Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
15 +/IAFJ 2000 ÇARŞAMBA • • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLEREV DEVAMI 19
TURKIYE
Istanfcml B 12 Sinop
Edime B 12
Kocaeli B 12
Çarvakkaie B 13
Izmir  17
ManJ&a A 16
Aydın A 18
Dentzla A 15
Zonguddak A 12
Trakya ıle Doğu Ka-
radenız parçalı bulut-
kj, diğer yerierazbu-
(utlu ve açık geçe-
cek. Marmara ıle yur-
dun ıç ve doğu ke-
sımlennde yer yer sis
görulecek. Hava sı-
cakltğı artacak. Rüz-
gâr, gûney ve doğu
yönlerden hafrf ara
sıra orta kuvvette
esecek.
DIS MERKEZLER
Oslo
Helsinki
Stockholm
Londra
Amstefdam
Brüksel
Paris
Bonn
K
PB
PB
B
PB
PB
PB
PB
1
0
4
13
8
10
11
7
Münih
Bertin
Budapeşte
Madrid
Vıyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atina
K
Y
PB
Y
Y
Y
B
Y
5
6
21
6
7
12
15
17
6 Zürih
Moskova
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bişkek
Tıflis
Kahire
K
Y
B
Y
PB
Y
PB
B
2
6
0
15
5
15
4
21
6 Şarn B 20
k
Çokbutu*j Kart kGökgûrüttûia
9 »
GTJNCELcÜNEYT ARCAYÜREK
• Baştarafi 1. Sayfada
Erfoakan'ın siyasette kalmasını engelleyen 312.
m a d d e ya hemen kaikacak ya da değişecek veya
iktkJar değişeceği güvencesini verecek.
Fazi let'ın oyları Demirel'e yeniden seçilme kapı-
sını açacak olan 5+5'e akacak. Sonra?.. Demirel
5 yıl için seçilerek "bir istikrar öğesi" olarak Can-
kaya'da kalacak!
B u sonucun alınması için ortam elverişli.
FP'nin Demirel formülüne oy vermeyeceğini ilan
ettiğinin ertesı günü Diyarbakır'dan Erbakan'ı ile-
lebet ve müebbet siyasetten yoksun bırakacak
mahkeme karan çıkageldi.
Demirel'i seçtirmek için gereken yollan, olanak-
lan, olasılıklan gözleyen Ecevit zaten bir köşede
durmuş, fırsat kolluyor.
Işte demokratikleşmenin yolu, işte uzlaşma kül-
türünün erdemi falan filan... Ortaya çıkan durumu
maJum formül için kullanmak neredeyse Allah'ın
emri.
Ne türden bir sindirim mekanizması var ki bite-
miyoruz; Ecevit, hemen her konuda kullandığı söz-
cüğü Erbakan'ın yaşam boyu siyasetten anndınl-
masında da kullandı.
"Ben" dedi, "öteden beri ömürboyu siyasetya-
sağını sindiremedim."
Ecevit sindiremeyince, Adalet Bakanımız Hik-
met Sami Türk de sindirmemezlik edebilir mi?
Kuşkusuz hayıri
Oy oranında kıpırdanma sağlamak isteyen
ANAP da Fazilet'in oylanndan yararianma pesin-
de. Yılmaz da Erbakan karannı sindiremtyor.
Demirel sindirebilir mi böyte bir karan? Hâşâ!
Hemen aziz dostu FP Genel Başkanı'nı kabul bu-
yurdu ve Recai Kutan açıkladı ki:
"Köşküzgün. Uzun süre meseleyi konuştuk. Ki-
mi ziyaretlerimde Demirel 'Hoca'yı görüyor mu-
sun' diye sonıyor. Uzun süre oldu göremediğimi
söyleyince Cumhurbaşkanı 'Aman Hoca'yı ihmal
etmeyin. Hoca'ya mutiaka ilgi göstermeniz gere-
kir* diye ikazı oldu."
Vay, vay, vay! Insan okudukça gözlerine inana-
mıyor. Bildiğimiz kadanyla Demirel; üniversite ya-
şamından bu yana tanıdığı Erbakan'ı günahı ka-
darsevmez. Kimı zamanlar RP lideri için söyledik-
leri kitaplaşacak kadar zengindir.
Yumurta kapıya dayanmış, Çankaya'da kalma
tutkusu tehlikeye düşmüş... Erbakan baştacı!
Bu enseye bu tokat
Doğrusu dünya ne kadar değişirse değişsin; bir
insanın bu denli, 180 derece değişik bir çizgi ser-
gilemesi... Kabul edilebılır bir şey midir?
^Şimgesel işlevle yükümlü Yargıtay Başkanı Sa-
mi Selçuk'un, 312'nin tamamen kalkmasını irde-
leyen demeçlerine bakmayınız. Gerçek değişik
yönde. Sami Bey, Kutan'ın "Türkiye'de gerçek an-
lamda din ve vicdan özgüriüğü olmadığını" söy-
lerken Erbakan'ın yanm yüzyıldırTürkiye'ye kabul
ettirmek istediğini yinelemekte olduğunun acaba
ayırdında mı?
Recai Kutan, bayram öncesi, bayram sonrası li-
derieri turlayacak ve 312 sorununu çözerek Erba-
kan'ı kurtaracak(mış).
Oysa Erbakan kanalıyla kurtulanlar Ecevit'le De-
mirel! Birincisi aklından bir türlü çıkmayan Demi-
rel formülünün gerçekieşmesi için fırsat yakala-
mış, bayram ediyor. Dinsel bayram arifesinde kur-
ban etmeye hazıriandıgı nedir ne değildir, araştır-
madığı ortada. Yeni 312'yi sindirmiş görünüyor.
Ya Demirel? 312'ye cankurtaran simidi niyetine
sanlıyor.
Yoksa? Tehlike kapıda!
Ecevit'le Demirel'den biri ya da üç ortaktan biri
gitti mi, ülkede istikran koydunsa bul.
Demokrasimizde bu ense, medyada daha çok
kazanma iştihası oldukça laik, demokratik rejim
daha çokkk tokat yiyecek galiba!
Eski SPD cenel Baskanı
Oskar Lafontaine
geri dönüyor
SAARBRÜCKEN(Cum-
huriyet)- U Mart 1999'da
SPD Genel Başkanhğı, Fe-
deral Maliye Bakanlığı ve
federal milletvekilliği göre-
vmden beklenmedık bir an-
da istifa eden ve 'köşesine
çeküen' Oskar Lafontaine,
siyasete yeniden ısınabilece-
ği yönûnde sinyallervenne-
ye başladı.
Istifasının birinci yıldönü-
mü nedeniyle bir televizyon
kanalının sorulannı yanıtla-
yan Lafontaine, önce yerel
düzeyde olmak ûzere siya-
sete yeniden müdafaale ede-
bileceğini söyledi. Bazen
"Acaba doğru mu yaptmT
diye kendi kendine sorduğu-
nu belirten SPD'nin eski ge-
nel başkanı, istifasına üzül-
düğü anlar da olduğunu ka-
bul ettı. AJmanya ve Avrupa
sosyal demokrat hareketinın
etkik ismi, istifa nedenleri-
nın hâlâ önemli olduğunu da
sözlerine ekledi. Federal dü-
zeyde siyasete kanşmayı
şımdılık düşünmedığıni
kaydeden Oskar Lafontaine,
SPD'nin nısan ayı başında
Saadand'daki parti kongre-
sinde bir konuşma yaparak
bellı konularda görüşlerini
açıklamak istediğini belirtti
ve partüi delegelerle bir ara-
ya gelme gereksinimı içinde
olduğunu söyledi. Başbakan
Schrikfcr'ın, kendisini 'eko-
noni düşmanı' bu- politika
ızlemekle suçladığı gûn, or-
ta ve küçük ölçekli işletme-
lere yönelik 6 milyar mark-
lık bir veıgı yükünûn kaldı-
nldığına da işaret eden La-
fontaine, Deutsche Bank-
Dresdner Bank evliliği tü-
ründen fûzyonlara, 'eğersa-
dece borsayıyükseltmekiçin
yaptimamışlarsa' karşı çıkı-
lamayacağıru hatırlattı. Os-
kar Lafontaine, çalışanlann
bu üp gehşmelerde daha" faz-
la söz sahibı olması gerektı-
ğini de savundu.
SPD'nin son kamuoyu
araştırmalannda ön sıralarda
yer almasının, partinin gü-
cünden mi, yoksa 'diğerleri-
nin' zayıfhğından mı kay-
naklandığının iyı tartışılma-
sı gerektığını kaydeden sos-
yal demokrat politikacı, ak-
tif siyasetten çekılme karan-
na yol açan koşullann varh-
ğuıa işaret ederken, SPD
üyelerinin kendisini anlama-
sını da istedi.
Halen Avrupa sosyal de-
mokrasisi üzerinde yeni bir
kıtap yazmakta olduğunu da
kaydeden Lafontaine, "IMF
ve NVaB Street benim poSti-
kalanma otamsaz yaktoyr-
dL Bu, spekûbsMMia, döviz
g p
ra kazandmasma ve bunla-
nntektekülketenfckiohun-
suz toplumsal sonoçfauina
karşı otduğum için böyle
otunhı" diye konuştu.
FetHııllalıçılara lıaı>is• Baştarafi 1. Sayfada
bir kod adı bulunduğu belirtüdi.
Aynca bu harekete girenlerin sûreklı
Said Nursi'nin kıtaplanru okuduklan
ve bu kitaplan ön plana
çıkardıklanndan, gelecekte
Kuranıkerim'i bile tanımamalannın
mûmkün olabileceği vurgulandı.
Bazı Tûrk işadamlan da
yardun etmiş
Nur evlerinde kalanlann yeme içme
ve kira masraflannın teşkilat
tarafından karşılandığı, bazı
öğrencilere 30 Ue 100 dolar arasında
burs verildıği, daha çok taşra
vilayetlenndeki Özbek-Türk
liselerinde okuyan gençlere el
aüldığı ye Maliye Enstitüsü, Cihan
Dilleri Oniversitesi ve Diplomasi
Üniversitesi öğrencileri arasında
hızla örgûtlenme olduğu kaydedilen
kararda, bazı Tûrk işadamlaruun da
bu harekete maddi yardımda
bulunduğu öne sürüldü. Kararda,
savcılıkça, hareketın gizlı bir hareket
olduğu ve buna göre cezalandırma
isteminde bulunulduğu hatırlatılarak,
-Herne kadar buteşkflaöngbii i^er
yaptığına inşldn karineler rnevcut ise
de, devkti hedef almadığından
özbekistaıı ceza yasasınm flgfli
maddeterince öogörâlen yflksek
C a z i a n t e p E m n i y e t M ü d i i r ü A l i K a l k a n
'HitfbuUahyeraltına indi'• Baştarafi 1. Sayfada
kâde devam ediyor. HizbuDah cani bir terör örgûtû.
Kesinlikk insana acımıyor. Eylemde öiürkrse şehit
olacaklannı düşünûyoıiar. Bu anlayışta otduklan için hiç
çekmmeden, aamasızca çocuklan da eylemlerinde
kalkan olarak kuOanabfliyariaıf
Kalkan, örgüte yönelik operasyonlar başladığı
gûnden bu yana vatandaşlardan çok sayıda ihbar
geldığıni, tüm ihbarlarm tek tek ıncelendığıni ıfade etti.
Bir süre önce Nizip yolu yakınlannda bir mağarada
bulunan cesedin ktmliginnı henüz tespit edılemediğini,
DNA testinin sonuçlannın beklendiğini ifade eden
Kalkan, Gaziantep'ten kaçınlan 3 kışiyle ilgili
araştırmanın da sürdügünü anlattı. Kalkan, örgüte ait bir
villada ele geçirilen silahlarla ilgili balistik
incelemelerin de devam ettiğinı söyledi.
Nevşehir'in Kozaklı ilçesine bağlı Karasenir
beldesinde jandarma tarafından yakalanan
BtAD üyesi 13 kişi Kozakh Sulh Ceza Mahkemesi'ne
çıkanldı. "Tüm lsfcun ülkelerini bir çatı aMında
topiayarak bir halifeye bağh Islam devieti kunnak için
çahşmalar yapüklan"belırlenen sanıklardan Nazü Tan,
AH Tan ve babası Fazh Tan tutuklandı. Aralannda
Karasenir'in Fazilet Partili Belediye Başkanı Vabdi
Gflrbfiz'ün de bulunduğu 10 kişi ise tutuksuz
yargılanmak üzere serbest bırakıldı. BLAD'ın lideri
Hacı Ahmet Didin ıle iki arkadaşı ise Ankara'da
yakalanmıştı.
cezalara hükmedilınenıiştir" denildi.
Gerekçeli kararda, Nurculuk
hareketinın Özbekıstan sonımlusu
Cemalettin Aydoğan'ın Türkiye'ye
dönmesinden soora yerine Hacettepe
Üniversitesi mezunu Namık
Subaşı'nın geçüği kaydedildi.
Savcılıkça, Subaşı'nın özel olarak bu
iş için Tûrkiye'den getirildıği
iddiasının ise gerçeğı yansıtmadığı
belirtildi. Sanıklann, gözetim altında
iken ifadelennin zorla alındığına
ilişkin beyanlannın dikkate alındığı
ifade edılen kararda, sanık Dümarad
Ahmedov'un evinde küçük miktarda
uyuşturucu bulunduğu, ancak
yapılan ınceleme sonucunda sanığın
uyuşturucu kullanmadığının
anlaşıldığı kaydedildi.
Özbekistan'da, yasadışı aşın dinci
Hizb-ut Tahrir örgütü davasında
yargılanan 12 kişi de, 7 ile 20 yıl
arasında değişen hapis cezalanna
çarptmldı. Sırderya Vilayet
Mahkemesi'nde yapılan karar
duruşmasında, örgütün Özbekistan
sonımlusu HaftmHah Nasırov 20 yıl
ağır hapse mahkûm olurken örgütün
diğer üyeleri Said Cemal Nasırov 18
yıl, Semereddin Sdahaddinov,
Şemseddin Ganiyev, Şerif Kadirov ve
Adil Veiihocayev 17'şer yıl,
Sarahmet Azjmov, Gulamcan
Memecanov, tkram Gıyasov, Ferfaad
Muhammedcanov ve Bahadır
Sabitov 16"şar yıl, Ruzibayev
Tohtahocayev ise 7 yıl ağır hapse
mahkûm edildi. Hâkim tarafından
okunan gerekçeli kararda, sanıklann,
özbekistan Anayasası'nı
değiştirmek, ülkede tslam devieti
kunnak ve halifeliğin yeniden
canlanmasını temin etmek amacıyla
yasadışı Hizb-ut Tahrir örgütünü
kurduklan belirtildi. Kararda aynca,
sanıklann bu amaçla, Internet
aracılığıyla propaganda yaptıklan,
aralannda, "Türkiye'nin
yöneticflerine açık mektup",
"Hanfeük nasıl kaldınkiı", "tank
depremi", "Amerika Müsiümanlara
zulmediyor" ve "Kerimov Yahudi ve
kâfir" başlıklannı taşıyan 40'tan
fazla konuda yüz binlerce bildiri
dağıttıklan kaydedildi. Kararda,
yasadışı örgütün Özbekistan
sonımlusu Hafızullah Nasu-ov'un,
1997'den beri örgüte 15 bin üye
topladığı ve bunlardan 2 bininin
suçlu bulunarak çeşitli cezalara
çarptuıldığı da vurgulandı.
Hüseyin Veliogju'nıın şoförü serbest
• Baştarafi 1. Sayfada
mesinde güvenlik güçleri-
ne yardımcı olduğunu be-
lirterek 4450 Sayılı Piş-
manlık Yasası'ndan yarar-
landınlmasını istedi. Elal-
tunterin'in başvurusunu
değerlendiren îçişleri Ba-
kanlığı, mahkemeye gön-
derdiği yazıda, sanığm po-
lıse Hızbullah'ı çökerteeek
derecede bilgiler verdiği
belırtılerek yasadan yarar-
landınlmasuun uygun ol-
duğunu bildirdi. Bunun
üzerine Diyarbakır 3 No'lu
DGM, dünkü duruşmada
Elaltunterin'i tahliye etti.
Veüoğhı'nun şoforû
Hizbullah'ın önemli bil-
giler veren çok az sayıdaki
itirafçısından olan Şaban
Elaltunterin, DGM savcılı-
ğma verdiği ifadede, Hiz-
bullah'a "PKK'den nefrrt
ettiği için katıkhğmı" anlat-
tı. Elaltunterin, Müslüman
olduğu için yaşamının
PKK tarafından tehdit al-
tında olduğunu, bu neden-
le sahte kimlik taşıdığmı
belirtti. örgüte girmesinde
Hizbullah'ın üst düzey yö-
neticilerinden MefametSu-
dan'ın propagandasının et-
kilı olduğunu anlatan Elal-
tunterin, Hizbullah'a gir-
meden önce Diyarbakır
DSİ Bölge Müdürlüp'nde
ancak.daha son-
ra bu görevinden aynldığı-
nı, şoförlük deneyimi ne-
deniyle örgüt içinde bir sü-
re Hüjeyin VfefioğhTnun şo-
förlüğünü yaptığmı vurgu-
ladı. Elaltunterin ifadesin-
de şunlan söyledi:
"1987yıimdaaBembak-
iavaahk yapbğı için
tran'dan fisbk geürmek
üzere bu ülkeye gidip geb-
yordum. Tahran'da Diyar-
bakırh olan Rıyaeddın
Oğuz adta bir Hizbuflahçı
fle tamştun. Bu kişinin ba-
na verdiği diniderslerinar-
dmdan Diyarbaku-'a gete-
rek llın kttabevinde Hüse-
yin Veboğlu, Mehmet Su-
dan ve Cemal Tutar'la
(BeykozMa yakalandı) ta-
nıştım. Mehmet Sudan ba-
na örgüte ginnemi söyledi
Örgüt içinde propaganda
en çok taziye evkrinde ya-
pıhyordu. Bu evlenk Vefi-
oğhı okuduğu dualar ve di-
ni dersleriyle insanlan çok
çabuk etkisi altına ahyordu.
Velioğlu bu ders ve sohbet-
leri düzenii olarak gerçek-
kştirirdL Bir süre sonra Ve-
Boghı beni Diyarbakır'daki
tskender Paşa Camisi'nin
sorumhısu yapn. Buradald
eğhimlerde başanh olunca
askeri kanatta görevlendi-
rfldim. Daha sonra da 1992
yıDannda PKK'ye kanhm-
lann çok yüksekofanası ne-
deniyle gençlere PKK'nin
Ermeni kökenli olduğu yö-
nünde dersler vermeye baş-
Udun."
PöBs serbest hırakti
Ifadesinde, Hizbullah'nı
üst düzey yöneticilerinden
olan "MeUe Muhammed"
kod adlı Mehmet Beşjr V'a-
rol ve "MeUe Enver" kod
adlı EnverKıbçarslan ile de
tanıştığını anlatan Elaltun-
terin, örgütün şûra üyesi ol-
duğu belirlenen Haa Ba-
yanak'uı da yakın akraba-
sı olduğunu söyledi. Elal-
tunterin şöyle devam etti:
"Cami sonımlusu oldu-
ğum dönemde halka dini
derslerveriyordum. Ancak
Arapca konuşmasuu ve
Kuran'ı bflmediğim için bir
süre sonra camideki insan-
larbenim samimiohnadığı-
ma inandılar. Bu nedenle
örgüt tarafından cami so-
rumluluğundan aunarak
askeri kanada getirildim.
Bu süre içinde aşın alkol
kuflanıyordum. Alkol akiı-
ğım öğrenilince örgütün
hakkunda ölüm karan ÇK
kardığmıduydum. Bu yüz-
den Diyarbakır'dan kaça-
rak Istanbul'a yerleştim.
Fatih semtinde' Sayim Us-
ta Burma Kadayıf' dükkâ-
nı actim. 1994 yıhnda gü-
venlik güçleri Esenler'de
bana kimlik sordular. Ben
de Müshunan oldugum için
'Ordu ülkenin teminatıdır9
• Baştarafi 1. Sayfada
sidir' tesprtmden ilham alarakkendismetevdi edflen gö-
revleri, üstûn bir vazife şuuru ve heyecanıflemiBetine
ye ebedi başkomutan Atatürk'e tayık olacak bir ^kfl-
de yerine getinneyi ilke edinmiştir" dedi.
TSK'nin bugüne dek olduğu gibi bundan sonra da
Türkiye Cumhuriyeti devletinin ülkesi ve milletiyle
bölünmez bütünlüğünün, her türlü iç ve dış tehdide
karşı teminatı ohnaya devam edeceğini kaydeden
Kıvnkoğlu, mesajmda şu açıklamalara da yer verdi:
"Bu mutlu bayram gûnünde yurdumuzun dört bir
yanmda ve ym iıltymi» yfilcıpı^ ıtidpHnhıi^ sarsılmaz
azim veiradeniz, dosta güven düşmana korku veren gü-
cnnüz ve kalbinizde yaşattıgmız üstün vatan sevgiai ile
dolu olarak görevinizin başmda hazır bulunmanız, yü-
ce nuDetimizin sizlere duydugu güvenin en önemli se-
bebini teşkil etmektedir.
Bu duygulaıia,bu muttugünde azizşebiderimizirah-
metle anar, kahraman gazüerimize ve tüm emekü per-
sonehmizeşükranlanmı sunar, onlarla biıükte yurtiçin-
de ve ynrtdışında görevleri başmda buhınan Türk Si-
lahh Knvveüeri'nin siz fedakâr mensuplanmn ve afle-
lerinin Knrban Ba\ ramlarmı sağhk, mumüukve başa-
n dfleklerimk kutianm."
H1PİY9ÜK ÜYBlk 18 HİIYOU TIİ M
VOK. +İPP*T YOKl MAKSİMUM
«AXI TV ik» H.M rA.UOPA H«« UYPUPAt i0*» n^T^T^.ccn.tr
PKK'nin öhım Hstesinde
adunın bulunduğunu söy-
ledim. Bu nedenle üzerim-
deki kimligin sahte olduğu-
nu betirttim. Bunun üzeri-
ne serbest bmdaldım. Gü-
venükgüçlerinin operasyo-
nuyla yakalanmca öldürül-
mekten kurtuldum."
Tunç tahliye ohnuştu
Daha önce de Hizbullah
operasyonlannda güvenlik
güçlerine önemli bilgiler
vererek Hüseyin Velioğ-
lu'nun tstanbul'da kaldığı
evin ortaya çıkanhnasuıı
ve çıkan çatışmada öldü-
rülmesini sağlayan itirafçı
Abdulaziz Tunç idamla
yargılandığı davada tahli-
ye edilmişti.
Mardin'deki Hizbul-
lahın merkez üssü ile bir-
çok sığınak ve sorgu evi-
nin ortaya çıkanlmasmı
sağlayan Tunç, tahliye edil-
diği oturumda karann açık-
lanmasının ardmdan "Ya-
şasm laikTürkiye Cumhu-
riyeti" diye slogan atmıştı.
ALMANYA
PKK'nin
destek
isteği
FRANKFURT (CamhB-
riyet Bürosu) - Önceki gün
Hollanda'da bir basın top-
lantısı düzenleyen ve
PKK'nin "Banş. Projesi''
hakkında Avrupa kamuoyu-
na bilgiler veren PKK üst
düzey yöneticilerinden Mo-
rat Karayrian, yeni girişım-
leriyle ilgili Alman Başba-
kanı Gerhard Schröder'e de
bir mektup göndereceklen-
ni ve destek isteyeceklerini
bildirdi. Hükümet Sözcülü-
ğü'nden Cumhuriyet'e ya-
pılan açıklamada ise Ber-
lin'e şimdıye kadar herhan-
gibiryazılı metnin gelmedi-
ğı, vurgulandı.
Alman gazetelerinde, Ka-
rayüan'ın, AbduDah Oca-
lan'dan sonra örgütün en bü-
yûk ismi olduğu öne çıkan-
lırken, PKK'nin büyük bir
değişim sürecı içine girdiği
de belirtildi. Hollanda'ya si-
yası sığınma başvurusunda
bulunan PKK yöneticisi, ör-
gütünün son 6-7 yıllık süre-
de sıyası bir örgüte dönüşme
çabası gösterdiğini, ancak
Öcalan'ın tutuklanmasıyla
bu sürecin kesintiye uğradı-
ğını savundu.
PKK'nin geri çekilme ka-
rarma 20-30 kişüik bir silah-
lı grup dışında tümüyle
uyulduğunu ıddıa eden Ka-
rayılan, "SOahlaruma bı-
rakmakvekendimizitasfiye
etmekistese>dikbie.snahh-
nmıa kfane verecek ve tehü-
keoimaksızmvaşayabiecek-
ûk ki" diye sordu.
Ayağa kalkmadılar
Tekftrcüere
hücre cezasıANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-Ankara 1
No'lu DGM, "durnşma
satonunda ayağa
k & h U
böytece duroşmanBi
inzifoaanı bozdokhn"
gerekçesiyle "Tekfir
örgütü" mensubu
olduğu büdırilen 4
sanığı, 1 ayı hûcrede
olmak üzere 3'er ay
hapis cezasma mahkûm
etti. Davanın dün
görülen ilk oturumuna,
tutuklu sanıkiar
MunammetAtm,
AbdolahAtajHatice
Atay veHavvaTopç»
kanldı. Mahkeme
Başkanı Mehmet Orhan
Karadeniz, sanıklann
kimlik tespitlerinin
yapılması için ayağa
kalkmalannı istedi.
Sanıkiar, ayağa
kalkmayacaklarnu
belirttiler. Karadeniz'in
"Neden
kaBamyonauz" sorusu
üzerine sanık
Muhammet Atay,
"Ahfl^aabaşkaamm
olduğunu ve
kalkmadıklan takdirde
de haklannda yasal
işlem yapılacağını
anımsattı. Sanıkiar,
buna karşm ayağa
kalkmamakta dırendiler.
Karadeniz, sanıklann
ka&raayız.]
gtrtğt mahkfmeaizi
tannmyonon. Çünkû
nıakkemeniz,Afiah'm
ıbaska
y y
konuştu Diğer sanıkiar
da ayağa
kalkmayacaklannı
yineleyerek "sadece
Alah'mtazannda
ayağa ka&acaUanni
n
söyiedUer. Mahkeme
başkanı, sanıklara ayağa
kalkarak savunma
yapmanın bir usul
Hizb-ut Tahrir
ayağa kalkmayarak
durBşmanminzindai
bozdaldar!''
gerekçesiyle 2845 sayıh
DGM'lerin Kuruluşu ve
Yargılama Usulleri
Hakkmda Kanun'un 23.
maddesi geregmce 1 ayı
hücrede olmak üzere
3'er ay hapis cezasına
mahkûm edüdiklerini
açıkladı. Karadeniz,
sanıklann tutukhıhık
hallerinin devamına
karar verildiğmi
bildirdi. Iddianamede,
tutuklu sanıklann cürüm
ışlemek için teşekkül
oluşturduklan, şeriat
esaslanna göre idare
edümediği için Türkiye
Cumhuriyeti Devleti'ni
tağuti (Allah'a şirk
koşan) kabul ettıklen
beliraliyor. Abdullah
Atay, Hatice Atay ve
Havva Topçu'nun
TCK'nin «ctrüm
ijiuııtk içBi cemiyet
kurma" başhğmı
taşryan 313/2-3 ve
"memieketemfliyetini
tebiibevekoyacak
l
askerfktensoğutına''
hükmünü içeren 155.
maddelerine göre 2'şer
aydan 6'şar yua,
Muhammet Atay'ın da
TCK'nin 2 aydan 8 yüa
kadar hapis cezasma
çarptmlması istenryor.
Örgütün
sorumlusıı tntııklandı
(Bürosa) - Islami
esaslara dayaü şeriat
devletı kurmayı
amaçiadığı bildirilen
"Hfab-utTahrir''in
"Türkiye sonımteso"
Ahmet KAçkaya Ue üst
düzey yöneticilerinden
Muhammed Haaefı
\ağmar tutuklandı.
Ankara Emniyet
Müdürlüp Terörle
Mücadele Şubesi
ekıplennce dün
DGM'yesevkedilen
Kıhçkayave
Yağmur'un ifadeleri
DGMCumhuriyırt
SavcısıTabtŞaBt
tarafından alındL Şalk,
iki kişiyi 3713 sayıh
Terörle Mücadele
Yasası'nın "yasadıji
örgüt kurma, buniaruı
foafiyTderinidüzenieme
veyayönetme" '
hükmünü düzenleyen 7.
maddesi geregince
tutuklanmalan
ıstemıyle yedek
hâkimUğesevketd.
Ankara 1 No'lu
DGM'nin yedek hâkimi
Rüstenı Çioğlo
tarafından sorgulanan
Kılıçkaya ve Yağmur,
tnfııHanrh