Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
9 HZİRAN 1999 ÇARŞAMBA • • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLERIN DEVAMI 19
YUİliYİ
A 22 Sinop Y 21 Adana PB 29
Edfre A 28 Samsun Y 22 Mersin PB 26
Kocelı A 23 Trabzon
Çankkale A 26 Giresun
Izmı Â 28 Ankara
_Y 21 Dıyarfaakır A 34
JY_ 21 Şanhurfa A 33
A 32Y 22 Mardin
Marsa A 30 Eskişehir PB 21 Siırt A 33
Ayc± A 32 Konya PB 23 Hakkârı PB 28
Deruli A 29 Sıvas Y 19 Van PB 25
Zonuldak Y 19 Antalya A 27 Kars Y 22
Parçalı buluttu
GLJNCELctİNEYT ARCAYÜREK
• laştarafı 1. Sayfada
Öellikle MHP adına konuşan Ismail Köse, "as-
nn cavası" ile ilgili öyle bir saptama yaptı ki Baş-
bakn'dan bu saptamanın üstünü örtecek bir dav-
ranr. beklendi.
Ana Ecevit, taze ortağının Türkiye'ye Batı'dan
ağırsleştinler gelmesine yol açacak bu olayına"
ses jıkarmadı.
Isnail Köse, MHP grubu adına konuşurken şöy-
le d«di:
"Şehit aıleierinı incitmeyecek karann neticesi
Mecis'e geldiğinde MHPbuna 'evet' diyecektir."
Sczcü Kose'nin demek istediği açık: TBMM'ye
onaimak üzere sadece idam kararlan geliyor.
MHP, duruşmaların sürdüğü, Imrah'da karar alı-
nıp cavadosyasının Yargıtay'a gitmediği birsüreç-
te "clası mahkeme karannı" idam olarak belirliyor
ve bjyük acelecilikle ilan ediyor.
Ktşku yok; sadece şehıt aıleleri değil, Türk hal-
kı, Inralı'dan ulusal vicdanı rahatlatacak bir karar
çıka:ağını umut ediyor, hatta bekliyor.
Şunu unutmamak gerekıyor: Türkıye, Cumhuri-
yet tarihinin "en büyük kuşatması altında".
Batı dünyası Imralı'daki her açıdan hukuka uy-
gun /argıya önce şaşırdı, şimdilerde şapka çıkan-
yor.
Fakat, DGM'lerin sivilleştirilmesindeki gecikme-
yi, hatta ölüm cezasını bahane ederek dürüstlüğü-
nü kabul ettikleri yargılamaya gölge düşürmek is-
tiyorar.
Batı, Türkiye'yi "mahkemeden önce karar al-
maka suçlamaya" zaten hazır. Fırsat kolluyor.
Alrnan Başbakanı Schröder, Türkiye'nin AB'ye
adaylığı için uğraşı verdiğini açıklıyor, bir yandan
da idamın AB ilketerine aykın olduğunu söylüyor.
Sıyasetçisiyle, medyasıyla karşımızda yer alan
Avrupa'nın eline koz vermemek, sanınz, önemli ve
ivedı bir görev.
Ne çare. MHP Batı'nın sömüreceğini bile bile, ki-
mi dürtülerie böylesi ırdelemelerin tutsağı oluyor
ve doğmamış çocuğa don bıçmenin öncülüğünü
yapıyor.
Tabii bu davranış, MHP'nin seçim propaganda-
sını şehit aileler üzerine oturttuğunu içeren varsa-
yımı da doğruluyor.
MHP yönetim kadrosunun kimı davranışları Is-
mail Köse'yi yalnız bırakmryor.
Çağrışımlar
1980 öncesi MHP'nin önde gidenlerinden olan
Gün Sazak'ın mezarı başındaki törenden döner-
ken bir Güneydoğu gazisi, Öcalan'ın idamını gör-
mek ıstediğini söyleyince, MHP Genel Başkanı
Devlet Bahçeli. Inşallah" diye yanıt veriyor.
MHP'Iİ Devlet Bakanı Sadi Somuncuoğlu, "Ka-
rar çıktığında dosyasını TBMM'de 'öne' alacağız"
diyor.
ÖzellikleTBMM kürsüsünden yapılan MHP irde-
lemesini özenle dinleyen, ne ki yargıya titizliği ile
tanınan Başbakan Ecevit, eleştirileri yanıtlarken
konuya değinmiyor.
Konu, konuyu açıyor ve program görüşmelen bir
başka noktayı çağnştırıyor.
Başbakan, bankalar tasarısının bir an önce ya-
salaşmasındaki önemi anlatırken. nedense Türki-
ye'yi sarsan son banka olaylarına değinmiyor.
Bankalann, sahiplert tarafından hortumlanması-
na izin vermeyeceklerini açıklamıyor.
Bankalann mahkemeye intikal etmiş alacaklan-
nın miktannı herhalde biliyor.
Geçen yıl alacak 1 milyar dolar. Bu yıl, Cumhur-
başkanımızın yakın dostu Cavit Çağlar'ın Inter-
bank'ı, Korkmaz Yiğit'in Bank Ekspres'i hortum-
lamasından sonra bu miktar ikı milyar dolar arta-
rak 3 milyara yükseliyor.
2 milyar dolan 65 milyona böldüğünüz zaman ki-
şi başına 20 milyon lira ısabet ediyor.
Burnundan kıl aldırmayan ünlü Cavit Çağlar.
mahkemelerde. Evine icra geliyor. Hortumlanan
milyariarca dolar nerede, kimin cebinde, beili de-
ğil.
Olanbitenlerin "siyaset gereği" başına geldiğini
söylüyor. lyi mi?
Ama rafta dolma var. Yiyen yokJ
Karadenız, Iç Anado-
lu'nun doğusu, Doğu
Akdenız'ın iç kesımteri
ile Doğu Anadolu nun
kuzey ve batısı sağa-
nak ve yer yer gök gü-
rûltülü sağanak yağış-
lı, oteki yerter az bulut-
lu ve açık geçecek.
Hava sıcakhğı yurdun
batı kesımlerinde biraz
azalacak, otekı yerter-
de değişmeyecek
D « l I9S
Oslo
Helsinki
Stockholm
Londra
Amsterdam
Brüksel
Paris
Bonn
y
PB
Y
Y
Y
Y
Y
Y
18
18
16
21
16
17
18
18
Berlin
Budapeşte Y 26
Madrid PB 25
Viyana Y 27
Belgrad Y 27
Sofya
Roma
Y 26
Y 24
Atina PB 31
Münih Y 16 Zürih Y 23 Şam
Moskova
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bişkek
Tiflis
Kahire
PB
A
Y
Y
PB
Y
Y
A
29
31
23
31
26
26
24
37
A 34
k
Çok buktfu Yağrmılu Kartı > Gök gûrûltülü
İMRALI - Mudanya ve Imralı dün
yine güne erken başladı. Sanık avu-
İcatlan Gemlik'ten, şehit yakınlan ve
gazilerden oluşan müdahiller, avu-
katlan. yabancı temsılciler ile yerli
ve yabancı basın mensuplan ise Mu-
danya'dan 07.30'da tmralı'ya hareket
ettiler.
Abdullah Öcalan'ın yargılandığı
davanın dünkü duruşması Başsavcı
Cevdet Vblkan'ın, yardımcı savcı Ta-
lat Şaik'la birlikte hazırladığı esas
hakkındaki görüş üzerinde bazı de-
ğişiklikler yapıyor olması nedeniyle
15 dakika geç başladı. Bu sürede ise
duruşma salonuna alınan sanık avu-
katlan Hamza Yılmaz. Güi AJtav. Ah-
tnet Aktaş. l mmiihan Vaşar, Aydın
Oruç. Ahmet Avşar, Hatke Korkut,
Mahmut Şakar, Niyazi Bulgan, Ke-
nan Sidar ve trfan Dûndar müdahil
avukatı Şevket Can Özbay'ın sözlü
saldınlanna hedef oldu.
Özbay'ın "Şerefeizter" diyerek sa-
nık avukatlanna "Stri öldürürüm,
kafanızı kopannm" tehdıtlen savur-
ması. mahkeme heyetinin salonda
yerini almasından önce, kısa sûreh
de olsa gerginliğin yaşanmasına ne-
den oldu.
Avukat Özbay. sanık avukatlan ye-
rinı alırken aralanndaki kadın avu-
katlara "Hanımlar, şehit anneferi a-
n duruşmadan sonraçay içmeye bek-
liyorlar" diye seslendi. Bunun üze-
nne bir şehit yakıni da "Beyleri de biz
beküyoruz. Hangi bayrak için bu da-
vayıyürütüyorsunıız?" diye bağırdı.
Özbay'ın laf atmasıyla başlayan
ve sert ifadelerle süren salondaki sa-
taşma şöyle sürdü:
Bir şehit yakını: Sizin avukatlığı-
nızı kim yapacak? Ellerinde bayrak
var mı? Türk degil ki bunlar, bayrak-
Ian_olsun.
Ozbay: Sızi nasıl çekecekler kuca-
ğa biliyor musunuz? Şerefsizler...
Bir şehityakuu: (Elindeki, üzerin-
de İdam' yazılı kâğıdı avukatlara tu-
tarak) Avukat şu karan açıklar mı-
sın?.. Başka devlette yaşasınlarbari.
tsimlerinizi değiştirin, başka ûlkede
yaşayın.
koparınm
9
Ozbay: Sıntmayın, öldürüriim si-
zi. Önûnüze bakın lan. Şehit annele-
rine bakmayın, kafanızı kopannm...
- (Bu sırada bir şehit yakını, oğlu-
nun fotoğrafını avukatlara tutarak)
Vicdan azabı çekin. Bizim çocuklar
öldürülürken nerelerdeydinız?
- Dön lan karşına bak pezevengin
evladı. Şehıt kanlan boğacak bunla-
n. Yedikleri içtikleri haram bunların.
Ozbay: Sakin olun, bu şerefsizle-
re sakın şerefsiz deraeyin.
Bir şehit yakını: Bunlar Apo'nun
kurtulacağrnı mı sanıyorlar?
n için uyardı.
Mahkeme heyetinin salona ginne-
siyle sataşmalar dururken sanık avu-
katlanndan Niyazi Bulgan söz ala-
rak. müdahil avoıkatlannm hakaret
ve tehdütlerine maruz kaldıklarını be-
lirtti ve saldınlann önlenmesini iste-
di. Mahkeme Başkanı Mehmetiür-
gut Okyay da müdahillere dönerek
duruşma düzenini bozacak davranış-
lardan kaçmmalan konusunda uya-
ndabulunurken "Mahkememizözen
gösterecektir. G«reken çaba>ı sarf et-
tiğimizi bflivorsunuz. Gerekenönlem
Hakkında
hazırlanan
veidanu
istenenesas
hakkındaki
görüşün
okunması
arasında
sanık
Öcalan'ın
sakin olduğu
vehiçbir
tepki
vermediği
gözlemlendi.
Başka bir şehit yakını: Kendi kel-
lelen de gidecek.
Ozbay: (Süreklı sataşmak için fır-
sat kollayarak) Sakin olun, onlardan
bunun hesabını soracağım.
Bu sırada elinde idam' yazılı kâ-
ğıtla ayağa kalkan bir şehit yakını,
avukatlann bulunduğu bölüme gide-
rek "Korkmayın, bombadeğfl" diye-
rek içinde ikiye kmlmış kurşun ka-
lemin bulunduğu kâğıdı bıraktı. Bu-
nun üzerinejandarma görevlisi kâğı-
dı atıldığı yerden ahrken şehit yakın-
lannı salonun düzenini bozmamala-
alınacakbr*' dedi.
Daha sonra Başkan Okyay, Öca-
lan'a ait nüfus kaydımn mahkemeye
geldiğini ve incelendiğinı belırterek,
sanığa, "Nüftıs kaydmdaevli gözükfi-
yorsun" dedi. Sanık Öcalan, "Oyte
olmas gerekryor" diye karşılık ver-
di.
Bu sırada söz alan müdahil avu-
katlanndan Cengiz Erkoyuncu. Ata-
türk'ün "Gençlige Hitabesi"nde,
"dahiü ve harici bedhahlann olabi-
Hr" dediğini belırterek, sanık Öca-
lan'ın, örgütün dış bağlantılan ko-
nusunda derinlemesine sonjulandı-
ğını, ancak yurtiçinde hangi kurum.
kuruluş ve kişilerle bağlantılan bu-
lunduğunun sorulmadığını söyledi.
Avukat Erkoyuncu, bu durumun
aydmlığa kavuşması için bunun sa-
nığa sorulmasını istedi. Başkan Ok-
yay, sanığın derinlemesine sorgu-
İandığını, bu konularla ilgili yete-
rince soru yöneltildiğini ve sorgula-
manıntamamlandığını ifade ederek,
bu sorunun sanığa sorulmasına yer
olmadığma karar verildiğini açıkla-
dı.
Müdahil avukatlanndan ÇOerSa-
vaşan ise 2845 sayılı DGM'lerin
Kuruluşu ve Yargılama Usulleri
Hakkındaki Kanun'un 20. maddesi-
nin 4. fıkrasında savunma için aza-
mi 15 gün süre verilmesi hükmü-
nün yer aldığını anımsatarak görül-
mekte olan da\'anın acil işlerden sa-
yılması gerekçesiyle, verilecek sü-
renin kısa tutulmasını istedi.
Müdahil avukatı Savaşan, terör
örgütünce kaçınlan erler Mehmet
Karaca. Yunus Çaçan ve Murat Fa-
üh Diktaş' ın cesetlerinin bulunama-
dığını kaydederek "Eğer ölmediy-
se, bu askerler örgütün elinde mi" di-
ye sordu.
Mahkeme başkanınm bu soruyu
yöneltmesi üzerine sanık Öcalan,
"Örgütün elinde 10-15 asker vardı.
Onlar da serbest bırakıldı. Şu anda
örgütün elinde asker yok. Bu isimle-
ri de duymadun" yanıtını verdi.
Öcalan, mahkeme başkanmın,
"Sana verilen beigekri okudun mu*
sorusu üzerine de "Gözden geçir-
dim, hepsini okumadım. Buna ge-
rek de yok" karşılığını verdi.
Haklanda hazırlanan ve idamı is-
tenen esas hakkındaki görüşün
okunması sırasında sanık Öcalan'ın
sakin olduğu ve hiçbirtepki verme-
diği gözlemlendi.
Duruşma bittiğınde de müdahil
avukatı Özbay yine sanık avukatla-
nna sataştı. Özbay'ın, sanık avukat-
lanna Öcalan'ı göstererek "Ba-
bamzL, kocanıa bir kez daha görün"
dediğı duyuldu.
Âvukatlardan
savcıya teşekkür
I Boştorafi 1. Sayfada
nin isteğinin de başmdan
beri bu yönde olduğunu be-
lirterek şunlan söyledi:
"Halktabiriflesanığın asü-
masını istiyonız. Ancak iki
günden beri ceşitli çevreler-
de asılsın-asılmasın tartış-
masıyapüıyor. Bursa'da git-
tiğim bir işhanında esnaf
adınayannna gefcn bir genç
'Lütfen Apo'yıı astırma-
yın, kurtann. Onu iskeleye
bıraksınlar. cezasını biz ve-
relım' dedL tkind bir oby
ise demokrat kökenli
DP'den AP'ye, oradan
DYPVgirenbirnıiDetveki-
ünin Öcalan'ın asdmasuıa
karşı olduğunu söylemesi
üzerine gerçekteşti. Millet-
\ekiKni protesto ederken,
birçokfldenbana gelen IHÜ-
letvekiline tepki telefonla-
nnda ne söylendiğini açık-
lamak istiyorum. Halk,
'Apo'dan evvel o milletve-
kilini asalım' diyor."
DGM'lerin sivilleştirilme-
sine yönelik anayasa deği-
şikliği hazırlıklanna tepki
gösteren avukat Cahit To-
run ise "Avrupa istedi" di-
ye söz konusu değişikbğin
yapılamayacağım ifade et-
ti. Bu girişimlerin "mak-
sath, siyasi yöne çeknıe eği-
Kmitayrfıgınr savunan To-
run, "Artık künsenin bizim
vasama hakkırruza müda-
haleetmesine izin vereme-
yiz" diye konuştu.
47 rakamının Öcalan için
uğursuz olduğunu savunan
Torun, Şeyh Sait ile Öcalan
arasında baglantı kurarak
şunlan söyledi:
"Şe>t Sait 1925te 46 ar-
kadaşı ile beraber asümış.
Apo'nun vanı sıra TB-
MM'de karar bekleyen 46
PKK yandaşı dosyası bulu-
nuyor. Çok garip bir tesa-
düf. 19%'nın 3 Kasımı da
suç tarihi. O tarihte Öcalan
46 yaşını bitirmiş, 47 den
gün aünış. Bu üç ola\da da
rakamın 47 olması, Öcalan
için uğursuz olduğunu gös-
teriyor."
Dünkü duruşmaya kaü-
lan müdahil avukatı Çüer
Savaşan da tzmir'den 600
şehidin fotoğraflannın yer
aldığı kitabı basın mensup-
lanna gösterirken diğer ka-
dın avukatlara ve Türk An-
neler Birliğı başta olmak
üzere sivil toplum kuruluş-
lanna konuya daha duyarlı
olmalan ve dunışmalara
katılmalan çağnsı yapo.
Basın toplantısımn ar-
dından Derya Çay Bahçe-
si'nde bekleyen şehit aile-
lerinin yanma giden avu-
katlar, duruşma hakkında
bilgi verdi. Çay bahçesinde
ağıtlar yakıp Öcalan ve
PKK aleyhine slogan atan
aileler, öğleden sonra ilçe-
den aynlmaya başladılar.
23 Haziran'da yeniden
Mudanya'da olacaklannı
belirten aileler, diğer şehit
yakınlannı da o gün kendi-
leri ile birlikte olmaya ça-
ğırdılar.
Davaya müdahil olarak
katılan Türkiye Kamu-Sen
Yönetim Kurulu üyesi Yû-
cel Coşkun da diğer sivil
toplum örgütlerinin şehit
ailelennin yanında yer al-
mamasını kınadığını söyle-
di.
Özel bir TV kanalı için
program yapan sanatçı Cû-
neytArkuı da duruşma son-
rasında ailelerin arasında
dolaşarak moral vermeye
çalışö.
Ocalan davası avukatlarına uyarı
ANKARA / BURSA (Cumhuriyet) - Ab-
dubah Ocalan davasında müdahil avukatla-
rının sanık avukatlanna yönelik tutumlan ve
basmda yer alan ifadelerine, Türkiye Baro-
lar Birliği ve Çağdaş Hukukçular Derneği
tepki gösterdi. Türki>-e Barolar Biriiği (TBB)
Başkanı Eralp Ozgen. avukatlann meslek-
taşlan aleyhindeki küçük düşürücü kişısel
görüşlerini açıklamamalan gerektiğini belir-
terek "Avukanar, sait ün kazandırmaya yö-
nelen her türlü gereksiz davTanıştan titizfik-
le kaçınmahdır" dedi.
Avukatlık meslek kurallan gereği avuka-
tın kesin olarak zorunlu bulunmadıkça mü-
vekkili adına başına açıklamada bulunama-
yacağıru anımsatan Özgen, "Son zamanlar-
da özellikle kamuoyunun yakından ilgi ala-
nında görülen davalarda sanık\ekili >«ya mü-
dahil olarak göre\ y apan bazı a\ukadann bu
hükümlere aykın davrandüdan. şov yapıyor
söylentilerine sebep okluklan görülmekte-
dir" dedi.
TBB Başkanı Özgen, Türkiye genelinde-
ki barolara genelge göndererek sanık ve mü-
dahil avukatlanna, meslek onurunu ve say-
gınhğım zedeleyici davranışlardan kaçınma-
AvukaÜar barolardan yardım istedi
DtYARBAKlR (Cumhuriyet Bü-
rosu) - PKK lideri Abdullah Öca-
lan'ın savunmasını üstlenen avukat-
lar, Güneydoğu'daki barolara gönder-
dikleri yazıda, savunma görev lerini
yerine getirebilmeleri için yardım is-
tediler.
Avukatlar, barolardan "cumhuriyet
tarihi boyunca Kürtlere uygulanan
hukuk ve meszuat uygulamalan" ko-
nusunda bılgı istediler.
Öcalan'ın avukatlan Ercan Kanar,
Niyazi Bulgan, Mükrime Tepe ve Ha-
tice Korkuttarafından Diyarbakır'da-
ki bölge bürosuna gönderilen yazıda
şu görüşlere ve istemlere yer verildi:
"Jmralı Adası'ndatutuklu bulunan
Abdullah Öcalan'ın vekilliğini üstlen-
miş bulunmaktayız. Sa\unnıaya iliş-
kin caLşmalarımızı İstanbuTdaki As-
nn Hukuk Bürosu merkezli olarak
yürütmektejiz. Abdullah Öcalan da-
vasuida adil bir yargılanıanın yapü-
ması ve «aMinma görevinin eksiksiz
yürütülebilmesi için baronuzun hu-
kuki yardımma ihtiyaç duymaktayiz.
Bu amaçla aşağıdaki konularda ge-
rekli çalışmalann yapüarak en kısa
zamanda tarafimrra ulaşhnlmaanı ri-
ca etmekteyiz:
1- OHAL rejimine iliskin hukuki
düzeııletneler mev'/uat ve u> gulanma-
SL 2- Cumhuriyet tarihi boyunca
Kürtlereuygulanan hukuk ve mevzu-
at uygulamalan. 3- Baronuzun ko-
nuyla ilgili yaptığı yazışmalar ve ver-
diği raporiar. Hukuka katkı ve mesle-
ki dayanışmanın gereği olarak yar-
dımlannızı talep etmekteviz."
lan uyansında bulundu.
Bu davranışlann, avukatlann ve avukatlık
mesleğinin suçlanmasına neden olduğuna
işaret eden Özgen, barolardan da Avukatlık
Yasası ve meslek kurallanna aykın davranış-
ta bulunan meslektaşlan hakkında yasal yo-
la başvurmasını istedi.
Çağdaş Hukukçular Derneği Genel Baş-
kanı AB Ersin Gür de Imralı'daki yargılama
sürecinde sanık avukatlanna yönelik davra-
nışlan eleştirdi.
Gür, "Savunma avukattanna karşı gerek
resmigüçleringerekse müdahil avukaüanmn
tutum ve davramşlaruu. adil yargılama hak-
kına karşı bir saldın olarak görüyor, bu hak-
sız saldınyı kuuyoruz" dedi. DGM'lerde ya-
pılacak küçük değişikliklerle DGM'lerin
meşrulaştırılamayacağını belirten Gür,
"Probtem. DGM'lerin bizzat yapısı, oiuştu-
rulma manoğı ve uyguiamalanna iüşkindir.
DGM'ler tümden kaldınhnahdır" diye ko-
nuştu.
_ Bursa Barosu Başkanı Çetin Göz de Can
Ozbay'ın önceki gün avukatlar hakkında suç
duyurusunda bulunmasının ve duruşma sa-
lonundaki saldınsının hoş şeyler olmadığını
belirtti. Türkiye Barolar Bir-
liği'nin yayımladığı genel-
gede "avukatlann birbûie-
rine karşı saldırgan üslup
kullanmanıasını. da>ayla öz-
deşleşmemelerini\~e meslek-
lerini Avukatlık Yasası çer-
çevesinde verine getirmeleri-
ni" belirttiğine dikkat çeken
Göz, "Avukatlann meslek
kuraüanndan şaşmamalan
gerektiğini bir kez daha
anunsatmak istiyorum" de-
di. Göz, Can Özbay'ın dav-
ranışlannın disiplin suçu
oluşturduğunu, bunun da kı-
nama cezasını gerektirdiğini
söyledi.
YENI HUKUMET
YENI UMUTLAR
57. Hükümet'in ortakları
güvenoyu ardından görüşlerini
NTV'de açıklıyor
Programın ilk konuğu
Başbakan ve DSP Genel Başkanı
BÜLENT ECEVİT
Aııtik kelimeler hâlâ dJüınizde• Baştarafı 1. Sayfada
dönemde Anadolu'da bulunan
Hititlere kalay ve kumaş getire-
rek karşılığında altın ve gümüş al-
dıklannı, daha sonra bunlan iş-
leyerek tekrar Anadolu'ya sattık-
lannı söyledi.
AAkadlann Anadolu'yla tica-
retleri sırasında kendi dillerinde-
ki ticari kelimeleri de Anado-
lu'ya yerleştirmiş olabilecekleri-
ne dikkat çeken Donbaz,'sarraT,
'vade', 'misli'gibi, bugün özellik-
le ticarette kullanılan bazı keli-
melerin Akkadcadan geldiğini sa-
vundu.
Donbaz, Akkadca kelimelerin
Türkçeye geçışi sırasında 'p' har-
fınin 'f'ye dönüştüğünü kaydetti.
Veysel Donbaz, bazı Akkadca
kelirıelerin Arapça ve Farsçada
da kullanıldıgını söyledi.
V«ysel Donbaz'ın tespitlerine
göre, Akkadlardan günümüze ka-
lan ve bugün hâlâ Türkçede de
aynı anlamda kullanılan kelime-
lerden bazılan şöyle:
AKKADCA
Vade
Elmesu
Zaku
Wadaum
Malaku
Haramu
VV'aladu
Narum
Marasu
Mai
Aharu
Lısanum
Sarapu
Naşaru
Nasır
Şahatu
Şahhutum
RTUCÇE
Vade
Elmas
Zekât
Veda
Malik
Harem
Veletlçocuk)
Nehır
Maraz (hastalıklı)
Mayı (su ile ilgili)
Ahır (sonunda)
Lisan
Sarraf
Nazar
Nanr (benzer, eş,
örnek)
Şahıt
Şahadet
AKKADCA
Metu
Napaşu
Salamu
Hatu
Rakabu
Amu
Resu
Amaru
Awile
Amelu
Aziza
Şaalu
Sikkantu
Mışlum
Şanu
Mazbahtum
Kaşadu
Kabanı
Emi
Şabatu
Zaru
Şabatu
Nısanu
Dumuzı
TÜRKÇE
Me\ia
Nefes
Salim
Hata
Rakip
An
Reis
Emare
Aile
Amel (yapılan iş)
Azız
Sual
Sikke
Misli
Sema
Mezbaha
Kâşıf
Kabir
Emmi
Zahıt
Zahirc
Şubat
Nısan
Temmu2
Ahmet Kaya'ya
yine DGM
soruşturması
tstanbul Haber Servisi - Sanatçı Ah-
met Kaya hakkında, Hamburg'da verdi-
ği konser sırasında, PKK'nin propagan-
dasını yaptığı gerekçesiyle tstanbul
Devlet Güvenlik Mahkemesi (IDGM)
tarafından somşturma başlatıldı.
İstanbul DGM Cumhuriyet Başsavcı-
lığı, Almanya'nın Hamburg kentinde 5
Haziran 1999 tarihinde gerçekleştirdiği
konser nedeniyle Kaya hakkında somş-
turma başlattı. Soruşturma kapsamında
Kaya'nın, suçunun sabit görülmesi ha-
linde; "halkı sıruf, ırk, diL mezbep veya
bölge farklılığı gözeterek Idn \e düşman-
hğa açıkça tahrik etmek"' suçunu dü-
zenleyen TCK'nin 312 veya "yasadışı
boiücü terör örgütüne yardım ve yatak-
uketmek" suçunu düzenleyen TCK'nin
169. maddesı gereğince cezalandınlma-
sı istenebilecek.
MURAT YETKIN, SEDAT ERGIN,
FİKRET BİLA ve TAYFUN DEVECİOĞLUnun
sorularını yanıtlıyor
T
BU AKŞAM
www.ntv.com.tr 21:05