28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
18 NİSAN 1999 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Türkiye'yi yönetecek olan yasama ve yerel idare kadrosu, 37 milyon seçmenin oylanyla belirlenecek - # „ ı - - 20001er için şanchk başmaANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye'yi 20001i yıllarda yönetecek yasama ve yerel idare kadrosu, bugün 37 milyonu aşkın seçmenin oyuyla belirle- necek. Türkiye için 20. yüzyılın son milletvekili ve mahalli idarelergenel se- çimleri için 37 milyon 451 bin 356 seç- men, 84 seçim çevresi ve 208 bin 596 sandık bölgesinde oy kullanacak. Seç- menler, toplam 603 bin kişiyi milletve- kili, belediye başkanı. il genel ve bele- diye meclisi üyesi, köy ve mahalle muh- tan ile ihtiyar heyeti üyesi olarak seçe- cek. Oy verme işlemi, Doğu Anadolu'da- ki 32 ildesaat 06.00'dabaşlayip 15.00'te sona erecek. Batı Anadolu'daki 48 ilde ise saat 07.00'de başlayacak olan oy ver- me işlemi 16.00'da son bulacak.Ceza in- faz kurumlanndaki tutuklular için ise oy verme saat 08.00'de başlayıp, o yer için belirlenen saatte sona erecek. Oylann 06.00-15.00 saatleri arasında kullanılacağı iller şunlar: "Adıyaman,Ağn, Artvin,Bingöl, Bh- lis, Diyarbakır. Elazığ, Erzincan, Erzu- nım, Gaziantep. Giresun, Gümüşhane, Hakkâri, Kars, Malafya, Kahramanma- raş, Mardin, Muş, Ordu, Rize, Siirt, Sı- vas, Trabzon, Tunceli, Şanlıurfa, Van. Bayburt Batman. Şırnak, Ardahan, Iğ- dır, Kihs." Oy verme işleminin 07.00-16.00 sa- atleri arasında gerçekleştirileceği iller ise şöyle: "Adana, Afyon. Amasya, Ankara. Anüdya,Aydın, Baükesir,Bılecık. Bolu, Burdur, Bursa,Çanakkale. ÇanJan,Ço- rum. Denizii, Edırne. Esldşehir, Hatay. Isparta, İçel. İstanbuL, tzmır. Kastamo- nu, Kayseri, Kırklareli, Kırşehir, Koca- eb, Konya, Kütahya, Manısa. Muğla, Nevşehir, Niğde, Sakarya, Samsun, Si- nop. Tekirdağ, Tokat, Uşak, Yozgat, Zongukiak, Aksaray, Kanunan, Kınk- kale, Bartin,Yalova, Karabük,Osmani- ye." Bugün Türkiye genelinde toplu taşım araçlan 05.00-05.30 arası göreve başla- yacak. YSK'nin belirlediği esaslara göre. sandık kurulu başkan ve üyeleri bugün en geç 05.00-06.00'da göreve başlaya- caklar ve ilk iş olarak sandık başında hazırbulunanlarönünde şu andı içecek- ler: "Hiçbir tesir alnnda kalmaksızın, hiç tdmseden korkmadan. seçim sonuç- lannın tam > e doğru olarak belirlenme- si için» göreviınj kanuna göre dosdoğnı yapacağuna namusum, vkdaıum ve mu- kaddesaüm üzerine ant içerim." Sandık kurulu başkanı, oy verme iş- lemine başlamadan önce sandığın konu- lacağı yeri belirleyip, kapalı oy verme yerini hazırladıktan sonra, 298 sayılı Se- çimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütüklen Hakkında Kanun'un oy ver- me serbestliğine ve gizliliğine ilişkin hükümlerini içeren levhayı ve seçime katılan siyasi parti adayian ile bağımsız adaylan gösteren listeyi kapalı oy ver- me yerine asacak. Kesin aday listeleri, seçmen listeleri ile birlikte aynca seç- menlerin görüp inceleyebilecekleri bir yere asılacak. Seçmenlerin yoğun olduğu yerleşim yerlerinde her sandık bölgesi için iki ta- ne kapalı oy verme yeri oluşturulacak. Sandıklann, kapalı oy verme yerinin ve sandık kurulunun yerieştiği yer mer- kez olmak üzere 100 metre yançaplı alan "sandık alanı" olacak. Sandık alanında, ancak sandık kuru- lu başkan ve üyeleriyle oy vermek üze- re gelen seçmenler, siyasi partilerin göz- lemcileri, adaylar ve gözlemcileri bulu- nabilecek. Başka hiç kimse sandık ala- nına giremeyecek. Gözlemciler, hangi siyasi partinin veya bağımsız adaym gözlemcisi olduklannı yazılı belge ile kanıtlamak zorunda olacaklar. Kimlik tespiti Vatandaşlar 'seçmen bflgi kâğıdı'nın yanı sıra kimliklerini göstererek oylan- nı kullanacaklar. Nüfus cüzdanı, resmi daireler veya KİT'lerden verilen kimlik kartlan, pasaport, evlenme cüzdanı, as- kerlik belgesi. şoför sürücü belgesi gibi kimliğini tereddütsüz ortaya koyan re- simli, resmi nitelikteki belgeler kimlik olarak gösterilebilecek. Belediyeler ile köy ve mahalle muh- tarlannca düzenlenip onaylanan kimlik bilgileri geçerli olmayacak. S a n d ı k b a ş ı n a g i d e c e k l e r e u y a r ı l a r 'Yasal olmayan uygulamayı yetkililere şikâyet edin' tstanbul Haber Servisi - tstanbul'da 6 milyon 207 bin 648 seçmen, 32 ilçede kurulacak 31 bin 868 sandıkta oy kulla- nacak. Bugün sandık başına gidecek seçmen. "milletvekili, il genel meclisi üy lerini, bü- yükşehir belediye başkanııu, ilçe (belde) belediye başkanını, ilçe (belde) meclis üyelerini ve mahalle muhtariannı" se- çecek. Seçim sayısının çok olması nede- niyle, gün ışığmdan daha fazla yararlan- mak için seçimler 07.00-16.00 saatleri arasında gerçekleştirilecek. Seçimde yurttaşlann bilgilendirilmesi ve oylan- nın geçerli olabilmesi için yapılan uya- nlar şöyle: • Sandık başına gelen, ancak sıra ne- deniyle oylannı atamayan yurttaşlar, sandık kurulu başkanına isimlerini bil- dirmeleri kaydıyla sonra da oy kullana- bilecekler. • Yurttaşlann sandığa giderken yan- lannda mutlaka bir _ ^ _ ^ _ ^ ^ _ _ _ kimlik kartı (nüfus cüzdanı, resmi daire- ler veya iktisadi devlet teşekküllerince veri- . len kimlik kartı, pasa- ' port, evlenme cfizda- ' nı, askerlik belgesi, trafık ehliyeti) bulun- durmalan gerekiyor. • Seçmen bilgikâgı- dını kaybeden ya da unutan seçmenlerin seçmen listesinde adla- nm bulmalan ise oy kuUanabilmeleri için yeterli kabul edilecek. • Bütün seçmenler ve parti gözlemcileri- nin (müşahit) sandık alanında gördükleri yasal olmayan uygula- malan şikâyet etme ve itirazda bulunma hak- kı var. • Şikâyet hemen oy verme süresi bitmeden önce sözlü ya da yazılı olarak UetilmelL Sözlü şikâyetler mutla- ka tutanak defterine geçiriîip şikâyet e- den kişi tarafından imzalanmaü. • Sandık kurulu şikâyetı reddederse isteyen buna yıne itiraz edebilir. Itirazı- nı yine sandık kuruluna ya da ilçe seçim kuruluna yapabilir. Yurttaşlann şikâyet- lerini iletebilecekleri ilçe seçim kurulla- nnın telefon numaralan şöyle: Adalar: 3825060 - Avcüan 5938520- Bağcılar: 6111182 - Bahçelievier: 5563232 - Bakırköy: 5727733 - Bay- rampaşa: 6132809 - Beşiktaş: 2361020 - Beykoz: 3220065, Beyoğlu: 2502752 - Büyükçekmece: 8835460 - Çatalca: 7891320 - Eminönû: 5140202 - Esenler: 5697064 - Eyüp: 5763030 - Fatih: 6316243 - G.O.P.: 5454500 - Güngören: 5070110 - Kadıköy: 3383285 - Kâgıtha- ne: 2694997- Kartal: 3536871 - Küçük- çekmece: 5917912 - Maltepe: 4173715- Pendik: 3541648- Sanyer: 2420030- Si- Hvri: 7279493 - Şile: 7115100 - Şişli: • îstanbullular bugün yapılacak genel ve yerel seçimlerde 31 bin 868 sandıkta oy kullanacaklar. Sıraya girip oyunu kullanamayah yurttaşlar sandık başkanına isimlerini bildirerek daha sonra oy kullanabilecekler. İki mühür kullanacak olan yurttaşlann zarflara eksiksiz olarak oy pusulalannı koymalan gerekiyor. Mührün diğer bölgelerde iz bırakması halinde oy pusulası geçersiz sayılmayacak. Seçim işlemi sona erdikten sonra seçmenin mutlaka imza atması gerekiyor. 2466786 - Tuzta: 4461684 - Ümranive: 3107319 - Isküdar: 3337056 - Zeytin- burnu: 5827076 - Sıütanbeyfi: 3983144. • İtiraz ve şikâyetleri tutanağa geçir- meyen sandık kurulu iiyelerine 1 yıla ka- dar hapis cezası \erüebilecek. Oy kullan- mayan seçmenlerin adına oy atanlara 3- 5 yıl hapis; iki sandıkta birden oy kulla- nanlar 3-5 yıl hapis ve ağır para cezası; seçim sonuçlannı değiştirmeye kalkan, tutanaklan tahrif edenler de 5-8 yıl ağır hapis cezasına çarptınlacak. • Seçmenlere verilen zarflann üzerin- de iki mühür bulunması gerekiyor. Bun- lardan bin ilçe seçim kurulunun, diğeri ise sandık kurulunun mührü. Bunlardan bin eksik olursa o zarf geçersiz sayıla- cak. • Seçmenin adını belli edecek bir işa- retin olması da zarfi geçersiz yapıyor. • Seçmen oyunun geçerli sayılması için zarflar kadar oy pusulasına da dik- ^ _ ^ ^ _ ^ _ ^ ^ kat etmek gerekiyor. "Sandık kurulu tara- fından verilen orijinal oy pusulasının dışın- daki oy pusulalan; üzerinde seçmenin adı, hnzası bulunanoy pusulalan; sandık ku- rulunun mührünü ta- şımayan oy pusulala- n; hiçbir yerine 'EVET' mührü basü- mamış ya da birden fazla parrjye mühür basılnuş oy pusulala- n; zarfin içine oy pu- sulası dışında başka bir kâğrt konulmuşsa, o oy pusululan" ge- çerli sayılmıyor. Mühriin pusulanın di- ğer bölgelerinde iz bı- rakması ise oy pusula- sını geçersiz kılmıyor. • O} kullanma st- rası ve renkleri şöyle: Ük olarak miDetvekili seçilecek. Bunun için 'beyaz' bir oy pusulası, 'san' bir zarf ve mührü alınacak. Bağımsız aday için o adaym oy pusulası istenecek. tkinci aşa- mada il genel meclisi üyeleri seçilecek. Bu seçimde oy pusulası da zarf da tunın- cu. Üçüncü olarak ise belediye seçimi ya- pılacak. Büyükşehir için 'beyaz', ilçe be- lediyeleri için 'mavi', ilçe belediye mecli- si için 'san' oy pusulalan verflecek. Bu üç farklı oy pusulasının zarf rengi ise tek bir tane: 'Mavi'. Büyükşehire bağh olmayan 5 ilçeden birinde ya da beldelerde ynşa- yan yurttaşlar salt ilçe (belde) belediye başkanı ve meclisi için iki oy pusulası kul- lanacak. Son olarak muhtar ve ihtiyar heyeti seçimi yapılacak. Bu seçimlerde oy pusulasının bir rengiyok, ancakzarf ren- gi 'mor'. • Seçim işlemleri bittikten sonra seç- menin mutlaka imza atması gerekiyor. Bu ışlemden sonra da seçimin en son iş- lemi olarak tırnağa çıkmayan mürekkep sürülecek. bköğretim okulunun bitişjğindeki boş arazideki cami inşaatinda belediye araçlan çalışıyor. Yurttaşlar okula verilmeyen bahçedeki inşaata karşı çıkıyor Oyım sahasınâ cami yapımı tstanbul Haber Servisi- Ümra- niye fhlamurkuyu'da, Türk Eği- tân Vakfı Zahide Zehra Garring I&oğretHn Okulu'nun bitişiğİBde yer alan ve temel kazısı Istanbul Büyükşehir Belediyesi'nin araç- lan tarafından yapılan caminin ya- punı seçimler öncesınde hızlandı- nldı. öğrenciler için oyun bahçe- si olarak düzenlenmesini istedik- len bahçeye cami yapıhnasına karşı çıkan yurttaşlar. "Cami ya- pacak daha birçok yer varken okuiun dibine cami yapılmasını anlamak mfimkün degJL Vetkilile- rin müdahalesini bekfiyoruz" de- diler. Ihlamurkuyu Yonca Sokak'ta bulunan ilköğretim okulunun bi- tişiğindeki boş arazide yapımına başlanan cami inşaatı, yurttaşla- nn. çocuklann oyun alanının yok edilmesi nedeniyle teplri göster- mesıne karşın hızlı bir şekılde de- vam edıyor. Söz konusu boş ara- zinin, aynj bölgede inşaatlan bu- lunan bir kişi tarafından. inşaatla- nna ruhsat alma karşılıgında cami yapına aynldığını iddia eden yurt- taşlar, camiden önce çocuklann oynayabileceği alanlara ihtiyaç duyulduğunu savunuyor. Bölgede yeni okullara gereksi- nım duyulduğunu, hızlı nüfus ar- tışı nedeniyle de yakm bir zaman- da okul yapacak yer bulunamaya- cagını savunan yurttaşlar, "Bu araziokula bırakılmalıydı. Çocuk- lann törenyapabikekleri,oyonoy- nayacaldan bir alan ofaırak düzen- lenebüirdi" diyoriar. Okuiun bu denli yakınında ca- minin yapılnıasının da pek doğru olmadığını belirten yurttaşlar, okuiun dibinde hoparlörden oku- nacak ezanın, selanın, cenaze na- mazlannın çocuklan etkileyebıle- ceğini, aynca çocuklann tenefüs- lerde çtkaracağı gürültüden de ca- mi cemaatınin rahatsız olabilece- ğini söylediler. Yurttaşlar, cami yapılacak yerin temel kazısının ts- tanbul Büyükşehir Belediyesi'ne ait 2 kepçe ve çok sayıda kamyon- la yapılmasını da eleştirerek aynı olanaklann okul yapımına da sağlanmasını istedi. Cumhurbaşkanı 23-25 Nisan'da yapılacak 50. yılı kutlamasına katılacak DemMNATO topkmtısmagidiyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, 23- 25 Nisan günlerinde yapılacak NA- TO'nun 50. yıl kutlamalanna katılmak üzere ABD'ye gidecek. Dışişleri Bakanı İsntail Cem ile Mil- li Savunma Bakanı Hikmet Sami Türk'ün de eşlik edeceği temaslan çer- çevesinde Demirel, Kuzey Atlantik Konseyi (KAK), NATO-Ukrayna Ko- misyonu (NUK.) ve Avrupa-Atlantik Ortaklık Konseyi (AAOK) toplantılan- na katılacak. tttifakm 50. yıldönümüne denk gelen yüzyılın son NATO zirvesinde, birliğin temel işlevleri vurgulanarak gelecek yüzyıla bakışını yansıtacak olan Was- hington Deklarasyonu'nun benimsen- mesi bekleniyor. Ittifakın güncelleştiri- len stratejik konseptinin kabul edilerek çeşıtli konularda hazırladığı raporlann onaylanması ve not edilmesi öngörülü- yor. NATO üyesi devlet ve hükümet baş- kanlanyla bir araya gelecek olan Demi- rel, Pittsburgh Üniversitesi'ne geçerek bir konuşma yapacak ve kendisine fah- ri doktora unvanı verilecek. Demirel, Philadelphia Eisenhovver Vakfı ve Was- hington Institute For Near Eastern Po- licy'de de birer konuşma yapacak. Cumhurbaşkanı, Türkıye'de görev yapmış olan bazı üst düzey yetkiliîer ve Türk Amerikan Konseyi ile bir araya gelecek. Demirel, yapımı tamamlanan Was- hington Büyükelçiliği yeni kançılarya binasını törenle açacak ve Türk toplu- munun da hazır bulunacağı 23 Nisan kutlamalanna katılacak. SIFIR NOKTASII ORAL ÇALIŞLAR oralcalistar@turk.net Siz bu yazıyı okurken seçimin gün- düzünü yaşıyor olacağız. Aslında he- yecanlı ve eğlenceli olanı seçim ge- celeridir. Oy attığımız sandıklardan ne çıkacağının merakı, bizleri TV ekran- ları karşısında beklemeye yönlendirir. Eskiden TV'ler yoktu, radyolar ve ga- zeteler vardı. özellikle de radyolar. Ancak o yıllarda radyo yayımcılığı devletin tekelinde olduğu için ve ikti- dardaki parti radyo yönetimini belir- lediği için, yayınlara şüphe ile bakılır- dı. Daha çok da muhalifler böyle dü- şünürierdi. 1950-1960 arası, çok partili siste- me alışma yıllanmızdı. Bu yıllar, CHP tek parti iktidarlanndan sonra, DP'nin tek parti iktidannı yaşadığımız yıllar oldu. Menderes'li Demokrat Parti'nin iktidan yılları, eski tek parti geleneği- nin devamı gibiydi. Zaten CHP için- den çıkan Adnan Menderes, Celal Bayar, Fuat Köprülü gibi politikacı- lar, çok partili sistemi içlerine sindire- memişlerdi. Kendi iktidarlannı, parti- zanlık yıllan olarak sürdürdüler. Radyolar, bu dönemde, seçim ge- celeri sırf DP'nin kazandığı yerleri ha- ber verirlerdi. Ya da bizim aile CHP'li ojduğu için öyle bir duygu içine girer- dik. Çünkü bu 10 yıllık dönem içinde DP hep tek başına çoğunluğu sağla- yarak iktidannı sürdürdü. CHP tek parti iktidarından sonra DP tek parti iktidannı yaşayan Türki- ye, ancak 27 Mayıs 1960 sonrası, de- mokrasiyle çok partili sistem arasın- daki ilişkiyi kavramaya başladı. 1950-1960 arası yaşananlar; 1961 Anayasası'nı hazırlayanlan, çoksesli- lik ve siyasi azınlığın da hakîarını ko- rumakonusundayönlendirdi. Düşün- ce ve örgütlenme özgürlüğü, toplan- tı ve gösteri yürüyüşleri özgürlüğü ko- nusunda yasal planda önemli adım- lar atıldı. Ne var ki, henüz bunu içine 1yi Seçimler... sindiremeyen bir küttür de varlığını sürdürdü. Türkiye, 1960'larda büyük bir özgüriük atılımı yaşarken, aynı za- manda bu özgürlüklerden rahatsız olan bir tepkiyle de yüz yüze geldi. 12 Mart 1971 askeri müdahalesi, 27 Mayıs'la birlikte gelişen özgüriük ortamını kısmayı hedefliyordu. 12 Mart'ta, 27 Mayıs sonrası yaşanan özgüriüklerin intikamı alındı. Sosya- listler hapislere tıkıldı, ırkçı-faşistler ise mahkemelerin tanıkları oldular. Deniz Gezmiş, Hüseyin Inan, Yusuf Aslan. bir intikam anlayışıyla darağa- cına gönderildiler. 1950'li seçim gecelerinde bütün partizanlığına rağmen devlet radyo- sunu gece yanlanna kadar dinler, not- lar alır ve hangi partinin önde gittiği- ni anlamaya çalışırdık. O yıllarda rad- yolar Ankara ve Istanbul'dan yayın yapariar ve biz güney kentlerinde bu radyoları parazitsiz dinlemekte güç- lük çekerdik. Yıne de sabaha kadar elimizde kâğıt-kalem, sonuçlan kay- detmekten vazgeçmezdik. Bu seçimlerde ise ileri teknolojinin nimetlerinden yararianacağız. Inter- net ve Internete bağlı TV yayınlan yo- luyla neticeleri hızla öğrenme olana- ğımız olacak. Oraya buraya sormak yerine, rahat koltuğumuzda seçim sonuçlannı öğreneceğiz. Seçimler, en kötü koşullarda bile, toplumun demokratik eğilimini gös- termesi bakımından bir hava yaratı- yor. En kötü seçim, hiç seçim olma- yan durumdan daha iyidir. Çünkü so- nuçta, tepkilerimizi bir şekilde ifade etmek olanağına kavuşuyoruz. Tabii, demokrasi özürlü ülkelerde her za- man sandıklann ve verilen oyların gü- venliği sorun oluyor. Bizde de, geçmiş seçimlerde tartış- malar yaşandı. Bazı yerlerde yurttaş- lann özgürce oy kullanamadığından, bazı yerlerde seçimlere hile kanştınl- dığından söz edildi. Daha da önemli- si, bir ülkede seçimlerin ve seçmen iradesinin özgürce sandıklara yansı- masının yolu, o ülkede düşünce ve örgütlenme özgürlüğünün tamam ol- masıdır. Bugün yapılan seçimlerin, halkımı- zın özgür iradesini sandıklara yansrt- masını diliyoruz. Örgütlenme ve dü- şünce özgürlüğünü tartışma gereği- nin olmadığı günlere ulaşmayı özlüyo- ruz. Seçim sonuçlan ülkemize banş, öz- güıiük ve demokrasi getirsin. Parla- mento, geçmişten ders çıkararak, toplumun iradesini yansıtan bir dina- mizm sergilesin. Hepimiz oyumuzu kullanalım. Yurttaş olmanın koşulla- nndan birisi oy kullanmak. Sizlere, TV başında, olaysız, demokrasiye doğ- ru ilerleyen bir Türkiye özlemiyle iyi seyirler diliyorum. ĞİDEĞİŞEN DUNYADAN HÜSEYİN BAŞ Nato Kafa Fransa'nın önde gelen dış yorumculanndan Andre Fon- taine 6 Nisan'da Le Monde gazetesinde "Tarihin Kurba- nı Sırplar" başlığıyla yayımlanan ilginç yazısına eski Ingı- liz dışişleri bakanlanndan Sehvyn Uoyd'un "Savaş, an- laşmazlıkiann çözûmünde modası geçmiş biraraç haline gelmiştir" sözleriyle başlıyordu. Gerçekten de o günden günümüze savaşlar, kuşkusuz çok daha eskileri de dahıl, hiçbir anlaşmazlığın doğru dürüst çözüme ulaştınlmasını sağlamış değıllerdir. Çoğunca bir tarafı, genellıkle de ta- rafİann tümünü mağdur eden savaşın sağladığı ığreti çö- zümler, her zaman, yeni savaşlann patlak vermesine de zemin hazırlamışlardır. Bunun ömekleri sayılamayacak ka- dar çok. Birieşik Devletler ve onun bir anda savaş çılgını kesilen çoğu "sosya//sf*müttefiklerinin, NATO'nun satt kendi "şar- tını" değil, BM dahil tüm uluslararası anlaşmalan uluorta çiğneyerek hükümran bir ülkenin bizzat kendileri tarafın- dan da kabul gören ulusal bütünlüğü içinde bağımsız bir devletin kurulmasına karşı direndiği için Yugoslavya'ya sakjırmalannın da soruna kalıcı bir çözüm getirmeyece- ğini söylemek için kâhin olmaya gerek yok. 20 günü aş- kın şiddetini arttırarak inatla sürdürülen bombardımanlar sorunlan büsbütün içinden çıkılmaz hale getirmekten, ya- kıp yıkma ve ökjürmekten öte işe yaramamıştır. • • • NATO karargâhının ünlü sözcüsü Jamie'nın, Tann'nın hemen her günü, insan yaşamına değer vermezlik, küs- tahlık ve övünmeyle kanşık bir sinizmle teknoloji hankası ölüm makinelennin sayıp döktüğü "manfetlerine" bakılır- sa, "mûttefikgüç" harekâtı, yirmi gündealtı bin "soıtyle" kurtarmak ıddıasındaolduklan milyonayakın KosovalıAr- navutun canına-malına kastetmeyi, milyona yakınını da ateş yağdırdığı topraklardan göç yollanna düşürmeyi ba- sarmıştır. Savaş, Yugoslavya'ya, şimdilik binin üstünde cana, bir o kadar yaralıya, yüz mılyar dolan aşan maödı yıkıma mal olmuştur. Ne denli kutlansa az! Bu arada NA- TO, satt hava saldınlanyla yetinmemekte; dünya kamuoyu- nu yanıltmak, kafasını kanştırmak için tıpkı Körfez sava- şında olduğu gibi en sofistike beyin yıkama tekniklerinden de yararlanmayı ihmal etmemektedir. Ipe sapa gelmez "aynntılar" gerçeği saptırmaya, sorunun aslının gözler- den kaçınlmasına yönehk ünlü "haberbombardımanı" gi- derek düpedüz yalan ve düzmece haber bunlar arasında- dır. Bir gün bir anda yirmı bin göçmenın kaybolduğu, bir başka gün on bininin birden katledıldiğiyle ılgilı düzmece haberler NATO çevrelennin yabancısı değildir. Bu arada NATO, savaş icabı, zaman zaman "kurtarmaya" soyun- duğu insanlan da "yanlışlıkla" öldürmekten geri kalma- mâktadır. Örneğin Arnavutluk sınınna yakm bir yerde yet- mışı aşkın Kosovalı göçmen NATO uçakları tarafından "yanlışlıkla" öldürülmüştür. Şok, önce "inkâr" ve olayın Sırplann üzerine yıkılması yalanıyla hafıfletilmiş, yalan tut- mayınca da suçu "itiraf etmek zorunluğu ortaya çıkmış- tır. Ama NATO'nun "aklıevvelleri" bu trajik olaydan da yağ çıkarmayı ihmal etmemişler, bunun Kosovalı Arnavutlan "kurtarma" karariılıklannı zerrece etkilemeyeceğini söyle- yerek utanma duygusundan nasipsizliklerini bir kez daha kanıtlamışlardır. ••• • Belgrad televizyonu, süper jandarma ve yıkım işinde taşeron olarak kullandığı Avrupa ülkelerinin "dünyayı zu- lümden kurtarmak için" Latin Amerika'dan Afrika'ya, Or- tadoğu'dan Uzakdogu'ya uzanan bir alandaki "sabıkala- nnı" sergileyen görüntülerin eşliğinde eğer bütün bunlar "dünyayı kurtarmaksa vazgeçin" çağrısını yaparken yer- den göğe haklı. Bu kurtancılann hemen hepsi düzineyle kanlı emperyalıst komplodan birden fazla kez sabıkalı. Şimdi aynı amaca, yani çıkariannın korunmasına yönelik yeni yöntemler gündemde. örneğin son zamanlarda dil- lerinden düşürmedikleri ilke şu: Bundan böyle NATO sa- yesınde kimse kendi halkına zulmedemeyecek. Gerekır- se vuracak ve o ülke halkını "diktatöründen" kurtaracak. özetle, adalet, hak hukuk, "zorbalıkla" sağlanacak. Kimi- ne ambargo, yetmezse saldın. Bu soylu ilkenin, süper jan- darmanın ve ondan artanlarla yetinen kimi müttefiklerinin ekonomik ve stratejik çıkariannın gizlenmesine yönelik ol- duğu, Noel babaya inanan bazı saftoronlann dışında kim- senin saklısı değil. Bakın, Fransız yazar Jean-François Kahn, Marianne dergısınde bu sahte ilkenin ıplığıni nasıl pazara çıkanyor "... Ve burada ıkıyüzlülük alçaklıkla ya- nşmaktadır. Sırbistan ve Sırp halkına karşı bu ilke adına girişilen savaşı her yerde uygulamaya hazır mıyız? Filis- tinlilerin devlet kurma hakkına karşı çıkan Israil'i bomba- lamakla tehdit edecek miyiz? Kürt ve Kıbrıs sorunu için Türkiye'ye ne yapacağız? Sudanlı Hm'stiyan aynlıkçılara askeri açıdan destek verecek miyiz? Basklara bağımsız- lık verilmesine yanaşmayan Madrid'i hizaya getirmek için Ispanya 'ya bomba yağdıracak mıyız? Iskoç millıyetçilerin Tony Blair tarafından düzenlenen bölgesel seçimleri ka- zanmalan durumunda ne olacak? Korsikalılar seçımden zaferie çıkmalan halinde bundan güç alarak bağımsızlık isterierse ne yapılacak? Fransa, NATO askerierinin baş- kent Ajaccio'da boy göstermelerine ne dıyecek? Make- donyalı Arnavutlar Kosova'daki haklann kendilerine de verilmesini istediklerinde ne yapılacak? Sırbistan'a karşı sürdürülen bu çılgın ve utanmasız savaşın, Pandora'nın büyük, muazzam ve ûrkünç kutusunu açacağından kim- senin kuşkusu olmasın." (*) Birieşik Devletler'in içli dışlı çıkar ilişkileri içinde sarmaş dolaş yaşadığı Ortadoğu'nun halk soyguncusu el kol ke- sen despot petrol şeyhlikleri, Washington'un bir dediğini iki etmeyen irili ufaklı diktatör bozuntulannın alayının, sü- perjandarmanın ve onun vurucu gücü NATO'nun olası sal- dınlanndan "azade'olduğunu söylemeye, sanırız gerek bile yok. • ' ••• ; ' * '" ' NATO sakjırılan 20 günü aşkın birsüredirşiddetlenerek sürüyor. Ama banş mehter adımlarıyla yürüyor. Vurma söz konusu olduğunda hız rekoru kıranlar banşı savsaklıyor- lar. Almanya'nın banş planı, BM Genel Sekreteri'nin nıha- yet hatırianması, Rusya'nın işin dışında kalmaması yö- nündeki çabalar olumlu sayılsa bile henüz netleşmiş de- ğil. Schröder'ın Balkanlar için "pahalı" olmakla birlikte, sa- vaştan daha ucuza geleceğini söylediği bir tür 'Marshall ekonomik yardım planı' ve bölge ülkelerinin yakm getecek- te Avrupa Biriiği'ne dahil edilebilecekleri vaatleri. ateş al- tındaki ülkeleri fazla etkilemiyor. Buna karşılık Belgrad. Kosova'nın geniş birözerkliğine "sıcak" bakmaya devam ediyor. Ama özerkliği denetleyecek gücün NATO gücü ol- masına, hele bu saatten sonra bütünüyle karşı. Artık dü- pedüz "işgalgücü" olarak gördüğü NATO askerierini top- raklannda istemiyor. Denetimin, BM bayrağı altında oluş- turulacak siviller tarafından yapılmasından yana görunü- yor. Alman başbakanı şu sıralar bu konuda Belgrad'ın da kabul edebileceği bir orta yol arayışmda. (Daha önceleri neredeydiniz!) Ancak burada önemli olan Washington'un niyetidir. Bölgenin yeni bir uçak gemisi ve üç yüz uçakla takviyesi, tanklara karşı kullanıldığı bilinen Apaçi helıkop- terierinin devreye sokulması, Clinton'ın iki yüz bin yede- ği askere çağırması, ılımlı Rugova'nın gözden düşürülme çabalanna karşın Kosova Kurtuluş Ordusu'yla (UÇK) kap- samlı bir işbirliğine girişilmesi, Belgrad'a gözdağı verme- ye yönelik "pahalı bir blöf" değilse eğer, neresinden ba- kılırsa bakılsın, bir süredir sözü edilen bir "kara müdaha- lesinin" belirtileri arasında. Bu ise kolaylıkla tahmin edıle- ceği gibi savaşın tüm Balkanlar'a, belki de dünyanın tü- müne yayılmasıdır. Banş çabalannın başanya ulaşmasına bu yüzden her zamankinden daha fazla ihtiyaç var. 0 Marianne, 29 Mart '99, Fransa
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear