Catalog

Cumhuriyet tmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenı: Orhan Erinç 0 Genel Yayın Koordınatörü: Hikmet Çetinkaya 0 Yazıişlen Müdürii Ibrahim Yıldız 0 Sorumlu Müdür: Fikret llkiz 0 Haber Merkezi Müdürii. Hakan K»ra 0 Görsel Yönetmen: Fikret Es«r lstihbarat Cengiz Yıldınm 0 Ekonorru: Ö/lem Yüzak 0 Kültür: Handan Şenköken 0 Spor: Abdülkadir Yücelman 0 Makaleler: Sami Karaören 0 Duzeltme AbduUab Yazıcı 0 Fotoğraf: Erdoğan Köseoğlu 0 Bılgı-Belge: Edibe Buğra 0 Yuri Haberlen: Mehmet Faraç Yayın Kunılu tlhan Selçuk (Başkan), Orhan Erinç, Okta> Kurtböke. Hikmet Çetinkaya. Şûknn Soner. tbnhbn Vıliz. Orhan BurNah. MusUf» BaHny, Hakan Kara. Ankara Temsılcisı. Mustsfa Balbay Atatürk Bulvan No. 125, Kat4, Bakanlıklar-Ankara Tel 4195020(7 hat), Faks:4195O270tzmirTemsücısi:SerdarKızık. H.ZiyaBIv. 1352 S. 2/3 Tel: 4411220, Faks: 4419117 0 AdanaTemsücisi: Çetin Yiğenoğlu, tndnüCd 119 S. No.l Kat:l, Tel. 363 12 11, Faks: 363 12 15 Müessese Miîiürtı Cstün Akmen 0 Koordınalör Ahmet Konıban 9 Muha- sebe Büknt Yener • Idare Hiiseynı Gnrer» Bılp-iîlem NıUİnal*Bıigı- sayarSısan Mirihet Çiler#Sanş FazfletKoza MEDYA C: • Yönetim Kunılu Başkanı - Genel Müdür Gülbin Erdumn • Koorduıatör Retaa Ijjtman • Genel MüdurYarduncısı: SevdaÇoban Tel 514 07 53 - 5139580-5138460-61,Fak5 5138463 Ya)imU%aıı »e Basan: Yenı Oun Haber Ajansı, Basın \c Yayıncıhk A Ş. Tûrkocagı Cad. 3« 41 Cagalojlu 34334 lsunbul. PK 246 - Sirkecı 34435 Istanbul Tel (0.212)512 05 05<20hat) Faks-(0 212) 513 85 95 www.cumhuriyet.com.tr 22 AGUSTOS 1999 tmsak:4.37 Güneş:6.13 Öğle: 13.14 tkindi: 16.59 Akşam: 20.02 Yatsı: 21.31 cezalandınılsın' • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye Barolar Birliği Başkanı Eralp Özgen. görevlerini ihmal eden yetkililer hakkında gereklı soruşturmaya başlanarak, kısa zamanda sonuçlandmlmasını beklediklerini bildirdi. Özgen, depremde can kaybının çok olmasından kazanç hırsı ile yeterli malzeme kullanmayan müteahhitler kadar, yeterli taban analizi yapmadan her yeri imara açan ve yüksek katlı inşaatlara izin veren belediyeler ile gerekli denetimi yapmayan görevlilerin de sorumlu ve suçlu olduklannı ifade etti. Özgen, Sivil Savunma Yasası hükümlerine göre, almması gereken tedbirlerin zamanında alınmadığının anlaşıldığını savundu. Otoyol tpaflğe açıldı • Haber Merkezi- tstanbul-Ankara Otoyolu'nun deprem nedeniyle hasar gören Sakarya Viyadüğü-Akyazı aynmı arasmdaki kesiminde bölünmüş yolun her iki bölümü de trafîge açıldı. Karayollan Genel Müdürlüğü'nden yapılan açıklamaya göre, Istanbul- Ankara Ötoyolu tümüyle ulaşıma açık. Muğla Çevre Yolu'nun muhtelif kesimlerinde sürdürülen yapım çalışmalan nedeniyle sürücülerin trafik işaret ve işaretçilerine dikkat etmeleri gerekıyor. Bartın- Safranbolu yolunun muhtelif kesimleri ile Bartın Çevre Yolu'nda da çalışmalar sürüyor. Otanıda dagmyopuı • lZMİR(AA)-tzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından oluşturulan arama-kurtarma ve acil hizmetler ekibınin, hukuki boşluk nedeniyle dağıtıldığı bildirildi. Belediyenin Arama-Kurtarma ve Acil Hizmetlerden Sorumlu Başkan Danışmanı Fuat Banndır, bir önceki yönetim döneminde kurulan ekibin neden dağıtıldığını şöyle anlattı. "Ekibi oluşturan 50 kişi çeşitli şirketlerde çalışryor gösterilmişti ve değişik şirketlerden maaş alıyorlardı. Ancak söz konusu şirketlerin kuruluş amaçlan arama kurtarma faaliyetlerinden farklı olduğu için personelin baştna çalışmalarda olumsuz bir durum geldiğinde sorumluluk bûyük olacaktı. Hukuk müşavirlerinin görüşleri doğrultusunda ekibi dağıtmak zorunda kaldık." Bölgede hava • ANKARA (AA)- Merkez üssü Kocaeli olan ve birçok ilde felakete yol açan depremden etkilenen bölgede havanın parçalı bulutlu olacagı, 23 Ağustos Pazartesi günü saganak yağış beklendiği bildirildi. Bölgede bugün hava, parçalı bulutlu, öğle saatlerinden sonra yer yer çok bulutlu olacak. Rüzgâr, kuzey ve batı yönlerden hafıf, yer yer orta kuvvette esecek. Basına sansur • ANKARA (ANKA)- Önlem almada geciktigi eleştirilerine hedef olan Başbakanlık Kriz Yönetim Merkezi, felaketle ilgili haber ve genelgeleri verdiği basın kuruluşlan arasında aynm gözeterek sansür bienzen uygulama başlattı. Kriz Yönetim Merkezi görevlileri. basın mensuplanna hiçbir bilgi verilmeyeceğini söyleyerek kapılan kapadılar. Merkez, yayımladığı genelge ve haberlen devletin basın organlanna imza karşılığı verdi. Merkez'in, sansürcü yapısına tepki gösteren Istanbul Barosu avukatlanndan Fatma Karakaş, terör ve doğal afet gibi konularda koordinasyonu sağlamak üzere devreye sokulan Merkez'in, antidemokratik oldugu kadar anayasaya da aykın olduğunu öne sürdü. Yardım çalışmalannda görev verilmeyen BM görevlisi, devlet yöneticilerinin panik içinde olduğunu söyledi 'Organizasyon eksikliği korkunç'• BM görevlisi olarak uzun yıllar Afrika'da yardımlann dağıtımında görev alan Erhun Güven, Türkiye'de deprem yardımlannda organizasyon eksikliği olduğunu belirterek "Önemli olan, yardımlann gelmesinden çok, bunlann ihtiyaç sahiplerine dağıtımının örgütlenmesi ve denetlenmesidir" dedi. ' ' İstanbul Haber Servisi - Birleşmiş Mılletler Kalkınma Programı Mülteciler Yüksek Komiserliği görevlisi olarak uzun yıllar Afrika'da yardımlann dağıtımında görev alan Erhun Güven, deprem sonrası kriz merkezlerine başvurmasına karşın kendisine herhangi bir görev venlmediğıni belirtti. Güven, "Önemli olan yardımlann : . gelmesinden çok, bunlann ihtiyaç sahiplerine dağıtımının örgütlenmesi ve denetlenmesidir" dedi. Radyo Cumhunyet'te "Sözün Özü" programında Yalçın Bayer'in konuğu olan Güven, deprem sonrasında yönetıcilerin ınanılmaz bir panik içinde olduklannı belirterek "Korkunç bir organizasyon eksikliği var. En önemlisi devtette sorumlu IdşOer'Yollar kapalı, iletişim yok. telefonlar çalışmıyor' gibi garip yakınrnalarda bulunuyoriar. Devletin görevi bunlann devamlı tşlemesini sağlamaktir" dıye konuştu. Acil durumlarda insani yardım çalışmalannda bulunduğundan, kriz masalannda çalışmak için ısrar ettiğıni, buna karşın Istanbul Valiliği'ndeki yetkililerin kendisine. bireysel müracaatlara yanıt veremeyeceklerini ve ihtıyaçlannın ohnadığını söylediklerinı ifade eden Güven şunlan söyledi: "Vüayetten çdap sinirden agladım. Bir şeyler yapmak isterken kendimi zavalh ve çaresiz hissettim. Depremleri öngörmek olanaksızdır ama bunun olacagınu geleceğini bilmek doğakhr. Buna hazırukh olnıak gerekir. Hazırükb olmamanın açıklaması olamaz. Haarlıkh olmadığunız için gereken hazuiıklan yapmayanlan itham edıyonım." 'Gereksinim beHrlenmetT Afet oldugu zaman, ılk yapılacak şeyin, afet bölgesine gitmek olduğunu vurgulayan Güven. hemen en dogru bilgileri almak ve ihtiyaçlan belirlemek gerektigini, daha sonra bunlann alınması için para toplanıp ahmlara geçilebileceğini anlattı. Güven, "thtryaçlan çok net ve avnntıh bildirmek gerekir ki, buna göre yardım edikin, Malzemenin gebnesi kolaydır. En zonı bunlann ihtiyacı olanlara gönderilmesi ve dağıtımın denetlenmesidir. Sadece malzemenin yoUanması verjnez. dağıümın denetlenmesi gerekir. Malzemeyi alacak insanın bile denetlenmesi gerekir'' diye konuştu. Güven, kriz masalannın büyük sorumluluğu olduğunu, bütün bu işlerin önleminin alınması sorumluluğunun kriz masalanna düştügünün altını çizdi ve "Önemli olan sözler, vaatler, sayılar ve raporiar değiL yapılanlann sonuçlan. depremzedeleri tatmin edip etmediğidir. De\ let yetkililerinin depremden üç giin sonra botgeye gelmesi açıklanamaz" dedi Erhun Güven: Devlette sorumlu kişi- ler,'Yoflar kapah, iletişim yok, tele fon- lar çalışmnvr' gibi garip yakmmalar- da bulunuyoriar. Devietin görevi bun- lann devamh işlemesini sağlamaknr. Acil Tıp Derneği Genel Başkanı Rodoplu: İlk yardım eğitimi zorunlu olmalı 'Kurtaralım diye öldürdük'SERDARKIZIK IZMİR- Acil Tıp Der- negi Genel Başkam Dr. ÜJ- kümen Rodoplu diyor ki: "İki temel yanhş ortaya çıkü. Birincisi, devlet orga- nize olamadı. tkincisl ilk yardım adıyla bazı insan- lanmız ölmeyecekken i)\- dü, banlan sakat kalma- yacakken kaldı»" Depremin ertesinde kur- dugu ekiple bölgeye giden Rodoplu yukandaki sap- tamayı yaparken, felake- tin 5. gününde hâlâ orga- nizasyon eksikligini yansı- tan şu haberler gazeteler- deyeralıyordu: 0 Rusya'nın Türkiye Büyükelçia Lebedev. Tüp- raş yangınına müdahale için iki uçakla gelen Rus ekibinin görmezden geh'n- dBğbıisöyledi Lebedev,yan- gma aübnak üzere getirüen SÖtodfirOcii maddefcrin çfr- züunesi için gereken suyun sagtaıunadığnu, Amerikan uçaklannaiseher türlü ko- laybgın gösterüdiğini be- UrttL- 0 Yardım malzemeleri- ne çetelerel koyuyor...Ya- lova'da bazı sakalhlar, so- kaklarda şortlan ve kısa pantolonlanyla dolaşanla- n tehdit ederek "Bu bela- lar, felaketler sizin yü- zünden oluyor" diyorlar. Bu insanlan polise şikâ- yet, işe yaramıyor... 0 Marmara çevresinde mayıs ayından başlay^rak oiağandışı yer hareketlerini saptayan Ame- rikab uzmanlar, büyük bir dep- rem oiasılığın betirdiğini, halkın uyarüması gerektigini vurgula- yarak durumu KandflK've bOdir- mişlerdi» Rodoplu bütün bunlann "bü- yflk bir organizasyon gerekUliği- ni" ortaya koydugunu vurgular- ken deprem bölgesinde kendi yaşadıklannı şöyle anlatıyor: " Sah akşamı ulaşük. Birinci- si yoilar karmasadan akanmış. Bir tek trafik polisi yok. Yalo- va'da eski binalar ayakta, yeni- leri yıkıhnış. Denizin hemen ke- narmda,kumsal gfl)i biraiana va- pılmış 5-6 katlı yadık siteler yer- ie bir obnuş. O saatte sadece ka- rayollanna ait bir i; makinesi Kandilli Rasathanesi Türkiye'de yaşanan feiaket bir kez daha devletin ve toplumun depreme hazırhksız olduğunu ortaya koydu. Devlet felakete karşı organize olamazken, ilk yardım konusundaki bilinçsizlik yüzünden, kurtanlabilecek birçok insan öldü ya da sakat kaldı. (HATİCE TL'NCER) var koskoca kentte. Sahgecesi Kı- zılay 'dan eser yok, Shil Savun- ma'dan eser yok. Ertesi gün or- tahkta bir sürü ambulans. trafik sıkışıkhğmdan kühlenmişler, ha- reket edemiyorlar. Stadın yanın- da Eskişehir'den gelen 8 kişüik bir sağfak ekibi, aralannda beyin cerrahı var. O>sa beyin cerrahı- nın orada yapacagı bir şey yok, hastanede, ameliyathanede ol- ması lazım. Ertesi gün Göiciik'te yine aynı manzaralar. Yardım kuruluşlan gelmiş ama künse ne yapacağını bilmiyor. Haber- leşme yok. Yani hiçbû" şey \vk, yok_." t Devtet sınıfta kaldı' ~ Rodoplu, en büyük örgütlü güç olan devletin, afet organizas- yonundan i *sınıftakakügmı"söy- lüyor. Biraz geç kalmakla birhk- te askeriyenin iyi bir yönetim becerisiyle ayakta kalan tek ku- rum olduğunu vurguluyor. Bu, işin organizasyon yani. Soru- nun çözümü için şunlan öneri- yor Rodoplu:u Birincisi ülkenin deprem kuşağmda olduğu ger- çeği kabul edilecek. Her şe>' bu- na göre planlanacak. Felaketler için bir sürü kuruluş var ama bunlann işbirliği yo\i Izmit'te- ki deprem için ilk agızda orada yaşayan uzmanlann da yapaca- ğı bir şey yok. Çünkü herkes ken- di derdine düşüyor önce. Bu ne- denk illerieşJeşörmek gerek.Ör- neğin depremden etkilenmeven bir başka 0 hazu*tutulacak. On- ceden senaryolar yapılacak. Ki- min ne yapacağı, hangi aracı kimierin naal sağlayacağı ve ulaş- tıracağı planlanacak. Telefonlar kesilince alternatiflerinin duru- mu betiıienecek. Bunlann pra- tik uygulamalan denenecek. Ya- ni Japonya'nın >aptığı neyse on- lar uygulanacak. Dahadaönem- lisi rüşvetle, çıkarla zayrf, daya- nıksız inşaat yapıhnası mutiaka önlenecek™" İlk yardım eğitimi gerekli Rodoplu, depremle ilgili ikin- ci önemli konunun "Okyardmı'' olduğunu belirtiyor. Felaketi Tanrı'ya bağlayan, ondan gel- digini, kabullenilmesi gerektigi- ni düşünen insanlann doğal ola- rak bilimsel gerçekleri göz ardı edecegini, egitimin önemini kav- rayamayacağını, bu anlayışın degişmesi gerektigini belirtiyor önce. Sonra da ilk yardım ala- nında yapılan yanlışlıklan vur- gulayarak dogru yaklaşımı gös- teriyor: " Enkazm arbndaki in- sanlar,kolundan bacağmdan çe- kflerek çıkanhyiordu. Bu durum- da basit bir kaburga kınğı bile içorganlannparçaianmasısonu- cu ölüme yol açabilir. Yani biz kurtarayun diye öldürüyoruz, sakat kalmayaeakken sakat bı- rakryoruz» Dozerier, iş maldne- leri enkaz altındakileri kurtara- cağun diye \i kınülara adeta sal- dırdılar. Bunlann tümü yanhş. Doğrusu ne, bunu eğhimle vere- ceğrz. Herkes ilk yardım egrtimi görmeli. Çünkü ilk aln saat çok önemli. İlk yardım eğitimi veril- mesi konusunda yasal düzenle- melerin yapılmasını öneriyo- ruz_" Acil Tıp Derneği Genel Baş- kanı'nın önerisi, bugünkü tab- lonun sorumlulan arasmda gös- terilen yasa yapıcılannın dikka- tini çekecek mi acaba?.. .. IŞILÖZGENTÜRK Hani nerede uzay gemisi görü- nümlü, güvertelerinde barbükü yapılan, güzel kadınlann ve be- sili erkeklerin gevrek gevrek gül- düğü ve içki âlemi yaptıgı tekne- ler? Hani hangisi firladı Degir- mendere'ye, Gölcük'e kostu? Ha- ni nerede özel uçaklar? Onlar ki, konvoylar halinde sabahleyin Moskova'ya havyarlı kahvaltı için uçar, akşam yemeginde Paris'te buluşurlar. Hani neredeler, hangisi Göl- cük'e, Izmit'e koştu? Karayolu kapalıydı, ama deniz ve gök açık- tı. Gitmediler. Gitmezler. Çünkü binlerce insanın ölme- si. binlerce evin yok olması. bin- lerce hayalin ve gelecek umudu- nun sönmesi umurlannda degil. Neden olsun ki, onlar efendiler- dir, bütün Türkiye de onlar için çalışan köleler! Onlara hiçbir şey olmaz. On- lar için köpeklerine ithal mama- nın gelmesi, yeryüzünün bütün ünlü markalannın caddeleri süs- lemesi ve yoliann son model ara- balarla dolması gelişmişligin tek göstergesidir. Onlar hiçbir şey için üzülmez- ler. Çünkü bilirler ki, hükümet- Kopkara leronlann daha çok tekne, daha çok ev, daha çok araba al- ması için çalışırlar. Onlarevlerine hiç- birşey olmayacağı- rudabilirler. keyif- lerinin hiçbir ne- denle kaçmayaca- gmıda. ÜUcedöviziabur cubura gitmiş, bu nedenle TÜPRAŞ rafinerisine sön- dürme işlemi ya- pacak eleman ve yeterli araç alına- mamış, onlara ne! Çünkü onlann her zaman karaborsadan benzin bul- ma şanslan vardır. Her zaman bir uçaga binip ülkeyi terk etme şans- lan da! Bilime, sanat ve çevreye en kü- çük bir saygılan yoktur. Kendi- leri yalıtılrruş büyük evlerde ya- şarlar. Bu evlerin her şeyi yurtdı- şından gelır. Ve bu garip, yoksul iilke elindeki dövizi böyle ^>ur cu- bur ettiğinden TÜBlTAK gibi bir bilim kuruluşu bir türlü istenilen noktaya gelemez. Gene de geliş- meyen bu kuruluşta bazı yurtse- ver bilim adamlan hükümetleri, Meclis'i üst üstte uyanrlar: Ko- caeli'nde sanayi tesisleri kurma- yın. çünkü buralan birinci dere- cede deprem bölgesidir. TÜBİ- TAK'ın uyanlan onlan hiç ilgi- lendirmez. Çünkü bölgede işgü- cü ucuz, toprak verimli ve kıyı ula- şıma elverişlidir ve bu nedenden yatinm maliyeti düşük, kâr oranı yüksektir. Bu du- rurnda kim takar TÜBlTAK'ı! Kim takar bi- limi! Kim takar kölelerin ölümü- nü! Onlar öylesine imnyazhdırki, ül- kenin tarihi mi- rası heykelleri, halılan, Kuran'- ları kaçırırlar, devlet onlan af- feder! Ülkenin en büyük bankasını soyarlar, devlet onlan affeder! Okul yapar, çalarlar, köprü ya- par çalarlar, ev yapar, çalarlar; devlet onlan affeder! Çünkü bu devlet onlann dev- letidir. Ve kölelerini daha fazla na- sıl sömüreceklerini birlikte plan- larlar. Bakmayın şimdi bazılan- nın gözlerinden yaş geldiğine. Bunlartimsah gözyaşlan. Bu ül- keyi öylesine plansız, program- sız ve insani hiçe sayarak bugün- lere getirdiler ki, ne gözyaşlan- nın inandıncılıgı kaldı ne söyle- dikleri sözlerin. Şimdi tek bir şeye inanıyor bu ülkenin hiçe sayılan insanlan; kendimizden başka güvenecek hiçbir şeyimiz yok! Çünkü göçük altında kalmış genç kızı kurtarmak için uğraşan kapı komşusu Mehmet Bey ya da Japonya'dan, Amerika'dan, Al- manya'dan gelmiş hiçbirgevşek- lige düşmeden işlerini profes- yonelce yapan kurtancı ekip elemanlan. Bir de gençler. Üç kuruş harç- lıklanyla deprem bölgelerine süt ve su göndermeye, ne olursa ol- sun oralara gitmeye çalışanlar. Çünkü duymuşlar Izmit'te küçük pet şişe suyu iki milyona satıyor- larmış. Satarlar! Şimdi suyu, yann ilacı, öbür gün inşaat malzemelerini sekiz misli fiyata satarlar! Ve sonra 1999 Izmit depremi zenginleri türer ve onlarda yat ahr- lar, arabaalırlar, yalıtılrruş sitelere geçerler. Bu kapkara yazı da böyle biter. ısoz50(« hotmail.com. Artçışokların sayısıdüşüyor • Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırma Enstitüsü Basın Sözcüsü Dr. Eser DurukaJ, deprem aktivitesinin giderek düştüğünü, 4 üstü büyüklükteki artçı şoklann sayısının 63'e ulaştığını açıkladı. Istanbul Haber Servisi- Kandilli Rasathanesi Dep- rem Araştırma Enstitüsü Basın Sözcüsü Dr. Eser Do- rukaL merkezi Izmit olan 7.4 büyükJükteki depremin aktivitesinin giderek düş- tüğünü ve her şeyin bek- lendiği gibi olağan yönde geliştiğini söyledi. Boğaziçi Üniversitesi Yönetim Kunılu'nun aldı- gı karar gereğince, Kandil- li Deprem Araştırma Ens- titüsü'nce depremle ilgili dün saptanan bilgiler, dü- zenelenen basın toplantı- sıyla Dr. Eser Durukal ta- rafindan açıklandı. Dr. Du- rukal, depremin ardından dünkü toplantının düzen- lendigi saat 16.00'ya dek gerçekleşen 4 üstü büyük- lükteki artçı şoklann sayı- sının 63'e yükseldiğıni söy- ledi. Toplann saatine kadar ge- çen 24 saat içinde 4 üstü toplam 4 adet şok gerçek- leştigini vurgulayan Duru- kal, "Geneltrendebaktığı- mızda bizim beklediğimiz gibi akthitenin giderek azal- dığını göriiyoruz. Ama azal- dı demek, bizim anladığı- mız anlamda 3-4 a>ı bula- bilecek bir süreçtir. Şuana kadar meydana gelen artçı şoklan incelediğinıizde nor- mal kabul ettiğimiz eğriye benzer bir dağıhm görmek- teyiz. Zamanla azalması, bunun brttiği anlanuna gei- mez. Bher.yine başbr.Oten ola>, bunlann büyüklükle- rinin \« şiddetinin azalarak, ama zaman içinde yaygm bir şekiide suıırlanması an- lamuıdadır" dedi. Ateştopu Daha sonra sorulan ya- nıtlayan Durukal ve arka- daşlan. deprem anında sa- hilde oturan kimi yurttaşla- nn 'göğe dogru yükselen alev topu gördükleri' yö- nündeki söylentilerin ken- dilerine de ulaştığmı, bü- yük depremlerdeki sürtün- me nedeniyledeprem ışıma- sı denen böyle bir oluşu- mun olabileceğini belirtti- ler. Dr. Durukal, Izmit dep- reminden önce, öncü dep- rem kuşkusu doğuracak her- hangi bir sarsıntı kaydet- mediklerini, depremlerin yüzde 80'inin hiçbir belir- ti vermeden aniden oldu- ğunu söyledi. Durukal, as- gari 30 yılda Izmit merkez- li büyük deprem olmaya- cağı yönündeki görüşleri yineledi ve teknık donanım- lanrun dünyanın en gehşmış sistemleri olduğunu kay- detti. Kandilh'deki araştır- ma merkezinde kaydedilen 4 üstü artçı şoklann günle- re dağılımı şöyle: 17 ağus- tos: 36, 18 ağustos: 10, 19 ağustos: 9,20 ağustos: 7, 21 ağustos: 1 (saat 16.00'ya kadar) ABD'li deprem uzmanı Stein 'K Anadolufctyı dominotaşlangibi' CHICAGO(AA)-Dün- yada benzerlik gösteren di- ğer fay hatlanndan çok da- ha fazla depremler meyda- na getiren Kuzey Anadolu fay hattının, şiddetli sarsm- tılar oluşturma özelliğinin, fay hattmın karakterine öz- gü olduğu kaydediliyor. ABD'nin Kaliforniya eyaleti Menlo Park kentin- de bulunan ABD Jeolojik Tetkik Kurumu'nun Türki- ye deprem bölgesi uzmanı Ross Stein. "Kuzey Anado- lu fay hatb, kmhnası artan, hayret verici, eşi ve benzeri olmayan bir özeUik gösteri- yor. Bu fay hatti, kendine özgü karakteriyle birçok böhunünde, daha fazla ras- geleiik ve karmaşıkhk ser- güryor" dedi. Stein, bu fay hattında meydana gelen depremlerin, "domino taşiannm birbir- leriniyıkması gibi" bir özel- lik taşıdıgını, 1939-1992 arasında meydana gelen depremlerden 10'unun, 6.7 şiddeti ileölçüldüğünü, fay hattının bu özelliğinin bilin- mesiyle gelecekte olabile- cek deptemlerin şiddeti hak- kında daha sağlam araştır- ma fırsatmın doğduğunu ifade edîyor. Bütün verilere karşm, hiç kimsenin gelecekte olacak depremlerin batıda ya da daha uzakta olacagı konu- sunda kesin birşey söyle- yemeyeceğini kaydeden Stein, hiçbirbilim adamının, depremin olacagı zaman hakkmda da kehanette bu- lunamayacağını belirtiyor. ABD'nin Boston kentin- de bulunan ünlü Massac- husetts Teknoloji Enstitü- sü'nden (M1T) deprembi- limci Profesör NafiToksöz, merkezi Kocaeli olan dep- rem bölgesinde tarihte çok büyük depremler meydana geîdiğini, bunun başka bü- yük sarsıntılann habercisi olabileceğini söyledi. Gele- cekte Istanbul "da büyük bir depremin olabileceğini söy- leyen Toksöz, Istanbul gi- bi büyük bir kentte böyle bir felakete karşı hazırlık yapıl- madığını kaydetri. Toksöz, Istanbul'a yakın bir yerde deprem olması halinde, 12 milyonluk kent için felake- tin Kocaeli depreminden çok daha büyük olacağına dikkati çekerken, "Bunun toplumsaiönemi ve tahriba- ü çok daha büyük olacak- ür" dedi. Türk yetkililerinin, dep- remlere karşı büyük kentle- ri hazırlamalan gerektiğine değinen Toksöz, yeni bina- lann depreme uygun ola- rak inşa edilmesinin şart ol- duğunu ifade etti.