Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 7 EKİM 2001 PAZAR
10 PAZAR YAZILARI
Bedensiz
aşklar
Ma-as-tricht... Yürüyerek geçilen nehir...
Nehnn adı Maas, ayağın Flamancası tricht,
şehrin anlamı; yürüyerek geçilen nehir. Bir
Kızılderili ismi gibi... Bazı şeyler vardır.
insanın gitmek için mutlak bir nedeni
olması gereken; Maastricht bu
şehirlerden biriydi, insanın gitmek için
bir nedeni olması gereken şehirlerden.
Ev sahibi şehir denir onlara; ev sahiplığı
yaparlar; ya siyasi bir konferansa ya
bilimsel bir kongreye ya da herhangi bir
iş toplantısına ve onlar bittiğinde şehir de
biter. BeUci de unurulup gidecekti
Maastricht, eğer havaalanı kioskundan
bir adet Tatoo Magazin alıp kahve fincam
mın yanına koymasaydım... Her şey
Hollanda'ya gideceğimi duyan kızımm
servis şoförünün bir Tatoo Magazin
ısmarlamasıyla başladı. Bu onun için çok
önemliydi çünkü okullar kapandığmda bir
gûney kasabasında dövmecilik yapıyordu.
Hatta bu iyiliğimin karşılığında
önümüzdeki bahar omzumda kırmızı bir
gonca açtıracağına söz verdi. Havaalanı
ban takım elbıseli adamlar ve kaduılarla
doluydu, hatta ben de onlardan biriydim.
Onun için civar sandalyelere oruranlar
kaçınılmaz olarak bir bana bir de önûmdeki
dövme dergisıne bakıyordu. Üstehk bu
sayımn kapağında halka küpeli bir dazlağm
ancak pazulannı şişirince ortaya çıkân
çıplak bir kadın vûcudu dövmesi vardı.
Yanımdaki tabureye kır saçlı, çekik gözlü,
daha sonra Taylandh olduğunu öğrendığim
bir Çinli oturdu. Ben de gördüğüm bütün
çekik gözlüleri Çinli olarak algılama
eğilimi vardır. Işüı garibi sonunda pek
azınm Çinli olduğu ortaya çıkar ama
sıradaki çekik gözlü hep Çinlidir...
Elimdekiler; rötar yapan bir uçak, kır saçlı
bir Taylandh ve
MAASTRICHTE
ŞANŞIN
TÜZÜN
ir Tatoo
Magazin'di. Bu
sefer pas
geçemeyeceğimı
hissediyordum,
havada
kaçınılmaz bir
— — — ^ — — — — s o hbetin kokusu
vardı. Sanki Yeşil Papatyanın Kokusu
türünden bir filmin karesindeydım.
Peçetemle dergiyi örtmeye çahştığımı
görünce "Dövme asla utanılacak bir şey
değüdir!" dedi, sonra parmağıyla kapaktaki
dazlağı göstererek "Her şey gibi dejenere
olmuşsa da," diye ekledi. "Dövme sanatı
ashnda derin felsefik anlamlarla yüktüdür™
Hiç bedensiz aşkm oklu mu?" Çevabımı
merak etmedı bıle, "Herkesin olmuştur..
Bedensiz aşklar serseridir, kararsızdır,
şaşkmdır, bir şelde gjrmek isterler, bir
bkjime sokuhnak, bir yere konmak.- En
azmdan bir siınge, bir işaret olmak
bedendeJ" Boğazını temizledi, önündeki
meyve kokteylinden bir yudum aldı. Belli
ki bir şeyler daha söyleyecekti; "Ya szm?"
dedım, "Bedensiz aşlanız oldu mu?" Biraz
şaşırdı, dersının ortalık yennde umubnadık
bir soru alan bir öğretmen gibi kaşlannı
kaldırdı ve birden aslında çoğu soru gibi
bunun da sözcüklerle yanıtlandığında hiçbir
şey ifade etmeyeceğini fark etti. Sol
bıleğındekı kol düğmesini çözdü ve
gömleğini yavaşça sıyırmaya başladı. Tek
kelime etmeden gömlek kolunun sarımtırak
derisinde yukan doğru kıvnlarak yaptığı
yolculuğu izliyordum. Tam omzunda
gördûm onu: Kıvnlmış uzun gövdesinin
üzerinden başını kaldırmış bir kobraydı bu!
"Yüreğine çörekknmiş gerçek bir aşk, bir
yüan gibi sakin ve kımılüsız uyur. Orada hep
öyle kalacak sanırsm; çağnşumlardan
kaçarsın, onu uyandıracağmı düşündüğön
teskrdeıı, odalardan, kokulardan. Ansızm,
azgın bir bahar tomurcuğu, ensendeki bir
rüzgânn soluğu ya da kulağmın duyduğu bir
ezgryte usul usul kaldınr başını, bambu
sepetindeki bir kobra gibi üpla. Böyledir işte,
yüreğe çörekienen gerçek bir aşk kolay terk
ctmez bedenL.." Artık yolcular için son
çağnlar yapılıyordu. Havaalanını dolduran
takım elbiseli adamlar ve kadınlar
yüreklerindeki kobralarla uçaklanna
yürüdüler.
Yaran aydınlartapınağı ABDBaşlanna gelen her musibeti yabancılardan
bilen ırkçılann tepe tepe kullanacaklan bir
malzemeleri daha var artık. Huntington
denen baykuşun "biümsel'' olarak ulaştığı
medeniyetler çatışması tezini, sokaktaki ırkçı
-hem de uzun zamandan beri- tez ohnaktan
çıkanp pratığe dökmüştü zaten. New York ve
VVashington saldmlan bu pratiğin tuzu biberi
oldu. Biz buralarda yaşayanlar bunu
bilmiyorduk. ABD'deki saldınlar bu gerçeğın
üzerine 'cuk' oturdu. Bush'un "saldın sadece
ABD'ye değü, uygarhğadır" sözleri,
uygarlıklanmn yabancılar tarafindan
kirletıldiğine ta başından beri inanmış
ırkçılann doğrulândığının ({) kanıtı oluverdi.
Artık ırkçmın, "medeniyet dışı"lara karşı
aldığı her tavır, -her nasılsa bir vakitler
oluşturulmuş ırkçılık karşıtı yasalara aykm
olmaya devam etse de- toplumun büyük
kesiminde "meşruluk" kazanmış olacak.
Ingiltere'de böyle ohnaya başladı
bile. Manchester'da cami
kundaklandı. Londra'da
başörtülüler, çember sakallı
erkekler fızüci saldınya
uğradılar. Toplumdan bu
saldınlara karşı güçlü bir ses
çıkmadı, sözünü ettiğim meşruluk
yüzünden Müslüman bir
göçmenseniz kendinizi, herhangi bir Batılı
kadar rahat ifade edemiyorsunuz.
Söylediğiniz her söz savunmamz olarak
anlaşıldığından, ABD'deki teröre karşı
olmanız da bu "savunmanın" gereği
sayılıyor. Dolayısıyla samimi
bulunmuyorsunuz. Sadece ABD veya
Batı'nın değil, kendi toplumlannın da başına
bela olmuş Usame bin Ladm vb. ile
aranızdaki farkın bilincinde olmanız bu işe
yaramıyor. Bu farkın karşınızdakiler
LONDRA
MUSTAFA
ERDEMOL
tarafindan görühnesini
bekleyeceksiniz çaresiz.
Biz buralarda yaşayanlann
durumu şimdilik böyle.
Mosley'in ruhu, artık kaba bir
ırkçılık olarak değil, çok ıyi
dengelenerek Batı'yla ve
— — ^ _ Hınstiyanlıkla tanımlanan
"uygarhk"ın dışuıdakilere,
önvargı biçiminde ete kemiğe bürünmüş,
ortalıkta dolanıp duruyor.
Medeniyetinin kerametine inandınhnış,
dolayısıyla ona yapılan her türlü
"ilenmeye'' babalanan Batılı ya da Amerikalı
birey, bu zavallı tutumu yüzündendir ki
yönetimlerinin, başka halklan mahveden her
türlü politikasına destek verir oldu. Bu
desteği sunarken bilgilenme gereği bile
duymadı üstelik. Cehaletle birlikte büyüyen
bir destektir sözünü ettiğim. ABD'de
HalliwelVden
'moral
destek9
Ünlii fngiliz pop şarkıcısı
Geri Hallivreü,
Umman'daki tngiliz
askerieriyle kumsalda top
o> nadı. Dağılan Spice Giris
grubunun üyelerinden
HallivveD, dün gece Keskin
Kıtaç Tatbikan kapsanunda
Umman'da btüuaan 7 btn
İngiliz askerine moral
konseri verdL HalliwelL
konser öncesinde Salalahta
deniz kıyısında bulunan
Hilton Öteü'nde subaylarla
furbol maçı yapû.
(Fotoğraf: AP)
Müslüman ile Sih'i birbirinden ayıramayacak
denli cahil, fakat kesinlikle "millîyetçi" bir
Amerikalı "ülkemi mahvettmiz" diyerek bir
Sih'i öldürebildi. Feodalite yaşamamış
ABD'de milliyetçilik, çağa özgü olmaktan
uzak gayet "feodal" bir duygu olarak
yeşeriyor yani.
Ama yine de sayılan az da olsa Ingiltere ya
da ABD'de olan-bitenin farkına varmış
kitleler bulunuyor. Saldınnın ve ABD'nin
karşı saldın kararının üzerinden bir hafta
geçmeden, Ingiltere'de savaş karşıtlan
gösterilere başladı bile. Bulvar basınmı es
geçin, ciddi gazetelerde ve televizyonlarda
saldında binlerce masum insanuı ölümü
kınanuicen bir yandan da ABD'ye ciddi
eleştiriler getirildi.
Bu eleştirileri yapanlar, Ertuğrul Özkök
gibilerinin ABD saldınsına destek verirsek
aralanna gireceğimizi sandığı medeni
dünyadakı aydınlar oluyor. Bu aydınlar
intikamcı duygularla mazlum halklara
savaş açılmasını, medeniyetlerine aykın
buluyorlar. Bu aydınlara göre
medeniyetin yanmda olmak ABD
saldırganlığına karşı çıkmaktır. Özkök
gibilerine göre ıse medeniyetin yanında
olmak ABD'nin intikamcıhğına destek
vermek; tuhaf bir durum.
Yani bizim, burada sıradan Batılı
bireyle, sizin de Türkiye'de kimi
aydmlarla (!) işiniz çok zor. Ben
Londra'da intikamcı lngiliz bireyinden,
Türkiye'de de handıyse Özkök
gibilerinden dayak yeme riski
taşıyorum. Sıradan lngiliz ırkçısı da,
özkök de medenıyet adına dövebilirler
beni. Tersi de sizin jçin geçerli.
ABD'deki büyük saldında yaşamını
kaybetmış kurbanlann aılelerinden
birçoğu, ABD'nin bir intıkam savaşı
açmasına karşı olduklannı açıkladılaj.
"Savaş teröre karşı bir yanıt olamaz"
diyorlar. Soyluluklan acılanndan daha
büyük bu ınsanlar sizce Ertuğrul
Bey'den daha mı az medeniler?
lngiliz gazetelennde ABD'li
aydınlann ülkelerinin özellikle
Balkan politikalannı eleştiren yazılan
yer alıyor bir süredir. Bosna felaketinden
ABD de sorumlu tutuluyor.
Peki Star gazetesinin geçen hafta birinci
sayfasında verilen haber neydi öyle?
Bu gazetemn Ankara Büro Şefi J"" ^
SeJahattinÖnkibar,pekfazla"kib'âir*' *"<
tutum alıp ABD'yı Müslümanlann en
büyük dosru ilan etti. Bosna'da
Müslümanlan kurtaran ABD nasıl
Müslüman düşmanı görülebilirmiş.
öyle diyor. ABD'ye ibadet bir din
kuralı olsaydı bu adamlar
cennetlikti, cennetlik.
înternet devrinde kitabın yeri sağlamÜniversitede Ingilizce'yi kıvırmaya
başlamamla birlikte önümde
yepyeni bir dünya açılmıştı: Cep
kitaplan dünyası. "Penguin Books"
sayesinde param oldukça bu
yayınlardan çıkan cep kitaplannı
alırdım. O zamana dek kendime en
yakın olarak Varlık Yayınlan'nın o
eski ve klasik boyutundaki
kitaplannı görmüştüm. îsveç'te
yeniyken Ingılizce sayesinde kitap
dünyasından uzak kalmamıştım.
Türk edebiyatını daha çok bana
göndenlen dergilerden izliyordum.
îsveç'te 70'li yıllarda cep kıtabı
kavramı pek yoktu; en azından
düzenli yayın şeklinde, Çeviri
yayınlann lngiliz-Amerikan
ağırlıkh olması, Isveçli okurlann,
benim yıllardır Türkçeden zevlde
okuduğum birçok yazardan
habersiz kahnalanna yol açıyordu.
Sevgili Yaşar Nabi'nin Varlık
Yavınlan'nda bizleri özenle
tanıştırdığı bu sıcak yürekli
evrensel yazann Ankara'da
bıraktığım kitaplannı ülkemize ilk
geldiğimde derhal bavuluma
yerleştirmiştim.
Her şey gibi, bu da değişti zamanla
îsveç'te şimdi cep kitaplan son
derece hızla gelişen ve hiçbir
ekonomik sıkıntıdan payını
almayan bir sektör halinde. 8.8
milyon nüfuslu ülkede geçen
yıl 20 milyon cep kitabı satıldı.
Hiç kuşkusuz bunda önemli bir
paya, diğer hemen hemen
bütün kitaplann kalın kapak
ciltli olarak yayımlanması ve —
bedellerinin gayet yüksek
olması sahip. (Hükümet, yeni
bütçesinde kitap fiyatlanndaki
KDV oranını yüzde 25'ten yüzde
6'ya indirerek bu durumu
değiştirmeyi amaçladı. Bakalım bu
indirimin ne kadan okurun işine
yarayacak.) Ancak bir başka
STOCKHOLM
etkenin payı, bana kalırsa daha
büyük: Cep kitaplarımn, büfelerde,
gazete bayilerinde, gıda maddeleri
satan benzin istasyonlannda kolay
görülen ve el altı yerlerde satılıyor
olması. Sigara, abur-cubur,
meşrubat fılan alanlann gözleri,
kapaklan dikkat
çekmek için
özenle
hazırlanmış cep
kitaplanna
takılıveriyor.
Fiyatlan da bu
ülke
— ^ — — — ^ — ortalamasına
göre yüksek
olmayan kitaplar kolay alıcı
buluyor. îsveç'te eskiden de gazete
bayilerinde ve büfelerinde cep
kitaplan satılırdı, ama bunlar
pembe hayaller peşinde koşan genç
kızlan, vurkır meraklısı erkekleri
hedef alan, yazınsal değeri yüksek
GÜRHAN
UÇKAN
olmayan kitaplardı. Bu yüzden
îsveç'te niteliksiz kitaplar ıçin
"büfe edebiyaü'' deyişi kullanılır.
Cep kitaplan daha önce ciltli olarak
piyasaya çıkanlır. Ortalama fıyat:
10-12 adet "Kg Mac&Co"dan az
değildir. 6-7 ay sonra aynı kitap cep
kitabı olarak yayımlanır ve 2 "Big
mac" fiyatıyla satılır. Aynen
sinemalarda gösterime giren bir
filmin videosunun bir süre sonra
kira ve satış için piyasaya
çıkanlması gibi. îsveç'te,
bizdekinin tam tersine, yazın kitap
satışlan artar. Tatilde en iyi dost
kitaptır çünkü. (Eşlerin birbiriyle
didişmekten bıkmış ohnası
gerekmez bunun için; gerekmişse
daha da ilaç gibi gelir.) Gazeteler
tiraj kaybederlerken Isveçliler,
Akdeniz kumlannda kendilerine en
uygun eş olarak kitabı görürler -hiç
değilse gündüz. Çok şeyi taşımaya
üşenırler ama kitabı asla.
Ilerleyen teknoloji ve interaet
dünyası buraya da damgasım
vururken kitap okumanın
gerileyeceğini sananlar,
yanıldıklannı anladılar bile. Kitabın
önü eskisinden de açık. Her ne
kadar yine Amenkan-Ingiliz
yazarlan önde gidiyorlarsa da Isveç
edebiyatının saygm adlan da
büfelerde ve "bûfe edebiyati"
denilmeden okura sunuluyorlar.
Istrati mi? Ha o da var; ama
kütüphanelerde, Yaşar Kemal ve
Orhan Pamuk'la birlikte.
Bakarsınız gün gelir, bana bir
süredir gönderilmeyen gazetemin
Almanya baskısını ahrken büfede
onlann da yapıtlan, pınl pınl
kapaklı birer cep kitabı olarak yer
alır, hem de başta Aziz Nesin olmak
üzere başka yazarlanmızm
yapıtlanyla birlikte. (Istrati'yi
'keşfetmeleri' de epey zaman
almıştı ya...)
Tatilcilerin %10'u reklamla, %90'ı tavsiye ile kendi otellerini buluriar...
AQa$arm sMğmöan ıtentz göruntûsûnû çekemed*. Getn gOriin
C
lub Onerrt, Antık Çağın adalet. sağlık ve banş ıçin buluşma merkezı
olan Oren'de denıze "srfır" brnbır yıldclı bir taiil köyudur Homeros'un
doOum yen "IşıkJar Sahılı'nde, Dunyanın atmosfennde oksijen oranı
en yüksek tkı noktasından bıri olan Edremıt Korfezı'nde, Zeytın Rıvıerası'ndadır
Club Onenrte, Ege sthltnğe yapılmış 62 dubleks yapının her daresı 2-4 veya
4-6 kışılık aıleter ıçin tasarianmış, ıçlerınde duş/WC ve telefon olan odalardan
oHışur Tüm kapılar dev bir botanık bahçesıne açılır Bahçe biter, ıncecik kumlu
plaı başlar
Özurlüler ve engetlıler ıçin tumuyle düzayak. veıetaryenler ve dıabetıkler ıçin
sorunsuz tatıl Gunlük doktor vızrtı
1TEylH-31Ekîm2001
KipbaşıYP 17.000000 TL, 0-12mücntsiz, (3)-4.-SS. kçller, 10.000.000 TL
Oub Orieut Holiday Resort, Ören-Burhaniye
Tei: 0.266.416 53 54 - 416 34 45 • F*x: 0.266.416 40 26
ArtlkCaint
Kotnfentittu
6ftr<ewrılın
Clttfc OriMlL
saBitcılann.
6cvrecllwlıı
Buhmna MerkezlıHt.
»ww club-onent com
BtTEZ
BODRUM
Yeşil ve Huzurlu BÎTEZ'de
HOTEL NATUR
* • •
Ekim Tam Pansiyon 20.000.000 TL.
Odalarda klima, minibar, TV,
saç kurutma, balkon, sauna,
fîtness, tenis, bisiklet, yüzme havuzu,
kapalı açık restaurant, bar, snack bar.
Tel: 0252-3637774 (5 Hat)
Fax: 0252-3637783
DİN VE LAİKLİK - NECİP MİRKELAMOĞLU
ÇAĞDAŞ EĞrrİM VAKFI YAYINLARI
ADRES: FERİDİYE CAD. NO. 53
TAKSİM İSTANBUL
Tel: (0212) 297 69 79 Pbx
ZEYTİNBURNU2.tCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN
DosyaNo 2001 4 Satış
Satılmasına karar venlen gaynınenkulûn cınsı, kıymetı. adedı. evsafı
Tapu Kaydı: Zeytınbumu, Kazlıçeşme Mahallesı. 405 pafta. 2420 ada, 3 parsel numaralı (361) m2'lık arsa nıtehğındekı gaynmenkul olup,
yenn Zeytınburnu, Sûmer Mahallesı, 24 Sokak. No 77-79 adresı olduğu görülmûştur tmar Daruma: Zeytinburnu Beledıye Ba^kanhğı Imar
ve Planlama Mûdurlûğû Uygulama Bürosu dosyada mevcut 30 05 2001 tanh. 1410 sayıiı ımar durumu yazısında Zeytınbumu. 404 5 pafta,
2420 ada. 3 parsel, 23 6 2000 tasdık tanhlı 1 1000 ölçeklı C lejandında 500 kışı/HA yogunlukta konut alanı olarak aynlmıştır Dosyada me\-
cut Zeytınbumu. Sümer Mah 24 Sokak. 404; 5 pafta. 2420 ada. 3 parsele aıt plan omeğı zemıne uygulandı Çapın zemıne uygun olduğu anla-
şılmiştır Parsel uzenndekı yapı ve dığer tesısler eklı vazıyel krokisınde A, B, C, D, E ve F harflen ile gostenlmış olup krokıde
(A)harfi ıleışaretlı yerdezemın-1 normal katı havı B A 1C bir yapı olup. yapı zemın kat 100 m2. 1 katta 115 m2 alanındadır Tamamı bir
i^ycn olan bınanın gınş katta zemın kaplaması karo çını. tavan ve duvarlar sıvalı, boyalı, cephe alumınyum doğrama-file tel kepenk. 1 kat
merdıvenı mozaık kaplı, hazır basamak zemınler seramık kaplı, bınanın ûzen açık terastır
(B) harfi ile ısaretlı yerde yığma tek katlı yapı 6 50 m2 alanındakı yapı basıt malzeme ve ışçılıkle yapılmıştır
(C) harfi ile ısaretlı >erde tek katlı yığma yapı 16 00 m2 alanında olup, basıt malzeme ve ışçılıkle yapılmıştır
(D) ve (E) harflen ile ısaretlı yerde demır doğrama taşıyıcılar üzen oİuklu etemıtle kaplı sundunnalar vardır
(F) harfi ile ısaretlı yerde 40 tonluk kantar vardır.
Taşmmaz 24 Sokak cephelı olup, Prof Turan Guneş Cad (Cız Meslek Lısesı, Adıle Mermerci Lısesı, Abdülhak Hamıt Ortaokulu. Bozkurt
tlköğretım Okulu, Matbaaeılar Konut Koop Bloklan, Velıefendı Hıpodromu, Bozkurt Fabnkası ve Perdecıler Çarsısı. Bozkurt Amatör Spor
Tesıslen mınıbüs \ e otobüs yolu ile semt pazanna yakın mesafelerdedır Bölge tüm tstanbul Metropol Alanı göz onüne alındığinda son dere-
ce merkezı bu' yerdır Çevre yolları ve dığer semtlere yakınlığı nedenıyle ulaşım kolaylığı vardır
Gayrimenkulân Değeri: 149 362 500 000 - TL'dır
Sattş şartları: 1- Satış. 20 11 2001 gûnü saat 1400'ten 14 15'e kadar Zeytınburnu 2 lcra Daıresı'nde açık arttırma suretıyle yapılacaktır
Bu arttırmada tahmın edılen kıymetın yüzde 75'ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacaklan mecmuunu ve satış masraflanm geçmek şartı ile
ıhale olunur Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa. en çok arttıranın taahhudu bakı kalmak şartıyla 30 11 2001 gunu aynı yer ve saat 14 OO'ten
14 15'e kadar ıkıncı arttırmaya çıkanlacaktır Bu arttırmada da bu mıktar elde edılememışse gaynmenkul en çok arttıranın taahhudu saklı kal-
mak üzere arttırma ılamnda gostenlen muddet sonunda en çok arttırana ıhale edılecektır Şu kadar kı arttırma bedelının malın tahmın edılen
kıymetının yuzde 40'ını bulması ve satış ısteyenın alacağına rüçhanı olan alacaklann toplamından fazla olması ve bundan başka paraya çevır-
me ve paylaştırma masraflarını geçmesı lazımdır Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebı düşecektır 2- Arttırmaya ıştırak edeceklenn,
tahmın edılen kıymetın yuzde 20'sı nıspetınde pey akçesı veya bu mıkter kadar mıllı bır bankanın temınat mektubunu vermelen lazımdır Sa-
tış. peşın para ıledır. alıcı ıstedığınde 20 gunu geçmemek uzere mehıl venlebılır Tellalıye resmı, ıhale pulu, tapu harç ve masraflan alıcıya
aıttır Bınlcmış vergıler satı^ bedelınden odenır 3- lpotek sahıbı alacaklılarla dığer ılgılılenn (*) bu gaynmenkul uzenndekı haklannı hususıy-
le faız ve masrafa daır olan ıddıalannı dayanağı belgelen ile on beş gun ıçınde daıremıze bıldırmelen lazımdır Aksı takdırde haklan tapu sı-
cılı ile sabıt olmadıkça paylaşmadan hanç bırakılacaklardır 4- thaleye katılıp daha sonra ıhale bedelını yatırmamak surelışle ıhalenın feshı-
ne sebep olan tum alıcılar ve kefillen. teklıf ettıklen bedel ile son ıhale bedelı arasındakı farktan ve dığer zarartardan ve aynca temerrüt fa-
ızınden muteselsılen mesul olacakiardır thale farkı ve temerrüt fâızı aynca hukme hacet kalmaksızın daıremızce tahsıl olunacak. bu fark. var-
sa oncelıkle temınat bedelınden alınacaktır 5- Şartname, ılan tanhınden ıtıbaren herkesın görebılmesı ıçin daırede açık olup masrafı venldı-
ğı takdırde ısteyen alıcıya bır ömeğı gondenlebılır 6- Satışa ıştırak edenlenn şartnameyı görmüş ve münderecatım kabul etmış sayılacaklan.
başkaca bılgı almak ısteyenlenn 2001/4 satış sayıiı dosva numarasıyla mûdürluğümüze başvurmalan ılan olunur. 02.10.2001 (*) tlgılıler la-
bınne ırtıfak hakkı sahıplen de dahıldır Basın 56926