Catalog

=30 TEMMUZ 2000 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER IBelkıs Zeugma Kazılan Koordinatörü Sertok, kültürel varlıklann tamammm çıkanlmamasını istedi 'Tarih yer•• Kemal Sertok, bir alanda var olan antik varlıkların tümünü çıkarmanın yanlış olacağını söyledi. Sertok "Zeugma'da yapılar bir eğim üzerine oturuyor. Aynı topoğrafyayı yaratmak gerekir. 3 fceras üzerine oturan vülanın yerinden kaldınlması, pratikte de mümkün değil" dedi. GAZİANTEP (AA) - Belkıs Zeugma Kazılan Koordinatörü KemalSertok, kültürel varlıkla- n n tamamını çıkarmanın, ke- sinlıkle doğru bir yaklaşım ol- mayacağını söyledi. Sertok, bir alanda var olan an- tık varlıklann tümünü çıkarma- nın yanlış olacağını behrterek "Bellas Zeugma'dan ömek ver- mek gerekirse. yapılar bir eğim üzerineoturuyor. Ayru topoğraf- yayı yaratmak gerekir. 3 teras üzerineoturan vülanınyerinden kaldınlması, pratikte de müm- kün değiT dedi "Taş yerinde ağırdır ve güzei- dir" diyen Sertok, kültürel var- lıklann yıllar sonra da olsa ka- zılabileceğinı. yerinden alıp başka yere taşmarak. bir anlam- da tarihin değişrmine yol açma- nın yanlış bir yaklaşım olacağı- nı savundu. Zeugma'da Hele- nistık, Roma ve Bizans dönem- lerinin ızlen bulunduğunu kay- deden Sertok, "Bunlarm han- gisi taşmacak? 1.5 kUometrelik alan nerede teşhir edilecek? Ay- nca dünyada örnek gösterikn Asuan Projesi'nde datai yalnız- ca kayalann üzerineoturan ma- bet taşuıdT diye konuştu. Pek çok arkeoloğun, "kültü- rei varhklann yerinden kakünl- masuun doğru olmadığT dü- şüncesmı taşıdığını belırten Sertok, şöyle devam etti: "'Arkeoloji biliminde çok farklı görüşler var. Arkeoloji dünyasının yüzde 70'e yakını, kültürel varlıklann taşınmasına karşı. Su altında kalsın ya da kalmasm, eserierin bir yerden bir yere taşmmasına karşı çıkan uzmanlar var. Türkive'de 50-60 bin dolayındaki antik alanın ka- çuu tanıyoruz? Birecik Barajı gündeme gehneseydi, herhalde Zeugma'yı da bu boyutian ile tammazdık." 'Zeugma'da yapdması gereken yapıluY Sertok, Zeugma Girişım Gru- bu ile ilgüı olarak da iyi niyet- le bir şeyler yapılmak istendıği- ni, ancak Zeugma konusunda zaten yapılması gerekenlenn yapıldığını söyledi. Sertok, şöy- le konuştu: "Bu işlere bir süre vermek mümkün değil. Bu ne- denle ha> retler içinde kaldım. Bu kadar insanın bir araya gel- mesi, en azuıdan gelecek için çok önemlidir. Olaya olumlu yönü> - le bakıyorum. Ama buraya yö- neük çalışmalar programlandı. Zeugma Girişim Grubu'nun buraya yöneükprogramınedir? Öngördükleriçahşmanezaman başlayacak? Aynca bizim çalış- malanmıza eleştiri mi var? Bun- lan bilmivorum. Buna rağmen bu güişimin çok önemliişlerya- pabileceğine inanıyonım. Örne- ğin Gaziantep Hasan Süzer Et- nografya Müzesi'nin etrannda- ki evlerin de içine kanlacağı ve restorasyon sonucu otantik bir ortamda otel, motel ve benzeri projelerin hayata geçirebüecegi- ni düşünüyorum. Hasankeyf ka- dar önemli olan Birecik Kalesi Gümüşhane'nin Kelkit ilçesindeki Satala antik kenti yıllardır yağmalanıyor. Edirne'de de saraylann bulunduğu Sarayiçi mevkiinde bilimsel kazı çahşması başlankn. Çalışmalar, Prof. Dr. Gönül Cantay başkanlığmda yürütülüyor. ya da Tübaşar kaw«nın yapıt- masına katkı sağlayabflecekleri görüşündeyim. CMaya peşin hü- kümle karşı çjkmayı doğru bul- muyorum." 'Sembol oldu' Zeugma'nın, arkeolojik çalış- malann sembolü halıne geldiği- nı bildıren Sertok, bir alandaki kültürel varlıklan çıkarmanın, bir neslin görevi ve hakkı olma- dıgına dikkatı çekti. Her kazı- nın, en iyı şartlarda dahi bir tah- ribata yol açtığını anlatan Ser- tok, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kazı olayı, çok ciddi bir iş, Binlerce yıkür toprak alünda kalan bir eser, çıkanlırken mut- laka tahrip olur. 5 bin yüdır top- rağm altında olan bir ker- piç duvan koruma şanst- ruz yok. Bu eserler belge- lenmeli ve fotoğrailanmak. Bir alandaki kültürel var- lıklann tamamını çıkar- mak, gelecek kuşaklara haksızlık anlamına geiir. Belki bu eserler, gelecekte çok daha iyi koşullarda ç> kanlabüir. Teknoloji ve ka- zı yöntemleri sürekM getişi- yor. Çok iş yapmak. gele- cek kuşaklardaki insanla- rabirşeybırakmamakan- lamına gelir. Türkiye'nin, Zeugma Girişim Grubu gibi oluşumlara ihtiyacı var. Ancak ısrarla Zeugma üzerinde takümak, ağaca bakarken ormanı görme- meye neden olur. Arkeolo- jik çahşmalara da sponsor- luk uygulaması getöstirile- bilir. Türkiye'de birçokba- raj projesi var. Zeugma ör- neğinden yola çıkılarak oralarda çauşılabüır." / • ' atala, kurtanlmayı bekliyorYurt Haberteri Servisi - Uzun yıllar- dır yağmalanan Gümüşhane'nin Kel- kit ilçesindeki Satala antik kenti kur- tanlmayı bekliyor. Edime saraylan- nm bulunduğu Sarayiçi mevkiinde bi- limsel kazı çahşması başlatıhrken dünyanın en eski tapınma merkezle- rinden bin olan Şanlıurfa'daki Göbek- li Tepe, Istanbul Alman Arkeoloji Enstitüsü tarafindan eylül aymda baş- latılacak kazılara hazırlamyor. Gümüşhane'nin Kelkit ilçesinde bulunan ve Hitit, Asur, Makedonya, Roma, Bizans dönemlerinde önemli bir merkez olan Satala antik kenti de kurtanlmayı bekliyor. Antik şehirden bugüne kadar tarla açma çalışmalan sırasında köylüler tarafindan çok sa- yıda tarihi eser çıkanldı. Bunlardan en önemlisi bronz büst, yurtdışına kaçı- nlarak Londra'daki British Museum'a konulmuş. Kalıntılar arasında su ke- meri, Nike kabartmalan, mezar stel- len, sikkeler, yüzük taşlan ve pışmış topraktan yazıtlar yer alıyor. Buluntu- lann çoğunluğu da Bizans ve Roma dönemine ait. Kelkit Kaymakamı Mustafa Çiçek. Satala antik kentinde 150 yıldan ben kaçak kazılann yapıldığını söyledi. Satala'mn gün yüzüne çıkanlması ge- rektiğini belirten Kaymakam Çiçek şunlan anlattı: "Sadece 1874 yıbnda Trabzon tngi- Hz Başkonsolosluğu tarafindan bir araştırma yapılmış. Biz 126yü aradan sonra, 3 ay önce antik kentîe ilgili ça- hşma başlattık. Bu çahşmalaria ilgili olarak rapor hazuiıyoruz. Raporun tamamlanmasırun ardından,bunu ba- kanlık onayına sunacağız. Onaydan sonra da kazıçaltşmalanna başiayaca- ğız. Bunun için kendi bütçemizden 50 mihar lira ayırdık. Kazı çanşmalan- na başladığunızda, köy halkmı bura- da çaüşöracağız.' 4 Kaymakam Çiçek, köydeki yağma- cılığı önlemek için gınş-çıkışlann kontrol altına alındığını ıfade ederek "Antik kenti görmek için sadece uz- manlar getiyor. Zaman zaman da ka- çakçılar köye geliyor. Bundan sonraki tahribaü önlemeye kararlıvTZ" dedi. Sadak KöyQ Muhtan Saat Başal da vatandaşlann, bugüne kadar üzerinde yaşadığı hazınenin bilincinde olmadı- ğını, antik taşlarla ev yapıldığını söy- ledi. Başal, "Eski yıllarda buraya ge- lenler, vatandaşa verdiği eşya ve yiye- cek karşüığı buluntu tarihi eşyalan alıp gidiyoriardL Böylelikle, binlerce eser buradan götürüldü. Vatandaş evi- nin yapınunda işlenmiş taşlan kulla- mp üzerine sıva yapmış. Hâlâ, birçok yontulmuş antiktaş, köy meydanında veya evlerin önünde var" dedi. Sarayjçi'nde çahşmalar Edirne saraylannın bulunduğu Sa- rayiçi mevkiındeki kazı çalışmalan, Edirne Müze Müdürlüğü ile Mımar Sinan Üniversitesi Sanat Tarihi Bölü- mü Türk lslam Sanatlan Anabilim Dalı Başkam Prof. Dr. Gönül Cantay başkanlığmda yürütülüyor. Gantay, geçen yıl başladıklan kazı çahşmala- nnı bu yıl geniş bır alanda sürdürdür- düklennı belirterek kurum ve kuru- luşlann destek vermelerini istedi. Edirne saraylanna ait Matbah-ı Amı- re (yemek salonlan) bölümündeki ha- rabelerde temizlik çahşması yapıldı- ğını anlatan Cantay şöyle konuştu: "Kazı çahşmalannın vapıldığı alan, Edirne Saravırun yeme-içme birimi- dir. Saray, 15. yüzyrim ikmci yansında Osmanlı devletinin idare merkezi ol- muştur. Edirne Sarayi'nın, Istanbui Sarayı paralelinde elde tutulması, Av- rupa'da Osmanh varuğının sürdürül- mesi için odönemdegerekli görütanüş- tür. Saray yapılan, Rus işgab öncesL cephane inıha edilirken harap ohnuş- tur. Yapmış oldugumuz çahşmalaria. sarayın izlerini gün ışığuıa çıkarmava çahşryoruz. Çıkarnuş oldugumuz bir- takûn çanak- çömlek, fotograflanarak belgeleniyor. Çahşmalar sırasında sa- vaşm izlerini taşryan gülleler de çıka- nkü." Mimar Sinan Üniversitesi araştır- ma fonu desteğiyle başlayan kazı ça- hşması, 31 Ağustos'ta sona erecek. Tapınma merkezi Sanlıurfa'run 10 kilometre kuzey- doğusunda, Örencek köyü Yakınlann- da bulunan ve geçmişi MO 9 bin yı- lına dayanan Göbekli Tepe'de de önemli bir kazı başlatılacak. Şanhur- fa Müze Müdürü Eyyüp Bucak, böl- gede 1995 yılından bu yana kazı ça- lışmalan yapıldığını, çok önemli eser- ierin gün ışığma çıkanldığrnı belirte- rek şu bılgileri verdi: "Göbekli Tepe, dünyanın en eski ta- pınma merkezlerinden bin ounası ne- deniyle çok önemhdir. Bölgede eylül aymda başlayacak kazı çahşmalannı müze müdürlüğümüz başkanhğmda Istanbul.Ahnan Arkeoloji Enstitüsü iş- büiigiyle yapacağız. Burada çıkan eserierin, özelhkle dmi mekânlar yö- nünden dünyamn arkeoloji haritasmı değiştireceği inancmdavTZ." NABSTER^A YAY1N YASAĞINA YÜRÜTMEYİDURDURMA Internet'te telifsavaşıSAN FRANCISCO (AA) - Büyük müzik şirketlerinin §i- kâyeti üzerine, Internet'te mü- zik yayın ve dağıtımı yapan Nabster firmasî için verilen yayın durdunna kararı, temyiz mahkemesince kaldınldı. ABD 9. Daire Temyiz Mahke- mesi, konuyla ilgilihukuki an- Iaşmazlık çözümlenene dek, Nabster'ın tntemet'te yayını- na devam etmesi karanna var- dı. Dünya kaset, CD ve plak ti- caretinın büyük bölümünü kontrol eden Seagram Unıver- sal, BMG,SonyMusic,War- ner Music Group ve EMI şir- ketleri tarafindan Nabster'a karşı açılan dava, tntemet'te telif haklannın tammlanması ve korunması açısmdan çığır açıcı bir özellik taşıyor. Nabster'm MP3 bilgisayar formatlanyla site kullanıcıla- nna istediİderi müzik eserleri- ne bedava sahıp olma olanağı sağlaması, kayıtlar için müzik icracüanna telif hakkı ödeyen müzik şirketlerinin "korsan- hk" suçlamalanyla karşılaşı- yor. Nabster ise ticari amaç gürmediğini ve üyelerinin ki- şisel kullarumına yönelik hiz- met verdiğini belirterek, telif haklan yasasmı ihlal etmedi- ğini savunuyor. Temyiz mah- kemesinin, ait mahkemenin koyduğu yayın yasağı hakkın- da verdiği yürütmeyi durdur- ma kararı, konuyla ilgili kesin hükmünü vennceye dek, Nabster'ın bedava müzik hiz- metının devam etmesi anlamı- na gebyor. 2001 ^DE 3 MİLYON tNTERNET KULLANICISI OLACAK Bilgi ağı kalabalıklaşıyor ANKARA (ANKA) - Tür- kiye'de hızla artan Internet abonelerinin sayısının 2000 yılı sonunda 3 milyon olması bekleniyor. BT Haber dergisi ve Interp- ro Pazar Araştırma Merke- zi'nin yaptığı araştınnada bu- gün halen 1 milyon civannda olan Internet kullanıcısı sayı- sının yıl sonunda 3 milyonu aşacağı kaydedildi. Araştır- mada. bilgisayar saüşlannda- ki artışın, reklamlann etkisı- nin Internet abonelerinin sa- yısuun artışmda önemli ne- denlerinbaşındageldiğibildi- rildi. Internet sağlayacılann- dan örnek olarak bcir'e gün- de ortalama 1500 kişinin abo- ne olduğunun belirtildiği araştınnada, şiricetler arası re- kabetin hayli kızıştığı da vur- gulandı. Şirketlerin bugünkü ve 2000 yıh sonunda bekledikle- ri abone sayılan ise şöyle: Süperonline (bugün) 344 buı431, (önümüzdeki yıl) 1 milyon. VestelNet(bugün) 200 bin. (önümüzdeki yıl) 300 bin. Doğan Oııline (bu- gün) 150 bin, (önümüzdeki yıl) 600 bin. Ixir (bugün) 140 bin. (önümüzdeki yıl) 500 bin. Turk Nokta Net (bugün) 125 bin, (önümüzdeki yıl) 330 bin. EscortNet (bugün) 32 bin 640, (önümüzdeki yıl) 70 bin. îhlasnet (bugün) 32 bin 270, (önümüzdeki yıl) 200 bin. Doruknet (bugün) 8 bin 700, (önümüzdeki yıl) 250 bin. Anet (bugün) 8 bin, (önümüzdeki yıl) 8 bin. Gaziosmanpaşa Belediyesi'nin, okul için tahsis edilen alanlan Kuran kursu derneklerine verdiği öne sürüldü 'FPTüeriıı arazi peşkeşi sürüyor' YEŞİMGÜL Eski CHP Gaziosmanpaşa tlçe Başkam Mehmet Polat, FP'lı Gaziosmanpaşa Belediyesi'nin okul alanlanru yandaşlanna peşkeş çektiğini öne sürdü. Polat, beledıyenın okul alanmı 1999 yılında değerinin altında. Sultançiftliğı Kuran Kursu Okul Talebeİerine Yardım Derneği'ne sattığını belirterek "Alanda inşaata başladılar. Buranın okul alanı olarak kalmasuu istiyoruz" dedi. FP'li belediyenin, Milli Eğitim Bakanlığı'nm ( tmar Planlannda Değişiklik Teklifleri' konulu genelgesine aykın olarak plan değişikliği yaptığım ıfade eden Mehmet Polat, "Imar plamnda yapnklan değişiklikle okul alanını belediye hizınet alanı olarak ayırdüar. Ardından bu alam bir derneğe 51 miryar 950 milyon liraya sattılar. Bu kcsinlikle yasalara aykuıdır. Mahalle sakinleri de buranın okul alanı olarak kalmasuu istiyor" diye konuştu. 'Vilayete başvurduk' Polat, arsanın satışınrn ıptalı ıçın Istanbul Valiliği'ne ve ilçe kaymakamhğma başvurduğunu söyledi. Polat, FP'li belediyenin bu tür yasadışı uygulamalan sık sık yapüğına dikkat çekerek, 1997 yılında da Kazım Karabekır Mahallesi'ndekı belediye hızmet alanım Evlıya Çelebı Kuran Kursu Talebeleri Yardım Derneği'ne sattığım anımsattı Mehmet Polat, "İnşaat için 4 kat izin veriknesine karşm 8. kan inşa ediyorlar. Bu yasadışı inşaatların henıen durduruhnası gerekir'' dedi. Gaziosmanpaşa Kaymakamı Aziz İnci tarafından Istanbul Valiliği'ne gönderilen yazıda da. belediyenin, kaymakamhğın görüşünü almadan ımar planı değişikliği yaptığı, 13 bin 124 metrekarelik okul alanının 3 bin 459 metrekarelik bölümünü 'belediye hizmet alam' olarak ayırdığı belirtildi. 'İnşaat durduruhnah' Yazıda, söz konusu arsadaki uışaahn durdurulması gerektıği vurgulanarak ilgili genelgeye aykın olarak yapılan ımar planı değişiİdiğınin düzeltilmesi ve arsanın tamamınuı okul alanına alınması istendi. Gaziosmanpaşa İlçe Mılh Eğitim Müdürlüğü'nce beledıyeye gönderilen yazıda da aynı görüş savunuldu. GÖRÜŞ Prof. Dr. COŞKUN ÖZDEMİR İslamda Tüpk Modeli Diyanet Işleri Başkam ilginç şeyler söyledi ve ba- na bir kez daha çocukluk yıllanmı anımsattı. Yazı- lanmda birkaç kez yineledım. Çocukluğum Urfa şenrinde geçti. Şimdi bir de Şanlı eki var doğdu- ğum yerin. Antep'in Gaziliğini, Maraş'ın Kahra- manlıgını çok kıskanıyorduk elbette. Katıksız nos- talji duygulan içinde anıyorum ikı Cumhuriyet öğ- retmeni ile biriikte yaşadığım o yıllan. Çevremizde çok sayıda dınıbütün, namazında, orucunda insan vardı. Evimize gelip gıden başı örtülü, kisodayzı, Ayşe hoca, Haco bacı, Medine, Meryem bacı, oku- lun çalışanlan hep dindar insanlardı. Öğretmenle- rin çoğunluğu da. Nasıl insafsızca ve vicdansızca bir uydurmadır insanlann ibadetlerine o yıllarda engel olunduğu söylentisi. Böyle bir şey yoktur, ol- mamıştır. Ama ben o yıllarda din adına emperya- lizme karşı kazantlmış onuriu bir savaşın ardtndan kurulan Cumhuriyet'e ve onun kurucusuna karşı karalamayı bir yana koyunuz, ufak bır ımada bu- lunan insana bile rastlamadım. Mustafa Kemal bir kurtancı ve Allah'ın Türk Milleti'ne büyükbir lut- fu sayılırdı. 60 yıl önce Urfa Halkevi'nde tıyatro yapılıyordu ve halk orada idi. Folklorda, kutsal Balıklı Göl'de yapılan yüzme yanşmalannda, coşku ile kutlanan 11 Nisan kurtuluş bayramlannda halk ile biriikte idik. O elı öpülesi Cumhuriyet öğretmenleri hep ön saflarda idiler. Bugün Harran Üniversite Rektö- rü'nün, üniversite kampusunun bir köşesinde al- kollü tçki veriliyor diye tehdit edildiğini okuyorum. Hey gözünü sevdiğim hemşerilerim benim.. her türiü vurgun, soygun, sömürü, töre cinayeti sürüp giderken sen çıkıp keyfince rakısını içen ve yann bunun hesabını kendisi verecek olanlara karşı çı- kacaksın öyle mi? Seni bu karanlıklarda bırakan- lara lanet olsun. Olanlar 40'lar, 50'lerden sonra oldu. Tam bir kar- şı devrimdir ortaya konan. O kahrolası iktidar tut- kusu, yere batası çıkar ve yağma sevdası ile ko- ca bir devrimle biriikte aydınlanma feda edilmiş- tir. Tabii topyekûn kalkınmafelsefesi de... Ogüze- lim hoşgörülü Anadolu Müslümanlığı yerine hura- feleıie, uydurulmuş hadislerle beslenmış bir din anlayışı, kadın-erkek eşitliğine, demokrasiye, in- san haklanna, özgürlüklere karşı duran gerici bir Arap dinciliği egemen olmuştur yurdumuza. Hocasının elinı sıkmayı reddeden uzmanlıkada- yı, kadınlarla erkekleri aynı araçta buluşturmak is- temeyen imam-hatip öğrencisi, ille de türban di- ye tutturan üniversiteli kızlarımız bu dönemde ye- tişmrştir. "7.4 yetmedi mi" diye pankart kaldıran genç kız da... Ama onlar günahsızdırlar. 20 yıl ön- cesinde bir türban sorunu var mıydı? O zaman üni- versıtelerde okuyan gençler Müslüman değil miy- di? Tüm bunlan yaratan ve Allah adına rahatça ci- nayetler işleyen Hizbullah ordusunu yetiştirenler, iktidar uğruna durmaksızın din istismarı yapan, eğitimi bilimsellikten uzaklaştıran, liselerden felse- feyi kaldıran Milli Eğitim Bakanlığı'nı milli ihanet ba- kanlığı haline getiren polltıkacılardır. Onlann bu ül- keye yaptığı kotulük kolay kolay kelimeleştirile- mez, tanımlanamaz. Hasan Âli Yücel'i devinp o- nun yerine Köy Enstitulerı yıkıcısı Reşat Şemset- f n Sirer'i ve ekibini işbaşına getirenler, Halkevle- rini, Köy Enstitülerini yok edenler düpedüz vatan ihanetiyapmışlardır. Bunlar, iti ite kırdırmak, genç- leri birbiri ile vuruşturmak, sağı vatan savunucu- su sayıp sola darbe üstüne darbe vurmak politi- kalan ile Türkiye'yi bugünlere getirmişlerdir. Son haftalarda Malezya Başbakanı Matrattin bin Muhammed ve eski Suudı Arabistan Petrol Bakanı Zeki Yamani'nin ardından Diyanet Işleri Başkam Mehmet Nuri Yılmaz çağımıza ve Isla- ma ait çok ilginç şeyler dile getirdi. Yılmaz, "Isla- mın Batı'daki kötü imajını düzeltmeliyiz" diyor. ls- lam denince akla şiddet, işkence, kadını sosyal ha- yattan tecrit geliyor diye ekliyor. Kezban Hatemi haklı, daha önceleri neredeydıniz diye sormak la- zım başkana, ama yine de geç de olsa bu bir uya- nıştır. Yıllardır Islamın uygarlıkla, çağdaşlıkla, laik- likle bağdaşmayacak bir yönü bulunmadığını ıs- rarla ileri süren Arapların Müslümanlığı yuzde yüz tahrifettiğini iddia eden Yaşar Nuri Öztürk de "Biz bunlan 20 yıldır söylüyoruz ve suçlanıyoruz" di- yor. Doğru ama, ben bunu iyi bir başlangıç say- mak eğilimindeyim. Diyanet Işleri Başkam, lslam ülkelerini de uyanmayı ihmal etmiyor ve onlan da demokraside buluşmaya davet ediyor. Sayın Yılmaz'ın bundan önceki konuşmalanna bakarak insan, kendisi acaba bu ilhamı nereden aldı diye sormadan edemiyor. Ama yineliyorum.. böyle bir tartışmaya başlamak yararlıdır. Diyanet Işleri Başkam, bundan böyle yurdumuzda din adı- na yapılan istismara, takıyyelere, hurafelere karşı durur; bize oy vermeyenler kâfirdir; Nasa'daki pro- fesöıier her türlü çözümü Kuran'da buluyorlar di- yen art niyetli politikacıyı kınarsa; Islamın ahlaka, dürüstlüğe, eşitliğe, dayanışmaya dayanan özü- nü öne çıkarır ise kuşkusuz önemli bir hizmet gör- müş olacaktır. Yortanlı Barajı'nı ziyaret etti Talay: İnşaatı durduramayız tZMtR (Cumhnriyet Ege Bürosu) - Kültür Bakanı tstemihan Ta- lay, Bergama'daki Yor- tanlı Barajı altında kala- cak antik Allianoi ken- tindeki incelemelerde sürdürülebılir kalkınma için baraj inşaatımn durdurulmasının bu aşamada mümkün ol- madığını savunarak "Barajı durdurduğu- muz zaman bir kültürel mirası korumak için ge- kcegimizigözardıetmiş oluruz" dedi. Antik kentte 1994 yı- lından bu yana Berga- ma Müze Müdürü Ah- met Yaraş başkanlığm- da yürütülen kurtarma kazılan hakkında bilgı alan Talay, herkesın or- tak bır amacı olduğunu ve Türkiye'de son gün- lerde ortak kültüre ve tarihi mirasa sahip çık- ma bilincinin geliştiğıni söyledi. Talay, Allianoi antik kenti için Philıp Morns-Sabancı'nı 150 bin dolarlık kurtarma desteğinin yam sıra ba- kanlık olarak döner ser- maye olanaklannı da aktardıklannı belırttı. Öte yandan, Izmir'de- kı yap-işlet-devret mo- deüne göre tzmır AŞ ta- rafindan restorasyonu yapılan 133 yıllık tarihi yapı Konak Pıen' de in- celemelerde bulunan Talay , projenin aksa- madan yürütülmesi için gerekenlerin yapıla- cağını söyledi.