22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet Imtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmeni: Orhan Erinç # Genel Yayın Koordinatörû: Hikmet Çetinkaya # Yazıışlen Müdürii: tbrahim Yüdız • Sorumlu Müdür: Fikret tlkiz # Haber Merkezi Müdürii: Hakan Kara • Görsel Yönetmen: Fikret Eser Istıhbarat: Cengiz Yüdınm # Ekonomi: Özlem Yözak • Kültür: Handan Şenköken • Spor: Abdnlkadir Yflcebnan • Makaleler Sami Karaören • Düzeltme: Abdullah Yazıcı • Fotoğraf: Erdoğan Köseoğln 9 Bilgı-Belge: Edibe Bağra • Yurt Haberleri: Mehmet Faraç Yayın Kunılu: tlhan Selçnk (Başkan), Orhan Erinç, Hikmet Çetinkaya, Şükran Soner,tbrahim Yıkhz,Orhan Bursah. Mustafa Balbay. Hakan Kara. Ankara Temsilcisi: Mnstafa Balbay Atarürk Bulvan No: 125,Kat:4,BaJcanlıklar-AnkaraTel:4195020(7hat), Faks: 4195027 • Izmır Temsücisı: Serdar Kızık, H. Ziya Blv. 1352 S. 2>3 Tel. 4411220, Faks: 4419117»Adana Temsücisi. Çetin Yigenoğlıı, Inönü Cd 119 S. No:l Kat:l, Tel: 363 12 11. Faks: 363 12 15 Müessese Müdürü: Üstûn Akmen # Koordinatör Ahmet Korulsan • Muhasebe: Bölent Yener • Idare: Höseyin Gnrer • Saüş: Fazilet Koza MEDYA C: • YSnetim Kunılu Başkanı - Genel Müdür: Gfllbin Erduran • Koordinatör: Reha fşıtman 0 Genel MüdürYardımcısı: SevdıÇoban Tel: 514 07 53 - 513 95 80-51384#V61,Faks: 5138463 Yavunlayu ve Basan: Veni Gün Haber Ajanst. Basın ve Yayuıcılık A.Ş. Türkocagı Cad. 39 41 Cağaloglu 34334 tstanbul. PK: 246 - Sirkeci 34435 Isunbul Tel: (0/212) 512 05 05 (20 hat) Faks:(0212)513 85 95 www.cumhuriyet.com.tr 15ŞUBAT2000 lmsak:5.26 Güneş: 6.53 Ögle: 12.25 Örindi: 15.16 Akşam: 17.44 Yatsı: 19.06 Sokak çocuklan gunlerı • ANKARA (AA)- Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu (SHÇEK)"BM Çocuk Haklan Sözleşmesi'nin Türkiye tarafindan imzalanmasının 10. Ydı Kampanyası" çerçevesinde "Sokak Çocuklan Günleri" konulu bir toplantı düzenledi. Çocuk Haklan Sözleşmesi'nin ilke ve hükümlerinin tanıtınu ile toplumsal duyarlılığın arttınlmasının amaçlandığı toplantı19-20 Şubat 2000 tarihlerinde, Istanbul îl Özel Idare Müdürlüğü tl Genel Meclisi Salonu'nda gerçekleştirilecek. Çocukların • KONYA (AA) - Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Biyofızik Anabilim Dah Başkanı Prof. DT. Ilhami Demirel, 5-7 yaşındaki çocuklann yüzde 15'inin altını ıslattığını bildirdi. Prof. Dr. Demirel, "Tedavi edilmeyen çocuklar, hastalığın yıkıcı, küçük düşürücü, toplumdan ve okuldan uzaklaştıncı etkilerinden büyük zarar görürler" dedi. Demirel, altını ıslatan çocuklarda her şeyden önce kendine güven duygusunun azaldığını ve bunun sonucunda ruh sağlığının bozulduğunu belirtti. Av mevsimi açılıyor • ANKARA (AA)- Orman Bakanlığı'nca ağır kış koşullan nedeniyle 28 Ocak 2000'de geçici olarak kapatılan av mevsimi, hava koşullannın mevsim normallerine dönmesi nedeniyle 19 Şubat'ta yeniden açılıyor. Avın orman idarelerinden alınan yazılı izinle yapılabilcegi belirtildi. Sevgffiler Günü'nde protesto da Amerika fle Manfla'daki Fürpin birtiklcri arasındaki askeri tatbikaü protesto eden sözler söylüyor- lar. Üzerlerinde "Hey Joe arük oyun yok. Savaş oyunlan yok", "Gûle güle Joe. Seni istemiyoruz", a JS- RP tatbfludanna hsyn-" yazan kiüp pankarüaria Manfls'dald Amerikan Elçfliği binası önüne gelen ka- dmlar özeDflde Sevgfliler Günü'nü seçmiş. Amaçlan, Manüa ve Washington arasmdaJd askeri bağlan- triarmdan dolayı Fflipinkrin başka ûlkelerdeki mücadeleJerm içine süruldenmesmi engeflemek. Sabotaj dalgası korkusu Internetkorsanlarvun birayağıAhnanyalda e-posta: tan @ prizma. net tr FRANKFDRT(Cmn- hariyet)-lntemet'e yapı- lan ve "Yahoo", "Ama- zon", "eBu}" gibi sektör devlerinin sistemleıini çö- kerten sabotajlarda, Al- manya'da geliştirilen bir programın da kuUanıhnış olabileceği ıJen sûrûldü. Korsanlann, bazı Alman firmalannın sistemlerine de "çengei atüğmın", bu arada kısmen de başanlı olduklarmın saptanması, telaş ve uyanlann artma- sına neden oldu. Federal Güvenlik ve Enformasyon Teknoloji- si Dairesi'nden(BSI) ya- pılan açıklamada, Al- manya'nın bir sabotaj dalgasıyla karşı karşıya kaldığına dikkatçekıldi. BSIyetkililen,saldınhe- defleri arasında, elektro- nik sistemler üzerinden sanş yapan ticari firma- lar ile bazı ulaşım fırma- lannın bilgilendirme sıs- temlerinin de yer aldığı- nı bildirdiler. Köln'deki bir telefon fîrması, Net Cologne, kendi sistemi- ne böyle bir sabotaj giri- şimi oldugunu açıkladı. Bu arada Amerikalı güvenlik uzmanlan, ge- çen haflaki sabotajın fa- illerini arama girişimle- rini hızlandırdı. Stanford ve Santa Barbara üniver- sitelerinin sistemlerinden hareketle gerçekleştiri- len bu eylemlerde *St«c- hekfraht" (Dikenli Tel) adlı bir Alman program paketının de kullanıldıgı ileri sûrüldû. Söz konusu progra- mın "Mtrter" müstear adıyla calışan program- cısı, e-Mail üzerinden geçtiği bir açıklamada, sabotaj eylemJennden ba- zılannda kendisinin ge- liştirdiği programın da kullanılmış olabileceğı- ni kabul etti. GÖZÜM SEYREYLE /IŞIL ÖZGENTÜRK Hani bazen her şey basar. Günlük hayarm ritminden bir süre için uzaklaşıp bir yerlere gıtme isteği dayanıl- maz olur. Işte o zaman siz be- ni dinleyin, bir vapura atla- yıp Ada'ya gidin. Özelükle de Büyükada'ya. Gündelik yaşamın sıkıcı ritmi, daha ıskelede kendini garip, adlandıramadığım bir uçanlığa, bir özgürlük duy- gusuna bırakıveriyor. Deni- zin kokusu mu, vapur bek- leyenlerin birbirlerine hatır sorup hemen "gül ekmekiçin hangi mevsimin uygun oMo- ğuna" dair yaptıklan aya- küstü toplantı mı bilmiyo- rum, ama Ada'ya gıttığim o gün tanık olduğum, sadece benim değü, çevremdeki her- kesın yüzünde, saçlannda, ellerinde bir özgürlük duy- gusu. Buramburam. Vapur yolculuğu bu öz- gürlük duygusunu, bu uça- nlığı daha da uç bir noktaya çıkanyor. O gün denizden esen rüzgâra karşı nispeten kapalı, arka güvertede otu- ranlar hep birlikte sadece iki şeyle meşguller. Biri iki yaş- lannda takkesi basında, afa- can mı afacan bir oğlan ço- cuğu. Güvertede koşrurup duruyor. O, bir anda herke- sin sevgilisi olmayı başaran- lardan. Sevildiğinin farkın- da, şımardıkça şımarıyor. Her şeyi istiyor. Çay, gazoz, çikolata. Annesinin disiplin anlayışı oldukça kaü ama o kış günü, o güvertede bu di- siplinanlayışı birandaçökü- yor. Oğlan çocuğu bir elin- de gazoz, öteki elinde çiko- lata koşup duruyor. Ve olağanüstü iki köpek, çocuk herhangi bir boşluk anında denize yuvarlanma- sın diye dikkat kesilmiş, ger- gin onu takip ediyorlar. Köpekler bakımlı ve va- kurlar. Biri siyah tüyleri gü- neşte kızıl panltılar saçan genç bir Kurt Öteki iki yaş- lannda bir Boxer. Küçük oğ- lan çocuğuna karşı öylesıne anlayışh davranıyorlar ki, se- Bir laş günüAda9 da ninki, Kurt'un kuyruğunu çekip, Boxer'in o yaşh, bü- ge suratına küçük tokatlar indiriyor. tki köpek, sadece anlayış- la bakıyorlar ona. Herkes her türlü işi, ko- nuşmayı bırakmış oğlan ço- cuğu ve köpeklerle meşgul. Ve bu hengâmede vapurAda Iskelesi'ne yanaşıyor. tskele bu kış gününde in- sana hüzün veriyor. Yazm cıvdnlı kalabalığı onun yal- nızhğım hep örterdi, şimdi o koskoca güzelim bina tüm yalnızlığıyla insanlan kar- şılıyor. Burada bir an zama- Insanı kilometrelerce yürü- tebüir. Ama beni değil. Ben kıyıdaki camekânlannda bir- birinden diri ve gözalıcı ba- hklar sergileyen lokantala- nn önünden ağır ağır geçip kendi Ada lokantama gide- rim. Çünkü daha kapryı açıp lokantaya girdiğimde bili- rim ki, az önce şömine ya- kılmıs, engüzelmezelerçok- tan tezgâha dizUmiştir. Bana ve arkadaşlanma sa- dece yemesi kalmıştır. Fakat Sait Faik'in kulak- lan çınlasın, bu Ada'lar ger- çektebirerkedi cenneti. Dün- yanm hiçbir yerinde bura- nın ne denli çabuk geçtiği akhnıza geliveriyor. Boşve- rin, geçip giden zamana bir selam gönderip Ada'nm iç- lerine dalın. Ne çok çekiç sesi değil mi? Evet, her yerde inşaat var. Ada'nın kış günlerinde gerçek sahipleri inşaat işçi- leri. Kars'tan, Malatya'dan, Erzurum'dan gelmişler. Ve hiç durmadan çekiç sallıyor- lar. Belli ki, içlerinde en ka- labalık grup Malatyahlar. Ada'nm hemen ağzında gö- zalıcı bir tabelanın asılı ol- duğu kocaman bir deraek bi- nası var: "Malaryanlar DerneğL" Çekiç sesleri, marü ve dal- galann sesleri üstünde ge- çip bütün biradayı kuşatıyor. Ve siz elınızde olmadan o ritme kaptınyorsunuz ken- dinizi. Dinamik birritimbu. daki kediler kadar kendini beğenmiş kediler yoktur. Ka- nnlan balıkçüann attığı ar- ük balıklarla öylesine doy- muşturki, önlerine koyduğu- nuz istavrit, hamsi gibi ucuz balıklara kibarca burun kıvi- nrlar. Biraz ilgi gösterdiği- nizde de dik dik yüzünüzeba- karlar "ne var, neotayor" gi- bısınden. Kendilerini Ada'nın sahi- bi samrlar. Biraz öyledirde... Az önce şöminesi yanan Ada lokantama gitmekten söz etmiştim. tşte kapıyı açıp gıriyorum. Adnan'ın Yeri bu- rası. Sahibi Adnan Bey, tam bir beyefendidir. Şöminede pasürma kızartümasına ya da közde patlıcan yapılma- sına hiç ses çıkarmaz. Ama meze seçmenize kanşır. Kü- çük tabaklarda sunduğu kuş- konmaz, Brüksel lahanası, patlıcan salatası, közde kır- mızı biber ve daha adlarmı bir türlü ezberleyemediğim ot çeşitleri öylesine lezzetb- dir ki, hepsinden yemeğe kalktığınızda balığa yerkal- maz. Bu nederJe Adnan Bey, meze işine kanşır. Her şeyi kıvamında verir. Çünkü bu meze ışınm pirleri, Rumdost- lanndan öyîe görmüştür, öy- le de sürdürür. Adnan Bey'in en büyük tutkusu zeytinyağıdır. Bu ko- nuda saatlerce konuşabilir. Bu arada da masalarda bu- lunan 100 gramlık, zeytinya- ğı dolu şişeleri biranönce bo- şaJtmaruzı bekler. Adnan Bey öyledir, zeytinyağını seveni sever. Şöminenin karşısında ba- lıklannızı yerken zamanı unutursunuz. Işleri güçleri' unutursunuz. Akhmza hep güzel hikâyeler gelir. Baş- larsımz anlatmaya, bir ara yan masadan birileri masa- nıza gelir, istemeden anlatı- lan hikâyelere kulak misafl- ri ohnuştur, teşekkürlerini sunar. Siz daha çok hikâye anlat- mak istersiniz, ama vakh git- me vaktıdır. tşte işin en zor yeri burasıdır. Karanlık çök- müştür, yollarda kimseler yoktur, sadece kahvelerde birileri vardır. Akşam üstü- nün o melankolık anlannı Adalılar yahıız geçinneme- ye ayn bir özen gösterirler. Yoksa Ada da insana basar. Siz de bu genel eğilime uyar ve o kahvelerden birine gi- rip bir çay içersiniz. Sonra birden bir an önce Ada'yı terk etmek istersiniz. Alışık değilsiniz çünkü. Böylesi bir çıplak yalruz- lık ancak Adalılann kaldı- rabileceği bir şeydir. Yeni- den vapura bindiğinizde de kendinızi yorgun, ama mut- lu hissedersiniz. Sanki uzun bir seyahat yapmış gibi. Buaralarhani basarsa her şey, benden size söylemesi Ada'ya gidin. jsoz50@hotmafl.com SINIRSIZ İNTERNET • • • • * OOLAR HERAY 50 SMTE KADAR SAAT ÛCRETİ (HER AYIN İLK 1 SAATİ SEDAVA) HERAY 50 SAATTEN SONRAKİ SAAT ÜCRETI 0,28 SABAH 8'DEN AKŞAM 1 8 E KADAR İNTERNET FİYATI HERAY 50 SAATE KADAR SAATÜCRETt 0 , 1 6 0OIAR HERAY 5 0 SAATTEN SONRAKİ SAAT ÜCRETİ GECE 23'TEN SABAH 7'YE KADAR İNTERNET Maı intrboyu :3 2(6 "5•o 8 lyorsur =3 = | Q _ç İxirKise 3 ÇOC > FİYATI 1 DOUR MERAY 50 SAATE KADAR SAAT ÛCRETİ 0,12 HERAY 50 SAATTEN SONRAKİ SAAT ÜCRETİ KONTORLU 15 SAATLİK İNTERNET FİYATI g DOLAR KULLANIM SÜRESİ 1 5 SAAT ÇOCUKLAR İÇİN KONTÖRLÜ 10 SAATLİK İNTERNET ixir Müşterf Destek Hattı: (0216) 458 48 48 Internet Adresi: www.ixir.net E-Posta: destek@ixir.net 1x1 r
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear