25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 11 NİSAN 1999 PAZAR OLAYLAR VE GORUŞLER İrtica ve ım MUHAMMED DAFİ Emekh A merıkalı Banş Gonüllü- len'nin (') Anadolu da fınk attıgı gunlerdevdı Ankara da Türkıye Oğret- menlen Mılh Federasyo- nu nun bahçesınde otu- rurken ıkı genç masama geldıler Ikısını de tanıvordum "Anadolu"dan geliyonız, mtmleketı kanş kanş tanyomz" dedıler "Nevını tanvorsunuz" dedım "Her şeyi- m" dedıler "Nufus vapısını, etnık vapıst- ru.dınını.diUenıu. geçrnı kavnaklannL. Her şevuiL.." Dın manç konusunu neden kur- calıvoriunuz dıve sordum "En önemlisi bu. Türkıve'de eğıüm-oğreüme yenı bır içenk ve bıçun venlecek. Bu konuda dm ve ınançen onemlı faktorierden bın. Bu ko- nuda halkın ıstekiennı saptamava calışıvo- naJ* dedıler "Pekuhalk dmsel eğıtım- ogretımı ıstıyorum ba^ka egıtım-oğretım ıstemıvorum dersenevapacaksınız'''"dı- ve sordum "Derse der Esas olan halkın ıstc0dır. demokrasmınıcabida budeğıl mi" vanıtını verdıler Ikısı de Mılh Eğıtım Ba- kanlıgı nda gorevlıydıler Sordugumda volluk ve gunluklenyle otekı gıderlennın, o donem çok moda olan AID fonundan kar- şılandığuiı söylemışlerdı O ıkı gençten bı- ngençyaşındaoldu Otekısı ışınısürdur- du Benzer vardımlarla Asva'nın, Afrı- ka nın gen ulkelennden Turk eğmmme dın- sel ıçenklı uvgulama omeklen taşıdı Yıne o vıllarda sözde bu banş gonul- lulennınbırboluğuneK.a>sen nınSanoğ- lan ılçesıne bağlı ÇifUikkasaba&mda rast- lamıştım Kasabada ev ev dolaşarak bır takım sorular soruyorlardı Kullandıklan sdru kağıtlannın bır omeğı elımde Şov- le sorular var "Hangı dine ınanırsınız?" "Dın sizın ıçın neden onemM?". "Okullar- da oğretüen dın \eterii mi?", "Okulda dm oğretmn nasılolmalı''". EvinizdeKuran var mı?". "Kuran'ı vaaldığı gıbi okumak ıs- tennı\dmız?'*vb sorular Yüzsorudanon yedısı dınsel ıçenklı Durunıu, o zaman Ka>sen'den mılletvekılı olan bır oğret- mene ve Halk Eğıümı Genel Muduru'ne mektupla bıldırdım 27 Mavıs devnmıy- le bırlıkte bır de halk eğıtımı coşkusu gun- deme gelmıştı tmam-muhtar-oğretmen uçayağı üstünde, köylülenn/kırsal kesım ınsanmın egıüImesı umuluyordu. tmam ağır bastı Hem camıdekı yetkesuu güçlendır- dı hemdecamı>ıokula,köyodalaruıata- şıdı Camıyapılması, Kuran kursuveımam hatıp okulu açılması bırden ruz kazandı Halk, okul mu camı mı ıkırcıklığıne du- şurüldu tmamlar hızla kadrolaştınlarak dev letten aylığa bağlandı Koy Enshtüle- n ne kaynak oluşturan köysel/kırsal kesım çocuklan, o kurumlann sıyaseten kapatıi- masıvla zaten ımam-hatıp okullannayon- lendınlmıştı Bu kez, ımamlann aylığa baglanması ve ımam-hatıpçıkışlılara yük- sekoğretım yolunun açılması. dınsel eğı- tım-oğretım kunjmlannınçekıcılığını da- ha da arttırdı Bılındığı uzere 1946yılındanıtıbaren ılkokullann 4 ve 5 sınıflannda ısteğe bağlı dın dersı okutulması kurah getınl- mıştı Bu konudakı sıyasal karar "Çocu- ğuna okulda din dersı vçrilmesini ISTE- YEN veü. bu ısteğını okul yoneûmine ya- züı olarak bıkfirir" bıçımındeydı Lvgu- layıcı Mılh Egıum Bakara bır > aptı, kararda geçen- "isteyen'" sozcuğûnü "ıstemejen" sozcuğu ıle degıştırdı Oğre tım ızlencesınde karar "Çocuğuna okul- da dfaıdersneribııesinıtSTEMEYENve- u. bu ısteğını \ azıh olarak okul yonetımı- ne bıkünr" bıçımınde yer aldı Kımse çı- kıp bov le bır yazıh başv uruda bulunma- yınca da sankı her velı bunu ıstıyormuş gıbı ılkoğretım okullannda dın dersı otu rakla^tı Dın dersı vesozde dın kulturuzo- runluluğunu laık Turkıye Cumhunyetı'nın anayasasına verleştıren generallenmızden bın bıle soz konusu uygulamavı kullan- dı "Baksanıza. 19-k)"lardan berı ılkokul- larda dın dersı var Kımseçıkıp ben çocu- ğuma okutmam demerruş. Demek kı halk bunu ısOyor"' dedı Oysahalk kendı adı- na oynanan ovunlardan habersızdı Laık- lık. ^taturk devnm ve ılkelen adına man- galda kul bırakılmayan ulkemızde, yal- nızca rahmetlı Prof BulentNuriEsenkar- şı çıktı, çocuguna dın dersı venlmesıne Dıleğını okul vönetımıne vazılı olarak ılettı Bırde v ıne rahmetlı Behçet Kemal Çağlar karşı geldı okullara dın dersı ko- nulmasına Tepkısım hem partısınden hem de mılletvekıllığınden çekılerek gos- terdı Bir bakanın ihaneti Bugun ulusumuzun başına bela olan butun bivasal ve toplumsal sıkıntılanmı zm başhca kavnağı olan sıyasaldin'ın te melı, kuşkusuz 1946'da "_ dm dersı ıste- venvdL." sözcesının, "-dindersiisteme- \en veK_" sozcesıyle degıştınlmesınde v atar 1982 Anayasası nın getırdığı "dm dersıvedin kuhüru zonınhıluğu-.'' ıse tam bır sıyasal dayatmadır Anayasanızm bır maddesı ıle laıklıgı "Cumhunyetmtemel mteûkleri''nden savarak, dınsel eğıtımcı- lığı sıyasal duzenleme dışı kabul eden '^ğretımBırfig\asası''nı,bırbaşkamad- de ıle dev letın temel yasalanndan sayacak ve korumaya alacaksınız ote yandan dev- letınkuruluşundan ben onvermek ısteme- dıgınız dın olgusunun sıyasallaşması ve la- ık devlet ıçınde kurumlaşması ıçın butun kapılan açacak, her turlu olanagı sağlaya- caksınız Bu, bır ayağı Batı'da bır ayağı Doğu'da, tam bır Tanzımatçı kafanın uru- nudur Yepyenı bır çağdaş Turk devletı olan Turkıye Cumhunyetı dev letının, ha- lıfesız, meşıhatsız bır ulusal bağıımızlık sav a^ımının urunu olduğunu kavrayama- maktır Yuce \tarürk'un devışr»le, dını ve dın- ce kutsal savüan şev len kendı kor çıkarla- ru snasal emelfen ıçın kuUanmavı meslek edınmış çevTeler, \nadolu avdınlanmacı- hğını sakalla. cuppe ıle karartamavacak- lannı anlaymca, dkokuldan başlavan din derslenne. ımam-hatıp okullanna ve Ku- ran kurslanna mal bulmuş Mağnbı gibi saldırdılar 1950"len)en başlavarakcamı- len. usunu kullanmaktan voksun imam ve hatıpltn. vaızlen kullanarak gerçekten bırsh, ılkeh ve ızlenceli bır bevın vikama tş- knune gmşüler. "Soğun bır orgutlenme ve Atarurk düşmanlığı başlattılar 1959'da Kaysen lmam-Hatıp Okulu'nda ders kı- tabındakı Ataturk resmınm gozlennı ka ralayan öğrencıye bunu neden vaptığı so- rulduğunda, oğrencı, "Bakışından hoşian- mıvorura Ögıtüneııiııiz. dmımmonun vok ettiğmı»v1üyor" vanıtını verdı Ol^Mec- lıs'e yansıdı Ama hıçbır sonuç çıkmadı Donemın yonetıcılennden bın, bakanlık- tabırustgorevleodullendınldı Yobaz,ge- ncı (mürtecı) ve sıyasal dıncı, dınsel or- gutlenmede çocuklan ve kadınlan keşfet- tığınde, veruden doğmuş gabı oldu Laık eğıtım kurumlan ıçınde anaokulundan unıversıteye dek yayılan bır dınsel çalış- ma alanı bualanlara ven tabanı ve oğre- tıcı hazırlayan Kuran kurslanndan ımam- hatıp okullanna, yuksek Islam enstıtule- nnden ılahıyat fakultelenne koskocabır dınsel kurumlaşmayı gostermektedır Ote- ki dünya ozlemi ve aklatmacasrvla bırbı- nne kenetlenmış bır dınsel sıyasallaşnıa- nm elınden, ımam hatıp uselerımn orta kısmını kopanncaya, Kuran kurslannı sı- nırlayınca> a dekMechs'ıyle, devlet kumm- lanyla, sıvil orgutlenyle neler çektı top- lumumuz. Askersel bır dayanca olmasa bel- kı de başanlamayacaktı korpe yavrulan vobazııı gencımn kıskacından çekıp al- mak Ama ne yazık kı ahtapotun bedenı halâ canlı O kor kıskaç bır yerlerde hâlâ sıkıştır- masım sürduruvor Diderot'nun dedığı gı- bı "Isterbırdineınanahmısterinanma- yahm,TannsaJıletüerde,ınsanbğunızın ge- reğıdeherişttusumuzukuüanmamıabu- vurur. Hem usunıuzu Tann'ya borçlu ol- duğumuzu den surmek. hem deTann kul- lannın kendtsını uslanv latardşmalannı B- tenuvorsavındabulunmak vamsanınus- lamlama gucunden voksun olduğunu, ya da Tann'nın ıkıyüzJuluğünu kabul etmek demektır." Ister ınanalım ıster ınanmayalım ıster dmdarolalımısterdınsız unuünayalım kı ınsanlığımız, us gucümuzu kullanabılme yeteneğımızle doğru orantılıdır EVET/HAYIR OKTAY AKBAL Sen Şaşkın İnsan! llkyaz geldı mı 9 Şoyle bır çıktım dolaşmaya Bızım orda bır park var, bır de kahvesı Guneş var, ama sennlık de yıne kendını duyuoıyor Gunumu- zun gnbı bır yakaladı mı atamıyorsunuz ustunuz- den' Bır ter 1 Zor attım kendımı eve En lyısı pen- cereden bakmak Bır anda heryanı kaplayan sa- nlı, morlu papatyalan seyretmek . ••• Ne çok konu var yazılacak, ne çok 1 Her gun yaz- mak ısteğı dınlıyor ılkyazın bu gunlennde Kıtap- lar, dergıler, mektuplar heleanılar 1 CahrtSrtkı 'Gıt- tıkçe artıyor yalnızlığımız' demıştı Hem de da- ha otuzlu yaşlarda ıken 1 . Buyukbabam seksenın- de çevresıne bakıyor, kendı kuşağının ınsanlan- nı goremeyınce hayrflanıyordu "Akşam yat, sa- bah kalk, sonra yıne akşam Ne anlamsız şey şu yaşami" Öyieydı, sık sık goruştuğu Kâzım Ka- rabekır Paşa gıbı, Faık Alı Ozansoy gıbı yaşıt- lan çoktan yok olmuştu, o ıse anılanyla baş ba- şa-kâtd katmtştı' • • • Osmanlı'nın 700 yılını kutluyormuşuz? Yaşa- mayan bır şey, bır varlık nasıl kutlanır, olsa olsa anılır' Osmanlı devletı Sevr Antlaşması'yla ken- dını bıtınmemış mıydı 9 Lozan dan sonra yenı, yep- yenı bır devlet kurulmamış mıydı'? Nesını anaca- ğızOsmanlfnın'? Kanlı ıktıdar kavgalanyla mı bu- yuk Osmanlı'? Bırgecede onlarca kardeşını, kar- deş çocuklarını boğazlatan padışahlarıyla mı^ Turkluğu hor goren 'Al Turk'u vur turpa yıne ya- zık turpa' saçmalığını surduren anlayışı ıle mı'' Ye- dı yuzyılhk bır geçmış, doğrusu yanlışı ıle ele alı- nıp ıncelenmelı elbet 1 Ama hayranlıkla değıl, bı- lımsel cıddıyetle ••• Saffeti Zıya'nın 'Salon Koşelennde' (Turkıye Iş Bankası Yayını) adlı romanını okuyorum Os- manlı nın Batılılaşmak, daha doğrusu Avrupaya- şamına ozenmek yıllarının oykusu Pera Palas salonlanndakı danslar cılveleşmeler, aşklar, se- ruvenler Saffeti Zıya ne guzel anlatmış bunlan1 Humyet tutkusu, guzel yaşamak ısteğı Yazarın sevdığı kadın, ingılız Lydia Londra'ya donerken kıtabın sonunda yazar şoyle der " korkunç bır ıstıbdadın zıncın benı olduğum yere mıhlıyor Terakkıye, nura, ışığa, medenıye- tedoğrvbıradımatmaklığımamanıoluyordu Şım- dı her şey, her şey, aşkım, ruhum, gençlık emel- lerım, butun vartığım, butun umutlanm benden kaçıyor, benı ebedı bır husrana, ebedı bır sefa- let ve penşanlığa mahkûm edıyordu Ve uzak- tan Lydıa ıle VVilson mendıllennı sallıyorlar Aşk ve humyet bana kucak açıyordu Fakat heyhat" Heyhat Bu çığlık, ıstıbdat Istanbul'unun aş- ka, ozgurluğe duyduğu ozlemın, çağdaşlaşma tutkusunun sesıdır Bırkaç yıl sonra ıstıbdat do- nemı yıkılıp ozgurluk çağı açılacak, daha doğru- su 1912'den sonra açıldı sanılacak, ama yıne 'heyhat'lann ardı arkası kesılmeyecektı!.. • • • "Şaşkın ınsan, nereye doğru gıttığını bılmeyen ınsan " 15 yuzyıl Fransız şaıriennden Charles D'Or- leans -kı bır prenstır- bır şıınnde boyle yazmış Beş yuzyıl once1 Nereye gıttığını bılmeyen şaş- kın ınsan1 Şımdı sankı bılıyor mu^ Beş yuzyıl geç- mış geçmesıne, nıce şıırler, romanlar, felsefeler, bılımler yaratmış o şaşkın ınsan Ama butun bu çalışmalaria doğaı yone gıtmesını bılememış Gı- de gıde varmış dehşete, korkuya, acıya, bataklı- ğa Işte 21 yuzyıla gırerken dunyanın manza- rası insanın ınsana ettığını ne doğa, ne hayvan- lar, ne de başka bır guç yapmamış, yapmıyor, yap- mayacak' Başaran ın "Koca BırTroya Dunya "sında ıçın- de yaşadığımız acımasızlık gunlennı şu dızeler- de buldum ' Kazılırken boğrunde toplu gömutler I Senın ellenn mı bunlar Avrupa I Çırpınırken her çalıda bır yurek I Senın gozlenn mı bunlar I Nasıl ba- kacaksın yuzune tanhın I Ah dunya koca bır Tro- ya I Yaşamı savunan Hektor'u surukluyor I Her yanda kanlı araba I Ne zaman ınsan olacak ın- san " • • • Pencereden bakıyorum Taşıtlar, trenler, uçak- lar gemıler Charles D'Orteans'la Başaran beş yuzyıl once ve sonra aynı yargıyı vermışler "Ne- reye gıttığını bılmeyen şaşkın ınsan Ne zaman ınsan olacak ınsan" Sosyalist Sol ve CHP Prof. Dr. GENÇAY • • DP'nın, ger- O çek sol mu- halefetın en dmamık un- surlannı ha- rekete geçır- dığı ortaya çıktıkça, bu ul- kenın dürüst solculan uze- nndekı manevı baskılaryo- GURSOY ğunlaşıyor Sosvalıst solun kendı ayaklan uzennde doğ- rulabıleceğı potansıyelı et- rafında toplamava başladı- ğı herîlönemde aynı duygu somurusû gundeme gehyor "Aman sol ovlar bolünme- sin!" Bu seçımlerde CHP'nın baraja takılması olasılığı cıddı şekılde ken- dını gostennce, gozler ODP nın yukselen oy po- tansıyelıne çevnldı Once solun değışık renklennı ıçın- de banndıran, hıyeıarşık ve monohtıkpartı modehnı yı- kan ODP'ye "Bunlar par- ti değfl, fıkir kulubudur. 6av Seçimlerin gündeminde kultur yine yok...Kultur Gırışımı Turkıye yı 2000'lı yıllara taşıyacak seçımlerden önce, ulkemızın gelecegı ıçın vazgeçılmez buldugu oncelıklerı kamuoyuyla paylaşmak ıstıyor Türkiye'nin güvencesi ; - kültür zenginliğidir. Turkıye çagdaş uygarlıgın temelını oluşturan kultürlerın doğduğu, Anadolu Aydınlanması'nın yaratıldığı topraklann ulkesıdır "Çok kulturluluk"ten kaynaklanan kulturel zengınlığımız, uluslararası alanda ulkemızı bır ılgı odağı yapmaktadır Ancak, bınlerce yıl Anadolu'da yaşamış kultürlerın tumune saygı gostermeyen bu guçten yararlanmayan polıtıkalar Turkıye'yı dunyanın sıyasal ortamında bulunması gereken yere getıremez Türkiye'nin temel kültür sorunu yağmadır. Turkıye nın ozgun varlıkları gıderek artan bır yağmayla karşı karşıyadır Yagmacılıkla savaşmak, kultur varlıklarımızın yanlış kullanılrnasına karşı çıkmak kultur ve doga mırasını korumak ve yaşatmak, hepımızın, her kuruluşun ve orgutun kaçınılmaz sorumluluğudur Demokrasi için sivil örgütlenme zorunludur. Yenı bınyıla gırerken Turkıye nın yazgısı yalnızca sıyasal kadrolara ve burokrasıye bırakılamaz Oncelıkle kultur ve çevre alanlarında olmak uzere her kesıttekı sıvıl orgutler guçlenmelı karar ve uygulamalara ortak olmalıdır Sanat ve kultur merkezı ve yerel yonetımlerın tekelınden çıkarılarak kamusal ve yerel katılımlarla demokratıkleşen ozerk bır yapı tarafından desteklenmelıdır Yerel yönetimler de kültürden sorumlu olmalıdır. Demokrasılerde yerel yönetimler de kulturel mırası korumakla gorevlıdırler Yerel yonetımlerın kultur ve sanat alanında belırlı amaçları sıvıl toplum orgutlermın de katılımıyla hazırlanmış çalışma programları bulunmalıdır Eğitimin hedefi "özgür düşünen yurttaş" yetiştirmektir. Eğıtımın hedefi, Anadolu dakı bınlerce yıllık kulturel bırıkımın ışığında Turkıye nın bılımsel ve duşünsel gelışmesıne katkıda bulunacak "Özgur duşunebılen yaratıcı ınsan haklarmı korumayı temel amaç edınen yurttaş"lar yetıştırmek olmalıdır Müzeler ve kütüphaneler canlandırılmalıdır. Muze ve kutuphanelerımız Anadolu Aydınlanması nın belgelerını, bılgı kaynaklarını banndıran ortamlardır Turkıye bu kurumları, kulturel gelışmenın ve eğıtımın temel ogelerı arasına katmalı ve bu doğrultuda donatmalıdır Türkiye yarının ülkesidir. 2000'lı yılların başlıca sorunlarından bın "kureselleşme" olacaktır Dunya kulturlerı bır arada degerlendınlecek, ınsanların kultur hakları uluslararası kuruluşlar tarafından desteklenecektır Turkıye, kultur açısından yarının ulkesıdır Bu bakımdan kultur varlıklarımızı en lyı bıçımde, bugunden koruma altına almak bu zengınlığımızın bılıncıne varmak ve onu tanıtmak onde gelen sorumluluklarımızdan bırıdır Turkıye yalnızca sıyasal ınançlara hukumetlerın geçıcıyaklaşımlarına göre degışen kultur polıtıkalarından kurtulmalı, sıvıl toplum orgutlerı, kamusal kurumlar sanat kultur ve btltm kuruluşlannın katılımlarıyla saptanan 2000 iı yıllara uygun bır kultur polıtıkasını oncelıkle oluşturmalı polıtıkalar dogrultusunda da genış kapsamlı bır plan hazırlanıp uygulamaya konulmalıdır Kühürün gelişmeye götüren başlıca yol olduğu unutulmamalıdır. ı EcıaotMfı UtukEsın Kiiltür Girişimi içinde dağüııiar" dedıler Sonra solun geleneksel du- yariılıklan konusundayalan ve ıftıra kampanyalan açtı- lar "Bunlar venı dunv-a düzenınden vanalar...", "Bunlar II. Cumhuriyetçi- dir...", "Bunlar özeUestir- mecidir..." ÖDP uçüncü yılına, da- ğılmak bır yana, herkesın gozlen onunde demokratık ve çoğulcu yapısını koruya- rak, genış katılımlı kararor- ganlannda, partının ızleye- ceğı sosyalist sol sıyasetı açık açık tartışıp berraklaş- ürarakgırdı Butun baskı, yıldırmala- ra ve maddı olanaksızlık- laTa fcarşm bugûne kadar rflt^bıV sosyalist partımn ulaşmadığı duzeyde sağlam bır orgütlenmeyTRîzîa ger- çekleştırerek 18 Nısan se- çımlenne hazır hale geldı Oosta düşmana karşı, sos- yalist solun yuz yıllık deney bınkımınden gereklı ders- len çıkararak. çağdaş ılen- cı-devnmcı tum akım ve ha- reketlen kavTayarak yem bır dünya ve yenı bır Tür- kıve projesı ıle seçmenın karşısına çıktı Şımdı ÖDP'ye yonelmış namuslu sol-sosyalıst seç- menden, sosyal demokra- sıden çoktan ıplennı kopa- np sıyası yelpazenın mer- kezıne yerleşmış olan CHP'ye bır kez daha pa- yandalık yapması talep edı- lıyor Hem de, ıktıdar ol- ması ya da ıktıdar ortağı ol- ması ıçm falan değıl "AUah nzası' ıçın barajı aşıp par- lamentoya adım atabılsm dıye llen surulen gerekçenm mantık çerçevesı hep aynı "Gonlumaz elbet ODP'den yana, ama barajı geçmeşan- sı yok, oyunuzu CHP'ye ve- rin,bariopariamentov-agir- sin." "Portakal kalmadı, zun- para kâğıdı verelım" vollu bırakıl yurutme ne kadar ge- çerlı ıse bu mantık da o ka- dar geçerlıdır Ama ış sade- ce sol seçmenın mantığına seslenmekle kalmıyor Ar- kasından vıcdanı sorumlu- luk şantajlan gehyor "CHP'sz bir Medıs'in Tur- kiye'vı nerelere surukleve- ceğinı duşunebılıv or musu- nuz?" "Meclis'ı Fazilet'e teslim etmenin sorumlulu- ğunu nasıl vüklenirsiniz?" vb vb CHP yoneümının med- yatık başkanının en yakın adamlanndan başlayarak, sol çevTenın her kademe- sınde alttan alta kulaklara fi- sıldanan bu tehdıtlere kar- şı venlecek yanıtlarda en ufak bır tereddute yer yok- tur •Bu seçımlerde parla- mentoya gırsın ya da gır- mesın, ÖDP'nın ve ötekı sosyalist partılenn alacak- lan oy, sosyalist solun, Tur- kıye'nın geleceğınde soz sahıbı olma potansıyelmm göstergesı olacaktır •Sosyalist solun temsıl edılmedığı bırparlamento- da,CHPveDSPdahıl,bü- tun partilerin bugûnkû ko- numlanndan daha da sağa ""RaymaSI Kaçınılmazdır •Böyle bır parlamento- nun, Turkıye'yı bır normal seçım donemı daha yönet- me olanağı kalmayacak ve yenı bır erken seçun zonın- lu hale gelecektır •Sosyalist solun 18 Nı- san seçımlennde ortaya çı- karacağı potansıyel asıl bu donemde gerçek bır sıya- sal guç olarak sahneye çık- masını saglayacaktır •CHP'nın 18 Nısan se- çımlennde baraja takılma- sının sorumluluğu CHP yo- netımının olacaktır Aslın- da çoktan hak edılmış olan böyle bır sonuç belkı de, CHP'nın kendısını yenıle- me firsatını doğuracak, ız- leyeceğı sıyasal çızgıyı ber- raklaştıracak ve genış bır sol cephenın oluşmasının yollannı açacaktır Sosyalist solun CHP'ye karşı en ufak bır vıcdan bor- cu kalmamıştır Güçlu do- nemlennde CHP'nın kendı solunu sûreklı olarak sıya- set dışına ıtme çabalan, par- lamentoda barajm duş,urül- mesı ıçınkılını bıle kıpudat- mamış olması, sosyalist so- lun, benım gıbı 1960'lar- dan kalan kuşaklanndakı yıpranmış nostaljık bağla- n bıle sılıp süpurmuştur Eğer vıcdan muhasebesı yapacaksak, herkes bılsın kı, sonuçta bız borçlu değıl, alacaklı çıkanz Ama sos- yalıstlenn gonlu zengındır Halâ ortalarda takılıp ka- lan bırkaç eskı dostun 'yüz suyu hürmetine' bu zor gûn- lennde alacaklanmızı CHP'ye bağışlayabılmz Kosovalı lider İbrahim Rugova'nın soykırım öncesi son söyleşisi [idea Polıtıka'da] ideaD o l i r i h a KADIKÖY 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ HÂKİMLİĞt'NDEN EsasNo 1997 67 8 KararNo 1999 14 Davacı Börtu Rekanatı Dava Gaıplık tstanbul Lskü- dar Kuzguncuk cılt no 030 03, sahıfe no 70, kutuk sıra No 275'te nüfusa kayıtlı Leya'dan olma 15 7 1960 do- ğumlu Suzı Atıyas'ın gaıplığıne karar venlmesı ıstemlmış olup, Mahkememızın 1997 678 esas, 1999 14 karar sayı- lı 27 1 1999 tanhlı karan ıle Suzı Atıyas'ın gaıplığıne ka- rar venlmıştır Gaıp kımse hakkında malumatlan olanla- nn 30 gunlük muddet ıçınde 1997'678 sayılı dosyaya, mahkememıze malumat vermelen ve gaıp de hayatta ıse onun da adresını bıldırmesı aksı takdırde gaıplık karan nın kesınleşeceğı ılan olunur 16 3 1999 Basın 14810 PENCERE Balkan Faciası . -, "Arabalarla atlarla bırsuru muhacır, kadın, en\ek, çoluk çocukkaçıyoıiardı Çunku duşman gırdığı koy- lerı yakıyor, halkını bıryerde toplayıp oldüruyordu Yollarda anasını babasını kaybetmış kuçuk çocuk- lar askeriere yapışıp ağlıyohardı - Benı bırakma1 Arkamızda kalan koylenn ateş/ennı dumanlannı goruyorduk Bır koyün önunden geçerken ıhtıyar bıradam, elınde balta avaz avaz bağınyordu - Hey asker1 Içerde hasta ve lohusa kadınlar var Bunlan bırakıp nereye gıdıyorsunuz? Ben bal- tamla duşmanı beklıyorum, sız sılahınızla kaçma- ya utanmıyor musunuz? Namus gayretı, dın gay- retı kalmadı mı? " • Yukardakı satırları "Yuzbaşı Selahattın'ın Roma- n;"ndan aldım 1912'de yaşanan "Balkan Harbı"n\ eskı kuşaklar "Balkan Faciası" dıye anarlar, Sela- hatbn o trajedıyı anlatıyor "Yollarda manzara havsalaya sığmayacak kadar fecıydı Bır suru olü, olduğu gıbı kalmış, kokmuş, bır kısmını kopekler yemıştı Suratlarına bakılınca mezardan fırtamış sanılacak ınsanlar sopalarına dayanarak yurumeye çalışıyorlardı Uç dort kışılık bır kaüleye rastladım Başlannda seksenlık bır ıh- tıyar Kınk bır kağnı arabasında eşya namı altında yırtık pırtık şeyler Bırkaç koyun Bırkopek Araba- nın yanında genç bır kadın Kucağında bır çocuk Hem ağlıyor, hem yuruyor Ihtıyar benım kendıle- nyle ılgılendığımı gonınce konuştu - Efendı, dedı, ordu kaçarken bız de katıldık, ama onlar çabuk gıttı, bız gen kaldık Duşman bıze ye- tıştı Damadımı oldurduler Kızıma tecavüz ettıler Kız aklını kaçırdı Ne söylesek anlamıyor, dınlemı- yor Uç gun önce kucağındakı çocuğu dondu Şım- dı olüdür Ama bebeğe sut vermeye çalışıyor Sen söylersen belkı ışe yarar Genç kadına yaklaştım - Kızım, dedım, çocuğun olmuş, onu bırak' Kız bır sure bana vahşı bır hayvan görmuş gıbı baktı, sonra çocuğunu fıhattı attı " • 2000 yılına 8 ay kala "Balkan Faciası" bır başka bıçımde yınelenıyor, bu kez herkes facıayı televız- yon ekranından ızlıyor 1912'de yaşayan bır kışıye "televızyon "dan soz açsan ne duşunurdu? Iletışım devnmı başdondurucu 1 Sılahlar olağa- nustu 1 Pekı.neyaranvar^ Balkanlar'dayaşayan halklar bırbırienne duşman' Buyuk devletler yıne ışın ıçındeler* Masum ınsanlar olduruluyor bebek- ler bakımsızlıktan can venyor, kadınlann kızlann ırz- larına geçılıyor gozlen donmuş kışıler ınsan kasa- bı kılığına gınyor, goç ortalığı sarmış, goçmenler yersız, yurtsuz, susuz, aç surulere donuşmuşler, butun dunya facıayı seyredıyor • Dunle bugun arasındakı fark ılgınç 1 Dun dunya kamuoyunun "facıayı" yakından gor- mesı, ızlemesı, seyretmesı, goçmenlenn hahnden haberlı olması olanaksızdı Bugun kımı zaman anın- da, kımı zaman bırkaç saat arayla, çağdaş ınsan her şeyı aynntılanyla goruyor, yaşıyor, duyumsuyor, du- şunuyor s „ „ Pekı,neokıyorTi. Hıç **Fa» a durdurularrnyor^„m m ^ ^ t a g» Ancak ınsanlık, dune oranla bugün bıraz daha bı- lınçlı gıbı "Gıbı" sozcuğu ne anlam taşıyorsa o kadar, ya- nı bır arpa boyu yol alınmış Cumhuriyel k ı t a p I a r ı Hiknıet Çetinkaya TÜRKİYE'NİN ŞEYTAN ÜÇGENİ 248 sayfa hamur Laık demokrank cumhunyete saldıran gozu donmüş şenatçı çetelenn korkulu ru\ası guçlu bır \azann olgun gozlcmlen Maskelen duşurcn tezgahlanan ovunlan bozan bır gazeteı-inın soluk aldırmadan surdurdugu kutsal ugrışının dovurucu urunlcn Bır solukta okumavı se\ cnler ıçın BUTUN KTT.\PÇILARDA Cumhurjye< Çağ Pazarlama A Ş TurkocağıCad No 39/41 kıtap KuluBu (34334)Cağaloğlu IstanbulTel (212)514 01 96 TÜRKİYE ÇEVRE KORUMA v« YEŞtLLENDtRME KURUMU RESİM DERSLERİ Yetışkınlere ve guzel sanatlara hazırlama kurslanna başlamışnr (0216) 338 00 17 caz konseri saksofonTunaötenel Elvan Araci trombon pıyano Emln FmdlkOğlU Hakan Behlil kontrbas davui Ate$ Tezer 11 Nısan Pazar 1830 Beşıktaş Beledıyesı Levent Kultur Merkea Çalıkuşu Sok. 1 LEVENT Taşra demokrasisinden çağdaş demokrasiye İdea Polıtıka'da] IHPR p o l i M H a
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear