Catalog

SAYFA CUMHURİYET 26EYLÜL2000SAU HABERLERİN DEVAMI TURKIYE Istanbul Y 1 9 Sinop Y 19 Adana Y 29 Edirne PB 20 Samsun Y 20 Kocaeli Y 19 Trabzon Y 20 Çanakkale PB 21 Giresun Y 20 Izmır  27 Ankara Y 18 Manisa Aydın A 26 Eskişeriir PB 19 PB 22A 28 Konya Denizlı A 25 Sıvas Y 16 Zonguldak Y 18 Antalya A 28 Kars QAçık f*% Parçalı bulutlu Mersin Diyarbakır Şanlıuffa Mardin Siırt Hakkâri Van PB A A A A A A 28 31 31 30 31 25 22 Marmara'nın doğusu, Karadenız, Iç Anado- lu'nun doğusu, Doğu Akdenız'in iç keamle- ri ıle Doğu Anado- lu'nun kuzeyı sağanak ve gokguruttulu sağa- nak yağtşlı, dığer yer- ler parçalı az bulutlu ve açık geçecek. Ha- va sıcafdığı yurdun iç ve doğusunda azal- maya devam edecek. DIS MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bortn A A A Y PB PB A A 14 15 13 20 20 23 24 19 Münih PB 15 Zürih Bertin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Y PB PB Y A A A Y 16 17 26 15 20 16 26 26 PB 19 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahire PB A PB PB Y Y Y A 10 24 10 20 29 18 19 33 A 32 ^Çok bulutlu , Gök gurûttûlû • • GUNCELcÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada yardımcısı. Üstelik hükümette kimi olaylara yön veren siyasal bir kirnlik. Örnek mi? Işte Af Yasası, işte koalisyon kurulur- ken MHP'ye karşı sert çıkışı. Bülent Bey'in antatımlanna göre; siyasal ve top- lumsal yaşamımızı böylesine sarsan olaylan -ken- disinden habersiz- herhal evde çorba pişirirken, Rahşan Hanım düşünmüş taşınmış ve birdenbire.. pat diye gündeme getırivermiş. Eşi kaynaklı konular o denli çekici ve gerçekmiş ki; Bülent Bey, destek vermemezlik edebilir miymiş! Aile boyu sol bir partinin iki lideri el ele tutuşup pa- zar günü Eskişehir'e gittiler. Eskişehir, DSP'nin katesi. Yaklaşık 17 ay önce 18 Nisan seçimlerini yüzde 36.23 oyla birinci bitiren parti. 17 ay sonra Eskişehir'deki değişik manzarayi el- bette göremediniz. Özel TV'ler Bülent-Rahşan ikili- sinin kırk yıllık yüzJerini göstermeye öncelik verdiler, kameraları bir türlü halka çeviremediler. Miting alanı dolup dolup taşıyor muydu, ya da!.. Anlaşılamadı. Bizim Sertaç Eş, Cumhuriyetteki "mahallinden" verdiği haberde "Ecevit'lere ilginin 500 kişiyle sınır- lı kaldtğını" bildirdi. Sertaç'a hiçbir yayın organının yazıp söylemedi- ği rakamı nasıl bukjuğunu sorduğumda basrt birya- nıt aldım: "Kalabalık o kadar azdı ki, saydık, 500 çıktı' de- di. Hey gidi DSP hey! Nereden nereye? Söyienti de gırla. Kamuoyuna yansımıyor ama.. örgütten istifa- lar başladı, sürüyor diyorlar. DSP lideri ve Başbakan Ecevit Eskişehir'de Tür- krye'yi bir buçuk yılda bir baştan öbür başa nasıl gül- iük gülistanlığa çevirdiklerini ballandıra ballandıra anlattı. Anketier, meydan kalabalıklannda partinin srfıra vurması Ecevit'ler için gösterge değil. Yadsınamaz toplum gerçeklerine karşı iktidarma- sallan, Ecevit'ieri rahatsız etmek istemeyen medya- mızda bile yer almıyor artık. Övünmek bunun neresinde? Fakat, ekim ya da kasımda hükümetin yıkılacağı- nı irdeleyen "nahoş " haberiere gösterdiği tepki; Ece- vit'in iftihar etmemesini gerektiren bir başlıkla, "Bu hükümetin altematifi yok" yargısıyla çıkıyor. Beş legal partinin temsil edildiği TBMM'de bu hü- kümete "alternatif bir başka hükûmet bulunmadı- ğını" övünerek söyleyen Başbakanımızı alkışlasak mı acaba? Yoksa,rejimininiş çıkışlanndan yararianarak ayak- ta duran bir hükümet başkanına demokrasinin te- mel öğelerini mi anımsatsak? Istanbul Ticaret Odası Başkanı Mehmet Yridınm "Bu hükümet başanlan ile ayakta durmuyor. Alter- natifi olmadığı için iş başında kalıyor" dedi. Kuşkusuz; Mehmet Yıldınm'la Ecevit'in söylem- lerinde sözcük benzeriiği çok ama, ifade ettikjeri gerçek farklı. Yıldınm başansıztığı vurgularken Ecevit büyük ba- şanlann hükümeti vazgeçilmez kıldığını öne sürüyor Sol 2: Bugün Istanbul'da adaylığını açıklayacağt söyie- nen Baykal, "Partiyi topariayıp iktidara taşımakiçin yenıden aday" olacagını söyledi. "Kuruttay, Türkiye için dönüm noktası olacak" de- di. Bu doğru. Türk solunun dönüm noktası. 20. yüzyıldan kalma, artık elini kolunu zortukla kul- lanan sağa teslim bir siyaset güden DSP ile Türk so- lunun, rejimde gereken yeri tutamayacagı anlaşılı- yor. Hizip virüsünü canlandıran BaykaPla CHP'nin "hangi sol" arayışlanna yeniden olanak sağlayaca- ğı ortada Zira iki sol, bir sol parti etmiyor toplum indinde. Rejimin sol ayağının sağlam basabilmesi için u- mut yine CHP'de. Umudun yeşermesinde son ve tek çare ise: Bu kez delegelerin Baykal'ı genel başkan seçme- meleri! Neden olmasın? Şam'dan su notası ANKARA / ŞANLI- URFA (Cumhnriyrt) - Tûrkiye'nin, yaz mevsi- minin kurak geçmesi ne- deniyle Suriye'ye saniye- de verdiği su miktannı 500 metreküpten 150 metreköpe düşürmesi üzerine Şam yönetimi diplomatık girişimlerde bulunmayabaşladı. Suri- ye Içişleri Bakanı Mo- hammad Harba. Içişleri Bakanı Sadettm Tantan ve Devlet Bakanı Hüsa- mettin Özkan'la güvenlik konulan ve suyla ilgili sı- kıntılan görüşmek ûzere bugün Ankara'ya gele- cek. DSİ Genel Müdürü Doğan Alhnbflek, "Suri- ye'ye söz verdiğuniz suyu gönderenıememizin bir yaptınmı yok. çünkü Su- riye ik yapdan anlaşma TBMM tarafından onay- lanmamışbr'' dedi. Alün- bilek. Tûrkiye'nin Mar- din-Ceylanpınar arasın- dakı kanallan doldurma- sı durumunda Suriye'ye saniyede 500 metreküp su bırakmanm iyice zor- laşacağını belırterek Su- riye ile yapdan anlaşma- lann her iki ülkenin Dı- şişleri Bakanlığı yetkili- leri ile yeniden gözden geçirilmesinin şart oldu- ğunu söyledi. Altmbilek, Şam yönetüninin Tûrki- ye'nin sağladığı suyun miktannı düşürmesi üze- rine Ankara'ya nota ver- diğini söyledi. Suriye'nin Türkiye yerine Irak'tan su istemesini öneren Altın- bilek, "Suriyelrakiaim- zaladığı anlaşma gereği Türtdye'den akuğı suyun yüzde 58'ini Irak'a veri- yor. Bu nedenk bizde kn- rakhk vaşandığıııda bu darnmdanetkileniyortar. Bu gerekçeJerie Suriye bizdendeğü, Iraktansu istemetidir" dedi. Tûrki- ye'nin uzun enmde dün- yanın su merkezı haline geleceğini anlatan Altm- bilek, Israü'in ihtiyaç duyduğu suyun 50 mil- yon metreküpünü Türki- ye'den alacağını belırte- rek Israil'e suyun litresi için 26 sentüı üzerinde fı- yat teklif ettiğmi bildirdi. Altmbilek şunlan söyle- di: "BiaeddkyHiknrak- hkjsrail'idahaçoketld- ledL Israfl'in 1 müyar metrekûp suya ihtiyaa var,bunun 50mflyon met- reküpünü denizden ant«- rak, 50 mihon metrekü- pünü de bizden alarak karşıtayabflecek. isnuTle görüşmeferimizsûrüytMf Ddnei bombacı yakalandı• Baştarafi 1. Sayfada lardan ve firari olan Oğuz Demir'i yakalama çalış- malan da sürüyor. Ankara'daki faili meç- hul siyasi cmayetlerin ay- dınlarıldığı UNfUT ope- rasyonu soruşturması sı- rasında adı belirlenen an- cak yakalanamayan Rüş- tû Aytufan'ı ele geçirme- ye dönük 4 aylık çalışma- lar, 21 Eylül Perşembe gü- nü sonuç verdi. Ankara Emniyet Müdürlüğu ile Sakarya Emniyet Müdür- lüğu ekıplerinin ortaklaşa yürüttükleri operasyon sonucu, Kışlah suikastm- da bombayı yerleştirdiği belirlenen firari Rüştü Aytufan ele geçirildi. Kanalizasyonda sflah Aytufan'm yakalanma- sından sonra, yapdan sor- gulaması sonucu Çanka- ya Yddız'da gösterdiği ASKİ kanalında biri 14'lü, diğer vizör marka i- ki tabanca, ateşleme fün- yeleri çıkanlrruş üç el bombası, bir susturucu, çok sayıda mermi ele ge- çirildi. Aytufan, ifadesinde, Ab- met Taner Kışlah'nın ara- basına bombayı haien Es- kişehir Cezaevi'nde tutuk- lu bulunan Ferhan Özmen ve Necdet Yûksel ile bir- likte yerleştirdiklerini iti- raf etti. Aytufan, bombayı Kışlalı'nın arabasına biz- zat kendisinin koyduğunu söyledi. Aytufan'uı evinde yapılan aramada da bir uzaktan kumanda cihazt, örgütsel el yazması dokü- manlarele geçirildi. Taksi- cilik yapan Rüştü Aytufan, mayıs ayında düzenlenen UMUT Operasyonu'nda Ankara Terörle Mücadele Şube Müdürlüğu ekiplen- nin elinden kaçmıştı. Ankara Terörle Mücade- le Şube Müdürlüğu yetki- lileri, Rüştü Aytufan'ın sorgusunun tamamlanma- sının ardmdan Perşembe günü Ankara DGM Baş- savcılığı'na çıkanlabilece- ğini bildirdiler. Aytufan'm yakalanma- sının ardından dosya çer- çevesinde yalnızca Oğuz Demir yakalanamadı. Te- rörle mücadele ekıplerinin Demir'in yakalanmasına yönelik yürüttükleri çalış- ma sürüyor. UMUTdosyasmda Aytufan Ankara'da işlenen faili meçhul siyasi cinayetlerin en önemli ismi "Tekm" kod adlı Ferhan özmen, emniyetteki ifadesinde, Kışlah suikastma "Kema- fistotama nedeniyie", Nec- det Yüksel, Oğuz Demir ve Rüştü Aytufan'la birlikte karar verdiklerini söyledi. Kışlalı'nın okuldaki ders programı, eve gidiş geliş saatleri konusunda is- tihbari çalışma yaptıklan- nı belirten Özmen, Aytu- fan, Oğuz Demir ve Nec- det Yüksel ile izledikleri yolu şöyle anlattı: "Ben, Necdet Yüksel, Rüştü Aytu&n taltip ettik ve teyide başk>arak evini tespft ettik. Bu şahıs ile flgi- iiotarakuzunzamandıreti- mizdeistihbaribflgilertop- lannuşü. Bombayı Rüştü Aytufan'm gecekondudaid evinde ikimiz birtikte ha- zniadık. Bu sırada Necdet Yüksel yammızda değiML Bir bira kutusu içerisine patiayKiyı yerieştirdik. Sonra akşam üçümüz bir- likte benim kullandığun Renault Broadwa>' marka 34 YT 036 plakaü oto ile şahsın ikametetüğiÇayyo- lu'ndaki sitenin önünden geçen yok geldik. Şahıs hakkmda Necdet Yüksel bu eylem için yapöğı istih- baratçahşmalannda da sü- rekB bu otoyu kııllanmışn. Patlamanm olduğu gün- den önceki akşam ben Ab- met Taner Kışlah'nın evi- nin yukansmda bulunan parkın kenanna arabayı park ettim ve bu sırada Necdet Yüksel ile Rüştü Aytufan da benim sistemj- ni aktif hale getirdiğim bombayı anp anbadan in- dikr. Bombayı arabanm üzerine yerfcştirip arabaya döndüler. Bu bombayı oto- nun üzerineRüştü Aytufan yerfeştirdL" Rüştü Aytufan'm adı Hacettepe Üniversitesi Kımya Bölümü Başkanı Ankara Musevi Cemaati Başkanı Prof. Yuda Yü- rüm'in yaralı olarak kur- tulduğu saldında da geçi- yor. Aytufan'm, saldınyı Ferhan özmen, Necdet Yüksel ve Oğuz Demir'le birlikte gerçekleştirdiği U- MUT operasyonu dosya- smda yer alan bilgiler ara- sında. Aytufan, UMUT operas- yonu soruşturmasında el- de edilen bilgilerin doğru- lanması açısmdan da kri- tik bir konumda bulunu- yor. Emniyet, savcılık ve yedek anlatımlannda Uğur Mumcu, Bahrive Üçok ve Prof. Muammer Aksoy su- ikastlanndaki sorumluluk- larmı itiraf eden Ferhan Özmen ile Necdet Yüksel, 14 Ağustos'ta başlayan da- vanın ilk 2 duruşmasında, emniyette ağır işkence gör- düklerini ve bu nedenle "psikolojik tahribat" yaşa- diklannı öne sürerek suçla- malan reddettiler. ANAP: Irııaııı-lıatiplercle tîirban serbest olsıuı ANKARA(CumhnriyetBürosu) - ANAP Genel Başkanı ve Başba- kan Yardıması Mesut Yıtanaz, FP'nin kapatılması olasılığına kar- şı olası bir erken ya da genel seçi- mi değerlendirdiklerini belirterek " Yargı kararmm bu yönde çıkma- ahalindeolabflecekgEtişnieleride- ğertendirdik. Arzufaunasak da bir ihtimal olarakönümüzdedir'' dedi. ANAP Başkanlık Divanı'nda i- mam-hatip liselerinde kız öğrenci- lere türban serbestisi sağlanması için hükümet ortaklanna önen gö- türme karan ahndı. Yılmaz, dün partisinin Başkan- lık Divanı toplantısı öncesinde ga- zetecilerin FP lideri RecaiKntan'uı "Sine-i miDete döneriz" sözlerine ilişkin sorulannı yanıtladı. Ydmaz, Kutan'm bu sözleri hangi amaçla söylediğini bilmediğmi, bu neden- le yorum yapmak istemediğini be- lirtti. FP ile ilgili yargı kararmm son aşamada olduğunu, bu neden- le bir yorum yapmak da istemedi- ğini kaydeden Yılmaz, "Ama gön- Inmibdfn geçenFP'nin kapatıfana- masMhr" görüşünü dile getirdi. Yıl- maz, "FP'nin kapaübnası duru- mımda birerken ya da genel seçimi değeriendirdiniz mi" sorusuna da şu karşılığı verdi: "Gayet tabiL Arzulamamakla beraber yargı kararmm bu yönde çıkması hahnde olabüecek geüşme- leri değerlendirdik. Samyorum ki diğer siyasi partOerin de yaptığı ya da yapması gereken budur. Bir ih- timal olarak, arzulamadjğnmz bir flrtnnal olarak ba önümüzdedir'' dedi. Akbulut'un gönlünde adaykkyattyor MiBj SatTşy^rTgflg^infrrfk fcfi^» «nrm» p<ynrfp nhnariıL-farmı hrfjrtfrpb "f^ıngfe» IMIHI yapthn^ nprfon A m rfyarh» gPİMfgi' halrnıahyty" tWxti Akhnhrt, \fi« Sarayfar Dain» Ra^kanı Phlat Afahnhrt ÜP hir- h S ' d y Mifli S i D i B ^ y p ^ y g g y y ^ HoteDolmaİMhçeSarayı'nday Mifli Sarayiar Daire Bas^ b süren çaü onanm çafaşmaUruım önüraüzdeki sonbaharda bmriece^ni sövfedL Yıkhnm Akfouhıt, "Mecfe Ra^kanhgı'n. yMiiA-n ariay nlar»fa nugmT» ykgnrtrfri «nrny»,«10 Ham'e kadar mnMetmû? rar" karyhgım VTJrtAkl«hıt,*Gönmnü2deadavlıkvarm''«>rasunnise ANAP Başkanlık Divam'nda i- mam-hatip liselerinde kız öğrenci- lere türban serbestisi tanmması ko- nusunda hükümet ortaklanna öne- ri götürühnesi kararlaştınldı. Genel Sekreter Abdülkadir Baş, ımam- hatiplilerle görüşmesine ilişkin di- van üyelerine bilgi verdi. Baş'm toplannda, "13yaşmdakikızçoçiık- lan türban nedeniyle bunahma gi- riyor. Bu soruna çözümbuhnataya" dediğı öğrenildi. Diğer divaa üye- leri de imam-hatiplerin meslek li- sesi olarak kabul edilip, kılık-kıya- fet konusundadaha toleransh olun- ması görüşünü iletince bu konuda hükümet ortaklannm görüşünü ala- rak yönetmelik değişikliğine gidil- mesi kararlaştınldı. Bazı divan üyeleri de FP'nin ka- patılması olasılığına ilişkin görüş- lerini dile getirdiler. Alman bilgiye göre, ANAP Genel Başkan Yar- dımcılanndan Bülent Akarcalı, "Yargıçjar bu ülkenin geleceğini dü- şünmekzorundalar. FP kapaofarsa ülkede kaosotur" görüşünü dile ge- tirirken Cengiz Ahmkaya da "FP'nin kapaüiması için somırt de- Ifl olmasi gerekjr, ama böyle bir de- K] yok. Kapaülacağuu sannııyo- rum" dedi. Ancak, toplantıda FP'nin kapatılabileceği olasıhğma karşı erken ya da genel seçim için hazıriıklı oİmak gerektiği görüşü vurgulandı. Toplannda aynca Mec- lis başkanlık seçimi ve yasalann çı- kanlmasuıda yaşanan zaman kay- bını önlemek için öncelikli olarak Meclis içtüzüğünün değiştirilmesi görüşü benunsendı. FP dosyası ekim ayında görüşiilecek ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Anayasa Mahke- mesi, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vunl Savaş'ın FP'nin "kapatüan RP'nin devamı olduğu ve laiklik karşıd eylemkrin odağı ha- line geküğj" gerekçesiyle açtığı kapatma davasını ekim ayında gündeme ala- cak. Yüksek Mahkeme, parti kapatmayı zorlastıran Siyasi Partüer Yasası'nın 103. maddesının ıkıncı fık- rasının anayasaya aykın ol- duğu ıddiasını öncelüdi gö- rüşecek. Mahkeme yetkili- leri, kapatma davasımn gündeme alınmasının ge- cikmesini 4-5 üyenin kent dışında ohnasma bağlarken 15 Ekim'den önce günde- me alınmasının mümkün ohnadığmı söylediler. Anayasa Mahkemesi, FP'nin kapatma davasım, mahkemenin adlı tatil kap- samında bulunmamastna karşrnüyelerinve raportör- lerin daha sonrakı dönem- lerde işlerin aksamaması için yaz döneminde yoğun olarak izm kullanmalan ve davaya başlayıp yanda bı- rakmamn tarbşma yarata- cağı gerekçeleriyle yeni yargı yüına bırakmıştı. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş, 7 Mayıs 1999'da FP.'nin "ka- paülan RP'nin devamı ol- duğu ve laiklik karşm ey- temlerm odağı haline gekfr ği" gerekçesiyle temelli ka- paüiması istemiyle dava aç- mıştı. Savaş, FP'den istifa eden Istanbul Mületvekılı Aydm Menderes dışındaki tüm FP milletvekiUerinin parla- menterliklerinin de düşü- rütaıesini istemişti. Anaya- sa Mahkemesi raportörü, davaya ilişkin raporunu ta- mamlamış ve başkan Mus- tafa Bumin tarafından üye- lere dağıülmıştı. 2 bölümden oluşan rapo- runun ilk bölümünde SPY'nin 103. maddesınin iptaline ilişkin değerlendir- meler yer alıyor. Raponın ikinci bölü- münde ise raportör, odak olma sonucuna vanlabil- mesi için bazı "öJçûtfcrin" belirlenmesi gerektiği vur- gulanarak bu kriterlerin be- lirlenmesınin ardından ka- rara bağlanması gerektiği önerisinde bulundu. Raportör, bu belirleme- nin yapılabilmesi için RP'nin gerekçeli karann- daki tespitlerin göz önünde bulunduruiması; FP'nin RP'nin devamı olduğu be- lirlemesinin yapılabihnesi içinde FP'ye toplu geçişin yanı sıra partinin eylemle- rinin de devamlıhğmın tes- pıdnı istedi. Anayasa Mahkemesi yetkiüleri, FP kapatma da- vasmm 15 Ekim'den önce gündeme alınmasının jüç olduğunu belirterek "Uye- lerden 4-5'i sev^hatteİer. Onlar döndükten sonra bir programa sokacağız. 15 Ekim'den öncegündemeal- mamız biraz güç görünü- yor" diye konustu. Sine-i millet tartışması FP'yi böldii ANKARA (CBmkuriyet Bürosu) -FP Genel Başkanı RecaiKutan'ın partıleriıun kapatüması âurumunda topluca "sine-i mfflete dönebflecek- leri*' tehdidi partide sıkınö yaratö. Kutan'm çıkışı özellikle yenilikçi kanatta tepküere neden oldu. FPAn- kara Milletvekili Cemfl Çiçek, böy- le bir karar alınmasının kolay olma- yacağma dikkat çekerek u Anayasa Manknnesi'ndedevam edenkapat- nta davas sürecmde bu tör çdaşlar yankş aalafdr" dedi. Kaysen Mil- letvekili SaMh Kapusaz da sine-i millet çıkışını, "Yersiz ve »maıı^r birtaroşBu" olarak niteledi. Cumhurbaşkanlığı seçimkri ön- cesinde Çankaya Köşkü'nde Süfey- maaOemirel'le yaptığı görüşme sı- rasında sine-i millete dönmekten söz eden Kutan'ın Anayasa Mahkeme- si'nde devam eden kapatma dava- sında karar için geri sayım başladı- ğı bir dönemde yeniden bu konuyu gündeme getirmesi parti içinde kar- maşaya yol açb. Kutan'm çıkışına parti yönetimın- den destek gelirken muhalifler ka- patma davasıyla ilgili sürece dikkat çekerek "Anayasa Mabkemesi'nce tendftohrakalgıhmafakbutnracık- lamalarm ters tepki yaratacağmı" savundular. FP Ankara Milletvekili Cemil Çi- çek, FP'nin Anayasa Mahkeme- si'nde devam eden kapatma dava- suıda sona yakiaşıldığını belirten Çiçek. "Davayla irtibaüaııdınlabi- lecek bu tür çık^br yanhş anlaşıhr. Eğer böyle bir tavır ahnacaksa 28 Şubatta yapdmahyâL Sâyasetçmin efinin kohmun bağlandığı bir dö- nemdeböylebirkarar ahnabuır. An- cak devam eden davayia ügüi olarak yanbşohuf FP Kayseri Milletvekili Salih Ka- pusuz da Kutan'ı eleştirerek "Has- sas bir dönem yaşıyoruz. Böyk bk* süreçte bu tür tarnşmaiar Idmseye yarar getirmez" diye konuştu. FP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Bekaroğm ise düzenledığı basın top- lantısında, Anayasa Mahkeme- si'nde devam eden FP'nin kapatıl- ması davasmda hukuki knterlerin ele alınacağına inandığmı belirtn. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada lemlerini, salon uyanlannı anımsatalım. Başbakan Bülent Ecevit "Hükümetin yıkılacağına ilişkin senaryolar ûretili- yor. Bu hükümetin altematrfiyoktur. Bundan kimse- nin kuşkusu olmasın!" Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli: "MHP Tûrkiye'nin partisidir, DiyarbakırTûrkiye'nin bir ilidir... Demokrasiyi ağızJannda sakız yapanlann sûrekli demokrasi tüketicisi olmaktan vazgeçmesi ülkenin yaranna olacaktr. Bize karşı kampanya yü- rütüyorlar..." Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz: "Her an herşeye hazıhıklı olun, seçim dahil!" Ana muhalefet Recai Kutan: "Arkadaşlanmız sine-i millete gidelim, diyorlar. FP'nin kapatılma olasılığının yükselmesi durumun- da, bu altematifi düşünebiliriz..." Alt muhalefet Tansu Çilter "DYP, hükümet senaryolannın payandası ol- maz..." Bütün bu degerlendirmeleri tek ortak tümce ile yorumlamak gerekirse şunu söyleyebiliriz: Karanlıkta mezarlıktan geçerken korkmamak için ıslık çalıyorlar! Sonbahar siyasetinin üç ayağı var - Anayasa Mahkemesi'ndeki FP davası. - Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'le hükü- met arasındaki diyalog. - Hükümetin kendi içindeki uyumu. Bugünkü seyir devam ederse FP davası ekimin ikinci yansı başlar, kasım başında sonuçlanır. RP'nin kapatılmasıyla birlikte milletvekiUerinin büyük ço- ğunluğu bağımsız kalmış, sadece Erbakan vetakıy- ye arkadaşlanna siyaset yasağı getirilmişti. Bu kez de benzer bir sonuç çıkarsa değişen fazla bir şey ol- maz. FP gider, yerine VP gelir. Alfabede harf mi yok. FP'lilerin 50'den fazlasının milletvekilliğinin dûşece- ği bir karar çıkarsa bu durum beraberinde erken ge- nel seçimi gerektirebilir. Ekonomi programının tutmadığını gören hükümet de "Tam her şeyi çözecektim, programı da rayına oturtmuştum, ama seçim geidi çattı" deyip sandı- ğa kaçabiliri FP'nin kapatılmaması halinde de bu kez FP için- deki gelişmeler siyasette başka bir dalgalanma ya- ratabilir. Acilci yenilikçiler her duruma göre senaryo hazırlıyor. Ancak sine-i millet bu senaryolann gerçek- çi olanı değil. Bunun dillendirilmesi tehdit kokuyor. Şunu demek istiyoriar "Bizi kapattrsanız, siyaset kanşır, ona göre!" Uyum 'pusu'lası... Hükümetin Sezer'le uyumu konusunda da sıcak bir sonbahara hazırlanıyoruz. Çatışma ve Sosyai Gerginttk Bakanlığı'nca hazırlanan sosyai güvenlik karamameleri halen Köşk'te incelemede. Bu karar- nameleri bizzat Sezer inceliyor. Sezer bu karamamelere de memur karamamesi muamelesi yaparsa hükümet bundan böyle ataca- ğı adımlarda yasa eleyip hukuk dokumak zorunda kalacak. KHK'ler konusundaki bir başka gelişme de hükümete sınırsız-sorumsuz KHK çıkarma yetkisi veren yasanın Anayasa Mahkemesi'nde iptal edilme- si olasılıgı... Bu durumda hükümete sine-i Meclis gö- rünüyor. Hükümetin kendi içindeki uyumu ise değişik bi- çimlerde sahneleniyor. öncelikle şunu söyleyelim, ta- raflar hangi konularda birbiıierine uymayacaklan ko- nusunda net bir uyum içindeler. Siyasetin ipliği bir yandan yukandaki üç unsura bağlı ise de bütün bun- lan etkileyecek bir başka unsur, ekonomideki gidiş. Iktidar duygusunun yarattığı enerji pek çok pürü- zün giderilmesini sağlıyor. Ancak ekonomideki he- defler savunulamaz biçimde raydan çıkarsa fiş çe- kilmiş demektir. O zaman toplumsal muhalefet de gündeme gelecektir. Zaten Ecevit'e, "Bu hüküme- tin altematifi yok" dedirten, siyasal muhalefetin gü- dükleşmesi. FP, önce başıma ne gelecek ona baka- yım, hükümet lehime bir şey yapar mı, diye suskun. Çiller, belki okkalı bir hükümet ortağı da ben olurum, diye suskun... Hükümet ortaklan da iktidar olanak- lannı sonuna kadar kullanmayı düşününce... AJın size çok partili tek seslilik! balbay@cumhuriyetcom.tr 6. olağan kongre 5 Kasımda MHP: Yann seçim varmış gibi çalışıyoruz ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - MHP, 6. olağan kongresini 5 Kasım'da yapmayı kararlaştırdı. Başkanlık divanından sonra açıklama yapan MHP Genel Sekreter Yardımcısı Sait Gönen, partisinin yann seçim olacakmış gibi çahşmalannı sürdürdüğunü, ancak şu anda gündemlerinde erken seçimin ohnadığmı söyledi. MHP Başkanlık Divanı, dün MHP lideri ve Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli başkanhğında toplandı. Yaklaşık 1.5 saat süren toplantının ardından açıklama yapan MHP Genel Sekreter Yardımcısı Gönen. partisinin merkez karar ve merkez yürütme kurullarmın 7 Ekim günü toplanacağını belirterek divanm 6. olağan kongre için 5 Kasım tarihinı önerme karan aldığını söyledi. Kongrenin Atatürk Spor Salonu ya da Türk Metal- tş'in salonunda yapılmasının planlandıgmı anlatan Gönen, kongre hazırlıklannı sürdürmek amacıyla 5 kişılik bir komisyon oluşturulduğunu bildirdi. Gönen, erken seçim konusunda MHP'nin görüşünün soruhnası üzerine, "MHP olarak biz yann seçim olacakmış gibi çahşmalannuzı sürdürüyonız, Ancak şu anda gündemimizde erken seçim yok. Parti kapanbnalanna çok sıcak bakmıyoruz. Parti kapatma istisna ohnah. Suçhılarm cezalandınlması esas, kurumlarm cezalandınlması ise istisna ohnahdır. Ancak yargı böyle bir karar verirse ondan sonrasmı o zaman düşünürüz" dedi.