Catalog

30 EYLÜL 2000 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER CHP'de o l a ğ a n ü s t ü k u r u l t a y b u g ü n Oymen: Uzlaşma çabam siirecek• Genel Başkan Oymen, "Eğer ben seçilirsem, yine seçimi kaybetmiş genel başkan adaylannın da içinde olacağı bir liste önereceğün. Benimle çalışmak istemediklerini açıkça söyleyenler herhalde bu listede yer alamazlar" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Genel Başkanı Ahan Öymen, uz- laşma çabalannı ve partiyi kucaklayıcı bir tutum sergilemeyi sürdüreceğıtu söyledi. Oymen, kurultaya dönük de- ğerlendınnesinde parti içi banş ve uz- laşma çağnsında bulundu. Genel baş- kanlığa seçıldıği 22 Mayıs 1999 kurul- tayrndan sonra da hem Parti Meclisi'ni (PM) hem de Merkez Yönetim Kuru- lu'nu (MYK) partıdekı çeşitli ve fark- h arkadaş gruplanndan oluşturduğunu ammsatan Oymen, "Eger ben seçflir- sem,>ineseçimi kaybetmiş genelbaşkan adaylanıun da içinde olacağı bir liste önereceğün" dıye konuştu. Öymen, u Benimleçalışnıak istemediklerini açık- ça söyleyenler herhalde bu listede yer alamazlar'' dedi. Oymen, göreve gel- dikten sonra yapılan ara seçimlerde CHP'mn oylannı yüzde 66 arttırdığını söyledi. 1999Haziranı'ndaTürkiye'de 12 yerde yerel seçım yapıldığmı amm- satan Oymen, CHP'nin bunlardan sa- dece dördüne gırdığini ve hepsinde de oylannı çok büyük ölçüde arttırdığmı anımsattı. Öymen, "Eğer bütünbuyer- lerin hepsindeseçime girse>dik ve diğer 8 yerde smr o) alsavdık daİü CHP oyla- nnı yine deyüzde 27.4 artnrmıs oluyor- du. Birinci parti konumunda>dı" dıye konuştu. Öymen bu kurultayda, delege- nin sağduyusuna güvendiğini, delege- lerin bütün adaylan dınledıkten sonra parti içm en doğru adayı seçeceğine inandığını vurguladı. Öymen'in göre- ve geldikten sonraki ıcraatının yer al- dığı broşürler, kurultay öncesinde de- legelere dağıtüdı. Oyinen hazırladığı broşürlerde delegelere, "Görevime bir seçmıyejiûgsinmzorşarnarı içindebaş- ladım. Orgütümüzle ve partimizie bir- Kkte her alanda çok yoğun çahşmalar yapük. Desteğiniz devam ettiği takdir- de, bu çanşmalan tûm CHP'lDeri ku- caklayacak uyumlu bir çakşma ortamı içindetamamlamakistiyorum. Ülkemi- n yoksulhıktan ve yolsiızluktan kurta- np yeni bir kalkınma ve çağdaşlaşma hamksini başlatmak için hep birtikte sürdürdüğümüz iktidar yürüyüşünü hedefine luaşnrmak istiyorum. Takdir gzffidh-" dıye seslendi. CHP'yı parti içi iktidar yanşuıdan Türkiye'de iktidar yanşına döndürme- nın kurumsallaşmadan geçtiğini bilen yönetimlerinin her alanda yeniden ya- pılanma çalışmalannı büyük ölçüde ta- mamladığun belirten Oymen, bu çalış- malan sıraladı. Eryüksel vetat etti • HaberMerkezi- Tutuklu ve Hükümlü Yakınlan Derneği'nin (TAYAD) kurucu Genel Başkanı Mustafa Eryüksel kalp krizi geçirerek vefat etti. Emekli bir eğitimci olan Eryüksel, 12 Eylül 1986'dakurulan ve çeşitli hapishanelerdeki tutuklu ve hükümlülerin haklanm korumak, insan haklan ihlallerine karşı mücadele etmek için kurulan TAYAD'ın uzun yıllar başkanlığım yürüttü. Eryüksel 'm cenazesi bugün Kocamustafapaşa'dakı Sümbül Efendı Camii'nde kılmacak öğle nazamınm ardından Eyüp Mezarlığı'nda toprağa verilecek. BakHîi !• • Komutannrnda yangın: 2 ölii • A1NKARA (Cumhuriyetk Bürosu) - Etlik Kavşağı'ndaki Kara Kuvvetleri Komutanlığı 1011. Ordonatım Ana Tamir Fabrikası'nda dün öğleden sonra çıkan yangmda Hüseyin Bulut ile Turan Kaya adlı işçiler yaşammı yitirdi. Olayda 9 kışi de yaralandı. Geneücurmay Başkanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamaya göre, dünsaat 14.00 sıralannda Kara Kuvvetleri Komutanlığı 1011. Ordonatım Ana Tamir Fabrikası Kapalı Atış Poligonu'nda prototip üretımi yapılan işaret fişeği tabancasınm deneme aüşı sırasmda, fışeğin poligonun izolasyon süngerlerine çarpması sonucu yangm çıktı. ANAFtan parti içi eğitim çalışması • tstanbul Haber Servisi -ANAPİstanbulIl Başkanlığı, parti örgütünü eğitmek içm, tnilletvekılleri ve bilim adamlannın konuştuğu bir eğitim programı başlattı. Programın ilk gününde görüşlenni açıklayan genel başkan yardımcılan Bülent Akarcah ve Işm Çelebi, Türkiye'yi Avrupa Birlıği'ne taşıyacak tek partinin ANAP olduğunu öne sürerek, örgütün eğitim çalışmalanna katılmasmı istediler. DTP olağanüstü kongresi • ANKARA (AA)- Demokrat Türkiye Partisi (DTP) Olağanüstü Büyük Kongresi, 14 Ekim Cumartesi günü yapılacak. Genel Başkanlığım Ismet Sezgin'in vekâleten yürüttüğü DTP'nin olağanüstü Büyük Kongresi, Ankara Sürmeli Otel'de 14 Ekim Cumartesi günü saat 10.00'da başlayacak. Ege 'de tabandan uyarı 'Arabayı uçuruma düşüren adaya SERDARKIZ1K İZMİR- Ege'de CHP'nin tabanmda kurultay dele- gelerine yönelik "Arabayı uçuruma düşüren genel başkan adayına destek olma" mesajlan verilıyor. Öte yandan Deniz Baykal ın ilk turda seçilme olasılığına dikkat çekilirken Altan Öymen ve sol kanat arasında ikinci tur için yapılması söz konusu olan işbirliğmin işe yaramayacağı vurgulanıyor. CHP örgütlerinde oldukça hareketli günler yaşanı- yor. Özellikle Ankara'da bulunan delegelere yönelik girişimler sürdürülüyor. Bu arada kulisler de oldukça hızlı. 1997 yılında oluşan ve 4. kez oy kullanacak ay- m delege yapısının, partinin bugün içinde bulunduğu durumu ve tabanm eğilimlerini yansıtmadığı görüşü ağırlıklı olarak vurgulanıyor. Kuni ilçe örgütlerinde özellikle Baykal'ın geri dönüşü konusuna ağır tepki- ler yükseliyor. Örneğin Izmır'de taban hareketi adıy- la, mevcut gruplardan bağımsız olarak ortaya çıkan ve yaklaşık 34 aydu- özellikle saglık ve eğitim ala- nında kitle çalışması yapan partililer, geçen pazar gü- nü il bınasında yaptıklan toplantıda delegelere sesle- nerek konunun altıru :>öyle çızdıler: "BizlerCHPİlÖr- gütü üyeleri olarak partimizin tepesinde olan çekişme- leri protesto etmek amaayla içimiz sızlayarak bu çağ- nyı yapma gereğuü duyduk. Ulkemiz'Yenı Dünya Dü- zeni'nın' kıskacındakıvraıurkenlMFveDünya Ban- kası'nın yeni kapitülasyon pofitikalaruun bir parçası oianrâefleşorıneadıaKmdakibuynıklanıueksiksizye- rine getiren, güdümlü bir hükümet işbaşındayken; ve bu hükümetin ırkçı-şoven ortağı MHP, fasjst kadrola- nyia pervasızca adım adım devlet kurum ve kuruluş- lannı işgal ederken; Emperyaüzm destekli şeriat kal- kışması güncel olarak ortada dururken sanki bunlar bir başka ülkede yaşamyor duyarsızhğı içinde,geçmiş- ten bugüne grupçuluğıi parti ve ülke çıkarlannın üs- tünde tutan iflah olma/ unsurlar ne yazık ki yine boy gösterdiler. Güncel olarak partimizin tepesinde çaüş- maya neden olan sanal ve naylon üye yazımı, yalnız Mersin'de yaşanmıyor. Bunlan yapanlan ve amaçla- nnı bitiyoruz. Bunlar bu komplocu ve grupçu anlayıs- larryla partimizi kitlelerden kopararakparlamento di- şında bırakanlardır. Zamanı geldiğinde partimize bu acıta günleri yaşatanlara gerekü yanıtı vereceğiz.'' Birçok partilimn ımzaladığı bildınnın sonuç bölü- mü ise şöyle: "Taban olarak bizler partimizin yaşadı- ğı bu sancıh günleri bir daha yaşamaması için evren- sel sosyal demokrasinin ilkeleri ışığuıda, partimizin Atatürkçü devrimci hattı doğrultusunda emeğin can- h dokulanmasııu, sosyal demokrat örgütlenmesini ta- bandan yfiksehiyoruz.'' Hangı aday, ne kadar oy almıştı? CHP'nin 22 Mayıs 1999 tarihinde yapılan 9. olağa- nüstü kurultayında Altan Öymen, 3. turda genel başkan seçıldi. Bu yanşa kahlan adaylar ve üç tur- da aldıklan oylann dağıhmı şöyle: Adaylar Attan Oymen H. Fehmi Güneş Murat Karayalçın Ertuğrul Günay Hurşit Güneş Savcı Sayan 1-Tur 303 262 232 191 48 3 2. Tur 432 423 75 100 3 - 3. Tur 521 508 3 5 4 - ÇtZMEDEN YUKARI MUSAKART SosyalDeriibkrat Gençlik Forumu Kurucu gençler: Başansızlığın mimarlan, kendilerini sorgulamak yerine öteki başansızlan hedef gösteriyor BAR1ŞDOSTER CHP Gençlik Kollan'nıdan bir grup, Türkiye'nin ve partilerinin ulusal değeri olan Kemalizmi ve sosyal demokrasinin evrensel değerlerini referans aldıklannı belirterek, Sosyal Demokrat Gençlik Forumu'nu kurdular. "Partinin başanstztığmın mimaıiannıa, kendilerini sorgulamak yerine, başansıznğm öteki mimarlannı hedef gösterdüderini" belirten gençler, "CHP'nin farkhhğı, evrensel ve yerel iki referansı bir arada bulundurmaktan geçer. Çıkış ve çözüm bu kaynaklardadır" dedıler. Çalışmalarını, CHP örgütünün yakmdan tamdığı "Sokhıyu" dergisi çevresinde yürüten ve çoğunluğu CHP Kadıköy Gençlik Kolu'nda siyaset yapan tkrami Doğan, Serap Şanh. Kutsan Güler, Güvenç Kiraz, Selda Koydemir, Tuba Aldeniz, BurakErbay, Ejder Kaya ve An' Rıza Ügezdi, CHP'nin tarihinde ilk kez, üstelik de kendi kurduğu meclisin dışında kalması sonucu başlayan tartışmalann, gereken derinliğe inemediğini, yüzeysel ve smırlı kaldığmı söylediler. Fonım 4-5 Kasım'da 4-5 Kasun tarihlerinde Kadıköy Caddebostan Kültür Merkezi'nde yapacaklan forumla kamuoyunun önüne çıkacaklarmı belirten gençler, Sosyal Demokrat Gençlik Forumu'nu kurmadan önce, 17 hafta boyunca yoğun bir siyasal eğitim çalışması yaptıklannı vurguladılar. Gençler. "Kemanzm ve sosyal demokrasi iüşkisi. tarihten günümûze sosyal demokrasi ve bu bağlamda MAL TA1, GATT, 3. yoi, küreseOeşme, gençlik siyaset Uişkisi ve örgütleııme konularmda çalışük. çahşma gruplan oluşrurduk, bu çerçevede bilim adamlanyia görüştük. bilimsel çanşmalardan yararlandık" diye konuştular. Oluşturduklan Yürütme Kurulu'nun, CHP'nin tüm merkezi ve yerel yönetim birimlerine, partiye yakın sivil toplum örgütlerine ve bilim adamlanna ulaştığım anlatan gençler, 28-29-30 Temmuz tarihlerinde Silivri'de topladıklan Sosyal Demokrat Gençlik Forumu Çahşma Kampı'yla da birikimlerim paylaştıklarmı söylediler. Sonuç ve ilkeler bildirgelerini hazırladıklarını belirten gençler, Atatürk'ün ışığmda bir CHP için. ideolojik ve örgütsel anlamda bir yol açmak istediklerini söylediler. IRMIKI AYDIN ENGtN aengin@ doruk.net tr. El çantamı hazırlamışım; arabanın ya- ğını değiştirmış, depoyu "biAnkara'lık" doldurmuşum; yazıişlerinı "Bensiz top- lanacak bir CHP kurultayının iptal edi- lebileceğine" ıkna etmışim; onlar da "ni- kotin, alkol bağımlısı gibi, bu fukara da CHP kurultayı bağımlısı oldu zahir" de- yip izin vermişler. Tam yola çıkacağım, bizim spor ser- visinin kopuk takımından Asena Özkan önümü kesti. Çok ciddi bir suratla baş- ladı: - Abi, sakın artık CHP yazma. - Niye? - Çok tepki var abi. - CHP'ye mi? - Hayırabi, sanal.. . HoppalaaaaL Anlaşılan, beş altı gündür ha bire CHP üstüne tırmıklıyoruz ya, sıkı partililer öf- kelenmiş; bizim Asena'yı elçi yapıp yol- lamışlar. Değilmiş. Anlattı: - Önceki gün beş altı kişilik bir arka- daş masasında seni sıvadılar. Biz şu CHP denen çıfıt çarşısının adını bile duymak istemiyorvz, senin ağabeyin durmadan CHPyazıyor, diye senin ye- rine bana fırça attılar. Konuştuğum her- kes böyle be abi!.. Asena iyi mahalle çocuğu dur; kırk ta- rakta bezi, toplumun her katında iyi ah- baplan vardır. Yani "halkın nabzını" tu- tacaksanız, alın Asena'yı karşınıza ko- nuşun. Halkın nabzı ne söz, tomografi- Siyaset Boşluğu Sevmez(miş)! sini bile çekersiniz. Gene de iş Asena ile kalsa kulak as- mayacağım, en azından bu Tırmık'\ yaz- mayacağım. Ama kalmadı. Ankara'ya kurultaya gittiğimi duyan ne kadar eş dost, ahbap, yakın arkadaş, uzak tanıdık varsa san- ki önceki akşamı ve geceyi beklerlermiş gibi sıraya girdiler. Özet 19741e dağa taşa "Karaoğlan " yazıldığı, büyük toplumsal kaynaşmanın CHP'nin sosyal demokrat çizgisinde buluştuğu günleri yaşayantardan ülke sorunlan üstüne kafa yoran yeniyetme veletlere kadar çok geniş bir "palet", CHP'den "sıtkı sıynlmış" gibi davran- makta. CHP içindeki bitip tükenmeze ben- zeyen çekişmeleri "veri" alan, "baha- ne" eden bir CHP umursamazlığı kol gezmekte. ••• Doğru mu bu tutum? Haklı mı? Savunulabilir mi? Savunul- malı mı? CHP'yi kuşatmış bir avuç, (Tarhan Erdem'in hesabına göre iki bin dolayın- da) madrabaza bakarak sosyal demok- rasiyi tümüyle silip atmak; sosyal de- mokrat siyasal örgütü olmayan bir Tür- kiye'den tedirgin olmamak mümkün mü? Geride bıraktığımız yüzyılın son on yı- lında yaşanan dünya ölçeğindeki "al- tüstlük"ün Türkiye'ye yansıması, "sağ "ın geleneksel çizgisinı temsil eden DYP-ANAP gibi partileri fosilleştirdi; ya- şayan ölülere dönüştürdü. Ama "sağ "daki siyasal örgütlenme "boş" kal- madı. MHP ve DSP, millıyetçilığin çeşit- li renklerine bürünerek sagdaki boşluğu "başanyla" doldurdular. Sağın bir baş- ka çizgisi, siyasal Islam ise zaten hiç boşluk tanımadı; inişli çıkışlı da oisa ör- gütsel sürekliliğini korudu. Ya sol? Gerek "sosyal demokrasi", gerek "Marksist-sosyalistsol" o büyük altüst- lük günlerinden bu yana bellerini doğ- rultamadılar. Bu Türkiye'de de böyle, dünyada da. Sosyalist sol bir başka tartışmanın, başka yazinın (yazılann) konusu. Biz bugün sosyal demokrasi cephe- sine bakalım. Batı Avrupa'da kimı sosyal demokrat partiler (Ingılız Işçı Partisi, Alman Sos- yal Demokratlan, Italyan Sosyalist Par- tisi) lıberal partilenn kimi tezlerini ödünç alarak kendilerince bir "yenilenme" sü- reci başlattılar ve partilerini iktidara ta- şıdılar. Fransız, Portekiz, Ispanyol sos- yal demokratlan geleneksel tezlerini 2000'li yıllann koşullannda yeniden yo- rumlama ve tanımlama çabasındalar. Peki Türkiye'de? DSP'nin de sosyal demokrat hareke- tin bir kanadını oluşturduğu varsayılan günler -çok şükür- geride kaldı. Geriye de kala kala şu yetmiş yedi yıl- lık CHP kaldı. Neredeyse kırk yıldır ye- ni kimliğini tanımlamaya, yeni kimliğine uygun bir örgütsel dokuya, bir sosyal demokrat programa ve sosyal demok- rasiye yaraşır bir tüzüğe ulaşmak için çabalayan CHP... Onu küçümsemek, ondan sıtkı sıynl- mak, onu yok saymak, Türkiye siyase- tinin solunu bomboş bırakıp meydanı kan emici sülüklere; CHP'yi de iki bin madrabaza bırakmaktan başka ne an- lama gelir? • • • Bu yazinın başlığına dönelim. Çok duyulmuştur: "Siyaset boşluğu sevmez, doldurur" denir. Eğer bu öngörü doğruysa, Türkiye si- yasetinin "soiyanı"nda, sosyal demok- ratlara aynlan boşluğun dolması kaçınıl- maz. Bunu ya CHP yapar; ya da yapa- mazsa, iki bin madrabaza teslim olup bi- ter ve bir başka parti doğar; boşluğu doldurur. Bu kurultay, bu süreçte bir halka. Ge- nel başkanın kim olacağı, parti meclisi- nin kimlerden oluşacağı bu süreçte kü- çük bir virgül bile degil. Çünkü, CHP'de aslında hizipleryanş- mıyor; CHP kendisi ile yarışıyor. Yanşta yenmek de var, yenilip yok ol- mak da... POLtnKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETtNKAYA CHP Fotoğraflam (3) : CHP Olağanüstü Kurultayı bugün yapılıyor... CHPbirokuldur... 1980 sonrası 'CHP Okulu'nun yerini SHP aldt; 1991 seçimlerinde yüzde 21 oyla, yerini daha son- raki yıllarda CHP'ye bıraktı... Murat Karayalçın, Hikmet Çetin ve Deniz Bay- kal... Murat Karayalçın da başanlıydı, Hikmet Çetin de... Erdal Inönü bir kenara çekilmişti... Inönu-Baykal çekişmesini anımsatmaya gerek yok!.. SHP'nin başan grafığinin, Inönü'nün genel sekre- teri Baykal döneminde yükseldiğini anımsatmakta ise yarar var! Her genel sekreterin yüreğinde genel başkanltk düşü yatar... L Bülent Ecevrt, Ismet Inönü'yü devirdiğinde gdr nel sekreter değildl, ama 43 yaşında o koltuğa otur- duğunda hep bu düşle yaşamıştı... Ecevit, CHP'nin genel başkanlığına seçilince b»? - şanh oldu; çünkü toplumsal rüzgârlann etkisirv deydi... Deniz Baykal, 1995 ve 1999'da CHP Genel Baş- kanı'ydı, ama başan kazanamadı... Baykal dürüsttür, küttürlüdür, CHP'Iİ delegeier onu sever... Peki, seçmen?.. 1995 ve 1999 seçim sonuçlan ortada!.. Kimse kızmasın, danlmasın, bizim Baykal'a karşı bir tavnmız yok, olamaz da!.. Ama CHP'Iİ seçmenin tavnnı kimse yadsıya- maz!.. Baykalcılar bize kızıyor, öfkeleniyor... On yıl önce de Baykalcılar bıze kızarlar, öfkelenir- ler; Erdal Inönü karşısında kündeye geldiklerinde, fâe- turayı bize çıkanrlardı: "Sizin yûzünüzden kaybettik!" Bir politikacı, çevresindeki 60-70 kişinin değfl, toplumun nabzını tutmalıdır... Bu nasıl olur? Sosyal demokrat dünya görüşünün eğitim ve öğ- retımden geçtiği 'parti okulu' işleriik kazandığı za- man!.. Ama bu, CHP'de yok!.. Onun için de ilkeler ve ideolojiler çiğneniyor, lider- den hesap sorulmuyor: "Arkadaş, sen delegenin değil, toplumun nabzb nı tutmalısın!" :• ••• Bugün yapılacak CHP kurultayına katılan 1200 delegeden kaçı sosyal demokrat ideolojinin tarih- sel gelişiminin Fransız devrimine dek geriye gittiği- ni biliyor? Otuz-kırk yıl önce Anadolu'nun en küçük ilçesin- de, CHP okullannda CHP'li büyükler, 18 yaşında- kı gençlere sosyal demokrat ıdeolojiyi, 6 Ok'u öğ- retirlerdı... CHP aydınlanmanın partisidir!.. Bu parti devrimJeri gerçekleştirip çok partili yaşa- ma geçişi sağlamıştır... Önce ortanın solu hareketiyie, ardından da de- mokratık sol anlayışı temellendirip kendisini sosyal demokrat parti kimliğine büründürmüştür... Tunus ve Cezayir'de CHP modelini benimseyen partiler olmuştur... 1980 sonlan ve 1990 başlannda değişim rüzgâr- lan önce SHP'yi, sonra CHP'yi etkilemiş, 6 Ok'un ok- lannı kıımaya kalkışanlar olmuştur... CHP'li sıradan üye bile yakın tarihimizi bilmekzo- runda değil midir? 1930'lu yıllarda rejimin niteliğini değiştiren, devtet kuran parti CHP'dir... CHP, çok mılletlı, ümmet esasına dayalı teokratik rejimden laik demokratik düzene önderlık etmiş- tir... 6 Ok'un amaçlan bellidiri.. Bugünün CHP'sine baktığımızda işin içine 'çıkar grubu'nun sızdığını, bu nedenle CHP'nin başansız ve kımliksiz olduğunu görüyoruz... Parti okullan artık yok!.. Partili ne Fransız Devrimi'ni biliyor ne de 6 Ok'un hangi anlamlartaşıdığını... • • • i' Belki bir ders olur diye, Erdal Inönü'nün on yıl ön- ce yaptığı konuşmadan bir bölümü aktanyorum: ' "Sosyaldemokratideolojinin ana kaynağı ve ama- cı insandır. Bu nedenle ekonomiyi toplumdan ba- ğımsız örgütlemeyi tasariayamayız. Sosyaldemok- rasiyi var edecek ve yaşatacak insan, top/umuyfa bü- tünleşmiş, ama hak ve özgürlüklerinin bilincinde olan ve onlara sahip çıkan birey olacaktır. Bu birey, toplumsal, siyasat ve ekonomik örgütlenmeye, gelişmiş Batı topiumlannda önemii ölçüde gerçek- leştirilmiş bulunan, etkin katılımını getirecektir." v hikmet.cetinkayafg cumhuriyetcom.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 CHP Avrupa Destekleme Derneği U Gülçiçek yeniden başkan oldu ] FRANKFURT (Cumhuriyet Bürosu) - Mer-r kezi Almanya'mn Köm kentinde bulunan Cumi ? huriyet Halk Partisi Avrupa Destekleme Derne-•-' ği, 1. Olağan Genel Kurulu'nu Köln'de gerçek- leştırdı. Başkanlıga 139 oy alan Aii Rıza GnlçH çek yeniden seçildi. • CHP Avrupa Destekleme Derneği, 1. Olağan Genel Kurulu'nun ardından açıklachğı bildiride,, CHP' nin perlamento dışı kalmasıyla biriikte Ata-i türk ilke ve devrimlerine, insan hak ve özgürlük-J lerine, laik ve sosyal hukuk devletine yönelik sal»S dınlann arttığını belirterek şu görüşlere yer ver-j dı: "CHP'nin parlamento dışı kalması sonucu ip-p ticai tehdit daha da yoğunlasmıştir. Bu saknrdara karşı mücadeiede aktif olarak ><er ahnak hepüm- zin insanhkgörevidir. TBMM'dekigörûnüm mer- kez ve merkez sağa oturmuş bulunmaktaaır. Sos- yal demokrasinin temsfl edflnıediği birparlameB- todan. halkın büyük çoğunluğnnun sosyal ve eko-" nomik haklaruun gerçek anlamda elde edihnesi- nin güçlüp ortadadır. Bu tablo karşısında yurt- dışında yaşayan Türkler olarak bizlere büyük gö- re> ler düşüyor. Laiklik karşıü, ayruncı, faşi^ ve ırkçı düşüncelere karşı savaşun, jıırtdısında yaşa- yan Türkler için düşünsel boyutun ötesinde, ya- şamsal önem taşımaktadn*. Türkiye solunda bir- liğe bugün, her zamankinden daha çokgerek- sinim vardır. Bizler de bu birtikteuk için eB- mizden geien çabayı ortaya koymaya hazuız."