14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
11 OCAK1999 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA 15 'So>i Güçbırliği Ku-ulta-ı "nınyapû- dığ saltn nklın tık- lımiı. furultay giri- şitrvile'inden Sup- hi Günoytrak. top- lan'ılan Gazian- tep'ten tstanbul a. : îznirdeı Antaha'ya değn tcşıyacakları- nt sîyleli. ProJ. Dr. Sim Atşin 'in /« sözleri çarpıcıydı: "Medis 'tekiiki solpartinin bağım- sızJM w toplumsal sorunlar ile ilgili duyıriüğı köreimiştir. Onlann üzerin- de Ueolıjik egenenlik kurabilirsek, sol parilerhizaya geleceklerdir." kurutaydan bir gün önceydi. OD- TÜ5osy?loji Bclümü öğretim üyelerin- den Prcf. Dr. Sencer Ayata ile söyle- şiycrduı. Ayata; merkezdeki panile- rin. van,ASAP-DYP-DSP ve CHP nin en inenli eksitliklerinin "temel top- lumsal 7 e siyasal sorunlan ön plana getinneien siyaset yapmaları" oldu- ğuru di'e getirdi: "Orneğin siyasal hlmn-ldklik çatısması, siyasipartiler- den çok Silahlı Kuvvetler ile çeşitli ISIK KA\SÜ İdeolojisiz soldinci gruplar arasındageçiyor. Güney- doğu sorununa siyasi partilerin çözüm getirme iddiası yok. Daha düşündü- rücu olan, toplumda son yılda daha da artmış olan gelir dağıhmı bozuk- luğu siyasi partilerin günlük siyaset malzemesinin hemen hemen dışında kalıyor." Merkezpartilerdeki sağ-sol aynmın- dan bile söz edilemeyeceğinden dem vurduk Ayata, bugörüşe katıldı: "Sağ- sol ayırımı, daha eşiâikçi bir toplum isteyenlerle, eşitsizliği ciddi bir sorun olarak görmeyenler arasmdaki fark- hlıktır. Türkiye 'de eşitsizlik son 20yıl- da katlanarak büyüdü. Oysa sağ-sol ekseni zaytfladu Daha çok eşitlik is- teyen tarafolması gereken sol, bu id- diasından vazgeçiyor ki, bu eksen za- yıflıyor. Sımfeksenli, eşitsizlik konu- sunu temel alan politikalar zayıfladı- ğı için siyasal tutumlarını dinsel, et- nik ve şoven kimliklere dayandıran radikalpartilerin oylan yüzde 35-40 oylara tırmanıyor. Bu durum da siya- sal istikrasızlığın başlıca kaynağı ve nedeni Demek ki, sol partilerin eşit- lik iddiasmı zayıflatmalart, siyasal sis- teme, dolayısıyla ekonomiye istikrar- sızlık olarak yansıyor. Bunun da ağır bir bedeli var Türkiye için." Prof. Ayata dan son bir saptama: "Son yılîarda muhalefet söylemleri tümüyle sağ söylemlerin egemenliği altınagirdL Bugrup liberal aydın, Tür- kiye'nin gelenekleri- ne göre sağ çizgide yer alan grupların söylemiyle muhale- fet yapıyor. Buna örnek olarak Os- ,-.- manlıcılığı, 46 ru- hunu, Özal 'ın 2. de- ğişim programını ve İslamcılığıgösterebiiiriz, Genellikle bu gruplar, Türkiye 'de Müslümanlann, etnik grupların ezildiğini, mağdur edildiğini ileri sürüyorlar. Oysa so- lun 'Türkiye'de ezilen kimdir' soru- suna karşılık ileri sürdüğü bir kavram yok. Mağdura, ezilene dayandınlan bir söylemiyok. O nedenle de muhalefet, tümüyle sağın görüşlerine, bakışına, tanımlanna ve söylemine bırakılmış durumda." Budurumda, ideolojisi, ülküsü olma- yan sol partilerin. seçimlerde kimleri • aday gösterip göstermeyeceği önemi- niyitiriyor. Ya da partiler, aday gö'ste- recekleri "kişiler"in sol görüntü ver- meleri avuntusuna sığımyor. Ytlım Erez, hükiimet kurma gö- revini akr almaz açıklarmşn: "Hültümeti kurunca ilk işim sos- yalgüvmlik reformunu çıkarmak- UrT DYP ve ANAP desıekli azınhk hükümeti oluş- turacak olan Bülent Ecevit 'in de, seçime değin çı- karmak stediğibirkaçyasa tarasımn içinde ilginç- tir "sosjal güvenlik reformu " baş sırada ver ah- yor. Nevrrtiş? Bildikgerekçe: "SSKkaradeliktir..." Sosyal devletten, çahşanlardan, emekçilerden yana insanlann yıüardır sövleye söyleye dillerin- de tfty bitti: "Işçisi, emeklisi, dul ve yetimu malu- lö, onlann çoluk çocuğu ile tam 20 milyona ya- kın bir khleye sağlıktan emekliliğe değin birçok alanda hizmet veren kurum 'kara delik'olarak ni- telenemez. Böyle bir niteleme, ancak 20 milyon- luk kitlenin yaşamını karartmaya yarar." Bu, ola- yın biryanı. Bir başkayanını da Hazine'nin "ka- sım ayı sonu itibartyla konsolide bütçe giderleri- nin değifim oranları" ile ilgili açıklaması ortaya Emekçinin sırtına binmek koyuyor. Açıklamayagöre, rantiyeyibesleyen 5 kat- rilyon 200 trilyonluk iç borç faizlerinin yanında SSK'ye ayrılan gider 406 trilyon lirada kalıyor. Geçenyü.yaklaşık4milyarliranıniaerinderant geliri elde edenlerin vergi vermesi istenmişti de, kı- yamet kopmuştu. Kıyameti koparanlann da 65 mil- yonluk üîkede topu topu 70-75 bin kişi olduğu an- lasılmıstı. 70 bin kişi nere. 20 milyon kişi nere? Bir avuç rantiveye 5 katrilyon 200 milyar faiz öde- yen. Cavit Çağlar 'ın baürdığı Interbank 'ın trilyon- luk borçlannı üstlenen devlet. eh bir zahmet 20 mil- yon kişiye bakan SSK 'yede, bu rakamınyüzde 10 nu bile bulmayan 406 trilyon lirayı ayırıversin. Kaldı ki, yine Hazine 'nin açıklamasına bahltr- sa, SSK'ye ayrılan paramn toplam gider içindeki payı sadece yüzde 3. O zaman, 20 milyon emekçiyi ve onlann yakın- larım kanatları altına almış SSK'nin "sigorta hiz- metleri " ile "sağlık hizmetleri "ni ayı- rarak kurumun özelleştirilmesi için ze- min hazırlayan, hani neredeyse insan- lann elinden emeklilik haklannı alma- yayöneiikyas sınırları içeren biryasa tasarısını çı- karmak "merkez sol" savında olan birpartinin ilk hedefleri arasında niyeyer alır ki? Yoksa DSP 'nin, kendisini destekleyen sağ parti- ler DYP ve ANAP 'a, para musluklannı açması için IMF'ye vereceği bir ödiin miidür bu hedef? Doğrudurf Sol partiler, emekçilerin, üreten ke- simlerin omuzundayükselir Ama, onlann sırtına bin- mez... Guam'a italya, yabancı istihbarat örgütlerinin oyuncağı olan adamı anık istemivormus. CIA Kürtlerinin ikinci yurdu Guam adası ne güne duruyor? Oraya göndersinler. Eskisigibi olurmu?CHP, Murat Karayalçm 'ı Ankara Ana- kent Belediye Baskanhğı 'na aday göste- riyor. Karayalçm, bugörevi geçmişte üst- lenmiş, başarüı da olmuştu. Örneğin. eğer bugün Ankaralılar metro gibi çağ- daş bir aracı kullanabiliyorsa, bunda Ka- rayalçm 'ın büyük kathsı var. Ancak, sa- nırız Karayalçm 'ın en büyükyanlışı, An- kara halkının kendisini 5 vıllığma "bele- diye başkanı" seçtigini, bu görevisürdür- mesi gerektiğini unutup. Erdaltnönü 'den boşalan SHP liderliğine oturması, aynı dö- nemde DYP Genel Baskanhğı nı üstle- nen Tansu Çiller ile koalisyon ortaklığı- nı sürdürmesidir. Kamyalçın 'ın Başbakan Yardımalığı döneminde SHP 'nin, hükü- metin "boynubükük", "sürekliödün ve- ren " ortağı konumuna düştüğü yadsına- mayacak bir gerçek değil midir? Bugün geçmişteki uygulamalara bakarak. "Ka- rayalçın ne uğruna Ankara Anakent Be- lediye Başkanltğt'nı bırakmıştır" soru- suna şu karşıhklar verilebilir: Yoksul ve orta gelirlilerin aleyhineyaklaşık 60 mil- yar dolann el değiştirdiği 5 Nisan Karar- ları 'nı almak ve Çiller den daha çok sa- vunmak uğruna... Avrupa Birliği'ne üye olmadan, ülke çıkarlarını yeterince irdelemeden Türki- ye 'yi alel acele gümrük birliğine sokmak uğruna... Özelleştirmelere hız vermek uğruna... Kabineye özene bezene aldığı çokyakın arkadaşlannm bir bölümünün sonradan Çiller hayranı olup DYP'yegeç- meleri uğruna... Daha sonraki vıllarda CHP. RP. ANAP ve DSP tarafından sür- dürülecek olan "Tansu Çiller'i kurtar- ma operasyonlan "nin ilkinigerçekleştir- me uğruna... Kısacası. Murat Karayalçm "başarüı belediye başkanı" izlenimini, neyazıkki siyasetin diğer alamnda cömertçe har- camıştır. Dileriz. Karayalçm için herşey eskisi gibi olur. Dileriz; CHP Milletvekili Karayalçm ile düne kadar CHP 'li. bugün ise birdenbire sıkı DSP 'li olan Doğan Taşdelen inyanşı sonunda başkent vine çağdışı insanlann eline teslim edilmez. ÇALIŞANLARIN / SORULARI SORUNLARI YILMAZ ŞJPAL Ocak 1999 kıdem tazminatı tavanı Özelleştirmenin ve işçi çıkarmanın giderek hızlandığı. buna bağ- lı olarak işsizliğin de giderek çoğaldığı günümüzde. işsizler ordusu da giderek büyümektedir. K.ıdem tazminatı işsizler ordusuna yeni ka- tılanlann tek güvencesidir. Bu nedenle, kıdem tazminatı yaşamsal bir önem taşımaktadır. Yeni katsayılann belirlenmesiyle, kıdem taz- minatı tavanı da bu katsayılara bağlı olarak yeniden belirlenmekte- dir. Iş Yasası'nın "Kıdem Tazminatı" başlıklı 14. madesinde. u kı- dem tazminatlarının yıllık miktarı, Devlet Memurlan Kanu- n^'na ,l#ty en yiiksek devlet memuruna 5434 sayılı TC Emekli Sandığı Kanttnu hükümlerine gort? bir hlzınei yılı lçtn ödenecek' azami emeklilik ikramiyesini geçemez" denilerek, kıdem tazmi- natlanna tavan sınır getirilmiştir. 31 Aralık 1998 gûnlü Resmi Gazete'nin "mükerrer" sayısında yayımlanan 98/12233 sayılı Bakanlar Kurulu karan ile, ayhk katsa- yısı 9.975 (dokuz bin dokuz yüz yetmiş beş), taban aylığı katsayısı da 63.400 (altmış üç bin dört yüz) olarak belirlenmiştir. 1 Ocak 1999'dan geçerli bu katsayılara ve yûrürlükteki göstergelere göre, en yüksek devlet memuru olan Başbakanlık Müsteşan'nın alacağı bir yıllık emeklilik ikramiyesi hesaplandığında, kıdem tazminatı ta- vanı da hesaplanmış olmaktadır. En yüksek devlet memuru olan Başbakanlık Müsteşan'na ödenen emeklilik ikramiyesi, 5 ödeme toplamından oluşmaktadır. 1) Genel gösterge ikramiyesi: Başbakanlık Müsteşan'nın genel aylıİt göstergesi (1. derece 4. kademe) 1.500'dür. Bu gösterge katsa- yı ile çarpıldığında, genel gösterge ikramiyesi bulunur. 1.500 (ge- nel aylık göstergesi) x 9.975 (katsayı) = 14 milyon 962 bin 500 lira (genel gösterge ikıamiyesi) 2) Ek gösterge ikramiyesi: Başbakanlık Müsteşan'nın ek gös- tergesi 8.000 (sekiz bin)dir. Ek gösterge genel katsayı ile çarpıldı- ğında. ek gösterge ikramiyesi bulunur. 8.000 (ek gösterge) x 9.975 (katsayı) = 79 milyon 800 bin lira (ek gösterge ikramiyesi) 3) Kıdem ikramiyesi: Başbakanlık Müsteşan'nın kıdem aylık göstergesi 500'dür. Bu gösterge ile genel katsayı çarpıldığında kı- dem ikramiyesi bulunur. 500 (kıdem aylık ikramiyesi) x 9.975 (kat- sayı) = 4 milyon 987 bin 500 lira (kıdem ikramiyesi) 4) Taban ikramiyesi: Taban aylık göstergesi bütün memurlar için 1.000 olarak belirlenmiştir.Bu aylığa uygulanan katsayı 1 Ocak 1999'dan geçerli olarak 63.400'e yükseltilmiştir. Bu gösterge ve kat- sayıya göre, taban ikramiyesi 63 milyon 400 bin liradır. 1.000 (ta- ban aylık göstergesi) x 63.400 (taban aylık göstergesi) = 63 milyon 400 bin lira (taban ikramiyesi) 5) Özel tazminat ikramiyesi: Başbakanlık Müsteşan'nın 1999 yılında emekli aylığına uygulanan özel tazminat oranı yüzde 200 (iki yüz) olmasma karşın, emeklilik ikramiyesine uygulanan tazminat ora- nı yüzde 130 (yüz otuz)dur. Bu verilere göre: 9.500 (özel tazminat göstergesi) x 9.975 (genel katsayı) = 94 milyon 762 bin 400 lira (yüzde 100 özel tazminat tutan) x yüzde 130 (emeklilik ikramiyesi için özel tazminat oranı) = 123 milyon 191 bin 250 lira (özel tazminat ikra- miyesi). Başbakanlık Müsteşan'na bir hizmet yılı için ayn ayn hesaplanan bu beş ödeme birimi topladığında. kıdem tazminatı tavanı da bulun- muş olur. • • 14.962.500 TL (Genel gösterge ikramiyesi) 79.800.000 TL(Ek gösterge ikramiyesi) '- . 4.987.500 TL(Kıdem ikramiyesi) . 63.400.000 TL (Taban ikramiyesi) • '" .: ' - 123.191.250 TL (Özel tazminat ikramiyesi) 286.341.250 TL (Toplam ikramiye) Ocak 1999 katsayı ve göstergelerine göre. kıdem tazminatı tava- m, 1 Ocak 1999'dan geçerli olarak 286 milyon 341 bin 250 lira ola- rak saptanmıştır. . • - HAYTANLAR ISMAIL GÜLGEÇ KİM KİME PLM DUMA BEHÎÇAK • • - . • \ . s behicak@turk.net HARBİ SEMİH POROY TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 11 Ocak ADALET BAKANLIĞI YALVAÇ İCRA İFLAS MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN İLAMSIZ TAKİPLERDE ÖDEME EMRİNİN İLANEN TEBLİĞİ 1998/428 1) Alacaklı: Yalvaç Şekerbank Müdürlüğü vekili Av. Erol Berber, Adliye Karşısı No: 3 Isparta. 2) Borçlular: 1- Bayram Ayvaz: Hal içi No: 4 Yalvaç. 2- Lütfi Ayvaz: Hal içi No: 4 Yalvaç. 3) Borç miktan: 3.393.161.628 TL. asıialacak. - 1.064.490.000TL. faiz, vergi fon, gi- der Toplam 4.457.651.628 TL. % 150 takip tarihinden itibaren temer- rüt faizı % 5 BSM. vergisi. icra giderleri vekâlet ücreti ile tahsilidir 4) Borcun sebebi: Taşıt kredisi alacağı. İşbu ödeme emrinin ilan tarihin- den itibaren borcu ve takip masraflannı yirmi iki gün içinde ödemeniz, (teminatı vermeniz) borcun tamamına veya bir kısmına veya alacaklı- nm takibat icrası hakkma dair bir itirazınız varsa, senet altındaki imza size aıt değilse vine bu yirmi iki gün içinde aynca ve açıkça bildirme- niz, aksi halde icra takibinde bu senedin sizden sadır olmuş sayılaca- gı, irazayı reddettiğiniz takdirde de merci önünde yapılacak duruşma- da hazır bulunmanız, buna uymazsanız vaki itirazınızın muvakkaten kaldırılacağı. senet veya borca itirazınızı yazılı v r eya sözlü olarak icra dairesine yirmi iki gün içinde bildirmediğiniz takdirde aynı müddet içinde 74. madde gereğince mal beyanında bulunmanız, veya aykırı beyanda bulunursanız hapisle cezalandınlacağınız, borç ödenmez ve- ya itiraz edilmezse cebri icraya devam edileceği tebliğ yerine kairn ol- mak üzere ilanen ihtar olunur. 29.12.1998 Basın: 142 CONKBAY/R/ KAHRAMANIARİNDAN.. 1937 'P£ &USÛA/, ÛNLÜ ASK£R YE SİyASerÇi MUBİ COA/KE& S6 ÖLMÜÇTÛ. 19OZ'PE HAÜf OKUJLU'NU -mMAMLfrAN 8EY, HAÜEK£T OGBUSU'MA fG4TtlAN GÖNÜLÜJLEe. £G ALM/ŞTT. PAUA GEUÇLiK Yn_lA&tNDA MUSTAFA KBMAL 'C£ 8AŞUYAU OOS7TMĞU, ÖMRÜNÜM SONUNA DeĞifJ SaG£C£K, 8İGU*;rE TKABCJUS YE ÇAIVAt *CALe S4VAÇLAK/ 'NOA euUJNMUÇTU. OONICgAYt/Zt ÇA£- PrÇMALARI SlfiASlAJOA YA&4LANANfl/U£/'SEY, BUUUN AUlStUA, YILlAg SOfi/eA *CDNIcEJZ'SOYADINI ALMlŞTl. KU&TULUŞ SAVAŞl'NA DA K477l*AJ ÜMLÜ AS<££, İ9ZS YILIN&AU gAŞLIMGAK KÛTAHYA V€ SAZİAAjrBP MİLLET- İİĞİ YAPM/ÇTI. NURİ &&, glü SÜKE 0£, MUS7W# P££TE£(yte tUIOJLAN "SEtiSEST CUMHUeİYET FlftKASl'NfN G£MEL SEKjeeT&GlJĞtNİ Ü İ Solda. Ata+ürk re. ÜOaiyle. bir otor»otHt ADALET BAKANLIĞI YALVAÇ İCRA İFLAS MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN İLAMSIZ TAKİPLERDE ÖDEME EMRİNİN İLANEN TEBLİĞİ 1998/427 • .- - 1) Alacaklı: Yalvaç Şekerbank Müdürlüğü vekili Av. Erol Berber, Adliye Karşısı No: 3 Isparta. 2) Borçlular: 1- Bayram Ayvaz: Hal içi No: 4 Yalvaç. 2- Lütfı Ayvaz: Hal içi No: 4 Yalvaç. 3) Borç miktan: 1.708.438.050 TL.+53O.580.OO0 TL. Toplam 2.239.018.050 TL.nin takip tarihinden itibaren % 150 temerrüt faizi, % 5 BSM. vergisi icra gid. vekâlet ücreti ile tahsili. 4) Bor- cun sebebi: Taşıt kredisi alacağı. tşbu ödeme emrinin ilan tarihinden itibaren borcu ve takip masraflannı yirmi iki gün içinde öde- meniz, (teminatı vermeniz) borcun tamamına veya bir kısmına veya alacakhnın takibat icrası hakkına dair bir itirazınız varsa, se- net altındaki imza size ait değilse yine bu yirmi iki gün içinde aynca ve açıkça bildirmeniz, aksi halde icra takibinde bu senedin sizden sadır olmuş sayılacağı, imzayı reddettiğiniz takdirde de merci önünde yapılacak duruşmada hazır bulunmanız, buna uy- mazsanız vaki itirazınızın muvakkaten kaldınlacagı. senet veya borca itirazıntzı yazılı veya sözlü olarak icra dairesine yirmi iki gün içinde bildirmediğiniz takdirde aynı müddet içinde 74. madde gereğince mal beyanında bulunmanız, veya aykın beyanda bulunur- sanız hapisle cezalandınlacağınız, borç ödenmez veya itiraz edilmezse cebri icraya devam edileceği tebliğ yerine kaim olmak üze- re ilanen ihtar olunur. 29.12.1998 ' Basın: 140 GÖRÜŞ GURGUN SAY Fransız Siyasetinde Çağdaşlaşma Fransız Parlamentosu'nun 15 Aralık 1998 tarihin- deki oturumunda, biranayasadeğişikliği yapılarak "Kadın ve erkeklerin siyasette eşit katılımını orga- nize eden şartlann kanunla belirlenmesi" kabul edil- di. Günümüzde, "kadınlann siyasette ne oranda yer aldığı" çaödaşlığı ölçen kriterlerden biri. Bu kriter açısından Iskandinav ülkeleri başta geliyor. Örne- ğin Isveç Parlamentosu'nda, kadın oranı yüzde 43, Norveç'te yüzde 40. Fransa ise uzun yıllar Avrupa Birliği ülkeleri arasında en geri durumdaydı. Örne- ğin 1993 genel seçimlerinde parlamentoya yüzde 5.6 oranında kadın girebilmişti. 1997 genel seçim- lerine gidilirken Sosyalist Parti (PS) özel bir kadın politikası uyguladı. Kadın adayları listelerde seçile- bileceksıralarayerleştirdi. Bu politikanın Sosyalist Parti'nin seçimlerden zafeıie çıkmasını sağlayan en önemli faktör olduğu kabul ediliyor. 1997 genel seçimlerinde, parlamentoya yüzde 10.7 oranında kadın temsilci girdi. Fransa bu şekilde Av- rupa Birliği ülkeleri içinde Yunanistan'ı geride bıra- karak en sondan ikinci sıraya yerleşti. Halen 577 üyesi olan parlamentoda 62 kadın bulunuyor. Bun- ların 43'ü Sosyalist Parti'den (yüzde 70'i). Kabine- de 5 kadın bakan var. Yani yüzde 35 kadın bakan bulunuyor. Bu tablo Fransa'da siyasetin çağdaşlaş- masını gündeme getiriyor. Artık erkek egemenliği- ne dayalı siyasal gelenekler değiştirilmek istenıyor. Bu amaçla anayasa değişikliği yapılıyor. Anayasa değişikliği taslağı, Cumhurbaşkanı Jac- ques Chirac ve Başbakan Lionel Jospin (Sosya- list Parti) tarafından biriikte hazırlandı ve parlamen- toya birlikte sunuldu. J. Chirac ve L. Jospin aslın- da sağ ve sol kanadın liderieri olmakla birlikte, her ikisi de siyasetin çağdaşlaşması konusunda öncü- lük ettikleri için bu konuda uzlaşmalan zor olmadı. Başlangıçta, başbakanın hazırfadığı tasan daha ge- niş kapsamlı idi. Tasannın ilk şeklinde, kadın ve er- keklere sadece siyaset alanında değil, iş alanında vetoplumun her alanında eşitlik şartlarının kanun- la sağlanması amaçlanıyordu. Bu durum, Iskandi- nav ülkelerinde olduğu gibi her alanda kadınlara yüz- de 50 kota uygulamak anlamına geliyordu. Cum- hurbaşkanı J. Chirac, muhalefetin bunatepki gös- tereceğini dikkate alarak anayasa değişikliğinin "si- yasal katılımda " ve "siyasal görev bölümünde" eşit- lik ilkesiyle sınıriandınlmasını kabul ettirdi. Böyle- ce taslak sonuç olarak anayasanın 3. maddesine "kadın ve erkeklerin temsilci olarak seçilmesi ve si- yasal görev bölüşümüne eşit katılımını sağlayacak şartlann kanunla belirienmesi" şartının eklenmesi şek- lini aldı. 15 Aralık 1998'de parlamentoya bu haliy- le sunuldu. Kadınlara siyasal alanda eşitlik ve ada- let sağlamaya yönelik olan bu anayasa değişikliği, geleneksel Fransız siyasetinde bir "devrim" olarak nitelendiriliyor. Bu nedenie tasannın tartışılacağı 15 Aralık tarihindeki parlamento oturumu halktan bü- yük ilgi gördü. Özellikle çok sayıda kadın dinleyici meclis tribünlerini doldurdu. Fransa'nın ünlü femi- nist liderieri, kadın gazeteciler oradaydı. Kanun tas- lağını savunmak için tüm kadtn bakanlar ve kadın milletvekilleri mecliste yerini almıştı. Kanun taslağı hiçbir muhalefetle karşılaşmadı. Mecliste bulunan bütün partiler tarafından destek- lendi. Çünkü bütün partiler, kadın adaylara yer ver- menin seçimlerde kendileri için yararlı olacağını bi- liyor. Kanun taslağı tartışılırken sadece bir erkek bir kadın milletvekili, kendi adına yaptıkları konuşma- larla tasanya karşı çıktı. Karşı çıkma gerekçesi ola- rak bu tasannın, kadınları "aşağılayıcı" olduğu söy- lendi. Tartışmalardan sonra tasarı oylandı. Sonuç: 561 kabul, 0 ret, 1 çekimser oy ile kadınlara siya- set alanında eşitlik yolunu açan tasarı kabul edil- di... Bu anayasa değişikliğine göre, "seç/m s/sfe- minin nasıl düzenleneceği", "milletvekili aday liste- lerinin nasıl hazırlanacağı" gibi konuların tartışılma- sı sonraya bırakıldı. Aynı şekilde partilerin adaybe- lirlemesinde kadınlara öncelik vermelerini teşvik edecek parasal önlemlen'n tartışılması da ileri birta- rihe kaldı. Oysa bu oturumda, partilere yapılacak devlet yardımında, "seçilen kadın milletvekili sayı- sının mı" yoksa "kadın aday sayısının mı" esas alı- nacağının tartışılması da bekleniyordu. Kuşkusuz, bu anayasa değişikliği, kadınlara he- men eşitlik ve adalet getirecek nitelikte değil. An- cak bundan sonra kadınlar lehine bazı kanunlann çıkarılabilmesi açısından önemli. Çünkü daha ön- ce anayasa, kadınlar için eşitlik ve adalet getirecek yasalann çıkarılmasına uygun değildi. Bu yüzden yasalareşitlikten söz etse de pratik hayatta kadın- erkek eşitsizliği devam ediyordu. Kadınlar, siyaset- te ve diğer alanlarda erkekler kadar yer alamıyor- du. Kuşkusuz bu çağdaşlık sayılmıyor. Bu neden- le Fransa şimdi çağdaşlaşma yolunu açmanın se- vincini yaşıyor. BULMACA SEDAT YAŞAYAN SOLDAN SAĞA: 1/ Bir film ko- nusunun ortala- ' ma on sayfa 2 uzunluğundaki yazılı özeti. 2/ 3 Taş ya da maden çıkarılan yer... Maksat. 3/ Rad- yo dalgalarınm yankısmı alarak cisimlerin yeri- ni ve uzaklığını saptayanaygıt... Üstü kapalı ola- rak anlarma. 4/ Özgün çizim. harita, plan gibi şeylerin fotoğraftek- -j niğiyleçoğalhlması... tki _ tarla arasındaki sınır. 5/ Hint müziğine özgü tel- 3 libirçalgı.ö/Evcilolma- 4 yan hayvanlan vurma ya g dayakalamaişi...Başör- tüsü olarak kullanılan bir " tür ipekli dokuma. 7/Gü- 7 neşten konınmak için bir 8 şeyin üzerine gerilen ör- g tü... Eski dilde eşek. 8/ Ta- hıl unlanndan nişasta çıkanldıktan sonra geri kalan al- büminli madde. 9/ Uzaklık işareti... Anadolu'nun Likya bölgesinde antik bir kent. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Bir erkeğin kansı sağken ya da öldükten sonra baldızıyla evlenmesi. 2/ Az sözle çok şey anlatma... Kuzey gökkürenin en parlak yıldızı. 3/ Toprağı sürerek dinlenmeye bırakma... Hollanda'nın plaka işareti. 4/ Boyu yüz metreyi aşabilen bir ağaç. 5/ Dinsel tören ve kurallan... Anadolu'da kurulmuş eski uy- garlık. 6/ Tavlada bir sayı... Işlenecek birnesnede bulun- ması gereken ısının ve nemin yeterli olması durumu... llaç. II Oylumlu... Gedik. yank. 8/ Mevlevi ayini... Bir nota. 9/ Azılı atları zaptetmek için dillerini bastıracak biçim- de yapılmış demir araç.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear