Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
15 OCAK 2001 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Yetkililer, ekonomik sıkıntılann sigortaya ilgi gösterilmemesinde önemli rol oynadığını bildirdiler
Deprem sigortasma ilid yokANKARA (AA)-17 Ağustos ve 12
Kasım depremlerinde büyük hasar
gören Kocaelı, Yalova, Bolu ve Düz-
ce'de, "zorunlu deprem âgortasn
na
ilginin çok az oldugu bildirildi.
Edinilen bilgilere göre Kocaeli'de
27 Eylül 2000 tarihinde başlayan dep-
rem sigortası zorunluluğu kapsamın-
da, 2 bin 311 kişi sigorta yaptırdı. 17
Ağustos'ta 34 bin 275 konutun yıkık
ya da ağır hasarlı hale geldiği, 40 bin
460 konutun orta, 45 bin 86 konutun
da hafıf hasar gördüğü kentte, 2 bin
311 kişi poliçe doldurarak yasal zo-
runluluğunu yerine getirip evini ola-
sı bir depreme karşı sigortalatü.
Yasal yükürnlülüğünü yerine geti-
renlerin, zorunlu deprem sigortası ya-
pılmayan evlerini satamayacaklan
için çabuk davrandıklan, bunlann dı-
şında konutunu sigorta yapörmak is-
teyen kişilerin yok denüecek kadar az
oldugu öğrenildi.
Yalova
17 Ağustos depremınde 2 bin 509
kişinin öldüğü, 4 bin 600 kişinin ya-
ralandığı Yalova'da da zorunlu dep-
rem sigortasına ilgi gösterilmediği
bildirildi. Depremde kent genelinde-
ki 89 bin 681 konuttan 13 bin 845'i
yıkılırken 14 bin 590 konut orta, 11
bin 679 konut da hafıf derecede ha-
Kalıcı konutlar için kura çekiliyor
YAIX>VA/KOCAEU(Cumhuri-
yet) - Yalova'da kalıcı konutlann
hak sahibi depremzedelere dağıtımı
için kura çeldmleri 23 Ocak'ta ya-
pılacak. Konutlann talepten çok
fazla yapıbnası kentte tartışmalara
neden oldu. Kocaeli'de de yûzde
85'i hak sahibi olan toplam 48 bin
147 kişi halen prefabrike konut ve
çadırkentlerde yaşıvor.
Bayındırlık ve Iskân Bakanlı-
ğı'nca Yalova'nın 4 ayn yerleşim
bölgesinde yaptınlan 5 bin 478 ka-
lıcı konut, hak sahibi 4 bin 985 ki-
şiye, 23-25 Ocak tarihleri arasında
yapılacak kura çekimiyle dagıhla-
cak. Kuraçekimi sonrasındakonut-
lann hak sahiplerine hemen devre-
dileceğini belirten bayındırhk ve is-
kân il müdürlüğü yetkilileri, dep-
remzedelerin 30 gün içinde noter
işlemlerini yapürabileceklerini
açıkladüar. Aynca hak sahipleriyle
konutlann bir başka kişiye devre-
dilmesmi, satümasuu önlemek
amacıyla özel bir sözleşme de ya-
pılacak.
Hak sahibi sayısına göre 493 ko-
nutun fazla yapılması dikkat çekti.
Bayındırlık îskân İl Müdürü Seta-
hattin Biryay, 493 konutun mahke-
melik olan bin kişi için tahsis edil-
dığini belirtti.
Kura çekünleri oncesinde bakan-
lığın yıpratılması amacıyla çeşitii
söylentilerin bölgede yayildığını
ifade eden Biryay, şunlan söyledi:
"Kalıcı konutlanıı peşkeş çekö-
nıesmeaskizfaıvenneyeceğiz.Maiı-
kemenin kararian sonrasmda hak
sahibi olarak beürfenen kişfler bo
fazia kofluttardaa faydalanantk.
Eğer,akaohırsabakanhkkoauna-
n başvurulara göre değeriendire-
cek."
sar gördü. Buna karşuı, Yalova'da bu-
güne kadar sigorta acenteleri ve ban-
kalar aracılığıyla yaklaşık 800 kişi zo-
runlu deprem sigortası yapnrdı.
Çeşitii sigorta şirketierinin yetkili-
leri, Yalova'nın 1. derecede deprem
bölgesinde yer almasına karşuı, zo-
runlu deprem sigortasına ilgi gösteril-
memesine anlam veremediklerini
söylediler. Yetkililer, Yalova'da işsiz-
liği had safhada oldugunu, çok sayı-
da esnafin işyerlerinin yıkıldığını be-
lirterek ekonomik sıkıntılann deprem
sigortasına ilgi gösterilmemesinde bi-
rinci derecede rol oynadığını bildirdi-
ler.
Yalova Esnaf ve Sanatkârlar Birli-
ği Başkanı Behçet Kaplan, deprem-
den sonra kentin ekonomik durumu-
nun çok bozulduğunu belirterek bu
nedenle esnaf ve sanatkârlann evleri-
ni ve işyerlerini sigorta ettiremedik-
lerini söyledi. Kaplan, " Esnaf birik-
mtş SSKveBağKurborcumımu, dep-
rem sigortasını mı düsünecek" diye
konuştu.
Bohı
12 Kasım depreminde 3 bin 200 bi-
nanın yıkık ve ağır hasarlı, 8 bin bi-
nanın orta ve 10 bin binanın az hasar
gördüğü Bolu'da, 45 kişi zorunlu dep-
rem sigortası yaptırdı. Başak Sigorta
Temsilcısı tbrahim Körükçü, Bolu'da
zorunlu deprem sigortasına ilginin az
oldugunu belirterek 45 kişinin zorun-
lu deprem sigortası için başvurduğu-
nu, 400 kişinin ise isteğe bağlı deprem
sigortası yaptırdığını söyledi.
Körükçü, 12 Kasım depremi önce-
sinde isteğe bağlı deprem sigortası
yaptıran vatandaşların zararlaruun
karşılandığını anımsatarak şöyle de-
di: "BSz,bölgedeyaşayaninsanİanmı-
zm zorunlu deprem sigortasını bir
mecburiyetten değü, kendi binalan-
nın gelecegi için yapOrmalan gerekn-
ğine inanıyoruz, 100 metrekareük bir
binanın yühk sigorta primi 30 milyon
Bra."
îbrahim Körükçü, zorunlu deprem
sigortasına ilginin azlığının nedeni-
nin ekonomik oldugunu savundu.
Dûzce
17 Ağustos ve 12 Kasım deprem-
lerinde binalann yüzde 95'inin hasar
gördüğü Düzce'de, 250 konut için zo-
runlu deprem sigortası yapiınldı.
Düzce'de, 8 ilçesiyle birlikte 16 bin
666 konut yıkık ve ağır hasar görmüş,
3 bin 837 işyeri yıkılmıştı. Sigorta
acentesi yetkilileri, zorunlu deprem
sigortasına ilginin az olmasının, ko-
nut açığından kaynaklandığını belirt-
tiler.
Bu arada, zorunlu deprem sigorta-
sı yaptırma süresinin, 27 Mart 2001
tarihinde sona ereceği bildirildi.
HALKEN YÜZDE 97'SlNtN DİŞLERİ ÇÜRÜK •:
Diş hekhnine gitmede
ilk neden, diş çekimi
EBRUTOKTAR
ANKARA - Türk Diş Hekimleri Bir-
liği'nin (TDHB) Marmara Üniversite-
si'ne yaptırdığı araştırmada, halkın yüz-
de 84-97'suıin dişlerinin çürük oldugu
ortaya çıktı. Batı ülkelennde bu oranın
yüzde sıfir olduguna dikkat çekilirken
diş firçalama alışkanlığının yerleşmedı-
ği Türkiye'de yetişkinle-
rin yüzde 59'unun dişle-
rini fırçalamadığı kay-
dedüdi.2bin367denek
üzerinde yapılan araştır-
mada diş sorunu olan
hastalann yüzde 58.5'i-
ni kadınlann oluşturdu-
ğu, diş hekimine gitme
gerekçelerinde birinci sırada yüzde
19.4'le diş çekiminin yer aldığı ortaya
çıktı. Sosyal güvencesi olmayanlann diş
hastalıklanmn diğerlerine göre çok da-
ha fazla oldugunu ortaya koyan araştır-
maya göre, halkın yüzde 44.8 'nin dişle-
n dolgulu.
Halkın yüzde 76.4'ü ise "Hertürfö diş
tedavisi devietçe karsılanmabdır" görü-
şünü taşıyor.
• Yetişkjnlerin yüzde
59'u dişlerini
fırçalamıyor. Halkın
yûzde 76'sı, diş
tedavisinin devietçe
karşüanmasını istiyor.
TDHB, halkın ağız-diş sağlığı duru-
munu, hizmetlerden yararlanma oranı ve
bunun nedenlerini araştırdı. Marmara
Üniversitesi Sağlık Hizmet Polıtıkalan-
nı Uygulama ve Araştırma Merkezi'ne
yaptınlan araştırma, Türk halkının ağız-
diş sağhğının oldukça bozuk oldugunu
ve sosyal güvencenin önemini ortaya
koydu. Hastalann yüzde 58.5'inin ka-
dınlardan oluştuğunu or-
taya koyan araşhrmaya
göre, halkın büyük bo-
lümü sosyal güvence ne-
deniyle SSK hastanele-
rini yeğliyor. SSK hasta-
nesine gidenlerin yüzde
80.9'u, devlet hastanesi-
gidenlenn yüzdene
60.5'i sağlık güvencesi nedeniyle bu
hastanelere gidiyor.
Halkın yüzde44.8'inin dişlerindedol-
gu, yüzde 26.4'ünde de protez oldugu-
nu belirleyen araştırmaya göre; dişle il-
gili yakınmalar sosyal güvencesi olma-
yan kesimde yoğunlaşıyor. Araştırma,
sosyal güvencesi olmayanlann yüzde
55.4'ünün ciddi ağız-diş hastalıklan ol-
dugunu ortaya koyuyor.
Valüikte deprem toplantısı
Marmara Denizi'ne kryısı olan İstanbul, Bahkesir,
Bursa, Çanakkale, Kocaeü, Teidrdağ ve Yalova
illerinm yönetküeri, istanbul Vaimği'ne bağlı Afet
Yönetim Merkezi'nde bir araya geJdüer. tstanbul
Valisi Erol Çakır. Marmara Denizi'nin deprem
tebdidi aranda okhığunu belirterek deprem
hasarlannı önleyici ve deprem sonrasında
yaralan sarma konusunda önkmler aküklaruu
söyledi Çakır, bu toplanoyı Marmara Denizfnde
meydana gekbflecek olası bir deprem karşısında
jDerarasmda koordmasyonu sağiayabümek için
düzenledflderini ifade etti. Tûrkiye'nin en geüşmiş
iDeri Kocaeli, Yalova ve Istanbol'un 17 Ağustos
1999 yıbnda meydana gelen depremde bûyûk
hasar gördüklerini anımsatan Çakır, "17
Ağustos'tan sonra > öneticflerin başlatnğı
depremleflgüiçahşmalar tamamlanmak üzere.
Biz de Marmara Denizi'ne kıyısı olanfllerolarak
işbirtiği idn değerlendirmeler yapacağız'' dedi
(Fotograf: ÖZLEM GÜVEMLl)
Türkiye yine gerilerde
una eğitim harcamalannda 123 ülke içinde 73.
sağlık harcamalannda ise 133 ülke içinde 50. sıradayız
Für unser Werk in istanbul suchcn wlr zum sofbrtigen
Eintritt fûr die Einwkklungsbereichc
Konstrukteıır(e)/innen
(Elektrik/Elektronik) RefiEM
mlt folgenden Aufgaben:
• Konstruktıve Entwıcklung der etekmschen und elektnonischen
Fahrzeugausrüstung Nfz
• Implementierung von vemetzten Elektroniksystemen ım
Gesamtfahrzeugsystem
• Entwicklung von Elektrikumfangen und Kabelsateen
• Industrialisierung von Komponenten unter wirtschaflichen und
qualitatrven Gesichtspunkten
• Erstellung der Konstruktionsfreigaben und der erforderiichen
Dokumentatıonsunteriagen
• Entsprechend Entwicklungsbeschlüssen und
Ausfuhrungsvorschriften mit Spezifikationen ausarbeiten
• Mitwirkung bei der Teilebeschaffung, -erprobung und
Erstmusterprüfungen
• Im Rahmen der Serienbetreuung Feststellung von Fehlerursachen und
Ausarbeitung von notvvendigen Anderungen und Ahstellmafinahmen
Wir erwarten von Ihnen folgende Quallflkationcn
• Dipl, -Ingenieur/in der Fachrichtung Elektrik/Elektrotechnik
• Verhandlungssichere Deutschkenntnisse in Wort und Schrift
• Kenntnisse ım Umgang mit EDV- und CAD- Systemen (CAT1A etc.)
• Erfahrung in der Kfz- Elektrik/Elektronik und zugehörigej-
Systemtechnik
• Zielorientiertes Handeln und analytisches Denkvermögen
• Team-, Kooperations-und Inteerationsfiihıgkeit
• Abgeschlossener Militârdienst ftir mânnliche Kandidaten
Schriftliche Bewerbungen (Lebenslauf in Deutsch, Iichtbild,
Zeugniskopien) richten Sie bıtte an:
Mercedes-Benz
Mercedes-Benz Türk A^.
Fersonalabteihıng
Burmah Çeşme Sok. Askeri Fınn Yolu No:2
34022 Davutpaşa/lstanbul
ANKARA (AA)-Eko-
nomik gelişmişlik göster-
geleri içinde göstenlen
eğitim ve sağlığa aynlan
kaynak açısmdan Türki-
ye, dünya su^lamasmda
oldukça gerilerde kalıyor.
Birleşmiş Mılletler Nü-
fus Fonu (UNFPA) verile-
rinden yararlanılarak ya-
pılan derlemeye göre,
Tûrkiye'nin kişi başına
sağlık harcaması 187.2
dolar, kişi başına eğitim
harcaması ise 146.4 dolar.
Araştırmaya dahil ülkeler
içinde kişi başına en faz-
la eğitim harcaması yapan
Zübeyde Hanım anıldı
Aüıturk'ün annesi Zübeyde Hanım,
ölûmünün 78. yüında, Izmir'in
Karsıyaka Dçesindeki mezan başında ve
Atatürkçü Düşünce Dernegi (ADO)
tstanbul Merkez Şubesi'nce anıldı. lzmir
VaM Alaaddin Yüksel, Zûbeyde
Hamm'ı anma töreninde yapoğı
konuşmada, "Ata'vı ve Ata'run anasmı
şükranla anıyoruz" dedL İstanbul'da da
Fatih Sahflyohı iNarhkapı'daki Zübeyde
Hanım büstü önünde toplanan dernek
üyeJeri saygı duruşunda bulundu.
TÖrende konuşan ADD İstanbul Merkez
Şube Başkanı Bilge Bilgjç, Zübeyde
HanınTm büstünün MiUi Mücadele'de
görev alan tûm Türk analanm ve
kadmlannı temsü ettigmi belirtti.
(Fotograflar: ALPERIZBUL/AA)
Norveç'te bu rakam
1,951.6 dolan, en fazla
sağlık harcaması yapan
ABD'de ise sağhk harca-
ması 1,913.8 dolan bulu-
yor. Eğitim harcamalan
gelişmiş ülkelerde genel-
de 900-1000 dolann, Is-
kandinav ülkeleri ile
ABD ve Kanada'da bin
500 dolann üzerinde sey-
rediyor. Türkiye ile ben-
zer geür seviyelerine sa-
hip ülkelerde 200-350 do-
larlarda kaknakla beraber,
Polonya örneğinde oldu-
gu gibi 500 dolan aştığı
da görülüyor.
Kişi başına eğitim har-
camalannda Türkiye, ve-
risi bulunan 123 ülke için-
de 73. sırayı alıyor. Eği-
tim harcamalannda Tür-
kiye'yi geride bırakan ül-
keler arasında Namibya,
Tunus, hatta Tûrkiye'nin
yansı kadar bir kişi başı-
na gelire sahip Fas, Mısır
gibi Afrika ülkeleri de bu-
lunuyor.
Kişi başına dünyada en
fazla sağhk harcamasını
1,913.8 dolarla ABD ya-
pıyor. Almanya'nın 1,830
dolarla ikinciliğe yerleşti-
ği bu alanda Türkiye, yap-
nğı 187.2 dolarlık harca-
ma ile 133 ülke arasında
50. suayı ahyor. Bu alan-
da eğitim hârcamalanna
göre nispeten daha ıyi bir
durumda bulunuyor. îs-
kandinav ülkeleri sağlık
harcamalannda da önler-
de yer alıyorlar.
AYDINLANMA
EMRE KONGAR
Dış Dinamikte İki
Dbnüm Noktası
Türkiye için yapılan çözümlemeler genellikle iç
dinamik öğeleri üzerine dayandınlır.
Dış dinamik öğeleri ise son derece kaba bir bi-
çimde "kahrolsun emperyalizm" ya da "kahrol-
sun komünizm" sloganlan çerçevesinde hertür-
lü akılcı çözümlemeyi baştan engelleyen bir top-
tancılıkla ele alınır ve dolayısıyla önemli belirleyi-
ciler gözden kaçınlır.
21. yüzyıla girdiğimiz şu günlerde, biri biraz
uzak, biri de yakın bir geçmişe ilişkin iki örnekle,
okurlanmın dikkatini "dış dinamik öğelerine"
çekmek istiyorum.
Çünkü içinde yaşadığımız dünyayı iyi değerlen-
diremezsek, "iç dinamik öğelerine" dayalı çö-
zümlemelerimiz eksik kalır, örneğin bugünkü ikti-
dann çelişik gibi görünen pek çok tasarrufunu sis-
tematik bir çerçevede algılamamız olanaksızlaşır.
önce 20'nci yüzyıla damgasını vuran en önem-
li olayın Sovyetler Birfiği'nın kuruluşu ve çöküşü
oldugunu anımsayalım:
Yirminci yüzyıl dünya tarihinin aslında bir Sov-
yet-Amerikan çatışması biçiminde çözümlenme-
si hiç de yanlış olmaz.
TürkJye'nin yirminci yüzyıldaki kaderi de Sovyet-
ler Biriiği'nin kuruluş ve çöküşünden büyük ölçü-
de etkilenmiştir.
Mustafa Kemal Atatürk'ün büyüklüğü de bu-
radadır
Çağına ve Rusya'da olup brtenlere dogru teş-
hisler koyarak kurduğu (içi hem ekonomik, hem
toplumsal hem de kültürel olarak boş olan) Türki-
ye Cumhuriyeti, kuramsal temelleri doğru atıldığı
için, Sovyetler'in çöküşünden sonra bile varlığını
sürdürmektedir.
Bu yazıda, Tüngye Cumhuriyeti'nin kuruluş öy-
küsüne ve yirminci yüzyıldaki tüm serüvenlerine
girecek değilim.
Sadece, genellikle tarihçilerin ve siyaset bilim-
cilerinin gözden kaçırdıklan "dış dinamik öğele-
ri olarak" Sovyetler Birtiği ve Soğuk Savaş üze-
rinde durmak ve ıkı simgesel dönüşüm tarihini
vurgulamak istiyorum:
14 Mayıs 1950 ve 28 Şubat 1997 tarihleri, Tür-
kiye için dış dinamiğin önemini vurgulayan iki sim-
gesel dönüşüm noktasıdır.
14 Mayıs 1950, Türkiye'de artık bütün olup
bitenlerin "Soğuk Savaş" mantığı çerçevesin-
de biçimlendiği bir dönemin simgesel başlan-
gıctdır.
"Simgesel başlangıcıdır" diyorum, çünkü sü-
recin asıl başlama tarihi 1945 yılı, yani Ikinci Dün-
ya Savaşı'nın bittiği, Soğuk Savaş'ın başladığı ve
SovyetJer'in Türkiye'den üs ve toprak isteklerini
seslendirdikleri yıldır.
Ama ben Demokrat Parti'nin seçimleri kazana-
rak iktidara geldiği tarihi simge olarak kabul ettim.
Çünkü bu tarihten sonra (aslında Inönü döne-
minde başlamış olan) iç dinamik ve dış dinamik
öğeleri arasında tam bir çakışma, tabir caiz ise "iç
dmamiğin, dış dinamiğe yani anti-komünizme,
dinci milKyetçi çizgilerde tam teslimiyetT gö-
rülür.
Bu gerçek algılanmadığı, dinci ve millîyetçi
ideolojilerin, bir "Soğuk Savaş stratejisi ola-
rak" Sovyetler Birliği'ne karşı "dünya çapın-
da", "anti-komünist" bir yaklaşımla kullanıldığı
gözden kaçınldığı takdirde 1950'den sonra (aslın-
da 1945'ten sonra) Türkiye'de olup bitenleri doğ-
ru teşhis etmek olanaksızdır.
28 Şubat 1997 ise, artık Sovyetler Biriiği yıkıl-
mış oldugu için Türkiye'de de "anti-komünizmin
bitbğinin'
1
ilan edıldığı simgesel bir tarihtir.
Aslında bu da simgesel bir tarihtir, çünkü asıl
süreç, Berlin Duvan'nın yıkıldığı 1989 yılında baş-
lamıştır.
Nasıl 1950'den sonra "Soğuk Savaş strateji-
leri" dışlanarak Türkiye'de olup bitenleri çözüm-
temek olanaksızsa, 1997'den sonra da ülkemiz-
de olup bitenleri, "dünyada Soğuk Savaş'ın so-
na erdiği" algılanmadan anlayabılmek olanaksız-
dır.
Işin ilginç tarafı Türkiye, "Soğuk Savaş" man-
tığı çerçevesinde "anti-komünizme" yani dinci
ve millryetçi ideoiojilere, yanm yüzyıl boyunca
o denli büyük toplumsal, siyasal, kültürel ve eko-
nomik yatınmlaryapmıştır ki, bugün bunlan aşa-
rak, toplumu "özgürieştirmek ve demokratik-
teştirmek" son derece zor olmaktadır.
Birbiriyle hiç ilgisi yok gibi gözüken türban ola-
yını da, 28 Şubat bildirisinin son maddesinin Av-
rupa Birliği'ne girme konusunda olduğunun bü-
tün çevrelerce unutularak, askerierin Avrupa Bir-
liği'ne karşı olduklan yargısının yaygın biçimde
pompalanmasını da, enerji yolsuzluğu üzerinden
başlayan garip "darbe" tartışmalannı da ancak
bu "dış dinamikteki dönüm noktalan" yaklaşı-
mıyla anlayabiliriz.
Haftaya: "Soğuk Savaş ve Postmodemizm"
Organize Sanayi'de soygun
Rodyoaktifparotoner
ucu çcdındı
BURSA (Cumhuri-
yet) - Bursa Organize
Sanayi Bölgesi'nin
(BOSB) deposundan
çalınan maddeler ara-
smda radyoaktif madde
içerenparatonerucunun
da bulunması polisi ha-
rekete geçirdi. Özellik-
le hurdacılar, radyoaktif
maddelere karşı uyanl-
dılar.
Bursa Emniyet Mü-
dürlüğü'nden yapılan
açıklamada, BOSB Mü-
dürlüğü yetkililerinin
depolarda bulunan 50
kilo bakır malzemenin
çahndığını, çalınan mal-
zeme arasında radyoak-
tif madde içeren ve bi-
nalarda yıldınma karşı
koruma gereci olarak
kullanılan "radyoaktif
paratoner"ın de bulun-
duğunu ihbar etmeleri
üzerine bölgede incele-
me başlatıldığı bildiril-
di. Türkiye Atom Ener-
jisi Kurumu'nda görev-
lı Sağlık Fiziği Uzmanı
ErdalOsmanlığı. radyo-
aktif malzemenin bu-
lunduğu parçarun 4 ve-
ya 6 tablet olarak yuvar-
lak bir muhafaza içinde
bulunabileceğini, bu
bölümün çekiş darbesi-
ne maruz kaldığında ya
da başka şekilde parça-
landığında tehlikeli ola-
bileceğini belirtti. Em-
niyet Müdürlüğü'nden
yapılan açıklamada, uz-
manlann çalınan madde
ile kapalı alanda 5 gün
kalınması durumunda
kanserojen etkilenme-
nin olabileceğini bildir-
dikleri ifade edıldi.