Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Cumhuriyet
İmtivaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönetmenı Orhan Erinç
0 Genei Va>ın Koordınatorü Hikmet
Çetinkaya # Yazıişlen Miidürü İbrahim
Yıldız 9 Sorumlu Mudür Fikret İlkiz
# Haber Merkezı Müdürü Hakan
Kara 0 Görsel Yönetraen: Fikret Eser
lstıhbarat Cengiz Yıldınm 0 Ekonomi: Özlem
Y'üzak 0 Rıılrür Handan Şenköken 0 Spor
Abdülkadir Yücelman 0 Makaleler: Sami
Karaören 0 Duzeitme Abdullab Yazıcı 0
Fotograf Erdoğan Köseoğlu 0 Bılgi-Belge:
Edibe Buğra 0 Yurt Haberlen. Mehmet Faraç
Vavın Kurulu llhan Selçuk
(Başkan), Orhan Erinç. Oktaj
Kurtböke, Hikmet Çetinkaya,
Şâkran Soner. Ergun Balcı,
İbrahim Yüdız, Orhan Bursak,
Mustafa Balbav. Hakıuı Kara.
AnJcara Temsılcısi .Mustafa Balbav AtatürkBuKan
No- 125. Kat:4, Bakanlıklar-Ankarâ Tel 4195020(7
hat), Faks. 4195027 0 Jzmır Tem5ikisj SerdarKıak,
H ZıyaBlv 1352 S 2 3 Tel-4411220. Faks.4419117
0AdanaTemsılcısi. Çetin Yiğenoğlu, tnönuCd 119
S No 1 Kat 1. Tel- 363 12 11. Faks: 363 12 15
Muessese Muduru. Üstün \kmen #
Koordınaıör Ahmet Korulsan • Mııha-
xbe Büient \ ener 0 îdare Huse>in
Gûrcr» Bılgı-tşlem \ul Inal • Bıİgı-
sayar Sıstem Mürüvet Çîler#Saü$
FaaletKııza
MEDYA C: • Yönetım Kuralu
Başkanı - Genel Müdflr Gülbin
Erduran 9 Koordınatör Reha
IşıtmaD # Genel MudurYarduncısı.
SevdaÇoban Tei 514 07 53 -
5139580-5138460-61.Faks 5138463
Yatffnla.ıaıl \e Basan: Wnı Oun Haoer Ajansı, Basın \e > a>:ncılık A.Ş
TürkocagıCad 39 41 Caialoâlu 34334 Ist PK 246 S.rkecı lstanbul Tel <0<212) 512 05 05 (20 hat) Faks 10 212)513 85 95 10MAYIS1999 Imsak: 4.00 Güneş: 5.45 Ögle: 13.08 Ikindi: 16.59 Akşam: 20.16 Yatsı: 21.54 www.cumhuriyet.com.tr
İnternet haftası
başlıyor
• ANKARA(AA)-
Toplumda İnternet
bılincının yaratılmasını,
fnternet in tanıtılmasını. bu
konuda yenı projeler
başlatılmasını, Internet'ın
sorunlan \e çözüm
yollannın tartışılmasını
amaçlayan İnternet Haftası
başlıyor. Ulaştırma
Bakanlığı bünyesinde kamu
kuruluşlan. üniversiteler.
meslekı \e sıvil toplum
örgütleri üyelerinin
katılımıyla oluşturulan
İnternet Üst Kurulu
tarafından 10-23 Mayıs
tarihleri arasında
düzenJenen hafta boyunca,
tnternet'in tanhi. siyasal
etkıleri, olanaklan.
sorunlan. alryapısı ve
kullanımı konusu ele
alınacak. Hafta boyunca
gerçekleştinlecek etkınlikler
(http: 'hafta.ubak.gov.tr)
İnternet adresınden
izlenebilecek.
Dink Bogarde
oldu
• LO\DRA(AA)-Ünlü
sinema oyııncusu ve yazar
Dırk Bogarde, geçirdiği
kalp krizı sonucu 78 yaşında
Londra'da öldü. Asıl adı
Derek Nıven Van den
Bogaerde olan Dirk
Bogarde, Luchıno
Vısconti'nın yönettığı
"Venedık'te Olüm' ve Josef
Losey'in yönettiği 'Uşak'
gibı ünlü filmlerdeki
unutulmaz rolleriyle
tanınıyor. Aynı zamanda
romancılık kariyeri de olan
Bogarde. birçok kıtap
yazmıştı. Bogarde. yakla$ık
70 fılmdeoynamıştı.
Tupizm çalışanına
AIOS testi
• NEVŞEHİR
(Cumhuriyet)-A1DS
hastalığma karşı önlem
amacıyla Kapadokya
yöresinde. yılın ılk 4 ayında
58 tunzm personelı testten
geçtı. II Sağlık Müdürü Dr.
Salim Aytekin, Nevşehir
Halk Sağlıgı
Laboratuvan'nda Eliza
cihazı ile yapılan AIDS
testınden. yöredeki tüm
turizm personelinin
geçmesini arzuladıklannı
söyledi. Dr. Aytekin. testten
geçenlerde AIDS virüsüne
rastlanmadığını kaydetti.
Yeraftı şehninde
kazriap
• EREĞLİ(AA)-
Konya'nın Karapınar
ilçesine baglı Oymalı
köyünde bulunan ve
miiattan sonra 7 veya 8.
yüzyıla ait olduğu
belirlenen yeraltı şehri
günyüzüne çıkanlacak.
Ereğli Müze Müdürü
Mehmet Bilici, araştırmalar
sonucunda Karaca Dağı'nda
7-8 ayn yeraltı şehn
bulunduğunu, bunlann
Ürgüp'teki yeraltı
şehirlenne benzedığini
söyledi.
Acı meyye
çekipdeği
• KONYA(AA)-
Uzmanlar. yaz aylanyla
gündeme gelen kayısı. elma
ve şeftali gibı meyvelerin
çekirdeklerinin yenmemesi
konusunda uyanda
bulunurken acı meyve
çekirdeğinin. ölüme neden
olabıleceğini bildirdıler.
Selçuk Üniversitesi Tıp
Fakültesi öğretim üyesi
Prof. Dr. Mehdi Yeksan.
"Acı çekirdeklerde bulunan
siyanür. miktan ne olursa
olsun zehirlenme nedenıdir.
Ba$ dönmesi. kusma,
sikıntı. çarpıntı, tansiyonun
yükselmesı zehirlenme
belırtilerinın başında
gelmektedir" dedı.
Kopya eylemlepi
İDAKKA(AA)-
Bangladeş'te lise bitirme
sınav lanna giren 500 bin
öğrencıden 10 binı, kopya
çektikleri ıçın sınavdan
atılırken sınavlarda kopya
çekme ve öğretmenleri
dövme haklan olduğunu
iddıa eden öğrenciler, şiddet
eylemlenne başvurdu.
Öğrenciler. öğretmenleri
taşa tuttu. sınav salonlannı
ateşe verdı, sınav kâğıtlannı
yırttı ve sınav
gözlemcılenne saldırdılar.
Sınavlarda adıl olmayan
yollara başvurma eğıliminin
arttığını belirten yetkıliler,
bunu öğrencilerdeki ahlaki
değerlenn yetersizlığine
bağlıyorlar.
Turizm Bakanı Tan: Yabancılara verilen fiyatlar Türklere de uygulanırsa sektör hareketlenir
Hedef iç turizmi canlandırtnakBÜLENT ECEVİT
ANTALVA- Turizmdekı krizden 50
bin dolayında turizm personeli ve sek-
töre bağlı yüz binleri bulan esnaf da
olumsuz etkılendi. Sektör temsilcile-
ri, "99"u kurtarma" yollannı ararken
devlet kurumlannda çalışanlar için tak-
sitli tatıl olanağı sağlanarak iç turizmin
canlandınlması önerildı.
Turizm Bakam Ahmet Tan, otelle-'
rin. yabancılara uyguladığı fiyat tari-
fesini Türk müşterilere de uygulama-
sı halinde iç turizmin canlanacağını
ve turizm bölgelerindekı esnafın ra-
hatlayacağını bildirdi.
Türklerin. fiyatlann yüksekliği ne-
denıyle kendi ülkesinde tatil yapama-
dığını söyleyen Turizm Bakanı Ahmet
Tan. "YıırtdişınatatilegidenTürkyurt-
• Turizm Bakanı Ahmet Tan, iç turizmin canlanması halinde, turistik yörelerdeki esnafın da
rahatlayacağını belirtti. Akdeniz Turistik Otelciler ve tşletmeciler Birliği, turizmin canlanması
için memur ve işçiye taksitli tatil olanaklannm yaratılmasını istedi.
taşlan 4 mihar dolar harcıyor. Bizim
tesislerturistlere verdiğifiyatıTürkle-
re de verse bu döviz ülkede kalmış ola-
cak. Turizmciler bu konuda birlik ol-
mab" diye konuştu. Turistik bölgeler-
deki krizin etkilerinın azalması için iç
turizme olanak saglanması halinde es-
nafin da rahatlayacağını belirten Ba-
kan Tan, 2000 yılı için de, yeni kuru-
lacak hükümetın gerekli önlemleri ala-
cağını vurguladı.
Taksitli tatil önerisi
.Akdeniz Turistik Otelciler ve Işlet-
meciler Birliği (AKTOB), memur ve
işçiye taksitli tatil olanaklannm yara-
tılmasını istedi. Devlet kurumJannın,
personeli için bu olanaklan sağlayabi-
leceği vurgulanırken, bankalann da
taksitli tatil olanaklan sunabilecekle-
ri dile getirildi.
Son Milli Güvenlik Kurulu (MGK)
toplantısında turizmdeki kriz konu-
sunda bilgi veren Turizm Bakanı Ah-
met Tan, PKK lideri AbduDahÖcalan ı
yıllarca destekleyerek Türkiye'ye za-
rar vermeyi amaçlayan Avrupa'nın,
şimdi de turizmden vurduğunu anlat-
tı. Bakan Tan. "Yıllarca Apo'yu des-
tekJeyerek bize zarar vermeyi hedefle-
mişlerdi. Terörist Apo yakalanınca bu
konuda bir şeyyapamavacaJdaruu an-
ladılar. Turizmi baltalayarak bizicane-
vimizden yakaladılar" dedi. Türki-
ye'nin tanıtımı için bütçe olmaması
nedeniyle pay ayırmakta zorlandıkla-
nnı dile getiren Bakan Tan. "Geçici
olarak 15 milyon dolarayırdık. Ama büt-
çe olmayuıca bakkal hesabı gjbi işleri
yürütmeveçalısıyoruz. Hükümetın ku-
rulması ve bütçenin beürlenmesi halin-
de bu konudaiü sikıntı giderilmiş ola-
cakür" diye açıklama yaptı.
'Zarar büyüyor'
Antalya Esnaf ve Sanatkârlar Oda-
lan Birliği AESOB Başkanı Orhan
Tolunay. 100 binin üzerinde üyeleri
olduğunu. turizmde yaşananlann afet
boyutuna girdiğini ve zararlann büyü-
meye başladığını anlattı. Tolunay, An-
talya bölgesinin afet alanı ilan edılme-
sini ve devlet kanalıyla desteklenme-
sini önerdi. Alman Cumhurbaşkanlı-
gi 'Avrupa Düşüncesine Katkı Odülü'
sahibi ve 30 yıldır Almanya'da çalış-
malannı sürdüren Nazmi Kavasoğlu,
Türkiye'nin kendini tanıtamama sı-
kıntısı olduğunu, bu nedenle de Baş-
bakan Bülent Ecevit ile görüşerek or-
ta ve uzun vadeli bir proje hazırlığı
ıçinde olduğunu söyledi
Kavasoğlu, "Sayuı Başbakan ilegö-
riiştüm ve EuroTiirk Projesi hazıriığı-
na başladık. Bu proje ile 1 ürkive'nin
hem turizm amaçlı hem de dış Uişkiler
amaçlı bir tanıtun atağuıı gerçekleşti-
rebilecegine inanıjorum" dedı
Banş projesi yeniden gündemde
Mimarlar Odası, Kayaköy'ün "Türk-Yunan Banş ve
Dostluk KöyiF'ne dönüştürülmesi için girişim başlatacak
ÖZCANÖZGÜR
MUĞLA - Fethiye yakınla-
nndaki Kayaköy'de 10 y ıl ön-
ce uygulanması gınşiminde
bulunulan 'Banş ve Dostluk
Projesi' yeniden gündeme ge-
tiriliyor. TMMOB Mimarlar
Odasrnın "1998-2000 Çalı*-
ma ve Eylem rVogramr kap-
samında ele alınan proje doğ-
rultusunda Kayaköy'ün 'Türk-
Yunan Banş ve Dostluk Kö-
yü'ne dönüştürülmesi öngörü-
lüyor. Mimarlar Odası Genel
Başkanı Oktay Ekinci. odanın
lzmir ve Fethiye şubelerinin
katılımıyla komite oluşturduk-
lannı belirterek. '"Ka\akö>'ûn
kurtanlmasına vönelik ilk gi-
rişim 1988 vılında odamızca
gerçekleştirümişti. Şimdi yeni
bir eylem planıvla banşvedost-
luk köviiprojesininuygulanma
şansını zoriayacağız" dedi.
Cumhunyet'ın ilk yıllannda
(1922-1924) yaşanan müba-
dele sırasında Rumlann Yu-
nanistan'a göç ettiğı, onlann
yerine Türklerin yerleştirildi-
ği Kayaköy "deki ikı kilise ve
çok sayıda sivil mimarlık ör-
neği günümüzde turistlerin il-
gi odağı oldu.
Tatil köyii girişimi
Eski cumhurbaşkanlanndan
Turgut Özal'ın başbakanlığı
döneminde bazı holdinglerce
Kayaköy, tatil köyüne dönüş-
türülmek istenmişti. Ancak,
zamanm Fethiye Belediye Baş-
kanı ÖzerOlgun ile Mimarlar
Odası Muğla Şube Başkanı
Oktay Ekinci tarafından bu
projeye karşı çıkılarak kam-
panyalar düzenlendi. Ancak,
ÖzerOlgun'un yapılan seçim-
lerde belediye başkanhğmı yi-
tirmesi, Ekinci'ninde Mimar-
lar Odası şube başkanlığını bı-
rakmasından sonra proje rafa
kaldınldı.
Projeyj yeniden gündeme
getiren Mimarlar Odası Genel
Başkanı Oktay Ekinci, 10 yıl
önceki gınşimleriyle Kaya-
köy'ü tahrip edecek rant amaç-
lı turistik tesıs projelerine set
çektiklerini. ulusal ve ulusla-
rarası kamuoyunun dikkatini
bu proje üzerinde topladıkla-
nnı belirtti. Ekinci. şunlan söy-
ledi:
"Geçen 10 >ıl içinde yerli-
\abanci araştuma gruplan Ka-
yaköy'e gelerek banş yanlısı
bir konsept oluşturduiar. Ga-
lata gönüllü öğrenci gruplan-
nı yaz okullanvla Kayaköy*le
tanışürdık.Onİaruı çalışmala-
nyla çok sayıda ev kalıntısınuı
rölevelerini de çıkarttık. Şim-
di bu çabalardan bir sonuç ala-
bilmek amacıyla Kayaköy'ü
yeniden eylem planı içine al-
dık. Yaz aylannda uluslarara-
sı etkinlikier düzenleyerek
Türk- Yiınan Dostluk ve Banş
Köyii Projesi'nin yaşama geçi-
rflmcsi mücadetesuıi vçrecegiz."
Cumhuriyet'in ilk villanndaki mübadele sırasında boşamlan Kay^köy'deki ild kilise ve çok savıda srvü
mimarlık örneğl, günümüzde turistlerden büyûk ilgi görüjor. Özal'ın başbakanlığı döneminde Kayaköy,
tatil köyüne dönüştüriilmek istenmiş, ancakyerel yönetim ve srvil örgütler buna engel olmuştu.
25 milyon dolar
Talk show
cinayetine
rekor
tazminat
VVASHEVGTON (AA) -
ABD'de, 4 yıl önce televiz-
yonda yayımlanan bir "talk
show" programında çıkan
tartışmanın cinayetle sonuç-
lanmasının ardından mah-
keme, TV kuruluşunu, öl-
dürülen eşcinselin ailesine
25 milyon dolar ödemeye
mahkûm edince, televizyon
dünyası kanştı.
Mahkeme, WTTG tele-
vizyonunda yayımlanan
"Jenny JonesShow " progra-
mında "cinayete yol açan
tedbirsizük ve kısmitahrik"
gerekçesiyle TV kanalının,
öldürülen ScottAmedure'un
ailesine tazminat ödemesi-
ne karar verdi. WTTG kana-
lı ise "barizhaksızhkyapıl-
dığı" gerekçesiyle hemen
temyize başvurdu.
TarOşma kanh bitti
Mart 1995'te meydana
gelen olayda Jenny Jones
Show'un. "gizlihayranlar"
konulu programına katılan
32 yaşındaki Amedure, ay-
nı programa konuk olan 24
yaşındaki Jonathan
Schmitz'den "çok hoşiandı-
ğuıı" itırafetmiştı. Schmitz
de, "Ben eşcinsd değUim"
diyerek programı terk et-
mişti. Bundan 3 gün sonra
Schmitz, elinde otomatik
tüfeğiyie Amedure'un evi-
ne giderek, eşcinsel genci
öldürmüştü.
Mahkemenin karannı de-
ğerlendiren, talk show'un
sunucusuJenny Jones ise bu
sonuca çok şaşırdıgını ve
büyük üzüntü duyduğunu
söyledi. Eşcinsel ve Lezbi-
yenler Birliği yetkilisi Joan
Garryise "Rüzgârekennr-
üna biçer. Şiddete prim ve-
ren televizy onlann bu şekil-
de cezalandınlması, adaJetin
teceUisidir" dedı.
Mahkeme karanndan son-
ra, çok sayıda televizyon ka-
nalında talk show program-
lannın niteliği üzerinde tar-
tışma açıldı.
Vefa LisesVnin
'Boza Giinü'
Türkiye'nin Türkçe
öğretim y^pan ilk lisesi
olanl27yillıktarihi
Vefa Ltsesi'nin
geleneksel 'Boza Günü',
duzenknen bir törenle
kuoandL Törene katılan
çok sayıda eski mezun
Vefa'nın ünlü bozasmı
içerek okul anılannı
tazeledi. Sanatçı Kemal
Sunal da, "Vfefa'yı
hepinizden çok
sevjyonıın. Çüokü, 11
yılun burada geçti" diye
konuştu. (Fotograf:
UĞUR GÜNYÜZ)
lstanbul Tabip Odası'nın ara genel kurulu yapıldı
6
Saghk politikası ciddi olmalı
9
kalannın devamhbğını sağlayabüecek
bir insan gücü yapılanması gereklidir.
• Sağlık Bakanlığı'ndakı ıhaie, ruh-
satlandırma ve atamalar saydamlaştı-
nlmalı, kamuoyunun bu konudaki
kaygılannj ortadan kaldıracakdüzen-
lemeler yapılmalıdır.
• Her tiirlü şoven milliyetçilik ve
yurttaşlar arasında düşmaniık uyan-
lstanbul HaberServisi- lstanbul Ta-
bip Odası Başkaıu Prof. Dr. Orhan An-
oğul. 18 Nisan'da yanşan partilerin
sağhkla ilgili ciddi vetutarlı sağlık po-
lıtikalannın olmadığını söyledi. An-
oğul, hükümetı kurmaçalışmalannın
sürdüğü şu günlerde, bu konunun da
ele alınmasını istedi.
lstanbul Tabip Odasf nın ara genel
kurulu dün yapıldı. Oda Baş-
kanı Orhan Anoğul. ülke-
nin içinde bulunduğu kar-
maşamn. hekimliğin etık de-
ğerlerini neredeyse tümüy-
le ortadan kaldırdığını ifade
etti. Uygulanan politikalar
yüzünden ülkenin sağlık ala-
nının hıç hak etmediğı ilkel
bir konuma itildiğini vurgu-
layan Anoğul, "Seçim sfire-
cinde sKil toplum Örgütle-
riyle ilişki içinde olacağını
söyleyen partilerin sağhklail-
gili ciddi, hıtarlı. kapsamlı
ve uzak göriişlii bir politika-
lannın olmadığını gördük"
dedi. Anoğul. sağhkla ilgi-
li beklentilenni şöyle sırala-
dı:
• Tüm yurttaslara ek bir
kütfetyüklemeden nitdikli\e
eşitsağlık hizmeti verilmest
devletin temelgörevlerinden
biri olmalıdır.
• SSK'nin özelleştinlme-
ye hazır hale getirilme çaba-
larını kabul etmemiz müm-
kün değildir. SSK sağlık hız-
metlerinin yeni yatınmlarla
geliştirilmesini talep ediyo-
ruz
• Ülkemizdesağhkpoliti- e-posta : tan (a prizma. net. tr
dıracak etnik köken veya inancianna
göreaynmohğı hedefleyentavırian,şid-
detie kınamaya devam ediyoruz.
• tnsan haklan ve düşünce özgür-
lüğü başta olmak üzere temel hak ve
özgürlükler konusundaçağdaş düzen-
lemelerin artık yasama geçirilmesini
talep ediyoruz.
• Ülkemizde giderek artan gelir da-
ğthmı adaletsizliğini ortadan
kaldırmak için ciddi önkm-
lerahnman.
Uygulanan yanlış polinka-
laryüzünden hekimlik orta-
mının giderek etık değerle-
rin yok sayıldığı bir ortama
itildığini de vurgulayan Prof.
Anoğul, "'Şunu hepimizin
içtenliklekabuletmesi ve ona
göre davranmanuz gereidr.
Iyi hekimlikyapılmakisteni-
yorsa, hekmiler ryi hekimli-
ğin kurailannıdoğnı tanım-
lamaiıdırlarve bunun dışma
çıkan meslektaşlannı tekrar
iyi hekimliğe davet edecek
yaptmmlan karariıhkla uy-
gulamalılar" diye konuştu.
Hekimlerin meslek örgütü-
ne katıhmının yetersizliği-
ne de dikkat çeken Anoğul,
iyi hekimliğin yaşama geçi-
rilmesi için tüm meslektaş-
lannı göreve çağırdı.
lstanbul Tabip Odası'nın
seçimsiz ara genel kurulun-
da ilk olarak çalışma raporu
okundu ve katılımcılann gö-
riişleri alındı. Malr raporun
da okunup aklandığı genel
kurulda, hekimlerin öneri-
Ieri dinlendi.
SÖYLEŞİ ATTİU İLHAN
'Sağcı' mıdır, Yoksa 'Solcu5
mu?
Once, bir soru: 'Küreselleşme'yle ilgili şöyle bir
'tesbft'e; 'solcu' srfatıyla, imzanızı atar mısınız,
atmaz mısınız?
"...'Küreselleşme' sürecinin en belirgin özellik-
lerinden birini, iletişim teknolojisindeki olağa-
nüstü gelişmelerin etkisiyle ortaya çıkan, çok
yoğun ve hızlı bir değer ve bilgi dolaşımı oluştur-
maktadır. Milli kültürlerin Önündeki en önemli
problem, bilgi ve değer akışının niteliği ile, veri-
cilerle alıcılar arasındaki dengesizliktir. (Buraya
dikkat!) Bu ilişkinin, hem sürekli alıcısı durumun-
da olan, hem de kültürel çözülme ve kargaşa or-
tamında bocalayan tarafını, dünyanın Batı Avru-
pa ile Kuzey Amerika ('Sistem 'i kastediyor) dışın-
da kalan bütün ülkeler oluşturmaktadır..."
"...ikinci problem noktasını ise (Buraya dikkat!)
denetlenmesi gittikçe güçleşen milletlerarası
sermayenin ve örgütlerin (yâni 'S/sfem'in), etkin-
lik alanını olabildiğince genişletmek çabalan
oluşturacaktr. 'Küreseleşme'nin, bugüne kadar
ortaya koyduğu tablo, hiç de iç açıcı değildir.
(Buraya dikkat!) 'Küreselleşme'nin bilançosunda;
eşrtsizlik, yoksulluk, etnik çatşma, kutuplaşma
ve silahlanma; mutluluk, refah ve yardımlaşma-
dan çok daha ağır basmaktadır. Bunun yanında
adalet, refah ve işbiriiği vaadettiği de söylene-
mez..."
"... 'Küreselleşme' sürecinin, günümüzdeki gi-
bi bir seyir takip etmesi durumunda, (Buraya dik-
kat!) özellikle kalkınmakta olan ülkelerin mifli kül-
türlerinin, daha çok kuşatılacağı, hayatiyetini ko-
rumasının zortaşacağı açıktr. Gerçekten de, ken-
di milli küKürendüstrisini, küresel şartlarla reka-
bet edebiür bir şekilde inşa edip geliştiremeyen
ülkeleri zoriu bir gelecek beklemektedir..."
Kendi hesabıma, Marksist bir 'ulusalsolcu' olarak
ben, imzayı basanm; çünkü, Mustafa Kemal'in ve
Mirseyit Suftan Galiyef'ın de, hatta J. M. AJberti-
ni'nin de basacağını düşünürüm. 'Tabanı' ne söyler
bilmem, ama merak ettiğim 'Demokratik so/'cu Bü-
lent Ecevit'in de imzalayıp imzalamayacağıdır.
Bilgi sahibi olmadan...
Henüztanışmışız, Uğur(Mumcu) beni. mavigöz-
lü tombul ironie'si, özüyle dalga geçebilmek ye-
teneğiyle, etkiliyor; 'Sakıncalı Piyade'nin. nasıl tu-
tuklandığını bir anlatışı var ki, gülmemek imkânsız:
yedeksubay üniformasıyfa, onu hangi koridordan
geçirseler, durumun fartcında olmayan onbaşılar, ça-
vuşlar, selama çakılıyormuş: kara mizah! Bir keresin-
de, sanırım bir akşamüstü, gözlük camlarımızda
gurubun kızılyansıması, benim 'Hangi Sol?' üzerin-
de söyleşiyoruz; Bat'daki, Sovyetler'deki ve bizde-
ki dogmatique Solculuk üzerine yazdıklarıma, önü-
ne gelen çullanmıyor mu; sanınm Uğur (Mumcu) o
ünlü sözünü bu vesileyle de söylüyor; onun ağzın-
dan, onun sesiyle ilk defa ışitmiş oluyorum.
"-... çoğumuz okuma özürlüyüz, ağbiy; bunla-
nn çogu, okumamış, yani bilgi sahibi değil; bil-
meden fikir beyan ediyor; daha da kötüsü, eleş-
tiriyorum diye, karalryor..."
Sonradan bu yaman 'tesbitini', şöyle bir formüle
bağlamamış mıdır 'bilgi sahibi olmadan, fıkirsahibi
olmak!'. TRT/2'deki söyleşilerimde olsun, bu köşe-
dekilerde olsun; açıklamaya çabaladığım bazı 'bilgi-
lerin', kimilerinin 'zihinselkonfo/v'nu nasıl allakbul-
lakettiğini, kimilerini nasıl 'intibahagetirdiğini', kimi-
lerini ne türlü özeleştirilere yönelttiğıni; sağdan sol-
dan, telefondan fakstan öğreniyorum. Yunus Nâdi
Bey'in, 'Yeni Gün'deki 'komünist' tavn. ne çok Cum-
huriyet okurunu şaşırtmış; Kont Trubetskoy'un,
Çarlık Rusya'sı aydını olduğu halde, Türkler lehinde
söyledikleri, ne çok 'Ülkücü'yü, en azından Ismail
Bey Gasprinskiy'in Ruslarla ilgili 'hayımâh'düşün-
celerini hatırlamaya sevketmiştir.
Az önce bir göz attığınız, az sonra bir daha göz
atacağınız 'tesbitler' de, sanınm, 'bilgi sahibi olma-
dan, fıkir sahibi olan' pek çok 'kulaktan dolma' ay-
dının 'zihinsel konforu'nu bozacak, ama 'korkunun
ecele faydası yoktur'; ve Vladjmir llyiç'in dediği gi-
bi, 'gerçeğin kendisi, teoriden çok daha ihtilalcidir',
Şimdi isterseniz parantezi kapatalım, aynı kalemden
çıkan 'Milliyetçilik' üzerine bazı 'tesbitler'] şöyle bir
izleyelim.
Çık çıkabilirsen, isin içînden!
Başlarken söylediğimi tekrarlamam gerekir mi?
Kendi hesabıma, şu çerçeveye alınmış 'Milliyet-
çilik'beni yadırgatmadığı gibi; 'Sistem'in 'Küresel-
leşme' saldınsını uygulamaya geçirdigi birsırada, bas-
bayağı makûl ve haklı görünüyor.
"... 'Milliyetçiliğin' referanslan ne ırk, ne etnik
topluluk, ne de emperyalizmdir. 'Milliyetçi' düşün-
ce sistemat'ğinin temeiini ofuşturan anahtar kav-
ramlar; diğer bir ifadeyle, "Milliyetçiliğin' refe-
rans noktalan, öncelikle millet, milliyet ve milli kül-
türdür. Bunlann hemen arkasından da milli dev-
let, demokrasi, dayanışma, bağımsızlık ve onur-
la yaşama gelir. Bu kavramlara ve dolayısıyla
temsil ettikleri değerlere teori ve pratikte atfedi-
len rol ve önem de, milliyetçi düşüncenin ('milli-
yetçiliğin') çerçevesini belirler..."
"... aynı değeıiendirme, ırkçılık ve emperya-
lizm kavramlanna yüklenilen anlamlar açısından
da geçerlidir. Bu iki kavram, 'milliyetçilik'ten ta-
mamen farklı politikalan ya da gerçeklikleri ifa-
de eden kavramlardır. Meselâ ırkçılık, milletler ara-
sında hiyerarşik eşitsizliği esas alırken; milliyet-
çilik, milletlerin eşitiiğini ve egemenlik haklannı
esas alır. (Hadi, elindeyse Gâzi'yi ve Galıyef'i hatır-
lama1
) Irkçılık ve emperyaltzm ile milliyetçiliğin ben-
zer şeyler olduğunu söylemek; sosyal demokra-
si, Marksizm ve Stalinizm'in aynı şey olduğunu
söylemekten, çok daha vahim bir hatadır..."
Evet, çıkın çıkabilirseniz, ışin içinden! 'Soğuk Sa-
vaş'ın o 'kulaktan dolma' Türk aydınına dayattığı
propaganda kriterlerini, darmadağın eden bu 'tes-
bitler'i; açık ve seçik, tartışılmayacak kadar net bir
şekilde, ortaya atabilen 'aydın' kimdir ve nedir?
'Sağcı' mı, yoksa 'solcu' mu?
http:// www. prizma.net. tr/ A İLHAN
http://www.eda.tr/-bilgryay/yazar/ailhan.htJm