Catalog

31 ARALIK 1999 CUMA • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI 19 GIMCEL CUNEYT ARCAYUREK • Baştarafı 1. Sayfada 28 Şubat kararlannın alınmasına yol açtı. Size de, bana göre de 28 Şubat'ın ana nedenı bu, değil ni? Hayır! FEFAHYOL hükümetinin unutulmaz Adalet Bakanı, siyaset ya- saklısı Şevket Kazan ın yazdıklanna bakılırsa. 28 Şubat'ı yaratan olay baş- ka, bambaşka, inanılmaz bir olay. Şevket Kazan diya ki: "REFAH- YOL'da her şey sakindi. Ama Hazi- ne'den sorumlu Bakarı Ufuk Söyie- mez'in trityonluk iç borçlanmaya git- tiğini öğrendik. Erbakan, Bakanhak- kında bir gensonı verebıleceğı uyan- sında bulundu. DYP de bunu, emekli generaller başta olmak üzere belirti çevreiere haber verdı. Söytece 28 Şubat'ın fûnyesini çek- tik." Gördünüz mü efendm; 28 Şubat'ın yaratıcısı REFAHYOL'jn Hazine'den sorumlu Bakanı'nın başımıza açtığı olayı. Bu anlatıma göre; Türkiye'yi laik, demokratik ve sosyal hukuk devleti olmaktan çıkaracak, Iran benzeri bir rejime dönüştürecek girişimlerin, ey- lemlerin, siyasal hareketlerin hiçbiri ol- mamış. Sincan'da Humeyni özlemi çeken gösterilerden sonra tanklar "demok- rasiye balans ayan yapmak için " ken- tin sokaklannda dolaşmamış. Erbakan, Doöu ve Uzakdoğu ülke- lerinde radikal Tslam örgütleriyle gö- rüşmelerde bulunmamış. Cumhurbaşkanı Mübarek'in, Mı- sır'daki Müslüman Kardeşler'i hima- ye etmesini isteyen Erbakan'ı gergin ifadelerle terslediği de doğru değil. Tabii, Erbakan'ın übya'nın fikren ve bedenen anzalı lideri Kaddafi'nin beş paralık değeri olmayan gizli Islam or- dusunda görev aldığı baştan aşağı medyanın uydurması, vs. vs... Daha akla gelmez türlü melanetle özetlenecek rejime aykın öğelerin al- tına çek bir çizgi ve işte toplam sonu- cu: 28 Şubat! Herkesin bildiği gerçek bu; ama Şevket Kazan'ın o dönemde gövdesi herhalde Türkiye'de, aklı Merih'te ol- malı ki; iç borçlanma girişiminin asker- leri ayağa kaldırdığını ve 28 Şubat'ın fûnyesini çekmeye neden olduğunu yazabiliyor. Ya ortağın mantığı Refah'ı iktidara taşıyan, eski ortak Tansu Çiller ise; 28 Şubat'a nasıl gel- diğimizin hâlâ ayırdında değil. Yeni Şafak yazarlanyla yapttğı uzun söyleşide; kendinden başka kimse- nin sözünü etmediği 2. Demokrasi Paketi yaşama geçtiği gün 28 Şu- bat'tn sona ereceğini öne sürüyor. Erbakan'ın istifasından sonra baş- bakanlık görevini vermeyen Cumhur- başkanı Demiret'e hâlâ olumsuz duy- gular içinde. Bu duygulannı gizlemek istiyor. De- mirel'in Köşk'te kalmasından yana görünüyor. Ne ki; kaş yapayım derken göz çı- kanyor. Bu desteği, "Ehven-i şer diye bir şey var. Yann başka aday çıkar, her şey olabilir" diye yorumluyor. Demirel aynı söylemi, "Ehven-i şer, şerierin en kötüsûdür" diye tanımla- mış. Çiller geçmişten habersiz oldu- ğu için ehven-i şer derken, içtenlik açısından Demirel indinde hangi dü- zeye düştüğünü kestiremeden konu- şuyor.. AB adaylığımızda Clinton'ın katkı- sın»Tansu Çiller, bakınız nasıl açıklıyor "Aslında ABD'yi AB noktasına ge- tiren biziz. Bir dönem vardır ki ABD, AB'ye bu kadar sıcak bakmıyordu. Ben Clinton ile yalnız yapüğım gö- rüşmede saatlerce bu konuyu konuş- tum." Yanılmıyorsak; başbakanlığı dö- nemlerinde Çiller bir değil birkaç kez ABD Başkanı Clinton'la yalnız görüş- tü. Bu görüşmelerin tutanaklan var mı yok mu, o da belli değil. Yalnız görüşmeterde kimi konular var ki, gizli, çok gizlidir, iki kişi arasın- da kaiır. Açıklanmazl Doğruya doğru. Marmara ölüyor• Baştamfi 1. Sayfada mesinin beklendiğini anlattı. Tulgar açık- lamasında aynca, gemi sahibinin, Kıyı Emniyeti ve Gemi Kurtarma Işletmeleri Genel Müdürlüğü'nûn müdahalesini kısıt- lamaya çalıştığıru savundu. Tulgar şunlan söyledi: "f^mi sahihi kenrti hnkânlanyfa ip«ı g- yırmakiçin uğraşryor.Yabanabayraklı ge- mi otanaian nedenryle zorla müdahale et- me imkânıyok. Başkaotaylarofanasma rağ- men ekibimizi oraya yoflnyonız. Gfinlük dunışu 100-200 bin dotan buhıyor." Şiddetli lodos nedeniyle halatlan kopan 2 geminın çarptığı Ambarlı Lımanı'nda da 100 bin dolarlık hasar oluştuğu belirtildi. Florya Menekşe'de şiddetli lodos etki- siyle ikiye aynlan ve karaya oturan Volga- neft 248 adlı Rus bandıralı fueloil yüklü geminin yarattığı çevre kirliliğinı yerinde inceleyen Çevre Bakanı Fevzi Aytekin de Marmara ve bogazlar için etkın önlemler alınamamastndan "şikâyetçj" oldu. Aytekin, " BeJediyeJer yrtkfli, Çevre Ba- kanhğı yetküi, Ulaştn-ma Bakanhğı yetkili, ama maaksef hepimiz bir araya gefip ge- rekUtedbirlerijüamı^rnz" ırtrafında bu- lundu. Enkaz halinde duran ve hukuki prose- dürler nedeniyle tam anlamıyla müdahale edilemeyen geminin verebileceği yeni za- rarlardan ıse kimin sorumlu tutulacağı be- lirlenemedi. Kıyı Emniyeti ve Gemi Kur- tarma Işletmeleri Genel Müdür Yardımcı- sı Erkan Ankan, geminin içinde şu anda kaptan dahil 5 personelin bulunduğunu, devrilme ve yeni sızma riskleri bulunma- dığıru söyledi. Ankara'dan tepki Marmara Deniz'inde Rus tankennin ne- den olduğu çevre felaketi, boğazm petrol yolu olarak kullarulmasına karşı çıkan An- kara'nın tepkisine neden oldu Dışışleri Bakanlığı'nın açıklamasında, "Hiçbir ge- minin, tstanbuTun ve halkınm güvenBğmi tehdit eüneye hakkı yoktur" dedı. Dışişle- rinin açıklaması, boğazlann, Hazar hav- zası petrollerinın dünya pazarlanna taşın- masında bir boru hattı olarak kullamlma- yacağını göstermesı açısından önem taşı- yor. 2000'in ilk eylemi 2 Ocak'ta tstanbul Haber Scrvisi - Çevre örgütlen, Ahırkapı önûnde demirli bulunan yüzlerce geminin yansının yaşlı ve ömrû dohnuş ol- duğunu, Florya'daki tehlikenin sûrekli ola- rak Marmara'yı tehdit ettiğıne dikkat çekti- ler. Doğa Savaşçılan Çevre Orgütü, tanker kazalan nedeniyle halkı "uyanmaya" davet etti; bu amaçla 2000 yılının ilk eylemini 2 O- cak Pazar gûnü gerçekleştıreceğim belırtti. Doğa Savaşçılan ÇevTe Orgütû'nûn söz- cüsü Zafer Mnrat Çetintaş, Istanbul'da de- nize byısı olan belediyelere, geciktirilmeden kurtarma ve yangın istasyonlan kurma yet- kisinin verilmesi gerektiğını vurgulayarak '^nceki günyaşanaıı gemi kazjumda Kıyı Emniyeti ve Gemi Knrtarma l^letmeieri Ge- nd Müdnrinği'n&n tek başına wterfi oima- d»ğımgönlnk.2000vThrjdaıııımtbekJeyen- kr boşumıaklanınasnılar.Çûnkii 2000y i fe- lakederyıhobcak. Doğayakarşıoianiar baş- ta, gefişmiş nlkeler felaketler yaşayacaldar'' dedi. "Bn riskleri tahmin edebümek için mö- neccim olmak gerekmiyor. Bugön Ahırkapı önünde demirli bulunan >-Ü2İerce gemiden yam yastaveömrü dobnuşgemflerdir. Istan- bol ber an büyûk tehlikelerie karşı karşıya- dn"" dıyen Çetintaş, bu nedenle zaman geçi- rilmeden, boğazlarda sinyalizasyon sistemi- nin oluşturulması gerektığini söyledi. Olay yerinde incelemelerde bulunan Greenpeace Akdeniz Ofısi Toksik Maddeler Kampanya- sı Sorumlusu Totga Temoge ise karaya otu- ran gemı>ı gördûkten sonra kazalardan hıç- bır ders alırunadığını hayretler içinde gördü- ğûnü söyledi. Kazanın ardından 24 saat geç- mesine karşınbariyerlerin, ancak yerleştiril- diğini beürten Temuge, fiıeloille kırlenenkı- yılann temizlenmesı için ise hiçbir şey ya- pümadığmı anlattı Temuge, kanserojen olan fueloilin, deniz canlılanndan besın zıncıri yoluyla insanlara geçebileceğine dikkat çek- ti. TMMOB tkinci Başkanı Cebü Beşiktepe ise Montrö Anlaşmasrnın tican gemilerin serbestçe geçebileceğinı öngördüğünü, an- cak ilgıh kıyı ûlkesmın güvenhğını tehlıke- ye atma serbestısi genrmediğını \nrguladi. GUNDEM MUSTAFA BALBAY • Baştamfi 1. Sayfada 80 milyon 650 bin lira. Net artış yüzde 17.3. önümüzdeki temmuzda da yüzde 8.2'lik bir artış var. Yıllık toplam artış yüzde 26.9 ediyor. Memura da ocakta yüzde 15, tem- muzda yüzde 10'luk artış karara bağ- landı. Hükûmetin 2000 yılmda uygulama- ya çalıştığı programın emek bölümü ortada: Tanmdan sanayrye bütün çalışanla- ra öngörülen enflasyon hedefi doğrul- tusunda zam yapmak. Bu durum birkaç ay öncesinden bel- li olmuştu. Ne var ki, aynı süreçte en kaba rakamlaria devletin 5 milyar do- larzarara uğramasına neden olan ban- kalar operasyonu yaşandı. Sözünü ettiğimiz dönemde içi bo- şaltılan, doldurulmast için de devlete verilen bankalar olayı gündemde miy- di? Değildı. Ortayaçıkan bu açık nere- den karşılanacak? Hazine'den. Sonuç olarak yük kimin sırtına? Toplumun. Bu pislikler dahil, ekonominin düzlüğe çık- ması için fedakârlık istenen kesim han- gisi? Yine toplum. Bu ktsırdöngüyü döndüre döndüre anlatmanın âlemi yok; işin başı niyet. Faturayı hangi ta- rafa kesmeye niyetlendinizse, bir yolu- nu bulup yaparsıntz. Son atılan adımlann zaten gtderek açilan sosyal refah dengesini daha da bozacağı anlaşılıyor. Nüfusun ilk yüz- de 20'lik diliminin refahın yüzde 47«- ni, en alttaki yüzde 20'lik dilimin yüzde 5'ini aldığı bir toplumda, en büyük fe- dakârtıkyine en att dilimden bekteniyor. Açıklanan net asgari ücret yaklaşık 150 doiara karşılık geliyor. Refah düze- yini yakalamak istediğimiz toplumlar- da ise asgari ücretin dolar karşıhğı şöy- le: Almanya 2400, Ingtttere 1100, Avus- turya 1100, Hollanda 1200, Fransa 1150, Belçika 1200, Isviçre 3000, Lük- semburg 1200, Italya 1050, Yunanistan 450, Portekiz 350, Ispanya 460. ABD'de asgari ücret saat olarak be- lirteniyor. Bu ülkede bir saatlik çalış- manın karşılığı 5.15 dolar. Türkiye'de ise bir günlük çalışmanın karşılığı 5 do- lar. Çalışma yaşamındaki refah ölçütü bakımından uygar dünya ile ararrnzda on kata yakın fark var. Aynı durum emeklilerimiz için de öy- le. Devtet elıyle yaratılan gelir uçurumu yedi kat. Uygar dünyada ise üç kat. Siyasette Çalışma Bakanlığı döne- mindeki adımlanyla öne geçen Ece- vit'in başında olduğu hükûmetin bu çarpıklığı gidermek için kalıa adımlar atrnaya niyeti yok. Karar değil onama organlan Benzer bir durum tanm sektörü açı- sından yaşanryor. Bu alanda olup bt- tenleri, hükûmetin attığı adımlann ne- ler getirip götüreceğıni Sadullah Usu- mi yakın getecekte bütün yönleriyte ete alacaktır. Ancak burada da çarpık bir bakış dikkati çekiyor. Döne döne şu ömeğl veriyorlar Efendim Türkiye'de tanma verilen paranın haddi hesabı yok. ömeğin buğday fiyatlan sürekli dünya ortala- masının üzerinde oldu. Oradaki çiftçi- ler bu fryatla mutlular da bizimkiler nt- ye mutJu dmuyoriar? Her şeyden önce o ülkelerdeki ve- rimlilik oranlan bizimki gibi değil. Çok daha fazla. Onlar patates taıiasını sü- rüp otomobil ekmiyorlar. Patates en iyi nerede oluyorsa, orayı geliştiriyodar, destekliyorlar. Binm alandan aldıklan verim de yüksek olunca, birim fiyat Tûrkiye'dekinden düşük bile olsa top- lam gelirleri bizde fazla oluyor. Sonuç olarak Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun son karan gösterdi ki, bundan böyle bu tür komisyonlann, kurumlann iştevinin içi boşalacak. Karan IMF veriyor, sözünü ettiğimiz komisyonlar da "Evet, aynen öyle", "Endoğrurakambudur", "Bizdeböy- le hesaplamıştık" diyoriar. Yani karar verme değil, onaylama organı haiine geliyoriar. Sağduyu sahibi kişiler, hükûmetin bu programı ödünsüz uygulaması halinde başanlı olabileceğini, bir süre sıkıntj çe- kip sonra rahatlayabileceğimizi söylü- yorlar. Bankalardan hesabın sorulup sorulmaması nirengi noktası olacak. Onlara akmış haksız nimetin hesabı soruimazsa, hükûmetin taşıyacağı iyi niyetin hiçbir Önemi olmaz... Cumhuriyet Mahallesi Not Defteri'nden Nisan *99.7. V:at Mart Cumhuriyet Mahallesı'nın kuruluşunu yürütmek iizere Yapım-C '99 ül '99... Tamamlanan on pro(elerin, Cumhuriyet Mahalklilere gönderilmesine bajlandı. Henüz katılamayan dostlarımızı da aramıza alabilmek için... Cumhuriyet Mahallesi'ne bir Cumhuriyet Mahallesi daha ekleniyor CUMHURIYET KINALI MAHALLESI (2. BOLUM!) (P Cumhııriyta Maballesı UARMARA DENİZİ umhuriyet mahallesi I. Bölüm'deki 565 parsel sahiplerini buldu ve proje çalışmalan hızla ilerliyor. Ancak, mahallemize henüz katılamayan okurlarımızın, dostlarımızın istekleri de sürüyor. Şu anda bu istekleri de karşılayabildiğimiz için mutluyuz. I. Bölümün yaklaşık 1 km güney doğusunda, denize yaklaşık 800 metre uzaklıktaki yeni bir arazi üzerinde Cumhuriyet Kınalı Mahallesi'ni kurmak için çalışmalara başladık. 122.450 m2 büyüklüğünde olan bu arazideki 140 parseli okurlarımıza jeolojik zemin raporları hazırlanarak düzenlenmiş depreme dayanıklı projeleriyle birlikte sunuyoruz. Aynca, ağaçlandırmaya olabildiğınce geniş alan ayrılabilmesi için de parsel sayısı 140'la sınırlanmış ve parsel büyüklüğü en az 500 m2 olarak beljrlenmiştir. Parsellerde inşaat izni oranı, tabanda %20 olup projeler tek ve ikiz villa olarak tasarlanmıştır. Denize daha yakın olan ve I. Bölüm'de oturan dostlarımızın da yararlanacağı sosyal tesislerin de yer alacağı Cumhuriyet Kınalı Mahaüesi'nde parsellerin metre kare fiyatı 14 milyon TL'dir. Peşinat 1,5 milyar TL olup kalanı 6 eşit ve sabit taksitle ödenecektir. Okurlarimızla, dostlarımızla birlikte yaşayacağımız Cumhuriyet Mahallesi adım adım gerçekleşiyor. Mahallemizle ilgili her yeni gelişmeyi size bildireceğiz. - Cumhuriyet maha lles i "Doğayla uygarlık buluşuyor" YİNE DENİZ CORÜNUMLU IMARLI İFRAZLI BAÖIMSIZTAPULU Cumhuriyet Mahallesi nerede kuruluyor? •Cumhuriyet Mahallesi Istanbul'un batsında, Tekırdağ-Çorlu yolu Kınalı kavşağı üçgeninde. Çarrta KöyO beledıye sınırian içinde kuruluyor. istanbul'a uzaklığı TEM yolundan 45 dakıka, E5 yolundan 55 dakıkadır. •1 Bölümün hemen güneyınde yer alan Kınah Bölumü araztsınin de stabilize yollan vardır. •Bu arazının de yalnızca % U'ü evtere aynldı. Kaian % 66'ran küçük bir bölümü yol ve otopark, çok büyük bir bölümü ıse bahçe ve park olacak. Başvuru: ÇAĞ PAZARLAMA Basın Sarayı Kaf.4 (Gazetectter Cetniyeti Üstü) Cağaloğtu - İSTANBUL Satış yapılan Cumhuriyet Kitap KuUbü büroian: Ankara: Atatürk Bulvan Mo: 125 Kat:4 Bakarlıktar - ANKARA famnir Halit ziya Bulvan 1352. Sok. No: 2/3 AJsancak - İZMİR Tel: (0212) 520 21 91 - 92. Faks: (0212) 520 50 23 Te): (0232) 419 50 20 pbx, Faks: (0232) 417 19 57 Tel: (0312) 441 12 20 pbx, Faks: (0312) 441 91 17