Catalog

> ŞUBAT 1999 CUMA CUMHURİYET SAYFA EKONOMI 13 Çağlar'ın tıacizli şirketleri ilk 500de • BL'RSA (AA) - Hacız yağmuruna turulan Ca\ıt Çağlar'ın sahıbı olduğu Nergis Holding Bursa'da ilk 500 büyük fırma arasında üçüncü sırada yer aldı. 1997 itibanyla ilk' 500 büyük firmanın başında TOFAŞ yer ahrken OYAK Renault ikinci oldu. Bursa Ticaret veSana\iOdası(BTSO) tarafından ilk kez yapılan araştırmada. Çağlar'ın Nergis Tekstil Sanayi beşinci. Sifaş Iplik Fabrikası altıncı, Polylen îplik de sekizinci oldu. Soros bukez Arjantin'de • tkonomi Servisi - Macar asıllı ABD'li spekülatör George Soros, Brezil\a'nın ardından Arjantin'deki faaliyetlerinı de yoğunlaştırdı. Soros. Arjantin'de özelleşurilen en büyük kamu bankası olan Natıonal Mortgage Bank'ın yüzde 46'lık hissesıni satm aldı. POAŞ karmaşası süpüyor • ANKARA(AA)- Özelleştirme Yüksek tCurulu. Petrol Ofisi'nın yüzde 51 hissesinin satışında en yüksek ikinci teklifi veren Garanti Bankası-Doğuş Holding Ortak Gırişim Grubu'nun (OGG) üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmediğı takdirde ek ve geçici teminat mektuplannın gelir kaydedileceğini açıkladı. Kurul. iş Bankası- Bayındır tnşaat-Park Holding ve PÜAŞ OGG'nin geçici teminat üzerine ihtıyati tedbir koydurduğu ve davanın sürdüöünü kaydetti. OECD heyeti ISO'da • Ekonomi Servisi - OECD Ülke Arastırmalar Dırektörü Van Koromza> başkanhğındaki heyet. tstanbul Sanayi Odası'nı (ISO)zıyaretetti. Koromzav, bır açıklama yapmak ıçin erken olduğunu söyledi. Koromzay. Türkiye'nin çevre ülkelerde yaşanan krizin ayrımında oldugunu belirtti. Madeni 100 binlikler çıkıyor • ANKARA(AA)-100 bin liralık madeni paralar 10 Şubat'tan itibaren tedavüle çıkanlıyor. 100 bin lırahk paralann arkasında Cumhuriyet'in 75. yılı logosu yer alıyor. Prof. Dr. Centel, işçi-işveren ilişkilerinin esnekleştirilmesi gerektiğini söyledi e çozum araınyor• Global krizle birlikte birçok sektörde işten çıkarmalar artarken, çeşitli ülkeler 1999 yılı istihdam politikasını yeniden belirliyor. HAZALATEŞÇAKIR Global knzle birlikte dünyada ışsiz sayısı hızla artarken. birçok ülke ışgü- cü. mal ve hizmet pıyasalannda önem- lı yapısal reformlar gerçekleştirerek 1999yıhnın istihdam pohttkalannıbe- lirlemeye çalışıyor. Türkıye'de ıse iş- sizlik oranı yüzde 15'lere yükselerek "Ç'S'" gi^1 büyürken, ahnması gereken önlemler yülardır dile getırilmesine karşın somut kararlar ahnamıyor. Istan- bul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğ- retim Üyesi Prof. Dr. Tankut Centel, Türkiye'dekı mevcut sısteminesneklik tanımadığmı belırterek. işçi-işveren ılişkılerinde sosyal diyaloğu ıçeren me- kanızmalann iyıleştırilmesı gerektiği- ni söyledi. Dünyadayaşanan global krizin ardın- dan Türkiye'de de sıkıntıya gıren bir- çok sektörde işten çıkarmalarsürerken, 4 mılyonu aşanişsizler ordusunaher gün yenileri ekleruyor. Prof. Dr. Tankut Cen- tel. Türkiye'nin krize hazırlıksız yaka- landığını belirterek, dünyada olduğu gıbı hızla artan istihdamdaralmasma çö- züm bulunması gerektiğini kaydetti. Kriz sürecinde toplu işten çıkarmalan değerlendiren Centel. "Ekonomintoı bunahma gjnfiğj dönemlerde iştençıkar- ma, personei sayısını azaftma vçya alma- ma gündeme gdh^or. Yardiyalar azaln- lıyor, ücretler diişürülüyor ya da para- sızinn veriüyor.Çalışma mevzuaUnda- ki katılık bakanlığın elini kolunu bağb- yor. Öncelikk bu konuda esneklik sağ- buunalT dıye konuştu. Esnekliğin kuralsızlık olmadığını vurgulayan Centel, sektörlerin mevcut personeli yenileyerek venmlıliği arttı- rabıleceğıni kaydetti. De\ letin olup bi- tene seyirci kaldığını behrten Prof. Dr. Centel. "Yühkizuiftininisteğiileolur. Ücretlerin sabit turulnıası önlemlerine bakıldığında tüketiciendeksibaz ahna- rak ücretierde arttş >apüması öngörii- lüyor. İşçi-işveren ilişkilerinde de esnek biryapısağlanmalT değerlendırmesi- nı yaptı. Centel, TBMM gündeminde- ki işsiziık sigortasmailişkin otarak da. "Bakanbk. yasatoştıramadtgl işsizfik sigortasını fon kurarak gündeme geti- rrvor. Fona para nereden bulunacak? Düm a Bankasıbuna razı olur mu" de- dı. AB'nin istihdam politikası Bu arada Avrupa K.omısyonu, dün- yadaki gelişmeleri göz önünde bulun- durarak, AB ülkelerinde işsizliği engel- lemek içın bir dızi karar aldı. Komis- von tarafından behrlenen 4 maddelik 1999 yılı istihdam polıtikasmda. "Gi- rişimtilik desteklenmeli. Istihdam edi- lebiliriikarthnlmaİL Degtşimt ııvum so- runu azaltılmaİL Fırsat eşitliğineyöne- likpolitikalargüçtendirilmeü' öngörü- lüyor. AB ülkelerinde işsızlik oranı aralık ayında açıklanan venlere göre vüzde 10.8. imalatsanayinde ^ ^ ^ ^ ^ • S j S f l ülkelere göre mamm^^mSm ortalama saat 2- Koiombıya 0.27 ıVratiari 3- Hindistan 0.32 uçreııen 4 .Çın 0 3 9 5-Rusya 1.13 15-G. Afrika 4.17 16-TÜRKİYE 4.49 17- Hongkong 4.82 18-ŞİIİ 5.15 19-Portekiz 5.20 20- Tayvan 5.62 40- Finlandiya 23.60 41-Norveç 23.95 42- Avusturya 24.17 43- Belçika 25.58 44- Isviçre 27.98 45- Almanya 30.33 46 SIRA ÜLKE ÜCRET (Doiar) 1 - Endonezya 2- Kolombiya 3- Hindistan 4- Venezuella 5-Çin 15- Arjantin 16-G.Afnka 17-G.Kore 18-TÜRKİYE 19-Portekiz 20- Şili 40- Danimarka 41-lsveç 42- Avusturya 43- Belçika 44- Norveç 45- Isviçre 46- Almanya 0.06 0.17 0.23 0.24 0.27 3.69 3.85 3.87 4.46 4.63 4.84 20.33 20.57 20.68 21.40 21.59 23.74 26.40 Adtyaman'da fabrikalar kapamyor IBRAHLMKOÇOK ADIYAMAN-Adıyaraan'daiplik fab- rikası vc konfeksiyon atölyekrinin yan- sından fazlasmın kapılanna kilit vuru- lurkenbirçoğu da kapasitesini düşürmek zorunda kaldı. 3 bin 500 çalışanın işine son verildigi bildirildi. Adtyaman Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Zafer Ersoy, 45 iplık fabrikası ve konfeksiyon atölyesinin yansından çoğunun kepenk ındirdiğini behrterek "Krizden en fazla etk&enen bu kesim ol- du" diye konuştu. Tekstilve Kûnfeksiyon- cular Derneği Başkanı Ragıp Aras da "Hükümet kısazamandaçözüm bulmaz- sakapıya kilit vurmalar. iflaslar art arda gekcek. İnsanlaryine işsiz kalacak. Eko- nomik kriz sosyal krize döniişecek" de- ğerlendırmesini yaptı. Fark 1997de 440 kat oldu Ücretierde 'küreseF dengesizlik Ekonomi Servisi - Küreselleşme akımı ve Asya knzi sonrası artış gösteren ülkeler ara- sı eşitsizlik en çok işçi ücretlen arasındaki fark- lılıkta göze çarpıyor. I997'de imalat sanayi- indeki ortalama en fazla saat ücretinin veril- digi Almanya ile en az ortalama ücretin öden- diği Endonezya arasındaki fark 440 kata çık- tı. Sözkonusufark, 1996 yılında 121.3 katdü- zeyindeydi. Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) verileri- ne göre, 1996yılından 1997 yılına gelindiğin- de imalat sanayii ortalama saatlik işçi ücret- lerinde dünya genelinde bir genleme yaşan- dı. Uzmanlara göre gerilemede, Asya'dan çı- karak dünya çapında etkili olan mali krizin ya- nı sıra krizin işveren tarafından bahane edil- mesi başlıca rolü oynadı. Ortalama olarak işçi ücreti en düşük ülke olan ve aynca krizin en yoğun yaşandığı En- donezya'da 1996 yılında ortalama 25 cent (84 bin 425 lira) olan saat ücreti, 1997 yılında 6 cente (20 bin 262 lira) kadar indi. Türkiye 18'inci sırada Türkiye'de ise 1996 yılında 4.49 doiar (bir milyon 516 bin 273 lira) olan saat ücreti 1997 yılında 4.46 dolara (bir milyon 506 bin 142 lira) düştü. Türkiye, Avrupa Birliği (AB) ül- kelerinın hayli gerisinde kaldı. Uşak'ta dericiler sustu MERtHAK 'İZMİR- Deri sektöründeki kriz giderek derinleşiyor. Deri sektörünün "başkenti" durumundaki Uşak'ta 600*ûn ûzerindeki işletmeden sadece 10'u çalışmalannı sürdürürken tehlike tstanbul ve Menemen'de kurulu deri serbest bölgesini de ctkisi altına aldı. Türkiye'nin deri üretiminin yûzde 65'ini gerçekleştiren Uşak'ta 15 bin olan işçi sayısı 7 ay gibi kısa bir sürede 2 bine düşerken, şu anda sadece 10 firmanın atıl kapasiteyle çalıştığı bildirildi. Daha düne kadar gece vardiyalanna karşm siparişleri yetiştiremeyen firmalardan sadece 10'u, saat 16'ya kadar yûzde 5 kapasiteyle çalışıyor. TTK'de işçi açığı büyüyor ALİ AYAROĞLL ZONGULDUK-Türkiye Taşkömürleri Kurumu'nda işçi açığının kaparılmaması nedeniyle maden ocaklannda üretım düş- meye devam ediyor. Kurumda. 1 Ocak 1999 tarihinden bugüne kadar 500'e yakın maden işçisi emekliye aynhrken 1998 iş- çi açjğı nedeniyle üretimde yüzde 34 ora- nında düşüş meydana geldi. Türk-Jş Genel Sekreteri ve GMİS Genel Başkam Şemsi Denizer, Başbakan Bfilent Ecevit'le yapılan görüşmede TTK'nin için- de bulunduğu ve acilen çözümlenmesi ge- reken sorunlan gündeme gerirdi. Denizer, Ecevit'in TTK'deki işçi açığının kapatılma- sı için talimat verdiğini belirterek "Ecevit, maden ocaklanna üretimde çahşmak üze- rc 3bm işçinin ahnmasıiçinçahşmalarm baş- latüacağmı sö>ledi. Eğer 3000 ci\anndaki işçi açığı kapatümazsa, kurum kendiliğin- den kapanacak" diye konuştu. TURKISH BANK YÖNETİM KURULU BAŞKANLIĞl'NDAN İSTANBUL Sayin Hıssecjır, Banlamız.OlaJar Genel Kurulu'nun 26 Şubat 1999 (Cuma) |ünü Saat: 10.00'd» ifagıda yazılı gundem maddelennı görüjmek ve karıra baglamak uzere; Istanbul, Valikonafı Cad. No: 7 Nişamaşı - Isonbul adresinde toplantıya çajnlmastna yönetim kurulumuza karar venlmıştır. Bu nedenle /ukanda yazılı gün ve saatte srzin veya vekil tayın edeceginiz kişınin toplanaya katıimuım rica edenı. Not; IM» yılı fu%eti it. il|ill Biluıço, KlWZaıv tablolan |irt»t mcrkczlndc ortaUuvı tetViMm wnulm«|O.r. Turkish Bank A.Ş.'nin 26 Şubat 1999 Tarihli Olağan Genel Kurulu'nun Toplantı Gündemi (Yöneom Kurulu'nun 25.01.1999 tarihli 99-V1/I karar ekidır.) Styglanmızl*, TURKKH BANK A.Ş. YÖNETİM KURU.U BAŞKANI 1. Açılış ve Başkanlık Drvanı'nın teşekkülu 2. Oluşan Başkanlık Divanına; Genel Kurul tuunaginın ımzalanması ıçın Ba^kanlık Divanı'na yetki verihnesı 3. 1998 yılı faaliyet ve hesaplan hakkında Yönetim Kurulu, Bagmuz Deneom ve Denetp Raporiannın okunmaii ve müzakeresı 4. Bilanço ve Kâr/Zarar hesapbnnın okunması, munkeresı ve tasdiki ile kar dajromı ile ilgili teklifin goriişülerek de|eriendınlmesi 5. Yönetim Kurulu üyelerının ve denetçilerın 1998 yılı çalıjmalarından dolayı ibra edilmeleri 6. 1998 yılı kînnın dajmmı hakkında Yönetim Kurutu teklifmin karan bıglanarak, kâr (temettü) ödenıe gvınünun tespıti 7. Bafımsız Denetım kurulujunun tespitine yönelik, Yönetim Kurulu karannın onaylanması, 8. Yönetim Kurulu üyeleri ve Denetçilerın seçimi 9. Yöneom Kurulu üyelen ve Denetçilerın ödeneklennin tespit 10 Yönetim Kurulu üyelennın TTK'nın 334. ve 335. maddelen kapsamına giren hususlarda mezun kılınmalan hakkında Yönetim Kuruluna yetkı verılmesi VEKÂLETNAME Hıssedan bulundugum Turkish Bank Anoram Ştrketi'nın 26 Şubat 1999 (Cuma) günü Valikonagı Caddesi No: 7 Nişantaşı / İSTANBUL adresinde Saat 10.00'da yapılacak Olagan Genel Kurul Toplantısında beni/bizi temsıl etmeye ve gündemdekı maddelerin karara bajlanması içın oy kullanmaya _ vekil oyin ettim. VEKALETİ VEREN Isim : Irnza : Tırih : VEKÂLET VERENİN Sermaye Mıktarı : Hısse Adedi Oy hiktan : Adresi : Not V«UlMnra«tin Not«r tutkato olmM. »»Ihute n U M «r«nlo Nottr 1M*Uİ kiua tiridltarl ™Uto«nını«y. .kl«ı«*Ur. ÇtFTÇt DOSTU SADÜLLAH USUMİ Devlet Destekleri Çittçiye Ulaşmıyor PANKOBlRÜK'in geçen gün yapılan genel ku- rulu çok görkemli geçti. Mükemmel bir program uy- gulandı. Çalışmalar, konuşmalar, Türk çiftçisinin de artık Batılı meslektaşlan gibi modern bir anla- yışa ulaştığını gösteriyordu. Genel kurul süresince hiçbir kargaşa yaşanma- dı. Genel Başkan Mehmet Bayraklı ile Genel Mü- dür Kâmil Özdemir'ın konjşmaları hükümetlere yol göstericiydi. Ağır eleştiriler yapıldı. PANKO- BİRLlK'e karşı uygulanan ayncalıklı politikalar ol- dukça sert bir üslupla dile getirildi. Ama eleştiriler son derece düzeyliydi ve gerçekçiydi. Genel Başkan Mehmet Bayraklı önemli öneriler sundu. Örneğin, son yıllarda en çok tartışılan ko- nulardan biri olan 'Hayvancılığımızı Yeniden Can- landırma Projesi'n\ uygulamaya talip olduklarını açıkladı: "Geçmişte şeker şirketi ile beraber 23 yıl, yani 1969'dan 1992 yılına kadar özellikle sığır besicili- ği konusunu, omuz omuza vererek yaklaşık 2 mil- yon baş besi danasını ortaklanmızla 'sözleşmeli be- si sığırcılığı' adı altında başan ı'te yürûttük. Ülkeye yaklaşık 350 bin ton kaliteli et kazandırdık." Mehmet Bayraklı, 1998 yıhnın Aralık ayında yü- rüriüğe konan Türkiye Hayvancılığının Geüştirilme- si Projesi ile ilgili kararnamenin amacına uygun bir projeyi de kendilerinin hazırladıklannı ve bu proje- yi de 6 ay önce Tarım Bakanlığı'na teslim ettikleri- ni açıkladı ve bu arada hükümeti de uyardı: "Hayvancılığı geliştirmek için çıkanlan karama- menin uygulama esaslan hazırlanıyormuş. Yayım- lanan kararnamenin üçüncü maddesinde sözleş- meli çiftçi modeli kapsamında faaliyette buluna- cakolan en uygun kuruluş PANKOBIRÜK'tir... Her türlü denetime açığız... Gerekli her türlü teminat da vermeye hazınz..." PANKOBİRLİK şu anda kâr amacı gütmeyen bir üretici kuruluşu. Imkânlan çok geniş. Yüz binlerce ortağı var. Aynca, tam 23 yıllık bir tecrübesi var. Söz- leşmeli hayvancılık modeline PANKOBİRLlK'ten daha uygun bir kuruluş bulmak çok zor... Üstelik, bazı özel sektör kuruluşlan gibi, kâr amacı gütme- yecekleri için, hem üretici hem de tüketici bu işten kâriı çıkacaktır. En önemlisi, bütün Türkiye'ye ya- yılmış bir örgütü vardır. Büroları, insanlan ve ortak- lan hizmet vermeye hazırdır. Böylece, hayvancılık emin ellerde gelişecektir... • • • Tanmı destekleme konusunda kamuoyunun yan- lış bilgilendirildiğini ileri süren Bayraklı, önümüzde- ki asırda dünyanın en önemli sorununun açlık ola- cağını çok iyi bilen Batılı ülkelerin hayvansal ve bit- kisel tüm üretimlerine yüzde 100'lere varan des- teklemeler yaptıklannı belirterek şöyle devam et- ti-. "Amacımız, sofralanmızı dolduran her türlü be- sinleri üretmektir. Ancak, ürettiğimiz ürünlerin kar- şthğını tam olarak almak isteriz. Ama ne yazık ki tam olarak alamıyoruz..."• .^ 199? yılında 11 bih lira olan pancâr alırri 8yat£! nın, 1998 yılında 16 bin 500 liraya çıkanlmasını az bulduklannı belirterek, böylesıne istikrarsız ve ye- tersiz bir fiyat politikası ile sağlıklı bir şeker üreti- minin mümkün olamayacağını ileri süren Genel Başkan Bayraklı, kimyevi gübre desteklemesinde de eski uygulamaya dönütmesini Önerdi. Aynca, yıl- da 200 bin ton gübre kullanan pancar kooperatif- lerine dağıtım yetkisinin de verilmesini istedi... Bayraklı, Türkiye'de tanma nasıl bir destekleme yapılmasını istediklerini de şöyle açıkladı: "Devlet desteği, üretimde verimiiliği arttıracak şekilde nihai ürün bazında yapılmalıdır. Şimdi uy- gulanan destekleme politikalannın etkinliği ve sü- rekliliği artık tartışılır hale gelmiştir. Zira, yapılan des- teklemenin gerçekten üretici kesime aktanlmadı- ğı, devlete önemli bir külfet getirmesine rağmen tarım kesiminin yeterince yararlanamadığı bilin- mektedir, Bu nedenle desteklemelernihai ürün, mal ve hizmetler bazında yapılmalıdır... ° Frigidaire müşterileri, ithalattaki başıboşluğun kurbanı Üretimi Italya'da gerçekleştirilen ABD markası Frigidaire'in Türkiye temsilcisi Frimak şirketinin batma- sıyla çok sayıda tüketici mağdur kaldı. ÜrünJeri garanti kapsamında olduğu halde aylardır servis ve ye- dek parça hizmetı alamadıklan için mağdur kalan Frigidaire müşterile- ri, ithalattaki başıboşluğun da kur- banı oldu. Tüketiciler, Türkiye'de, ürünleriy- le ilgili sorunlannı çözecek muhatap bulamadı. Temsilci bulma ya da ser- vis hizmetini sağlamak için başka çözüm yollan üretme yönünde Fri- gidaire'i zorlayacak koşulların ol- maması tüketici açısından daha bü- yük sorunlara yol açtı. Fatura tüketicıye çıkıyor Ithalatçı firmalardan, 'üreticinin de sorumluluğunu gösteren birsöz- leşme' istenmemesi nedeniyle it- halatçının batması ya da ortadan kaybolmasının faturası hemen he- men her alanda tüketicıye çıkıyor. Frimak'ın mali sıkıntıya girmesin- den sonra servis hizmeti alamayan ve yedek parça bulamayan tüketi- ciler, yaklaşık 4 aydır Frigidaire'in her- hangi bir firmayla anlaşma yapma- sını bekliyorlar. Poineer ve Road Star'ın Türkiye distribütörtüğünü yapan Digi-Com'un Frigidaire'le gö- rüşmelerde bulunduğu ve yakında Frigidaire'in de distribütörlüğünü alacağı yönünde söylentiler dolaşır- ken tüketicilerin zarannı kimin tela- fi edeceği belli değil. Frigidaire müşterilerinin başına gelenier, Türkiye'de gıdadan giyime, elektronikten beyaz eşyaya kadar bütün ithal ürün kullanıcılannın ba- şına gelebilir. Tüketici Yasası, ürün- le ilgili sorunlarda satıcı, bayi, acen- te, ıthalatçı ve üreticifirmayısorum- lututarken yasanın bu maddesi pek çok konuda yaşama geçirilmiyor. TÜKETİCİ KÖSESİ Fatma Koşar Cumtıuriyot Turuocağt Cad. 39/4 1 TBL- (O 212) S12 OS OS f=AKS. (O 212) 514 O7 51 Frigidaire örneğinde olduğu gibi, sadece ithalatı yapan temsilcinin batması, tüketicinin güç durumda kalmasına neden oluyor. Sorunun çözüm yolu ise temsilcinin batma- sına karşı ithalat esnasında önlem alınması. Bunun için, Sanayi ve Ti- caret Bakanlığrnın geniş ve ciddi dü- zenlemeleryapması gerekiyor. Ba- kanlığın, ithalat sırasında imalatçı ve ithalatçı arasında sorumluluğun paylaşıldığını gösteren birsözleşme istemesi sorunun çözülmesini sağ- lar. Bugünkü durumda ise bakan- lık, tüketicinin zarannın satıcı tara- fından karşılanmasını isteyebilir. Tüketiciler, zararlannın karşılanma- sı için ithalatçı, ortaklan ve satıcı hakkında davaaçabilirler. Bakanhk da söz konusu satıcılardan stok bil- dirimi isteyerek bu ürünler için ge- çici servis hizmeti sağlanması tale- binde bulunabilir. Satıcılar, bu soru- nu başkayetkili servislerie anlaşarak çözme yoluna gidebilirler. 'Bopsazedelep'e yenîleri ekleniyon TARJKYILMAZ 1994 yılında batan veya kapatılan aracı kurumiar nedeniyle mağdur duruma düşen binlerce tasarruf sahibine sürekli yenileri ekleniyor. Sermaye piyasasında faaliyet gösteren aracı kurum yöneticilerinin 'müşterilerin hesaplanna müdahale edebilme hakhna sahip olması' pek çok soruna yol açmaya devam ediyor. Son olarak Emper ve Aks Menkul Değerler'în kapatılmasıyla birlikte bu sorunlar yeniden gündeme getirken kurumiar kapatılmasa bi(e müşteriler, paralannı kaptıran müşteriler mağduriyetlerini anlatabilecekleri muhatap bile bulamıyoriar. Aks Menkul Değerler'de hesabı olan bir müşterinin başına gelenier bu tür örneklerden sadece birisi. Adı bizde saklı okurumuz, sözkonusu kurum kapatılmadan 10-15 gün önce bir hesap açtırarak hisse senedi almış. Birkaç gün sonra Sermaye Piyasası Kurulu'nun (SPK) Aks Menkul Değerler'in faaliyetlerini durdurduğunu öğrenince hesabındaki hisse senetierinin başka bir yere gönderilmesi (virman) için söz konusu aracı kuruma başvurmuş, ama kurum, müşterilerintn hesabındaki hisse senetlerini Tekstilbank'tan kredi alırken teminat olarak göstermtş. Ancak şans eseri okurumuzun hisse senetleri yeni alındığı için teminat olarak yattnlmamtş. Uzunca bir süre Takasbank ile SPK yetkililerinden bilgi aimaya çalışan okurumuz, Takasbank'ta duran hisselerinin aracı kurumun mali saytldığını öğrenmiş. Konuyia ilgili görüşlerine başvurduğumuz SPK yetkilileri, usulsüz kullanımlann önlenmesi amacıyla bu yıltn baştndan itibaren tamamen uygulamaya alınacak olan Takasbank'taki müşteri adına saklama sistemine geçtleceğini belirttiler. Yasal olarak yapılabilecekler Müşterilerin, hisse senetierinin kendilerine ait olduğuna ilişkin bir ekstre almalan gerekiyor. Ekstre varsa SPK ve Takasbank'a yazılı müracaat yapılmah. SPK'den, hisselerin Takasbank'ta durduğu öğrenildiğinde Takasbank'ın, istenilen yere ya da hesaba virman yapması sağlanabilir. Eğer nakit para ve hisse senedtnde bir eksiklik varsa Aks Menkul Değerler'e yakın ticaret mahkemesine giderek dava açılması gerekiyor. Aynca ticaret mahkemesine, hisse senetleri ve paralar teslim edilene kadar dava süresince kurumun Takasbank'taki mallarının satılmaması için ihtiyati haciz karan aldırması gerekiyor.