25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 23KASIM1999SALI BIR KONU / BIR KONUK 1982 Anayasası'nın Meclis'in birçok yetkisini elinden aldığını belirten Akbulut, yeni anayasa yapmanın 'çok zor' olduğunu söylüyor 4 Meclis denetim yeddsini laıllaııaııuyor9 TBMM, seçimlerin üzerinden daha 6 ay geçmeden tartışılır duruma geldi. Halk, kendi seçtiği parlamenterleri eleştiri yağmuruna tutarken; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş "parlamentodaki siyasi yapıya güvenmediğini" söylemekten kaçmmadı. Yapılan bazı araştırmalarda, "en güvenilen kurum" olarak Türk Silahh Kuvvetleri önde çıkıyor. Halk, neden kendi seçtiği parlamentoya güvenmiyor? "Seçilmişler"in görevlerini yerine getirmemesi "atanmışlar"a bazı Çr77V//Ç müdahalelerde bulunma hakkını veriyor mu? Meclis, neden "itibar" kaybediyor? Parlamentoyu *r hedef alan eleştiriler "konjonktürel" mi? Meclis'in itibar kaybı, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda Meclis bütçesi görüşülürken, birçok milletvekilinin söylediği gibi, sadece "basının suçu" mu? Adı cumhurbaşkanlığı adaylan arasında da geçen, TBMM Başkanı Yıldınm Akbulut'a bu sorulan yönelttik. TÜREY KÖSE - Seçimin üzerinden 6 ay geçti ve parlanıento tartışılır hale geklL TB- MM Plan \e Bütçe Komisyonu'nda Meclis bütçesi görüşülürken, millet- vekilleri en çok "itibarsızuktan" ya- kındı. TBMM neden bu noktaya gel- di? - Biliyorsunuz. bizim ilk Meclisi- miz İstiklal Savaşı'nı veren Meclis ve onun sistemi Meclis hükümeti. Meclis kendi bakanını seçiyor, mu- rakabe ediyor, değiştiriyor. Ve her şeye hâkim. Yani iki güç Meclis'te birleşiyor: tcra ve yasama. Bunlar Meclis'te birleşince çok önemli iş- leryapılıyor, çok önemli kararlaralı- nıyor. istiklal Savaşı yüriitûlüyor ve bağımsızlik elde ediliyor. Vatanda- şımızın zihninde Meclis bu şekilde yer etti. Ama gerek 1982 Anayasa- sı,dahae\velki 1961 Anayasası,bil- hassa 1982 Anayasası icraya, yani hükümete daha fazla yetki ve görev verdı. Meclis'in bazı yetkileri icraya devrediliyor. Mesela KHK'ler. Çer- çeve kanun yapıyorsunuz, yetki ve- riyorsunuz hükümete. Peki, anayasa- mıza göre parlamenter sistemde Meclis'in fonksiyonu nedir, yetkile- ri nedir? Meclis ne yapıyor. Içinden bır hükümet çıkanyor. Hükümete güvenoyu veriyor. Parlamenter siste- min esası bu. Meclis, hükümeti mu- rakabe (denetim) edebiliyor. Mura- kabeye gelince, Türkiye'deki duru- mu gözden geçirelim. Bu murakabe, bu denetim layıkı veçhiyle yapılabi- liyor mu? Nasıl layıkıyla yapılır? En önemli husus, gensorulardır. Mec- lis. hükümeti beğenmiyorsa genso- ruyla düşürecek. Ama bu. geçmiş tarihlere de ba- karsak. çalışmıyor. Ancak, parti içe- risindeki hizipler bir çekişmeye dö- nüşürse belkı o takdirde, geçmişte bir ya da iki ömeği var galiba, onun haricinde gensoruyla hükümetlerle ilgıli sonuç alınamıyor. Hükümette- ki bir bakanın veyahut başbakanın usulsözlükleri nedeniyle soruşturma açılıp Yüce Divan'a sevki müesse- sesi çalışıyor mu? O da çalışmadıği için ne denıyor bugünlerde. 100. maddeyi. 83. maddeyi değiştirelim. deniyor. Meclis yetkilerini kullanabllse...' - Dokunulmazlık ve soruşturma- laria ilgili bu maddelerin degiştiril- mesi hep konuşuluyor. TahkimleUgi- li anayasa degişiklrği yapıhyor da, ne- dense bu konulara bir türlü sıra gel- miyor... - Şımdi, iki hususta takılıyoruz. Bir.bırkere 1982 Anayasası'ylayet- kiler daha fazla icraya verilmiş olu- yor. Yetki devri yapılmış oluyor. tki, kendi murakabe yetkisini kendisi kullanamıyor. O zaman ne oluyor? Meclis'in ıtiban sarsılıyor. derken, Meclis kanun çıkarmakla itibar mı kazanıyor, eğer öyleyse kanun çıka- nyor. Meseleye öyle yaklaşmamah- yız. Kanun, nasıl hazırlanıyor? Hü- kümet tasanyı getiriyor, Meclis'te de çoğunluğuyla çıkanyor. Millet- vekılleri açısından bakarsanız, hü- kümetin getirip de Meclis'ten çıka- ramadığı yasa çok enderdir. Meclis itibarını yitiriyor demek, bana göre şu açılardan söyleniyorsa, halihazır- da Meclis yapısından, milletvekille- rinden, idaresinden kaynaklanan bir mesele değildir. Parlamenter sistem- deki Meclis'in fonksiyonu nedir gi- bi bir tartışmaya gidiliyor o zaman. Meclis yetkilerini kullanabilirse, iş- levi artar. Şimdi bir hususta belki bir anayasa değişikliği yapmak lazım. Bir başbakan hakkında soruşturma önergesi kabul görürse Meclis'te, yani Yüce Divan'a sevkedilirse baş- bakan istifa etmiş sayüıyor, dolayı- sıyla hükümet de istifa etmiş sayılı- yor. Bir taraftan istikrar anyoruz, bir yandan bu yolla istikran bozuyoruz. O zaman kendi partileri veyahut hü- kümete ihtiyaç duyan milletvekille- ri düşürmüyor. 'Denetim yetkisi yargıya devredilmemell' - Bu konuda bir anayasa değişikli- ği mi yapıimah? - Belki anayasada bir değişiklik- le, "hükümet düşer" gibi ağır mü- eyyideler yerine başka bir yol seçi- lebilmeli veyahut eğer uygunsa 100. ve 83. maddeler değiştirilerek yargı- ya gidilmeli. Eğer bana soruyorsa- nız, bakın bu bir tepki sonucu vardı- ğımız karar. Halbuki Meclis kendi görevini bu sefer yargıya devretmiş oluyor, yasama görevini de kısmen hükümete devretmiş oluyor. Meclis. bu işlevlerini yerine getirecek şekil- de çahşmalı. Şimdi, bütçe hazırlandı, geldi, ko- misyonda konuşuluyor. Her şey be- lirlenmiş, bunun alt mutfağında Meclis yok, milletvekili yok. Bütçe, neticede bir kanundur. tlgili komis- yonlarda görüşülse, hatta kesin he- sap. ilgili komisyonlarda görüşülse ki kesin hesap görüşülmez, biz o za- man şu bakanlığa şu kadar vermiş- tik, bu nereye sarf edildi ortaya çık- sın. öncelikler gerekli yerlere mi sarf edildi? Ama şu anda bütçede Meclis'in hiçbirdahli yok. Belli miktar üzerin- de ihaleler yapıhyor Türkiye'de. De- nebilir ki belli miktann üzerinde ihaleler Meclis'e duyurulsun. Habe- rimiz olsun. Dış politikada zaman zaman görüşmeler oluyor Meclis'te. Bunlar sıklaştınlabilir. Herkes yap- tığı işin Meclis'ten geçmesi gerekti- ğine inanırsa, Meclis ona bir engel değil yön gösterici olur. Bu da Mec- lis'in itibannı sağlar. Vatandaş ken- di hayatından memnun değilse, o- nun Meclis tarafından giderileceği- ni düşünerek Meclis'e yükleniyor. Halbuki, Meclis'in yapacağı belli. Meclis kanun yapıyor. Yılmaz'ı kollamadım' - Meclis denetim görevini yapamı- yor,dediniz. Ancak geçen dönemden kalma bazı soruşturma dosyalanyla ilgili bir işlem yapümadı. Lideriniz Mesut Yıunaz'ı kolluyor musunuz? - Kollamadım. Yaklaşık 1.5 aydır Danışma Kurulu'nda belki 6-7 kere bu konuyu gündeme getirdik. Bunu aşağıya indireceğiz. ama ilk defa karşılaşıyoruz böyle bir şeyle, nasıl görüşüleceğini tespit edelim. Kadük (hükümsüz) olmuyor bunlar. Genel kurula mutlaka inecek. Elimizde 16 soruşturma dosyası var. 3 tanesi ra- pora bağlanmış. Diğer 13'ünün ra- poru yok, komisyonlar kurulmuş, ki- misi iki ay çalışmış. kimisi seçimle- rini yapamamış. Bu durumda. genel kurula ineceğiz ama nasıl görüşece- 1935 'te Erzincan da doğdu. PORTRE Istanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu. 17. dönemde Erzincan Milletvekili olarakparlamentoya girdi. Her ne kadar "Akbulutfıkralan " yıllarca konuşulsa da, ANAP Genel Başkanlığı 'ndan Başbakanlığa, oradan da TBMM Başkanlığı 'na doğru yükselişi durdunılamadı. Şimdi, "gönlünde " cumhurbaşkanlığı var. Ama bu konuya girmiyor. Şimdilik, sadece adını ananlara "teşekkür etmekle " yetiniyor. Akbulutfıkralarına fazıyor. Zaten artık eskisi kadarfikra da üretilmiyor. Akbulut'un yakın çevresine göre bunun gerekçesi "fıkralan üreten karşıtlarının reklam ajanslarımn kapanmış olması". ğiz? Mesela 3 tanesinin raporu var, ama o raporu veren komisyon yok, o kişiler seçilememiş. Komisyon yokken de görüştnek ister misiniz, diye genel kurula soralım, öbürleri için yeniden komisyon mu kuralım, diyoruz. Danışma kurulunda bir ye- re varamadık. Geçen dönem getir- meyişimin bir sebebi de dağıtıhp aşağı indikten sonrabir ay içinde gö- rüşülmesi gerekiyor. O zaman da bi- liyorsunuz sırasıyla kanunlar çıkı- yordu gece gündüz. Bu hızı kesme- yelim, dedik. Bu dönemde hep gün- demimizde, sonuca geldiğimizi söy- leyebilinm. Ya bu hafta, ya gelecek hafta aşağı indireceğiz. Eğer danış- ma kurulunda bir karara vanrsak, onu genel kurula sunacağız. Anlaşıl- mazsa, başkanhk olarak kendi sunu- şumuzu yapıp indireceğiz. - ANAP lideri Yılmaz, Yüce Di- van'da yargılanmak istiyonım, de- yip hükümete girmedL Ancak soruş- turma dosyalan Meclis'e gelmediği gibi, görevi suiistimalle ilgili 240. madde de af yasası kapsamuıa ahn- dı_. - Sonradan affa girmek isteme- yenlere bu hak tanınsın, diye ekleme yapıldı. - Ancak, afh reddetme hakkıyla il- gili düzenlemenin devamında da mahkûmiyet halinde bu hakkm kul- landması aftan yararlanmaya engel olamaz, diye bir ifade var_ - Öyle mi, onu bilmiyomm. 'Savaş, o sözleri söylememeliydi' - Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş/ın «Parlamentodaki si- yasi yapıya güvenmiyorum" sözleri tarbşma yaratn. Bu yaklaşımı nasıl değeriendiriyorsunuz? - Sonradan bır açıklama yapn, ma- sumane bir cümle kullandım, hiçbir zaman Meclis'in yerine başka bir or- ganın ikame edilmemesi gerekir, şeklinde. Bu cümle istismar edildi, dedi. Meclis'in yerine ikame edile- bilecek bir organ yok. Onun için her- kes de Meclis de şunu yapamaz, bu- nu yapamaz, gibi beyanlarla Mec- lis'in itibannın, bu şahıslann itiban meselesi değil, erozyona uğraması- nı sağlayacak beyanlarda bulunma- ması gerekir. Biz noksanlanmız ney- se onlan telafi edelim. Meclis bunu yaparsa, anayasasım değiştirirse, iti- bannı, bu itibar lafi o kadar doğru da değil, fonksiyonel olur. "Sayin savcı- nın sözlerini öyle anlamak istiyo- rum. Amabirsavcı olarak söyleme- meliydi. Daha evvel FP'nin kapatıl- ması davasmda verdiği iddianame- de de Seçim Kanunu'nda yapılan bir değişiklikten bahisle, bu Meclis ço- ğunluğunun hukuku içine sindire- mediği gibi bir beyanı var. Bunlar çözüm getiren sözler değil, bunun için yapılmış eleştiriler değil. Hede- fımiz birbirimizi gerek şahıslar, ge- rek güçler bazmda rencide ederek, küçümseyerek bir münakaşa ortamı yaratmak değil. Hepimizin görevi, bilhassa o makamlarda bulunanla- nn görevi meseleyi daha olumlu, ve- rimli hale nasıl getiririz, şikâyetleri- mizi nasıl gideririz diye öneriler ge- tirmektir. Savcı da bazı konularda öneriler getirdi. - 163. maddenin yeniden ihdas edilmesini istedi. Bunu nasıl karşıh- yorsunuz? - Kendi şahsi görüşü. 163. madde- 'Kavakçı olayında " YSK isabetli davranmadı 9 - Merve Kavakçı olayındaki tavnmz eleştirikre yol açû. Önee. "miltervekili değildir" diye hakkındaki fezlekeyi işleme koymadınız, daha sonra "bekletki süre" diyerek bir anlamda askıda bir millervekilligi tanımı yapanız_. - Danıştay'daki dava sonuçlanıncaya kadar bekliyoruz. Dava lehine sonuçlanırsa, millervekilligi avdet eder. Aksi olduğu takdirde, davayı kaybettiği takdirde, halihazırda anayasa veya içtüzükte bu hususu tanzım eden açık bir husus yoktur. O zaman tekrar konuyu incelemesi için Yüksek Seçim Kurulu'nabaşvuracağız. Eğer YSK eskiden olduğu gibi karar venrse. ki o karann isabetli olduğunu zannetmiyorum, bu sefer genel kurulda nasıl görüşeceğimizi danışma kurulunda tespit edip ya genel kurula duyuracağız, veyahut genel kurulun bir karar vermesini sağlayacağız. Ama dediğim gibi, bu husus ne anayasa. ne içtüzükte tanzım edilmiş. yi kaldıran benim, bu görüşe nasıl katılayım. - 28 Şubat sürecindc. konjonktü- rel olarak Meclis'e saldınldığına iliş- kin değerlendirmeler de var. Bunla- n nasıl değeriendiriyorsunuz? 'Demokratik rejimin savunucusuyuz' - Biz, demokratik rejimin savunu- cusuyuz. Cumhuriyetin onunla öz- deşleştiğine inanıyoruz. Aynı za- manda biz özgürlüklerin de savunu- cusuyuz. Ama özgürlüklerin sınır- sız olduğunu söylemiyoruz. Evren- sel boyutta özgürlükler nasıl sınır- landınlabiliyorsa Türkiye'de de ay- nı sınırlamalann olabileceğinin ka- bul edilmesi lazım geldiğini düşünü- yorum. Din ve vicdan özgürlüğü el- bette. Türkiye'de yüzde 99 insanlar Müslümandır. Ama din ve vicdan özgürlüğü sırf Müslümanlar için de- ğildir, laiklik de bunun teminatıdır. 28 Şubat meselesini ben şöyle de- ğerlendıriyorum: MGKbiranayasal müessesedir. O kurumun üyeleri içinde hem asker, hem sivil üyeler var. MGK kararlan 1982 Anayasa- sı'na göre tavsiye karan değildir. 1961 Anayasası'nda, tavsiye karan olarak geçer. Ama 1982 Anayasası onun öncelikle görüşüleceğini söy- ler. Hükümet bunu benimsemişse, bazı özgürlüklerle ilgili evrensel bo- yutta sınırlamalar yapılabilir, onun dışında herhangi bir sınırlama getir- memek kaydıyla alınması gereken tedbirler alınabilir. - İrticayla mücadele yasalan Mec- lis'e sevk edildi. Ancak hükümeüer bunlara sahip çıkmadığı için çıkan- lanıadı. Hükümetlor. bu yasalan "kerhen" mi Meclis'e gönderiyor? - Artık o, parlamento ve hükümet- ler bazında olan bir şey. Ben kendi düşüncelerimi söylüyorum. - "Seçilmişler'' görevterini yapma- dıgı için "atanmışlar'' sınırianm aşı- yor, değerlendirmeleriyapıhyor. "Se- çilmişler" görevlerini yapmıyor mu? - Hayır. Demokrasınin yegâne şar- tı bir İcere seçılmiş olmaktır. Kâfi değil ama en temel şartı bu. Milli egemenlik. derseniz, seçilmişler gö- revlerini yapamıyor, diye seçilmişle- re atfen hareket edemezsiniz. Üç kuvvet var. Yasama, yürütme, yargı. Parla- menter sistemin temel öğeleri bun- lar. Her tarafta bunlan bırakır sırf Meclis'e gelirseniz, demin söyledik. kanun diyorsanız, milletvekilleri ka- nun çıkanyor, yapamadığı muraka- beleri söyledik, onun için doğru de- ğil. Seçilmişler gibi, seçilmemişler de var. Biz bunu yapamıyorsak, siz de şunu yapamıyorsunuz, gibi bir değerlendirme yanlış olur. Şimdi herkes, nerede sorunlanmız, yanlı- şımız var, onu bulup değerlendirme- li. Herkes kendi konumunda mese- leleri gündeme getirebilse, daha ya- rarlı olur. Bu birleşik kaplar gibidir. Meclis görevini yapamıyorsa, bir huzursuzluk varsa, diğer her taraf görevini yapıyor da Meclis mi yapa- mıyor, diye bir değerlendirme yap- mak istemiyorum. Bir bütün olarak bunlan düşünmek lazım. 'Cumhuriyet ve demokrasi 6zde$tlr' ; - Yargıtay Başkanı Sami Sdçuk'un konuşmasından sonra, "cumhuri- yet-demokrasi" tartışması da öne çıkü. Bu tarüşmaya nasıl yaklaşıyor- sunuz? .ti, - Cumhuriyet ve demokrasi Tüij-; kiye'deözdeşleşmıştir. Böyle bir tar-': tışmanın gerekli olduğuna inanmı- yorum. Şunu söyleyebilirim: Ana- yasamızda fena prensipler yok, eşit- lik var, hürriyetler var, bunlan ana- yasamız sağlıyor. Biz anayasal bir devletiz, sadece anayasal ı bir devlet değiliz. Devlet, milletin en büyük organizasyonu olarak değerlendiri- yorum. Neticede her şey millet için- dir, bu arada nizamı sağlayacak or- ganlar vardır, onlar da devleti oluş- turuyor. - "Sistem çöktü" degerlendirmele- rini nasıl karşıhyorsunuz? - Sistemden kastedilen şey ne? Demokratik sistemden mi bahsedi- liyor? Bızim sistemimiz demokratik bir sistemdir. Herhalde bu kastedil- mıyor. Ama uygulamalardan bahse- diliyorsa, uygulamalaryanlıştır, de- niyorsa bunlar düzeltilebilir. - Son olarak, genel kurul yolsudu- ğu konusuna gefanek istiyorum. Bu davada. Meclis'in haklannı savm- madığı belirh'Hyt)r. Davada yargıla- nan bir kişinin eşinin hukuk mfişa- viri olduğuna dikkat çekilhor. Bu eleştirileri nasıl değeriendiriyorsu- nuz? - Yok. bizim itirazlanmızı size versinler. Haklanmıza sahip çıkıyo- nız. Bizi Hazine avukatlan savunu- yor. Meclis avukatlan değil. Meclis avukatlan onlara belge gönderiyor. 'Merkez sağ zayıflıyor' - Merkez sağdaki partilerin ay oranlan giderek azahyor. Bunu neye bağhyorsunuz? - Aşağı yukan 1950'den bu yana sağ ve sol oylarda, istisnai dönemler hariç, yüzde 70-30 dengesi var. Bu, değişmiyor. Bugûn de aşağı yukan aynı. Yüzde 22 DSP, 8 CHP. Öbür tarafta da aynı. Demek ki evvelce iki parti DP ve CHP varken, bunlar giderek solda büyük olarak 2 partiye bölündü. Sağda da 4 parti Faian var büyük olarak. Merkez sağ zayıflıyor. -Neden? - Orada fazla bir şey söylemeyeceğim. - Bu parlamento, Cumhurbaşkanı seçeciek. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in anayasa değişikliğrj'le görev süresinin uzatılması tartışılıyor.. - Bir şey söylemek istemiyorum. Çünkü sayın cumhurbaşkanımız görevinde, henüz daha 6 ay var. Bazı gelişmeler var. cumhurbaşkammızın anayasa değişikliğiyle ikinci kez seçilebilraesi için bazı görüşler var. Bu görûşler zaman içinde daha da güç kazanabilir. Biz de Meclis Başkanlığı görevimizi yürûtüyoruz. Zevkle >'ürütüyoruz. - Aday lar arasında sizin de adınız geçiyor? - Adımızı telaffuz edenlere teşekkür ediyoruz. - Başkanbk sistemi tartışması da var. Cumhurbaşkanını halkın seçmesi konusunda ne düşünüyorsunuz? - Tabii. bazı fıkirler birdenbire yer bulmayabilir. Zaman içerisinde bu öneri gerçekleşebilır. .Ama şu anda, görebildiğim kadanyla o yöne gidüeceği şeklinde bir hava hissetmiyorum. Uzun vadede hangi noktaya gidilir bilemiyorum. 'Yeni anayasa çok zor' - Yargıtay Başkanı Sami Sekıık. yeui bir anayasa yapılması gereği üzerinde durdu. Bu MecSs yeni bir anayasa yapabüir mi? Mümtaz SoysaL anayasayı bu MecJisten konunak laam. bu MecHs'in yapacağı anayasa daha geri bir anayasa olur. diyw_ - Yeniden oturup bir anayasa yapmanın çok zor olduğunu düşünüyorum. Pratiği nedir, değiştirilmesi lazım gelen maddeler ortaya konmalı ve o maddeler değiştirilmeli veya yenileri konmalı. Tümünü değiştirmek için uzlaşma çok daha zor, ama belli konularda bir uzlaşma sağlanabilir. 1995'tebazıdeğişiklikler yapıldı. Şimdi de yapılabilir, ama 5 madde değişir. ama 10 madde değişir, tümünün yeniden yapılabileceğini zannetmiyorum. Herkes anayasa değişsin, diyor ama bir araya gelmdiğinde ortaya çok fazla uzlaşma çıkmıyor. Bu husus, 10-15 senedir söyleniyor. Anayasa değişsin. temenni ediyoruz. Ama mühim olan bir başka konu daha var. Türkiye'nin ekonomisini güçlendirebilmek için de gayret sarf etmek lazım. Ekonomiyi güçlendiremezsek, varsa huzursuzluklar, daha da artar. Gayretlerimiz biraz da o yönde olmalıdır. Vatandaş geçim sjkmtısı çekiyorsa, iş arayan iş bulamıyorsa, esnaf alışverişinı güvenli biçimde yapamıyorsa, vatandaş ekonomik bakımdan gûçlü değilse, bunu gidermek lazım. Onu gideremezseniz bu huzursuzluklar hiç bitmez. - C-ecici 15. maddenin değjşmeâ konusunda bir eğflim ortaya koodu. Siz bu konuda ne düşünüyorsumız? - Tabii kanunlar denetimden geçiyor. O dönemin kanunlan da bir anayasa denetiminden geçebilir. Ama o dönemle bir hesaplaşma veyahut da bir münakaşa ortamı yarahlmak isteniyorsa katiyen uygun bulmuyorum. Onlarla Türkiye niye uğraşsm? İLAN T.C. DÜZCE SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN f EsasNo: 1998/1137 Davacı Düzce Kuzey Kafkas Kültür Derneği vekili Av. Çiğdem Fidan tarafından davalılar Muazzez Doğan vekili Av. tsmail Can ve Afıye Çeliksoy, Naci Seyhan ve Tayfun Ardıyok ile davaya dahil edilenler Necmiye Menteş. llhan Büyük, Sema Güler, Zekeriya Kapoğalan, Faruk Ataseven, Murat Gün. Ahmet Ardıyan (Ardı- yok), Armağan Bilir, Cem Hatipoğlu, Caner Hatipoğlu, Ahmet Atasever, Ayşe Topkara, Asım Kalyoncu, Sa- mi Altun, Fatma Ataseven, Ömer Ataseven aleyhlerine açılan kat malıkleri kurulu toplantısınm iptalı dava- sında, Yukanda davaya dahil edilen davalılara Seyfı Seyhan Işham'na zabıta araştırmalara rağmen adresleri tes- pit edılememiş, adı geçen budahıli davalılann21.12.l999günüsaat9.00'dahazırbulunmalan veyakendile- nni kanuni bir vekille temsil ettirmeleri, aksi halde HUMK'un 509. ve 510. maddelen gereğince aynca gıyap karan çıkanlmayacağı gibi duruşmaya devam olunup, gıyaplannda karar verileceğı davetiye yenne kaim ol- mak üzere ilanen tebliğ olunur. 14.10.1999 Basın: 51116 İLAN T.C. ANKARA ASLtYE 32. HUKUK MAHKEMESİ'NDEN DosyaNo: 1999/627 Davacı Ümit Gürler tarafından davalı Nüfus Müdürlüğü aley- hine açılan ısim tashihı davasının mahkememızce yapılan açık duruşması sonunda 10.9.1999 tarih ve 1999/627 esas, 1999/232 sayılı karannda, Eskişehir ili, Sivrihisar ilçesi, Gedik Mahallesi, cilt:0O5/02, sı- ra: 106'da nüflısa kayıtlı bulunan Cumhur Kemal ve Müşerref'ten olma, 9.7.1958 doğumlu Umit Gürler'ın isminın iptalı ile Ümit Gürler olarak düzeltilmesine karar venlmiştır. M.K.'nun 26. mad- desı gereğince ılan olunur. Basın: 57426 ANKARA 21. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN DosyaNo: 1999/251 lclal Özkan tarafından Mustafa Özkan aleyhıne açılan boşanma davasının yargıla- ması sonunda, Aksoy Mah. 1749 Sok. No.22/7, PK. 35530 Karşıyaka/tzmir adresinde oturmakta iken aynlan davalı Mustafa Özkan'ın yapılan araştırmada tebligata yarar adresi buluna- madığından dava dilekçesi de ilanen tebliğ edilmiş olmakla, Yozgat ili, Boğazlıyan ilçesi, Yenidoğan, C.OO58, Kütük 105'te nüfusa kayıtlı bulu- nan Orhan ve Ayşe'den olma 18.4.1955 d.lu lclal Özkan ile eşi davalı aynı hanede nü- fusa kayıtlı Rifat ve Nigar'dan olma 26.04.1953 d.lu Mustafa Özkan'ın boşanmalanna karar venlmiştir. Ilan tanhinden itibaren 15 gün içerisinde mahkeme karannı temyiz edebileceğine, aksi halde hükmün kendisi yönünden kesinleşeceğine mahkeme karannın tebliğı yeri- ne kaim olmak üzere ilan olunur. Basın: 57427
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear