23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA I CUMHURİYET 18 MAY»S 2000 PERŞEMBE •• •« OLıAYLAK. V E (jrORlJŞLEIl. olay.gorus@cumhuriyet.com.tr Kırsal Kesim T ürkıyemizin nütusu, özelhkle kırsal kesim- de ınanılmaz şekilde ar- üyor! Çocuklaruun sa- yısını, adlannı bilme- yen analar, babalar; kar- deşlerinın sayısını söylerkes utanan gençler, 8-10-13 çocukluaileler... Oku- la gıdemeyen, gözlen pınl pınl parla- yan on binlerce çocuk.. ve bunlarm için- de, 'Sofi'nin Seçimi' Fıkninde olduğu gibı, her zaman cehalete en başta kur- ban edılen kız çocuklan. Ah o güzel- ler güzeh kız çocuklan, yazgılan on üç yaşına kadar analannın doğurdu- ğu bebelen büyütmek, sırtında taşımak, on üç yaşından sonra da on bır ay aray- la kendı bebelennı kamında taşımak olankızlanmız!.. Adlan Ayşe, Elif, Sibel, Tansu, Be- rivan, Melısa, Hülya, Türkan olan, uy- garlığın tek bır ergisıne (nimetıne) eli- ni değdırmeden, otuzunda, sekız-on ço- cuklu nınelere dönüşen kızlanmız. Ülkemızde aıle planlaması çalışma- lannın çokciddi şekilde yapıldığı söy- lenecek, hatta buna göre anlamlı ısta- tistikler verilecek, nüfus artış hızmın nasıl düştüğü anlatılacaktır. Bütün bunlar kendı içinde, belh bölgeler ıçin tutarlı ve anlamlı olabılir, oysa 'larsal kesim1 dıye genelledığımız, özellıkle Doğu ve Güneydoğu bölgemız ıçin bunu söylemek asla gerçekçi değil- " "" dıklan yollardan olmadıkça başanya to^DesteklemeDer.GenelBaşkarutiaşması olanaksızdır. Insanlanmız, dir. Oralarda insanlar neredeyse loga- "Süialenizi kurutuyorlar", "Spiral de- ntmik olarak artmaktadırlar, katlana katlana çoğalmaktadırlar. Sinsi propagandalann, ilgisizlik ve bilgısizlığın tutsağı (esih) olan insan- lanmız, ûredikçe cehaletin, yoksullu- gun batağına çakılmakta, kendilerini bir koyun süriisü gibı gütmeyi hâlâ sürdüren aşiret başılann, tarikat başı- lann marabası, kulu kölesi olmayı ka- der saymaktadırlar. Oniar elli altmış köyden oluşan ara- zılerinde yüzme havuzlu villalannda, yûzlerce korucuyla ve milletvekili kimliğiyle keyif ederken ötekiler, su- suz köylennde kurtluyağmur suyu ıç- mekteduier. Siz bılir mısıniz; yoksul Anadolu- muzda, analann, biri kız biri erkek ikiz bebe doğurduklannda, yorgun memelennden gelen bir damla sürü öncelikle oğullanna vermek zorunda kaldıklannı; siz bilir misinız.. hâlâ kızlann berdel edildiğıni, kuma venl- diğinı ve on üç yaşında kasabanın pas- tanesıne gıdip yavuklusunu gördüğü ıçin, on iki yaşındakı erkek kardeşın- ce, köy meydanında, dayılannın yar- dımıyla öldürüldüğünü, buna da 'na- mus temizkme töresi' deruldığırü, 'he- lal olsun' deruldiğını... Aıle planlaması çalışmalan ne den- lı etkın yapılırsa yapüsın, bu ülkede, ınsanlann olumsuz propagandayı al- nen alet karnmıza kaçar, devlet sizi bu aletie dinByor", "Hap kanser yapar" gibi olumsuz propagandalan nasıl, ne yolla ahyorlarsa, bizler de o yoldan, onlann kolayca anlayacağı yöntem- lerle, kendileri için en uygununu al- gılamalannı ve gerçekleştirmelerini, yeni bır atılım ve projeyle sağlamak zorundayız. Bırkaç yıl önce Hakkâri'de, Türkçe yayın yaparak 200 büı kişiye ulaşan, ama tek bir odada, ıki TV ve videoy- la, çılgınca bır amatöriükle ve yok- sunlukla yayın yapan ve kuşkusuz, so- nunda RTUK'çe, hiçbir altyapı kura- hna uymadığı için kapanlıp alanı MED TV'nin yıkıcı yayınlanna bırakmak zorunda kalan Hakkân TV'de bır can- lı yayına katılmıştık. Sağlık konulan- nı ışlerken bır telefon bağlantısı oldu ve "Aşt kmrfak yapar mı?" sorusu so- ruldu. Ben de bütün gücümle, bunun çok yanlış ve cahılce olduğunu anlat- maya çahşıyordum b , dınleyicının ya- nra, suratımda bir şamar gibı patladı: *Buııu,sirinwtijtirdigııiz,kadmeMsıkr mayan beyaz gömleklikr bizfere söy- ffiyor!" Evet dostlar, ülkemizin bizden uzak gıbi gözüken, oysa gıdıp elinizle tut- tuğunuzda yüreğüuzı bırakacağınız gûzeller güzeli yörelerinde milyon- larca çocuk eğitim ve yaşam hakkı bekliyor. Kucağında bebelerle kızlar çaresizlik içınde yüzûnüze bakıyor. Devlet son iki yıldakı eğıtım sefer- berlığıyle ülkenın pek çok yerinı ya- tıh bölge okullan (YÎBO), ilköğre- tımlerle, Uselerle donatmış, pınl pınl tam 360 okul yapılmış Anadolumuza. Gerçekten görünce insan hayran olu- yor, ama gelin görün ki bu bir dipsiz kuyu. Bir yandan dolduruyorsunuz, bir yandan boşalıyor. Taşımalı eğitime tnlyonlar aynlmış, 18-20 çocukhı köy- lerden, 6-7-8. sınıf öğrencileri, kilo- metrelerce taşınarak, kışın karlara ça- kılarak ya da yürüyerek, merkezdeki okullara ulaştınlmaya çalışılıyor. Bu koşullarda, köylerden kızlann ilçeye yollanması söz konusu değil, ilkögre- timin ikıncı bölümünde, üçe Uselerin- de var olan birkaç kız öğrencıyse yö- redeki memurlann çocuklan. Bu ülkenın, gerçekten Atatürk'ün açtığı ayduüık yolda uygarlığa ulaş- masını ıstıyorsak, el ele vermeli, ül- kemizin her köşesıne gönüllü olarak ulaşmalı; bılımın, çağdaş değerlenn, imgelerinı (sembollenni) oralara taşı- malıyız. Her birimiz bir aile planlamacısı, her birimiz birer gönüllü öğretmen. anne, baba, veli olarak 'larsal kesim1 için bir seferberlik tutkusuyla çalışma- lıyız. Devletın ulaşamadığı, yeteme- diği yerlerde, cumhuriyetin nitelikle- rini taşıyan okullar, yurtlar, kızlar için pansiyonlar yapmalı, Mılli Eğitım'le el ele, var olan sayıyı artnrmalıyız ve en önemlisi, özellıkle kız çocuklanmı- zın, sekız yıllık zorunlu eğitimin ışı- ğında eğıtımlenm sürdürebilmelen ıçin on binlerce burs sağlamahyız. Her kasabada, okuma istekli en az elli yok- sul kızrn var olabileceğıni ve sıvil top- lum örgütlerinin her binnin bir ilçede burs programı uyguladığını düşünür- senız, neden olmasuı? Neden ülke- mizde, kırsal kesimde daha çok kız çocuğu okumasın, bılinçlenmesın ve gerçek anlamıyla akıllı, geleceğı ay- dınlatacak, meslek sahibı olacak, ken- dı yaşamında planlamanın değerini bilip uygulayacak kızlanmız çoğal- masın?.. Türkiyemizde, olumsuzluğu. ben- cilligi, 'adam sen de'cilığı yaşam bi- çımi olarak benımsevıp kabuğuna çe- kümiş insanlar, "artik birer birer uyst- nın"! Kırsal kesimde, eanınıdişineta- kıp, insanlara birazdaha iyi hizmetver- meye çahşan, yeni bir anlayışı görev büinclerine katmış bulunan yönedci- lerimize, eğkimcOerirııize, oralarda öğretmenükyapan,üniversiteye hazır- kkkıu^bnaçanaskerkritnizey'ardını- a olalım, onbruı seslerini, çağnlan- nı dinleyeMm; prtrak gibi ûreyen ço- cuklanmıza, Hû)>u, Türkan, Tansu, Metisa, Berivan kızlannuzaözen gös- terelim, kendi çocuklanmız için düe- diklerimizin birazuu olsun onlaria payiaşaüm. Son on gün içinde neler neler oirnadı ki! Dört aylık bır anlamsız bocalamadan sonra yeni cumhurbaşkanımızı seçtik: Ahmet Necdet Sezer. Bir hukukçu, içimizden biri... Bugüne dek hep asker ya da mühendıs başkanlar gör- dük, bir de hukukçu başkan dönemini yaşa- yalım. Bundan böyte yaşantımız hukuk ağır- lıklı mı olacak, göreceğiz. Uğur Mumcu'nun katüleri yakalandı. Yaşa- sın Tantan! Peki ama Uğur'u öldürenlerin Iran kökenlı olduklan yedi yıldır bilinmiyor muydu? Nıce bakan, müdür gelip geçti. Hıçbirinin so- rumluluğu yok mu? Derken Kışlalı'nın araba- sınabombakoyanlarda ele geçti. Onlarda Iran kökenli! Herhalde Aksoy, Üçok vb. cinayetlerinin sorumlulan da öyledıri Anlaşılan Iran, 'devrim ihracı' diye Türk aydınlannın kökünü kurut- mak istemiş. Bizler de bunu yıllardır bildiğimiz halde susmuşuz, işi savsaklamışız, daha be- ten, gerçeklerin üstünü kapatmışjz... Herkeste bir me- rak: Demirel şimdi ne yapacak?.. Evin- de uslu uslu oturur mu?YasaWılıkyıllann- da oturdu mu? Boyu- nakonukkabulede- rek asker sonrasın- da yapacaklannı hesaplamadı mı? Ya şimdi? Kimse Demirel'in seksenine doğru poütika- dan koptuğunu düşünmesin! "Ben adamı doğ- duğuna pışman ederim" sözünü unutmaya- lım! Yedı kez gelip sekiz kez giden bir politi- kacı, hem de her açıdan sağlıklı bir kişi; işsiz güçsüz günlerini geçirir, politika dünyasına se- yirci olarak kalabilir mı? Bunu da göreceğiz. Geçen gunlenn önemli olaylanndan biri de MHP'lı bir bakanın kabtneden alelacete dışlan- rnasıdır. Eskı bır MHP'li olan bu kışı kendi par- tisinin bazı milletvekillerinden az kaldı dayak yiyecekrj! Suçu da, cumhurbaşkanlığına aday EVET/HAYIR OKTAY AKBAL Neler Olmuş Neler!.. olmaya kafkması. Aşın ülkücülüklerini yitirmeyen MHP'-li- lere göre töre'yi boz- muş! Sakjırganlar ye- rine saldınya uğra- yann cezalandınlma- sı ilginç bir durum değil mi? Yok yok, çok ilginç bir şey daha var, aydın- lanmızın çıplak resim çektirmeleri!.. Belden yukansı çıplak olunca bir ınsanın niteliği daha iyi mi anlaşılır? Ya belden aşağısı, bacaklan, poposu! Ben bunu düşünürken Hasiet, Milli- yette karikatürünü çizdi! Doğrusu popolar da- ha konuşkan görünüyor! Gögüsterden daha çok şeyler anlatır belki popolar! Bır de onu dene- Kimbilir ne garip, ne anlamlı yorumlar yapı- lır... Kamuoyunu böyle şeylerle oyalamak da bir marifet Onun göğüsleri şöyte, ötekininki böy- le, haydi sana bir dedikodu olayı... Ülkede so- run yok, ışımız halkımızı düşünmekten kaçın- mak, oyalamak, uyutmak... Mumcu'nun öldürülmesi olayına kanştıkla- n söylenenleri sokak sokak, meydan meydan dolaştınyoriar, polısler, gazetecıler, halk... Her şeyi şımdı rahat rahat anlatanlar yann mahke- mede suspus kesilmeyecekJer mi? Ya o ka- labalıkta biri çıkar da o itirafçryı vurursa! Ta- nıklıklar boşa gitmez mi? Iranlılarla işbirliği ya- parak Uğur'u öldürenlen de bır bıçımine geti- rip ortadan kaldırdılar mı tepetaklak olmaz mı? Nasıl oluyor da görevtilerimiz bu oiasılığı dü- şünmüyoriar? Fazilet Partisi'nin büyük kongresi beklenen sonucu verdi. Bu partinin kapatılan Refah'ın ta kendisi olduğu bir kez daha meydana çık- t! Ipler hâlâ Erbakan'ın elinde!.. Kutan bile 'emanetçi' olduğunu açıkça söylemedi mi? Fazilet'in başına ha Kutan geçmiş, ha Gûl, ha başkası!.. PENCERE Küreselleşme Nasıl Hızlamyor?.. ABD'nin eski Dışişleri Ba- kanlanndan pek ünlü Henry Kissinger diyor ki: "-... 19'uncuyûzyılınper- vasız 'bırakınız yapsınlar' ka- pitalizmi nasıl Marksizm7 do- ğurduysa, 1990'lannrasge- le kûreselciliği de serbest fi- nans piyasalan kavramının özûne yönelik dünya çapın- da bir saldınya yol açabilir." • Oünya ekonomik düzeni kapitalizm üzerine kurulu, sistemde arada bir çöküntü oluyor. "1929 Buhranı" tüm dünyayı sarstı. 1970'lerde yaşanan "petrol bunalımı" Türkiye'nin canına okudu; kendimizi 12 Eylül cehenne- minin içinde buluverdik. 1973te bir varil ham petro- lün fiyat 2.5 dotardan 12 do- lara fırladı; bu yetmedi, 1979'da21 dolara trmandı; Türkiye'nin tüm dışsatm ge- liri dışandan satın alınacak petrole yetmiyordu. Nasıl çözülürdü bu kriz?.. Gelsin askeri yonetrn, çöz- sün!.. 12 Eylül boşuna gündeme girmedi. • Ergin Yıldızoğlu'nun Londra'dan yazdığı pazarte- si yazısını okudunuz mu?.. Yıldızoğlu'nun bir yöntemi var. Kapitalıst dünyanın en geçerli gazetelerinden tara- nan bilgileri harmanlayıp Ba- tı'nın ciddi yayın organlanna söyletiyor olanbiteni; sonuç kendiliğinden belgelenip or- taya çıkıyor. Son yazısı Afrika üzeriney- di Yıldızoğlu'nun... Afrika'da bitmez tükenmez savaşlar, açlıklar, kınmlar ça- tışmaiar yaşanıyor. Bağnnda olağanüstü zen- ginlikler taşıyan Afrika'da fink atan ÇUŞ'lar ıçin bulunmaz bir fırsatçılık dönemı yaşanı- yor. Her bir Afrikalı devlet, komşusuyla savaşmak ıçin, silah satın almak durumun- dai.. En büyük silah satıcısı ABD piyasanın yaklaşık ya- nsını elinde tutuyor; aynı az- manda 53 Afrika ülkesinden, 34'ünün ordulannı eğitiyor. Hem eğitiyor, hem silah sa- tıyor, hem birbirieriyle kapış- tnyor. Ikinct silah satcısı Fran- sa, üçüncüsü Ingittere!.. Afrika'da birbiriyle kapışıp savaşan ülkeler, hem silah için para harcıyoriar hem aç- lıkla savaşıyorîar. Her iki sa- vaş ıçin gerekli parayı nere- den bulacaklar?.. Yeraltı ve yerüstü kaynaklannın imti- yazlannı Batılı kaprtalistlere ipotek ediyorlar, ÇUŞ'lar için düğün bayram süreci yaşa- nıyor, Afrika'da küreselleş- me değişik yöntemlerie ger- çekleşiyor. • Kapitalizmin büyük krizle- rinden biri de Uzak Asya'da yaşanmadı mı?.. Asya Kap- lanlan dillere destandı, ör- nek olarak gösteriliyoıiardı, YDD'nin ve küresellesmenin yıldızlan sayilıyortardı. Kriz, efsaneyi yıktı. Şimdi bu coğrafyada işle- rin düzekjiğini, bunahmın aşrt- dığını, yüksek kalkınma hız- lanna erişildiğini medyada okumaktaycz. Ancak bu okuma yanlış... Kriz sürecinde neler oldu?.. Batı'nın büyük ÇUŞ'lan As- ya Kaplanlan'ndaki fabrika ve tesisleri nasıl ele geçirdi- ler?.. "Buhran"dan kimler yarariandı?.. Çeyrek yüzyıl- lık kalkınma çabalannın s o nuçlan üç kuruş otuz para- ya nasıl satıldı?.. • Küreselleşme süreci Afri- ka'da savaş, Asya'da krizle mi hızlanıyor... Dünyadaotornobilendüst- risi beş büyük ÇUŞ'un eline geçıyor. Bu sürecin de mer- kezinde Amerika var. öytey- se Suudi Arabistan'daki pet- rolün denetimi de küresel- leşme kapsamındadır. Avrasya ne olacak?.. PTOCEP Biliyorsunuz, Telsim'e bağlı cep telefonunuzdan Telsim'e bağlı başka cep telefonlannı aradığınızda. % 25'e varan özel indirimli bir konuşma ücretinden yararlanırsınız. Bu % 25'e varan özel indirim, bundan böyle, Telsim'e bağlı cep telefonunuzdan diğer GSM operatörüne bağlı cep telefonlannı aradığı- nızda da geçeFİi olacak. Telsim'e özgii cepten cebe özel indirim uygulama- sının adı CepToCep. Siz de hemen bir Telsim CepShop'a gelin, Telsim'e abone olun, CepToCep ve diğer Telsim ayrıcalıklanndan yararlanmaya başlayın. %25özel indirim - telefonu Telsim'e bağlı cep telefonu GSM operatörüne bağlı cep telefonu
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear