02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
18 EYLÜL 1999 CUMARTESİ • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERİN DEVAMI 19 TÜRKİYE Istanbul A 25 Sinop A 25 Adana Edime A 27 Samsun A 24 Mersin Kocaeli A 28 Trabzon A 24 Diyarbakır A Çanakkale A 26 Giresun Izrnir Â" 27 Ankara A 22 Şanlıurfa A 25 Mardin Manısa A 29 Eskişehir A 26 Siirt Aydın A 32 Konya Denizli A 28 Sıvas A 24 Hakkâri A 20 Van A 20 Zonguldak A 24 Antalya A 33 Kars 0Açık / ^ Parçdı ftiuttu Bütün bölgeleri- miz az bulutlu ve açık geçecek. Havasrcaklığıbi- razartacak. Rüz- gâr kuzey ve ba- tı yönlerden hafif arasıraortakuv- vette esecek. jys Oslo Helsinki Slockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Y Y Y Y PB PB Y PB 14 17 15 23 22 23 23 24 Bertin Y 23 VT_ Budapeşte PB 24 Madrid Y Viyana 24 Y 23 Belgrad Y 25 Sofya Y 21 23 Roma Y 23 Atına Y 26 Münih Y 18 Zürıh Y 23 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahire Y PB PB PB PB PB PB A 10 33 16 31 25 32 23 33 A 34 ! Sislı ,£223 BuluMu k Çok bulutlu . Yağmurtu Karlı GUNCELcÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada den htç ama hiç söz etmiyor. Eleştirilerin bini, bir paraya gidiyor. Yazılıyor, çi- ziliyor. Hatta idare-i maslahatçı gazete ve TV'ler- de bile zaman zaman bir köşeye sıkıştınlan eleşti- rilere rastlanıyor. Ecevit'le gözü kulağı hatta ağzı konumunda olan, üstelik eşgüdümü sağlamakla görevli kriz masasından sorumlu özkan'da tık yok. Eleştiriler, 17 Ağustos sabahı başlayıp 17 Ey- lül'de bir ayını dolduran deprem felaketinde hemen her konuda eşgüdümün dogru dürüst izine bile rastlanmadığı noktasında yoğunluk kazanıyor. Herhangi bir eteştirideki yanlışlığı düzeltmekte pek mahir ve duyarlı olan Başbakan susuyor. Baş- bakan konuşmayınca, ee tabii Özkan da susuyor. Bu suskunluk neredeyse eşgüdümün yokluğu- nu Başbakanlık'ın da doğruladığı anlamına gete- cek. Hükümetin öteki ortaklan mı? ANAP, Ameri- ka'nın Türkiye'de yapacağı "enerji yatınmlan ile" uğraşıyor. MHP ise, hâlâ hükümet olmanın gururunu sin- dirmekle meşgul. Bu hükümetin belli başlı sJoganlanndan biri, "şef- /afl//c"tı. Şeffafhğı, özellikleeşgüdümsüzlüğün kolgezdi- ği yardımlarda veya çadır dağrtımında bulabilirsen bul. Deprem için derneklerden devlet kuruluşlanna degin resmi ve özel bankalarda açtlan hesapların haddi hesabı yok. Ama bu hesaplarda kaç lira toplandığını bilen de yok. Perişanlığın kanıtı, Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanı Osman Nuri Oduncu'nun bir gazeteye verdiği kısa demeçte. "Yardımlann Ziraat Bankası'ndaki ortak hesap- ta yer almamast dolayısıyla şu ana kadar ne kadar yardım toplandığını bilmediklerini" belirtiyor Odun- cu ve "vaaf sahiplerinin 24 Eylül'e kadar yardım- lann hangi hesapta, ne miktarda biriktiğine dair bil- gi vermelerinr istiyor. Her şeye egemen hükümetimizin işte perişan hali! Şeffaflığa bakın Türkiye'nin gereksindiği yardımlann dolarolarak rakamı da belli değil. Kimine göre 5 milyar, bir di- ğerine göre 7, bir rivayete itibar edilirse 10 milyar dolan geçiyor. Fakat Batı'nın, özellikle IMF'nin rakamı 4-5 mil- yan geçmiyor. IMF, Dünya Bankası, Avrupa Kon- . jSeyi.islam Kalkınma Bankası, Avrupa Yatrrrm Ban- kası ve Japonya'nın açıkladıkları yardım miktan toplam 3 milyar 37 milyon dolar. Yardımlar konusunda "şeffaflık" çeşitli sakınca- lan, hatta söylentileri beraberinde getirirken, dep- rem bölgelerinde eşgüdüm noksanlığı birçok ko- nunun rezalet sözcüğüyle tanımlanmasına yol açı- yor. Yedi ilde "eşgüdüm keşmekeşı" olanca hızıyla sürüyor. "Bölgeye gelen 2885 ekpolise karşın; dağınık- lık ve eşgûdümsüzlük yüzünden asayiş sağlana- mıyor." "Hırsızlık" yardım malzemelerine el atmış. O ka- dar ki, Norveç'in gönderdiği 670 çadır yitmiş. Is- rail yardım heyetinin iki prefabrik tuvaleti bile ça- lınmış. Açık arazide kurulan çadırları yılan korkusu sar- mış. Insanlar, yılana önlem olarak çadırlann etrafı- na sarmısak asıyorlar! Ecevit'e ve hükümet üyelerine sorarsanız, çadır dağıtımında hiçbir aksaklık, şikâyet yok artık. Ama Adapazan'nda ellerinde resmi belgelerie bir aydır çadır alamayan binlerce insan valiliğe yürüyor. Halkın istifasını istediği vali, Ankara'dan çadır gelmezse ne yapacak? Hiç! Oysa validen önce istifa etmesi gereken "biri veya birileri" yok mu? Eşgüdüm, eşgüdümsüzlüğe dönüştü. Tam bir keşmekeş! Basmda 'haksız rekabet'• Baştarafı 1. Sayfada bin liraya yükseliyor. Bu hesaba bayi komisyonu, nakliye, fıre, mürekkep, baskı, film, ulaşım, ha- berieşme ve personel giderleri eklen- medi. Bunlar da eklendiğinde gazetenın toplam maliyetı, satış fiyatının çok çok üstünde bir rakama ulaşıyor. 32 sayfa çıkan Posta (aynca 4 sayfa bulmaca eki), 12 sayfa çıkan Gözcü ve 16 sayfa çıkan Ekonomik Takvim gaze- teleri için de yapılan hesaplar farklı de- w. 32 sayfahk Posta gazetesinin sadece kâğıt maliyeti 36 bin 96 lira. Buna 4 sayfahk bulmaca eki de eklenince 40 bin 608 liraya çıkıyor. 30 bin liraya satılan 12 sayfahk Göz- cü gazetesinin kâğıt maliyeti ise 13 bin 536 lira. 25 bin liraya satılan 16 sayfahk Tak- vim gazetesi ise 18 bin 48 lira. Bu ga- zetelerin fıre ve iadeleri de düşünüldü- ğünde kâğıt masrafı da otomatik olarak artıyor. Yenigûn Haber Ajansı Basın ve Ya- yıncılık AŞ'nin Rekabet Kurumu'na verdiği dilekçede Uzan Grubu'nun sa- hibi olduğu Ulusal Basın Gazetecilik Matbaacıhk, Bilgin Grubu'nun sahıbi olduğu Bilgin Yayıncıhk ve Doğan Gru- bu'nun sahıbi olduğu Simge Yayıncıhk hakkında tedbir karan verilmesi isten- di. Başvuruda, elektrik dağıtımından in- şaata, sigortacıhktan bankacılığa, tele- komünikasyondan radyo ve TV yayın- cılığına kadar değışık birçok alanda fa- aliyet gösteren, finansal gûç açısından Türkiye'nin önde gelen teşebbüs bir- liklennden biri olan Uzan Grubu'nun çıkardığı Star gazetesinin Fıyat indirimi nedeniyle birdenbire çok büyük bir ar- tış gösterdiği ve "diğer şikâyet edilen- ler (Bilgin ve Doğan gruplanna dahü te- şebbüsier) ilebiıükte neredeyse pazann tek hâkimi konumunu pekiştirdigT be- lirtildi. Star gazetesinin ek verdiği günlerdı- şında ortalama 32 sayfa olarak yayım- landığı belirtüen dilekçede şöyle denil- di: "Gazetenin sabş fiyatı olan 50.000 TL; diğer maliyetler (personel ücretJe- ri, mürekkep. film. baskı, dağıtun gide- ri, haberleşme, ulaşun, elektrik, su vb.) bir yanı bırakılacak olsa dahi yalnız ba- şına kâğıt maliyetini karşüayaınayacak bir mebkğdır. Belirtilen durumdâ, Star gazetesinin toplam satış gelirleri ve i- lan/reklam gelirierinin maüyetlerini karşılayamavacak düzeyde olduğu aşi- kârdır.Stargazetesiniyayuniayan teşeb- büs biıüği olan Uzan Örubu, uyguladı- ğı satış fiyatlan ile günlük gazete piya- sasındaki rekabeti bozmak ve kendisi gibi başkaca ekonomik, finansal ve tica- ri avantajlara sahip bulunma> p an rakip- lerini zora sokarak,pKasa dışuıa çıkart- mak amacını gütmektedir." Uzan Grubu'nun. gazete maliyetleri- nin altında satış fiyatı uygulamasının ardında, inşaat, bankacıhk, telekomünı- kasyon, elektrik dağıtım ve işletme sek- törlerinden sağladığı ekonomik ve fi- nansal avantajlann yattıgı vurgulanan dilekçede, "Uzan Grubu, hâkim duru- munu bu şekilde kötüye kullanmak su- retiyle, piyasadaki rakiplerini pivasa dı- şuıa çıkartmak ve böylece 4. güç olarak tanımlanan basında tekel oluştunnak istemektedir" denildi. Uzan Grubu gibi basın dışı ticari fa- aliyetleri bulunan ve yazılı basın, TV alanında pazarda hâkim konumda bulu- nan bir teşebbüs birliği olan Bilgin Gru- bu'nun da Takvim gazetesinin satış fi- yatmı 75.000 TLaen 25.000 TL'ye in- dirdiği anımsatılan dilekçede. "Kana- atimizce, Star gazetesinin başlathğı bu haksız rekabete ayak uydurmak \e pi- yasadan dışlanmamak için yapılan bu uygulama da hâkim durumun kötüye kullanümasıdır. Gerçekten de Tak\1m gazetesinin satış fiyatı ile elde ettiği gettr ve ilan reklam gelirleri maliyelini karşı- layamaz düzcydedir" denildi. Doğan Grubu'na bağh Simge Yayın- cıhk ve Dağjtım AŞ'nin çıkardığı Pos- ta gazetesinin satış fiyatııu düşürmesi- nin de aynı amacı taşıdığı vurgulanan dilekçede, söz konusu uygulamalann basın özgürlüğünü engellemeye yöne- lik olduğu belirtildi. Basın özgürlüğü- nün, basında tekelleşme olgusu ile bağ- daştınlamayacağı ifade edilen dilekçe- de şöyle devam edildi: u Basın özgüriüğünün, dolayısıyla hal- kın bilgilenme hakkuıın gerçekleştiril- mesi açısından, bu hakkm yalnızca ya- salaıia tanınmışohnasuun yeteıü olma- yacagL, aynca, her türlü görüş ve düşün- cenin. haber dolaşımının sağianması için gerekli önlemlerin almması gereklidir. Nitekim, Rekabetin Korunması Hak- kında Kanun, diğer birçok sektörde ol- duğu gibi, basın sektöründe de gecerti o4up, basında tekeUeşmeyi, hâkim du- rumda bulunanlann,halkın bilgilenme- sini tek yönlü olarak beürlemek, yön- lendirmek sonucunu doğuracak kötüye kullannıaları engeDeyici bir düzenleme- dir. Kurumun da kolaytıkla öngörebile- ceğf gibi, pazarda hâkim durumda bu- lunan şikâ>et edilenlerin, devam eden uygulamalan, pazardaki diger yayın or- ganlannı piyasa dışuıa çıkartma sonu- cunu doğuracak niteüktedir. Çünkü, hâ- kim durumda bulunan şikâvet edilenler, maliyetlerinin altında satış fiyatı uygu- lamakla, bu sektördeki zararlaruu, di- ğer sektörlerdeki finansal güçleriyle karşılamakta, pazardaki diğer kuruhış- lar ise böyle bir olanaktan yoksun bu- lunmaktadırlar. Bu durum rekabet ko- şullannın eşitsizliği, adaletsizliği ve açık- ça hâkim durumun kötüye kullanılma- sKfar." "Zaranna gazete saöşı" uygulaması- nın Rekabetin Korunması Hakkındaki Yasaya aykın olduğu vurgulanan dilek- çede, "Basın sektöründe çahşan on bi- ni aşkın çauşanın işini kaybetmesi, bir- çok basın kuruluşunun piyasalardan dı- şan çıkanlması gibi zaraıian doğurucu nitetikteki şikâyet edilenlerin ihlalinin sona erdirUmesi; piyasalan ihlalden ön- ceki durunıa döndürecek tedbirlerin almması; şikâyet edilenler hakkında so- nışturma başlaoiması veyasal yaporun- lann uygulanması" istendi. Damping nedir? Uzan grubunun Star gazetesiyle baş- lattığı. diğer medya gruplanmn da pe- şinden gittiği damping uygulaması için ekonomi sözlüğünde şöyle deniliyor "Maüann maliyet fiyatından aşağı bir fiyatla saüşa çıkanhnasu. Rakipleri yok etmek amacıyla yapıJabikliği gibi bozu- lacak mallan bir an önce eMen çıkar- mak amacıyla da yapılabujr." Gruplar ve yayın kuruluşlan Doğan Grubu: Hürriyet, Milliyet, Posta, Gözcü, Radikal, Asabi ve Fana- tik gazeteleri ile Kanal D. Sabah Grubu: Sabah, Takvim, Taraf- tar Fotomaç gazeteieri ve atv. (Demir- bank'ın sahibi Cıngıllıoğlu aılesiyle Etibank'ın sahibi Bilgin Grubu'nun or- taklığı) Çukurova Grubu: Akşam, Güneş ve Bulvar gazeteleri. Yapı Kredi ve Pa- mukbank'ın sahibi olan Karamehmet ailesinin temsil ettiği Çukurova Grubu, tktisat Bankası'nın sahibi Erol Ak- soy'un Show TV'sine de yüzde 50 or- tak. Uzan Grubu: Star gazetesi. Star, Teleon ve Kral televizyonu... Cem: Dosüuğunuzu unutmayacağız ABD'ninCJ %r C_J • Baştarafı 1. Savfada raANKARA (Cumhu- ri>et Bürosu) - Dışişleri Bakanlığı, deprem fela- ketinin ardından Türki- ye'ye yardımda bulu- nan ülke ve kuruluşlara dün törenle birer teşek- küfplakcti verdi. Dışiş- leri Bakanı Ismafl Cem, büyükelçiîere hitaben "Dostluğunuzu asla unutmavacağız'' dedi. Aralannda Liectens- tein ve Monaco gibi devletlerin de bulundu- ğu 87 ülkeye birer gü- müş plaket ile teşekkür edilirken Türkiye'ye depremden ancak bir hafta sonra geçmiş ol- sun raesajı gönderen Libya ile Yugoslav- ya'ya plaket verilmedi. Dışişleri, Sağlık Baka- nı Osman Dunnuş'un istememesi nedeniyle Türkiye'ye yardım gön- deremeyen Ermenis- tan'a da teşekkür plake- ti verdi. Yunanistan Bü- yükelçisi Yannis Korantis'e şükran plaketi sunu- lurken, yabancı konuklann yoğun alkışlan dikkat çekti. Devlet Konukevi'nde düzenlenen törenin önce- sinde depremde yaşamını kaybedenlerin anısına bir dakıkalık saygı duruşunda bulunuldu. Dışişle- ri Bakanı tsmail Cem, büyükelçiîere hitaben yap- tığı konusmada, "Deprem trajedisini aşmamızda Azerbaycan Bfiyükelçisi Memed Afiyev, plaketini Dışişleri Bakanı İsmail Cem'den akü. (AA) bize maddi ve manevidestekte bulunan halklannı- za ve hükümenerinize teşekkür ederim. Vapdğınız ve yapacaklannız hiçbir zaman unutulmayacak" dedi. Depremin ardından hemen Türkiye'nin yardı- mına koşulduğunu kaydeden Cem, "Kadınla- ruuzveerkekleriniz birimle biıükte,enkaz altında kurtarmaçalışmalanna katüdılar. Bizlerin >aşamı- nı kurtarmak için ken- di yaşamlannı tehlikeye atnlar. Sizler. insanoğhı- nun gerçek doğasuu gösterdiniz. Da>vnışma ve dosthıgunuzu sonsu- za dek anımsayacağız" diye konuştu. Konuk bûyükelçiler adına ko- nuşma yapan Azerbay- can Büyükelçisi Me- med Aliyw de, Türki- ye'de yaşanan büyük trajediden derin üzüntü duyduklannı belirterek, "tnamyorum ki uhısla- rarası da>anışma ve yanhmın desteği ile bü- yük lider Mustafa K.e- mal'in ulusu bu depre- min yaralannı saracak- nr. Yaşasın Türkiye. Türkiye Cumhuriyeti, sonsuza dek var oisun" dedi. Konuşmalann ardın- dan Dışişleri Bakanlığı Müsteşan Korkmaz Haktanır 87 ülke ile UNICEF. UNCHR, Dünya Bankasf nın da aralannda olduğu kuruluş- lara törenle teşekkür plaketi verdi. Ermenistan'ın plaketi, Türkiye'de diplomatik temsılcilıği bulun- madığı için Moskova Büyükelçiliği aracıhğıyla iletilecek. Nijerya, Singapur, Izlanda, Liectenste- in, Monaco. Lüksemburg, Bahreyn'in plaketleri de kendilerine Türkiye'nin dış temsilcilikleri yoluy- la iletilecek. Atilla Mutman: Sosyal patlamalar olabilir • Baştarafı 1. Sayfada çağırma karan aldı. Mutman, dün düzenlediği basın top- lantısında bölgede 15-16 Eylül'de yaptık- lan inceleme sonuçlanna ilişkin bilgi verdi. Bölgedeki büyük depremin ardın- dan, yaşamın normale dönmeye başladı- ğı sırada yaşanan 5.8 büyüklüğündeki artçı depremin yeniden tedirginlik yarat- tığına işaret eden Mutman, özellikle Göl- cük'te yeterince iyileşme göremedikleri- ni söyledi. Sakarya'da kısmen olumlu adımlar atılmasına karşın, Gölcük'te or- ganizasyon ve yetki karmaşasınm surdü- güne işaret eden Mutman, enkaz kaldır- ma, kesin hasar tespiti çahşmalannın ha- len tamamlanamamasının yurttaşlann moralini bozduğunu ifade etti. Deprem bölgesinde, eğitime sağlıklı ortam yara- tılarak bir an önce başlanması gerektiği- ni kaydeden Mutman, bu durumun yaşa- mın normale dönmesine katkı sağlayaca- ğını vurguladı. Halkın tedirginliğini or- tadan kaldırmanın önemine değinen Mutman, "Insanlargeiecelderineyönelik progranu,hedeflerini bilmekistiyor. Hal- kın önüne somut bir hedef konamaz ise bu belirsizlik ortamında istenmeyen sos- yal olavlar geUsebiBr" görüşûnü dile ge- tirdi. Mutman, yardımlann dağıtımı te- kelinin de Kızılay'dan alınmasını isteye- rek. "Bugüne kadar eşgüdüm sistemivie vapdan çadır ve iaşe dağrtunında yetki değisikliğinegidilmeli; Kızday'aduyulan güvensizliknedeniyletekbaşuıa bu kuru- ma yetki verilmemehdir" görüşûnü sa- vundu. Mutman, bir soru üzerine de ra- porlannda Istanbul'un yaşayacağı olası bir büyük depreme karşı ahnacak önlem- lerin bu ilde yapılacak çahşmalar sonra- sında ayn bir bölüm olarak değerlendi- rileceğini ifade etti. Mutman, yurttaşla- nn komisyona ilettiği beklentileri de özetle şöyle sıraladı: - Belediyeler arası yardımlaşma yapı- labilmesine olanak tanınması. - Deprem bölgesinde dava dosyalan- nın artması nedeniyle hukuk davâlann- da kadronun en az iki misline çıkanlma- sı. Hasar görmüş mevcut adli binalann süratle onanlması. Aynca ilave ek bina- lar yaptınlması. - Mevcut imar planlannın revize edil- mesi ve yeni imar planlannın hazırlan- ması, altyapı projelerinin revizyonu ve yeni altyapı projelerinin hazırlanması. İçme suyu ve kanalizasyon şebekesınin yenilenmesi. - Belediye borçlannın, çeşitli kurum- lara olan borçlannın ertelenmesi ya da affedilmesi. Belediyelerin lller Bankası paylannın kesintiye tabi tutuhnadan ödenmesi. - Kira yardımı veya geçici iskân sahi- bi olmak isteyenlerin tek tek belirlenme- si ve sonuçlandınlması. Deprem bölge- sinde çahşan tüm personele özendirici tedbirler alınarak bölgeden göçün engel- lenmesi. Depremde yaşamını kaybeden kamu personeline kıdem tazminatının devlet tarafından ödenmesi. - Depremzede öğrencilerden harç alın- maması. Yalova'da bazı okul onanmlannın ANAP ve MHP'li yerel parti yöneticile- rine verildiği yönündeki bir soru üzeri- ne de komisyon üyesi ve DSP Yalova MiUetvekili Hasan Suna, okul onanm iş- lerinin Yalovalı müteahhitlere verihne- sinin yanhş olduğunu ifade etti. Okul onanmlannın özel uzmanhk gerektirdi- ğini kaydeden Suna, onanm işinin Bayın- dırlık Bakanlığı 'nca il dışından, bu ko- nuda uzman kuruluşlara verilmesi gerek- tiğine de işaret etti. Baştarafı 1. Sayfada rakmasının ardından boşa- lan göreve, kendisine ve görüşlerine yakın bir diplo- matı atamaya çalışan Holb- rooke, böylece adanın ge- leceğine ilişkin diplomatik çabalan perde arkasından yürütmeye çalıştı. Ancak Târkiye ve KKTC'nin, devreye girmesi sonucun- da Egeland'ın yerine Latin Amerika ülkesi olan Şi- li'den Holger'in atanması gündeme geldi. Dışişleri Bakanlığı'ndan üst düzey bir diplomat, Egeland'ın atanmasıyla ilgıli rahatsız- lık gerekçelerini şöyle özetledi: - Egeland'ın kişisel ola- rak çözümde tarafsız kala- bileceğini sanmıyoruz. Ge- çen yıllardaki tutumlann- dan böylesine duyarlı bir sorunda her iki tarafa da ay- nı mesafede durabileceğini söylemek zor. - Daha önce temsilci ola- rak genellikle Latin Ameri- ka ya da Uzakdoğu'dan dip- lomatlar atanırdı. Coğrafya olarak bölgeden uzak olan diplomatlar, tarafsızlıklan- nı koruyabihrlerdi. Örneğin Ann Hercus, soruna ger- çekten gerçekçi yaklaşabil- mişti. - Norveç, ülke olarak ge- nelde KKTC'ye ve ürünle- rine ambargo uygulamakta. Bu durumda, bu ülkeden bir diplomatı kabul etmemiz mümkün değil. - Avrupa Birliği üyesi ol- masa da Norveç'in, Kıbns- AB ilişkileri kapsamında bu göreve atanmasınm doğ- ru olmadıgını düşünüyoruz. Türkiye ve KKTC, Kıb- ns 'ta olası bir çözümün bu- lunmasına yönelik G-8'ler, AB ve BM'nin yaptığı "doğrudan görüşme" çağ- nsına koşullu yeşil ışık yak- tılar. Uluslararası kamuoyu adada olası bir çözümün ze- mininin sağianması için ta- raflann önkosulsuz olarak görüşme masasına oturma- sı konusunda yoğun baskı- Iarda bulunuyorlar. Yunanistan, Türkiye'nin AB adaylığına giden yolun Kıbns'ta birjestten geçtiği- ni belirtirken ABD de, An- kara'yabenzermesajlarve- riyor. Türkiye ve KKTC ise "uzlaşmaz taraP olarak uluslararası kamuoyu önün- de olumsuz bir pozisyonda kalmamak için "doiayh gö- rüşme" formülü üzennde çahşıyorlar. Edinilen bilgi- lere göre, KKTC'nin tanın- ması koşulunun yerine geri- rilmemesi durumunda ya- pılması planlanan bir görüş- me senaryosu şöyle gerçek- leşebilir: - BM'nin yeni temsilcisi, tarafiarla adada mekik dip- lomasisi gerçekleştirir. Bu ziyaretlerin sonunda, taraf- lann hangi konulan ele ala- caklan üzennde bir anlaş- ma sağlanır. - BM Genel Sekreteri Annan, Kıbns'a gelir. Gö- rüşmelerin sağianması için ara bölgede bulunan Ledra Palas'ta iki oda hazırlanır. Kıbns Rum kesimi lideri Glafkos Klerides bir oda- ya,Denktaş diğer odaya yerleşir. Görüşmeler Aıı- nan'ın koordinasyonunda sağlanır. Diplomatik kaynaklar, ABD'nin sunduğu ve bası- na "3 egemennk formülü'1 olarak yansıyan modelin Kıbns Türklerine egemen- lik sağlamadıgı için kabul edilemeyeceğini bildirdiler. ABD'nin Türk ve Rumlara iki otonom yönetim olana- ğını vereceklerini, bu oto- nom kuruluşlann da ortak bir egemenlik kuracaklan- nı beîirten kaynaklar. bu modelin Kıbns Türklerine azınhk olma yolunu açaca- ğını ve kabul edilmesinin olanaklı olmadıgını kaydet- tiler. Fransa'da patltuna T a s a r r u f t e d b i r l e r i Yunanistan ekim ayında yapacağı iatbikııtı iptaletti ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yunanistan'm Ege Denizi'nde ekim ayı içinde yapacağı Parmenion Tatbikatf nı iptal etmesinin ardında ekonomik nedenler olduğu bildirildi. Yunanistan'm deprem sonrasında Avrupa Para Birliği kriterlerini yakalamaya yönelik tasarruf tedbirleri uyguladığı kaydedildi. Atina'nın, Nikiforos Tatbikaö'nı planlandığı gibi gerçekleştireceği bildirildi. Genelkurmay Başkanlığfnın Dışişleri Bakanlığı ile bir araya gelerek konuyu ele aldığı, planlanan tatbikatlann ertelenmesi gibi bir durumun söz konusu olmadığı kaydedildi. 82.7 milyon dolar alacaklardı Sahte çekle vurgun yapmakisteyenleraranıyor ANKARA (AA) - Nijeryah iki kişinin verdiği yabancı bankalara ait "82.7 miyon ABD Dolan" tutanndakı çekleri, Türkiye'de muhabir banka aracıhğıyla bozdurmak isteyen Türk tsadamı Ismafl SaOo, çeklerin sahte çıkması üzerine mali polis tarafından yakalandı. Olayın ortaya çıkması üzerine çekleri veren iki Nijeryalı ile aracılık eden Türk uyruklu bir kadm. tnterpol tarafından aranmaya başlandı. Ankara Emniyet Müdürlüğü Malı Şube Müdürlüğü tarafından gözaltına alınan Satıcı, ifadesinde, paralan tahsil etmesi durumunda kendisine 1 milyon dolar verileceğini söyledi. Kartal EML cinayeti SanıkMuratKurt'a ömür boyu hapîs cezası verildi Istanbul Haber Servisi - Kartal Endüstri Meslek Lisesi'nde bir öğrennen ile eski kız arkadaşını kurşunlayarak öldürdüğü için hakkında iki kez idam istemiyle dava açılan Murat Kurt (18), ömür boyu ağır hapis ve 1 milyon 266 bin 266 lira ağır para cezasma çarptınldı. Kartal 2. Ağjr Ceza Mahkemesi'nde dün görüleo duruşmaya sanık Murat Kurt ile müdahiller katıldı. Duraşmada söz alan Murat Kurt olayın bu şekilde gelişmesinden pişmanlık duyduğunu belirterek "Her şeyi size bjrakıj'orum" dedi. Sanık Murat Kurt karann okunmasının ardından sinir krizi geçirdi. TOULOUSE (Ajans- lar) - Fransa'nın güneyba- tı kenti Toulouse'da mey- dana gelen patlamada bir otelin ciddi biçimde hasar gördüğü ve en az 4 kişinin yaralandığı bildirildi. Polis yetkililerinden ya- pılan açıklamada, Amaud Vital caddesi civannda meydana gelen patlamanın nedeninin henüz bilinmedi- ği ve patlamada Antoine adh otelin bir bölümünün tamamen çöktüğü belirtil- di. Otel Cezayir konsolos- luğunun yanında bulunu- yor. Patlamanm Cezayir'de- ki referandum sonrası mey- dana gelmesi dikkatleri Is- lami militanlara çekiyor. Yıkılan otelden 3 kişinin kurtanldığı, dördüncü kişi- nin de caddeden geçerken patlamayla hafıfçe yaralan- dığı bildirildi. Toulouse hü- kümet yetkilisi Bernard Boucault yaptığı açıklama- da, patlamaya gaz kaçağı- nın neden olabileceğini an- cak başka ihtimallerin de araştınldığını belirtti. Fran- sız arama timlerinin enkaz altından kalanlar olabilece- ği varsayımı üzerine elekt- ronik cihazlarla yıkınülan kontrol ettikleri de bildiril- di. Otelin yanında Cezayir Konsolosluğu'nun bulun- ması bomba ihtimalini gün- deme getirdi. Ancak Kon- solos Saad Nasri yaptığı açıklamada saldın olasılı- ğma inanmadığını çünkü patlamanm cjlduğu sırada binada kimSenin bulun- madığını ileri sürdü.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear