Catalog

12 TEMMUZ 2000 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Agca luMyatı gazetelepinde • ROMA (AA) - Terörist Mehmet Ali Ağca'nın gasp suçundan yaıgılandığı mahkemede Vatikan'ı suçlayan sözleri, Italyan gazetelerinde birinci sayfadan verilirken, "Çok yüzlü Ağca, dikkatleri üzerinde toplamak istiyor" denildi. La Repubblica gazetesi, "A|ca saldınyor: Vatikan, şeytanın evi" başhğını kullanırken; "Çok yüzlü Papa suikastçısı, yeniden ülkûcülere yakınlaşıyor" denildi. İBDA-C davasmda karar • ADANA (AA) - Adana 1 No'lu Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde görülen "ÎBDA-C'ye yardım ve yataklık davası"nda Cumhuriyet Savcısı esas hakkındaki görüşünü sundu. Mahkeme, davanın sanıklan Hüseyin Baykuş, Lütfi ı Eker ve Ahmet I Yeşılkaya'yı "Terör 1 örgütü tBDA-C'ye yardım ve yataklık etmek" suçundan 3 yıl 9'ar ay hapıs cezasına çarptırdı. Zonnhı tasamıfa dava • ANKARA (AA)- Memur -Sen Genel Başkanı Mehmet Fatih Uğurlu, çalıştığı Devlet Planlama Teşkilatı'nın (DPT) zorunlu tasarruf kesintilerinin nemasıyla birlikte ödenmesi talebinin reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle dava açtı. Uğurlu, dava dilekçesini dün Ankara îdare Mahkemesi'ne verirken yaptığı açıklamada Emek Platformu ile Hazine yetkilileri arasında sürdürülen nemalann ödenmesine ilişkin görüşmelerden bir sonuç çıkmadığını söyledi. EcevrTe plaket • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Bülent Ecevit, dün Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü'nün 80. kuruluş yıldönümü kutlama etkinlikleri çerçevesinde, Devlet Bakanı Rüştü Kazım Yücelen ile Basın-Yayın ve Enformasyon Genel Müdürü Aydın Sezgin'in de aralannda bulunduğu heyeti kabul etti. Yücelen görüşmede Başbakan Ecevit'e, 1945 yıhnda 120 TL ücretle Basın- Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü'ne 'mütercim' kadrosuyla atanmasına ilişkin karann yer aldığı plaket sundu. Açddama • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - KKTC'nin Ankara Büyükelçisi Ahmet Zeki Bulunç, adada yaşanan son gelişmeler kullanılarak Türkiye ile KKTC'nin arasının açıhnak istenmesine tepki göstererek bunun 'dış giiçiprin giri^imlfırinin sonucu' olduğunu söyledi. Bulunç dün yaptığı açıklamada, Türkiye'nin adadakı varlığının kendileri için çok yüce bir değeî olduğunu belirterek 'Halkımızın çok büyük çoğunluğu, Türk askerinin adadakı varlığından güvence duymaktadır. KKTC'nin varlığının ona dayandığının bilincındedir' dedi. Ülkücü kadrolara dokunmayan Yüksek Öğretim Kurumu, MHP ile dirsek temasında MHP kadrolaşıyor•YÖK, üniversite seçimlerinde ülkücü adaylan kendi listesinde ilk 3'e taşıyarak MHP'nin baskısını kırmaya çalışıyor. Haber Merkezi - Şeriatçı ve solcu kadrolara geçit vermeyen Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK), TBMM Soruşturma Komisyonları ile kurum üze- rinde büyük bir baskı oluştu- ran MHP'nin tepkilerini, ülkü- cü adaylan kendi listesinde ilk 3'e alarak kırmaya çalışıyor. Üniversite seçim sonuçlan ile ilk 6'ya giren aday sayısını 3'e indirerek Cumhurbaşkanı Ah- met Necdet Sezer'e sunan YÖK, şimşekleri üzerine çek- meye devam ediyor. YÖK, üni- versitelerin iradesini dikkate almamakla suçlanırken gözle- rin çevrildiği Cumhurbaşkanı Sezer'in seçim sonuçlarını dik- kate alması isteniyor. "Takdir CumhurbaşkanıSe- zer'indir'' diyen YÖK Başka- m Kemal Gürüz, MHP'nin YÖK üzerindeki eleştiri ve Köy Enstitüleri'ni kapatan zihniyetin harekete gectigini söylediler Öğretim üyeleri Köşk'e çıkıyortZMtR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Dokuz Eylül Üniver- sitesi'ndeki (DEU) rektörlük seçimlerinde en çok oyu alan 2 adaym adımn YÖK tarafından Cumhurbaşkanı AhmetNecdet Sezer'e bildirilmemesi protes- to edıldi. DEÜ öğretim üyele- ri, söz konusu uygulamadaki haksızlığı yann Ankara'da gö- rüşecekleri Cumhurbaşkanı Se- zer'e üetecekler. Öğretim üye- leri, Köy Enstitüleri'ne karşı olan zihniyetin şimdi de DEÜ'de uygulanan 'aktif eğhi- mi' yıkmak için harekete geç- tiğini belirterek "Ankara'da Cumhurbaşkanı var. Yurttaş olarak aynı görüşleri paylaşü- ğımıza inanHığımız Cumhur- başkanı'nm vapdanyanhşı dik- kate alacağma inanıyoruz" de- diler. YÖK'ün karannı protesto e- den yaklaşık 300 öğretim üye- si, dün DEÜ Tıp Fakültesi'nde gerçekleştirdıklen basın açık- lamasında, YÖK'ün verdiği karan geri almcaya değin ey- lemlerini sürdüreceklerini bil- dirdiler. DEÜ öğretim üyeleri- nin eylemlerine tzmir'deki sivil toplum örgütleri ve meslek ör- gütleri de destek verdi. DEÜ'nün lzmir'in ve Türki- ye'nin en gözde bilün merkez- lerinden birisi olduğu kaydedi- len gösterilerde, hedef alınan unsurun çağdaş eğitim anlayı- şına karşı olduğu vurgulandı. Tıp fakültesi önünde topla- nan kalabalık gruba konuşan DEÜ Öğretim Üyesi Cem Ter- zj, DEÜ'nün yapûklanndan ve yapacaklanndan korkanlann, yıllar önce Köy Enstütüle- ri'nden korkan zihniyetle aynı olduğunu belirtti. Terzi, "Asal amaç aktif eğhimi engellemek. Öğrenciyiözgürfcştirecekvede- mokratik toplum yapısına uy- gun yetiştirecek olan aktif eği- tim sistemi, çağdaş eğitinıe kar- şı olanlan ürkütrü. DEÜ, tsma- il Hakkı Tonguç, Server Tanil- li, Bedreftin Cömert ve daha ni- ce ayduı eğtömcinin açoğı yol- dailerieyecekrir*' diye konuştu. Eyleme destek veren DEÜ Güzel Sanatlar Öğretim Üyesi Prof. Dr. Oğuz Adanır, demok- rası için mücadelenin süreklilik gerektırdiğini belirterek, yaşa- nan sorunun sistemden kaynak- Iandığını savundu. YÖK'ün 'doğru yapmasırun bekleneme- yeceğini' sasiınan Adanır, şöy- îe konuştu: "YÖKseçtiğmıiriatadığıııda iyi, atamadığmda körii mü? Universiteler arOk uyanman. Sorun sadece DEÜ'nün değfl, tüm ünrversitelerindir. 50 bin akademisyenin yüzde 10'u sen- dikah~. Betediye işçisi bile biz- den daha örgütiü ve hakmüca- delesi yapryor. Uyan arbk üni- versite~" Öte yandan, DEÜ öğ- retim üyelerinin YÖK'e yöne- lik tepkisinin Internet'e de ta- şmdığı bildirildi. öğretim üye- lerinin etkinlikleri, (www. dokuzeylul.org) adresinde yer alacak. CHP'de sorunlara çözüm arayışı BARIŞDOSTER " ^ ^ "CHPHalklaBiriikte Çözüm Üretiyor'' projesi kapsamında Istanbul'da sürmekte olan ça- lışmalar olgunlaşırken yürürü- len çahşmalann geldiği nokta- nm ve önerilerin 22 Temmuz'da kamuoyuna sunulacağı belirtil- di. Çalışmalarda, partinin solcu ve toplumcu projeler üretmesi gerektiğinin altı çizildi. Yurt genelinde sürmekte olan proje çerçevesmde, Istanbul'da da çahşmalar tl Başkanlığı'nın eşgüdümünde sürerken "2000'K Yıllarda Dünya Kenti tstanbul" başlığı altında oluştu- rulan 21 çalışma grubunun ha- zırhklan olgunlaşmaya başla- dı. Çalışma gruplan, "CHP'nin çağdaş yönetim anlayışt", "Kaynakyaratnnı'', "Ulaşnn", "Su", "Deprem", "Sosyal so- runlar", "Çevre", "Enerji", "Kültür-sanat", "Tarihiveküt- rürdmirasınkorunmasj", "Tu- rizm", "Kadın sorunlan", "Gençfik", "Spor", "Komıt", "İmar uygulamalan", "Sana- yi", "Finans sektörü", "Bahk- çıhk'', "Denizciük'' ve "Çahş- ma Yaşamı" konulannda pro- jeler ortaya koyarken Prof. Dr. Vural Savaş, Prof. Dr. Mete Ta- pan, Prof. Dr. Reşat Özkan, Prof. Dr. Ühan Tahnh, Prof. Dr. Yıkfaz Sey'in de aralannda bu- lunduğu çok sayıda akademis- yen ve uzman da çalışmalara katılarak katkıda bulundular ve katkılannı sürdüreceklerini bil- dirdiler. ÇİZMEDEN YUKARI MUSAKART SJZ GAZETELER- PEKl MAKSATU YAZILARA..BEN GEL/RLER ARA- SlNPA BÜVWHN BİR UCURUM SivUörgüâenlen YOK'ehnanta Öğretim üyeleri, rektörlük seçimlerinde en çok oy alan adaylann liste dışı bırakılması yönteminin sık sık uygulandığmı açıkladı Haber Merkezi - Ankara Ta- bip Odası, Ankara Eczacılar Oda- sı, Ankara Diş Hekimleri Odası, Veteriner Hekimleri Odası, SES Ankara Şubesi yetkilileri, dün düzenledikleri ortak bir basuı açıklamasıyla YÖK'ün tutumu- nu krnadı. EskiiCflcaeîi Ünryer- sitesi Rektörü ve îstanbul Üni- versitesi Rektör Danışmanı Prof. Dr. Atıf Ural, YÖK'ün, Dokuz Eylül Üniversitesi'ndeki rektör- lük seçimlerinde en çok oy alan iki adayı liste dışı bırakmasuıın, bu kurumun sık sık başvurduğu bir yöntem olduğunu belirtti. Izrnir Üniversiteleri Öğretim Elemanlan Derneği (İZÜNI- DER) Başkanı Prof. Dr. Osman Gökçe, Cumhurbaşkanı Sezer ve YÖK Başkanı Gürüz'e gönder- diği yazıda, üniversitelere atana- cak rektörlerin, 'mutlaka üniver- site öğretim üyelermin seçtiği ve en çokoy alan adayolması" gerek- tığinı belirterek 'bunun tersi bir uygulamaya karşı olacağız' dedi. DİSK Ege Bölge Temsilcisi Musa Çam, YÖK'ün tutumunün antidemokratik olduğunu vurgu- larken Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SEŞ) Iz- mır Şube Başkanı Mevİüt Ulgen, "öğretim üyelerinin oylanyla ve demokratik seçimlerle alay et- mek" olarak niteledi. ADD Izmir Merkez Şubesi Başkanı Saadertin Dikkaya, YÖK'ün tutumunu Atatürkçü, aydın bılim adamlanna karşı bir tavır olarak düşündüklerini ve kı- nadıklanm bildirdi. Dikkaya, "DEU'deki çağdaş eğitim anlayı- ŞL ulus devlete sahip çıkma çaba- sı ve daha önemlisi huzıniu bir eğitimin sürdürülmesinde Ata- türkçü kimiUderini takdirk izle- diğimiz öğretim üyelerinin dışlan- masryla vanlmak istenen amaç, anüialk kesime ödün vermektir'" görüşünü savundu. Izmir Eczacı Odası Başkanı LeventKamacık ise açıklamasm- da, "Rektörlük adaj seçimleri so- nucunu madem YÖK göz önüne almıyor. o zaman kaldırüsın. Rek- tör adaylan belli olduktan sonra seçim yapıhnadan YÖK istediği adayını seçsin. Bu hem 12 Ey- lül'ün müstesna ürünü YÖK'e daha uygun düşer" dedi. Işçi Par- tisı Izmir tl Başkanı Ali Karşıla- yan, YÖK'ün, kendi itibarını ze- delediğini ve aynı zamanda Cum- hurbaşkanlığı makamını da zora soktuğunu belirterek "En yüksek oyu alan adaylann rektörolması- ru engelleyecek bir kusuıian, suç- lan, sakıncalan varsa bu açıklan- mahdır, yoksa YÖK'ün anlaşü- mazhıtumusavunulamaz'' dedi. Izmir Devlet Tiyatro Opera ve Balesi Çalışanlan Vakfı Başkan Yardımcısı SaKh Kahn, YÖK'ün yarattığı bu çarpık durumu pro- testo ettiklerinı belirterek "Saym Cumhurbaşkanımızın demokra- tik seçim sonucunu dikkate alaca- ğına yürekten inanıyoruz" dedi. CHP Izmir II Başkan Yardım- cısı Alaattin Yüksel de, "Demok- rasimizin gülünç, arabesk yüzü bir kez daha ortaya çıknuşür" şeklınde konuştu. baskılannı ülkücü kadrolara göz kırparak göğüslemeye ça- lışıyor. Görev süresi dolduktan sonra MHP tarafından yapılan tüm baskılara karşın eskı Cum- hurbaşkam Süleyman Demirei tarafından yeniden YÖK Baş- kanlığı'na getirilen Gürüz, o ta- rihten bu yana TBMM'de kendisi hakkında kurulan soruşturma komisyonu ile zor günler geçiriyor. MHP milletvekilleri bu baskının sonucunu şimdi YÖK Genel Kurulu'nun Cumhurbaşkanı'na sun- duğu listede bazı ülkücü öğretim üyelerini ön sıra- lara çıkarmasıyla aldı. _ YÖK, Ondokuz Mayıs Üniversitesi'ndeki se- çimlerde 71 oyla üçüncü olan sosyal demokrat Fe- rit Bernay'ı listeye al- mazken 54 oyla dördün- cü olan MHP'lılerin des- teklediğı Muharrem Din- çer'i 3. sıraya yerleştirdi. Türk-Islam sentezci gö- rüşe ve YÖK Başkanı Prof. Dr. Kemal Gürüz'e yakınlığı ile bilinen şu anki rektör Prof. Dr. Os- man Çakn-'ın yeniden se- çilmesinde, çoğunluğu kendi döneminde atanan 243 yardımcı doçentin oylannm etkili olduğu belirtildi. Daha önce Gazi Üni- versitesi'ndeki seçim so- nuçlanna da müdahale etmeyi tasarlayan YÖK'ün, MHP'nin tav- nndan çekindiği öğrenil- di. TBMM'deki YÖK Araştırma Komisyo- nu'nun MHP'lı üyelerin- ce hakkında "suç duyu- rusunda bulunubnası" istenen Prof. Dr. Kemal Gürüz'ün birçok üniver- sitedeki ülkücü kadroya dokunamadığına işaret edıldı. Gazi Ürriversitesi'nde- ki seçimlerde 1. olan ve MHP'nin desteğini arka- sına alan Prof. Dr. Rna Ayhan. örtülü ödenek (Sdçuk Parsadan) dava- smda dönemin Başbaka- m Tansu ÇûTer'in avukat- hğını yapö. Çiller tarafın- dan ödüllendirilerek Merkez Bankası Yöne- tim Kurulu üyeliğine ge- tirilen Ayhan'ın görev sü- resinin dolmasından son- ra yeniden atanması DSP tarafından engellendi. Prof. Ayhan, sağcı öğre- tim üyelerince kurulan Türk Üniversiteleri Öğ- retim Üyeleri Sendika- sı'nın da başkanlığını ya- pıyor. Sendikarun ilk baş- kam olan MHP'li Sağhk Bakanı Osman Durmuş, milletvekili seçildikten sonra görevinden aynl- mışö.Rıza Ayhan, 1996 yılmdaki üniversite se- çimlerinde Prof. Dr. En- ver Hasanoğhı'nun ar- dından en çok oy alarak ikinci olmuştu. Tepkiler dinmiyor Eğitim-Sen Genel Baş- kanı Kemal Bal, demok- rasiyi tüm kurallanyla iş- letme sözü veren Cum- hurbaşkam Ahmet Nec- det Sezer'i YÖK listesi- ni geri çevirmeye çağırdı. Bal, "YÖK Başkanı Ke- mal Gürüz, demokratik iradeyi yok sayma hakkı- m her zaman kendisinde görüyor. YÖK'ün buna benzertutumlan sürdür- memesi için kendi adı da dahfl, yapdanması değiş- tirilmelidir'' dedi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Inal Batu, YÖK'ün, üniversite rek- tör adaylannı belirlerken "antidemokratik ve key- fi" davrandığım belirtti. Batu, "YÖK'ün bu uygu- lamasını öğretim görevB- lerinin demokratik hak- ianna haksız ve keyfi bir müdahaleolarak görüyo- ruz" dedi. Batu, Dokuz Eylül Üniversitesi öğre- tim üyelerinin Izmir'de gösterdikleri tepkiyi des- teklediklerini vurgulaya- rak "YÖK'ün rektör a- day tercihlerine egemen olan gerekçelerini kamu- oyuna bir an önce açıkla- masmı beknyoruz" dedi. POLİTtKA GLOVLÜĞÜ HİKMET ÇETÎNKAYA Alaca Bir Öfke Dışanda yaprak kımıldamıyordu... Kan, ezilmiş bir tutku ve yeraltı sulanydı, paslı damgasını vuran, tatsız rüzgârlara ve pencere camlannda kelebekleri ayrıştırandı... Gece, sessizliğin içinde ileriiyordu... t j Uyuyamıyordum sıcaktan... Pencereyi açtım ve gökyüzüne baktım... Yıldızlar sevişiyor gibiydi; gecenin çatlağı Lor- ca'nın sağır-dılsiz alaca öfkesiyle bir acıyı yakala- mıştı... ^ Bir bilim insanının kaypaklığı, vurdumduymazlığı- na tanık olmuştum. Üniversitelerdeki rektörlük se- çimleri ve YÖK'ün keyfi tavn karşısındaki tavnnı hiç anlayamamıştım: "İlniversiteler için demokrasi gerekli değildin Bi- lim tek başına bir uğraştır..." ** Bir tuhaf toplum olmuştuk... Ktsır çekişmeler, insanlann birbirieriyle uğraş- ması bizi kör kuyulann dibine atmıştı... 312 yine gündemdeydi... Necmettin Erbakan kahramanlaşmış, aklımıza 312'nin kaldınlması gelmişti... Nedense, demokrasilerin kendisini yasalarla ko* ruyacağını unutmuş, bir kez daha özgürlük nutuk- lan atmaya başlamıştık: "312kaldınlsınr Oysa, 312'nin ne olup olmadığı tartışılmıyor, 'tah- rik' oğesinin içi birtürlü açılmıyordu... Gencecik insanlanmızı, çocuklanmızı işkenceden geçiren, yargısız infazlarda bedenlerini delik de- şik eden düşünceye karşı sessiz kalanlar, şimdi bir yıllık ceza için yen gögü inletıyorlardı... Hafif bir serinlik çıktı... Ardından kuzey rüzgân esmeye başladı... Yıldızlar yorgun düşüp uykuya daldı, ay çekil- di... O saatte, ellerimizin erişemediği yerlerde yüreği- miz aydınlanmak istiyordu... Ama alaşağı edilmiş gecelerde ne özgürlüğün kapılan vardı ne de geleceğin yüzünde aydınlığın iz- düşümü!.. • • • Kuzey rüzgân gelip geçti... Yine tek bir yaprak kıpırdamıyordu dışanda... Bir zaman tünelınden geçtim... Yıllar önceye döndüm... Onlar çocuktu... Hüzünleri, sevınçleri uçsuz bucaksız mağaralar- dayitipgitmişti... Yaşamlannın en güzel günlerini cezaevierinde geçirmişler, geçiriyorlardı... Umutîann bir rüzgâr gibi dağıldığı gecelerde, karanlığın aydınlığa ulaşmasını beklıyortardı... İşkenceden geçmışti hepsi... Yaşlan17-18'di... Gözlerimi yumdum birden... Gecenin kanat çırptığı, umudun yok olduğu hüc- releri düşündüm... Ey benim aydınlık günleri bekleyen Türkiyem!.. Ey benim ölüme alkış tutan halkım!.. Ey benim şafağın yolunu açan suskun akşam- lann hüznünü yaşam bıçımı sanan insanım!.. Ey benim özgürlükleri Erbakan Hoca'nın takke- sinde arayan romantık aydınım!.. Aslında bizim öykümüz umudu ve umutsuzluğu anlatır, sevincin, hüznün resmini çizer... Açması zor birtomurcuk gülün, ellerinin ayasıyla dolaşan sevginin zor günlerini anlatır... Kaç kişi tanır Takiguşi Masako'yu, Arun Met- ra'yı, söyler misiniz? Yıldızlar da yok, ay ışığı da!.. Haydi anlatın hücrede nasıl olur gece? Yalnızlığın duvara mıhlanmış adı dolaşırken göl- ge halinde, o sevdanın uçsuz bucaksız denizini çi- zen kimseye haber vemneden... Konuşun biraz!.. Kaç faili meçhul dosyası var, kaç katil aramızda bugün!.. Jose Marti ve Lorca... Bir yureğın çırpınışı, hüzün, aşk, coşku... • • • Temmuz şafağında uyanıyoruz ama degişen bir şeyyok!.. Erbakan Hoca'ya özel af mı gerekli yoksa çağda§ bir hukuk sistemi mi? Kim kimi nasıl vemelleyecek, onu da anlatsalar da öğrensek bari!.. Peki sınırsız özgürlük nedir? Demokrasiler kendi- sini nasıl korur? Yargıçlan mı eleştirecegiz yoksa antidemokratik yasalan mı değiştireceğiz? Yasalar herkese aynı uygulanır, ayncalık yapıl-^ mazl.. Antidemokratik yasaların değiştirileceği yer Meclis'tir, televizyon kanallan degil!.. ^ ,•* Sabah oldu, hiç uyumadımL Yine sıcak bastırdı... Bahçedeki kırmızı gül, çınar ağacı, çocuklar, masmavi gökyüzü... Galiba suskun olan o yüzyıllık çınar ağacıyla ko 1 nuşmalıyız, anlatacağı çok şey var bızlere!.. hikmet.cetinkaya(« cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 kitap kulübü Ç&tirtksiysj KJietjjl&n ÇAİININ TANIĞI ÜÇ YAZAR 2 BASI KUBİLAYOLAYIVETARİKAr KAMPURI 4 BASI SANCIU YILLAR KUJATIIMIJ SOKAKLAR 4. BASI 2K|Z|P0STUNDAKURT ZAMBAK SANA DA BULAfTI KAN 2. BASI DİN BARONUNUN KAZLARI 2 BASI ASIK KADINLAR SOKAĞI 2 BASI SERİAT PAZARI SEVDANIN ADRESİ BELLİ DEĞİL TÜRKİYE'NİN JEYTAN ÜÇGENİ ZLERİN P0YRA2 Cumhunyet Kitap Kulubu Çağ Pazartama A Ş Türkocağı Cad. No'39/41(34334)Cağaloğlu-lstanbul Tel'514 01 96