Catalog

30 AĞUSTOS 1999 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA J V U A J J İ U-K kultur(g cumhuriyet.com.tr 15 Borusan Kültür ve Sanat Merkezi'nde sergiler, konserler, söyleşiler ve gösteriler sürüyor Genç sanatçılar tanıtıhyor AHSE.N ERDOGAN Borusan Küllür ve Sanat Mer- kezi'nin kuruluş amaçlanndan il- ki Borusan Oda Orkestrası'nın ;alışmalannı kurumsallaştırmak ve orkestra için bir çalışma me- lcânı sağlamaktı. Ancak etkinlik- leryalnızcaorkestranın çalışma- lan ve konserlenyle sınırlanma- /acaktı: merkezin bünyesinde or- <estranın yanı sıra bir müzik kü- •üphanesi, elli kişihk bir etkinlik ;alonu ve birplastik sanatlar ga- erisi de yeralacakti. 1997 Eki- iıi'nde Beyoğlu Tünel'de beş kat- ıı birbinada hizmet vermeye baş- ! ayan Borusan Kültür ve Sanat Vlerkezi. ıkinci yaşına kurumsal- aşmış ve geniş bir kitleye ulaş- nış olarak giriyor. Borusan Kültür ve Sanat Mer- cezi Genel .Müdürü Sami Caner. nerkezin Borusan Oda Orkestra- ii'ndan kaynaklanan bir müzik ieneyimine dayanarak kuruldu- junu, dolayısıyla önceliğin mü- riğe verildiğini belirtıyor. Geçen lir buçuk yılın değerlendirmesi- ıi yapan Caner. Borusan' m amaç- annı büyük ölçüde gerçekleşti- •ebildigini, ancak son dönemde >rtaya çıkan ekonomık bunalım iolayısıyla bazı projelerı ertele- •nek zorunda kaldıklannı söylü- or: "Özellikle 1999 yüı içinde gerçekleştirmeyi düşündüğfimüz îç projeyi bir süre için askıva al- mak zorunda kaldık. Bunlardan biri eylül ayında \ apmayı düşün- düğümüz bir masterclass. Yaylı ve nefesli sazlar dalında dünyaca ünlü hocalan Istanbul'a davet edip, genç müzisyenlerin onlann deneyimlerinden yararianmaia- nnı sağtayacakûk. Aynca bclli bir sergi programımızdan da \azgeç- mek zorunda kaldık. Bir de mü- aködülleri koymayı düşünüyor- duk ama ne yaak ki o da olmadu ancak bunun alryapısını hazırlı- \oruz. Biitün bu projeleri önü- müzdeki yıldan itibaren yaşama geçirmeye çalışacagız." Samı Caner" i ve diğer yöneti- cilen en çok heyecanlandıran olu- şumlardan biri. Müzik Kütüpha- nesi. îlk kurulduğunda bin kitap- Iık arşıve sahîp olan kütüphane, bu- gün iki bin beş yüzü aşkın kitap, bilgi ve belgeyle Türkiye'de büyük bir boşluğu doldurmaya doğru hız- • Borusan Filarmoni Orkestrası, 2000 yılının yazında büyük bir turneye çıkarak Efes ve Aspendos gibi tarihi mekânlarda konserler verecek. 'Geçtiğimiz Yüzyıla Bakış' başlıklı etkinlikler düzenlenecek. Müzik Kütüphanesi'nde, Türk bestecilerinin notalannın bir arşivi oluşturulacak. Joseph Kosuth ve Joseph Beuys'un yanı sıra genç sanatçılann sergileri açılacak. Yarabcı Drama AtÖrveleri, Evlül '99. Borusan Rlarmoni Orkestrası çauşmalannı Gürer Aykal yönetiminde sürdürüyor. Joseph Beuys'un (sağda) Koleksiyon Sergisi açılacak. la ilerliyor. Genellikle yabancı ya- ymların yer aldığı kütüphanede Türk bestecilerin notalanndan olu- şan bir arşivın kurulması planla- nıyor. Bunun için yaşayan beste- cilere ve hayatta olmayan beste- cilerin yakınlanna birer mektup gönderildiğini ve karşılığında çok olumlu yanıtlaraldıklannı söylü- yor Caner. Nota arşivi. bılgisayar ortamında saklanacak. Mûzik yayımcüığı Borusan Kültür Merkezi. ku- rulduktan bir yıl sonra yayımcı- lık alanına da yöneldi. BÖrusan- ilk olarak Ahmet Say'ın 'Tiirld- ye'nin Müzik Atlası' adlı kitabı- nı yayımladı Başlangıçta. "Ya- yımcılık yapalım nu, vapmayalım mı?" diye uzun uzun düşündük- lerini söyleyen Caner, müzik ya- yımcılığımızın çok kısır olma- sından ötürü. yalnızca müzik ki- taplanyla sınırlı kalmak koşuluy- la bu alana da el attıklanıu söy- lûyor. Yayımcıhğa acele etme- den, kaliteli bir çizgide devam edeceklerini ekliyor sözlerine. Borusan Kültür ve Sanat Mer- kezi'nin açıldığı ilk günden bu yana hizmet veren Plastik Sanat- lar Galerisi, bugün Istanbul'da yokluğu belirgin bir biçimde his- sedilen çağdaş sanatlar galerile- rinin boşluğunu bir ölçüde dol- duruyor. Het yıl ayni' dÖnemler- de aynı kavram altındaki sergite- re yer veren galennin yöneticisi Binnaz Tukin, bu şekilde. sanat- severlerin ne zaman ne tür bir ser- gi gezeceklerini önceden bilebil- diklerini söylüyor. Galeride ha- len çeşitlı üniversitelerin güzel sanatlar fakültelerinde okuyan öğ- rencilerin işlerinin yer aldığı 'Ye- ni Öneriler, Yeni Onermeler 3' başlıklı sergi sürüyor. Galennin 1999-2000 sezonu ise 15 Eylül- 5 Kasım günleri arasında düzen- lenecek olan Joseph Kosuth un 'Konuklar ve Yabancdar (Rossi- ni Türkiye'de)' başlıklı sergisiy- le açılacak. Kasım-aralık döne- minde de 'Istanbul Gidiş-Dönüş' sergi dizisinin ikinçisi gerçekle- ' şecek. Bu kezNevv York'tan"Şük-' ran Aziz. Berlin'den Azade Köker. Paris'ten Osman Dinç ve Viya- na'dan AhmetOran konuk olacak- lar. Üçüncü sergi de 'Ruh ve Be- den İçin Çoğaltmalar' dizisi kap- sammda gerçekleşecek. Sergide kırk sanatçının mücev her üzerine yaptıklan tasanmlann sınırlı sa- yıda üretimleri yeralacak. Şubat- mart ayı döneminde 'Akdeniz Me- taforian' sergi dizisinin ikincisi- ni görme olanağını bulacağız. Mart-nisan ise Joseph Beuys'un 'Koleksiyon Sergisi'ne aynlıyor. Mayıs-haziran için de mimari ta- sanmlann yer aldığı bir serginin düzenlenmesi planlanıyor. Genç besteciiere destek ' Borusan "Kultur Merkezi Et- kinlik Salonu ise oturmuş prog- rammı sürdürecek bu dönemde de: Salı günleri konserler, çarşamba günleri video gösterimleri. per- şembe günleri konferanslar. cu- ma ve cumartesi günleri ise atöl- ye çalışmalan ücretsiz olarak ger- çekleştirilecek. Etkinlik Salo- nu'ndan sorumlu Halkla llişki- ler Müdürü Teri Galimidi. özel- likle genç kuşak Türk bestecile- rinin tanıtımına büyük önem ver- dikjerini ve bunu bir amaç olarak benimsediklerini belirtiyor. "Özel- likle yirmi yaş kuşağındaki genç bestedlere destek olmaya çabşno- ruz, onlan tanıöyoruz. besteleri- ni seslendinneleriııe olanak tam- yoruz. Bu yıl da Ahmet Yürür ve Hasan Uçarsu'nun birlikte dü- zenledikleri 'Istanbul'dan Yeni Müzik' başlıklı konserler kapsa- mında her ay genç bir besteci ta- nıülacak ve onun yapıtian çalı- nacak." Gösteriler, konferanslar Etkinlik Salonu'nda bu yıl ye- ni binyıl konseptine uygun olarak bazı etkinlikler düzenlenecek. Bunlardan biri 'Geçtiğüniz Yfiz- yüa Bakış' başlıklı dizi. Bu çer- çevede, yirminci yüzyılda klasik müzikte, cazda, plastik sanatlar- da nelerin olup bittiği konferans- lar, video ve dia gösterimleriyle elealınacak. Konserprogramı da mümkün olduğu kadar bu temay- la ilintili olarak oluşturulacak. Geçen sezonda da Borusan Kül- tür Merkezi'ne konuk olan Prof. John Cook bu sezon içerisinde Amerikan Operasına Bakış' baş- lıklı, ayda bir kez gerçekleşecek bir etkinliği düzenleyecek. İlk konser ise 21 Eylül Salı günü ger- çekleşecek olan 'Elvan Aracı Trio'nun konseri. Eylül ve ekim ayian içerisinde ayrıca Sera Oda Topluluğu, Tahsin İ nüvar Beşli- si. Camerata İ flemeli Çalgılar Beşlisi ve Hüsrev fsfendiyaroğlu birer dinleti sunacaklar. Bu yıl yeni bir yapılanma içe- risine girerek bir filarmoni or- kestrası halini alan Borusan Oda Orkestrası'nın (Yeni adıyla Boru- san Filarmoni Orkestrası) prog- ramı ise henüz açıklanmadı. Şef Gürer Aykal'ın yönetiminde ça- lışmalarına başlayan orkestra, 2000 yilının yazında büyük bir tur- neye çıkarak Efes ve Aspendos gi- bi tanhi mekânlarda konserler verecek. YAYINEVLERİNDEN YENİ KİTAPLAR (5) Aydınlara armağan kitap CUMHURİYET KİTAPLARI Kültür Servisi - Cumhuriyet Ki- taplan, farklı türleri bir araya geti- ren bir programa sahip yeni yayın döneminde. 1999 Yunus Nadi Oy- kü Ödülü'nün paydaşı Uhi>«Alpay, öykü meraklılanyla yine Cumhu- riyet Kitaplan'ndan çıkacak 'Ma- %i Bir Merhaba' ile buluşacak. An- lık olaylar, kışınin ilgisini çeken olaylar. etkileri süresiz olaylar bü- tüne yöneliyor Alpay'ın kalemiy- le. Cumhuriyet Kitaplan Osman Şa- hin'in bütün öykülerini iki ciltte topladı. Birinci cilüe 37. ıkinci cilt- te de 30 öyküsü yer alıyor Osman Şahin'ın. Kitaplann gırişlerinde ise AdnanBinyazar'ın 'Bir YanveSev- gi Emekçisi'. Talat S. Halman ın 'Acı Duman'. sinema yazan Agah Özgüçün 'Türk Sinemasında Os- man Şahin Filmleri', Prof. Bahri Sa>cı'nın 'Keşke Ronıana Açüsay- dı* başlıklı yazılan ve Sennur Se- zer ve .AB. F. Biür"in değerlendirme- leri yer alıyor. Okurlanm Doğu, Güneydoğu, Çukurova ve Toros insanlanmızın gizemli dünyasına sürüklüyor Şa- hin. Öykülerinde insanın özunde var olan kötülüğü. ölüm temasını. korkuvoı. çarpıtılmış cinsellikleri, kıtlığı. umutsuzluğu. yatırlan, insa- nın doğa ile olan savaşımını. efsa- neleşmiş aşklan, teknoloji ile gelen değişimin insanlar üzerindeki et- kisini yoğun, psikolojik bir derin- likle; coşkulu, şiirsel biranlatımla aktanyor. Mehmet Başaran'ın doğal ve top- lumsal çevTeyı değiştıren, bunu ya- parken kendisi de değişen insanla- nn öyküsünü anlattığı 'Ozgürleşme Eylemi/ Köy Enstitüleri' adlı kita- 3i, Köy Enstitüleri'nin 59. kuruluş yılında Türk aydınına bir armağan <itap niteliğini taşıyor. II. Dünya Savaşı yıllanndasava- ja, faşızme ve militarizme karşı /azdıklarıyla ün kazanan Sabiha ^ertel'in 'II. Diinya Savaşı Tarihi' saşlıklı kitabı da Cumhunyet Kitaplan'ndan çıkacak. Citap 1941-42 yıllannda kaleme alınmış, 1945yılında r'azann evine düzenlenen bir polis baskını sonrasında caybolmuştu. Ancak 1990 yılında bulunabilen, Ser- el'in el yazısıyla ve eski harflerle yazılmış olan kitap, tızı Yıküz Sertel'in çabalanyla yayına hazırlandı. Ya- ar yapıtında II. Dünya Savaşf nın nedenlerini, emper- Osman Şahin AgahOzgüç Sabiha Sertei yalist devletler arasındaki çelişki- lere, komünizm korkusuyla HHler faşizminin desteklenmesıne bağlı- yor. Ilhan Sdçuk'un 'Atatürkçülü- ğün Alfabcsi". DemirtaşCeyhun'un •Çünkü Ben Edebiyatçıyım'. Işıl Ozgentürk'ün *.A1 Gözüm Seyrey- le\ Oral Çahşlarjn "İslamda Ka- dınveCinsellik". İreneMelikofTun •Hacı Bektaş Efsanelerinden". Ne- cati Güngör'ün "İstanbul Fotograf- lan' adlı kitaplannı da yayımlayan Cumhuriyet Kitaplan'ndan sonba- harda çıkacak yapıtlar ise şöyle: Kemal Ateş'in 'Oğretemedigimiz Türkçe'. IşıkKansunun 'MasakJan Bunahma Yeni Diim-a Düzeıu". Ko- nur Ertop'un "Benden Söyiemesi', Adnan Binyazar'ın Agıt Toplu- mu'. Cmit Zileli'nin 'Karanbğa Karşı Yazılar'. Gül Önet'in Bul- maca Stizlüğü' başlıklı kitaplan. PARANTEZ YAYINLARI Parantez Yayınlan yeni yayın dö- nemine 'ÖküzDergtsiYazarian-Çi- zerleri' başlıklı bir dizi ile başlı- yor. Dizinin ilk kitabı Gani Müj- de'nin çocukluğumuzdan hemen hepimizin hatırlayacağı bir oyun- dan esinlenerek yazdığı 'tsim, Şe- hir,Hayvan,Bitki' Oktay Güzeloğhı'nun sokaklar- da yaşayanlan, onJann ilginç hayat hikâyelerini konu ettiği 'YeniŞehir Mobnyalan'. Mehtap Kandemir'in genelevierdeki hayata ve hayat ka- dınlannın yaşamına içerden bir ba- kış getiren. kendi deneyimi ve anı- lanndan oluşan kitabı 'Kompile Muamete" ve Can Barslan'ın gün- delik hayatımızdaki çelişkileri iş- lediği öykülerden oluşan 'Dosdar Sitesi' adlı kitaplan, diziden çıka- cak öteki kitaplar arasında yer alı- yor. Parantez Yayınlan sonbaharda aynca Cüneyt Özdemir'in dene- meler, öyküler, şiirlerden oluşan yeni kitabı 'DûşSesi'ni, DeryaSa- yın'ın uzun bir aradan sonra ya- yımlanan Dinozor Günleri'ni, Metin Üstündağ'ın mi- zah yazılan ve öykülerinden oluşan yeni kitabı 'Detıe- meyenler'i. Charles Bukowski'nin öykü kitabı 'Ölüler Böyle Sever'i, Selçuk Erdem'in karikatür albümü Ka- rikatürler3'üsunacakokura. Agah Özgüç'ün'TürkSi- ncması'nda CinseDik" adlı araştırmasının genışletılmış baskısı da Parantez Yayınlan'ndan çıkacak. Uma Thurman, \Vbody Allen'ın 1930'larda geçen 'Sweet and Lov»down'ında başrolde. Toronto Film Şenliği'nde 'cüretkâr'yapımlar var ENGtNAŞKIN 9 Eylül-18 Eylül arasında gerçekleşecek geleneksel Toronto Uluslararası Film Şen- liği. "pornografik çtzgiye yakın. ancak sa- nat içeriği >üksek fümler" sunuyor. "Cüret- kâr" tanınılı yapımlann başında Fransız ba- yan yönetmen Catherine Breillat'nın "Romance". Italyan yönetmen LaDonna Lu- po ve G. Koreli yönetmen Jang Sun H'oo'nun "Lies" adlı yapıtian yer alıyor. Şenlik direktörü Piers Handling. "52 ülkeden 319 uzun ve kısa metrajh ya- punlann birçoğunda, Av ru- pa'nıngenç yeteneklerinin b- leneceğuıi" açıkladı. Bu yılki şenliğin ünlüler kapsammda, önceki dönem- lere göre çok parlak bir ad listesi içerdiği belli oldu. Şenliğe gelecek Hollyvvo- od kafilesi. Susan Saran- don, Natalie Portman, Ro- bin VVilliams Annette Be- ning, Ralp ve Joseph Fien- nes, Liv Tyler, Jeff Bridges, Nick Nolte, Se- an Penn, Joan Allen. Kevin Spacey, Danny DeV'ito, Brooke Shiclds, Claudia Schiffer, Bnıce \V11ls, Denzel \Vashington ve Elton John gibi süper yıldızlan ıçerirken, bu yıl- ki şenlıkte şu adlardan oluşan çok ünlü yö- netmen kadrosu da var: Atom Egoyan,>ior- man Jewison, Paul Schrader, VVes Craven, Ang Lee, Bill Forsyth, Wayne Wang, Lasse Hallström,Jim Jarmusch, Kevin Smith, Mic- Sean Penn, komediyi deniyor. hael Winterbottom,Jeremy Podeswa, Steven Soderbergh. Gala gecesinde W. Allen'ın filmi Şenlığın galasında, "VV'oody Allen'ın "Swe- et and Lowdown" adlı komedi türü bir ye- ni filmi var. Öteden beri kalabalıklardan uzak kalmasıyla ünlenen ünlü aktör ve yö- nehnenin. 1930"larda geçen filminde Uma Thurman ve Sean Penn baş- rolleri paylaştılar. Gala gece- sinin bir başka yapımı da Puşkin'in şiirinden esinle- nen "Onegm" adlı Hollyvvo- od filmi. Ralph Fiennes'le Liv Tyler'ın başrollen aldı- ğı filmi, Fiennes'in kız kar- deşi olan Martha Fiennes yönetiyor. 18 filmi içeren gala prog- rammda 5 Kanada filmi yer alıyor. Değişik adlar ve ka- tegorilerle sunulan şenlikte, "The Mavericks: Film Ma- kersSessions" adlı olanında seçkin Ingiliz aktörü Tim Roth, yönetmen olarak kar- şımıza çıkıyor. Tim Roth'ı ilk yönetmenlik deneyimi ölan "War Zone", bireysel dep- remler içindeki bir Ingiliz ailesini portreli- yor. Ugiylebeklenen "Director'sSpodight" adlı bölüm, tümüyle, efsanevi Japon yönet- men Kurosawa'nın yapıtlanndan oluşuyor. 24. Toronto Uluslararası Film Şenliği'nde Kanadalı ünlü bayan yönetmen Patricia Ro- zema,JaneAustin'den yapılmış "Mansfıeld Park" adlı adaptasyonla yer alıyor. BUAŞAMADA ŞÜKRAN KURDAKUL Acıları Yaratan Süreçleri Görebilmek "Dev ağzı, kentin çapını bulan bir giyotin geti- rin gözterinizin önüne. O ağzın oburca indiğini, ken- tin bu kesimini, içinde ne varsa hepsiyle birlikte biçtiğini getirin -duvahar, demiryolu hatlan, ara- balar, tezgâhlar, kiliseler, meyve sandıkları, ağaç- lar, gök, kaldınmlar-" John Berger'in savaşı an- latırken yazdığı (Çeviren: Yurdanur Salman) bu sa- tırlar, televizyon kanallarına yansıyan son deprem görüntülerini anımsatmıyor mu bize? Acıların kişiselliğiyle toplumsal olanları arasında fazla bir aynm olmadığını düşünüyorum. Acıya uğ- rayan birey toplumun bir parçası çünkü. Onlann çoğalmasıyla toplumsallaşan bir durum ortaya çı- kıyor. Eskiler acının genellik kazanmasına tek sözcük bulmuşlar: Felaket. Kimi savaşlar da felaket niteliğini taşıyor bizim eskilerin gözünde. Yenilgiye uğramanın belirledi- ği bir durum mu bilemiyorum. Halkımız Enver Paşa'nın Kafkas seferini kuşak- tan kuşağa "Sankamış felaketi" olarak aktanyor da Ulusal Kurtuluş Savaşımızı "Milii Mücadele" ola- rak niteliyor. Yüzeysel olarak bakarsanız her ikisi de savaş. Her ikisinde de insanlar ölümle karşı karşıya. Ama tarihsel olan farklı. Çoğu savaş, aykın toplum güçlerinin bir "oldu- bitti" karşısında bırakmasıdır insanlığı. Temelin- de emperyal istekler. Bu tür savaşları yaratan sü- recin her aşamasında aykırı güçler kendi haksız- lıklarını gizlemeye çalışır dünyadan. Sonuç, yüzyıllardır ınsanlann payına düşen ölüm.. 1870'lerden sonra iki önemli kavram üzerinde düşünülmeye başlandığını biliyoruz. Aykın toplum güçleri. Aykırı doğa güçleri. Her dönemde aykın toplum güçlerinin yarattığı tutsaklık zinciıierinden kurtulmak isteyenler az de- ğil. Düşünce en etkili silahı onların. Tepkileriyle or- tak paydada birleşerek özgürlüğe bir adım daha yaklaşabiliyorlar. Algıları eyleme dönüştükçe gö- rünür görünmez egemenlerın nesnesi olmaktan kurtanyoriar kendilerini. Sürecek olan bir savaşım bu.. Doğanın aykırı güçleri karşısında da boyun eğ- menin, teslim olmanın ötesinde değişik umar yol- ları aramış insanoğlu. Bu savaşımda da elindeki silah, düşüncenin bilimsel bilgiye dönüşmesi. Irmaktaki saldan buhartı gemıye, çakmaktaşın- dan elektriğe.. Her aşama, aykırı doğa güçleri karşısında biraz daha utkumuz. Boyun eğmedikçe yenilgilerden kurtaran bir evrim bu. Yüzyıllar boyunca doğaya teslim olan Japonla- nn depremi yenmesi en açık kanıtı bu evrimin. 1976'da gazetemiz adına çıktığım uzun bir Ege gezisinde önemli bir deprem geçirerek yıkıma uğ- rayan Denizli'ye de gitmiştim. Belediye henüz ça- dırlarda görev yapıyordu. Başkanla görüşürken "Bu felaket bize fay hattı gerçeğini öğretti" demiş- ti bana. "Bizden sonra gelen kuşaklar bu denli ha- sar görmeyecek." İki yıl önce sevgili Necati Cumalı ile birlikte çağ- rılı olarak girtiğimiz Denizli'de fay hattı may hattı aldmlmaksızın yüksettilen yapılan görünce ağlamak- lı olduğumu anımsıyorum. Diyeceğim, aykın toplum güçleriyle savaşımı ba- şaramayanlar, aykın doğa güçleri karşısında da umarsız kalıyorlar. Şimdi Nâzım Hikmet'imizin "ölüme Dair" şiiri- nin son bölümünden dizeler vermek geliyor içim- den: "Bir eski Acem şairi, - Ölüm âdildir, diyor. - Ya- kup, - Ne güzel güldünüz iki gözüm! - Yaşarken bir kere olsun, - Böyle gülmemişsinizdir. - Fakat bekleyin bitsin sözüm. - Bir eski Acem şairi, Ölüm âdil... - Şişeyi bırakın Ahmet Cemil, Boşuna hid- det ediyorsunuz. - Biliyorum, ölümün âdil olması için - Hayatın âdil olması lazım diyorsunuz." Acıları yaratan süreçlerin özelliğini kavrayama- dıkça kurtulmamız olası mı?.. Kültür Bakanlığı'nın etkinlikleri ertelendi ANKARA (Cumhuri- yetBürosu)-KültürBakan- İıgı, Marmara Bölgesi'nde meydana gelen deprem ne- deniyle etkinliklerinin ba- zılannı iptal ederken, ba- zılannuı da ertelendığini açıkladı. Bakanlıktan ya- pılan açıklamaya göre er- telenen ya da ıptaî edilen etkinlikler şöyle: - Osmanlı Devleti'nin kuruluşunun 700'ncü yıl- dönümü için yapılması planlanan bilimsel toplan- tı, konferans, sempozyum. sergi ve kitap basımının dışındaki tüm faaliyetler iptal edildi. - Kültür Bakanlığı'na bağlı koro ve toplulukla- nn. Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerine yapa- cağı turneler ve bazı fes- tivallere katılımlar iptal edildi. - 2000 Yıh Avrupa- sı'nda Yılın Müzesi Ödü- lü'ne aday gösterilen Po- latlı Gordion Müzesı'nin açılışı 18 Eylül 1999tari- hinden9Ekıml999tari- hıne alındı. tzmir'de 13-15 Ekim 1999 tarihınde ya- pılacak olan Uluslararası Geleneksel Tiyatro Festi- %-ali 11-15 Kasım 1999 ta- rihlerine ertelendi. Açıklamada. Adalet Ba- kanlığı tarafından kültür merkezi yapılmak üzere Kültür Bakanlığı'na dev- redilen Sinop Cezaevi 'nin devrinin törensiz bir bı- çimde gerçekleştirildiği de bildirildi. PBV Yazarlar Denneği'nden deppemzedelep için kitap • Kültür Servisi - PEN Yazarlar Demeği, Marmara Bölgesi'nde yaşanan deprem felaketinin ardından PEN Yönetim Kurulu, dernek üyeleri ve gazeteci yazarlann bu konudaki, izlenim, gözlem, duygu ve düşüncelerini derleyen bir kitap çıkaracak. 20. yüzyılın bu büyük felaketine kalıcı bir biçimde tanıklık edılmesi amacını taşıyan kitapla iktidarlann. kurum, kuruluş ve kişılerin felaketteki sorumluluk paylannın voırgulanması umuluyor. Yazılar için telıf ücretinin ödenmeyeceği derginin geliri de depremde zarar gören kişilere aktanlacak. Kitaba 20 sayfayı geçmeyen bir ürünle fşiir. öykü, vb). röportajla. izlenim yazısıyla, makaleyle katılınabilecek. Yazılann son teslim tarihi ise 28 Eylül 1999. (0 212 292 00 26)