25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 17EYLUL2000PAZAR 8 HABERLERIN DEVAMI GUNCELcÜNEYT ARCAYÜREK I Baştarafı 1. Sayjada ırfaklı kadrosu Erbakan'ın hapsegirmemesi, dahadoğ- rusu siyasal yaşamının sona ermemesı için ne istenilirse vermeye dünden hazıri ANAP liden Mesırt Yılmaz da hertialde AB'ye gırmerriize engel olan öğeler arasında bulunduğuna ınanmış olacak ki; Türkiye'nın 312'yle "yolu- na devam edemeyeceğini" söyledi. AB deyince Türkiye'de akan sular duruyor. Yılmaz'la, maddenın değiş- mestne önderlik yapan Ece- vit'in söylemlerinden şöyle bir sonuç çıkarabılır mıyız: Türkiye, Necmettin Erba- kan'la yoluna devam etmeli- dHİ Adam sanki basit bir suçtan hüküm giymiş gibi affedilme- ye çalışılıyor. Af da değıl. Ül- ke koşullannda gereksinilen bir yasa maddesinı, sıyaset alanında Islamı kullanmaktan gözü başka bırşey görmeyen köhne bir kafa içın elbırliğıyle değıştirmeye ginşiyortar. Adam Islam örtüsü altında Türk-Kürt bölücülüğüne oy- nuyor, aşılıyor. Bızim hazretler ise; efendim, delıllenyle sap- tanan bu konuşmanın ne var ki eyieme dönüşmedığıni öne sürerek Erbakan'ı dünüyle bugünüyle beraat ettırmeye çalışıyortar. Erbakan kurtarılmalıdır ki, din etkeni bölücülükte araç olarak kullanılsın. Cüppeler, sanklar, çarşaflar yaygınlaş- sın. Laik Cumhuriyet yerine Islami kurallaıia donatılacak bir devlet yapısına kaptlar bir kez daha açılsın. 312'den yatan aydınlan bir gün anımsamayan devekuşu örneğı başlarını kuma sok- muş sıyaset önderlerınde Er- bakan'ı kurtarma telaşı ne- den? Kuşkusuz Ecevıt'ın bile ya- nrtlayamadığı bir soru geçer- li. 312'ye kafayı takanlar, TB- MM'de istedikleri hedefe ula- şabilecekler mi? Değışikliğe evet diyenlerin hemen hepsi, söz değışıklığin içeriğine gel- di mi, ayrı telden çalıyorlar. ANAP'ın göruşune DSR DSP ve ANAP'ın görüşüne MHP katılmıyor. Değışıklık ıçin genel bir söy- lem var ağızlarda: "Ülkenin içinde bulunduğu şartlar." A- ma: "Şartlarda rivayet muhte- lifi" ••• Bir-iki gün önce dört gaze- temizde, aynı gün aynı içerik- te bir haber manşetleri süsle- di. Doğrusu içeriğı ılgi çekıcıy- di. Terörün belı kırıldıktan son- ra Güneydoğu'nun ekonomik ve sosyal sorunlannı çözme- ye yönelik kapsamlı bir "dev- let p/an/"ndan söz edıldı. Tanmdan eğitime -ama çok değerli- bılgiler verildı. Hatta, PKK'nin "bugünkü gücünü " saptayan rakamlar aktanldı. Silahlı eşkıya sınırın bıraz ötesinde burnumuzun dibın- de varlığını sürdürüyor; sayısı azalmıyor. Belki yeni silahlar- la çoğalıyor. Imralı'dakı baş eşkıyadan alacağı bir işaretle kan dökmeye hazır, bekliyor. Haberterde açtklamaya ge- reksiniten kısa, ama önemlı bir bilgi göze çarptı. Güneydoğu Kalkınma Planı; Aralık 1998'de MGK'de karara bağ- landı, MGK Genel Sekreteıiı- ği devletin ilgili kurumlanyla organize bir çalışma yaptı, 107 projeyi kapsayan planı Başbakan 7 Mayıs 2000'de imzaladı. Başbakan Ecevit, geçen dört buçuk ayda böyle bir pla- nın varlığından hıç söz etme- di. Ne zaman "gızlenen Gü- neydoğu planı "nı basın açık- ladı. Ecevit, planla ılgilı bılgi vermeye başladı. Üstelik proje yapımcılan çe- şitli olumsuz söylemlen karşı- lamak amacıyla Ecevit'e; pla- nı Başbakanlık'a mal eden dört sayfalık bir açıklama metni de sundular. Ecevit bu metni de kullanmadı. Şimdı sormak gerekıyor Başbakan Ecevit mayısta ve sonrakı aylar bu planı kamu- oyuna açıklamaktan özenle neden kaçındı? "Gizlilik" basın aracılığıyla ortadan kalktıktan sonra 107 projeyi uygulamaya aldıklan- nı söyledi. Ama, uyguladığı gizliliğe hiç değinmiyor. Bu koşulda soru elbette gündeme gırıyor: Sadece Guneydoğu'yu de- ğıl, gerçekleşırse toplumu bü- tünüyle mutlu kılacak projeler demeti, gizli kalması gereken devlet sırlarından olmayan böyle bir plan; evet, toptum- dan niçin saklandı? Yanıtlanması zorunlu bir so- ru! Ecevit, Kordon'un açılışında karşı komşu Yunanistan'a seslendi 'Diyalogdan kaçmayın'İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Başbakan BûJent Ecevit, tzmır'de Kordonboyu açıhşında yaptığı konuşmada TÜTkıye ve Yunanıstan arasın- dakı sorunlara değındı. Ecevit, Ege'nın dünyanın en karmaşık yapılı denızı olduğunu, Türki- ye'nın, Yunanıstan dahıl hıçbır ülkenin toprağında gözü bu- lunmadığını belırterek "Ancak Yunanistan.adalarda silahlanı- yor. Aramızdaki sorunlardan çoğunun varlığını bile kabul et- miyor. Ege sorununu dostça bir diyalog ortamuıda ele almak- tan hâlâ kaçınmanın anlamı yoktur" dedı Ecevit, TBMM'nın yenıden açılmasıyla sıkıntılı bir sürecın yaşanacağı \e partı kaparma- lan nedenıyle hükümetm ıstıfa edeceğı yönündekı sa\ lara ına- nılmamasını ıstedı Izmır Büyükşehır Beledıye- sı tarafından yenıden düzenle- nen Kordonboyu'nun açılışını gerçekleştıren Başbakan Ece- vit, yaptığı konuşmada ağırlık- lı olarak Yunanıstan"la olan ılışkılere değındı. Lce\ıt. dün- yanın en karmaşık yapılı denı- zı olan Ege Denızf nde Türki- ye'nın adeta kendı kıyısına hapsedilmiş bir durumda oldu- ğunu belırterek şöyle konuştu "Bunun sıkınnsını duvanla- nn başında da denizcileriıııiz ve bahkçüanmız gebnektedir. O- nun için Ege konusunda, kendi vatammızın güvenliğini ve eko- nomisini gözeten hakça bir dü- zenleme istemek hakkımızdır. Bu komşu ve müttefik ülkeyle aramızda karasulanmızın ada- lede sınırlandınlması. kıta sa- hanlıklanmızuı karşılıklı belir- lenmesi, hava $i>halarunızuı ve bunlann denetimi ve Türki- yeVe vakın Yunan adalannın anlaşmalar çiğnenerek silah- landınlmış olması, çok duvarh sorunlardır. Fakat Yunanıstan bu sorunlann variığmı bile ka- bul etmemektedir. 'Aramızda sadece kıta sahanlığı sorunu \ar, o sorun da diyalog yoluy- la değıl. ancak uluslararası yar- gı yoluyla çözülebılır" demek- tedir. Oysa daha iki kutuplu dünya döneminde Sovyetler Birliği ile karadeniz'deki kıta sahanlığı sorunumuzu diyalog yoluvla çözebilmiştik. Komşu- muz ve müttefıkimiz Yunanis- tanla aramı/daki tüm sorunla- nn da bu volclan çözülmesini is- tememiz doğaldır." Kıbrıs görüsmeleriAnkara ve Atina 2008 Avrupa Futbol Şampiyonası için anlaştı Cem:Annan'm açıklamasıyol gösterecek NEW YORK (AA) - Türkiye ıle Yuna- nıstan'ın kendı aralannda güvenı arttumak amacıyla bu- paket hazırlanması ve bunun NATO çerçevesınde ele aünması, aynca Ankara ve Atına'nın 2008 Avrupa futbol şampıyonasına ortak ev sahıplığı yapma- sı konusunda anlaştıklan açıklandı. tkı ül- ke gençlerinın bırbırlennı ve dığer ülkeyı daha ıyı tanımalanna olanak vermek ama- cıyla bır de gençlık değışım programı ha- zırlanacak. Bırleşmiş Mületler genel kurul çalışma- lan nedeniyle New Ybrk'ta bulunan Dışış- len Bakanı tsmail Cem ve Yunan Dışışje- n Bakanı Yorgo Papandreu, öncekı gün ve dün ikili ve heyetler haluıde yaptıklan top- lantılar sonucunda önemli kararlar aldılar Cem ve Papandreu'nun dün Nevv York'ta- ki bir Yunan lokantasındabırlıkte yedıkle- ri dostluk yemeğınden sonra ortaklaşa yap- tıklan açıklama ve daha sonra ayn ayn dü- zenlediklen basın toplantılannda ortaya koyduklan noktalar şöyle. - tki bakan, Türkiye ıle Yunamstan ara- sında bir 'Güven Arttına Önlemkr' (GAÖ) paketı hazırlanmasını kararlaştır- dılar Bu önlemlerin NATO çerçevesınde çok yanlı olarak ele aluıması da öngörül- dü. Bu noktada NATO Genel Sekreten Ro- bertson'm devreye gıreceği bildıriliyor. - tki bakan, Türkiye ve Yunanistan ara- sında iyi komşuluk ilişkilerini geliştırecek önlemler aluıması hususunda da anlaşma- ya vardüar. tki ülkeyi ilgilendiren bu nok- talar 2 ülke dışişleri bakanlıklan siyası di- rektörleri düzeyinde ele alınacak. - Türkiye ve Yunanıstan, 2008 Avrupa futbol şampıyonasına 'ortak ev sahipliği yapma' karan aldılar Bu yöndekı öneri, ı- kı ülke futbol federasyonlan ve spor ba- kanlıklan arasında yapılacak görüsmeler- den sonra ortak önen halınde yetkılı ulus- lararası kuruluşlann dikkatıne sunulacak. - tkı bakan Türkiye ve Yunanistan ara- sında bir 'gençlik değişim programı' gelış- tınlmesı hususunda da anlaştılar Bu bağ- lamda, Furk ve Yunan gençleri karşılıklı zıyaretler yaparak dığer ülkenin toplumu, halkı, coğrafya ve kültürünü tanıma fırsa- tı bulacaklar. - Her ıkı bakan ekim aymda Rodos ve Marmanse bırer günlük gezı düzenleye- rek, beledıyeler, yerel işadamlan, turizm acentelen ve diğer ilgilılerle görüşmeler yapacaklar Buzıyaretlenn 18-19Ekim"de yapılabıleceğı öğrenildi. - Turkıye. Yunanistan ve Bulgarıstan arasında sınırötesı işbirliğuu öngören üç- lü toplantılar düzenlenecek. Bu sürecın. hem 3 ülke arasındakı bölgesel işbirbğını geliştireceğı hem de yöre halklan arasın- daki temaslan arttıracağı ifade edildi. Cem v e Papandreu, yemekten sonra yap- tıklan ortak açıklamada, "tki ülke arasın- da mevcut tarihi güçlükleri aşma konusun- da yoğun çaba harcadıklanru" vurguladı- lar. "Bu çabalan sürdürme konusundaki ortak iradelerini" dıle getırdıler Papand- reu, "Bölgemizi banş, işbirtiği v e uzlaşı böl- gesi vapmakta kararhvız" derken Dışışle- n Bakanı Cem, "Güven artüncı önkmler paketiy le ilgili olarak 29 Eylül'de Atina'da sivasi danışma tüplantısı vapüacağuu" bıl- dırdı. NEW YORK (AA) - Dışişleri Ba- kanı tsmail Cem. "Kıbns'ta tek çö- zümfin konfedtı asyon olduğunu" söyledi. 55. BM Genel K.urulu'nda yaptığı konuşmada Kıbns'ta banş ve güvenlığm hüküm sürdüğünü be- lırten Cem, adada bağımsız ıkı dev- let ve işleyen ıkı demokrasi bulun- duğuna dikkat çekti. Uluslararası bir teşkılatın kendı çözümünü taraflara zorla kabul ettirmesınin söz konusu olamayacağını \ urgulayan Cem, "Şayetsaminıi olarak birçö/üm ara- nıvx)rsa bu Kıbns gerçeklerine uy- gun şekilde, iki devJetten oluşan bir konfederasyon oiabiHr. Bu olusumda taraflar bazı görevlerini konfederal yapıya devredeceklerdir. Böylece adadaki çeşitiilik ve bütünlükten kaynaklanan gerçekler muhafaza edilmiş olacaktır" dıye konuştu. Cem, "Kıbnsta duvarlan yıkabü- mek için önce Rumlann görfişlerini değiştirmeteri gerekir" ıfadesını kul- landı Daha sonra bir basın toplantı- sı düzenleyen Cem, BM Genel Sek- reten Kofi Annan'ın görüşmelerin başlangıcmda yaptığı yazılı açıkla- manın 'taraflara yol gösterecek çok önemli bir belge oJduğunu' söyledi. Cem, "Annan'ın açıklaması, olayla- nn bundan sonraki gelişinıi fizerin- de önemli rol o\na>acakür" dedı. KÜLTÜR • SANAT (oaia)293 «9 7» (3 HATf Sayisal LotO: 2 11 22 32 39 40 N E D E N B A Z I L A R I B A Ş D Ö N D Ü R Ü C Ü D Ü R . . . H i ç D Ü Ş Ü N D Ü N Ü Z M Ü ? Bu tıalta Sinemalarda a lıiin oy ARARC S S A R A R . OTIIKIJUIİ: düC nLUCnHHC, buZIDE DURAN ABOULLAH OGUZ tmmwm\: TAKİS ZERVOULAKOS PRODÛKTÖR SÜHA YILMAZ mm. CONCEPT İLETİŞİM mm SELİM DEMİRDELEN m» AAIS www.sarar.com.tr Sarar rtUam nmini otay»M«c«tlniz r ı(: AFM AkrfW«« •*. AFM Camus y« ^. Mow«epteı Suadıye 3 3. Tpp* Sınernuu 1 -za 1 Eskışeh'r K*içoğtu 2. Samsun f 6'yı iki kişi bildi ANKARA (AA) - Sayısal Loto'nun bu haftaki çekili- şınde, kuponlannda 2,11,22,32,39 ve 40 rakamlannı işa- retleyen ıkı kişi, 205 milvar 395 mılyon 850'şer bın lıra ikramiye kazandı. Sayısal Loto'nun bu haftaki çekilışin- de, toplam 1 trilyon 369 mılyar 303 mılyon 110 bın lıra ikramiye dağıtıldı. Çekilışte, 5 bilen 873 kişi, 439 mıl- yon 325'er bin lıra; 4 bılen 36 bm 840 kişi. 5 mılyon 280'er bin lira; 3 bilen 613 bin 654 kışı de 620'şer bın lira ikramiye kazandı. Bu hafta 6yı bılen talihlıler tz- mir/Balçova ile Aydın"dan çıktı. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada le köylerde durup çay içimi sohbetler ettim. Bu gezilerin ınsani-tarihi yönlerini ara ara aktar- dım. Bugünü siyasal-toplumsal gözlemlere ayıra- lım. 1 - Anadolu'da partilere karşı soğukluk var, ama siyasete karşı yok. Yann seçim olsa yüzde 20'yi aşacak parti görünmüyor. Ancak 2000-2010 dili- mınde yenı bir dalga toplumu etkıleyebilır. Oy ora- nı yüzde 30'lan aşacak bir parti öne çıkabilir. 2- Anadolu, Demirel'i yakın tarihimiz içinde bir yere koymuş. Cumhurbaşkanlığı dönemiyle ilgili olumlu değerfendirme yapanlar çoğunlukta. Ancak sağcısı da solcusu da "Artık yeter" diyor. Bir köy kahvesınde anadan dogma DYP çizgisinde oldu- ğunu belırten orta yaşlı bir yurrtaş, aynen şunu söyledi: "Demırel ekrana çıkınca televızyonu kapatıyo- rum." Bizden aktarması... 3- Banka soygunlan unutulmamış. Anadolu'nun kuzeyinden güneyıne, konu siyasete geldiğinde yakınılan ılk üç-dört konudan bıri bu oldu. önü- müzdekı seçımlerde oyunun renginı bu olaylaria il- gılı gelışmelere dayalı olarak belırleyecegını söy- leyen yurttaşlar var. 4- Eski adı Soğukoluk olan Güzelyayla'da Ke- mal Tartıcı ve Iskenderun-Antakya'dan dostlarla bahçede, gökyüzünü örten ağaçlann altında soh- bet ediyoruz. Yöreden bir çiftçiye, "Işiniz ne" diye sorduğumda, önce adını söyledi, "Adımı vererek yaz" deyip bağırdı: "Işimiz Ankara 'yı doyurmak. Aha böyle yaz." 5- Türkiye 16 yıllık terörü yendiyse bunda önem- li bir pay da Anadolu insanının sağduyusu ve va- tan sevgısinin... Anadolu insanı terörün etnık çatışmaya dönüş- mesıne izın vermedı... Bunun yanında şehit düşme olasılığının yüksek olduğu günlerde bile oğlunu "vatani göreve" da- vul-zurna eşlığınde gönderdi. Anadolu'dakı vatan sevgısı ve sağduyu hâlâ de- vam edıyor. Ancak yer yer doku bozukluklan hıs- sedıliyor. Geçen 16 yıl kımı yerlerde farklı duruşla- nn yeıieşmesine neden olmuş, kemikleştirmiş. Güzel bir kilimın kımı yerlerindeki doku gevşek- likleri gıbi... Onarılmayacak şey değil. Ancak za- mana da yaymamak gerekiyor. Aydın sorumluluğu 6- Aydınlarla toplum arasında ciddi bir kopuk- lukvar. Bu, "Bizım balkzaten ofcumaz" yada "Ay- dın, halk dalkavukluğu yapmaz" gibi kalıplarla an- latılabılecek bir şey değil. Anadolu insanı ülke sorunlanna kafa yoruyor, kendince çozumler üretiyor. Ancak aydınlann so- run sıralamasıyla Anadolu insanınınki arasındaçok fark var. Anadolu insanı kendisıne yakın hissettiği aydınlann da daha aktif olmasını istiyor. Bu konuyla ılgilı gözlemleri ayn bir yazı konusu yapacağız. 7- Anadolu insanı ıçın "azlayetınen", "bırlokma birhıri<a" tanımlan gende kalmış görünüyor. Yaşam tarzında farklı değışıklikler dikkati çekiyor. Artık bi- zim ınsanımız da iyi yaşamak istiyor, bu bağlam- da ortak bakışlardan biri, gelir dağılımındaki den- gesizlik. Kayrttaki ekonomi kadar kayrt dışı ekono- minin olması, Anadolu dokusunu da yaralıyor. 8- Tanmla ilgili sorunlar öncekı yıllardan farklı. Çıftçıler genellikle ürün alımının gecikmesınden, ödemelenn aksamasından, fıyatlann düşüklüğün- den yakınırlardı. Şımdi ihanetten söz ediyorlar. On- lara göre Ankara, Anadolu'da tanmı ökjürmek için yabancılarla işbirliği yapıyor. Konuyu bir üreticinin ağzından özetleyelim: "Tam karpuzumuzu piyasaya süreceğiz, hemen öncesinde Iran'dan karpuzgetinyortar. Tam mısır hasadına gınşeceğız, bir hafta önce 150 bin mısır ithal ediyorlar. Bu, 'Al sen ürününü başına çal' de- ğil de nedır?" Görunen o kı üretici önümüzdeki ilk seçimlerde tanmı bu hale getirenlen sandıktan düşmüş kar- puza çevırecek! balbay@cumhuriyet.com.tr Milli Görüş'ten şeriat çağrısı • Baştarafı 1. Sayfada li sayısında yer alan "Bir Başka Açı- dan" başhklı köşesınde şunlan dı- le getiriyor: "Eti silahlı gûçlerin gösterdiği el yordamı ve korkuyla çizilmiş görün- tüler şektinde ırtıca' di> r e farz edip gösterdikkri hav aletlere, Donkışot'un yeldeğirmenlerine saldırması gibi sal- dın ûzerine saldın tazeli\orlar. Bu du- rum gerçekte onlann bittiğinin gös- tergesidir ve onlann cephesinden olup da, bazılannuzın hoşuna giden bazı açıklamalar da bizi yanıltmamabdır. Onlann her birisu kendi düzenlerini konımakve sürdürmek için yumuşak çözümler anvorlar. Yoksa, bugün sar- KÜITV* • SAHAT sıcı bir konuşma yapması beklenen Yargrtav Başkanı Samı Selçuk'un bi- le gerçekte temel mantıkitibanyla bir ateist olmasına rağmen ve 'Kendını refonne etmesı gereken tslamdır" di- ye kfistahlaşmasına rağmen, Genel- kurmav tarafından, 'Irtıca yargıya gımııştır' diye bir mürteci hedef ha- lindegösterilmesi v b garabetlere inan- mak gibi safhklar sergilevebiliriz." Dıyanet Jşlen Başkanlığı'nın laık emellere uşaklık etmek ıçın kuruldu- ğu ılen sürülen yazıda. camı cemaat- len cumhunyete karşı dırenmeye \e namazda ayn saf tutmaya çağnlıvor. Yazı şöyle devam edıyor "Biz o teskilatta da o menhus şeyta- (0212 2*3 • * 7»(3 HATI O OFFICAL S N ELECTION IN COMPETITION BERLIN 2000 Q HİC »ftŞ£V RASTlANTt DtĞB.... CÜÇLÜ İŞA«1lâfcot|8AV£MMAT! » •CHARIOTTEİ U S M , r ^ ^ ^ ^ w-vm® «STELLANSK JONATHAN HOSSITER | I H p vWk ' 'OEBORAHKARAUNGER BEYOGLU ALKAZAR (2S3 24 K A O I K O Y HAKAN «337 OO İZMİR SEMA ( 4 8 3 91 OS) 12:15/14:30/10:45/18:00/21:15 3 7 ) 12:00/14:15/16:30/10:00/21:30 OO) 12 15/14:30/16:45/19:00/21:15 Bu "IIITHI Dag»m -a t£ Kmefi EURIMAGES Fonunte Destefc Alınmtştır BAKIRKOYLU SANATÇILAR DERNEGİ ni emeDere hizmet etmeyen, etmemek dikkatinde olan nice kimselerin olabi- lecegine sıkça dikkati çekmekte,bu gi- bi istisnalara işaret etmekte, yani' Ya- rası olan gocunsun' demekteyiz. Ama genel olarakşunu söylemekteyiz ki, bu teşkilat tslami bir kuruluş değfldir; tam tersine tslama karşı kurulmuş olan bir tuzaknr. Şimdi işbu zaHmk- rin şakşakçılıgjna ve gözcülügûne so- yunan Idşmin ve başında bulunduğu kurumun yüksek çıkarlanv la roescit- lerde, camilerde imamhk yapacak olanlara verifcn kamu vazifesi nedir, öğrendiniz mi? 'Cemaat' içinden, ir- ticacı faaüyetier içinde bulunan veya bulunması muhtemel kişileri fişleyip ihbar etmek. Bu durumda, camileri, meschkri terk et- mek mi! Hayır. asla!_ Öyie, her zorbahk karşısında bir siperi bırakacak olursak bi- ze bu dünya da dar gelir-ge- tûüir. Camilerin gercek sa- hibi bizleriz. Oralar bizim asli siperterimiz; gizüce ve- ya açıkça tşgal edflmiş olsa bik." Genel sekreterhk görevi- nı Necmettin Erbakan'ın yeğeni Mehmet Sabri Er- bakan'ın yürüttüğü Mılli Görüş, tüm çalışmalannı Erbakan'ın mahkûmiyeti üzerine yoğunlaşnrmış du- rumda Teşkilat, Türki- ye'nın yurtdışındaki bazı temsılcilıklerinden de des- tek görüyor. Bunlann ba- şmda, Türkiye Cumhunye- tı Berlın Büyükelçısı Tuğay •T1YATRO •DIKSIYON-FONETIK •TlYATRaDA SAHh€ PRAT1ĞI •YAZARUK ™ YARATOUK •DANS •RESIM |Yoğl.boya, Suloboya) •TURK SANAT MUZJĞI IKoro, Noia, Sotfe!, Usull •TURK HAIK MUZ1GI BAGLAMA •SAN •C0CUKLAR1A R£SİM •COCUK KOROSU •PIYANO (K1ASIK, POPU1£R| •GITAR (KLASIK, FIAMENKO, RJTM) •ORG •KEVlAN (Klosık Boh Muzığı, Turl Sanal Muzığı) •UD KAYITLAR BAŞLAMIŞTIR (Eğitim Ekım Ayıaın Ilk Hattasında Baflayaeaktır.) Husrevıye Sk No 1 Bakırfcfly Beledıyesı Kûllur ve Sanat Merfcezı Kal 3 Tel 570 45 95-572 62 60 Uhıçevik gelıyor. Nüfus cüzdanı ve ehlıyetunı kaybettim. Hükümsüzdür. FlGEN DEMİRHAN
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear