Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
25. 2002 CUMARTESİ • • • •
+
CUMHURİYET SAYFA
HABERLERİN DEVAMI 19
S U J C E L CÜNEYT ARCAYÜREK
I Saştarfı 1. Sayfada
Mminepöre; Başbakan Ecevit, Arnavutluk gezisi
arîfesind iyi yolculuklar dilemek için Cumhurbaşka-
n Sezer'aramış, arada "liderler zirvesi" ile ilgili bilgi-
er /ermi . eee sonra... AB konusunda Çankaya'da,
B M N ' d temsil edilen 6 parti lideri ile bir toplantı
«aı^masn önermiş!
Kjmınejöre; Dışişleri, Cumhurbaşkanı'na "Kopen-
•ag ölçüsrinin yerine getırilmesine az zaman kaldığı-
•ı, scele dilmezse üyelik müzakerelenne başlama ta-
'hi aJam&acağımız" ıletmiş ve.. bunun üzerıne Sezer,
derlerle>ir toplantı yapmaya karar vermiş!
Bu türon yakıştırmalan sütunlara yansıtanlar Cum-
•urt>aşk£iı'nın ülkenin ıç ve dış sorunlannı dikkatle iz-
ediğini gız önünde bulundurmuyor.
ömeğh; Cumhurbaşkanı'nın idamın kaldırılmama-
sına yanrblacak karşı içerikteki açıklamaları anımsan-
nıyor.
O istec, bu önerdi gibi söylemlerle Çankaya'da dı-
jardan gt\en "telkinlerte" hareket eden bir Cumhur-
Daşkanı \armış gıbı davranmanın ülkeye ne kazandı-
açağı hi< düşünülmüyor.
ÜstelikOumhurbaşkanı Sezer iki yıldır kendi inanç-
an doğrutusunda hareket eden bir kimlik ve kişilik ser-
jiledi.
Bütün bu öğeler dikkate alınınca; Sezer, liderleri bir
îraya geirerek AB konusundaki açmazlara çözüm
/olları ara*imasına, olanağı varsa bulunmasına neden
jnayak omasın?
Koalisyonu oluşturan üç parti -niçinı bilinmez- ken-
di aralanrdaki çözüm arayışlannı geniş bir cepheye ya-
/amadı. Madem ki ulusal bir sorundur, AB'ye üyelik,
TBMM'de temsil edilen üç muhalefet partisiyle bir ara-
/a gelmecten sürekli "kaçındı".
(tysa; MHP, ANAP'la DSP'nin baskısına karşın, idam
gibi, anadilde öÇrenim gibi, olağanüstü yönetımlerin
oldınlmfisı gibi sorunlann TBMM'de çözülebileceğin-
de ısrar edıyor.
Çanka^a Zirvesi'nden; idam ve anadilde öğrenim gi-
Di koalisyonun birturlü uzlaşamadığı duyarlı sorunlar-
da TBMM'de çoğunluğu sağlayan bir sonuç çıkarsa
aylardır a<ıntıya kürek çekilen konuların önü açılacak.
Bu açıdan bakıldığında Çankaya Zirvesi; örneğin i-
dam ve anadil sorununda TBMM'deki DSP ve ANAP
oylarına (oir olasılıktır) muhalefetin katkısını sağlamış
olacak.
Olasılığı yok
Ne var<i; Cumhurbaşkanı Sezer'in açıklamasından
hemen sonra partilerden gelen esintiler pek iç açıcı,
umut verci değil.
özellike muhalefet partileri (örneğin SP ve AKP);
Çankaya da zırve karannı öven irdelemeler yaptılar, a-
ma teme amaçlara ilışkın görüş bıldirmediler.
DYP oiadan giden bir şeyler söyledi. MHP grup
başkanvekilleri partinın daha önceki görüşlerini yine-
lediler. örneğin ölüm cezasının terör ve savaş suçları
dışında (orta vadede) çözümleneceğinin Ulusal Prog-
ram'a yazıldığını ve AB'nin bu koşulu kabul ettiğini yi-
neliyoriar.
Şimdi gözler liderlerde. Ne ki; MHP lideri Bahçell'de
değişim göze çarpmıyor. İdam ve anadilde öğrenim
konulannda, "Türkiye'nin hassasiyetinden" söz edı-
yor ve "konuyu Avrupalı dostlarımıza en iyi şekılde an-
latmamız gerekir" diyor.
Çankaya Zirvesi ulusal sorunlann masaya yatırıla-
cağı, çözüm yollan aranacağı yeni birolanak mı? Evet!
Ama hayır! önceki günden beri zirveye "tarih aranı-
yor". Zira deviet yönetımı 25 Mayıs'la 7 Haziran ara-
sında "birbiri ardına dış geziler"de.
Dış gezilerin hangısinden vazgeçilir, bulunacak for-
mülle liderlerte Cumhurbaşkanı Çankaya'da (vakit da-
raldı diyorlar) ne zaman, 30 Mayıs'tan önce mi ya da
haziranın ilk haftasında mı bir araya gelir, şu gün bili-
nemiyor.
Ya, zirveden öncesi 30 Mayıs'taki MGK toplantısın-
dan ne haber?
Demirel:
başbakanın görevta. üsttenemez
ANKARA (Camhurlyet Bürosu) - 9. Cumhur-
başkanı Süleyman Demirel, Bakanlar Kurulu'na
başkanlık konusunda cumhurbaşkanlannın, hiç-
bir zaman başbakanlann görevini üstlenemeyece-
ğini belirterek "Cumhurbaşkanı sorumsuz, baş-
bakan sorumludur. Onun için sorumsuz bir ki-
şiyl sorumlu bir görevin boşluğunu doldurur
hale getirmek yanlıştır" dedi.
Sezer: AB partiler üstüANKARA/TtRAN (Cumtau-
riyet) - MHP'nin engellemeleri
nedeniyle tıkanan AB sürecine
ivme, Çankaya Köşkü'nde yapı-
lacak parti liderleri zirvesinde ka-
zandınlmaya çalışılacak. Cum-
hurbaşkanı Ahmet Necdet Se-
zer, 7 Haziran'da ya da haziranın
ütinci yansında yapacağı liderler
zirvesini "AB treninin kaçma-
ması amacıyla" gerçekleştirece-
ğini bildirdi. Cumhurbaşkanı,
Türkiye'nin AB hedefinin toplu-
mun geniş kesimince paylaşıldı-
ğını, dolayısıyla konunun partiler
üstü bir şekilde ele ahnması ge-
rektiğini belirterek de siyasi par-
tilere önemli bir mesaj verdi.
AB'nin aralık ayında düzenle-
yeceği Kopenhag zirvesinde
açıklayacağı genışleme takvimi-
nin dışında kalmak istemeyen
Türkiye, az kalan zamanını iyi
değerlendirmek ve gerekli re-
formlan yerine getirebilmek için
ulusal bir uzlaşı arayışında. Bu
uzlaşı, Çankaya Köşkü'nde yapı-
lacak liderler zirvesinde masaya
yatınlacak. Sezer, dün Tiran ve
Ankara'da yaptığı açıklamalarla
düzenlemeyi planladığı zirveye
ilişkin bilgiler verdı. Sezer, resmi
temaslannı sürdürdüğü Arnavut-
Mesut Yılmaz, Brukselden dondu:
Olumlu birgirişim
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ANAP Genel Başkanı,
Deviet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz da
Brüksel'de katıldığı Avrupa Konvansiyonu Toplantısı'ndan
dönüşünde Esenboğa Havaalanı'nda yaptığı konuşmada,
Sezer'in yapacağı toplantının uzlaşma sağlanmasına katkıda
bulunacağını söyledi. Yılmaz, "Sayın Cumhurbaşkanı'nın bu
girişimini tabii Id iyi karşıüyorum. Zaten hem koalisyon
liderleri olarak bu konuyu yeniden ele alacağımız bir
toplantı öngörüyoruz, hem de MGK'nin bu ayki
toplantısının gündembıi bu konuya ayırmıştık" dıye konuştu.
luk'ta gazetecilerin "Siz de AB
treninin kaçtığını düşünüyor
musunuz" sorusuna, "Hayır,
düşünmüyomm. Kaçmaması
için toplanüya gerek duyduk"
karşılığını verdi. Cumhurbaşka-
nı, Ankara'ya dönüşünde Esen-
boğa Havalimanı'nda yaptığı
açıklamada da önemli mesajlar
verdi. Sezer şunlan bildirdi:
"AB tam üyelik yönelimimiz,
toplumumuzun geniş bir kesi-
mince desteklenen bir çağdaş-
laşma tasarunıdır. Bu ulusal ni-
telikteki konuya, partiler üstü
bir anlayışla yaklaşmak ve 2002
yılının kritik niteüğine uygun
adımlan atmamızı sağlayacak
bir ortak görüş oluşturmakta
zorunluluk vardır. önümüzde-
ki günlerde kesinleştirilecek bir
toplanû tamamen bizim girişi-
mimiz üzerine düzenlenecek,
Meclis'te grubu bulunan tüm
siyasi partilerin katkılan,
adımlann önünü açacaktır."
Yasalar için sınırlı sûre
Genişlemeye ilişkin raporları-
nı ekim ayında tamamlaması
beklenen AB 'nin Türkiye için net
bir karar alabilmesi için siyasi öl-
çütlere ilişkin yasalann ekim
ayından önce çıkanlması büyük
önem kazanıyor. TBMM'nin 1
Temmuz-1 Ekim arasında kapalı
olacak olması yasama işlemleri
için genye sadece bir aylık bir sü-
re kalmasına neden oluyor.
Sezer'in, bugüne dek çeşitli
toplantılarda AB'ye yönelik ola-
rak dile getirdiği görüşleri şöyle:
• 2002, Türkiye'nin AB'ye
kaülım süreci yönünden de kritik
bir yıldır. Başlattığımızreformla-
n tamamlamak ve Ulusal Prog-
ram'da öngörülen önceliklerimi-
zi yerine getirmek için yıl sonu-
na kadar yüklü bir gündemimiz
bulunmaktadır.
• Türkiye'nin AB ereğine u-
laşmasını sağlayacak çağdaşlaş-
ma tasansuıın gerektirdiği adım-
lann uzun dönemli bir bakış açı-
sıyla, kesintısiz ve yakalanmış
bulunan ivme yinrilmeksizin ka-
rarlılıkla sürdürülmesi gereklidir.
Türkiye bugüne, AB istediği için
değil, büyük önder Atatürk'ün
belirlediği yolda kararlüıkla iler-
lediği için gelmiştir.
\/ Amacımız, Türkiye'nin tam
üyelik görüşmelerinin başlama-
sına ilişkin tarihin bu yıl içinde
belüienmesüü saglamaktır.
Siyaset AB konusunda parçalı
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - Cum-
hurbaşkanı Ahmet
Necdet Sezer, idam,
anadilde eğitim ve ya-
yın konulannda liderle-
ri toplamaya hazırlanır-
ken siyasi partiler par-
çalı bir görünüm sergi-
liyor. DSP ve ANAP,
idamın tümüyle kaldı-
nlmasını isterken;
MHP, "Abdullah öca-
lan'ı affettiler" propa-
gandası yapmak için
Meclis'i adres gösteri-
yor. SP ve AKP, MH-
P'nin "seçim taktigi"
izlediğini savunarak
"Ortaklar kendi ara-
sında anlaşsın" görü-
şünü dıle getiriyor. DYP
de, idamın kaldınlması-
na karşı çıkıyor.
Siyasi partiler, erken
seçim beklentisinin art- ' —
ması, siyasi kaygılar ve partiler
arasındaki puan kazanma ma-
nevralan nedeniyleAB 'ye uyum
çerçevesinde çıkanlması gere-
ken düzenlemelere "evet" diye-
miyor. Sezer haziran ayının ilk
haftasında siyasi parti liderleriy-
le Çankaya Köşkü'nde "AB zir-
vesi" yapmaya hazırlanırken
partiler arasında tartışmah konu-
larda görüş birliği bulunmuyor.
DSP ve ANAP, idamın tümüyle
kaldınlması ve anadilde yayın
konulannda bir an önce gerekli
Bakan Curel Kosk'teki zirveden uzlaşma çıkmaması için neden yok
Gümrük birliği uyansı
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - Deviet Bakanı Şükrü Sina
Gürel, Avrupa Birliği'nin (AB)
Türkiye'ye tam üyelik yönünde
perspektif vermemesi durumunda
gümrük birliğının gözden geçirile-
bileceği uyansında bulundu. Gü-
rel, Türkiye 'nin kendını hazırlama-
sı kadar AB'nin Türkiye'ye hazır
olması gerektiğini belirtirken Çan-
kaya Köşkü'nde yapılacak zirve-
den uzlaşma çıkmaması için hiçbir
neden ohnadığını kaydetti.
Gürel, dün NTV'nin sorulannı
yamtlarken tüm siyasi partilerin
AB hedefinin bir an önce gerçek-
leşmesi gerektiğini, ancak AB'nin
Türkiye'yi ne kadar sürede üye ola-
rak kabul edeceği konusunda net
bir görüşün bulunmadığını söyledi.
Türkiye'nin niyetleri konusunda
bir şüphe bulunmadığını anlatan
Gürel, Cumhurbaşkam Ahmet
Necdet Sezer'in toplayacağı zir-
veden uzlaşma çıkıp çıkmayacağı
sorusuna şu yanıtı verdi: "Çıkma-
ması için bir neden yok. Elmalar-
la armutlan birbirine karıştır-
mamak lazım. Birtakun aşama-
lan geçmek zorundayız. Hazırb-
ğımız] yapıyoruz.Ama ne zaman
müzakerelere başlayacağımızı
bile bilmiyoruz. önümüze başka
engeller çıkanlacak mı, onu da
bflmiyoruz. Uzlaşacağız, hrzlana-
ctğız ama ondan sonra AB üye-
liği gerçekleşecek diye bir pers-
pektifimiz yok."
Gürel, Türkiye'nin AB ile imza-
ladığı gümrük birliği anlaşması ol-
dugunu, ancak bunun da iyi çahşan
bir çerçeve olmadığını kaydetti.
Gümrük birliğinin eksikliklerine
tam üyelik için katlanıldığını anla-
tan Gürel, "Ama önümüze kesio,
net bir perspektif getirilmezse,
gümrük birliğinin aleyhimize ça-
lışan koşullannı yeniden gözden
geçirmek hakkımız doğuyor. Bi-
zim çıkarlarımıza uymayan nö-
kümieri var" uyansını yaptı.
düzenlemelerin yapıhnasını isti-
yor. Hükümetin MHP kanadı ise
Türkiye'nin acele etmemesi ve
AB ile pazarlık yapması gerekti-
ğini savunuyor. îktidar partileri-
nin muhalefetle işbirliği yapma-
sı durumunda MHP, "Elbiriiği
edip Apo'yu affettiler" söyle-
miyle seçmen tabanında puan
kazanmayı hedefliyor.
îdam konusunda MHP ile ay-
nı görüşte olan DYP ise şehit ai-
leleri ve yakınlannın oluşturdu-
ğu seçmen kitlesıni tek başına
bu partiye bırakmak istemiyor.
AKP ve SP, programlannda
AB'ye uyum düzenlemelerini
bulundurmakla birlikte, hükü-
mette tartışma yaratan konular-
da koalisyona dışandan destek
vermeye sıcak bakmıyor.
DSP'liler önerge verdiler
Anayasa değişikliğinin ar-
dından hazırlanan ve "savaş,
yakın savaş tehdidi ve terör
suçları" hallerinde ölüm ceza-
sı verilebilmesini öngören ta-
san genel kurul gündeminde
bekliyor. Tasannın genel kurul-
da görüşülmesi sırasında
"MHP'siz" bir formülle tasa-
nnm kapsamının genişletüme-
si ve ölüm cezasının tamamen
kaldınlması için DSP milletve-
killeri harekete geçti. DSP'li
Ali Arabacı, Cengiz Güleç, U-
luç Gürkan, Emin Karaa ve
Ramis Savaş tasannın 1. mad-
desinin değiştirilmesi için TB-
MM Başkanlığı'na bir değişik-
lik önergesi verdi.
GUNDEM MUSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
"Artık ilişkilerimizi stratejik ortaklık aşamasına
çıkanyoruz..."
Bush-Putin doruğundaki görünüme bakıp
"ABD-Rusya yakınlaşması" diyebiliriz. Ancak i-
ki liderin birbirlerine ince göndermeler de yap-
tıkları dikkate alınırsa, ilişkilerin içine "sakınlaş-
ma" tanımının da girdiğini söyleyebiliriz. Türk-
çede böyle bir sözcük yok.
Ancak "sakın" kökünün verdiği olanakla böy-
le bir sözcük üretimi olabileceği önerisini pay-
laşmış olalım.
İki ülke nükleer silahlan sınırlandınyortar. ABD,
bu anlaşmanın yürürlüğe girmesinin yanı sıra
özel projesi "füze kalkanını" devreye sokmak is-
tiyor.
Rusya da "Tamam, silahlan sınırlandıralım a-
ma, bu füze kalkanı ne oluyor" diye soruyor.
Biraz yakınlaşma, biraz sakınlaşma!
ABD, Orta Asya'ya gönderdiği askerlerin,
dünyanın istikrarı açısından önemli olduğunu
iddia ediyor. Ülkesinin özveride bulunduğunu
söylüyor. Rusya, "Bu da güzel" diyor, "ama böl-
gede bulunduracağın askerin sayısı ve görev sü-
resi belli olsa iyi olur."
Biraz yakınlaşma, biraz sakınlaşma!
ABD, Rusya'nın Kafkaslar'daki güvenliği için
atacağı adımlara göz yumuyor. Çeçenıstan'da
yaşananları Rusya'nın istediği gibi "teröriemü-
cadele" zemininde görüyor. Ardından ekliyor:
"Ama Iran'a nükleer silah ve füze yapımı ko-
nusunda yardımcı olman şık değil. Elimizde is-
tihbarat rapohan var."
Rusya buna karşılık veriyor:
"Iran'ın nükleer silah edinme çabası içinde ol-
duğuna ilişkin iddianız doğru. Ama onlara yar-
dım edenlerin çoğu Batılı fırmalar. Bizim de bu
konuda elimizde istihbarat rapohan var."
Biraz yakınlaşma, biraz sakınlaşma!
Rumuz terör
Bush-Putin görüşmesinde Türkiye'yi doğru-
dan ilgilendiren konular da gündeme geldi. Bun-
lann başında Bakû-Tiflis-Ceyhan boru hattı var-
dı. Bush, ortak basın toplantısında adını vere-
rek projeden de söz etti, ekledi:
"Bu konuda Rusya ile işbirliği yapacağız."
Yeri geldikçe vurguladığımız gibi Kafkas-Ha-
zar bölgesine son şekli henüz verilmedi. Yürek-
ten dileğimiz, bölgedeki dengelerin kansız-kriz-
siz rayına oturması!
Türkiye'yi doğrudan ilgilendiren bir başka ko-
nu da terörle mücadele için haziran ayında AB-
D'nin şemsiyesi altında yapılacak uluslararası
toplantıydı. Dorukta yapılan değerlendirmeye
göre, ABD ve Rusya'nın yanı sıra Çin, Türkiye,
Orta Asya, Kafkas ülkeleri de katılımcı olacak.
Işin içine "terörle mücadele" girdi mi, hareket
sahası genişliyor. DilerizABD, "rumuz terör" de-
yip atmak istediği her adımın başına bunu koy-
maz!
Soğuk Savaş döneminde Sovyetler Birliği ve
etki alanına karşı kurulan NATO'nun içeriği ve bi-
çimi de değişiyor. Bush-Putin, Rusya'nın NATO
ıçindekı rolünun yükseltilmesi konusunda görüş
birliğine vardı. 28 Mayıs'ta Roma'da yapılacak
NATO-Rusya doruğunda ortaklık konseyi an-
laşması imzalanıyor.
Bu adımla birlikte, Soğuk Savaş döneminin
Moskova'ya karşı "ileri karakolu" Türkiye, Rus-
larla yan yanalığını NATO'da da sürdürmüş ola-
cak.
Putin'in bu yılın sonbahannda Türkiye'ye gel-
mesi bekleniyordu. Ancak, kimi pürüzlerziyare-
tin 2003'e ertelenmesine neden oldu.
ABD ile Rusya sakınlaşmayla karışık yakın-
laşma içine girdiğine göre, Türkiye'nin de bu ko-
nuda Avrasya Anlaşması'yla ivme kazanan
adımlarını arttırma zemini genişliyor ve sağlam-
laşıyor.
ankcum@ttnet.net.tr
v30-t3Jth'530-"7JHMKIJDCjCBlSi«llO
S :
53730 •
Eıneklilikte 3 yıllık avantaj sa^andı
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) -TBMM Ge-
nel Kurulu'nda kabul
edilen kademeli emekli-
lik yasa tasansuıın yürür-
lük tarihi 23 Mayıs 2002
tarihine çekilerek çalı-
şanlara emeklilikte yak-
laşık 3 yıllık bir avantaj
sağlandı, bazı kademeler-
de ise değişiklik yapıldı.
Hükümet ortaklannın
verdiği önerge sonrası
kabul edilen yeni kade-
melerle birlikte, 18 yıl-
dan fazla sigortalılık sü-
resi olan kadınlar 40, 23
yıldan fazla sigortalılık
süresi olan erkekler ise 44
yaşında emekli olabile-
cek. 23 Mayıs 2002 tari-
hine kadar 15 yıllık sigor-
talılık süresıni tamamla-
yan S0 yaşındaki kadınlar
ve 55 yaşındaki erkekler
3 bin 600 işgünü primini
yatırmak kaydıyla emek-
lıliğe hak kazanacak. Ya-
pılan değişikliklerle çah-
şanlann tabii olduklan
yasalara göre emeklilik
yaşlan şöyle:
Kadın
Sigortalılık
süresi
18+
17-18
16-17
15-16
14-15
13-14
12-13
11-12
10-11
9-10
8-9
7-8
6-7
5-6
4-5
2.8ay 15 Kûr
Ya>
40
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
SSK
Erkek
Yıı
21+
21.6-23
20-21.6
18.6-20
17-18.6
15.6-17
14-15.6
12.6-14
11-12.6
9.6-11
8-9.6
6.6-8
5-6.6
3.6-5
2.8 ay 15 gün-3i
ı-3 5615975 gün pnm)
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
Sigortalılık süresi
Primgünü
5000
5000
5075
5150
5225
5300
5375
5450
5525
5600
5675
5750
5825
5900
5975
(NOT. Noktadan önceki rakam yılı, sonraki rakam ayı ifade eder)
EMEKLİ SANDIÖI
Kadın
Emeklilife kalu ıBıc Yaj
2 tam yıl vna dıhıız 40
3 ııl vevı dtha az 41
3-4 42
4-i 43
54 44
6-7 45
7-8 46
8-9 47
9-10 48
10-11 49
11-12 50
12-13 51
13-14 52
14-15 53
15-16 54
16-!7 55
Erkek
Emeklilge luütn sîrt
2 Mm yıl « j ı daha az
İÂ *y veji daiu tz
3 6-5
5-6.6
6 6-8
8-9
9.6-11
11-12.6
12.6-14
14-15 6
15.6-17
17-18.6
18.6-20
20-21 6
21.6-22
(NOT; Sohaian önceki rakam yıh, sonrah rakam ayı ıfade eder.)
Kadın
Pnm için kalan süre Yaş
2 tam yıl 40
3 tam yıl veya daha az 41
4-5 43
5-6 44
6-7 45
7-8 46
8-9 47
9-10 48
10-11 49
11-12 50
12-13 51
13-14 52
14-15 53
15-16 54
16-17 55
BAĞ-KUR
Erkek
Prim için kalan süre
2 tam yıl
3.6 veya daha az
5-6.6
6.6-8
8-9.6
9.6-11
11-12.6
12.6-14
14-15.6
15.6-17
17-18.6
18.6-20
20-21.6
21.6-22
Yif
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
Yaş
44
45
47
48
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
(NOT: Noktadan önceki rakam yılı, sonraki rakam ayı ifade eder.)
Kadın
Sigortalılık
süresi
13+
12.3-13
11.6-12.3
10.9-1 1.6
10-10.9
9.3-10
8 6-9.3
7 9-8.6
7-7.9
6.3-7
5.6-6.3
4.9-5.6
4-4.9
3.3+
2.8 ay 15 gün-3
TARIM İSCİLERİ
.3
Erkek
Yaş Yaş
40
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
En az 15 yıl sigortalılık süresi ile 3600 gün pnm ödenmesı koşuluyla
(NOT: Noktadan öncekirakamyılı, sonraki rakam ayı ifade eder.)
TARIMDA KENDİ ADINA
CALISANLAR
Kadın
Prim için kalan süre
2 tam yıl veya daha az
3 tam yıl veya daha az
3-4
4-5
5-6
6-7
7-8
8-9
9-10
10-11
11-12
12-13
13-14
14-15
15-16
16-17
Yaş
40
41
47
43
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
Erkek
Prim için kalan süre
2 tam yıl ve daha az
3.6 ay veya daha az
3.64
5-6.6
6.6-8
8-9.6
9.6-11
11-12.6
12.6-14
14-15.6
15.6-17
17-18.6
18.6-20
20-21.6
216-22
Yas
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
(NOT: Noktadan önceki rakam >ılı, sonraki rakam ayı ıfade eder.)