14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
6 ARALIK 2000 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA / ekonomi@cumhuriyetcom.tr 13 Hükümetin umutla sanldığı IMF kredisinin, uzun vadeli bir çözüm olmayacağı belirtiliyor Kriz yalııızca ertelenecekEkonomi Servisi - Piyasalarda yaşanan mali kriz, "para geli- yor" haberlerine karşuı derinle- şirken hükümetin "can sünidi" gibi sanldığı ve emek kesimine ödettirilecek ağır bedel karşılı- ğında verilmesi planlanan kredi- nin sadece krizi erteleyeceği be- lirtiliyor. Özelleştirmenin hızlandınl- masına yönelik baskılann ise özellikle "oldubitti"ye getiril- rnek istenen Türk Telekom'un satışında büyük kayba yol açaca- gı öne sürülüyor. Türkiye koşul- lanna uygun ve uzun vadeli çö- • Türkiye koşullanna uygun ve uzun vadeli çözümler üretmek yerine, IMF'nin "kemer sıktır ve büyük kamu şirketlerini sat" biçiminde özetlenen politikalannı aynen uygulayan hükümetin, gelinen noktada kredi için el açmak dışında çaresi zümlerüretmek yerine, IMF'nin u kemersıkür ve büyük kamu şir- ketlerini sat" biçiminde özetle- nen politikalannı aynen uygula- yan hükümetin, gelinen noktada kredi için el açmak dışında çare- si kalmadığı vurgulanıyor. Eko- nomistler, bir yandan kamu har- camalannın kısılması, işçi ve memurun ücret ve maaşlannın arttınlmaması, tanm kesiminden kalmadığı vurgulanıyor. devlet desteğinin çekilmesi ve sosyal güvenliğin çökertilmesi politikalannı "istikrar progra- mı" adı altında uygulayan hükü- metin öngörülen sonuçlan alma- dığına dikkat çekiyorlar. Emek kesimine ağıryükler ge- tirilmesine karşın progranun da- ha birinci yılında tökezlediğini belirten uzmanlara göre, büyü- yen dış ticaret açığı ve yabancı sermayenin yine kısa vadeli faiz kazancıyla Türkiye'ye gelmesi, IMF'nin kredi karşılığında bugün dayattığı "önknder" de "Türid- ye'yi düze çıkarmavacak". Hükümet, sadece bir hafta içinde yurtdışına çıkan döviz miktan kadar, 5-6 milyar dolar- lık borç paketi karşılığında Türk Telekom'un özelleştirilmesini hızlandınrsa kurum değerinin ÂELEK0MGENEL MÜDÜRÜHOŞNUTSUZ 'Türk tarafı söz sahibi olamayacak' Ekonomi Servisi - Türk Tele- kom Genel Müdürü lbrahim Hakkı Alptürk, Türk Tele- kom'un özelleştirilmesi için ya- pılan son düzenlemenin yöneti- mi tamamen stratejik ortağa bı- raktığını belirterek "Türktarafi biçbir şeküdesdz sahibi olamaya- cak" dedi. EuroForum'un düzenlediği 3. yıllık uluslararası "Türkiye'de Telekomünikasyon Zirvesi"nde konuşan Alptürk, yönetim kuru- lunda Türk tarafinın çoğunluk oluşturmasına karşın "personeL, idari, mati, yönetim ve şirket ana sözleşmesi'' gibi konularda oybir- liği gerekeceğine ilişkin madde- nın "stratejik ortak kabul erme- diği taktirde hiçbir şey yapılama- vacağmT ortaya koydugunu söy- ledi. Alptürk, Türk Telekom'un özelleştirmesiyle ilgili son dü- zenlemelerle ilgili olarak hoşnut- suzluğunu dile getirerek "Tama- mensJyasibirkarardır.Bizimsay- gj göstermekten başka yapacak hiçbirterdhimizyoktur" diye ko- nuştu. Türk Telekom'un tabloyu doğru şekilde ortaya koymak ge- rektığını söyleyen Alptürk, lara dikkat çekti: "Dalgalanmala- ruı ve istikrarsızhğın oktuğu bir ortamda Türk Telekom dünya- daki en son teknolojileri getinne- ye gayret ermişn'r. Türk Teiekom büyük bir kuruluştur. Kimse kü- çümsemesin. Uzun zamandır bir malımız var. Onu, değeri düştü edebryatıyla bir yerlere getirdik." Para birincü değjl' Alptürk, stratejik ortakla bir- likte know-how geleceğine iliş- kin açıklamalar bulunduğunu söyleyerek "Sondüzenlemelerk stratejik ortağın teknolojik alt- yapıya sahip olması konusu bi- raz esnemiş gibi gözüküyor. Böy- leolmamasını istiyoruz. Türk Te- lekom'a teknolojik olarak ilerde ve tecrübeli, büyük bir şirketin talip olması önemli. parayı daha çok \erenin alması değü" dedi. Türk Telekom'un GSM işine girip girmemesi konusunda çok tartışma yaratıldığını belirten Alptürk. "Psikolojik olarak buişi yapmayalım diye üzerimizde bir sıkınn var. Bir hayli çok engelle karşılaşıjoruz'". açıklamasında buluncju.. .<Df ,ynO)}s v j^gi 9 ^^JMF'nin aq rççetesinin faturası, işçflerin tepkisine nedenoluyor. yansma satılacak. Dünya tele- kom şirketlerinin krize girdiğine ve hisselerinin son biryılda yüz- de 5O'den daha yüksek oranda değer yitirdiğine dikkat çekilir- ken ortalama 20 milyar dolar de- ğer biçilen Türk Telekom'un bu ortamda değerinin yan yanya düştüğü vurgulamyor. Bu noktaya nasd geündi? • Hükümet, toplumsal uzlaş- ma sağlamadan ve sürdürülen uygulamalann yükünü toplu- mun değişik kesimlerine denge- li yaymadan IMF politikalannı uygulamaya başladı. • Kendi halkına dayatmalar yaparak dışandan gelen ekono- mik emirleri tartışmadan aynen uygulayan hükümet, kısa vadeli faiz kazancının peşinde olan ya- bancı yatınmcının gözünde "be- ceriksiz, kararh davranamayan ekip" olarak görüldü. • Bankacılıktaki sorunlar sü- rerken IMF'yle genel ekonomik gidişatın görüşüldüğü dönemde, yabancılar ellerindeki hisseleri satmaya başladılar. • Yabancı yatınmcıyı yerli de takip etti. • Yabancılar ellerindeki his- seleri satarak döviz alıp ülke dı- şına çıkardılar. Son bir haftada 6.8 milyar dolar gitti. • Dövizi veren Merkez Ban- kası'na piyasalardan çekilen Türk Lirası döndü. • TL'nin piyasadan çekihnesi, günlük ödemeleri olan bankalar- da panik yarattı. Bankalann gün- lük ödemeleri TL'nin piyasadan çekilmesiyle giderek zorlaşü ve faizler fırlamaya başladı. • MB, piyasadan çekilen TL'yi karşılamak üzere piyasaya TL enjekte etmeye başladı. • Merkez Bankası bu uygula- ma ile IMF'yle yapılan anlaşma- lann limitini aştı. • 'Aa Daç' olarak IMF devre- ye girdi. Fon, para desteği vere- rek müdahale karşılığında, istik- rar programının koşullannı da ağırlaştırarak yürürlükte kalma- sını garantı altına almak ıstıyor. ÇİFTÇİ DOSTU SADULLAH USU1VÜ ÇtttçHer, Hükümeti Baykal'a Şikayet Etti + 16 Haziran 2000 tarihinde yürürlüğe giren 4572 sayılı tanm satış kooperatif- leri birlikleri ile ilgili yasaya tepkiler gide- rek yoğunlaşıyor. Meclis'e, tanm satış kooperatiflerini "özerkleştirmek" gerekçesiyle sunulan ve kabul edilen yasa, birlikleri daha da güdümlü hale getirdi... Yıllarca, iğneden ipliğe kadar her şe- yi özelleştireceklerini açıklayan hükümet yetkilileri tam birçelişki içinde. Şimdi de özel kuruluşlan devletleştirmeye çalışı- yor. 4572 sayılı yasanın bir maddesi tanm satış kooperatiflerinin özerkleştirilmesi- ne imkân tanırken bir başka maddesi de birlikleri tamamen hükümetlerin emrine veriyor. Yeni yasaya göre birlikler yönetim kadrolannı belki kendileri belirleyecekler, ama tanm kesiminin geleceği ile ilgili önemli kararian gene hükümetler belir- leyecek. Tanm kesiminin beklentisi, böylesine birbiri ile bağdaşmayan hükümlerle do- lu biryasa değildi. Çiftçi, hükümetlere ve devlet yetkililerine güvenini yitirdiği için kendi göbeğini kendi kesmek istiyordu. Zira, 1980 yılından sonra işbaşına ge- ten hükümetler, çiftçinin parası ve eme- ği ile kurulan tanm satış kooperatiflerini tüccar ve sanayicilerin emrine verdiler. Çiftçi, kendi öz malı olan kooperatiflerin yönetiminden dışlandı. Böylece, dünyanın hiçbir ülkesinde görülmeyen bir yönetim biçimi ortaya çıktı. Ardından soygun düzeni başladı. Tam 20 yıl, 30 milyon çiftçi çolugu ço- cuğu ile birlikte geceli gündüzlü çalıştı. Ama kazanılan paralar tüccar ve sana- yicilerin kasalanna aktı. Tanm kesimi bu kadar büyük ve acı- masız bir vurguna dayanamazdı. Nite- kim dayanamadı... Bankalardan aldığı yüksek faızli kredileri ödeyemedi. Borç batağına sürüklendı. Tefecilerin eline düştü. Anadan, babadan kalma altınia- n ve degerii ziynet eşyalannı satmak zo- runda kaldı. Türkiye'deki vurgunlar yurtiçinde ve yurtdtşında biraz hayret, biraz da şaşkın- Itkla izleniyor... Tanm kesiminde 20 yıldan beri yaşanan soygunlar... Son aylarda ortaya çıkanlan banka ve KDV vurgun- lannın belki yüz, belki de bin katı... Eğer, çiftçi bugüne kadar emeğinin ve masrafının karşılığını alabilseydi, Türki- ye'de ne enflasyon kalırdı ne de fakirlik. Hatta, tanm satış kooperatifteri son çıkanlan yasa ile tam bağımsızltğına ka- vuşabilmiş olsaydı, gene de çok şey de- ğişecekti. Çiftçi, yavaş da olsa kendisi- ni toparlama şansını yakalayabilecekti. • • • IMF ve Dünya Bankası ile uyum halin- de çalışan hükümetten umutlar kesilin- ce, çfftçiye destek verecek arayışlar baş- ladı... Bu konuda ilk harekete geçen kuru- luş TARİŞ oldu. TARİŞ Genel Müdürü ve birlik yöneticileri siyasi partilerletemasa geçtiler. Kooperatifçilere ilk olumlu yanıt CHP'- den geldi. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ve parti yöneticileri tanm kesimi ile yıllardan beri sıcak ilişkiler içindeydi. Baykal, daveti kabul etti ve geçen haf- ta içinde Izmir'de TARİŞ Genel Müdür- lüğü'nü ziyaret etti. Genel MüdürAyhan Özer ile Zeytinyağı Birliği Başkanı Ca- hrt Çetin, Üzüm Birliği Başkanı Ali Rı- za Türker, Incir Birliği Başkanı Ahmet Acuman ve Pamuk Birliği Başkan Yar- dımcısı Cahit Acın, Baykal'a ayrı ayrı bikji verdiler... Daha doğrusu, hükümeti Deniz Baykal'a şikâyet ettiler... • • • TARİŞ dev bir imparatoriuk. 121 bin ortagı var. En azından bir buçuk milyon insanımızın geçim kaynağı. Mal varlığı ise katrilyonlarla ölçülebilir... Ancak, bu dev kuruluşun düşmanları çok. Holdingler, tüccar ve sanayicilerin bir kısmı TARİŞ'i hiç sevmezler. Gelişme- sini, büyümesini, güçlenmesini asla is- temezler. Çünkü, TARİŞ güçlü olursa, tüccar ve sanayici piyasalarda etkili ola- maz ve vurgun yapamaz. TARİŞ bir çiftçi kuruluşudur. Ama, ay- nı zamanda tüketicileri de özel sektöre karşı korur. Ürün fiyatları yükselmeye başlayınca TARİŞ devreye girerek reka- bet ortamı yaratır ve fiyatlann belli bir dengede kalmasını sağlar. Batılı ülkelerin hepsinde bu tür koope- ratrfler, üretici birlikleri vardır. Bu neden- le tüccar ve sanayici kimseye kazık ata- maz. Herkes nomnal kazancına razı olur. 12 Eylül'de ve daha sonra işbaşına gelen hükümetler, 20 yıl boyunca hep holdinglerden yana politikalar izledikle- ri için TARİŞ, ÇUKOBİRLİK, ANTBİRLİK, FİSKOBİRLİK ve TRAKYABİRLİK gibi kuruluşlann başı dertten kurtulamamış- tır. Ancak, bu dev kurumlar ortaklannın ve zaman zaman da işbaşına gelebilen inançlı yöneticilerinin sayesinde ayakta kalabilmişlerdir. TARlŞ'e ve diğer tanm satış kooperatiflerine saldınlann neden- lerini anlatmaya devam edeceğiz. Kamuoyuna Duyuru! Siemens AG, GSM işletmecisi Telsim Mobil Telekomünikasyon A.Ş.'deki alacaklarına karşılık, İstanbul 2. İcra Müdürlügü'nde, bu şirket aleyhine ifJas yolu ile takip başlatmıştır. Gelişmeler üzerine Telsim, bünyesindeki yazılı, görsel ve sesli iletişim organlarını kullanarak aleyhimize bir karalama kampanyası başlatmıştır. Siemens bu haksıztutum üzerine, gerekli hukuki işlemleri derhal başlatarak, ilgili kuruluş ve kişiler aleyhine maddi ve manevi tazminat davalarını açmıştır. Dünya çapında 153 yıldır faaliyet gösteren Siemens, Türkiye'de de 42 yıldır endüstri ve ekonominin gelişmesine öncü olmuştur. Şirketimiz, sahip oldugu sorumluluk bilinci ile ülkemiz için katma deger oluşturmaya ve müşterilerinden aldığı güven ile onlara en iyi hizmeti vermeye devam edecektir. Kamuoyuna önemle duyurulur. SİEMENS
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear