22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 22 MAYIS 2002 ÇARŞAMBA 8 RTUK YASASI Cumhurbaşkanı, yasanın iptali ve yürürlüğün durdurulması için Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu •• Sezer'denKTUK'eiptalistemiANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, kamu- oyunda bü>oik tepki yaratan RTÜK Yasası'nın anayasa- ya aykın olduğu gerekçe- siyle iptali ve yürürlüğünün durdurulması istemiyle Ana- yasa Mahkemesi'ne başvur- du. Devletle ticari ilişkiye gi- ren medya sahiplerinin siya- sal iktidar lehine yayın yaparak ya da baskı oluşturarak kamu iha- lelerini alabileceğini belirten Se- zer, "tekelleşerek. sorumluluk bilin- cinden uzaklaşacak medyanın, her sorumsuz güç gibi er geç amaan- dan sapabileceği ve toplum yaşamıru, ulusal güvenb- ği tehlikeye sokan bir güç dunımuna ge- lebikceğr uyan- sında bulun- / • Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, devletle ticari ilişkiye giren medya sahiplerinin siyasal iktidar lehine yayın yaparak ya da baskı oluşturarak kamu ihalelerini alabileceğini belirtti. Sezer, "tekelleşerek sorumluluk bilincinden uzaklaşacak medyanın, er geç amacından saparak toplum yaşamını, ulusal güvenliî tehlikeye sokan bir güç durumuna gelebileceği" uyansında bulundu. BUNDAN SONRA NE OLACAK Oncelik •••• durdurmaANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhur- başkanı Ahmet Necdet Sezer, bugüne kadar RTÜK Yasası da dahil olmak üzere iptal iste- miyle 4 kez Anayasa Mahkemesi'ne başvur- du. Yüksek Mahkeme Başkanvekili Haşinı Kıhç, ilk inceleme aşamasında raporun ta- mamlanması durumunda yürürlüğü durdur- ma isteminin de karara bağlanabileceğini be- lirtti. Karar için belli bir süre olmadığından ve mahkemedeki dosya yoğunluğu da dikkate alındığında RTÜK'e ilişkin karann verilmesi zorlu bir süreç olarak görülüyor. Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Haşim Kıhç, Cumhurbaşkanı Sezer'in RTÜK Kanu- nu'nun bazı maddelerinin iptali ve yürürlüğü- nün durdurulması istemiyle yaptığı başvuru- da öncelikle bir raportör görevlendireceğini be- lirtti. Ilk inceleme aşamasında raportör rapo- runu tamamlamışsa yürürlüğü durdurma iste- minin de karara bağlanabileceğini belirten Kı- hç. tersi durumda raportöre raporunu tamam- laması için süre verileceğını söyledi. Kıhç, ra- porun tamamlanmasının ardından yürürlüğün durdurulması isteminin karara bağlanacağını belirtti. Kıhç, bu konuda bir süre veremeye- ceğini kaydetti. Anayasa Mahkemesi'nın ilk incelemesini 1 hafta içinde yapması bekleniyor. Mahkeme. yü- rürlüğü durdurma istemini karara bağladık- tan sonra raportörün esasa ilişkin raporunun ardından iptal istemlerini esastan görüşerek karara bağlayacak. Mahkemeye 4. başvuru Cumhurbaşkanı Sezer, Hazineye Ait Taşın- maz Mallann Değerlendirilmesi Kanunu'nda Değişikhk Yapümasına Dair Kanun"un "orman sınırlan dışına çıkartdan yerlerin orman köy- lüJeri dışındaki kisilere de saülmasını olanakh kılan düzenlemenin" iptali istemiyle Yüksek Mahkeme'ye başvurmuştu. Hükmü iptal eden Anayasa Mahkemesi. maddenin uygulanma- sından doğacak sonradan giderihnesi güç, ola- naksız durum ve zararlann önlenmesi, iptal ka- rannın sonuçsuz kalmaması için karann Res- mi Gazete 'de yayımlanacağı güne kadar mad- denin yürürlüğünü de durdurmuştu. Sezer, Teknoloji Gelişrirme Bölgeleri Yasa- sı'nın bir maddesini de iptal edilmesi istemiy- le Anayasa Mahkemesi'ne götürmüştü. Cumhurbaşkanı, Avukatlık Kanunu'nda De- ğişiklik Yapıhnasma Dair Kanun'un "emek- Klik veya istifa gibi sebeplerie görevlerinden ay- nlan hâkim ve savcüarîn son beş yıl içinde hiz- met gördükleri mahkeme veya dairelerin yar- gj çevresinde görevden ayrüma tarihinden iti- baren ild yıl süre ile avukathk yapmalannı ya- saklayan" maddenin iptal edilmesini istemiş- ti. Mahkeme, bu başvurulann incelemesini yapmış ve esastan görüşmeye karar vermişti. Anayasa Mahkemesi, raportörün raporunu ta- mamlamasının ardından iptal istemlerini esas- tan görüşecek. de medya serbest piyasa ilişkilerinin demokrasiler için yoz- laştıncı tehlike ve tehditlerinden söz edildiğini anlatan Sezer, basın özgürlüğünün kamu güçleri karşısında olduğu kadar özel güçlere karşı da korunması gerektiğini bildirdi. Cumhur- başkanı Sezer, yasada öngörülen yüksek oranlardaki para ce- zalannın da yayın kuruluşlannın kapanmasına neden olabıle- ceğini vurguladı. Cumhurbaşkanı Sezer, RTÜK Yasası'nın 8 maddesinin iptali ve yürürlüğünün durdurulması istemiyle Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu. Sezer, başvuru dilekçesin- de şu unsurlara dikkat çekti: - Kanunsuz suç ve ceza ohnaz: Yasada, "korku salacak ya- yın yapılmamasT ve "yayınlann ka- ramsarhk, umutsuzluk eğilimlerini körükleyici nitelikte olmamasT bi- çiminde yayın ilkeleri sayılmıştır. Anayasanın 38. maddesınde hiç kim- senin yasanın suç saymadığı bir ey- lemden dolayı cezalandınlamayaca- ğı; ceza ve ceza yerine geçecek güven- lik önlemlerinin, ancak yasayla konula- bileceği kurala bağlanarak ceza hukukunun temeli olan "kanunsuz suç ve ceza otamavacağT ilkesi benimsenmiştir. Açık, belirgin ve nesnel ol- mayan ilkelere uyulması zorunluluğu, yayın kuru- luşlannda tedirguıhk yaratacağından, radyo ve te- levizyonlann doğru ve yansız yayın yapmalanna, yurt ve dünya gerçeklerinin halka duyurulmasuıa engel oluşturacak- ür. Toplumun doğru ve yansız haber alma hakkı zedelenecek- tir. - MecKs üye secemez: RTÜK'ün 5 üyesinin TBMM'ce se- çilmesi öngörülmektedir. Anayasada TBMM'ye kamu görev- lilerini seçme ya da atama görev ve yetkisi veren açık bir ku- ral bulunmamaktadır. TBMM ile RTÜK arasında anayasal sistemden kaynaklanan. doğal ve zorunlu bir ilişkı bulunma- maktadır. Bu nedenle RTÜK üyelerinden 5'inin siyasi parti gruplarınca önenlerek Meclıs tarafından seçilmesini öngören kural anayasanın 87. maddesine aykındır. - YargKin takdir hakkı kaldırıbyor: Yayın kuruluşlanna kar- şı açılacak davalarda hükmedılecek tazminatın alt sının yasa ile belirlenmiş; böylece, yargıcın takdir hakkı sınırlandınlmış, harta tümüyle ortadan kaldınlmıştır. Kişinin, kişilik değerle- rine saldınyla oluşacak zarar tutannın yasa ile belirlenmesi, sorumluluk konusunu düzenleyen hukukun temel kurallany- !a bağdaşmamaktadır. Özel hukuk alanındaki bu düzenleme, tazminat yaphnmını, gerçek zaran ve kimi durumlarda zarar gören kişinin istemini de aşan ve haksız zenginleşmeye neden olan bir tür ceza yaphnmı niteliğine büründürecektir. - BiKrkisi zorunlu olamaz: Tazminat davalarında yargıca bi- lirkişi atama zorunluluğu getinlmektedir. Oysa bilirkişilerin görüşü yargıcı bağlamamaktadır. Hukuk Usulü Muhakeme- len Yasası'na göre, yargıçlık mesleğinin gerektırdiği bilgiyle çözümlenebılecek konularda bilirkişi ıncelemesi yaptınlamaz. Gerekli olmamasına karşın zorunlu bilirkişi atamasına ilişkin kural, anayasanın 141. maddesindeki "davalann en azgkler- k sonuçlandınlacağr ilkesine de uygun düşmemektedir. - Tekelleşme kaçımhnaz: Yasa ile sahip olduklan televiz- yon kanallan ya da radyolann yıllık ortalama izlenme ve din- lenme oranı yüzde 20'yi geçmemek koşuluyla bir gerçek ya da tüzelkişi ya da sermaye grubuna, bir ya da birden fazla te- levizyon ya da radyo kuruluşunun tümüne ya da bir kısmına RTUK Yasası'nın genel kuruldaki görüşmeleri sırasında AKP ve SP'li milletvekilleri ile iktidar kanadından ANAP miUetveldDeri arasında gerginlik yaşanmış, çıkan kavgalar nedeniyle oturumlara uzun süre ara verilmek zorunda kalınmtştı. DSP'li Uluç Gürkan, Sezer'in karannı 'Beklenen oldu' şeklinde değerlendirdi: Meclis yeni düzenleme yapnıah ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DSP Ankara Milletvekili Uluç Gürkan, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in RTÜK Yasası'nı Anayasa Mahkemesi'ne götürmesini " Beklenen okra" diye değerlendirdi. Gürkan, yüksek mahkemenin yasayla ilgili "yürürntğün durdurulması'' yönünde karar alması durumunda, yasal boşluk doğacağına işaret ederek, TBMM'ye bir an önce yeni düzenleme yapması çağnsında bulundu. RTÜK Yasası değışikliğine baştan itibaren tepki koyan ve TBMM görüşmelerinde de bu tavnnı sürdüren Gürkan, Sezer'in doğru karar verdiğini söyledi. Sezer'in yasayı önce veto ettiğini, şimdi de "yasal zorunluluk" nedeniyle onaylamak durumunda kaldığını kaydeden Gürkan, şunlan söyledi: "Cumhurbaşkanı'nm yasayı geri göndererek hukuk polemiği başlatmak yerine, yasayı onaytayıp, vakit geçirmeden, Anayasa Mahkemesi'ne başvuracağı izlenimini ahnıştım. Şimdi, yasanın 8 maddesi konusunda Anayasa Mahkemesi büyük olasüıkla, iptal yohma gidecek ve bnndan önce de, yürürlüğün durduruünası kararnu verecektir. Bu Türkiye'de maalesef yeni bir kargaşaya neden olacak. ÖzeDikie medya-borsa flişldsini düzenleyen madde nedeniyle, eski yasa hükmü ortadan kalkıp yenisi için de yürürlüğün de durdurulması karan verUdiğinde büyük bir boşluk doğacak. Korkunı odur Id, TBMM, yasanm görüşmekri sırasmda sergiledigi anlayışla bu boşhığu doldurma yohmda acek etmeyecek." Sezer, Anayasa MakkemesVnin RTÜKiçin kısa zamanda karar vereceğini ümit ediyor Sivil toplum örgütlerinden teşekkür ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Sivil toplum örgütleri temsılcileri, RTÜK Yasası'nın iptali istemiyle Anayasa Mahkemesi'ne başvuran Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'e teşekkür etti. Emek Platformu Dönem Sözcüsü ve Hak-tş Genel Başkanı Salim Ushı, Cumhurbaşkanı Sezer'in Anayasa Mahkemesi'nin kısa zamanda bir karar vereceği ümidini taşıdığını bildirdi. Sezer, dün Yerel Televizyonlar Birliği (YTB) Genel Başkanı Şeyda Açıkkol ve sivil toplum örgütleri temsilcileriyle görüştü. Sezer'in yasayı Anayasa Mahkemesi'ne götürdüğünü anımsatan Açıkkol, bu nedenle ziyaretlerinin "teşekkür'' ziyaretine dönüştüğünü söyledi. Açıkkol, "Istenfik ld hukukun üstünlüğüne yöneük bu ta\Ti parlamentonıuz göstersiiL Onlara biz yine teşekkür ediyoruz. Oylanyla böyle bir cumhurbaşkamnı bize kazandırdıklan İÇMI" dedi. Heyette yer alan Salim Uslu ise "Anayasa Mahkemesi'nin kısa zamanda bir karar vereceği ümidi taşjyor" diye konuştu. Cumhurbaşkanı Sezer dün Ankara Sanayi Odası (ASO) Yönetim Kurulu Başkanı Zafer Çağlayan ve yönetim kurulu üyeleriyle de görüştü. Ekonomik koşullarla ilgili tespit, görüş ve beklentilerini Sezer'e anlattıklannı belirten Çağlayan, şöyle konuştu: "Saym Cumhurbaşkanımız, özeffikk bankacıhk konusundaki gidişattan fazlasıvia rahatsız olduğunu ifade ettüer. Rahatsızhktan öte, beklenüen amaca hizmet ermediğini ifade ettikr. Bankacıhk meselesinde reel sektör olarak reel sektörün sonınlarmm çözünıü noktasmda istenikn seviyenin yakalanamadıgmı kendisi de tespit ettiğini ve bir an önce bu işinreanzeohnası gerektiğini sö\1edfler.w sahip olabilme; televizyon ya da radyo kuruluşu sahiplerine kamu ihalelerine girebilme ve menkul bymetler borsalann- da işlem yapabilme olanağı sağlanmaktadır. Yasa, özellikle bü- yük sermaye gruplannın radyo ve televizyon alanında tekel- leşmelerine yol açacak içeriktedir. Sermayenin belli kişi ya da grupların elinde toplanmış olduğu gerçeği, bu kişi ya da gru- bun, çok sayıda televizyon ve radyo kuruluşunu sahiplenebil- me olanağı ve ölçüsüz para cezalan uygulaması ile görsel ve işitsel medya alanında tekellenn oluşması kaçınılmaz olacak- tır. - Devtet tekeUeşmeyi önkmeti: Anayasanın 167. maddesin- de, devletin, para, kredi, sermaye, mal ve hizmet piyasalan- nın sağlıklı ve düzenli işlemelerini sağla>ıcı ve gehştirıci ön- lemleri alacağı. piyasalarda eylemli ya da anlaşma sonucu do- ğacak tekelleşme ve kartelleşmeyi önleyeceği belirtilmiştir. Bu kural ile tekelleşme ve kartelleşme yasaklanmakla kalmamış, devlete de bunu engelleyici önlemleri alma görevi verilmiş- tir. Düzenlemeler, tekelleşme ve kartelleşmeyi önlemek bir ya- na. dolaylı olarak olanaklı kılacak niteliktedir. - Sınırlar uygulanabflir değil: Televizyon ya da radyo kuru- luşunun yıllık ortalama izlenme oranının yüzde 20'yı geçme- si durumuna bağlı olarak bir sınırlama getirilmiştır. Ancak, yüz- de 20'lik oran uygulamada ulaşılması çok güç bir orandır. Ya- pılan araştırmalar, Türkiye'de en yüksek izlenme oranının yüz- de 14-16 dolayında olduğunu ve bu orana yalnızca bir yayın kuruluşunun ulaştığını ortaya koymaktadır. Ölçümleme güç- lükleri de göz önüne alınırsa getirilen sınırın uygulanabilir ol- madığı açıktır. Bu sınırlamanın tekelleşme ve kartelleşmeyi önlemesı olanaklı görülmemektedir. - Basın özgürlüğü özel güçlere karşı korunmalı: Tekelleşen ya da kartelleşen görsel ve işitsel medya. bir yandan ekono- mik alanda haksızlık yaratabilecek bir güce ulaşırken öte yan- dan da haber alma özgürlüğünü kısıtlayabilecektir. Basın öz- gürlüğü, kamu güçleri karşısında olduğu kadar özel güçlere karşı da korunmalıdır. Medya tekelinin oluşmasına karşı ger- çek sınırlamalar koymak, medyanın çoğulculuğunu koruyu- cu önlemler almak devlete düşen ödevdir. - Demokrasi yozlaşır: Düzenleme, medya gücü kullanıla- rak ihalelerde haksız rekabete, borsada çeşitli iş- lem oyunlan yapümasına neden olabilecektir. Ka- mu hizmetleri söz konusu olduğunda kamu çı- kannı ön planda tutması gereken medyanın bi- reysel çıkarlara hizmet edecek ticari nitelık ka- zanmasının önündeki tüm engeller kaldınlmış- nr. Günümüzde medya-serbest piyasa ilişkile- rinin demokrasiler için yozlaştıncı tehlike ve tehditlerinden söz edilmektedir. Ülkemızde ol- duğu gibi henüz demokrasisi yeterince gelişme- miş, sağlam temellere oturmamış, özelleştirme- sini tamamlayamamış ülkelerde medya sahip- lerinin devlete karşı yüklenmeye girememesi yaşamsal önem taşıyan bir ilke olarak görül- mektedir. De\letle ticari üişkilere giren medya sahiplerinin, siyasal iktidar lehine yayın yapa- rak ya da tam tersine baskı oluşturarak kamu iha- lelerini alma avantajını sağlayabileceği kuşku- su, yukandaki ilkenin korunmasının ne kadar önemli olduğunu ortaya koymaktadır. - Medya gücü kötüye kuDanıhr: Görsel ve işit- sel medyanın kamuoyunu etkıleme gücü, dola- yısıyla bu gücün kötüye kullanılması olasılığı- nın yüksekliği, Batıh ülkelerde medya sahipli- ğinin diğer iş alanlarından aynlmasına, bu ayn- mı sağlayacak önlemler alınmasına neden olmuş- tur. Devletin bu gücü dengeleyecek önlemleri al- ması, kamu yaran ve düzenini sağlamanın ge- reğidir. Eski yasadaki özel radyo ya da televiz- yon kuruluşlannda belli oranın üzerinde pay sa- hibi olanların kamu ihalelerine girebilme ve menkul kıymetler borsalannda işlem yapabilme- sine ilişkin yasağın korunması gerekirken tümüy- le kaldınlrriış olması, yasalann kamu yaran ama- cıyla çıkanlması gerektiğı ilkesiyle bağdaşma- maktadır. - YaprjrunonurkıncıolabiKr: Üst kurulun ya- >ın kuruluşlanna vereceği uyannın içenğı ko- nusunda bir açıklık, özür dilemenin aynntılan yoktur. Bu belırsizlik, uygulanan yapfınmın onur kıncı ve teşhir edicı bir özeUik taşımasına ne- den olabilecektir. Ozür ıstemine uyulmaması durumunda prog- ramın yayını l ile 12 kez durdurulabüeceği gi- bi, bu süre içinde programın yapımcı ve sunu- cusu hiçbır ad altında başka program yapama- yacaktır. Katkısı. başkalannca hazırlanmış bir programı sunmaktan ibaret olan sunucu hak- kında böyle bir yaphnm öngörülmesi haksızlığa yol açacak niteliktedir. Bu düzenlemelerle ida- ri nitelikteki üst kurula basın ve haber alma öz- gürlüğünü sınırlayıcı yetkiler verilmekte, yargı alanına giren konularda yönetim yetkili kılınrnak- tadır. - Para cezalan kapatmaya neden olur: Aykı- nlığın yinelenmesi fıalinde ulusal düzeyde ya- yın yapan kuruluşlara 125-250 milyar lira ara- sında; bölgesel, yerel ya da kablo ortamından ya- yın yapan kuruluşlara, kapsadığı yayın alanın- daki il ve ilçe nüfusuna göre 60-100,30-60,20- 40 ve 5-10 milyar lira arasında ıdari para ceza- sı uygulanabilecektir. Ceza tutarlan çok yük- sekrır. Cezalann caydıncı nitelikte olması; ancak, basın ve yayın kuruluşlannın yaşam şansını el- lerinden almaması gerekmektedir. Demokratik hukuk devletinde sınırlamalar özgürlüğün kul- lanılmasını ölçüsüz biçimde ortadan kaldıracak düzeyde olamaz. Ulusal. bölgesel ve yerel çer- çevede hizmet veren birçok görsel, işitsel ya da yazılı medya kuruluşunun kapanmasına neden olacak tutarlardakı para cezalan haklı bir nede- ne dayandınlamaz. - Basın cezalan ödenemez: Basın Yasası'nda- ki para cezalannın hiçbir yaptınm gücünün kal- madığı bir gerçektir. Ancak, yapılan değişiklik- le cezalann çok büyük oranlarda yükseltilerek ödenemez duruma getirilmesi de hukuken savu- nulamaz. Hukukumuzda, hiçbir dönemde bu tür suçlar için böylesine ağırpara cezalan öngörül- memiştir.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear