. Sina
Akşin, Türkiye'nin hızla
"sömürgeteştiğini'' belir-
terek "Ancak bizbunu gö-
remiyonız, çünkü beyni-
mizyıkandT dedi. Türki-
ye'nin dış borca "hayır"
demek durumunda oldu-
ğunu ifade eden Akşin,
"Türldye dış borç ve özel-
leştirme mekanizmabnv-
la sömürgeleştirilnıek is-
tenmektedir. Böyle gider-
se2-3 yü içinde Türldye'de
ne Koç, ne de Sabana ka-
lacaknr" diye konuştu.
Türkiye'deki ortaçağ
düzeninin emperyalizm-
le "Tam bir ittifak haJin-
de" olduğunu belirten
Akşin, -Bunun en somut
örneği, ortaçağ düzeninin
temsilcisi olan Fethullah
Hoca'nuı Amerika'da,
Kaplan'ın Almanya'da
oturmasıdu-'' dedi.
Süleyman Çelebi ve Murat Karayalçm solda yeni oluşum için eski SHP lideri ile görüştü
Erdal lııöııü düşüııüyor
KarayaJçın, İnönü'yü Anadolu
Hisan'ndaki evinde rivaret etti.
tstanbul Haber Servisi - CHP'den is-
tifalar sonrasında solda yeni parti kur-
mak için çalışmalar sürerken yeni par-
tinin başına geçmesi için Prof. Dr. Er-
dal tnönü'ye yapılan baskılarda yoğun-
laştı. DtSK Genel Başkanı Süleyman
Çelebi, Inönü'nün, karar aşamasma gel-
mediği yönünde bir izlenim edindiğini
belirterek "İnönü, 'Bu işte vanm veya
yokum' diyecekaşamadadeğir derken
eski SHP Genel Başkanı Murat Kara-
yalçın da Inönü'nün yeni oluşumda ön-
cülük yapması gerektiğini söyledi.
İnönü'yü Anadolu Hisan'ndaki evin-
de ziyaret ederek yaklaşık bir saat gö-
rüşen Çelebi, "tnönü şu anda yan yaz-
maya devam ediyor. Arkadaşlann dü-
şünceierinj ahyor" diyerek aynntıh yo-
rum yapmaktan kaçındı.
Akşam üzeri eşi ile birlikte inönü'yü
ziyaret eden Karayalçın da, gazetecile-
rin "Sizin lidertik konusundald dfleğiniz
nedü-" şeklindeki sorusuna, "Sayuı Inö-
nü'nün, Türkiye'nin bugünkü koşuDa-
nnı göz önünde bulundurarak solda ye-
ni bir siyasi oluşuma öncülük yapması
gerektiğini düşünüyorum. Benim dile-
j^mo" karşılığını verdi. "Şu anda çalış-
malar nasü gidiyor" şeklindeki bir soru
üzerine de Murat Karayalçın, şu anda
bir şey söylemek zorunda olmadığını
kaydederek "Zaten siyasi bir çalışma da
yok" dedi.
IRMIKI AYDIN ENGtN aengin(g doruk.net.tr
Bu ryiliğimi unutmayın. Yine
yolsuzluklardan, siyasal çekiş-
melerden, hamhalatlıklardan,
hamşolotluklardan, yalaklıklar-
dan, soygunlardan, vurgunlar-
dan söz eden bir Tınmık yazıp
önünüze sürebilir; bir mektup-
tan çıkan "mutluluklar"\ kendi-
me saklayabilirdim. Ama krya-
madım. Tırmık okurlannın "ta-
sada ve kederde" olduğu kadar
"sevinçte ve mutlulukta" da bir-
likte olması gerektiğini düşün-
düm.
MektupAJi Nesin'den. Nesin
Vakfı'nın sorumluluğunu baba-
sından devralan ve bir yandan
matematikçi kafası, öte yandan
Nesin ailesine özgü olduğu an-
laşılan inadıyla vakfı sürekli ge-
liştiren Ali Nesin, her ay vakrf
dostlarını elektronik mektuplar-
la bilgilendirir. Okuyacağınız
mektup da onlann sonuncusu.
Zorunlu kısattmalar dışında ay-
nen sunuyorum.
Dedım a, bu iyiliğımi unutma-
yın ve Ali Nesin'in mektubuna
buyrun:
• • •
Sevgili Nesin Vakfı Dostlan,
Çok kısıtlı olanaklarja çok gü-
zel şeyler yapıyoruz. Üstelik her
Irem îçin Makarna Dikilecek...
şeyin kötü olduğu bir ortamda...
Ovünmek gibı olmasın... Ço-
cuklar çok neşeli orada! On bin-
lerce kitabı olan koskocaman
bir kütüphane, kocaman bir
yüzme havuzu, kocaman bir se-
ramik atölyesi, kocaman bir ti-
yatro salonu, kocaman bir ma-
rangoz atölyesi, basketbol ve
voleybol sahalan, ping-pong
masası, "geleceğin mühendis-
leri" için ayn bir mekân, okuma
ve çalışma salonlan, iki piyano,
bir bilgisayar odası, internet ola-
nağı, ünlü Türk ressamlarının
özgün yapıtlarıyla süslenmiş
kocamaaaaan bir oturma salo-
nu, çocuklann duvar resimleriy-
le süslenmiş oyun odalan, her
çocuğa tam donanımlı özel bir
oda.
Sonra çeşit çeşit ve yüze ya-
kın meyve ağacı ve koyunlar,
kuzular, koçlar, inekler, tavşan-
lar, hindiler, tavuklar, bıldırcınlar,
ördekler (komşunun ama ol-
sun!), kediler ve her çesit haşe-
rat ve kavak ağaçlarının ortasın-
dan geçen sivrisineksiz bir de-
re ve o derenın kurbağaları ve
kavaklarda biitün gece sabaha
dek dur durak bilmeden şakı-
yan bülbüller ve otuz beş ço-
cuk. Dayağın, azann, şiddetin,
hor görmenin, küçük düşürme-
nin ve tehdidin olmadığı özgür
bir ortamda bir arada ve alabil-
diğine temiz bir havada...
Bir sonraki hedefimiz bahçe-
ye bir çift sülün almak. Sadece
keyif ve caka için... Bahçede sa-
lına salına dolaşan bir çift sülün
düşünün. Güzel olmaz mı?
Ama asıl hedef Aziz Nesin ll-
köğretim Okulu!.. Bir milyon do-
lar gerekiyor okul için. Para de-
ğil aslında. Nedir ki bir milyon
dolari Ama yok. Gene de iyi bir
haber Tanımadığtmız bir dost,
adını vermek istemiyorum, bel-
ki istemez, 10 bin dolar bağiş-
lamış.
Böytece llköğretim Okulu pa-
rası 65 bin dolara yaklaştı.
Bu mektuplanmda çocuklan-
mızdan pek söz etmediğim dik-
katinizi çekmiştir.
İki nedenden.
Birincisi onlara duyduğum
saygıdan. Onlar birer nesne de-
ğil ki kişiliklerini, zaaflannı, iyi ve
kötü yanlarını yüzlerce kişinin
önüne sereyim.
Elbette çocuklanmızın başa-
nlanndan söz etmek isterim. A-
ma on aylık çocuğunun geçen-
lerde "mama" dediğini, dolayı-
sıyla bir dâhi olduğunu bütün
mahalleye anlatan ana-babala-
ra benzemek istemem.
Büyük başanlanmızı ise seve
seve payfaşınm. Örneğın en kü-
çüğumüz beş yaşındakı Irem ı-
ki dakika konuşmadan durabi-
lirse, ay başını beklemez, he-
men yazanm.
Gelelim yeniliklere...
Kuluçkaya yatırdığımız hindi-
lerin arbndan otuz dört hindi civ-
civi çikti! Hindi civcivlerinin ya-
şama olasılığı düşük olduğun-
dan balıkyağıyia besliyoruz civ-
civleri. Hepsinin ağzına her ak-
şam bir kaşık balıkyağı... Hin-
dilerin altna onlara çaktırmadan
tavuk yumurtası da koyduk. O-
tuz tavuk civcivi çıktı. Civcivler
hindileri analan sanıyor. Hindiler
de onlan yavrulan sanıyor. Civ-
civler memnun, hindiler mem-
nun, biz memnunuz.
Bir dahaki sefere Merce-
des'in (Nesin Vakfı'nın ineğinin
adı Mercedes'tir) attına yumur-
ta koyacağız.
Mercedes'in sütü bol. Meme-
lerini sallaya sallaya kimseyi
umursamadan dolanıyor bah-
çede. Gören Vakrf yöneticisi fi-
lan sanır.
Cevizliğimizi anımsıyor mu-
sunuz? Yirmiyıl sonra para ge-
tirsin diye 22 dönümlük bir ara-
zimize 220 adet ceviz fidanı
dikmiştik bundan bir buçuk yıl
önce.
Geçen yaz on adet ceviz
(meyvesi) almış, ancak o on
adet cevizi yoksul Türk halkına
çaldırdığımızdan birtanesini bi-
le yiyememiştik (aslında yeme-
yip müzemize kaldıracaktık ilk
cevizleri). Bu yıl, daha şimdiden,
151 tane ceviz çıkmıs. Ye ye brt-
mez...
Son birkaç hafta boyunca
bahçemizi ektik. Domates, pat-
lıcan, biber, salatalık, fasulye, çi-
lek, çesirfi süs brtkileri, akasya,
çınar, asma, sarmaşık... Daha
kavun, karpuz, kabâk, salata,
patates, havuç ve Irem için
"makarna" dikeceğiz.
POIİTİKA GUNLUGU
HİKMET ÇETİNKAYA
. .Şaşırtıcı Olaylar.
Türkiye'de son aylarda yaşananlara baktığımız-
da insanın aklına yanrtlanması gereken bir dizi \
soru geliyor... ı
Konuştuğumuz kimi yetkililerden bu sorulann >
yanrbnı almaya çalışıyoruz...
O da ne? -
Bu kez yanrt alırken kafamız karışıyor, yaşanan-
lar karşısında şaşırıp kalıyoruz... \
Yetkili diyor ki:
"Elbet bir ülkede yolsuzluğun, vurgunun, soy-H
gunun üzerine gidilecek. Bu devletin birinci gö- ;
revi. Ancak, toplumun gözünü biryere dikiyortar, .
altta ise irticai örgütlenme, hem siyasi hem de <
ekonomik olarak ivme kazanıyor..."
Gerçekten Türkiye'de neler oluyor?
Yetkili devam ediyor: -,
"Türkiye 'de tüm hükümetler başanlı olmak için "-
çalışır. Ama 1950'den gûnümüze dek başanlı ol-'
muş kaç hükümet vardır? Sorduğumuzda şöyle
derler: Adnan Menderes 50'li yıllann ortalarına '
dek başanlıdır. Süleyman Demirel 60'lı yıllann i-
ki-ûçyilını başanlı geçirmiştir. TurgutÖzal. 1983-
87 arasında başanlı olmuştur. Ama, asıl başanlıl
olanlar kamu bankalanndan kasalannı dolduran '
kurnazlardır." ]
Kasalann nasıl dolduğunu anlatıyor yetkili...
Diyor ki:
"Bugün gelinen nokta çok ilginç. ihbar meka- "
nizması işliyor. Bir mahalle bakkalının ihbarıyla
gözaltına alınabilir, telefonlannız dinlenebilir. Siz '
işlemediğiniz bir suçtan yakalanıp gözaltına ali-1
nabilirsiniz..."
•••
Kafam giderek kanşıyor... - J
Yetkili devam ediyor
"Bakın, polis akademilerinden 1986 yılında me-
zun olanlar bugün çok önemli koltuklara geldiler. '
Bu polisler, bugün emniyetin istihbarat birimle-
rinde görev yapıyorlar. Bu polis yetkılılennin hâlâ '
ABD 'de ikamet eden bir tarikat şeyhıyle yakın iliş-
kileri var..." t
Kimdir bu tarikat şeyhi?
Elbet, Fethullah Gülen... •)
Yetkili çarpıcı açıklamalar yapmayı sürdürüyor >
"Polis örgütünde mikro mıllıyetçılık ıvme kaza-
nıyor. İstihbarat birimi, Svvissotel baskınını önce- •
den haber alamıyor, sizce bu olay düşundürücü
değil mi?"
Gerçekten kafam çok kanşık... ;
Sivil yetkiliyle konuştuktan bir gün sonra Hür- :
riyet'in manşetiyle karşılaştım: ,. (
"İşte kanunsuz dinleme belgesi..."
Ankara'da 963 kişinin telefonları, yargı karan,
olmaksızın iki yıl aralıksız olarak dinlenmişti...
Dinlenen telefonlar arasında Hürriyet'in Anka-
ra Bürosu, Refah Partisi, Liman Işçıleri Sendika-
sı ve bir şirket bulunuyordu... __j
Oysa dört gün önce Başbakan Yardımcısı ve
ANAP Genel Başkanı ne demişti: *
"Yann birgazete idarehanesi, bir şirket, sendi-'
ka, muhalefet partisi, telefonlan dinlenerek izle-\
nirse, jandarma tarafindan basılırsa, bizim ne de-
mek istediğimiz çok daha iyi anlaşılacaktır..."
1997 yılında Ankara'da polis, yargı karan ol-.
maksızın 963 kişinin telefonlarını dinlerken Baş-,
bakan, Mesut Yılmaz değil miydi? -
Demek ki, jandarma değil polis telefonlan yar-,
gı karan olmaksızın dinlemişti?
önceki gün konuştuğum yetkilinin sözlerini'
anımsadım birden... ^
Ne demişti:
"Polistekı istihbarat binmleh bir tarikat şeyhiy-
le yakın ilişkide..."
Ardından şunlan söylemişti: ^
"Mahalle bakkalının bile ıhbannı kabul edıp ba-'
zı kişilenn telefonu dinleniyor..." i
•••
i
Gerçekten Türkiye'de neler oluyordu?
Bu soruya yanıt ararken Jandarma Genel Ko-'
mutanlığı Genel Sekreterliği'nin açıklaması geldi...
Başbakan Yardımcısı ve ANAP Genel Başkanı'
Mesut Yılmaz'a yanıt veriliyordu...
Jandarmanın yanıtında önemli bir cümle var-
dı:
"DGM Başsavcılığı'nın denetim ve Içışleri Ba-
kanlığı'nın bilgisi dahilinde yünjtülen bu sorvştur- •.
mada, gelişmelerden yetkili makamlara zamanın-
da aynntılı bilgi vehlmiştir..." ı
Demek ki, "Beyaz Enen'i Operasyonu" ve dığer-
lerinde başta Başbakan Bülent Ecevit olmak-
üzere hem Devlet Bahçeli hem de Mesut Yıl-*
maz'a jandarma bilgi aktarmıştı... |
Yani yolsuzluk soruşturmalan hükümetin bil-
gisi dahilinde yapıhyordu... "ı
Şimdi sizler şu soruyu yöneltebilirsiniz?
"Neden sonışturmayı polis yapmadı?.."
Dedim ya.. benim kafam karışıktı. Sanırım, be-
nim konuştuğum hükümete yakın bürokratın da
kafası kanşıktı...
Ama ben yanıtını verdim, yetkili veremedi!..
hikmetcetinkaya@cumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212/513 90 98
İFden açıklama '
• tstanbul Haber Servisi - işçi Partisi (ÎP) II ,
Sekreteri Veli Sivaslı, iP'nin İstanbul'da ,'
düzenlenen 1 Mayıs kutlamalannda "Türk j
bayrağıyla" yürüyen tek parti olduğunu
belirterek "Siyasi partiler ve emek örgütlerinin
Türk bayrağı taşımak konusunda istekli l
olmama tutumunu kınıyoruz" dedi. t
Tokmak: En iyi biz kuttodık :
• tstanbul Haber Servisi -1 Mayıs 2001 t
Düzenleme Kurulu Başkanı ve DİSK Genel
Sekreteri Murat Tokmak, 1 Mayıs'tn ülke
çapında görkemli bir şekilde kutlandığını i
anımsatarak "Bu 1 Mayıs, yolsuzluk ve '
yoksulluk düzenine karşı verilmiş önemli bir
mesajdır" dedi. Tokmak, 4 konfederasyonun
öncülüğünde yapılan 1 Mayıs kutlamalarının,
dünya ölçeğinde "en yaygın, en disiplinli ve en
içerikli" olarak Türkiye'de gerçekkştırildiğini
savundu.