14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
16 ŞUBAT 2001 CUMA • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERÎN DEVAMI TURKİYE Istanbul 8 Sinop Edime PB 9 Samsun 8 Adana 8 Mersin Kocaelı _K 7 Trabzon Y 9 Dıyarbakır PB 10 Çanakkale PB 10 Giresun Izmir PB 12 Ankara 8 Şanlıurfa K 8 Mardin Manisa PB 10 Eskişehır 4 Surt PB 10 Aydın PB 12 Konya K 5 Hakkân PB Denızli 8 Sıvas K 3 Van PB Zonguldak Y 6 Antalya Y 16 Kars 0Açık f**% Parçalı butuBu PB Marmara'nm ctoğusu, Iç 6ge, KaraJenız, Akdeniz, Iç Anadotu ıle Doğu ve Guneydoğu Anadolu'nun batısı yajışlı ötekı yertef parçalı az bulutlu geçe- cek Yaöışlar Akdeniz bölgesjnde etkılı olmak uzere yağmur ve saöa- nak, Karadenız'ın ıç Re- stmlen Iç Ege, Iç Anado- lu ıle Doğu Anadolu'nun kuzeybabstndakaria kan- şık yağmur ve kar şeklın- deoiacak DIS MERKEZLER Oslo PB 1 Berlin PB 7 Moskova PB 0 Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Münih PB PB B B B PB PB PB ro 4 9 6 6 9 9 9 Budapeşte Madnd viyana Belgrad Sofya Roma Atina Zürih B PB B B B B PB B 7 14 9 7 7 13 11 10 Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tıflis Kahire Şam B K K B K B PB Y 9 -8 4 7 3 6 20 14 k Çok bulutlu .J^JS' Kartı SuKıkar * Gok güaıltûlü G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK H Baştarafi 1. Sayfada "Demokratikleşmeyi tıkayan engellerin' kaldınl- ması üzerinde dururken bir an önce yeni bir ana- yasa hazırianması, yeni ve -Ecevit'in bir tarihlerde hemen her gün yinelediği gibi- "adil birseçim ya- sası" ile partileryasasının çıkanlması gereğine işa- ret ediyor. Ne ki, bu konulann çözümünde -yakın zamanla- ra kadar- yanlı olan Ecevit, artık suspus! Demokratikleşmenin önde gelen konulanna ger- çekten gereksindiğimizi ne anımsıyor ne de anım- satıyor. Öysa Cumhurbaşkanı, demokratîk rejimin sağ- lıklı biçimde işleyışını sağlayabilmenın yollannı söy- lerken örneğin "milletvekillerini lider sultasından kurtaracak, daha özgürolmalannı sağlayacak"ya- sal düzenlemelerden de söz açıyor. Mtlletvekillerinin TBMM'de pek çok olayda öz- gürce, hep söyleyegeldikteri gibi vicdanlannın se- sini dinteyerek oy kullanmadıklannı bilmeyen kaldı mı? Sezer'inkiler, "reformcu hükümet"\rr\iz\n işine, aklına gelmeyen öneriler. Avrupa Biriiği, Türkiye'nin demokratikleşme ko- şullannı sıralarken Batı tipi demokrasılere koşut anayasa, seçim ve partiler yasalannı neden dayat- mıyor? Böyle bir dayatmayı AB Katılım Ortaklığı Belge- si'ne (KOB) koysaydı, öncelikle demokratikleşme- mize hız vermiş olabilirdi. Zaten AB istedi mi Ece- vft ve ekibi olanca hızla işe girişirdi. O kadar ki Ecevit, örneğin "hakça birseçim ya- sası" ile ilgili bir zamanlarkı dehşetli demeçlerini toz- lu raflardan indirir, AB isteklerine çok evvel öncü- lük ettiğini kamuoyuna sindirmeye çatışırdı. Her işimize burnunu sokan AB anayasa, seçim ve partiler yasasını neden ıska geçti, meraklı bir ko- nudoğrusu. örneğin son olay: AB Komisyonu Büyükelçisi Karen Fogg, Türkiye'de "inançlı insanlara yönelik baskıdan Avrupa ülkelerinin rahatsız olduğuna" değinirken bir adım daha attı: "Avnıpalılann devlet ile inançlı insaniararasında sürekli bir çatışma olduğunu düşûndüğünü" söy- ledi. Zaman uydurma merakı Fogg, Türkiye'de yaşamasına karşın Türkiye ger- çeklerini görmezden gelen herhangi bir Batılı gibi konuşuyor. "Inançlı insanlara baskıdan" söz ederken gözle- diklerini mi aktanyor, yoksa kimi özel soyleşilerinin etkisiyie mi böyle konuşuyor? Türkiye'de marjinal bir kesimin söylemleri, yazı- lan dışında inançlı insanlara baskı yapıidığını öne sürmek yalancılığın dik âlâsı. Büyükelçi Fogg, bu yalan görüşlerin papağanı durumunda. Dışişleri Bakanlığı, Fogg'un kulağını çekti mi aca- ba? Yann öbür gün daha büyük bir sorun olarak önü- müze gelmesi olası bu ve benzeri konulan, son günlerin ekonomi tartışmalan gölgeledi. Başbakan'ın "dinamik istikrar"dan söz etmesi- nin ardından, Başbakan Yardımcısı BabçeJi, "6 ay sonra yaşam koşullannın düzeleceğıni" vaat etti. DYP liden Çiller'in "ekonomiyi düzeltmek için 6 ay istediğı" beyanı, Bahçelı'nin vaadi ile aynt za- mana rast geldi. Bir tarihte, 1991 'de - 'kim olursan ol, yeter ki ba- na oy vef diyerek- iktidara gelenlerin, "100 günde ekonomiyi dûzeltecekSerini" hükümet programı ile halka söz verdiklerini anımsayalım. Gelen giden 6 ay, 100 gün gibi zaman saptama- lan yaparak halka -bir türiü gerçekleşmeyen- mü- reffeh yasam sözü veriyor. 6 aylar, 100 günler gelip geçiyor. Söz verenler hâ- lâ siyasette. Ya halk? Yaşam düzeyi her geçen gün daha aşa- ğılarda. Yaşamı değiştirmeyi istiyor musunuz? önce söz verenleri değiştirmeniz gerek! IsraiPden gözlem giicüne lıayır SERKANDEMJKTAŞ ANKARA - Tüıkiye, Ortado- ğu banş sûrecini olumsuz etkile- yen şiddetin önlenmest içın tüm Filistin topraklanna yayılacak uluslararası bir gözlem gûcü ku- rulmasını önerdiğini açıkladı. Fi- listin Devlet Başkanı Yaser Ara- fat' ın uzun süredir üzerinde dur- duğu uluslararası gücün kurul- ması için Türkiye'nin de devre- ye girmesi Israil'de rahatsızlık yarattı. Israil'in Ankara Büyü- kelçisi UriBar-Ner, dün öğleden sonra Dışişleri Bakanlığı'nda Müsteşar Yardımcısı Uğur Ziyal ile görüştü. Israıl Büyükelçısine, Arafat'ın, Ankara temaslannda iletılmesini istediğı mesajlar ak- tanldı. Ortadoğu banş sürecinde îsra- il ve Filistin ile yakuı ilişkileri nedeniyle kolaylaştıncı bir rol üstlenen Türkiye, banşın önün- deki en büyük engel olarak gö- rülen şiddetin önlenmesine yö- nelik olarak Filistin'e uluslarara- sı bir güç kurulmasını önerdi. Dışişleri Bakanı tsmafl Cem'in önceki gün Ankara'ya ani bir zi- yaret düzenleyen Arafat ile ele aldığı konu bugün de Norveç Dı- şişleri Bakanı Thörbjorn Jag- land'la yapılacak temaslarda de- ğerlendırilecek. Türkiye'nin önerisini eski Başbakan Ehtıd Barak yöneti- mine yaptığı, ancak yönetim de- ğişiklığı nedeniyle şimdılik askı- ya alındığı kaydedildi. Dışişleri Bakanı Cem de NTV'ye yaptığı açıklamada, "Arafat'ın bir bek- Imtiabizimöııerdiğiınizbirmo- ddkflgflhUlusiaranıagözfeına- lergüdLBİzEI-Haia'dekiulusl*- rarası gözlemcilerin FüistüTin bûtününe yaydması önerisini ge- liştirmiştik. Uluslararası süahh güç obnasına İsrail karşı çılayor. Biz iklsinin ortasmda bir yoi önerduV diye konuştu. Ancak Türkiye'nin önerdiğı uluslararası gözlemcüer gücüne İsrail sıcak bakmadığını açıkla- dı. Cumhuriyet'ın sorulannı ya- rutlayan bir Israilli dıplomat, so- runu uluslararasılaştırmanın çö- züme bir katkı yapmayacağını belirterek "Türkiye'nin önerisi hakkmda bilgiye sahip değiliz. Ancak gend olarak İsrail böyle uluslararaa bir gücün yerieştirü- mesini istemiyor. Eğer taraflar arasmda kaba bir anlaşma sağ- lanırve bu anlaşmanın maddete- rinden biri de böyle bir göç ku- nıtanasuu beiirtirse bu gerçelde- şebi&r, ancak anlaşma sağlanma- dan yapüacak böyle bir girişimi doğru bulmuyoruz" açıklaması- nıyaptı. Filistin Devlet Başkanı dün sa- bah saatlerinde Ankara 'dan ay- rıldı. Arafat, lsrail'in yasak si- lahlan kullanmayı sürdürdüğü- nü, bunlar arasında uranyumlu silahlann bulunduğunu da bil- dirdi. Arafat'ın Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Cem ile yaptığı gö- rüşmeleri değerlendiren Dışişle- ri Bakanlığı yetkilıleri, temaslar- da şu unsurlann ön plana çıktı- ğını bildirdiler: Ambargo: Arafat, lsrail'in Fi- listin'e uyguladığı ambargoyu kaldırması konusunda Türki- ye'nin baskı yapmasını istedi. 'Türkiye rolünü sürdürsün': Arafat, ÂBD'dekı yeni yöneti- min soruna Cünton kadar ilgi göstermedığını. Israıl'de de he- nüz hükümet kunılmadığını be- lirterek ortada büyük bir boşluk bulunduğunu, böyle bir ortam- da Türkiye'nin de geri çekilme- sinin banş sürecinin tıkanması- na neden olacağını kaydetti. 'Şiddet artmasm': Şaron'un imajı ne olursa olsun Israil'in de- mokratik yollarla seçilmiş bir başbakanı olduğunu ve onunla görüşmekten başka bir seçenek bulunmadığını anlatan Türkiye, Arafat'tan Filistin'deki radikal unsurlara olabildiğince sahip çı- karak bölgedeki gerginliği arttı- racak girişimleri engellemesi ge- rektiğini bildirdi. İsrail hükümeti: Likud ve tş- çi Partisi arasındaki görüşmeler- de eski Başbakan, Nobel Banş Ödülü sahibi Şimon Peres'in dı- şişleri bakanı, Barak'ın da sa- vunma bakanı olması ele ahnı- yor. İsrail hükümetinin bu şekil- de kurulması durumunda banş sürecinin kaldığı noktadan iler- lemesinde bir sıkıntı yaşanma- yacağı belirtiliyor. Filistin ve tsrail arasında yaşanan gerginlik bölgedeki cenazelerle doğru orantıh olarak artryor. Yıbııaz: Beyaz Ejıerji'den bîr* şey çıkıııaz AYŞESAYIN ANKARA-ANAPGe- nel Başkanı ve Başbakan Yarduncısı Mesut Yd- maz, yolsuzluklarla mü- cadelede 'yöntem yanhş- hğı' yapıidığını söyledı. Yolsuzluklarla mücadele çerçevesinde yürütülen çalışmalan değerlendiren Yılmaz, yabancı yatınm- cının 'ürktüğünü' ileri sürdü. Yılmaz, partisinin Mer- kez Karar Yönetim Kuru- lu toplantısında, ekono- mik önlemlere ilişkin de- ğerlendirmelerde bulu- nurken yolsuzlukla müca- dele çerçevesinde bazı yanlışlıklar yapıldığına işaret etti. Yaklaşık 4 saat süren toplantıda Yılmaz, MKYK üyelerinin uygu- lanan ekonomik progra- ma ilişkin sıkmtılannı di- le getirmeleri üzerine, *s»- bniı ohuı' mesajı verdi. 'Beyaz Enerji' operas- yonundan 'bir sonuç çık- mayacağını' belirten Yıl- maz "Sonuna kadar üze- rinegidflsnı diyonız. Çün- kübizimkorkacağunzbB' şey yok" diye konuştu. Yılmaz, toplantıda özetle şu görüşleri dile getirdi: Yannma korkuvor Devlet içindeki bazı ku- rumlar Devlet Denetleme Kurulu bir taraftan, BD- DK bir taraftan bankacüık sektörüyle ilgılı inceleme yürütüyor. Bankacılık sektörü, BDDK'ye hesap vermekten kendi işini ya- pamıyor. Dışardan görün- tümüz iyi değil. tnsanlar tutuklanıyor; devletin çe- şitli kunimlan, bankalar didik didik ediliyor. Bü- rokrat imza atmaktan kor- kuyor. Bu da yabancı ya- nnmcıyı ürkütüyor. Ekonomi: Reel sektör temsilcilennin istedikleri- ni yerine getirmemiz, programdan tamamen vazgeçmemız anlamına gelir. Programdan taviz vermeden, o kesimleri na- sıl rahatlatınz, buna çö- züm anyoruz. Özeüeşarme: Özelleş- tirmede sıkmtı var, Bu, koalisyon hükümetlerinin yapısından kaynaklanı- yor. Herkonuda3 liderbir araya geliyor. Tartışa tar- hşa istenen noktaya gelı- yoruz. O nedenle de ka- rarlar 6 ay gecikmeyle çı- kıyor. Susurhık: Devlet için- deki bu örgütlenmeleri ilk kez, başbakanlığımız dö- neminde biz 'çete' olarak adlandırdık. Mücadelesi- ni verdik. Işin siyasi aya- ğının mutlaka üzerine gı- dilmeli. Öksûz'e sitem Toplantıda, Özelleştir- meden sorumlu Devlet Bakanı Yüksel Yalova ise Telekom özelleştırmesi ile ilgili bilgi verirken MHP'li Ulaştırma Bakanı Enis Oksüz'ü eleştirdi. Telekom'a talıp çıkmadı- ğını vurgulayan Yalova, "Btoksaoslandeğfl yüzde 31,vüzde5reçıkarsakbi- letalip cıkmaz. Çünkü bir bakan arkadaşunız bunu engeDedLHer türtü güven- sİ2İiğiyarat& n dedi. Toplantıda üyelerden Vehbi Dinçerfer, Mesut Yılmaz'ın 'darbe kuşku- lannı dik getirdiği' gaze- te haberlerini göstererek ANAP liderinden bu gö- rüşlerine açıklık getirme- stni istedi. Yılmaz ise "Böyle kaygdanm vardL Bazt kişt ve kurumlar si- yasetin cözüm yeri obna- dığını göstermeye çahşı- yorlardı. Bu sürccin dar- be öncesi işaretler olabile- ceği kaygdanmı dile getir- dim'' dedı. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafi 1. Sayfada İsrail, ilişkilerimize askeri boyut da kattığımız 28 ülkeden bin. Ekonomik, askeri, sosyal, siyasal, k ^ türel, turistik akla gelebilecek her alanda bağımız var. Onlann inşaat işinin çoğunu bizim müteahhit- lerimiz alıyor, bizim savunma sanayii ihalelerinin çoğunda onlar var. Yakın gelecekte sonuçlanma- sı beklenen casus uydu ihalesinin en güçlü adayı yine İsrail. Ortadoğu coğrafyasında seçimle gelen yöne- timlerin seçimle gittiği iki ülke var, Türkiye ve İsra- il. Ancak arada küçük bir fark var. Onlarda seçimi kaybeden lider o gün istifa edtyor. Netanyahu ye- nilince gitti; kimse, "neden yahu" demedi. Barak da merakta bırakmadı, yenildiğini anladıktan ya- nm saat sonra çekildi. Bizdeyenilen lider, "Halkbi- ze yenilme görevi verdi, bunu yerine getirdik" de- yip siyasete devam ediyor. Her neyse konumuz bu degil, geçelim... Türkiye'nin Israil'le ilişkilerini ilanen ve rahatlık- la ileri götürmesinde Filistin unsuru önemli. 1990'lann ortasında adım adım ilerleyen Israil- Filistin banşı Türi^iye'yi rahatlatmıştı. Son aylarda gerginleşen ortam ister istemez bizi de bağlıyor. Arafat'ın önceki günkü Ankara ziyareti bu durumun ürünü. Arafat, "Arkadaş" diyor, "Israil'le iyiilişkiler kuruyorsun, güzel. Ama biristeğimiz var, Şaron'a söyleyiver, banş sûrecini aksatmasın..." Arafat'ın bir istemi daha var - Lütfen bölgeden çekilmeyin, biraz daha aktif olun... Yeri gelmişken vurgulayalım, Türkiye'nin Filis- tin'e yaptığı maddı yardım, tek tek değerlendirildi- ğinde Arap ülketerinden fazla... Türi<iye'deki radi- kal Arapçılann kulaklan çınlasın... Ankara'nın durumu Türkiye'nin Israil'le ilişkileri daha ilk günden be- ri Arap dünyasını rahatsız ediyor. Buna karşılık biz de iki durum anımsatıyoruz: - Bakın Israil'le Filistin de banş anyor. Bizim iyi ilişkilenmiz buna katkı yapar. - Israil'le Mısır bile anlaşma imzaladı, biz niye çı- karianmız doğrultusunda adım atmayalım?.. Türkiye'nin bu tezlerinin ayakta durması için Is- rail'le Filistin arasında en azından şiddetin olma- ması gerekiyor. Bölgede kan dökülünce Arap dün- yası hemen nara atıyon - Israil'le ilişki kuran Islam ülkelerini kınayalım. Bunu sıfıriasınlar... Ülke adı geçmese bile, açıklamanın adresi Tür- kiye. Kendisini Arap dünyasının ağabeyi olarak gören Mısır, Türkiye'yle doğrudan ilişkilerini sağlam tu- tuyor, ama bizim öteki Arap ülkeleriyle kötü olma- mızdan da içten içe mutluluk duyuyor. Bütün Arap dünyasının öz teknolojik bilimsel gü- cünün lsrail'in yüzde 4'ü olduğunu dıkkate alırsak, Türkiye'nin bu ülkeyle kurduğu stratejik bağın alt- yapısız olmadığı görülecektir. Konunun güncel yanına dönersek... Arafat'ın An- kara'da olduğu saatterde, İsrail Genelkurmay Baş- kanı Korgeneral Mofaz Shaul da başkentte ola- caktı. Programlı ziyaret son anda ertelendi. Deyim yerindeyse, program dışı Arafat ziyareti, program- lı geziyi ikinci plana itmiş görünüyor. Arafat'ın Türkiye'ye gelip "banşa ikna edin" de- diği Ariel Şaron ise hükümet kurma çalışmalannı sürdürüyor. Şaron'un kasaptan buldozere kadar pek çok un- vanı var. Israil'de kartal kesilip oy toplayanlar, ikti- dar koltuğuna oturunca kasaptan çok hesap di- yor. Olaylann üzerine "bu/dozerce "gitmek yerine, banşa giden yol "bul güzelce" d'ıyor. Bu kez bir farklılık daha var. ABD'deki yeni yö- netim bölgeye çok ilgili değilmiş gibi görünüyor. Ortadoğu deyince oğui Bush'un aklına, baba Bush'un deviremediği Saddam'dan başka bir şey gelmiyor olmalı! ankcurn@ttnetnettr Frankfurt Kitap Fuarı Türkiye, konuk ülke adaylığmdan çekildi Okuyan: 400 bin sahte emekli var TBMM'den karşı atak GÖNÜLKENTER- ENGEMANN FRANKFURT Frankfurt Kitap Fuan Konuk Ülkelerinden Sorumlu Bölüm Başka- nı ve Basın Sözcüsü Dr. Rüdiger VVıschenbart Cumhuriyet gazetesıne verdiği demeçte Türki- ye'nin 2002 yılı için Frankfurt Kitap Fu- an'na konuk ülke olma başvurusunu geri çekti- ğini açıkladı. Dr. Wisc- henbart şunlan söyledı: "Geçen hafta Türki- ye resmi bir mektupla 2002'de Frankfurt Ki- tap Fuan'nda konuk ül- ke olmak için yapöğı başvuruvu geriçekti. Bu konnda söyleyebflece- gnn çok az şey var. Bun- dan önce de başvuruda bulunan kimi ülkeler başvuruianıu çekmiş- lerdi. Türkiye bir istisna değü. Bö>1e bir projenin hayata geçirilmesinin baa ülkeler için zor ol- duğunu, aşüması gere- ken engeilerin çok oldu- ğunu büiyoruz. Başvu- ruda bulunan ülkelerin kendi kâşleri bakanhk- lan ile yaşadıklan zor- luklar,potitikaçıdan söz haklana kimin sahip olacağı gibi durumlar ortaya çıkıyor. Bunlar küçümsenecek konular değfldir. Çok üzgünüz. Türkiye ve Türk teması fuanmız için üginç ola- cakb. Fakat bir şey <*• mazsa da ounuyor." ANKARA(CumhurryetBüro- su) - Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar Okuyan, yaklaşık 400 bin kişinin SSK ve Bağ- Kur'dan, yasalardakı boşluklar- dan yararlanarak emekli maaşı al- dığını savundu. Bu kişilerden ba- zılannın sahte belgelerle emekli- lik işlemleri yaptırdığinı tahmin ettiklerini belirten Okuyan, SSK'nin Istanbul Sultanah- met'teki deposundan da emekli- likle ilgili 47 bin dosyanın çalın- dığmı bildirdi. TBMM Plan ve Bütçe Komis- yonu'nda, Sosyal Güvenlik Re- formu'na ilişkin yasatasanlan ile kanun hükmünde kararnameler birleştirilerek alt komisyona ha- vale edildı. Bakan Okuyan dün komisyonda yaptığı konuşmada, SSK ve Bağ-Kur pnmlerinde ne faiz ne anaparanın affinın söz ko- nusu olduğunu belirtti. Bağ-Kur Mai Şube operasyonu: 2 gözattı • Istanbul Haber Servisi - tstanbul Emnıyet Müdürlügü Malı Şube ekıplen, sılah alım sanmı alanında faalıyet gösteren bir firmanın 2 yönetıcısıni gözaltına aldı. Mali Şube Müdürlüğû'ne bağlı ekipler Beyoğlu Cumhuriyet Savcıuğı'nın talimatıyla, silah satış ihalelerine fesat kanştırmak ve yurtdışından ıthal edüen silahlann faturalannı kabartmakla suçlanan firmanın yöneticilen, Kemal Yıldız ve Ömer Büke adlı kişüen yakaladı. Orhan Asena yaşamını yitirdi KüKür Servisi - Yanm yüzyılı aşkın süredir ti- yatro için yazı yazan, oyunlan çeşitli sahnelerde sergilenen ve yabancı dillere çevrilen, pek çok ödüle layık görülen oyun yazan Orhan Asena, uzun süredir devam eden şeker hastalığı nedeniy- le dün hayatını kaybetti. Orhan Asena, bugün sa- at 10.15'te Ankara Büyük Tiyatro'da düzenlene- cek törenin ardından Kocatepe Camii'nde küına- cak öğle namazından sonra Karşıyaka Mezarh- ğı'nda toprağa verilecelc 1922'de Diyarbakır'da doğan Asena, şür ve öy- kü yazarak edebiyata girdi. Asena, 1954'te Dev- let Tiyatrosu'nda sahneye konulan 'Tanruar ve tnsanlar-GJgaımş'tan (TDK 1960 Tiyatro ödü- lü) sonra başanlı bir tiyatro yazan olarak tanın- dı. Yapıtlannda Anadolu insam ve tarihsel olay- lan işlediği gibi güncel olaylardan da yararlandı. Başkaldın temasımn egemen olduğu oyunlann- da kişilerin iç çelişkilerini sergiledi. Düşüncenin öne çıktığı, konulann tartışmaya açıldığı, trajik durumun ağır bastığı oyunlaruun ortak noktası ise; olaylan, durumlan bilimsel bir yaklaşımla de- ğeriendirmesi ve incelikle ışlemesiydi. Maliye: Haksız iadegeriahnıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Maliye Ba- kanlığı Gelirler Genel Müdürü Akif Hamzacebi, ihracatta KDV iadelerinde yüzde 30-40 oranında- ki haksız ödemenin "incdenen dosyalar için" söz konusu olduğunu belirtti. Hamzacebi, gazetenüzin dünkü sayısında yer alan "HayaHnin bo>utlan büyük" başhklı haber- le ilgili olarak açıklama yaptı. thracat belgelerin- deû yüzde 10'unun denetlendiğini vurgulayan Hamzacebi, "Şüpneveyaihbar üzerine mcekaen Omcat işlemierntde bdiıienen haksız ödeme ora- m biraz daha yüksek olabUmektedir. Ancak bu onruihracaüntümünükapsayacakşekildekuBan- mak doğnı otmazT> dedı. Hamzacebi, "İhracatta vergi iadesi sistemi teminat mektubu, veminH ma- i müşavir raporu ve MaBye Bakanhğı vergi ince- lemekVmmrapmianüzeriııekunıhıdur.Busisteın içerisüıde şüpheo' görülen ihracatlar ve hakkmda flıbar ofaut işlemler inceknir. Yapdan inceterneler soa&cunda haksız yere yapiküğı befirienen bir ia- de var ise bu da cezalanyta birfikte geri alnur. 620 üüyon urahk vergi iadesinin yapddığı bir ihracat kesinMkle söz konusu değfldir" diye konuştu. ve SSK'de ödeme kolaylığı açı- sından var olan 10 ve 12 eşit tak- sit şeklindeki uygulamanın belki biraz daha ileri atılabileceğini an- latan Okuyan, ödeme kolaylığı açısından uygulamanın yeniden gözden geçırilebileceğini kaydet- ti. Bakan Okuyan, yaklaşık 400 — _ bin kişinin, yasalardaki boşluklardan yararlanarak Bağ-Kur ve SSK'den emekli maaşı aldıklannı, bunlardan bir kısmuun sahte belgelerle emeklilik işlemlerini yaptirdıklannı tahmin ettiklerini söyledi. Okuyan, SSK'nin Istan- bul Sultanahmet'teki de- posundan emeklilikle ilgi- li 47 bin dosyanın çalındı- ğını, bunun nedeninin de bilgisayar sisteminin bu- lunmaması olduğunu be- lirtti. Sigortasız işçi çalış- tıranlann belli bir kriter belirlenmek koşuluyla teşhır edilmesini destek- lediklerini de ifade eden Okuyan, SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı'nın sağlık alanında ortak bir protokol imzaladığını bil- dirdi. Okuyan, haziran aymdan ıtibaren kesıntile- nne başlanılan Işsızlik Si- gortası Fonutoplam değe- rinin 15 Şubat tarihi itiba- nyla 514 tnlyon liraya u- laştığını bildirdi. ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Dışışlen Komisyonu, Fransa'nın tarihte işlediği soykınm suçlan ve Türkiye'ye karşı düşmanlık yapan ülkelere yapılacak yap- nnmlar konusunda ha- zırlanan yasa önerileri- ni göriiştü. Komisyon Başkanı Kamran lıian, toplantının açılışında yaptığı sunuşta, Türki- ye'ye karşı dostane ol- mayan hareketlenn ön plana çıkmaya başladı- ğmı belirtti. Bazı Batılı ülkelerin yeniden bir "Şark me- sdesi" yaratmaya çahş- tıklannı kaydeden İnan, sözde Ermeni soylanmı konusunda başta ABD olmak üzere pek çok ül- kede karar alındığını ve- ya alınmaya hazırlanıl- dığını söyledi. Türki- ye'nin AB'ye aday ülke olmasından sonra bu tür olaylann arttığına dik- kati çeken înan, "90 yıl öncesindeki olaylan araşaran Fransa Parla- mentosu, burnunun di- binde, dininden dotayı 200 bin insanm katiedil- mesini görmezden geü- yor" dedi. Komisyonda söz alan milletvekilleri, Fran- sa'nın Cezayir'de yaptı- ğı soykmmı anlatarak bu ülkenin Anadolu'da Ermenılere üniforma gıydirerek Türklere kar- şı kathama giriştikleri- ni söyledıler. DSP Istan- bul Milletvekıli Zafer Gürd ise duygusal ha- reket edilerek başka ül- keler aleyhinde karar ahnmasınm yanlış ola- cağı görüşünü savundu. ANAP Istanbul Millet- vekili Mehmet Ali Ir- temçelik, çıkanlacak yasada Fransa'nm Ana- dolu topraklannda Er- menileri kullanarak iş- lediği suçlann ele alın- masuıı istedi. trtemçe- lik, yeni bir metin hazu"- lanmasını önererek yeni metnin çerçevesini şöy- le sıraladr. • Osmanlt dönemınde gerçekleşti- rilen olaylarda Batılı ül- kelerin sorumluluklan- nın belirlenmesi, Fran- sa'nın Anadolu'daki ayaklanmalarda Erme- nileri kullanması gibi konulara ağırlık verile- cek. • ASALA terörü ve Bosna-Hersek'te ger- çekleştırilen katlianüar. • Yukan Karabağ soru- nu. • Azerbaycan top- raklannın Ermenistan tarafından ışgali.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear