Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Cumhuriyet
İmtivaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönetmeni: Orhan Erinç
0 Genel Yayın Koordinatörü: Hikmet
Çetinkav a 0 Yazıişleri Müdüru: Ibrahim
YıJdu • Sorumlu Müdür Fikret tlkiz
0 Haber Merkezı Müdurü' Hakan
Kara 0 Görsel Yönetmen Fikret Eser
Isühbarat: Cengiz Yıldırım 0 Ekonorru: Özlem
Yüzak 0 Kühür Handan Şenköken 0 Spor.
Abdülkadir Yücelman 0 Makaleler: Sami
Karaören 0 Duzeltme Abdullah Yazıcı 0
Fotograf Erdoğan Köseoğlu 0 Bilgı-Belge
Edibe Buğra 0 Yurt Haberlen. .Mehmet Faraç
Yayın Kunılu llhan Selçuk
(Başkan). Orhan Erinç, Oktav
Kurtböke. Hikmet Çetinkaja,
Şükran Soner, Ergun Balcı,
Ibrahim V ıldız, Orhan Burs»ll,
Mustafa Balbav. Hakan Kara.
Ankara Temsücisı: Mustafa Balbay Atatürk Bulvan
No: 125, Kaf.4, Bakanlıklar-Ankara Tel: 4195020 (7
hat), Faks:4195027#tzmırTemsılcısi SerdarKınk,
H.ZıyaBlv. 1352 S.2OTel:4411220. Faks.4419117
0AdanaTemsilcisı:ÇetinYifenoğlu, tnönüCd 119
S.No:lKat.l,Tel: 363 12 11, Faks: 363 12 15
Müessese Müdünı Lstün Akmen #
Koordmalor Ahmet Konıkan • Muha-
sebe BOIent Y'cner # Idare Höstyin
G û r t r » Bılgı-Işlem N«iJ tn»l»Bı1gı-
sayarSıstem Mürüvet ÇUerOSanş
FmdktKaza
MEDYA C: • Yönetım Kurulu
Başkanı - Genel Müdür Gülbin
Erduran # Koordınatör Reha
Işıtman • Genel MüdürYardımcısı.
SevdaÇoban Tel 514 07 53 -
51395 80-5138460-61,Faks.513S463
\ atimlavan \e Basan: \ em Gun Haber Ajansı. Basın \e Yayıncılık A Ş
Türkocagi Cad 39 41 Cagaloğlu 34334 Isl PK 246 Sırkecı lstanbul Tel (0 212) 512 05 05 ı ZOhatl Faks (0 212)513 85 95
5NİSAN1999 Imsak: 5.05 Güneş: 6.35 Öğle: 13.14 lkindi: 16.48 Akşam: 19.39 Yatsı: 21.03
THY ve Avrupa
havayolları
• LONDRA (AA) - Avrupa
Havayollan Birligi'nce
(AEA) Avrupa'nın tamnmış
22 ha\ayolu şirketinin uçuş
programlannı zamanında
uygulama başanlan
üzerinde yapılan
araştırmada. Türk Hava
Yolları (THY) üçüncü oldu.
Irlanda havayollan şirketi •
Air Lingus, •'zamanında
kalkış" konusunda ilk sırayı
alırken, geçen kasım ayında
düzenlediği 4 bine yakm
kısa menzıllı uçuştan yüzde
89'unu ve 456 uzun
mesafeli uçuştan da yüzde
91'ini zamanında
gerçekleştirdi. Listede
ikinciliği ise yine aynı
dönemde yaptığı 23 bin
uçuşta yüzde 8l'likbir
"dakiklik başansı"
yakalayan Iskandinav
Havayollan (Scandinavian
Airvvays) alırken. Türk
Havayollan da söz konusu
dönemde uçaklannm
sadece yüzde 23'ü
gecıkmeli kalkan bir
havayolu şirketi olarak
üçüncü oldu.
Emniyet kemeri
hayata bağlıyor
• tZMİR(AA)-Trafik
kazalannda emniyet kemeri
kullanımının ölüm ve ciddi
yaralanmalan büyük ölçüde
azalttığı bıldırildi. Ege
Üniversitesi (EÜ) Tıp
Fakültesi Adlı Tıp
Anabılım Dalı öğTCtim
üyesi Doç. Dr. Hamit
Hancı, kazalann 40 yaşm
altındakiler için en önemli
ölüm nedenlerinden biri
olduğunu belirterek
emniyet kemeri
kullanımının trafik
kazalanndakı ölüm oranım
yüzde 50. ciddi
yaralanmalan yüzde 60,
hastaneye başvurulan ise
yüzde 64 oranında
azalttığının belirlendiğıni
ifade etti.
Türk ayı'
kutlanacak
• NEWYDRK(AA)-
Birleşik Türk-Amerikan
Dernekleri (BTAD), New
York'ta mayıs ayının "Türk
ayf olarak kutlanmasını
kararlaştırdı. BTAD
tarafından hazırlanan
programa göre, mayıs ayı
boyunca New York'ta
yapılacak kültürel ve
sanatsal etkinlikler
arasında. Türkiye'den
gelecek gruplann
verecekleri konserler ile ilk
kez düzenlenen bir "Türk
filmleri haftası", müzik
şovlan ve açılacak sergiler
bulunuyor.
Geleneksel
mimari
• TRABZON (AA) -
Karadeniz Teknik
Üniversitesi (KTÜ)
Mühendislik-Mimarlık
Fakültesi Dekanı Prof. Dr.
Zafer Ertürk, Karadeniz
Bölgesi'ndekı geleneksel
konut mimarisinin giderek
yok olduğu. yapılan yeni
konutlann eskileri ile
benzerliğinin bulunmadığı
bildirildı. Trabzon'un
Sürmene \ e Akçaabat
ilçelerinde bölgenin konut
mimarisi özelliklerini
taşıyan 77 konutta inceleme
ve araştırma yaptıklarını
bildiren Prof. Dr. Ertürk,
"2-3 katlı konutlann
yanında çok katlı
apartmanlar yer alıyor.
Adeta bir kimliksizliğe
doğru gidiş var. Artan
nüfusa cevap verebilmek
için inşa edilen
apartmanlar. kişiliksiz bir
görüntünün ortaya
çıkmasma neden oluyor'"
dedi.
Mutlu olmanın
sırları
• İSTAıNBUL (ANKA) -
Sorunlara umutla
yaklaşılması halinde her
şeyin çözülebileceğini
bildiren uzmanlara göre,
insanın önce kendishle
banşık olması gerekıyor. 1Ü
Çapa Tıp Fakültesi
Psikiyarri Anabilim Dalı
Başkanı Prof. Dr. Sedat
Özkan. "Önce var
oluşumuz hayata bağlar her
birimizi. Kendi var
oluşumuza anlam katmak
zorundayız" dedi. Özkan,
insanlann yaptıklan ya da
yapmadıklanyla. kişılik ve
benlikleriyle kendilerini var
ettiklerini sövledi.
YÖK, Türkiye'nin iki uydusundan eğitim alanında da yararlanmasını istedi
'Uydular değerlendîrilenıiyor'
YÖK, sistemini savundu
Başan puanına
yeni düzenleme
ANKARA (ANKA) - Üniversiteye giriş siste-
minde yapılan değişikliklere öğrenci ve velilerin
tepkisi sürerken YÖK. yeni düzenleme ile getiri-
len "ağıriıklandınlmış ortaöğretim başan puanı'*
(AOBP) vönteminin. fırsat eşıtlıgıni bozduğunu
itiraf etti. YÖK, AOBP ile ÖSS başansı yüksek
okullarda okuyan, ancak diploma notu düşük olan
öğrencilere "katkı" sağlanacagını bildirdi. Bu
doğrultuda, fen ve Anadolu üseleri ile özel lise-
Ierde okuyan, ancak diploma notu düşük öğren-
cilerin üniversıte şansı artacak, genel liseler ile taş-
radaki liselerde okuyan öğrencilerin başansı ise
düşecek.
YÖK tarafından hazırlanan raporda, universi-
teye giriş sisteminde yapılan düzenlemeler savu-
nuldu. AOBP yönteminin, özellikle fen ve Ana-
dolu liselerinden nakillerin önlenmesi için geti-
riküği vurgulaıurken, bu sistemin ÖSS başansı yük-
sek okullarda okuyan öğrencilerin şansını da art-
tıracağı belirtildi. Raporda. "Yenigeliştiriknyön-
tem, riim ortaöğretim kurumlanmı/daki başan-
b öğrencilerin ortaöğretim basansmı en > üksek dü-
ze> olan 80 bine getirmekte, ÖSS'de yüksek puan
ortataması tutturmuş okullarda oku>an yetenek-
li öğrencilerden diploma notu düşük olanlara da
bir ölçüde katkı sağtamaktadır'' denildi. YÖK. ye-
ni sistemle ÖSS başansı yüksek okulda öğrenim
gören başansız öğrenciye ek puan saglarken. ÖSS
ortalaması düşük olan okulda okuyan ve diploma
notu yüksek olan öğrencileri ise "es" geçtiğini iti-
raf etti.
Bedavadan ek puan
EBRUTOKTAR
ANKARA - Farkh mekânlardaki
öğrenci, öğretmen ve eğitim araçlan-
nı buluşturan uzaktan eğitimin dünya-
da hızla yaygınlaşmasına karşm Tür-
kiye'de yeterince değerlendirilemedi-
ği vurgulandı. Yüksek Öğretim Kuru-
mu (YÖK) tarafından yapılan araştır-
mada, iki uydusu bulunan Türkiye'de
eğitim kurumlanmn uzaktan eğitim
olanağmdan yoksun olduğu vurgula-
narak. "Türldye, iki uydusundan yer-
li-yabancı pek çok özel kuruluşun ya-
rarianmasınakarşm kendi eğitimi için
bu uydulann hiçbirini yetkili eğitim
kunımlanna tahsis etmemiştir'' eleş-
tirisine yer verildi.
YÖK tarafından hazırlanan rapor-
da, Türkiye'nin uydulanndan tam ka-
pasite ile yararlanmadığı ortaya kon-
du. Mevcut sisteme eleştiriler getiri-
len raporda, uydulann eğitimin hizme-
tine sunulamadığına dikkat çekildi.
Türklerin yaşadığı Avnıpa ve Örta As-
ya ülkelerine de uzaktan eğitimin ulaş-
tınlması açısından uydulann önemi-
ne dikkat çekilen raporda, "TürkTe-
lekom'un uydulanndan Anadolu Üni-
\vrsitesi'ne, Avrupa ve Asya*>ı da kap-
• YÖK tarafından
hazırlanan raporda, uzaktan
eğitimin dünyada hızla
yaygınlaştığı vurgulanarak
Anadolu Üniversitesi'ne
uydulardan eğitim yayını
yapma yetkisi verilmesi
istendi.
sayacak aktancılann kira karşıhğı is-
tenmcksizin tahsisL özeDeştirilme ha-
linde tahsis edilen aktancının aynı şe-
küde Anadolu Üniversitesi için güven-
ce alüna aluunası sağlanınalı"' denil-
di.
Bilimsel alışveriş
Raporda, uydulann eğitim kurum-
lanndan birine tahsisi halinde Ana-
dolu Üniversitesi'nin canlı yaymda
soru- yanıt alışverişi içine girerek da-
ha verimli progTamlar yapabileceğine
değinilerek şu görüşlere yer verildi:
"Telekonferans ve simültane tercü-
me yöntemi kullanılarak, bazı konu-
larda diğer ülkelerdeki otorite bilim
adamlannın derslerinin öğrenciler ta-
rafından izlenmesi sağtanabilir, hatta
ülkemizdeki öğretim üyelerryie diğer
ülkelerdeki öğretim üyeleri ortak kon-
ferans, seminer ve paneUerde bir ara-
ya getirilebilirdL Bu imkânın var oldu-
ğu halde kullanılmamasuun nedeni,
mevcut uydulardan Anadolu Üniver-
sitesi'nc bedelsiz aktancı tahsis edihne-
mesi ile 3984 sayılı Radşo ve Televiz-
vonlann Kuruluş ve Yavınlan Hak-
kuıdaki Vasa'nın Anadolu Ünhersi-
tesi'ne yayın yetkisini vermemesidir."
Uydulann eğitim kurumlan tara-
fından kullanımı için mevcut engelle-
rin kaldınlması istenilen raporda, şu
önerilerde bulunuldu:
• 3894 sayılı Radyo ve Televizyon-
lann Kunıluş ve Yayınlan Hakkında-
ki Yasa'da Anadolu Üniversitesi'ne
ulusal düzeyde açık yayın yetkisi, ka-
nal ve frekans bandı tahsisi ile sınır-
larötesi eğitim yayınlan yapabilme yet-
kisi verilmesi yolunda değişiklik ya-
pılmalı.
• Hükümet nezdinde YÖK temsil-
cilerinin de katılacağı birkomisyon ta-
rafından ilgili yasadayapılması gere-
ken değişiklikler tasan olarak hazır-
lanmalı ve mümkünseTBMM'de ive-
dilıkle görüşülmesi sağlanmalı.
MİLLİ EĞlTtM'DEN ÖZEL DERSHA1NELERE TJYAR1
'Dershanesömürüyuvası olmasın*
AOBP yöntemi ile öğrencilerin kişisel başan-
sı değil, bir okulda okuyan öğrencilenn grup ba-
şansı ön plana çıkıyor. Bu doğrultuda da ÖSS'de
eşit sayıda soru yanıtlayan ve diploma notlan da
aynı olan öğrencilerden, ÖSS ortalaması yüksek
okulda öğrenim gören öğrencinin üniversiteyi ka-
zaruna şansı artarken, diğerierinin şansı azalıyor.
Yeni sistenu illerin ve bölgelenn sınav başan-
lannı da etkıleyecek. Gelişmiş illerin başanlan ar-
tarken, geri kalmış illerde öğrenim gören öğren-
cilerin üniversite başanlan azalacak.
ANKARA(ANK\)-Öğ-
rencilerin test çözme yete-
neğini geliştırmeye ağırlık
veren ve her yıl tnlyonlar-
ca lira gelir elde eden ders-
hanelere, "Sömürû yuvası
olma>m" uyansı geldı. Mil-
li Eğitim Bakanhğı Özel
Öğretim Kurumlan Genel
Müdurü Güngör Kıfanç, ders
hanelerin "tfcari kimlikle-
ri"ni öne çıkardıklan süre-
ce "sömûrü yuvası'' olmak-
tan öteye gidemeyecekleri-
ni belirtti.
Güngör Kılınç'ın, ders-
hanelere yönelik uyanlan,
ÖZDEBÎR dergisinde ya-
yımlandı. Özel dershanele-
rin ihtiyaçtan doğduğunu
ancak bunun eğitim siste-
mindeki yetersizliğe bağ-
lanmaması gerektiğini kay-
deden Kılınç. "Herokulge-
reken çabayı gostererek öğ-
rencilerinin başanh olması
yönünde gerekli tedbirleri
alacaknr. Ancak bu konuda
ne kadar ga>Tet gösterilirse
gösterilsin öğrenci ve veli-
lerdeki daha fazla başanh oJ-
ma arzusu veya tam tersine
başanh olamama endişesi
her zaman dershanelerin
varlıgını orta>a koyacakur'"
dedi. Dershanelere, kuru-
luş gerekçeleri ile yapılan-
nın "ticari müessese" olma-
lanna karşın, ticari kaygıla-
nnı ön plana çıkannamala-
n uyansı yapan Kılınç şöy-
ledevametti: "Dershaneler
ticari kimliklerini öne çıkar-
dıklan ölçüde amaçlann-
dan o derece uzaklaşmış ola-
caklardır. Bu nedenle so-
rumluluklannın bilinci içe-
risinde olmalan gerekmek-
tedir. Aksi halde,çocuklan-
mız, gençfcrimiz, aUeierimiz
ve eğitim sistemimiz için sö-
mürii >ııvası ohnaktan ile-
riye gideme>eceklenUr.
r
"Dershaneler. sadece bil-
gryiezberleten, test ahşkan-
hğı ve yeteneğini geüştiren
kurumlar olmamaudır" di-
yen Kılınç. dershanelerde
de öğrencileri analiz ve sen-
tez yapmaya yönelten, sağ-
lam kişilik özelliklerini ge-
liştiren etkinliklere yer ve-
rilmesi gerektiğini söyledi.
Dershanelerin bu işlevi sı-
nıf ortamı içinde yerine ge-
tiremeyeceğini kaydeden
Kılınç, öğrencilerin sınav
kaygısından kurtanlmasına
yönelik olarak ders dışında
spor, gezi, sosyal ve kültü-
rel etkinlikler düzenlenme-
sini önerdi.
Şeker kapma heyecam
ABD'nin Detroit kentinde, dün çocuklar şeker için
yanşü. Paskarja nedeniyle Detroit Belediyesi'nce
duzenlenen geleneksel şeker toplama yanşuıa
>üzlerce çocuk kaüldı. Helikopterden atılan
şekerlerden en fazla toplay an çocuklann ödülü ise
yine şekerdi (Fotograf: AP)
Kültür Bakanhğı, yönetmeliği değiştirmeye hazırlamyor
6
Arkeolojik eser' için baskı
nat bahçesine hareket getirdi. Bahar turizmini geliştir-
mek amacryla iki haflahğma Tok>o'>B getirilen Yume-
ko, akvaryumu zn-aret edenlere ilginç pozlar Meriyor. (AP)
SÖYLEŞİ ATTİLÂ JLHAN
Bu Meş'ale Sönmez, Çünkü•••
ASUMAN ABACIOĞLU
İZ3VÜR-Kültür Bakanlığı, kolek-
siyonerlikle ilgili yönermelikte. ar-
keolojik eserlerin de alınıp satılabi-
leceği yönünde bir değişikliğe hazır-
lamyor. Bir süre önce çıkanlan yö-
netmelik. arkeolojik eserlerin alınıp
satılmasını yasaklıyordu. Bakanlı-
ğın, özel koleksiyonerlerin baskısıy-
la, kendi Hukuk Müşavirliği'nin kar-
şı görüş bildirmesine kar-
şın yasağı kaldırmaya ha-
zırlandığı öğrenildi.
Eski eser kaçakçılığmı
ve kaçak kazılan teşvik
ettiği görüşüyle arkeolog-
lar ve müzecilerin şiddet-
le karşı çıktığı arkeolojik
eserlerin alınıp satüması,
18.5.1998 tarihve 23346
sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan
bir yönetmelik değişikliğiyle yasak-
landı.
Yönetmelikteki bu değişikliğe,
Kültür Bakanlığı Hukuk Müşavirlı-
ği'nin, "Koleksiyonculann üçüncü
kişilerden tasnif %e tescile tabi korun-
ması gerekli taşınır kültür \e tabiat
\ariigi satın almalan mümkün gö-
riUmemektedir" görüşü dayanak
oluşturdu. Hukuk Müşavırliğı, arke-
olojik eserlerin almıp satılmasının
yasaklanması gerektiği görüşünün
gerekçesinı şöyle açıkladı:
"2863 sayıh kanunun 24/1. madde-
sinde. 'Devlet malı niteliği taşıyan ko-
runması gerekli taşınır kültür ve ta-
biat \arhklannm devlet elinde ve
müzelerde bulundurulması ve bun-
lann korunup değerlendirilmesi dev-
lete aittir. Bu gibi varlıklardan ger-
çek ve tüzelkişilerin ellerinde bulu-
• Koleksiyonerlerin "arkeolojik
eserlerin" de alınıp satılabilmesi için
yaptıklan baskı meyvesini veriyor. Kültür
Bakanlığı tarihi eserlerin satışını
yasaklayan yönetmeliği değiştirmeye
hazırlamyor.
nanlar, değeri ödenerek bakanlık ta-
rafından satın alınabilir' hükmüyer
almaktadıı. Bukanun hükümlerinin
birlikte vtırumlanmasından. 'tasnif ve
tescile tabi' korunması gerekii kül-
tür vetabiatvarhklannın sadece'Dev -
let müzeleri' tarafından alınabilece-
ği sonucu çıkmaktadır."
Hukuk Müşav irhgi'nin bu görüşü
doğrulrusunda yapılan "arkeolojik
eserlerin aunıp satılamayacağı'' yo-
lundaki yönetmelik değişikliğinin
ardından. Anıtlar ve Müzeler Genel
Müdürlüğü de, ilgili kurumlara gön-
derdiği yazısında, 2863 sayılı yasa-
da belirnTmiş olan korunması gerek-
li kültür ve tabiat varlıklanndan.
"devlet mah nheiiğj" taşıyanlardan
"arkeolojik nitelikli" görülenlerin,
"bulana veya sahibi olduğunu iddia
edene" birbelge ile iade edilmesinin
mümkün olmadığını bildirdi. Genel
Müdürlük, yazısında, yö-
netmelik değişikliği sonu-
cu, koleksiyonculann "ar-
keolojik nitelikli" kültür
varhklannın koleksiyomı-
nu yapamayacaklannı ve
Hukuk Müşa\nrliği görüşü
doğrulrusunda, üçüncü ki-
şilerden "tasnif ve tescile
tabi" korunması gerekli
taşınır kültür ve tabiat varlığı satın
alamayacaklannı vurguladı.
Ancak geçen yıl yapılan bu yö-
netmelik değişikliğinden hoşnut ol-
mayan özel koleksiyoncular, Kültür
Bakanlığı üzerindeki baskılanm yo-
ğunlaştırdılar. Bakanlık, şu sıralar.
kendi çıkardığı yönermelikte. arke-
olojik eser alınıp satılmasına olanak
sağlayacak yeni bir değişikliğe ha-
zırlamyor.
Nerede kalmıştık?
'Uluslararası Tahkim' (MAI) 'numarası' yüzünden
'adlîkapitülasyonlar'm, nasıl hortlatıldığında mı? De-
mıştim ki, 'burada hiç akıldan çıkanlmaması gereken
en önemli şey, 'müteahhitfırmalar'm, 'ecnebi serma-
yeii 'çokuluslu şirifetler" olacağı, dolayısıyla 'adlika-
pıtülasyon'un 'hortlatılması'ön, bir; Lausanne'de,
Türkrye Cumhuriyeti'nin ölümüne mücadele ederek
elde ettiği 'adlî istiklâl-i tam'ın hırpalanmasıdır, iki;
ve eklemiştim: '... yine de geriye, mûcib-i merak iki
nokta kalıyor: al'Bu soygun ve yağma çan\ının nasıl
işlediği?' b/ 'Bu anti/emperyalist tavn, hangi kalemin
ortaya koyduğu?'
Son cümle aynen şu: 'Ikincisi, birindsini açıklaya-
caktır'; şimdi ister misiniz, önce 'ikincisi' 'birindsini
açıklasın', sonra da ben, birincisi'n\ açıklayayım.
'Bu bir aldatmaca ve yutturmaca...'
"... bu soygun ve yağma çarkı, bakınız nasıl iş-
Ityon müteahhitJer, sözîeşmeye uysun veya uyma-
sın, birtakım parasal taleplerde bulunuyorlar, ki bu
tatepler bazen ihale bedelinin iki üç misline kadar
varabilmektedir. Bu talepler üzerinde uyuşmazlık
söz konusu oluyor ve sözleşmeye göre, tahkim'e
gidilryor..."
"... fakat bundan sonrası, tam bir 'danışıklı dö-
vüştür. Idare bir hakem(!) seçiyor, müteahhrt bir
hakem(!) seçiyor, sonra bu iki hakem, birlikte,
üçüncü bir 'tarafsız' hakem seçiyorlar. Işte böyle
seçilen ve ne hikmetse, kararlannı hep idâre aley-
hine veren hakem heyetinin kararlanna, daha ön-
ce belirtilen içtihadı birieştirme' karanna kadar,
her iki tarafın da usulî itirazlar dışında uymak ve
bunlan uygulamak mecburiyeti bulunuyordu..."
"... ne zaman ki Yargıtay bu oyunu bozdu, işte
o günden beri hırstz ve soyguncu müteahhitler ile
işbirlikçi bakan ve bürokratlar, önceden tezgâh-
lamış olduklan ve kimin alacağı çok önceden bel-
li olan ihaleteri, müteahhrt lehine ve ıdare aleyhi-
ne sonuçlandırmak için ihale sözleşmelerindeki
tahkim maddesi'ne, 'uyuşmazlık halinde ulusla-
rarası tahkime gidilir' ibaresini koymak suretiyle,
Yargrtay'ı devre dışı bırakıyorlar..."
"... oysaki, bütün ihalelerde ve uluslararası Mü-
teahhitler Birliği'nin (FDIC) 'İhale Esaslan' krtabın-
da da, 'hakem kararlannın, bulunduklan ülkenin
kanunlanna uymak mecburiyeunde olduğu' kabul
edilmektedir..."
"... bu utanç verici hırsızlık, arsızlık ve yolsuz-
luğu 'kapatmak' için de, bahane olarak, güyâ mü-
teahhrt firmalannın ve onlann ortağı olan yaban-
cı şirketlerin, bu projeler için yabancı dış kredi bu-
labilmeferinin 'uluslararası tahkim' şartna bağlı ol-
duğu, yalanı ortaya sürülüyor. Gerçekte ise, bu tam
anlamıyla bir aldatmaca ve yutturmacadır. Çün-
kü bugüne kadar, 'uiuslararası tahkim şart hiç aran-
maksızın, yabancı şirketler ihalelere girmişlerdi.
Söz gelimi 1. ve 2. Boğaz köprüleri ile otoyollar
bu şart olmadan kredisi temin edilmiş ihalelerdir..."
(Yeni Hayat. Mart 1999, sayı 53.)
Nasıl, beğendiniz mi?
şasırtıcı olmayan şudur...
Tabıi, bu arada, "Hırsızlığı 'Tahkim' Etmek/Ad-
lî Kapitülasyonlann öteki Yüzü" başlıklı yazı-
nın, "Yeni Hayat" dergisinde yayımlandığını açıkla-
mış oldum; yazan Hanitl Attaş! Herhangi bir 'ulusal'
sosyalistin. hatta komünistin gözünü kjrpmadan altı-
na imzasını atabilecegi, bu 'yurtsever' yazının yaza-
n, Türkçü' bir aydındır, 'Yeni Hayat' ise, bildiğiniz gi-
bi, 'Türkçü' bir dergi! Bu tavır, geleneksel Türkçülü-
ğün, 'Mazlum MilletlerEntemasyonal'\ ve 'Müdafaa-
i Hukuk Platformu' ile 'kaynaşmış', anti/emperyalist
tavndır ki; 'Sistem'in, gün geçtikçe, içine bir yılan gi-
bi daha çok çöreklenmeye çalıştığı, ülkemizdeki; 'Ulu-
sal Solculuğun' ya da 'Ulusal Güçbirtiği'nin, açık se-
çik -ve ınkârı ımkânsız- bir örneği olarak beliriyor. Bu,
'Ulusal Savunma'nın, hem zorunlu geregi, hem ka-
çınılmaz sonucudur.
Gâzi, 'Kuva-yı Millrye' ve 'Müdafaa-i Hukuk' te-
rim ve kavramlannı açıklamaya çalışırken; son dere-
ce etkileyici ve aydınlatıcı konuşmuştur. Anadolu Ih-
tilâl ve Inkılâbı'nın, koşullannı ve aşamalannı kurca-
larken, EnverZiya Bey'in (Karal) yaptığı derlemede.
o metinleri bulmuş, bir söyieşı yazmıştım; başlığı, şuy-
du: "Ulusal Savunma Kavramı: Müdafaa-i Hukuk!"
(Dünya, 18 Ocak 1979). Gâzi'nin o açıklaması, bu ya-
zıda yer alıyordu:
"...milletin birliğini yaratan ve istanbul'un için-
de bulunduğu koşullara (işgal) rağmen bu birliği
dahilde ve haricte göstermeye yönelik bir amaç-
la yapılan örgüttenme, yalnız Kuva-yı Milliye'den
ibaretdeğildir...'
1
"...Tam tersine, bütün memlekette, memleke-
fn en uzak köşelerinde bile, meydana gelmiş;
doğrudan doğruya yasal ve uygar bir örgüttür ki,
ona Müdafaa-i Hukuk Örgütü (Teşkilâtj) diyoruz.
Onda silâh söz konusu değildin belki uygar, top-
lumsal ve genel bakımdan sh/asal bir dernek (ce-
miyet) demektir..."
"...işte merkezde (tstanbul'da) merci bulamayan
ordu da, elbette bir taraftan korunmak, yönetil-
mek, yöneylendirilmek (sevk-ü-idare) gereğini du-
yuyordu ve böylece Müdafaa-i Hukuk Örgütü, Si-
lahlı Kuvvetleri de içine almış bulunuyordu..." (Ma-
yıs 1920).
Şasırtıcı olmayan şudur: Türkiye, son elli yılın gir-
dabına kapılmış, inançsız politikacılann elinde, Sev-
res sath-ı mailine, her gün biraz daha sürükleniyor-
du; aralanndaki uyuşmazlıklar, fikir aykınlıklan ne olur-
sa olsun, bu toprağın çocukları; günün birinde mut-
laka, 1919'un ateşli dürtüsünü içlennde duyacak, ona
uyacaklardı: gündelik siyaset soytanlan, havanda su
döverek, milleti nasıl gargaraya getireceklerini düşü-
nedursun; farkında mısınız, memleketin dört bir ya-
nında, oyılların büyüleyici 'bağımsızlık gülleri' açıyor:
'Ulusal Sola Katkı' dergisinden söz etmiştim; gör-
düğü ilgi, beni de şaşırttı; 'Yeni Hayat'ın göreceği il-
gi, daha aşağı olmayacaktır; ya 'Kuva-yı Milliye' der-
gisine ya 'Müdafaa-i Hukuk' dergisine ne dersiniz?
Bu dergiler, 'Yıldız, Hilâl ve Kalpak' aydınlannm, ta-
rihi görevlerine sahip çıktıklannı; 'Kemal'in ve 'Gali-
yefin meş'alesini devraldıklannı göstermiyor mu?
Bu meş'ale sönmez, çünkü 1917'de ve 1919'da baş-
lamıştır, her iki tarafta, 'ateşi ve ihaneti görmüstür1
;
elbette, ebediyete kadar sürecek!..
Meraktısı için not: Kitaplığımızda Mir Seyit Sul-
tan Galiyef rafındaki eserler, çoğalıyor. Yayıncılann bu
ilgisi, hiç kuşkusuz, okuriann ilgisinden doğmaktadır.
Bu ilginin, gün günden yoğunlaşıp artması, sevinile-
cek bir şey!
Son kitap, Oğuz Şaban Duman'ın eseri, adı 'Do-
ğu/Batı Meselesi ve Surtan Galiyef, Türk Dünyası
Araştırmalar Vakfı tarafından yayımlanmış; 'Sultan
Galiyef ve Bizdeki Takipçileri' başlıklı, ilginç bir bö-
lümü var; ayrıca, Galiyef'in makalelerinden ve sa-
vunmalanndan, hayli uzun ve etraflı örnekler veriliyor...
http:// www. prizma.net tr/ AILHAN
http://www.eda.tr/-bilgiyay/yazar/ailhan.htlm