25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet îmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenı. Orhan Erinç • Genel Yayın Koordınatörü Hikmet Çetinkaya # Yazuşleri Müdürü: İbrahim Yıldız • Sorumlu Müdür Fikret tlkiz 9 Haber Merkezı Müdürü: Hakan Kara 0 Görsel Yönetmen: Fikret Es«r Istıhbarat CengizYıldırım 0 Ekonomı: Özlem Yüzak 0 Kültür. Handan Şenköken 0 Spor: Abdülkadir Yücelman 0 Makaleler Sami Karaören 0 Düzeltme Abdullah Yazıcı 0 Fotoğraf. Erdoğao Köseoğlu 0 Bılgı-Belge. Edibe Buğra 0 Yun Haberleri Mehmet Faraç Yayın Kunılu llhan Selçuk (Başkan), Orhan Erinç, Oktay Kurtböke, Hikmet Çetinkaya, Şükran Soner. tbnhim Yıldız, Orhan Bursalı. Mıntafa BaltnY, Hakan Kara. Ankara Temsılcısr Mustafa Balbay Atatürk Bulvan No- 125, Kaf4. Bakanhklar-Ankara Tel. 4195020 (7 hat), Faks: 4195027 0 tzmırTemsılcisı. Serdar Kmk, H ZiyaBlv. 1352S 23Tel 4411220. Faks 4419117 • AdanaTemsılcısi Çetin Yiğenoğlıı, lnonuCd. 119 S.No.l Kat.l.Tel 363 12 11,Faks 363 12 15 Müessese Müdürû. Üstiin Akmen 9 Koordınatör Ahmet Koruhan • \fuhasebe Bnlent YenerStda- re Hüs«yin Gûrer 9 Bılgı-lş- lem: N»il tnal 0 Satış. Fazilet Kuza MEDYA C: • Yöneüm Kunılu Başkanı - Genei Mûdûr Gülbin Erdurao 9 Koordınaıor Reha Işıtman # Genel MudürYardımcısı SevdaÇoban Tel 514 07 53 - 5139580-5138460-61.Faks 5138463 ^ a\ ımta>an \e Basan:*» enı Gun Haber Ajansı. Basın \e Ya>ıncıbk A Ş Turkcıgı Cad 'W 41 CağaJoğiu 34334 tsıanbul PK 246 - Sırkecı 34435 lstanbul Tel (»212)512 05 05 (20hat) Faks (0 212)513 85 95 www.cumhuriyet.com.tr 16KASIM 1999 lmsak:5.15 Güneş: 6.45 Öğle: 11.56 tkindi: 14.29 Akşam: 16.53 Yatsı: 18.17 Dünyaya merhaba • Haber Merkezi - Jersey hayvanat bahçesındeki orangutanlar arasına bir yavru orangutan daha katıldı. Dünyaya gelişinden üç hafta sonra ilk defa hay\anseverlerin karşısma çıkan Jma Sumatralı orangutanlann Jerse> hay\anat bahçesinde doğan yeni nesil orangutanlannın ilki. Nesillerinın tükenmesınden endişelenen bu tür orangutanlar koruma altında bulunuyor. Güneş sistemi dışındaki gezegen • CHICAGO/LOS ANGELES/BERKELEY (AA) - Astronomlar. ılk kez Güneş sisteminin dışmda bir gezegenı. bir yıldızın önünden geçerken "görsel olarak" saptadı. Jüpıter'in kütlesınin yüzde 63 ü kadar. Dünya'nm kütlesınin yaklaşık 185 katı kütleye sahıp de\ gezegenın, yoğun gazla kaplı olmasından dolayı. yançapıntn Jüpiter'ınkınden yüzde 60 daha geniş göründüğü açıklandı. Gezegeni saptayan ABD'nın Tennessee Eyalet Cniversıtesı gökbilımcisi Greg Henrv 'nin kullandığı teleskopla dev gezegenin fotoğrafı da çekildi. YÖK'ten meslek okulu savunması • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yükseköğretım Kurulu(YÖK). bütçe görüşmelerinde sunmak üzere"1999 Yükseköğretime Giriş Sınavı - Geçmiş Yıllarla K.arşüaştırmah Değerlendırme" adlı rapor hazırladı. YÖK. yenı sınav sisteminin sa\unulduğu raporda. ÖSS'de meslekı ve teknık lise çıkışlı öğrencilerin mesle'u becenlerinin ölçülmediği için öğrencilerin kendi alanlanndakı meslek yüksekokullanna gitmesi gerektığı kaydedıldi Ekmekçi Iletişim ve Eğitim BUPSU • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Gazetemiz yazan Mustafa Ekmekçi'nın anısına bu yıl 6 ögrencıye "tletışım \e Eğitim Bursu" verildi. Hera> 15mılyon olarak saptanan burs. bu yıl Ankara L'nıversitesı Iletişim Fakültesi ve Eğitim Bilımleri Fakültesi"nden 3'er ögrencıye venldi. Burs alan öğrencı sayısı böylece 12'ye ulaştı. Mustafa Ekmekçi'nin eşi Aldoğan Ekmekçi, bursun. insan haklanna saygılı. özgür ve demokrat kafalı bir kuşağın yetışmesıne küçük çapta da olsa bir katkıda bulunmak amacıyla verildiğinı belirtti. Eğitimde fırsat eşitliğine göre özürlü öğrencinin normal okula devammdan devlet sorumlu Bab'da yurttaş, Türkiye'de hapis• Türkiye'de ortopedik özürlüler bile "tuvalet, merdiven" gibi basit eksiklikler nedeniyle normal okullara gidemezken Amerikan Yüksek Mahkemesi yaşamını suni solunum cihazına bağlı sürdüren bir öğrencinin normal okula devamını sağladı. Karara göre, öğrenci için tutulacak hemşirenin ücretini de okul yönetimi karşılayacak. • Mahkeme karannın gerekçesinde yurttaşlar arasında eğitimde fırsat eşitliği sağlamanın devletin temel sorumluluğu olduğu vurgulandı. Bu karar Amerika'daki 17 bin özürlü öğrenci için de yeni bir yaşamın başlangıcı oldu. Özürlü gençler, artık eğitimdeki ana akımın bir parçası olup, normal öğrenci muamelesi görecekler. ALİER Amerikan Yüksek Mahkemesi (Supreme Court) The Garret Ca- se olarak bılinen dava- da, verdiği kararla, ya- şamını suni solunum ci- hazı ve bir hemşirenin sürekli refakati ile sür- dürebilen bir öğrenci- nin sağhklı öğrenciler gibı normal okula de- vamını sağladı. Öğren- ci için tutulan hemşire- nin ücretinin okul yö- netimi tarafindan karşı- lanmasını öngören kara- nn gerekçesinde, yurt- taşlar arasında "eğrtim- de firsat eşitliği'' sağla- manın devletin sorum- luluğu altında olduğu anımsatılıyor. Türki- ye'de ise ortopedik özür- lüler bile "tuvalet, mer- (fiven" gibi basit eksik- likler nedeniyle normal okullara gidemiyor; mil- yonlarca özürlü, temel yurttaşlık haklanndan yoksun ve evlerinde ha- pis durumda. Garret davası, 4 ya- şında geçırdiği şiddetli birtrafik kazası sonucu suni solunum cihazı ve bir hemşirenin sürekli refakati ile yaşamını sürdürebilen, aynca id- rar torbası taşımak zorunda olan bir özür- lü çocuğun annesinin verdiği mücadelenin de öyküsü. Davanın gelişimi özetle şöyle: Bir hemşirenin sürekli refakati olmaksı- zın oğlunun okul sisteminin bir parçası ola- mayacağını savunan anne, hemşire ücreti- nin federal yasalar gereği okul yönetimi ta- rafindan karşılanmasını ıstedi. Okul yöne- timınin bu talebi reddetmesi üzerine baş- layan mahkeme süreci geçen mart ayında Yüksek Mahkeme'de sonuçlandı. Annenın talebini yerinde bulan Yüksek Mahkeme, karannda yurttaşlar arasında "eğjtim eşh- Bğp bulunduğuna vurgu yaparak, özürlü öğ- rencinin normal okuia devamını sağlama- nın devletin sorumluluğunda olduğuna dik- kat çekti. Yüksek Mahkeme karannda "Özürlü bir öğrencinin eğitimirti normal okulda sürdürebilmesi için ihtiyaç duyaca- ğı (doktor hariç) hemşire vs gibi uzman re- fakatçflerin ücretinin federal yasalar gere- ği okul yönetimi tarafinan karşılanması zo- runhıdur" dedı. Aynmcıiık kalkacak Yüksek Mahkeme'nin karannı değer- lendiren özürlü kuruluşlan, bunun benzer durumdaki yaklaşık 17 bin özürlü öğrenci için yeni bir yaşam anlamına geldiğini be- lirtiyor. Bu durumdaki öğrencilerin evlere kapanmaktan kurtulup. normal okullara de- vam edeceğinin altı çizilen değerlendirme- lerde. öğrencilerin artık eğitimdeki ana akı- mın bir parçası olacaklan, arkadaş edıne- cekleri ve "normal" kişi muamelesi göre- cekleri kaydediliyor Yüksek Mahkemenin. benzer başka ka- rarlan da bulunuyor. Maryland eyaletinde ise doğuştan ciğer- lerinden problemll ve şiddetli astım hasta- sı olan Alek adlı öğrenciye okulda eşlik eden hemşirenin ücreti mahkeme karanna gerek bile duyulmadan okul yönetimi tara- findan karşılandı. Şartlar oluşturulduğunda ne basketbola ne de bale yapmaya hiçbir şeyin 'engerolmadığı görülüyor. Engelliler vakfı 'Topluma yabancı kalınıyor' • Türkiye'de okula gidebilen engellilerin oranı ancak yüzde 2-3. Okul yöneticileri de engelli öğrencileri 'ekstra yük' gördükleri için okula almak istemiyor. Fiziksel Engelliler Vakfi Başkanı Lokman Ayva, Türkiye'de ortopedik özürlülerin bile "tuvsüet, merdrven" gibi basit eksiklikler nedeniyle normal okullara devam edemediğinı söyledi. Ayva, okul yöneticilerinin de özürlüleri "ekstra yük" olarak gördüklerini ve okullanna almak istemediklerini vurguladı. Okula gidebilen özürlülerin büyük çoğunluğunun ancak yatılı okullara devam edebildiğini ifade eden Ayva. bu tür okullarda aile kavTamının oluşmadığına dikkat çekerek. yatılı okullarda özürlülerin kendilerini iyi hissetmelerinin mümkün olmadığını ve topluma yabancı kaldıklannı kaydetti. Milli Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim ve Rehberlik Danışma Hizmetleri Genel Müdürü Ahmet Gül de özürlü çocuklann aileleri tarafindan evlerinde saklandığını söyledi. Gül, okula gıdebilenlerin sayısının yüzde 2-3 civannda olduğunu vurguladı. Özürlüler için uzman öğretmen sıkmtısı çektiklerini de anlatan Gül, yalnızca lzzet Baysal ve Eskişehir Osmangazi üniversitelerinde özürlüler için öğretmen yetiştiren bölümler bulunduğu kaydetti. Gül'ün verdiği bilgiye göre, kronik hasta çocuklar için ilk kez 1994 yılında Hacettepe Hastanesi bünyesinde "Hastane Okura" açıldı. Tıp Fakülteleri hastanelenndeki bu tür okullann sayısı bugün 26'ya yükseldi. IŞILÖZGENTÜRK Gazetelere bakmayarak, televizyon ızleme- yerek deprem denilen yeraltı canavanna mey- dan okumaya çalışıyorum. Kendimi ışığa ve güneşe atıyorum. Detüz kıyısında oturup inat- la kendimi en sevdığim fılmlerin, en sevdiğim sahnelerini anımsamaya zorluyorum. Bir gö- re\ gibi yapıyorum bunu. Belleğimin bana sunacağı görüntülere dalıp gitmek. bir süre re- el hayattan kopmak istiyorum. Belleğımi bır çeşit bilgisayar gibi kullanıp sanal dünyanın her türlü acıyı ve bozgunu gizleyen dünyasın- da vakit öldürmek istiyorum. Bunun için çok basit bır nedenim var. Depremin soguk yüzü- nü. ölümü bir an için unutmak istiyorum. Çok insani bir neden bu. Bir sır, ben kendimi bir süredir toplama kampında gibi hissediyorum. Zamanı ve ne yapacağı önceden kestırileme- yen bir güç hayatımızı yönetıyor. Onu yenme- nın tek bir yolu var. Belleğin sunacağı güzel- liklere sığınmak ve gülebilmek. Işte ben bugün bunu deniyorum. Bır süre- dir bunu başardığımı düşünerek başlıyorum kendi seçtiğim, kendime ait bir sanal dünya- da dolaşmaya. Önce o garip, denizden gele- cek oğullannı, sevgilılerini bekleyen üç ka- dın heykeli gelip beni buluyor. O heykel De- ğirmendere'de deniz kıyısında duruyordu. Her gün ufuklara bakan üç kadın birbirlerine so- kulmuş denizi gözlüyor- lardı. Deniz uysal ve ses- sizdi. Sonra deniz büyük bir öfkeyle kabardı ve birbir- lerine sokulmuş bekleyen üç kadın hey- kelini kendi içine çekti. Şitndi denizde öylece duruyorlar. Sadece başları suyun üstünde ve yaşadığımız büyük felaket- lere rağmen ayakta kalabılmenin. soluk alabilmenin mümkün olabileceğıni dos- ta düşmana sessizce fısıldıyorlar. Duydum ki Değırmendere'de denizin içine aldığı 45 ahşap heykeli yapan yer- yüzü sanatçılan Değirmendere'ye ha- ber ulaştırmışlar. Gelecek yıl hep bir- likte denizin aldığı heykelleri gene De- ğirmendere'de buluşup elbirliğiyle ya- pacaklarmış. Felaketlere. acılara inat, in- sanın bıtmeyen gücünü, bihneyen ya- şam sevıncinı gösterircesine. O da ne. soğukkanlıhğıyla hepimızin toparlayıcısı bir arkadaşım telefonda bir yandan ağlıyor bir yandan pınar su- lan kadar şen bir sesle. "yeğenim bu- rada" dıyor. "Burada!'" Ne olduğunu ılk anda anlamıyorum. Arkadaşımın bir ağlayan bir gülen sesi garibime gıdı- yor. O da durumun farkına vanyor ve başlı- yor anlatmaya. Bolu'da lisede okuyan yeğe- BeüeğimdekiDeprem ni, birdenbire halasını özleyip otobüse atlayıp Istanbul'a gelmiş ve bir sürpriz yapmış. Gel- diği gece hep birlikte sofranın başına otunıp gelecekten konuşmuşlar, hseyi bıtırince neler ya- pacağından söz etmiş kü- çük yeğen. Sonra birden t)üzce depremini öğrenmişler ve Bo- lu'da okulunun yıkıldığını duymuş genç lıseli. Bir süre ailecek suskun. birbir- lerine bakıp durmuşlar. Sonra telefon- lara sanlmışlar. Ertesi gün arkadaşım bana telefon et- tiğinde olaym şaşkınlığmı hâlâ üstün- den atamamıştı. yeğeninin yanıbaşın- da olup olmadığını gece boyunca kont- rol ermışti. Şimdi de onu çarşıya çıka- nyordu. bu korkunç şoku atlatması için istediği her marka pantolonu, her mar- ka spor ayakkabıyı alacaktı. Alışveriş sonrası bana telefon ettiler. Hiçbir şey alamamışlar. Küçük yeğen, "burvirzı- vıra para harcamayahm hala" demiş. "Sen bu para> ı bana \ er, sonra beni bir otobüse bindir, ben memlekete gide- \ im. Da>anamıyorurru her yerde arka- daşlanmm sesini duyuyorum, her yer- de onlann yüzünü görüyorum. Hadi hemen beni bir otobüse bindir.'" Evet. küçük veğen koşarcasına memleketi- ne gitti. Belleğimi zorluyorum, sevdiğim filmler bugün beni terk etmiş, belleğim sürekli sev- gili Eftel'in "Rkhter ölçeği'' yaşlı iki bayan komşusunu ve maceralanru aklıma getiriyor. Efendim Eftel, lzmit'te yaşıyor. Yıkılmayan semtlerden birinde alt katta bir evi var. Bü>ük depremde üst katlarda oturan iki yaşlı bayan komşusunu çay içmeleri ve sakinleşmeleri için evine davet ediyor. Ediş o ediş, iki yaşlı bayan o günden beri e\i terk etmiyorlar. Ve bütün gün oturup az sonra olacak sarsıntıyı bek- liyorlar. Ve anında sarsmtının derecesini söy- lüyorlar. Bu nedenden bu iki yaşlı bayana hep birlikte "Richterölçekleri" diyoruz. Eftel ba- yanlar için evin hemen yanıbaşında bir çadır kurdu, ama nafile bayanlar Eftel'in çok gü- venli bırinci katından çıkmıyorlar ve Eftel kendi evinde banyo yapmak için bayanlardan izin istiyor. Bu arada Eftel'in ev sahibi mah-1 kemeye başvurmuş. "Kiracım e\1mi başkala- nna Idralayıp menfaat sağuyor" diye. Yaşadığımız son depremden sonra neler olacak bilmiyorum. Ama Eftel'in kendıni ya- kında yurtdışına atacağını biliyorum. Mesle- ği için çok önemli bir fırsat eline geçtı. Rich- ter ölçeklerine evini bırakıp o Londra'ya uça- cak. Sözün kısası efendim, hayat devam ediyor. ısoz50(ghotmail.com. Eskilerinizi değiştirmek için son günler! Yataş'ta. Yataş, markası, yaşı, cinsi ne olursa olsun, eskilerinizi cazip fiyatlarla evinizden alıyor; yeni Yataş'ınızı evinize teslim ediyor. Üstelik peşin fiyatına taksitle. Aynca; 11 aya varan vadelerle alışveriş Yataş'ta! | Deprem bölgesinde süre uzatıldı >SS'ye başvuru için son gün Peşin ödemelerde de özel indirim. Y*TAŞ 0H*jUA *E*EZLB* VE BtĞÜ OLAN tllER AOVU (0322) 322 <X K (HATAY kBSM. OGMıVOf) •ADAPA2AB |tW64) 2^8 10 79 -AFY0N ([«72) 215 « 52 •AĞn IIM7J1 215 28 66 • AIMSVA «K36B) 2t2 22 33 • «NKARA (0312) 351 86 00 & hel) |AKSARAV ÇANKH ÇORUM OAZfeNTEP EPARTA. KAtfW*V*HRA$. KBKKALE KRŞB4R K1JS. NEV^ffi. MfiOE. ŞAHJURFA, YOZGAT) ' ANTAKYA (0-326) 216 15 9» • ANTALYA (0-a«32«Ce03(BU«XJPl-BAL»<ESIR|O-3ee-ı<i59314 2423U1-DOJIZ1J ^256ı 261 3615-D1Y««*KK(M121S1 85B5(2h«(B*TM^, Wl»ramS»^ Ş!Hf«AK)-BJkZft!M2«218M Ute&VAN|-EFBNCW<O-««)2»26«3(AFeAHAHERZURMIl30R • alRESUN (W5^ Î1274 19(3M1PBX| lOMXfj -KrANBUl (0-2193095410 |PBX) (BARIK BCLU BJBS>. ÇANAKKtiE EDfNE. KARABÛK. O K A H a i KOOBJ. TEKHM& YALOVA. ZONSULDAK| • E S * (0-232) 252 34 34 • 252 33 33 (PS*) |AyD*l MAMSA, MU&A UŞAK) ' «MVMI»*IHVŞ 10344) 231 42 19 • KARAMAN«M3612135071 (2M) • KASTAMONU(0386)2141931 • KAYSEF*(0-352)2460400(20naj OOBnSI • KONYAKW32)251 04 14-251 3595(2h*'MAIATYA(0422)3227686-3254661«(ADrfAMAN) • «ZE (0-464| 223 66 50 (3 tlS) (ARTVİN) ' SAMSUN V3&, 286 67 29 • SİN0P (0O66) 261 15 44 • SİVAS (0-3*1 225 05 05 - 225 74 75 •TCKAT{0360 214 21 57 • TRAaZON (M«2) 321 17 36 {BAYBURT. QÛMQŞWNE) ANKARA (Cumhurijet Bürosu)- Düzce depremi ne- deniyle Bolu, Kocaeli. Sa- karya ve Yalova'da ÖSS'ye başvuru süresi bir hafta da- ha uzatılarak. 23 Kasım 1999'a alındı. Diğer kent- lerdeki başvurular ise bu- gün saat 17.30'da sona eri- yor. ÖSS, 18 Haziran'da yapı- lacak. Sınava, 1999-2000 öğretim yılında ortaöğretim kurumlanndan mezun olabi- lecek öğrenciler. son sınıf- larda beklemeli olanlar, dı- şandan bitirme sınavlanna girenler. mezunlar. ortaöğre- nimini yabancı ülkelerde ya- panlar başvurabilecek. Lise son sınıf öğrencile- ri, kayıtlı bulunduklan okul müdürlüklennden, daha ön- ceki yıllarda mezun olanlar da herhangi bir lise ya da dengi okul müdürlüğünden ya da ÖSYM Sınav Merke- zi yöneticilıklerinden baş.- vurma belgelerini 1.5 miryon lira karşılığında alarak, ku- rallara uygun dolduracak- lar. Adaylann, ÖSS kayıt kartlarına yapıştıracaklan fotoğraflan son 6 ay içinde çekilmiş ve tanıtmayı sağla- yacak nitelikte olacak. Aday- lar, sınav günü saç, bıyık. makyaj gibi tanımada önem- li rol oynayacak değişiklik- lerde bulunmayacak, renkli gözlükle fotoğraf çektirme- yecek. Adaylar, başvuru belge- sinı ÖSS kılavuzundaki açık- lamalara uygun doldurduk- tan sonra, sınav ücreti olan 10 milyon lirayı Yapı Kredi Bankası. Emlak Bankası, Vakıflar Bankası, tş Banka- sı ve Akbank şubelerinden binne ÖSYM numaralan ve- rerek vatıracaklar. Adaylar. bankadan alacaklan 2 de- konttan birini başvuru bel- gesine ekleyecekler, diğeri- ni de saklı tutacaklar. e-posta : tan (â prizma. net tr
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear