25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
19 HAZİRAN 1999 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA İ L J v U l l UIVJJ. / ekonomi(5 cumhuriyet.com.tr 13 Diinya Bankası'ndan yenikaynak • ANKARA (AA) - Dünya Bankası. Türkiye'ye 155 milyon dolar (64.7 trilyon lira) uygun koşullu kredi vermeyi kabul etti. Dûnya Bankası Yönetim Kurulu dûnkü toplantısında, Türkiye'nin Endüstriyel Gelişme Projesi'nde kullanılmak üzere 155 milyon dolar kredi verilmesini kararlaştırdı. Uygun koşullu olarak verilecek kredinin, Türkiye'nin dış finansman arayışında olduğu bir dönemde önem taşıdığı belirtiliyor. 155 milyon dolarhk kredinin, temmuz ayının sonunda kullanılabilir hale gelecegi kaydediliyor. Türkmen • AŞKABAT (AA) - Türkrnenistan Cumhurbaşkanı Saparmurat Türkmenbaşı, Hazar geçişli doğalgaz boru hattı projesinin inşasına 2000 yılında başlanacağını ve 2002 yılında da tamamlanarak Türkiye'ye ulaştınlacağını söyledi. Cumhurbaşkanı Türkmenbaşı, önceki gün Türkiye'nin Aşkabat Büyüİcelçisi Oktay Özüye'nin de katıldığı bakanlar kurulu toplantısında yaptıgı konuşmada, Türkiye ile Türkmenistan arasında 2010 yılına kadar yapılacak ticari ilişkilerin kesınleştınlmesi gerektiğini kaydetti. Karadeniz Bankası açılıyor • ANKARA (ANKA) - Karadeniz Ekonomik İşbirliği (KJEİ) çerçevesinde 11 KEİ ülkesinin katılımıyla kurulan ve 1 Haziran'da faaliyete başlayan Karadeniz Ticaret ve Kalkınma Bankası'nın açılış seremonisi 21 Haziran'da Selanik'te yapılacak. Karadeniz Bölgesi'nde ticareti finanse edecek ve uluslararası kaynaklann bölgeye aktanlmasında köprü rolü oynayacak bankanm merkezinin Selanik'te olduğu ve başkanhğını halen Türkiye'nin yaptığı hatırlatıldı. Türkiye'nin yüzde 16.5'likpayıyla bankanın en büyük sermayedarlanndan biri olduğu ifade edildi. Güney Kıbrıs'ın AB üyeliği • Ekonomi Senisi - Güney Kıbns Rum Yönetimi'nin Avrupa Birliği'ne (AB) üye olması için AB'nin yaklaşık olarak bir milyar lira harcayacağı belirtildi. AB'li yetkililer, Güney Kıbns Yönetimi'nin gelecek dört yıl içinde AB'ye uyumlu yasalar düzenlemesinin ve altyapısını değiştirmesinin AB'ye toplam 978 milyon dolara mal olacağını açıkladılar. Avmıpa'da su protokolü • LONDRA(AA)-35 Avrupa ülkesi, suyun yol açtığı hastalıklarla mücadele ve Avrupa'da içme suyu kalitesinin yükseltilmesine ilişkin uluslararası bir anlaşmayı imzaladı. Dünya Sağlık Örgütü'nün (WH0) girişimiyle ele alınan anlaşma, yeterli antmanın garantilenmesi, güvenli içme suyunun sağlanması, su kaynaklannın korunması ve su standartlannın geliştirilmesini öneörüyor. Bektronik '99 Fuarı açılıyor • Ekonomi Sevisi - TÜYAP ve Türk Elektronik Sanayicileri Derneği (TESİD) tarafından düzenlenen Elektronik Istanbul '99 Fuan yann açılıyor. Fuarda 2000'li yıllann en önemli sektörü haline gelecek elektronik sanayiindeki son gelişmeler sunulacak. Vergi lobisi, TBMM'de yasayı değiştirebilecek çoğunluğa ulaşmak üzere Hükümete iş dünyası kıskacıANKARA(CumhurivetBürosu)-lşdün- yası, ekonomik bunalımı gerekçe göstere- rek. Vergi Yasası konusunda TBMM ve hükümet üzerinde baskı uyguluyor. Yasa- nın değıştirilmesi için DYP'nin de deste- ğiyle TBMM'de gerekli çoğunluk bulu- nurken, koalisyon ortaklan işadamlannın geniş bir yelpazeye yayılan isteklerinden hangilerinin karşılanacağını tartışıyor. TÜStAD heyeti, Sanayici ve Işadamla- n Derneği Zirvesi kapsamında Başbakan Bülent Ecevit. Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Devlet Bahceli. Maliye Ba- kanı SümerOnu, ANAP Genel Başkanı Me- sut Ydmaz, Gelirler Genel Müdürü Akif Hamzaçebi ve bazı bakanlara ziyaretlerde bulundu. TÜStAD Başkanı Erkut YücaoğJu. dün ziyaret ettikleri Mesut Yılmaz, Maliye Ba- kanı ve genel müdürden de Vergi Yasa- sı'nın aksayan yönlerinin düzeltilmesini istediklerini belirtti. Yücaoğlu, bu istekle- ri şöyle sıraladı: - Türkiye'de bir daralma ve resesyon • TÜSÎAD'nin Ankara'da hükümet çevrelerine yaptığı ziyaret kapsamında vergi, bu yıl f I daha az alınmasına karşın ekonomideki TliStAD tıkanıklığın sorumlusu olarak gösterildi. (durgunluk) olduğu için satışlar 6 ay vade- li yapılıyor. Ama siz satışı yaparken fatu- rayı kesiyorsunuz. Bir ay sonra KDV ödü- yor, 3 ay sonra geçici vergi tahakkuku ya- pıyor. onu da ödüyorsunuz. Daha ortada pa- ra yok. tahsilat yok. Piyasanın çalışma ko- şullan ile verginin tahakkuk ve toplama programımn birbirine yaklaştınlması la- zım. Yoksa şirketlerimizin hepsinin finan- sal dengeleri bozuluyor. Bu vergilerin öden- mesi için bankalardan krediler alınıyor. - Yüzde 25 'lik geçici vergi oranı yüksek. Kurumlar Vergisi oranı yüzde 30 ise geçi- ci verginin onun yansı olması lazım. - Gelirin tanımı gözden geçirilmeli. - Enflasyon muhasebesi şirketlerinbün- yesine daha yaygın bir şekilde uygulan- malı. Bu düzenleme hem Türk sermayesi- nın hem de yabancı sermayenin daha cid- di olarak projelere girmesini sağlayacak. Yücaoğlu, bu istekler karşısında Mali- ye Bakanı Oral'ın çok gerçekçi olduğunu, ancak nasıl bir uygulama yapacaklannı bil- mediğini söyledi. Mesut Yılmaz'ın yanı sıra DYP Genel Başkanı Tansu ÇiDer'in de Vergi Yasası'yla ilgili eleştirilerini sürdürmesi, değişiklik için TBMM'de çoğunluğa ulaşılacağını gösterdı. DSP yöneticileri de "özüne do- kunulmamak" kaydıyla "konjonktürden kaynaktanan sorunlann giderilmesi jçm-" yasanın değıştirileceğini belirtmişlerdi. TOBB'nin hazırladığı, Vergi Yasası'nda- ki değişiklikJeri içeren taslakta da TÜSl- AD'nin isteklerinin yanı sıra eskisi gibi alış bedeliyle değerleme sistemine dönül- mesi, faiz gelirlerindeki vergilendirmenin kaldınlarak stopajla yetiniLrnesinden her sektöre vergi indirimini içeriyor. Ankara Ticaret Odası (ATO) da mali mi- ladın kaldınlarak vergi affi getirilmesine iliş- kin bir taslak hazırladı. Aralannda DSP Istanbul milletvekilleri Masum Türker ile Erdoğan Toprak'ın da bulunduğu işadamlanndan oluşan komis- yonun hazırladığı raporda, vergi değişik- İiklerine yer verildi. Bu kapsamda, mali miladın kaldınlarak, yeni sistemin temeli- ni oluşturan "Nereden bukhın" sorusunun sorulmaması sağlanmaya çalışılacak. tş dünyasına. siyasilerin yanı sıra Cumhurbaş- kanı Süleyman Demirel de destek veriyor. Demirel'ın "Kara para aklıyorsunuz diye Türk ekonomisini çıkmaza sokmanın ma- nası yoknır" sözleri dikkat çekti. Maliye Bakanlığı yetkilileri ise mali mi- latla yurtdışına kaçan para olmadığını, tam tersine, sıcak paranın kaçışıyla bankalann girdiği sıkıntıyı 30 Eylül'de yatan 4.8 mil- yar dolarla aştığına dikkat çektiler. JMFy den destek'son'bahamkakh, ANK\RA(CımhurryetBürosu)-Anka- ra'da temaslannı sürdüren Uluslararası Pa- ra Fonu (IMF) heyeti, Türkiye hakkmda 3 rapor hazırlıyor. IMF heyeti, Istanbul'da özel sektörtemsilcileriyle yaptığı görüşme- lerde sosyal güvenlik, tanmsal destekleme ile özelleştirme ve uluslararası tahkim ko- nusunda gördüğü destekten memnun kaldı. IMF, Türk-tş'e yaptığı ziyarette ise yapısal değişikliklerle ilgili sorulannda, "öncepa- rayıver* yanıtıyla karşılaştı. Türk-tş Genel Başkanı Baynun Meral, IMF heyetiyle görüşmesinin ardından yap- tığı açıklamada, fonun Brezilya'ya, Güney Kore'ye, Meksika'ya yaptığı mali yardım- lan anımsatarak "Arnk lafa değü, işe baka- cağtz.BuıüamvardnnyapacağıyDk.'Verpa- rayı, ondan sonra konuş" dedi. Meral, IMF heyetiyle görüşmesinden son- ra basına yaptığı açıklamada heyetin sosyal güvenlik ve emeklilik yaşı ile ilgili konula- n sorduklannı söyledi. Meral. "Versin Tür- kiye'ye de §5 milyar dolar. onun dediği yaşı kabul edrvorum. Ver parayıçai düdüğü. IMF şart kuşuyorsa biz de bunıı şart koşuyoruz" dedi. Meral. bu koşullar gerçekleşirse zaten sorunlann çözülmüş olacağını belirtirken IMF'nin kaynak getirmesi durumunda yaş konusunun görüşülebiiecegini söyledi. Jürkiye'den 28 Haziran'da aynlacak olan IMF heyetinin sonbaharda yapacağı ikinci tur görüşmelerinden önce "mali destek*" Temaslannı dün de sürdüren IMF heyeti Türkiye'den 28 Haziran'da aynlacak. bekfcnmiyor. Ekonomi bürokrasisi, IMF'nin, ilk tur görüşmeleri sonucunda. "yapısal re- formlann gerçeklestirilmesi durumunda Türkiye ekonomisiıün darboğazı adatacağt- na" ilişkin "san ışık yakmasınT beküyor. Bu iletinin, dış kaynak bulabilmek için fon- dan **yeşüısık" bekleyen Türk hükümetinin "gönlunü almaya yönelik ohcağr" belirtil- di. Öte yandan heyetin 3 ayrı rapor haarla- yacağı bildirildi. IMF, özel sektörle yaptı- ğı görüşmeleri rapor haline getirirken işçi sendikalan ve hükümet yetkilileriyle yap- tığı görüşme sonuçlannı da ayn olarak de- ğerlendirecek. Enflasyon sorununun özel sektörîe birlik- te çözülmesini isteyen IMF'nin raporunda, özel sektör temsilcilerinin hükümetten bek- lentilerine de yer verilecek. Bu beklentiler IMF'nin öngördüğü sosyal güvenlik, ban- kacılık. tanmsal destekleme, özelleştirme, tahkim ve vergiden oluşuyor. Çatalan Barajı 'nın Yap-lşlet-Devret modeliyle devrine başlandı Maliyeti devlete, kân özel sektöre Ekonomi Servisi - Yüzde 97'si tamamlandığı halde Yap- lşlet-Devret (YİD) modeliyle Erg Inşaat'a verilen Çatalan Barajf nda devir işlemlerine başlandı. Firma yönetiminin devir için Çatalan Barajf na gittiği öğrenilirken, taksitle 250 milyon dolara Erg Inşaat'a ve- rilen barajın günlük gelirinin 150 milyan geçriği belirtiliyor. 2.5 yıl içinde kendini amor- ti edebilen ve 25 işçi, 5 teknik elemandan oluşan küçük bir kadro ile enerji üreten hidro- elektrik santralın bitmek üze- re iken, hangi mantıkla özel sektöre de\Tedildiğini anlaya- madıklannı dile getiren Adana Tes-lş 1 No'lu Şube Başkanı Mustafa Şahin,"Yaünm yapa- mıyoruz, Türkiye karanlıkta kalacakdiyeözeflestirmeter ka- bulettirümeye çalışüıy or. Bu sv- rada ise devlet kendi parası ile yaptığı bir barajı tam geür ge- tirmeye başladığı sırada özel • Adana Tes-lş 1 No'lu Şube Başkanı Mustafa Şahin, "Devlet kendi parası ile yaptığı bir barajı tam gelir getirmeye başladığı sırada özel sektöre devrediyor" diye konuştu. sektöredevrediyor. Sen- dika olarak böyie bir şeye razı olmanıız mümkün değil. Bu amaçla her türlü eylemi ortaya koymaya hannz" diye konuş- tu. 10.5 yıl gecikmeli bitti Seyhan Barajı üzennde ku- rulan ve projesinde 5 yıl için- de tamamlanması öngörülen Çatalan Barajf nı 10.5 yıl ge- cikme ile bitiren müteahhit fir- ma Erg tnşaat, devletin parası ile yapılan barajın kânnı top- lamaya hazırlanıyor. Yaklaşık 2 yıl önce resmi olarak yüzde 97'si bittiği tes- pit edildiği halde YtD mode- liyle ihaleye çıkanlan ve 250 milyon dolara müteahhit fir- ma Erg Inşaat'a verilen Çata- lan'da devir işlemlerine geçil- diği öğrenildi. Konuyla ilgili görüştüğümüz Tes-lş 1 No'lu Şube Başkanı Mustafa Şahin, şirket yöneti- cilerinin baraja giderek devir çalışmalanna başladıklannı kaydederek "Yeni hükümetin enerji konusundaki tavn orta- da. NeoJursa obun tüm kaynak- lanmızı elden çıkarmaya çab- şıyorlar. BLder Çatalan'ı çeşit- U mazeretlerie 105 yıl sonra bi- tirerek devleti maddi zarara uğratan bu şirketin cezalandı- rümasını bekierken ödüllendi- rildiğini görüyoruz" diye ko- nuştu. n^yılnetkâr 20 yıllığına Erg Inşaat'a ve- rilen Çatalan Barajf nın 2.5 yıl- da kendini amorti edeceğini ve kalan 17.5 yılda şirketin kân toplayacağını belirten Şahin, konuyu yargıya taşıdıklannı anımsatarak şöyle konuştu: "Sendika olarak Ankara'da dava açtık. Ancak henüz ora- dan bir sonuç çıkmadı. Devrin usulsüz olduğu ortada. Adana TEAŞ ve DSI'de çahşanlar da bizimle aynı görüşte. Bugün için vapabileceğimiz, deviriere karşı çahşanlarla direnmek. Biz bu direnişi kamu için, devlet için yapıyoruz. Voksa sendika özel sektörde de örgütlenebilir. Ancak böylesine bir tesisin hiç- bir haklı gerekçesi olmadan devrini kabul etmek mümkün değfl.'' Prof. Oğuz Oyan 'îkinci vergi affı isteniyor' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk-tş Araştırma Müdürü Prof. Dr. Oğuz Oyan, Vergi Yasasf ndaki deği- şiklik ıstemlennin 'Nergi vennemek" anlamma geldığini belirtirken "Ser- maye bindiği dah kesjyor" dedi. Oyan, peşin verginin yeni yasadan önceki uygulamasının daha adaletsiz ol- duğunu, başlangıçta kârlı görünüp yıl sonunda zarar edenlerin de mahsup olanağı bulunduğunu anlattı. Yapılmaya çalışılan peşın verginin 6 aya çekilmesınin bu vergiden vazgeç- mek anlamına geleceğini kaydeden Oyan. "6 ayda olduğu zaman yalnoca 1 taksidi bu yıl içinde akcaksınız. tkin- d öbür yıla kalacak. Vergi gelirlerini çok büyük öiçüde sekteye uğraor. Enf- lasyonist birtoplumda ka>nakta kesin- tiyle ödevenleıie (memur. işçi) beyan- name verenler arasındaki farkı büyü- tür. Buna asla izin v^rilmemeli" uyan- sını yaptı. Sermayenin mevzileri Oyan, 4369 sayılı yasanın sermaye- nin çıkarlanna dokunsa zaten TBMM'den geçemeyeceğini, serma- yenin o dönemde kazandığı "mevzfle- ri" şimdi yok saydığmı belirtirken "Hem gelir, hem kurumlar vergileri in- dirfldi. Eskiden birçok farkh gelir türü toplanırken şimdi her bir gelir katego- risi kendi şartlannda \ergiye tabi otu- yorlar. Hatta aik reisi beyanı yerine ber aile ferdi ayn bir mükclkf oldu. O za- man sermaye, ailenin gelir katemlerini bölerek yükünü azalrü" diye konuştu. Oyan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu, 'Ben ciddi bir vergi denetimine tabi olmayayım' isteğktir. Sermaye bindiği dah kesi\T>r. Çünkü asunda bu ülkede eğer kamu finansmanuu vergilerle kar- şıİamaz isek, sermaye bu kamu finans- manına katümak konusunda bu kadar uzak durursa. sonuçta kamu maliyesi- nin ve giderek ekonominin krizine yol açıhyor. Sermaye kendisineyönelik bir- takun kamusal yaünmlan dahi abunaz duruma getiyor, aityapı yaünmlan du- ruyor. Mali miladı istemesinin nedeni, o da bir afh çünkü. Her af yeni bir affi doğuruyor." Oyan. Emlak Vergisi'nde ise 10 mil- yarlık evin değerinin 15 milyar liraya çıkmış olsa bile vergi oranınm binde 1 'e indirilmesi nedeniyle ödenecek vergi farkının yalnızca yılda 5 milyon lira olduğunu, bunun da kopanlan görültü- ye değmeyeceğini anlattı. KİGEM, siyasilerin yeterli bilgisi olmadanbu girişimden yana olmalannın sakıncalı olduğunu kaydetti 'Yargıda uluslararası tahldme yer yok9 ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ka- mu tşletmeciliğini Geliştirme Merkezi Vakfı (KtGEM), tahkimin yalnız devlet- lerin devletlerle ve özel şirketlerin başka şirketlerle anlaşmazlıklannın çözümün- de başvurulabilecek bir yol olduğunu be- lirterek "Türk hukuk sistemine göre dev- letin, yerel yönetimkrin ve kamu kuruluş- lannm yeıii ya da yabancı şirketlerle iliş- kilerinde anlaşmazuklaruı çözümü idari yargıya tabktir. Tahkim ise idari yarguun kabul ettiği bir çözüm değfldir" dedi. KlGEM Yönetim Kurulu, tahkimin ka- bul edilmesınin, yüz yılı aşkın süredir yer- leştirilmeye çalışılan hukuk geleneğinin taş- lannı yerinden oynatma anlamına gele- ceğini belirterek "Sonuç. Türk yargı sis- teminin bütünüyie saf dışı edilmesine ve ül- ke bağunsızhğuun ortadan kakürılmasına kadar varabüir'' uyansında bulundu. Uluslararası tahkim dayatmalannın ge- risinde gelişmiş ülkelerin dünyaya kabul ettirmeye çalıştıklan girişimin yattığını savunan KlGEM. "OECD bünyesinde, Çok Taraflı Yatınm Anlaşması (M4I) ça- lişmasıyla başlayıp Fransa gibi bir ülkenin bile itirazettnesi üzerine o zeminden Dün- ya Ticaret Örgütü çerçevesine ka> dınlan bu girişim başanya ulaşırsa. ulusal devkt- lerin kendi halklarmı koruma konusunda sahip olduklan tüm yetkiler uygulanabi- lir olmaktan çıkacaktır" görüşünü kay- detti. Uluslararası tahkim dayatmalanna bo- yun eğmenin gelecek kuşaklar açısından çok ağır bir sorumluluğu yüklenmek an- lamına geleceğine işaret eden KlGEM Yönetim Kurulu, "Başta, 'devletin varlı- ğı ve bagımsızlığını, ulusım kayıtsız ve şart- sız egemenliğmi korumaya' antiçmişolan Sayın Cumhurbaşkanı oimak üzere, Tür- Idye'deki siyasal kadrolann uluslararası tahkimintaşıdığı tehliketer konusundaye- terli bilgiye sahip olmadan böy le bir giri- MHP uluslararası tahkim için komisyon kurdu Bakan Öksüz: Sıcak bakıyoruz ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Utaş- tırma Bakanı Enis Öksüz. MHP'nin ulus- lararası tahkim konusunda komisyon kur- duğunu belirterek "Konuya daha önce so- ğuk bakıyorduk, şimdisıcak bakıyoruz. B0- gjnoksanhğmdankayııaklananbirgecikme süresi \-ardi. Bu da kısalabiliyor'' dedi. Öksüz, TÜSlAD Yönetim Kurulu üye- lerini kabulünde, uluslararası tahkime de- ğindi. Hükümette hiç kimsenin tahkime karşı olmadığını belirten Öksüz, "Bu, ya- km bir tarihte bükümetin gündemine ge- tecektir" dedi. Kurduklan komisyonda uluslararası tah- kim yasa tasansı üzerinde çahştıklannı kaydeden Öksüz, "Bunu zaruri görüyo- ruz. Bundan ne gibi zarariar görebiteceği- mizi, uluslararası mahkemelerin oize çok iyi bakmadığun peşinen kabul ederek bü- tün bunlara karşın neler vapabileceksek buBu yapmanuz lazım" diye konuştu. An- laşmazlıİclan kimin çözeceğinin belli olma- dığına işaret eden Öksüz, "Bunu, biz ha- arlayıp iyi anlabp öne geçmemiz lazun< Başbakan vediğer bakanlardan bu konuy- la ilgili sıcak mesajlar aldım" dedi. şimden yana gözükmelerini son derece sa- kıncalı bulmaktayız" uyansında bulundu. îzmir'de protesto Uluslararası Tahkim tzmir'de de pro- testo edildi. Izmir Ulusal Güçler Birli- ği'nin dün düzenlediği toplantıda, "Ulus- lararası tahkimi kabul etmezseniz para yok" şeklindeki söylemlerinin de, kapitü- lasyonlar dönemindeki yabancı elçilerin üs- lubunu anımsattığı vurgulandı. Birlik tem- silcileri, milliyetçi söylemlerle iktidara ge- len koalisyon partilerinin hükümet prog- ramma MAI destekçisi düzenlemeler ya- pıhnası yönünde maddeler eklediklerini de kaydettiler. İşçi Partisi Konak tlçe örgütü tarafın- dan yapılan açıklamada, ABD'nin "küre- seUeşme" adı altında yirmi yıldan beri ulus devletleri, ulusal ekonomileri yıkma po- litikası sürdürdüğjüne dikkat çekildi. ÖDP Izmir ll Örgütü tarafından yapı- lan açıklamada da, MAI'nin sıcak para- nın spekülatif alanlarda yabancı sermaye- ye olan ihtiyacını karşılama adı altında gelişmekte olan ülkelerin kaynaklannın transfer edilmesinin aracı olduğu belirtil- di. İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Mazlumun Kuptarılışıd) Mazlum Kosovalı Arnavutlann, insan haklannın bek- çisi zengin Kuzeyliler, ABD ve AB tarafından kurtanlı- şı öyküsünü, 'devamı yann' dizisi olarak başta CNN, Avrupa ortak kanalı EURO olmak üzere bütün dünya televizyonlanndan izliyoruz. Yeni dünya sömürü düzeninin Türkiye'deki medya temsilcilerinin NATO'nun savaş ilanını, "tarihin akışının mazlum halklann kurtanlmasından yana değişimi ola- rak" ilan edişlerini anımsayacaksınız. ABD'nin, AB'nin dünya düzeninin jandarmalığını yaparken halklann ezil- mesine bundan böyle izin verrneyeceklerinin fetvası- nı yeriyorlardı. Üçüncü ayına varmakta olan bir süreçte, kurtanlma- lan uğruna savaşılan Kosovalı Arnavutlann, önce uzun bir zaman dilimi içinde, oralarda yaşayan az sayıda Türk- le birlikte ölüm tehdidi altında evlerinden kovuluşlan- nın dramını izledik. Insanhğa sığmasa, ırkçı vahşet, yok ediş hedefi ol- sa da Sırpların her tür işkence ve baskıyı yapmalannın Kosova'ya el koymak gibi bir açıklaması vardı. Ama Ko- sovalılan kurtarmak üzere savaş ilan edenlerin, onca pahalı silahlarla, bombalaria seferber oJanlann, ölüm- den kaçan yüz binlere, sınır kapılannda aç, yağmur al- tında günlerce işkence çektjımelerinin insanlık ayıbı han- gi haneye yazılacaktı? Aylardır yaşadıklan kamplarda ilkel koşullann sürmesinin, doğru dürüst karın doyuru- lamamasının, yıllar önce atılması gereken yiyecekler- le beslendikleri için zehirlenmelerinin... "O defterieri artık kapat, karanlık gûnler bitti; bugü- ne, yanna bak.." diye itiraz edebilirsiniz. 'Devamı ya- nn' dizisinin bugünlerdeki görüntülerinde, ilan edilmiş savaş biçiminde olması kaçınılmaz katliamlann bulu- nabilen toplu mezar görüntüleri var. Savaşı havadan yapan zengin Kuzey, bombalananlann azgınlaşan öf- kesiyle katlanan katliamlann cesetlerini bulup çıkara- rak kendi kamuoyuna propaganda yapıyor. "Ya işte biz bu katillerin elinden bu zavallı insanlan kurtardık" de- meye çalışıyor. Ordusu kıpırdayamaz konuma gelmiş, ekonomisi batmış Sırplar teslim olmak zorunda kaldığında, kara- dan giıme zamanı geldiğınde Kosova'ya önce Ingiliz paralı askerleri giriyor. Her anlamda işi bitmiş, öfkeli, fanatik Sırp nişancılan öldürdükleri Arnavutlarla dindi- remedikleri öfkelerini, dünya kamuoyunu oluşturan Ba- tı medyasına, gazetecilere yöneltiyorlar. Savaş uzma- nı, deneyimli gazeteciler keskin nişancılann kurşunla- nyta öldürülüyoriar. Dizinin son görüntülerinde, mayınlarda parçalanma- yı göze alarak bir an önce Kosova'ya dönmeye çalı- şan Amavutlaria, Kosova'yı terk etmeye çalışan Sırp- lann yine göç yolundaki, bu kez ortak dramları var. Prizren'li, büyük olasılıkla savaştan en küçük bir so- rumluluğu olmayan Sırp genç kızı, "Bizi gönderiyoıiar, ama ben nereye gideceğim" sorusunu yöneltiyor. Ekranlarda Sırplar tarafından tamamen yakılmış Ipek, yerle bir olmuş Cakova görüntüleri. Bir an önce evle- rine dönmeye çalışan kurtarılmış(!) Kosovalı Arnavut- lar nereye koşuyorlar? Yanmamış, yıkılmamış, yağma- lanmamışsa sağlam kalmış ev ve mallannı kurtarmak umudu ile mi bu acele? Yoksa aylardır insan onurları- nın yok edildiği, ditenci, sığıntı konumunadüştükleri ko- şullardan kurtuluş umudu mu? Televizyon dizileri göstermiyor. Kendilerini ne bek- lediğini hiç bilemeden, düşünmemeye çalışarak için- de bulundukları çok olumsuz koşullardan kurtulmak umudu ile Kosova'ya bir an önce dönebilmek için Ar- navutluk ve Makedonya sınırlannda bu kez ters yön- de on bınlerle kuyruklar oluşturuyorlar. önemsiz bir aynntı ama söylemezsem çatlanm. Sa- vaşın başından sonuna Kosovalı Arnavutlara en in- sanca orteımın yaratılmaya çalışıldığı Türkiye ve kamp- lannın boşaltılması son sırada. önceki gün Prizren'de ağır hastalanan babalarını görmek için kendi olanak- lan ile Makedonya'ya uçan aıleye, kayıtlan Türkiye'de olduğu için Kosova'ya giriş izni verilmemiş. Zengin ülkelerini kamp için bile Kosovalı AmavutJa- ra açmayan ABD ve AB ülkeleri şimdi Kosova'yı aske- ri güçleri arasında paylaşmış bulunuyorlar. NATO Ge- nel Sekreteri Solana önceki gün açıkladı, "Bağımsız- lık söz konusu olamaz" dedi. Aylardır akraba evlerinde bannan, onlann insanlığı- na sığınmış, sabırsızlıkla dönmeyi bekleyen profesör bir akrabama çok uygun bir zamanda, çok özel bir so- ru sordum. "Evinizkurtulmuş, yağmalanmamış da ola- bilir. Ama gidince nasılyaşayacaksınız? Bağımsızlık söz konusu olmadığına göre, bağlı olduğunuz devlet Sır- bistan. Bu kadar olay, can yanmasından sonra, Sırp- lar sizin ücretlerinizi, emekli maaşlannızı mı ödeye- cek? Nasılyaşayacaksınız? Okullan, ûniversiteleri, has- taneleri kim işietecek, kim finanse edecek? Gerisi son- ra düşûnülür ama, günlük yiyecek, yaşamak için pa- ranızvarmı?.." Yanıtı yok. Ama burada, akraba evterinde aylar sü- ren zorunlu misafirlik öylesine ağır ve onur kıncı olma- lı ki "Olsun, bir gidip bakmak lazım" diyor. Akılcı, se- rinkanlı yaşananlann, deneyimlerin ışığında dünyadan gelebilecek yardımlann olsa olsa öncelikle yüz binler- ce sokakta kalacak çoğunluğa sığınma ve açlıktan kurtarma sınırlan içinde kalacağını ancak umabilıyoruz. Üniversite öğrenimleri yanda kalmış, çok da başanlı olan iki çocuğunun öğrenime devam edebilmeleri yolunda bir umut gözükmüyor. Yok edilmiş bütün kimlik ve bel- gelere karşın baba Kosova'ya çabuk dönebilir, kimi öğrenimi kanıtlayacak belgeler bulabilir. Türk hüküme- ti olağanüstü özveri ile bu çocuklara olanak tanırsa... Belki bir ışık çakabilir... Sonrasına düş gücümüz yetmiyor. 21. yüzyıla girer- ken Avrupa'nın göbeğinde mazlum bir halkın, zengin Kuzeyliler tarafından övünçle tetevizyonlarda dizi ha- linde yayımlanan kurtanlışının öyküsü işte böyle sürüp gidiyor. Sonrası mı? Arkası yann dizisinde. Üreticiden siyah çelenk Birliklerden Ziraat Bankası'na tepki ANKARA (AA) - Zira- at Bankası'ndan kısa va- deli kredi kullanmak zo- runda kaldıklan için borç- lannı ödeyemeyen tanm satış kooperatifleri, kurtu- luşu Hazine'den aktanla- cakkaynağa bağlarken TA- RİŞ 'e yapılan 54 trilyon li- ralık hacze üreticilerden sert tepki geldi. TARÎŞ dışında, diğer birliklerin kredi vadeleri- nin de 20 Haziran'dan iti- baren geleceğini belirten yetkililer.ÇUKOBtRLlK, ANTBÎRLlK, FtSKOBÎR- LİK, Trakyabirlik, Kara- denizbirlik ve Kayısıbir- Uk'in de haciz riska ile kar- şı karşıya bulunduğunu vurguladılar. Birliklerin, halen üreticilere 4.9 tril- yon lira borcu bulunuyor. Banka yetkilileri ise bu krediler ödenmeden, bir- liklere ve TMO'ya yeni kredi açmalannın söz ko- nusu olmadığını dile ge- tirdiler. Türkiye Ziraat Odalan Birliği (TZOB) Başkanı Faruk Yücel, Ziraat Ban- kası'nın TARlŞ'e yönelik haciz olayına tepki göste- rerek "Devlet TARIŞteki 58 trityon lira ile kurrulu- yorsa,vukıfkesüıtikrinden vazgecsin ve ürün bedelle- rimizden kesip, TARİŞ'in borçlannasaysm" diye ko- nuştu." Bu arada TARlŞ'in 4 birlik yönetim kurulu baş- kanlan ve üyeleri, Ziraat Bankası'nın haciz karan- nı protesto etmek için Zi- raat Bankası Izmir Merkez Şubebinasına siyah çelenk- ler bıraktılar.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear