Catalog

17 NİSAN 1999 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA EKONOMt /ekooomi(5 cumhuriyetcom.tr 13 Bürokratlar Uluslararası Para Fonu'nun dayattığı reform paketini yeni hükümete de sunacak Seçîm tabloyu değiştirıneyecekEkonomi Servisi -Seçimlere hazırlık döneminde özellikle çalışan kesime yö- nelik vaatleri söylemlerinden eksik et- meyen sıyasi partilerin ekonomi prog- ramlan, dünyada ve Türkiye'de esen kü- reselleşme ve özelleştirme rüzgârlarıy- la şekillenirken, seçım sonrasında ikti- darolacakpartiyı IMF'nin dayattığı söz- de 'reforrn paketleri' beklıyor. Bu yönde yoğun bır çalışma ıçensin- de olan bürokratlar bir yandan da 24 1 ÎNısan'da,Washıngton'dayapılacak,IMF- Dünya Bankası bahar dönemi toplantı- lanna hazırlanıyoriar. Siyasi partilerin soylemlerinde taah- hüt ettikleri vaatlerle çelişmesine karşın 'retorm' olarak sunulan. ancak sosyaJ gü- venliğin yok edılmesı, tanmda sübvan- sıyonlann tam anlamıyla kaldınlması, KlT'lerin yenıden yapılandmlması ye- nne pasıfize edilmesı gibi 'önlemler' aslında hükümete kim gelirse gelsin, onu bekleyen tabloda yer alıyor. Seçim ortamında 'gerçek' sorunlann rafa kaldınlarak icraatlara ara verilme- sı, enflasyon, gehr dağıhmı, kamu ida- resinin etkinliğı. şehırieşme ve sosyal gü- venlik sisteminin sağlıldı işlemesi üze- Cörüşmeler mayıs ayında baslayabilir IMF'den şartlı mali yardım Cario Cotereffi ANKARA/mSHINGTON(AA)-Uhıs- lararası Para Fonu (IMF) Türkiye Masası Şefı CarioCoterefli, seçimlerden sonra ku- rulacakhûkömetle, 4. madde çerçevesiiKİe, mali bir destek içeren anlaşma görüsmele- rini, mayıs ayında yapabileceklerini söyle- di. Cario CotereUi, "Tûrkrfe Oe yapacagı- nuz otaa anlaşmafleekonomik program ve verUeoüeeek mati yardun konulan günde- megelecektir''dedi. Coterelli. seçimlerden sonraki hükümetle, mali öntemkr konusu- nu avnntıh olarak görûşmelcri gerektigiııi vurguladı. Tûrkiye'nin. uzun süreden bu yana ko- nuşulan ve kronik enflasyonla kamu fi- nansman açığını oluşturan. sosyal güven- lik reformu, bankacılık reformu, tanm süb- vansiyonlan düzenleyen tanm reformu ve özelleştirme gibi reformlan artık uygula- ması gerektiğine değinen Coterelli, nisan ayısonundaWashington'agelecekolanhe- yetin, IMF'nin "Geçki Komte* toplantı- lanna katılacağıru kaydetti. rinde olumsuz etkiler yaratırken, Hazi- ne Müsteşariığı hız kesmeden ekonomik program doğrultusunda çahşmalannı sürdürüyor. Bürokratlann ara vermeden sürdürdû- ğü çalışmalarda, yeni kurulacak hükü- metin gerçekleştirmesi gerekenlerbelir- leniyor. Bürokratlar, seçimlerden sonra hangi hükümet işbaşma gelirse gelsin, reformlann yapılması gerektigi bilin- cıyle hareket edildığini ve bütûn parti- lerin reformlar hakkında yeterince bil- gi sahibi olduğunu vurguluyorlar. IMF ve Dünya Bankası'nın dayatma- lan sonucunda seçimden önce de gün- deme getirilen sosyal güvenlik sistemi- nin 'refonn' adı altında 'tasflyeedüme- si', tanmda sübvansiyonlann tam kaldı- nlması, KÎT'lerin hrda özelleştirilerek elden çıkanlması gibi Türkıye'yi kamu açıklanndan ve borçlardan kurtaracağı iddia edilen 'yaptsal reformlar' kurula- cak hûkümeti bekleyen çalışmalar ara- sında gösteriliyor. Bu arada bürokratlar, seçim sonrası kurulacak hükümetin ça- hşmalannı kolaylaştırmak üzere, re- formlan gûncelleştirerek, refonnlann uygulanmasma imkân verecek altyapı- yı hazırladıklan belirtiliyor. IMF toplantılan Bir yandan raporlar hazırlanırken bir yanda da ekonomi kurmaylan ise 24 Nisan'da, NVashington'a giderek, IMF- Dünya Bankası bahar dönemi toplantı- lanna katılma yönünde son çalışmala- nnı yapıyorlar. IMF-Dünya Bankası toplantılan için, ilgjli kunıhışlar arasındaki teknik düzey- deki çahşmalann bütün hızıyla devam ettiği kaydediliyor. Washington'da yaklaşık bir hafta ka- lacak olan ekonomi kurmaylan, Türki- ye ekonomisindekı son gelişmeleri an- latacak. NVashıntona gidecek heyette, IMF Guvernör Yardımcısı olan Merkez Bankası Başkanı Gazl Erçel yanı sıra konuyla ilgjli diğer yetkililerin katılacağı ifade edildi. 'Ar-Ge'ye yeterli yatınm yapılmadı' • Turist Rehberleri Derneği (TUREB) Başkanı Ahmet Şensılay, sektörü özeleştiri yapmaya çağırarak "Hem devletin ekonomiden elini çekmesini istiyorsunuz hem de 'Krize girdim, beni kurtar' diye devletten pek çok şey bekliyorsunuz" dedi. Ekonomi Servisi - Tu- rizmciler, Kurumlar Vergi- si. KDV ve SSK primleri başta olmak üzere kamu- nun alacaklannın ertelen- mesi yönünde istemlerini dile getirmeyi sürdürüyor. Hükümetin son olarak ger- çekleştirdiği vergi indirim- lerini yeterli bulmayan tu- rizmcilerin taleplerine yö- nelik bir eleştiri de sektö- rün önemlı kuruluşlan ara- sında yer alan Turist Reh- berleri Demeğı'nden geldi. Turist Rehberleri Derneği (TUREB) Başkanı Ahmet Şensıiay, sektörü özeleştin yapmaya çağırarak "Hem devletin ekonomiden elini çekmesini isthorsunuz hem de 'Krize gırdım, benı kur- tar' diye devletten pek çok şey bekliyorsunuz" dedi. 'Asıl sonın terör değu" Turizm Haftası etkinlık- leri çerçevesinde dün dü- zenlenen "Knz Yönetimi ve Turizm" konulu panelde turizm sektörünün sorunla- n ve önlemler tartışıldı. Şensılay, "Biz hâlâ sek- törde birbirimizi yerken, sürekli devletten bir şeyler bektfyonız. Bir araya geüp koauşanuyonız" diye ko- nuştu. Knzın asıl nedenle- rinin açıklandığı gibi terör olmadığinı dile getıren Şen- sılay, "AH1 sonın terör de- ğil, ama deniz, kum. güneş dememiz yeterii değil. En- vanter araşürmamışsın. Ar- Ge'ye (araşbrma-geliştir- me) yatınm vapmamışsın. Bu sektör günlük hesaplar- ta bu noktaya gelmiş" dedi. Türkıye Seyahat Acen- talan BirliğTru (TÜRSAB) rehberler için yasa çıkanl- masına destek vermemek- le suçlayan Şensılay, Avru- pa'nın güçlü bir ekonomi- ye sahip Türkiye istemedi- ğini de savundu. Sermaye birikimi yok Panelde konuşan TÜR- SAB Yönetim Kuruluüye- si ÇetinCürcün, 19901ı yıllann başında sektörde kredi kullanan fırma ora- nının toplam içinde yüzde 26 olduğunu anımsatarak "Bu oran, bugün yüzde 88'lerde. Sektör artyapıya ve sennave birikimine sa- hip değü" dedi. Gürcün, 30 milyar dolar- lık yatınm yapılan sektörde krizin aşılması için vergile- rin ertelenmesi gerektigi yö- nünde görüş bildirdi. Gür- cün, aynca hükümetin, yap- tığı vergi indirimleri dışm- daki diğer tedbırlen de se- çim sonrasına ertelediğini belirterek "Hükûmet seçim ekonomisiuyguiadhğı yönün- dedeştirüeraldTdedi. Türkiye Otelciler Birliği Yönetim Kurulu üyesi Sü- leyman Bhım da krize kar- şı alınması gereken önlem- leri; vergilerin ertelenmesi, tanıtım atağı ve eskiyen tu- ristik tesislerin yenilenme- sine dönük kaynak yaratıl- ması olarak sıraladı. Bakan Aktaş, yurt dışındakifiyat artışlarının içpiyasaya yansıtılmadığını söyledi 'Akaryakit zantmı endişeyaratmasın' Enerji Bakanı Ziya Aktaş, akaryakıtta anormal bir fiyat arüşı olmadığını savundu. Hazine'nin 5'ten fazla şirkete el koyması gündemde Sigortacılıkta kara günler Ekonomi Servisi-Hazine'nin mali yapısı bozuk 5 sigorta şir- ketine el koyacağı yönündeki haberler sektörde "devanu ge- lecek" beklentisi doğurdu. Ya- sadaki boşluk nedeniyle zor du- rumda olan şirket sayısının sa- nılandan çok daha fazla oldu- ğunu bildiklerini söyleyen sek- tör temsikileri, bu kadar kötü bir dönem daha yaşamadıkla- nnı dile gerirdiler. Yasal boşluklar nedeniyle zor günler yaşayan sigortacılıkta bazı şirketlere Hazine taraiîn- dan el konacağı, ancak seçim sonrasının beklendiği belirtildi. Sektörde 17 yıldır çalışan Güven Sigorta Genel Müdürü Emin Atasagun, birçok zor dö- nemi gende bıraktıklannı, an- cak böyle bir dönemin daha ön- ce görülmediğini söyledi. 'Sorun kötü yönetim' Atasagun, el konulacağı dü- şünülen şirketlerin sektöre son- radan giren şirketler olduğunu sandığını ifade etti. Sigortacı- lık sektöründe sorunlan yasa- sızlığa bağlamanın fazla an- lamlı olmadığını belirten Ata- sagun, "Şirketler kendi arala- nnda bir centilmenlik anlaş- ması yaparak yanhş uygufauna- lan ortadan kâkurabituier. So- nın kötü yönetimler" dedi. Sigorta Eksperleri Derneği Genel Sekreteri AB Saygı da di- be vurmayı 5 yıldır konuştuk- lannı, piyasadaki kötü gidiş böyle devam ederse 6 ay için- de 10 şirketin daha Hazine'ye devredilebilecegini öne sûrdü. Adının açıklanmasını isteme- yen bir sigorta şirketi temsilci- si ise "GüçJü sermayeü şirketler bfle zonanıyor. Piyasada konu- şulan, Hazine'nin el koyacağı söylenen 5 şirketten fazla" şeklinde görüşlerini dile getirdi. Ekonomi Servisi - Enerji ve Tabii Kay- naklar Bakanı ZiyaAktaş, son dönemde art arda gelen akaryakıt zamlannın "toplum- da endişeyaraOnaması" gerektigıni söyle- di. AFtF'te toplanan para sayesinde yurdı- şındaki fiyat artışlannı bırebır iç piyasaya yansıtmadıklannı belirten Bakan Aktaş, "Ytartdçmda fiyadann daha fazla artaca- ğmı sanmryorum. Kısa bir sûre sonra den- geoluşacaknr T> derken, hükümetin AFÎF sa- yesinde zamlann hızını kesmesi, bazı çev- reler tarafindan "seçim vaürunı" olarak de- ğerlendiriliyor. Petrol varil fıyatının 15 dolann üzerine çıkması, akaryakıt ürünlerinde zam beklen- tilerini arttınyor. Dünyada 1 Mart ile 8 Ni- san tarihleri arasmdan petrol ürünlerine yüzde 45 oranında zam geldiğini kaydeden Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Aktaş, 1 Mart'ta ham petrolün varili 19 dolar iken 8 Nisan'da 14.5 dolara düştüğünü anımsa- tarak şöylekoniiştu "Böyleokmcabizhnyuz- de45 oranında zam yapmamız piyasayı çok fazta olumsuz etkileyecektL Bu nedenle pi- yasayı böyle bir şoka sokmadan aradaki farkı Akaryakıt Fiyat İstikrar Fonu'ndan karşıladık. Bundan sonra da bu onuuarla bir miktar oynayarak piyasayı dengeteme- yeçahşacagg." Türkiye'nin dünyadaki artıştan iki yön- lü etkilendiğinin de altını çizen Bakan Ak- taş, TL'nin deger kaybetmesi nedeniyle de akaryakıt ürünlerinde fiyat artışının söz konusu olduğunu dile getirdi. Aktaş daha önce dünyada fiyatlar düşerken Türkiye'de bu nedenle çıkışın sürdüğünü ifade ederek "Bu nedenle çok fazla eleştiri akfak. Ama ueyazıkkiTL. dolar karşısuKİa deger kay- bedince buno akaryakıt ürünkrine yansrt- mak zorunluhığu oluyor. Şundi ise dünya- da fiyatlar vükseUyor. Biz bu svada AFtF kesnoieıiniaşa^yaçekerekflvatarbsavdeB- gelemeye çalışıyoruz. Ancak tamamen AFtFikakiınnakgUîibu-niyeüınizdeyok'' dedi. AFİF düzenlemeteri Akaryakıt ürünlerine yönelik her zam- dan sonra AFtF'te yapılan düzenlemeler de Bakan Aktaş'ın sözlerini doğruluyor. An- cak hükümetin bu tutumu, enflasyondaki çıkışuı önüne geçmek ve seçim ekonomi- si olarak nitelendiriliyor. Küçük hayaller, boş umuüar 18. Uluslararası İstanbul Film Festivali'nde Özel Gösteri Sesler ve Sessizler:"Şantaj" / "Blackmail" Alfred HITCHCOCK un son sessiz filmi... Jonathan Lloyd'un özgün bestesini "Matrix Ensemble" seslendiriyor. Şef: Robert Ziegler The British Council istanbul'un değerli katkıtarıyla Özel Gösteriler: 20 Nisan Salı ve 21 Nisan Carşamba 21:30'da Emek Sineması'nda Biletler 14 Nisan Carşamba gününden itibaren hergün 11:00-21:30 arası EMEK Sineması gişelerinde Bilet fiyatları: Tam 3.500.000.- TL, öğrenci ile 65 yaş üzeri 2.500.000.- TL FESTtVAL SPONSORU KURUMSAL SPONSORLAft TURKCELL KOCBANK MARMARA V RKMMJIT Bu ılan Cumhunyct Gazeteftı'nin katfcısıyla yayıntanmtstır. Cumhuriyet HACERGEMİCİ Seçimlere kanın bulaştığı Esenler'de son olayla birlik- te tedirginlik yaşanırken semt sakinleri 19 Nisan sabahını küçük hayaller, boş umutlar- la bekliyorlar. Çünkü onlann istekleri aslında olması gere- ken, ancak Türkiye şartla- nnda hayal olan hizmetler. "Suyumuz aksın, çöpümüz aonsm yeter" diyorlar ve ek- hyorlar "Şu pataahnk da bir bttse." Çarpık yapılaşmanın be- lirgin örneklerinden Esenler sokaklannda gezınirken çer- çeve yapan bir dükkânın sa- hibi olan thsan Dağa, eski- den beri CHP'li olduğunu övünerek anlatıyor. "Belki Esenler'de Fazilet kazamr, SEÇIM ONCESI HALHNNABZI Oeçimlere kanın bulaştığı Esenler'de halkın istekleri aslında olması gereken ancak Türkiye şartlannda hayal olan hizmetler. ama büyükşehirde sürpriz yapanz" diyor. Beklentilerden, vaatlerden konuşuyoruz. "Hiçbir beklentimiz yok. Çünkü ohnaya- cağma inanryoruz. Bizfan suyumuz aksm, çöpümüz almsm yeter" diyor İhsan Dağcı. Her eve doktor, herkese ev, kreş, tek hane- li enflasyon rakamı vaatlerini artık dinle- miyorlar bile. tnşaatçı, Hasanlannkuhı. Ancak son dö- nemde işler kesat oldugu için kendi deyi- mi ile sabah akşam kahvede. Söze, "35 yıl- dır EsenJer'de \-asiyorum" diye başlıyor. Ma- latyalı olduğu için de Turğut Ozal'ı yere göğe koyamıyor. Ona göre, "aşını da ekmeğmi de önce Allah'a, sonra Özal'a borçhı". Ancak Me- sutYdmaz ile birlikte ANAP'a küsmüş. Yıi- maz' ın Lazlarla Kürtler ara- sında ikılık yarattığını öne sürüyor. Beklentileri yine aynı,a yol,su,elektrik''. "Ya okuL, ya eğitim, ya iş" dıyo- ruz, "Doğnı okuhımuz kıt- tır ashnda" diyor. Yan ma- sada bizi dikkatle dinleyen bir başka Malatyah Celal Gürsoy ise önce biraz uzak duruyor. Nedense fazla ko- nuşmak istemiyor. Esenler"de daha çok kim- lerin oturduğunu. yerleşti- ğini soruyoruz, "Kastamo- nulular, Malatvahlar ağır- ukta" derken oradan biri uzanıp "Evini kapatan bu- raya çöktü" diyor. Çete, mafya, 1 milyarlık koltuklar bu kahvede de ko- nuşuluyor, geleceğe umutsuz " ~ ^ ^ bakış buraya da sinmiş. Esenlerdeki büyük PTT'-nin önünde di- lekçe yazan yaşlı amca da küskün. Ondan kimseye "oy yok". Bu arada ona nakil di- lekçesi yazdıran orta yaşlı bir kadın, "Be- nim telefonumu kim bağlarsa oyumu ona vereceğun" diyor. Oğlu Şırnak'ta asker ol- duğu için o seçimi değil, oğlundan haber alrnayı düşünüyor. Üç aydır oğluyla görüşemiyormuş Res- ndveHamza Resmiye'nin kocası ise özel- leştirme kurbanlanndan biri. tstanbul SEK'in satılmasıyla birlikte maaşı kuşa dönmüş. "özeüestirilıneseydi 300 milyon abrdı,şiındi80m3yonlakaçnüfusugeçin- dlrryor. 40 milyon Bra ev Idrası veriyonız. NaslgeçüüroDcabogaz?" diyor. Bu soruya nasıl yanıt verebilınz kı... İŞÇMN EVRENİNDEN $UKRAN SONER Sermaye Aya, Emek Yaya Başta TÜSİAD, sermaye örgütleri, seçime gün kala seçim sonrasına ilişkin projelerini açıklryor- lar. Yeni kurulacak hükümetin IMF, Dünya Banka- sı desteğini arkasına alması için yapması gere- kenler bir bir sayılıyor. Adlan dogrudan söylenmese de istikrarlı hükü- met formülü için DSP - ANAP koalisyonu adres olarak gösteriliyor. Sandıktah üçlü koalisyon zo- runluluğunun çıkması halinde, özelleştirme pro- jelerinde güçlük çekileceğinin altı çiziliyor. Sermaye cephesinin çıkartannın kollanması açı- sından yeni hükümetlerin programları önceden çizilip kamuoyu oluşturması yapılıyor. Bütün te- levizyon programlannda, sadece ekonomi gün- deme geldiğinde değil, seçimlere yönelik açık oturumlar, ana haberler dahil, işveren örgütlerinin temsilcileri hazırlıklı olarak, söylemleri ile hazır ve nazırtar. Siz htç siyasi parti liderterinin karşısına soru sor- mak üzere oturtulmuş, emek cephesi temsilcisi, sendikacı falan gördünüz mü? Ya da seçim son- rası kurulacak hükümetlerin programı üzerinde emek cephesinin ağırlığını duyuracak çalışma- lar? Sermaye cephesi bütün ağıriığı ile medyanın için- de. Işçilerin örgütleri sendikalar, emeğin temsilci- leri sıvil toplum örgütleri balon hafrfliğinde kalıyor olmalılar ki yok sayılıyorlar. Hoş, bugünkü örgüt- lenme yaptermda, Bderiik kadrotamm böyte bir der- di, niyeti olduğu da şüphe götürür ya. Bir tek TMMOB'ye bağlı meslek örgütlerinin çevrenin, kentlerin korunmasına, ulaşım sorunla- nna ilişkin toplumsal yaklaşımlan ve siyasetçiler üzerinde ağırlıktan gündemde. Odalar bu seçim kampanyasında öyiesine etkilı oldular ki özellikle yerel seçimlere katılan adaylar, ilgilı meslek örgüt- lerinin hazııiadığı toplumsal ilkelere uyacaklanna ilişkin sözleşme imzalamak gereğıni duydular. Sermayenin ağıriığı ise öyiesine etkili ki parla- mentoya girebilecek, koalisyon ortağı olma ola- sılığı olan bütün partiler, koşulsuz işveren örgüt- lerinin olmazsa olmaz diye dikte ettikleri ilkelere bağlılıkta yarışa girmiş konumdalar. Işverenlere "en iyi istikrar hûkümeti partisi, koalisyon ortağı" olduklannı kanıtlamaya çalışıyorlar. Ecevrt hükümetinin Maliye Bakanı'nın şimdiden seçim sonrası hükümetin programını hazırlamak üzere haldır haldır çalıştığı, yeni hükümet kurulur kurimaz açıklanacak 'istikrarpaketleri" ile IMF, Dün- ya Bankası'nın güveninin kazanılacağı haberieri veriliyor. Bu arada Borsa, önce ikili koalisyon iktidan beklentisini satın alarak çok büyük bir yükselme kaydediyor. Sonra beklenen ikili koalisyonun ku- rulamayacağı riski ortaya çıkınca fena halde bir düşüş yaşıyor. Derken beklenti, üçlü koalisyon otsa da istikrar programlannın değişmeyeceği gü- vencesine oturtuJuyor. Borsayeniden yükselişe ge- çiyor. Seçimler yann yapılacak. Seçmen gönüllü, zo- runlu, dikkatli, sorumlu bir biçimde oyunu kulla- nacak. Oylarda emek cephesi miryontaria, serma- ye cephesi binlerie sayılıyor. Ama sandıktan hangi partilerin iktidan, koalis- yonu çıkarsa çıksın, sermayenin dikte ettirdığı is- tikrar programlannın uygulanacağı şimdiden ke- sinleşmiş gibi. Tabii kazanacaklann kaleme ala- caklan hafrf uslup farklılıklan, öncelikleri olabilir. Genelde seçimlerde, seçim kampanyalan dö- nemlerinde, seçmen çoğunluğun emek cephesin- den olduğu gözetilerek emeğin sorunlanna, çtkar- lannayönelikönceliklergündemegelir. Iktıdarlar- da çark edilir. Sermaye ağıriığına, istikrar program- lanna öncelik vermek üzere çark edilir. Bu seçimlerde emek cephesi öyiesine hafıf kal- dı, sermayenin ideolojisi öyiesine etkili oldu ki ik- tkiara aday bütün partiler, bu ideolojiye ne kadar bağlı olduklannı kanıtlama yanşında bir kampan- ya yürüttüler. Sermaye örgütleri, yeni hükümetin ortaklan bel- li olmadan yeni hükümetin programını dikte ettir- me çalışmalannı yürütüyor. Emek cephesinin ör- gütleri olup bıtene seyirci, tribünlerden öylece ba- kınıyorlar. KtGBVTden siyasilere tepki • Ekonomi Servisi- Kamu Işletmeciliğı Geliştirme Merkezi Vakfı(KlGEM), siyasilerin, enerji ihaleleri ve uluslararası tahkim konusunda yargıya baskı yapOklannı öne sürdü. KİGEM tarafindan yapılan açıklamada, Danıştay ve yargı üyelerini baskı altına almaya yönelik çabalann arthğının altı çizilerek, "Yabancı devlet bakanlannın ya da büyükelçilerin özellikle uluslararası tahkim konusunda sürekli açıklamalar yapmalan ve Türkiye'den bazı yargı üyelerinin bu amaçla özel olarak düzenlenmiş toplantılara götürülmeleri bu çabalann devamıdır. KlGEM'i tedirgin eden açıklamalar yargıdan değil, devlet adamlanndan gelmektedir" denildi. -.*• 'MATyi destekleyenlepe oy yok' • Ekonomi Servisi - Sendikalar, meslek odalan ve çok sayıda sivil toplum kuruluşundan oluşan Türkiye MAI (Çok Taraflı Yatınm Anlaşması) Karşıtı Çalışma Grubu, "MAI girişimini destekleyetı, imzalamayı düşünen ya da karşı çıkmayan hiçbir parti ve adaya oy vermeyeceğini" açıkladı. Açıklamada, "MAI ile gerçekte hedeflenen, ulus ötesi sermaye gruplannın kârlan önündeki tüm ulusal engellerin, insan, emek ve doğa haklannın ortadan kaldınlmasıdır" denildi. Ozgürlük ve Dayanışma Partis Genel Başkanı UFUK URAS TRT - 1 'de Saat: 16.11-16.21