Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 12 HAZİRAN 2000 PAZARTESİ
HABERLERIN DEVAMI
Doğu Karadeniz
ile Doğu Anado-
lu'nun doğusu Oslo
D I S M E R K E Z L E R
PB 0 Beriin PB 6 Moskova K -3
gök gürültülü sa- Helsinki PB -4 Budapeşte PB 8 Aşkabat B 25
ğanak yağışlı, di- Stockholm PB 0 Madrid
ğeryerierazbulut- Londra B 10 Vıyana
B 17 Astana K -3
Belgradlu ve açık geçe- Amsterdam B 6
cek. Hava sıcaMı- Bruksel B 9 Sofya
ğında önemli bir Paris
PB 9 Taşkent PB 16
PB 16 Bakû
9 Roma
PB 14 Bişkek
B 16 Tiflis Y 14
değişiklikolmaya- Bonn
cak. Münih
B 8 Atina B 19 Kahire B 26
6 Zürih PB 14 Şam B 22
k
Çokbulutlu ı Yağmuriu Kart GökgûrOHûlû
Laikliğe aykırı bulundu
Genelmüdürün
hilafettak\imi
EBRUTOKTAR
ANKARA-8 yıllıkke-
sintisiz temel eğitimi ör-
tülü bıçimde eleştiren ve
imam-hatip okullannın
sayısının arttınlmasını is-
teyen Mılli Eğitim Ba-
kanhğı Özel Eğitim Reh-
berlik ve Danışma Hiz-
metlen Genel Müdürü
Ahmet Gül'ün "Cumhu-
riyet Dönemi 1923-1997
Ortaöğretimck Din Egki-
mi" başlıklı tezı, Talim
Terbiye Kurulu tarafından
laiklığe ve 1739 sayılı
MüliEğıtim Temel Yasa-
sı'na aykın bulunarak
reddedildi.
Gül'ûn başkanı olduğu
Türkiye Din Eğitimi Vak-
fi tarafindan çıkanlan
1999 yılı takviminde hila-
fetin yüceltildığı, tek par-
ti döneminin eleştinldiği,
felsefenm Müslümanlan
tslamdan çıkardığının sa-
vunulduğu, Demokrat
Parti döneminin yüceltil-
dıği saptandı. Genel Mü-
dür Gül, kendi kitabında
da "imam-hatip isesi sa-
ytsuıın din adamı gereksi-
nimine göre sınırianması-
nı anavasaya a\kın bul-
du". Bakanlık anayasaya
aykın bulduğu takvimi çı-
karan Gül ve Türkiye Din
Eğitimi Vakfi hakkmda
büyük bir soruşturma
başlattı. Eski Milli Eğitim
Bakanı Hikmet Uhığbay
döneminde Din Öğretimi
Genel Müdürlüğü'nden
alınan Ahmet Gül, Danış-
tay'a actığı davayı kazan-
dıktan sonra Özel Eğitim
Rehberlik ve Danışma
Hizmetlen Genel Müdür-
lüğü'ne atandı.
Ancak Gül, Din Öğre-
timi Genel Müdürü ola-
rak görev yaptığı 1996 yı-
lında kurduğu, tüm i-
mam-hatip lisesi müdür-
lerinin vakfin şube başka-
nı olduğu Türkiye Din
Eğitimi Vakfi'nın baş-
kanlığını yürütmeye de-
vam ederek, imam-hatip
okullan üzerindeki ege-
menliğini sürdürdü. Yaz-
dığı kitaplan da bu vakfin
olanaklan ile bastı. Geli-
rini, devlet ile imam-hatip
lisesı öğrencüerinden
alan, şarth ve şartsız ba-
ğışlarîa yardımlardan
sağlayan Türkiye Din
Eğitimi Vakfi; şube baş-
kanlan olarak yurt gene-
lindeki imam-hatip lisesi
müdürlerini görevlendir-
di, genel merkez olarak
da bakanlığın Beşevler
yerleşkesindeki F Blok
Incitaşı Sokagı'nı kullan-
dı. Ancak vakfin çıkardı-
ğı yayın ve takvimlerde,
hurafelere ve laikliğe ay-
kın yazüara yer verildiği-
ni fark eden Bakan Metin
Bostancıoğlu, Teftış Ku-
rulu'nun çok yönlü soruş-
turma başlatmasuıı istedi.
Teftiş Kurulu tarafin-
dan Talim Terbiye Kuru-
lu'na inceletilen takvim,
anayasanın temel ilkele-
nne ve 1739 sayılı Milli
Eğitim Temel Yasası'na
aykın bulundu.
~~ Takvimin içeriği,
imam-hatip liselerindekı
gerici kadronun boyutla-
nnı da gözler önüne ser-
dı. Gül'ûn başkanı olduğu
Türkiye Din Eğitimi Vak-
fi'nın takıyye ile "Oun-
buriyet'in 75. knnriuş yı-
hııa atfettiğr 1999 yılı
takviminde yer alan şeri-
atçı yazılar şöyle:
• Vakfimız, aziz mille-
timıze hizmet amacıyla ti-
tızlıkle ve en güzeli de i-
mam-hatıp liselerinin de-
ğerli öğretmenlerinin
oluşturdugu komisyonla
yepyeni bir takvim hazır-
ladı.
• Müslümanlann ma-
nevi birliğini temsıl eden
mukaddes hilafet maka-
mı, 67 yıl önce bugün ta-
rih sahnesinden silindi.
407 yıl Osmanlı tmpara-
torluğu'nda resmen tem-
sil edilen halifelik, bu ta-
rihte emperyalıst ve bize
düşman ülkelerin tesiriy-
le kaldınldı. Halifelik,
Türklerde olduğu sürece,
başta tngiltere olmak üze-
re sömürgeci ve emperya-
list diğer ülkeler rahat
edemeyecekti. Zira hali-
felik otontesi Abdulha-
mid elıyle ciddi bir güç
haline getirümişti. Türk-
lerin Islamdan çıkuklan-
nı, dinsız olduklannı ve-
ya Hıristiyan olacaklannı
çok sinsi bir propaganda
ile Islam âlemıne yayan
Ingiltere, böylece düne
kadar saygı duyulan ve
itaat edilen ülke duru-
mundaki mılletımızi dün-
yada yalnız bırakmayı he-
deflemişti. Bu yalnızlık ö
günden bugüne sürdü, ha-
len sürüyor ve belki de bir
müddet daha devam ede-
cek. (Takvimin 4 Mart
1999 tarihli sayfasındaki
AhmetKabakh imzasıyla
yeralan HaifeMğinKaldı-
riması başlıklı yazı)
• Babamın felsefe ho-
calığını seçmesinin nede-
ni; felsefenin yanlışlannı
Islamın doğrulanyla dü-
zeltmek ve felsefe yoluy-
la imanını, tslarmnı kay-
betmeye yüz tutanlan tek-
rar lslama davet etmekti.
(Takvimdeki "Mahmud
CehkddinÖkten'mKızı
Anboyor" başlıklı yazı)
• Ezan, DP döneminde
asli sesi ile okunmaktadır
aruk. Ezan, aruk Arapça
okunacak, imam-hatip li-
seleri 20 yıl sonra yeni-
den açüıyordu.
Köylüler köylü kıya-
fetleri ile Ankara caddele-
rinde dolaşır olmuşlar,
Meclis'i ziyaret ve tefhş-
te bulunur ohnuşlardır.
Menderes, bir zamanlar
ahıra atılan mukaddes
emanetçiyi zıyaret et-
mekte, heyecarundan ve
hassasıyetınden bakama-
maktadrr. (Takvimdeki
DPGeünceNeCHdu baş-
lıklı yazı)
Özel Eğitim Rehberlik
ve Danışma Hizmetleri
Genel Müdürü Ahmet
Gül'ün, Türkiye Din Eği-
timi Vakfi tarafindan ya-
yımlanan "1923-1997Or-
taöğretimde Din E^tnû"
başlıkh tezı de 1739 sayı-
lı Milli Eğitim Yasası'na
aykın bulundu.
Yüzletveydhk
Viagtu reçetesi
İS"1ÂNBIJL(ANKA)- nantabletteerkeHerecöi^
Bütün dünyada 'mucize'
hap olarak nitelendirilen
ve cinsel gücü aıttırdığı
belirtilen Viagra'nrn tari-
hi yüzlerce yıl öncesine
dayanıyor.
Istanbul Arkeoloji Mü-
zesi'-nde Anadolu'da ba-
aekadar kunriafiffle-
deniyetlere ilışkin sergi kanaüarmı yol, boğaam
sel gücü arttrran bir reçe-
te (büyü) sunuluyor. Ana-
dolu'da bazı yörelerde bu
reçete halk arasında bllâ
biliniyor. Kil tabletteki
öneri şöyle:
"Eğerbirerkeğin cinsel
lenen tarihi eserler arasın-
Cmsel Güçsüzlüğe
Büyü" isimli kil tablet
dikkat çekiypr. Hititler
döneminde IÖ 13. yüzyı-
aıt olan Hattuşaş Bo-
ğazköy bölgesinde bulu-
kapat ve onu yassdaştır.
LzerinetuzserperekkH-
rut, dağ bifldsi ve dadann
otuflebirBkteez.Biraüe
içibnesi için ona ver. Son-
raoadamcİBsdgHcek»-
vnşacaktnf
SmavdaskandalH Baştarafi 1. Sayfada
Toplam 423 bin üköğretim öğ-
rencisinin girdiği Ortaöğretim
Kurumlan Öğrenci Seçme ve
Yerleştirme Sınavı'nda
(OKÖSYS) yine skandal yaşan-
dı. Üç öğrenci srnava gelmedi di-
ye yüzlerce öğrenci sırıava bir sa-
at geç almdı. Sınav sonılan oku-
la sınav saatmden bir saat sonra
sıvıl araçla geldi.
Öğrencilerin çoğunun sınav
konsantrasyonu ve psıkolojısi bo-
zuldu. Beykoz Imam-Hatip Lise-
si'nde bazı öğrenciler, okulda var
olan sınav kitapçıklanyla saat
10.00'da sınava alınırken öğren-
cilerin çoğu "Üç öğrencinin ge-
ciktiği" gerekçesiyle smava alm-
madı. Veliler, saat 10.00'da baş-
laması gereken sınav için saat
09.55 'te içeri alınan çocuklann
10.45'te cama çıkıp kendilerine
"sınavın başlamad^ını söykdik-
lerini" anlattı. Bunun üzerine
Beykoz Milli Eğitim Müdür Yar-
dımcısı olduğunu söyleyen yet-
kiliye sınavın neden başlamadığı-
nı soran veliler, milli eğitim yet-
kilisınden "Bazı öğrencier vanhş-
hkla Kadıköy Imam Hatip Lbe-
si'ne gitmiş, onburın gehnesini
beknyoruz" yamünı aldı. Sınavın
"bazı öğrendkr gelmedi diye" ip-
tal edilmesine ıtıraz eden veliler,
bu kez aynı yetkilıden
u
Baa sınav
khapçıklan yanlışhkla Kadıköy
tmam-Hatip Usesi'ne gitmiş, on-
larm geimesmi beküyoruz" yanı-
tvnıaldı.
Sınavdan önce okula getirilme-
si gereken soru kıtapçıklan, sı-
nav saatinden bir saat sonra res-
mi araç eşliğindeki 34 VK 499
plakalı beyaz Toyota Corolla
marka bir arabayla okula getiril-
di.
Arabanın sürücüsünün kendi-
lerine "Soru kftapçıklannı cevap
anahtanylabhükte getirdan" dc-
diğini anlatan veliler, bunun üze-
rine görevlilerle ve arabanın sü-
rücüsüyle tartıştıklannı, sınavm
iptal edilmesini istedikleri Bey-
koz Milli Eğitim Müdür Yardım-
cısı tarafindan da kendilerine
"Susuıı, kapabn çenenizin
gibi
hakaret içeren sözler söylediğini
savundular.
Smav yönetmeliğine göre sı-
nav saatinden sonra kesinlikle
içeri öğrenci alınmaması gerekir-
ken biri türbanlı üç öğrenci için
öğrenciler bir saat bekletildi ve
soru kitapçıklanyla aynı anda
okula gelen üç öğrenci sınav sa-
atinden bir saat sonra okula alın-
dı.
Sınava geç gelen öğrencilerden
birinin velisinin kendilerine
"Beykoz'da bir okulda müdür oi-
duğiınu" söylediğini anlatan ve-
liler, aynı kişinin 15-20 dakika
sonra görevlilerle birlikte resmi
araca büıerek okuldan aynldığı-
nısavundu.
Bekletilerek sınava bir saat geç
giren öğrenciler arasında ise he-
yecandan fenalaşanlar oldu.
Veliler, sınavın bir bölümünün
saat 10.00'da, bir bölümünün
11.15 'te başlamasına, suıav ki-
tapçüdannın sivil araçla getiril-
mesine, üç öğrencinin saat
11 .OO'de sınava alınmasına ve sı-
navdaki tüm şaibelere itiraz eder-
ken olayı alkışla protesto ettiler.
Olayın tam bir skandal ve komp-
lo olduğunu savunan veliler, Mil-
li Eğitim Bakanlığı'na 105 imza-
h dilekçe göndererek sınavın ip-
talini istediler.
Cevap bekleyen
sorular
• Neden üç öğrenci için smav
bir saat geciktirikh?
• Neden öğrencilerin bir kısmı
saat 10.00'da, bir kısmı saat
11.15'te smava alındı?
• Soru kitapçıklannın bir kıs-
mı okuldavken bir kısmj neden sı-
nav saatinden bir saat sonra geti-
rildi?
• Soru kitapçıklan neden özel
bir arabayla ve cevap anahtarla-
nyla birlikte getirildi?
• Oğrencilere sınıfta "îmam -
hatip lisesıni tercih edip etmedik-
leri" neden soruldu, tercih eden-
kr neden başka sıraya ahndı?
Sınavda cep
telefonu
Bakırköy Imam-Hatip Lisesi
birinci salonda sınava giren öğ-
renciler ise sınav sırasında yasak
olmasma rağmen öğretmenleri-
nin sürekli cep telefonuyla ko-
nuştuğunu söyledi.
Cep telefonunun çalması ve sü-
rekli telefonda konuşulması ne-
deniyle sınava konsantre olama-
dıklannı belirten ögrenciler, sı-
navdaki başansızlıklanndan, sı-
nav esnasında sınıfta sürekli cep
telefonuyla konuşan gözetmenin
sorumlu olduğunu öne sürdüler.
Üç öğrencinin geç gehnesi nedeniyie yüzlerce öğrenci smava bir saat geç ahndı.
Sınav uzmanlan OKÖSYS sorulannı gazetemiz için analiz ettiler
Müfredatta olmayan soru
YUSUFZtYAAY
Sınav uzmanlan, Orta öğretim Kurumlan Öğ-
renci Seçme ve Yerleştirme Sınavı'nda
(OKÖSYS), fen bilgisi testinin 24. sorusunun,
"flköğretim müfredat programuıda bulunma-
yan" bir konudan seçıldığıru; aynı testin 12. so-
rusundaki grafiğin de "vanhş çizümiş'' olduğu-
nu vurguladılar. Uzmanlar, sosyal bilgiler ve
Türkçe testlerindeki iki soruyu da çelışkılı bul-
du.
Çağdaş Dershane'nin sınav uzmanı öğret-
menleri, OKÖSYS sorula-
nnı gazetemiz için analiz et-
ti. Uzmanlar, fen bilgisi tes-
tindeki 24. sorunun konusu
olan "kath oranlar yasa-
sTnın, üköğretim müfredat
programında oknadığını be-
lirttiler. Uzmanlar, katlı
oranlar yasasının soru kö-
künde verilmesine karşın il-
köğretim müfredatında yer
almadığını; bu sorunun sı-
nava giren ilköğretim öğ-
rencilerinin bilgi düzeyinin
üstünde olduğunu vurgula-
dılar. Uzmanlar, fen bilgisi
testinin 12. sorusundaki
grafiğin de yanlış çizildiği-
ni vurgulayarak seçenekler-
den hiçbirinin sorudaki
"hız-zaman" grafiği için
geçerli oknadığını kaydetti-
ler.
Sosyal bilgiler testinde
yer alan 21. sorunun doğru
yanıtuun "d" seçeneği ol-
duğunun açıklandığını be-
lirten uzmanlar, bu sorunun "a" seçeneğindeki
"TophımsaJ muthıluk. \-asalara uyufanasma bağ-
bdır" yargısının, soru kökündekı "huzur" söz-
cüğüne dayandınldığmı; buna karşın "huzur"
ile "mutruhık" sözcükJerinın eşanlamlı olmadı-
ğını vurguladılar.
Uzmanlar, "b" seçeneğinde verilen "Yasalar,
insan davranışlanna biçim verir" yargısının,
parçadaki hangı aynntıdan çıkanldığuun da be-
lirsiz olduğunu kaydederek şu değerlendirmeyi
yaptılar: "Konu,'toplum-yasa'flişkisiykeninsan
davranışlan seçeneklerde yer aunamahydı. Kal-
Turkiye'de 81 il merkezinde gerceklestirildi
423 bin Mşi sınavaginti
Istanbol Haber Servisi - Fen ve
Anadolu liselerinde okumak
isteyen ilköğretim okulu son smıf
öğrencilerinin girdiği Ortaöğretim
Kurumlan Öğrenci Seçme ve
Yerleştirme Sınavı (OKÖSYS)
dûn Turkiye'de 81 il merkezi ile
Medine. Cidde, Riyad, Lefkoşa ve
Trablus'ta yapüdı.
Tek oturumda uygulanan srnav,
saat 10.00'da başladı. İki saat
sûren sınava 423 bin 246 aday
girdi. Sınavda adaylara Türkçe,
matematik ve sosyal bilimler ile
fen bilimlerinden test usulü 100
adet soru yöneltildi. Sınav
sonuçlan, temmuz ayuun son
haftasında ilan edilecek.
OKÖSYS sonucunda, resmi ve
özel fen liseleri, Anadolu liseleri,
Anadolu teknik ve meslek liseleri
Anadolu ögretmen liseleri,
Anadolu imam-hatip liseleri ve
Milli Eğitim Bakanlığı'na
bağlı 2 sağlık meslek lisesine
toplam 90 bin 49 öğrenci
alinacak.Sınavı kazanan
ögrenciler kesin kayıtlannı 21-25
Ağustos 2000 tarihleri arasında
yaptıracaklar.
Açık kalan kontenjanlara ise
28 Ağustos-1 Eylül 2000
tarihleri arasında öğrenci
aluıacak.
di ki parçadaki hiçbir ayrmn, 'Yasalar, insan
davranışını bıçımler' anlamuıa gelmiwr.'Yasa-
lann çığnenmesı durumunda toplumda huzur-
suzluklar meydana gelir' cümlesi, 'Yasalar, top-
lumsal ilişkileri düzenlemeyi amaçlar' anlamı-
nagefir."
Türkçe testindeki 24. sorunun doğru yanıtı-
nın "b" seçeneğindeki "Kızun sana söylüyo-
rum, getinim sen anla" olarak verildiğini de be-
lirten uzmanlar, parçadaki anlatıma göre Nasret-
tin Hoca'nın vermek istedığı iletinin, bu seçe-
nekteki ileti olamayacağını vurguladılar.
Uzmanlar, daha önceki
sorular için yararlanılmış
olan Omer Asnn Aksoy'un
"Deyimler Sözrüğü"ne göre
ılgılı sözün, "Düsünceterimi
çok yakınım olan birine söy-
lüyorum. Ama maksadun
bunlan onun bilmesi değtt,
doğrudan doğruya kendisi-
nesö\ieme\i uygunbulmadı-
ğun kiınsenin bilmesidir.
Çünkü sözJerimi ikisi birden
dinlemektedir" olarak açık-
landığına dikkat çektiler.
Uzmanlar, "a" seçeneğinde-
ki "Kimsenin tavuğana kış
deme-" ifadesi ile parçada-
ki "~onun amacı başkadm
Başkasınm mahna el sürme-
nin kötülüğünü ekştirmek-
tir yapmak istedigi'' cümle-
sinın daha uygun düştüğünü
belirtriler. Uzmanlar, buna
karşın parçarun bütünü dü-
şünüldüğünde seçenekler-
den hiçbirinin doğru görün-
mediğini kayderaler.
ÜRKİYE GAZETECİLER FEDERASYONU
Bilgin yeniden başkan
ANKARA (Cmnhuriyet Büro-
sn) - Türkiye Gazeteciler Federas-
n*nnıı 2. ölağan kongresi dûn
-gerçekleştirildi. Kongrede yapılan
seçimlcr sonucu Genel Başkanh-^
ğa Nazmi Bflgin yeniden seçildi.
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet
Sezerde, Gazeteciler Federasyonu
Genel Başkanı Bilgin'e gönderdi-
ği mesajda, "Her şey basınımıyıia
serbestce,gentşbirkaalnnyelpaze-
sinde taruşılabihnekte. vatandaş-
lanrruz ülke \e dünya gündemini
beörieyen otay ve geöşmeter
landa en losa sfirede b3gj
olabümektedir'' dedı.
Yönetim kurulu şu isimlerden
ohıştu: ErolAkmcılanNiıriKoiay-
h, Tamer Ünal, Erdoğan Kahya,
Necdet Uznn, Yümaz Karaca, Na-
d Sapan, Necdet Güngörsün, Sü-
leyman Ukav, Ferkhnı Fazd Özsoy.
YDD GENEL KURULU YAPILDI
Özden'in listesi kazandı
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu)-Atatürkçü Düşünce Der-
negı (ADD) 6 Olagan GeneT
Akgün,HaffltbrahimŞabin,Gü-
Kurulu seçimlerini Yekta Gttn- Orhan VeBdedeogro, Mfige Gnt-
gör Ozden'in desteklediği liste
kazandı.
Uenet yönetim kuruîu şu
isimlerden oluştu:
Yekta Güngör Özden, Nazmi
Şarvan, Ozer Ozankaya, Musta-
fa Kemal Palaoğlu, Seçfl Karal
ses, AH Nihat Bozcuk, Kerem
Gökten, Ertugrul Kazana. Fet-
hiKaraduman,HataÖnder,Ay-
bars Turan, Kenan Yümaz, tb-
san Taybani, Celalettin Dumoğ-
lu, Necla K»r«r«ngian;
Ahmet
Saltuk.
G Ü N P E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafi l Sayfada
riliş Partisi (BAAS) yönetimde. BAAS sözcüğü
Arapçada dinliş anlamına geliyor. Partinin açılımı
şöyle:
Ba'ath al-Arabi AJ-lştiraki.
1940 yılında kurulan partinin başına 70'li yıllar-
da Hafız Esad geçti. Geçiş o geçiş. Esad her 7
yılda bir görev süresini uzattı. Soyyetler Biriiği'nin
çökmesinden sonra yalnızlık içine giren Suriye
usul usul Batı'ya açılmanın yollannı aradı. Için-
deki Hıristiyanlann da etkisi ve katkısıyia Yuna-
nistan'la ilişkılerini aynca geliştirdi.
2- Esad, Moskova'da da bulunmuş, soğuk sa-
vaş dönemi politikalannı belirierken bu başken-
ti dikkate almış bir lider. Yerine geçecek olan oğ-
lu Beşir ingittere'de eğitim gördü. Batı yanlısı
olarak biliniyor. Yeni dönemin biçimlenmesinde
bu durum etkili olabilir.
3- Ürdün Kralı Hüseyin'in ölümünden sonra
yerine geçen oğlu 'ABD'ullah da ABD-lngiliz çiz-
gisindeydi. Arap Yanmadası'ndaki öteki aşiret
kökenli devletlerin başındakiler yine Batı'da özel
eğitim almış kişiler. Demokrasiye geçişi özenle
frenleyen, daha doğru tanımla böyle bir geçişin
zeminini hazıriamak yerine, otoriter yönetimi öne
alan bu kişilerin Ingiltere'de, ABD'de aldıklan eği-
timler de özenle biçimleniyor olmalı!
4- Yüzyılın başında Fransız mandasına soku-
lan Suriye tam bağımsızlığını 1946 yılında
kavuştu. O günlerden bu yana bumu krizden-sa-
vaştan kurtulmuyor.
1948 Filistin savaşı, 1958 Lübnan'a müdaha-
le, 1967-70 Israil'le savaş, 1970Ürdün'emüda-
hale, 1973 Israil savaşı, 1976-89 Lübnan'a mü-
dahale, 1979-85 Sünni Müslümanlann iç ayak-
lanması...
Son dönemde Suriye-lsrail banşının gerçek-
teşmesi için ciddi adımlar atılıyordu. Israil'in Lüb-
nan'dan çekilmesinin sonuçlan bekleniyordu. E-
sad'ın Lübnan Devlet Başkanı Emile Laho-
und'la telefonla görüşürken yaşamını yrtirmesi,
kaderin bir cilvesi olsa gerek.
'Büyük' Suriye!
5- Çevremizdeki pek çok ülke gibi Suriye de
adının başına "büyük" sözcüğünü koyma sev-
dasında. Tarihte başkenti Şam olan en büyük
devlet, Emeviler'di. fşte Suriye buna gönderme
yapıyor ve şu ideali yaşatıyor
Birleşik Arap Devleti'nin başkenti Şam olma-
lıdır, 1200 yıl önce böyleydi!
Büyük Suriye idealinin içinde güneyde Aka-
be'ye kadar iniş, kuzeyde bizim GAP bölgesi ve
Hatay var!
10 Ağustos 1920 Sevr Antlaşmasına göre, Su-
riye'nin "büyük" ideali içindeki Anadolu toprak-
lan bu ülkeye katılacaktı. Fransa, birinci derece-
de himaye eden ülke olacaktı!
Oyunu bozan, Lozan oldu.
6- Yukarıdaki madde kapsamında Suriye ile
ilişkilerimiz hep iniş-çıkışlı oldu. Suriye Abduilah
Öcalan'ı yıllarca korudu. Terör örgütü PKK, lo-
jistik desteğinin yüzde 80'ini bu ülke topraklan
üzerinden sağladı.
Türkiye, Eylül 1998'de attığı adımla, öcalan'ın
bu ülke topraklanndan çıkanlmasını sağladı. De-
vam ında Suriye ile Adana Mütabakatı imzala-
dık. Bu yürüyor. Son olarak ekonomiden sorum-
lu Devlet Bakanı Recep Önal Şam'a gitti. İlişki-
leri örmeye devam etmek Türkiye'nin çıkanna.
7-12 milyon nüfuslu Suriye'de bir milyon ka-
dar Türk kökenli var. Çoğunluğu Halep bölgesin-
deki Türkmenlerin oturduklan köylerin adlan
Arapçalaştınlryor. Elmalı (Tuffahiye), Buzluca (Sel-
ce), Taşlıhöyük (Telilcemal), Sipahiler (Elfersan),
Sekizler(Musmune) bunlardan bazılan. Kurtuluş
Savaşı'nın sonrasında Suriye'den Türkiye'ye gö-
çenlerin orada bıraktığı toprak miktan yaklaşık 3
milyon dönüm. Türkiye'den Suriye'ye gidenlerin
bıraktığı toprak ise 220 bin dönüm...
8- Topraktaki dönümü bırakıp Esad sonrasın-
daki dönüm noktasına gelirsek... Esad'ın sağlık
durumunun iyi olmadığı biliniyordu, ölüm habe-
ri her an beklenen bir durumdu. Batı'nın Esad'a
yağdırdığı övgülere bakılırsa, yeni yönetimle Ba-
to arasında en azından yeni bir sorun yaşanma-
yacak diyebiliriz.
Türkiye bir yıldır iyi ilişkiler kurma çabasınday-
dı. 877 kilometreyle en uzun sınınmızın olduğu
Suriye'yle geçmişin muhasebesine girişip sinir-
lerimizi bozmak yerine, yeni arayışlara girmek
daha akılcı görünüyor...
[email protected]
Sîgorta yaptmnayan
konut alamayacak
I Baştarafi 1. Sayfada
te tabi taşınmazlarüzerin-
de mesken olarak inşa
edilmiş binalar, bu bina-
lann içinde yer alan ve ti-
carethane, büro ve benze-
ri amaçlarla kullanılan
bağımsız bölümler ile do-
ğal afetler nedeniyle dev-
let tarafindan yaptmlan
veya verilen kredi üe ya-
pılan meskenler zorunlu
ieprenvsigortasına tabi
olacak.
Kamu kurum ve kuru-
luşlanna ait bmalar ile
köy yerleşik alınlannda
yapılan binalar. zorunlu
deprem sigortası uygula-
ması kapsamı dşında bı-
rakıldi KHK ayannca,
iudepreınsigortası
bu yıl 27 Eylül ieyürûr-
remzedelere konut yap-
mayacak ya da konut kre-
disi vermeyecek. 27 Mart
2001'e kadar olan dö-
nemde depremlerden
kaynaklanacak konut ka-
yıplan yine devlet tarafin-
dan karşılanacak. Bu ne-
denle, kentlerde yaşayan
mülk sahiplerinin, kanun
27 Eylül'deyürürlüge gir-
se de en geç 21 Mart
2001'de zonmlu deprem
sigortası yaptırması gere-
kiyor. Kentte yaşayanla-
nn sigorta yaptırmasını
sağlamak üzere, kamu
kurum ve kuruluşlan, zo-
nmhı sigortarun yaptrnl-
mış ve priminin ödenmiş
nlrhigıı
lüğe girdikten 6ay sonra,
21Jdart 20QUim
bu «igortalıya tabi bına-
laria ılgili tapu tescıl iş-
ren, 7269 sayh doğal
afetlerde devlet yardımı-
nı öngeren kanuı uyann-
ca, devlet aruk zorunlu si-
gorta yaptırma/an dep-
lemleri dahil hiçbir işlemi
Mesken ve binalarm,
iskân ızninden veya kul-
lanımından ıtibaren bir ay
içinde depreme karşı si-
gortalanması gerekiyor.