23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
15OCAK2001 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA DİZt Filibe'nin 'HisarKapı'semtindeki eski Osmanlıdokusıı bütünüyle koruma altında Ünlü Fransız şairi La Martine'inl833'te konuk edilmesi onuruna restore edilen Osmanb dönemi konağı (solda) ve FiHbe'deki Hisar Kapı ve çevresini knşatan Osmanta dönemi konağı (sağda). Kentier güzel M erkezı Sofya'da olan 'Bulganstan'ı Guzelleştırme Vakfı' ıle hemen her kentte yerel olarak kurulanlar arasındakı 'Fıhbe'yı Guzelleştırme Vakfi', Avrupa Bırlığı'nden de yardım alarak 12 yuzyıldan bu yana ayakta kalan tum tanhsel yapılann restorasyon kampanyasını yurutuyorlar Bırçok yonuyle hem bır "Av- rupa" kentı, ama hem de 500 yıllıktanhsel donemın kalıcı ız- lçnyle bır "OsmanlT kentı ol- ma özellığını taşıyan Fîübe'de, her ıkı kımhğuı kulturel doku- suna "aynı ve eşıt değeri" \ eren koruma ve restorasyon çabala- n, doğrusu gorulmeye ve "övül- meje" değer Buna, kentın genel peyzajın- da çok etkılı olan "Ozgürtük Te- pesi" uzenndekı yıne kente hâ- kım bır konumda 1950'lerdedı- kılmış "Sovyet 4sken" heyke- lının hâla "neden korunduğu- nu" da ekledığımızde, Bulgar halkının "tarih bilinci" konu- sunda ne denlı çağdaş ve "ay- duhk" olduğunu da kavrama- mız kolaylaşıyor Bıze kentıru tanıtan Fılıbelı mımarve Bulga- nstan Mımarlar Bırlığı temsılcı- sı Bavan Elena merakımızı şöy- legıdenyor "Sovyet dönemibit- rikten sonra. öpkı Sofva'dakı Di- mitrov 'un anıt mezannın ve Le- nmbeykeDeruunkaldırılınasıgi- bibu Sovyet asken hev kelınuı de tepenin üzennden ahıunası gün- demegekh. Tarüşmalardansou- ra kabnasına karar verikk Çun- ku, 1940'lann sonlannda faşiz- mın (Vlman - Hitier faşizmi) iş- gahnden kurnıbnamızda ve Bul- ganstan'm ozguıiuğune kavuş- masuıda Sovyet askennın yardV mı uButulamaz. Gelecek kuşak- iar da tanhı doğnı bıkınkr drye aıuü aynı yenfe konıwruz_" Kale ve tiyatro Fılıbe de gelecek kuşaklar, ta- nhın sadece bu "siyasaT yonü- nu değıl kulturel ve uygarlık surecını de "doğru bflerek" geç- mışle gelecek arasında bağ kur- manın ayncalığını yaşayacak- lar Çunku, mıman ve kentsel koruma çalışmalannda da "et- nikavnmalık'' yapılmadan, Fı- lıbe'ye kımlık ve karakter ve- ren hemen tum yapılar "ortak miras" olarak kucaklanıyor Kentın ozellıkle 19 yuzyılın ıkıncı yarlsında bıçımlenen ve Buyuk tskender donemınden kaldığını oğrendığımız tanhı "Kale" ıle "BüyükRomaTiyat- rosu"nun bulunduğu tepenin eteklennden Meriç Nehn'ne uzanan duzlukte yayüan Avru- pa v e Baltık mımansının ozgun orneklen, cadde ve sokaklara bakan eskı "cephelerinden" başlanarak restore edılıyor 'Kulturel peyzajı' yaşatabllmelc Yine mımar Elena'dan oğren- dığımıze gore butun Bulgans- tan'da bu tur tanhı kent dokula- nnı bezeyen yapılann yıne on- celıkle cephelennı kurtarmak Dağlann dik yamaçlannın eteklerinde 1000 yıldır yaşayan Baçgova Manastın ve kente kattıklan "kültûrel peyzajı guçfendirmek'' ıçın ulu- sal olçekte bır "guzeUeştinne projesT surduruluyor Merkezı Sofya'da kurulan "Bulgaristan'ı GfizeUeştirme Vakfi" ıle hemen her kent gıbı Fılıbe'de de orgutlenen "Plov- dıv'ı GüzeUeştirme Vakfi" elıy- le surdurulen bu projeye, Avru- pa Bırliği'nın (AB) kentsel ko- ruma ve kultur amaçlı yardım fonlanndan cıddı destekler alı- nıyor Yanı Bulganstan'da da tıpkı dığer Avrupa ulkelennde olduğu gıbı. "güzefleşörme" de- nınce eskı kent dokulannı "es- kkffler" dıye yıkıp yenne kım- lıksız ve sözde "modenT(') ye- nı bınalan yapmak değıl, tam tersıne "tanhi ve uygarfck biri- Idmlerinı konımak" anlaşılıyor Avrupa ulkelen arasında "or- tak miras" bılıncıyle yaygınla- şan bu uygulamanın kentı ne denlı çekıcı ve gerçekten "gü- zd" yaptığını Fılıbe'de görunce de tstanbul'dakı Şişii Bekdiye- a nın başlatnğı cephe temızlığı kampanyasının ya da Bartm Be- lediyesi'nce gerçekleştınlen ve yıne yapılann oncelıkle cephe- lennı "kente vaJaşjr" hale getır- meyı hedefleyen çalışmalann önemı ve değennı de bır kez da- ha anımsamış oluyoruz Bube- ledıyelenmızın çabalannı "S*- zm yaptağmız makyajdn-" dıye rek kuçumseyenlenn de Edir- ne den sadece 2 saathk mesafe- dekı Fılıbe ye gelıp, olanı bıte- nı gozlemelennı dılıyoruz Hisar Kapı1 bölpesi Cephe duzenlemelennın ote- sınde, tanhı yapılann butun ozellıklenyle restore edılıp ko- runarak yenı ve çağdaş ışlevler- Je yaşatılmasına yıne açıkçası "kKkandıgınn/" bır örnek uy- gulamaya da Fılıbe'nın "Hisar Kapiya" (Kale Kapısı) denılen eski yerleşme merkezınde tanık oluyoruz Tanhı dokusu ve do- kuyu oluşturan hemen tum ya- pılan, sokaklan meydancıkla- n büyük oranda "Osmanh dö- neminin" urunu olan bu eskı kent merkezınde, sosyahst do- nemdekj "kamusal müDdyet'' önetnlı oranda surduruluyor Koruma ve restorasyon uy- gulamalannın "sosyal ve küHO- rel amaçiarla'" bırleştınlerek gerçekleştınlebılmesını kolay- laştırmak ıçın surdurulen kamu- sal mulkıyet duzenı ıçınde yak- laşık 200 kadar eskı ev ve konak hem kentuı entelektuel ve tuns- tık yaşamına kazandınlmış hem de tanhsel mırasın "kulla- mlarak" geleceğe aktanlması sağlanmış Hemen tum yonlenyle Batı Anadolu, tstanbul ve Trakya ıl- lenmızdekı tanhı konaklann mıman uslup ve aynnrüannı ta- şıyan bu yapılann bır kısmı sa- nat galenlen, el sanatlan atolye- len ve kütuphane kurs, eğıtım merkezı vb gıbı ışlevlerle yaşa- tılıyor Bırkısmıdaetnoğrafya, folklor, kent tanhı, geleneksel mımarlıkvb gıbı değışık amaç- lı müzeler olarak hızmet ven- yor Bunlar arasında, en gör- kemlılennden bın olan "Bala- baoğulan Evi", ozgün şeklıne tam uyularak gerçekleştınlmış Buigaristan'da kartpostal olarak sablan bu resim, eski tstanbul'u değil eski Fiübe'yi anlaüvor. ıç ve dış restorasyonu, eşyalan, bezemelen, dekorasyonu ve 19 yuzyıl konak yaşamının aynn- tılannı sergıleyen duzenlemele- nylebır u mâzeev"şeklınde Bu tur başka muze evler de var ve bırçoğu da "pansh'on" hızmetı ustlenerek bolgenın tunzmle olan ılışkısını guçlendınyor Cephedefcl yazılar Sadece yapılann restorasyo- nuyla değıl, sokak ve meydan duzenlemelen, tanhı surduvar- lanrun onanrru, ozel ve otantık aydınlatma elemanlan vb gıbı dokuyu tamamlayan dığer eskı kentsel öğelerle de "bir bütûn obrak" koruma orneğı sergıle- nen Hisar Kapı bölgesınde ba- zı yapılann cephelenndekı ya- zılar da dıkkatımızı çekıyor Orneğın Kale"nın hemen ya- kuıında, koşebaşııu tutmuş gör- kemlı bır konağın uzenndekı ta- beladan, "Ünlü Fransız şairi La Martine, 1833ün Temmuz ayında bu evde konuk edildi" bılgısını edınıyoruz Bolgenın tanhı kımlığınden ve başanlı koruma çalışmala- nndan haklı olarak gurur duyan Fılıbelı mımar Elena dan da şu- nu öğrenıyoruz "10 \ıl âncea- ne kadar da bu konaklarda hep parü voneücilen ve devlet bû- yülden kalddar; bız bölgeve bı- le gıremıv orduk.. Son Mİlardakı çah^nalaria bu \em ışle» ler sağ- lanabOdı, arük herkes bu tanh- sel ortamı >aşa>«bilrv'or." Mlmarl miras Elena'ya, bızdekı partı ya da devlet yonetıcılennın de tanhı kent dokusunun değennı hemen hıç bılmedıklennı elbettekı soy- lemeye dılım varmıyor Ancak, şunlan anımsatmadan da ede- mıyorum Koruma bılıncı ıçın, tanhe ırkçı ve şoven bakışlarla değıl, ınsan sevgısıyle ve uygar- lık kazanımlanna saygıyla yak- laşmak çok onemü Fılıbe'dekı guzel ornekler bu bılıncın var- lığmı göstenyor Fılıbehler ve mımarlar aynı bılıncı son 10 yılda "birdenbi- re" edınmedıklenne gore, vak- tıyle partı kurmaylannca kulla- nıhnış olsa bıle mıman mırasın böylesıne bır bûtun ve toplu ola- rak korunmuş olmasını, eskı kent dokusunun >ok edılıp ye- nne apartmanlann ınşa edıldığı ya da aynı dokunun "metruk" bırakılarak çürumeyle baş başa bırakıldığı bır aymazlığın da ya- şanmadığı yakın geçmışe sahıp bulunmalannı "gözdenıraktut- mamalan" gerekıvor YARIN GERÇEKBtR BAŞKENT - SOFYA Baçgova Manastın Dağlara doğru bir mimarlık gösterisi ulganstan'da, ozellıkle ulkenın batısındakı ve kuzeyındeb dağlara doğru tırmandıkça, akarsu vadılenmn dennlıklennde ve dık yamaçlann eteklennde tanhı "manasör" kûllıyelenne ulaşdıyor Bunlardan Sofya'nın guneybatısındakı Rila Manastın, (İ ö 10 yy.) aynı zamanda ulkenın UNESCO Dünya Mırası lıstesıne gırmış anıtsal yapıtlan arasında Fılıbe yakınlannda 13 yy'da yapılmış "St Kirik Manasön n nj Bulganstan Mımarlar Bırlığı'ne tahsıs etmışler, konaklama ve konferans merkezı olarak yaşatılıyor Yıne Fılıbe yakınlanndakı "Baçgova Manasön" ıse bu gezıde görûp ıncdeyebıldığımız örneğı oluşruruyor Fılıbe'den yaklaşık 30 km mesafedekı "Asanovgrad" köyünde bulunan Baçgova Manastın, genıŞ bır ıç-taşlık avlu etrafmda "verandah" ve ıkı katlı yapı kanatlanyla çevnlı. Bu kanatlann ûst katinda yıne avluyu çevreieyecek bıçımde dönen açık kondorlardan "odalara" gınhyor Henûz cıddı bır tunzm baskısı yaşanmıyor olsa bıle yakın gelecekte bırer konaklama unıtesıne dönuşebılme olasıhğına da "hazır bekJedlen" bu odalan "yemekhaıreter'', "topiantı salonlan" vb mekânlar ızlıyor Ortaavlu Manastınn orta avlusunda ıse aynı mımannın formunu ve çızgılennı taşıyan kuçuk bır "Idüse" bulunuyor Tanhı kompleksın bılgı panosunda, ılk kez "GregoryBiraderter" tarafından 1083'te yapıldığını, 1604'te (yanı Osmanlı dönemınde) ılk cıddı onanmını yaşadığını ve resımlennın de 1841 'de duvarlannı süsledığını öğrenıyoruz Bulunduğu doğal çevreye ve yöre peyzajına taş ve ahşap ağırlıkh mımansıyle gösterdığı uyumunun ıse "özgün malzeıne ve taşıjıa sistemk" yapılan bakım ve restorasyon sonucunda başanyla sûrdurulduğünü gözlüyor, bızdekı kımı "betonarme konıma(f) aygulamalannı" yapanlarm da bır an once bu manastıra gelrp "düşunmevi ve sonımluluğu öğrenmelerini'' dıhyoruz GÖRÜŞ RECEP BİLGİNER Yazar, Yazara Karşı Cumhunyet'ın 7 Ocak tanhlı sayısının Kultur say- fasında şoyle bır yazı Haldun Taner'ı Okurken Ya- zan, Memet Baydur. Hemen her hafta, oyun yazar- lanna çatan yazılanndan bırı Taner, Tiyatro Yazariarı Derneğı'nı bırtıkte kurduğu- muz, Turkrıyatrosunun sıkıntılarını oyun yazarlannın sorunlannı bırtıkte ele aldığımız değerlı bır yazar Sa- yın Baydur'un yazısında dıle getırdığı duşuncelen bır- lıkte oluşturmuş, bu uğurda bırlıkte çalışmıştık Şım- dı kırk yıl sonra Taner'ı yenıden okuyarak onun Turk tıyatrosu konusundakı duşuncelen uzennden akıl ho- calığı yaptığı goruluyor Kendısı ıçın bır aşamadır Ama, yen gelsın gelmesın, hemen her hafta, ken- dısının de aralannda olması gereken oyun yazarlan- na yuklenmesı, hem kabak tadı venyor, hem de ayıp oluyor Cumhunyet gıbı sağlam basın ılkelenne bagh bır gazetenın onemlı bır koşesını kışısel ofkelenne, kışı- sel oç alma duygulanna alet etmesı, Basın Ahlak Ya- sası'na da, Cumhunyet'ın sıkı sıkıya bağlı olduğu ıl- kelenne de asla uymaz Gazetenın rahmetlı sahıple- rı Doğan Nadi, Nadır Nadi ıle yakın ılışkılenm oldu Yonetıcılen Cevat Fehmı Başkut'u -kı Tiyatro Yazar- lan Derneğı'nı bırlıkte kurduğumuz, Gazetecıler Ce- mıyetı'nde bırîıkte savaşım verdığımız değerlı bır ın- sandır- Ecvet Güresın ı Kayhan Sağlamer ı Ok- tay Kurtböke'yı, en son gazetenın başındakı llhan Selçuk'u yakından tanımak mutluluğuna erdım O- tuz yıldır da bu gazetelerde çeşıtlı zamanlarda yazı- lanm çıkıyor Hepsının basın mesleğıne ve bu gaze- teye ne denlı saygılı olduklarını bılıyorum Pekı, bu boyle de, sayın Baydur nasıl oluyor da kendtsıne açtlan bu sutunu, kendı keyfine gore kul- lanabılıyor' Acaba, nasıl olsa bana cevap verılmez, venlse bıle, gazetede yayımlanmaz dıye bır guvence mı taşıyor'? Anlaşılan, Baydur, Tiyatro Yazarian Derneğı'nı o- nun, uyelenn oylanyla seçılmış, yonetıcılennı sevmı- yor Acaba neden'' Kendısıyle, hıçbır kışısel çekışmemız olmadı Geçen yıl ıçınde, Devlet Tıyatrolan Seçıcı Kurulu bır oyununu dramatık yonden yeterlı bulmadığı ıçın reddetmış Bızlenn, Tiyatro Yazarian Derneğı ve yo- netıcıten olarak bu olayla hıçbır ılgısı yok Nıtekım yıl- lardır hemen hemen ust uste oynanmakta olan oyun- lannın kabulunde de yok Tiyatro Yazarian Derneğı olarak Devlet Tıyatrola- rt'nın 2000 ve 2001 dağannda, Turk yazarlannın oyun- lannın yuzde yetmış oranında yer alacağı resmen açıklandı BEbuhareketıdestekledık Çunku, bırçok- lan gıbı bız de, Turk yazan olmadan Turk tıyatrosu- nun var olmayacağına ınanıyoruz Kaldı kı, gerek Şehır Tıyatrolan yonetmelığının ve gerekse Devlet Tıyatrolan yasasının amaç maddesı, Turk oyun yazarlannın urunlerını destekiemek, sah- ne ışığına kavuşturmak olduğu guvencesını venyor Bız dernek olarak bu atıhmı destekledık Acaba, kendısının de bır Turk oyun yazan olması- na karşın Sayın Baydur bundan mı rahatsız oldu'' Ya da bız, bırçok aydın gıbı, ulkemızı kıskacı altına almakta olan Kureselleşmeye ozellıkle kultur ve sa- nat konulannda, sonucu tıyatroda karşı olduğumu- zu dıle getırdık, getınyoruz Sayın Baydur bundan da mı hoşlanmıyor^ Yoksa kendısının ayn bır yere ko- nulmasmı mı ıstıyor? Adı geçen yazıda, ryı nıyetle yorumlanamayacak şöyle bır bolum de var " Isteyen gıder bır Dostlar Tiyatrosu, bırMı Poyrazoğlu, bır Zuhal Olcay, Ha- luk Bilginer oyunu seyreder " Ama bu ayn bır sınrf- lamadır Buradan hareketle bazı yazarlann adını ge- çırerek, onlarla alay etme hakkını kımse vermez Sa- yın Baydur'a O bolumun devamında da şunlar var "Isteyen Dev- let Tiyatrolan sahnelennde sunulan Refik Erduran, Tüncer Cücenoğlu, Recep Bilginer, Dınçer Sü- mer gıbı ustalann oyunlannı seyreder " Devtet Tiyatrolan sahnelennde yalnız bu yazarlann değıl, Sayın Baydur'un da Haldun Taner'ın de, Ne- cat Cumalı'nın da, Melıh Cevdet Anday'ın da, Or- han Asena'nın da, Turgut Ozakman'ın da, Güngör DHmen'ın de oyunlan sahnelenıyor Kendısı cımbız- la çeker gıbt, bu dort yazan neden one suruyor Bır de şu var Baydur mademkı Devlet Tiyatrolan duzeyını beğenmıyor, neden oyunlannı orada oyna- tıyor? Neden omek gösterdığı saygın tiyatro sanat- çılannın sahnelennde oynatmıyor 9 Baydur'un beğenmedığı, alaya almaya kalkıştığı yazarlann, 30-40 yıl once oynanmış oyunlan kırk yıl sonra yenıden sahnelenıyor Acaba, kendısının han- gı oyunu, bu uzun zaman dılımı ıçınde yenıden sah- nelenmek şansını yakalamıştır Sonuç Baydur, beğenmedığı oyun yazarlannın kı- şısel kusuriannı, varsa gunahlannı, hangı eserlennın haksız yere, bırtakım ayak oyunlan ya da baskılaria oynandığınıomeklervererekortayakoysun O zaman bızım de kendı oyunlan hakkında duşuncelenmızı soyiemek şansımız doğar Ama en lyısı, boyle dedıkoduyu, kışısel ofkelen bır yana bırakıp Turk tıyatrosunun, Turk oyun yazannın sorunlanna durustçe eğılmektır Yazar yazara neden karşı olur, anlamıyorum Cenelkurmay web sitesi 4 Ermeni soykırum iddiaları uydıırma' ANKARA (AA) - Sözde Ermenı so> kınmı ıddıası, Fransa'da yenı- den gûndeme gelırken 'Ermeni sorunu', Ge- nelkurmay'ın vveb sıtesı l ynm, tskoniLtr'de ta- nhsel belge ve olaylar- dan ornekler venlerek ırdelenıyor Genelkurmay'ın vveb sıtesınde 'Ermeni soru- nu', 'Giriş, Ermeni Kım- Kği ve Tarihte Turk-Er- meni llişkileri. Ermeni Sorunu Nedir?, Ermeni Isyan ve KarJiamlan, Tehcir Kanunu, Uygula- ması ve Sözde Ermeni Soy kınmı Iddıası. So> kı- nm Nedir?' başlıklan al- tında değerlendınlıyor Değerlendırmede, Er- meni sorununun çeşıtlı ülkelerdekı Ermeni gruplann, 1960'h yılla- rın ıkıncı yansından ıtı- baren Turkıye aleyhıne başlattıklan karalama kampanyalan ıle varh- ğını hıssettırdığı belırtı- lıvor Sorunun 1973'ten sonra "Kanh Ermeni Te- rorizmi"ne donuştuğü ıfade edilen değerlendır- mede, şu bılgılere yer venhyor "Bu tarihten itibaren Tûrkiye'ye >ö- nefik Ermeni faaliyetieri, 'Dort T planı çerçeve- sinde uvgulamava ko- nulmuşhır Bu plan. soz- de Ermeni sorununun tum dumada tanınlma sı (terorizm üe\ tamn- ması (sovkınmın kabu- lu aşaması), tazminat alınması (Turkiye'den) ve toprak ekle edilmesi (Türkhe'den) aşamala- nnı içermektedır.'* Değerlendırmede "Ermeni sw kınmı iddi- ası tamamen uydurma olup hiçbirbelgeve kanı- ta dav anma>an ve Turk dfişmanhğı üzerine bina ediİen,gerçekdışı,birha- yalürünüdür" denılıyor
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear