22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
-SAYFA CUMHURİYET 27 EYLÜL1998 PAZAR HABERLER Çağlar'ın odasında hırsızlık • Bl'RSA(AA)-Bursa bağımsız milletvekili Cavit Çağlar'ın Nergis Holding'deki makam odasına geçen hafta girerek 3 tabanca çaldığı belirtilen bir kişi tutuklandı. Alınan bilgiye göre, 20 E3İÜ] gecesi meydana gelen olayda. • Çağlar'ın Nergis Holding binasındakı makam odasına girdiği ve üç adet tabanca çaldığı belirtilen Mustafa Dicle (22), Yunuseli semtinde yakalandı. Bu kişi. sorgulamasının tamamlanmasından sonra bugün Nöbetçi l. Sulh Ceza Hâkimliği'ne gönderildi. Nöbetçi hâkim, basından gizlenen hırsızlık olayının sanığı Mustafa Dicle'nin "geceleyin silahlı gasp" suçundan tutuklanmasına karar verdi. Tüpk denizaltısı eğitim verecek • KOCAELİ(AA)- *T.ürk Deniz 4Çuwetleri'nin "TCG 18 Mart" denizaltısı, NATO ,üyesi ülkelerin suiistü gemilerine "denizaltı ^vunma harbi" eğitimi vermek üzere Ingiltere'ye gitti. Donanma Komutanlığfndan J'apılan açıklamaya göre, TCG 18 Mart denizaltısı, ^29 Eylül-2 Kasım günleri arasında, Krahyet Denız Kuvvetleri Eğitim Merkezi'nin bulunduğu Plymouth'ta, aralannda . J[ürk firkateynı "TCG _|jaziantep"in de yer aldığı gemilere eğitim verecek. Dönüşte, Portekiz'ın Lizbon \e ttalya'nın Augusta limanlanna uğrayacak denizaltı, 23 Kasım'da Türkiye'ye intikal edecek. Kanabük'te izinsiz gösteri «KARABÜK(AA)- Karabük'te, ûniversitelerde uygulanan kıhk-kıyafet genelgesini protesto amacıyla izinsiz gösteri yapan 3 k'işi gözaltına alındı. Dün öğleden sonra Kent Park'ta, kılık-kıyafet genelgesine uymadıklan gerekçesiyle Istanbul Universitesi'ne ahnmayan öğrenciler için izinsiz gösteri yapıldı. İzinsiz gösteriye müdahale eden polis, Şule Uçar (21) ve Reyhan Gök (20) adh öğrencilerle Süleyman Güzel'i gözaltına aldı. Bolu'da trafik kazası • BOLU (AA) - Bolıfda trafik kazasında yaralananlan taşıyan ambulansın, kırmızı ışıkta geçiş üstünlüğünü kullanırken meydana gelen trafik kazasında 12 kişi yaralandı. Kazada, ambulans sürücüsü Bahattin Sunman, hemşire Derya Türkoğlu, ambulanstaki 6 kişi ve diğer otomobillerdeki 4 kişi yaralandı. Otomobilin, henüz kimliği belirlenemeyen sürücüsü, kaza sırasında otomobil içinde sıkıştı. Polis ve halkın çabasıyla yanm saat süren çalışma sonucu otomobilden çıkanlan yaralı, bu kez de Devlet Hastanesi'ne ait ambulanslann yaralılan taşıması nedeniyle uzun süre olay yerinde \ tekletildi. %Sr ten tepki • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Sağhk ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES). Burdur SSK Hastanesi'nde görev yapan Fatma Süsleyen adlı ebenin mesai arkadaşı olan doğum uzmanı Dr. Mehmet Şimşek'in ihmalı nedeniyle yaşamını yitirdiğini öne sürdü. Süsleyen'e müdahale etmek yerine bir otelde eğlenmeyi seçen , doktorun hastanın kan kaybından ölmesine neden olduğunu savunan SES, olay hakkında soruşturma açılmasını istedi. Burdur SSK Hastanesi'nde yaşanan trajedinin "ibret verici" olduğu kaydedilen açıklamada, aynı doktorun daha öncede benzer olaylara neden .olduğu iddia edildi. Sivas'taki dinci kuruluş temsilcileri, Prof. Dr. Koçoğlu'ndan YÖK kararma uymamasını istediler Şeriatçılardan rektöre baskı• Dinci kuruluşlann temsilcileri rektörle görüşürken üniversite önünde toplanan bir grup 'Hainler hesap verecek' diye slogan attı. Temsilciler türbanlı fotoğrafla kayıt yapılması için rektörü tehdit edip istifasını istediler. Yurt Haberleri Servisi -Türban genelgesinin kararlılıkla uygulandığı Sıvas Cumhuriyet Üniversitesi yönetimi şeriatçılann tehdidi altında. Dinci Jcuruluşlann temsilcileri Rektör Prof. Ferit Koçoğlu'nu ziyaret ederek istifa etmesini isterken, dışanda toplanan bir grup ise "Hainler tek tek hesap verecek" diye slogan attılar. Valiliğe yürümek isteyen kitleyi polis engelledi. Cumhuriyet Üniversitesi Rektörü Prof. Ferit Koçoğlu, bir süre önce velilere birer mektup yazarak kayıt yenileme işlemlerini 25 Eylül tarihine kadar yaptırmayan öğrencilerin okulla ilişkilerinin kesileceğini bildirdi. Prof. Koçoğlu, anayasa ve YÖK tarafından alınan türbanla ilgili kararlann metinlerinin de yer aldığı 4 sayfalık mektupta özetle şu görüşlere yer verdi: "Şunu hiç unutmayınız, sizin çocuğunuz bizim de evladınuzdır. Çocuğunuz bize kutsai bir emanetinizdir. Çocuğunuza, bir sorunu olduğu takdirde vönetici . hocalanna rahatlıkla başvurabüeceklerini siz de söyleviniz. Onların sorunlannı başka kişi ve kuruluşlann kendi çıkarlan için isrismar etmelerine müsaade etmeyelim. Evladımızı birlikte koruvalım." Koçoğlu'nun bu mektubuna Sivas'taki dinci kuruluşlann temsilcileri ile öğrencilerden tepki geldi. Önceki akşam Alcabe Kültur Vakfı, Memur-Sen Konfederasyonu'na bağlı il temsilcileri, Edebi Pankart Dergisi, Milli Gençlik Vakfı, Mazlum-Der, Kamu-Sen, Millet Partisi İl Başkanlığı, lkdav Vakfı ve Sefa Vakfı yöneticileri, Rektör Koçoğlu ile görüşerek Gazi ve Erciyes üniversitelerinde türbanlı öğrencilerin kayıtlannın yapıldığını öne sürdüler, Cumhuriyet Üniversitesi'nin de bu uygulamayı sürdürmesini istediler. Rektör Koçoğlu, Yükseköğretim Kurumu'unca (YÖK) alınan karan uyguladığını, bu karara uymadığı takdirde kendisinin görevden alınabileceğini söyledi. Kitle örgütleri temsilcilerinin istifa etmesini istemesi üzerine, Koçoğlu, "Bu ülkede hiç knnsenin okuma hakkı elinden alınmamaktadır. Yaşamın kurallan olduğu gibi eğitimin de kurallan vardır. Bu kurallara siz veya ben hangüniz uymazsak, yasalar işletilir. Bu yüzden bu ülkenin anayasasına ve YÖK'ün almış olduğu kararlara uymak zorundayız" dedi. Yürüyüşü polis önledi Cumhuriyet Üniversitesi Rektörlüğü önünde toplanan öğrenciler ve vatandaşlar ise görüşme devam ederken rektörün ailelere gönderdiği mektubu eleştirerek "Türkiye sizinle rezil oluyor", "Eğitim hakkunız", "Rektör istifa'', "Hainler tek tek hesap verecek", "Maziumlar tek tek hesap soracak" şeklinde sloganlar attılar. Grubun topluca, "Haydin çocuklar gençler kadınlar/ vüksettelim feryadımızı/ Allah sözünü hâkim kılmak için/ Tağutlanyıkalım/ Alev aJan ateş söner mi hiç/ Ozgüriük tiirküleri biter mi hiç/ Göğe savrulan yumruklar/ Zalim gitmedikçe iner mi hiç" diye süren "Ozgüriük Tûrküleri"adlı şiiri okuması gerginliği arttırdı. Rektör Prof. Dr. Ferit Koçoğlu ile yapılan görüşmeden istedikleri sonucu alamayan öğrenciler daha ••• sonra valiliğe yürümek isteyince poüsler grubu cop kullanarak dağıtu. Protestolannı sürdüren grubun Cumhuriyet Alanı'na girişlerini engellemek için de kentte geniş güvenlik önlemleri alındı. IHCde türban genelgesi rafta• TansuÇiller başbakanlık ve başbakan yardımcılıklan süresince üç yılda 185 imam-hatip lisesi, Süleyman Demirel iseon bir yıllık başbakanlığı döneminde 327 imam-hatip lisesi açarak rekor kırdılar. YUSUFZtYAAY Yanm mılyonu aşkın öğrencinin öğrenim gördüğü imam-hatip liselerinde Milli Eğitim Bakanlığf nın (MEB) kılık kıyafet genelgesine u>ulmuyor. İmam-hatip liseleri ve din eğitimi veren çok programlı liselerdeki öğrenci sayısı tüm liselerdekinin yaklaşık yüzde 31' ini oluşturuyor. lslam dinine göre kadınlann imam olamamasına karşın imam-hatip liselerindeki kız öğrencilerin sayısı, erkek öğrencılenn sayısının 2.5 katını oluşturuyor. Başbakanlık görev lerinin toplam süresi içinde en çok imam-hatip lisesini Süleyman Demirel ve Tansu Çiller açtılar. ,, Din adamı yetiştirme gerekçesiyle açılan ve Türkiye'deki şeriatçı örgütlenmenin ideoloji merkezlerine dönüşen imam- hatip liselerinde, Milli Eğitim Bakanlığf nın bu yılın başında yayımladığı türban genelgesi hiçe sayılarak uygulanmıyor. Milli Eğitim Bakanlığı'nın, bakan Hiknıet (Jluğbay imzalı 12Ocakl998tanhve" B.08.0.APK.0. 03.01.00- 360 105- 1998/4 sayılı kılık- kıyafet genelgesinde, "MiDi Eğitim Bakanlığı ve Diğer Bakanhklara Bağlı Okullardaki Görev iilerle Öğrencilerin Kılık ve Kıyafetlerine İlişkin Yönetmelik"in 12. maddesi c fikrasında, "tmam-hatip liselerinde kız öğrenciler, yalnız Kuranıkerim ders saatlerinde başlannı örtebüirler" hükmü yer alı>or. İl ve ilçe Milli Eğitim müdürlükleri ile okul müdürlüklerine ocak ayında gönderilen genelgede. "gerekü önlemlerin alınması, aksi tutum içinde olanlar hakkında yasal işlem yapıhnası" isteniyor. Rekor, Demirel ve Çiller'in Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı olan imam-hatip liselerinden, imam-hatip okullan statüsünde olduklan 1951 yılında Türkiye genelinde 7 adet bulunurken bu sayı siyasal iktidarlann uyguladıklan politikalar sonucu bugün 605'e yükseldi. Eyüp tmam-Hatip Lisesi Müdürii Tahsin Nalbant, MiIB Eğitim Bakanhğfnın kılık kıyafet genelge- sinde, yalmzca Kuranıkerim derslerinde başlannı örtebüeceklerinin beürtümesine karşın kız öğren- cilerin okuldaki bütün derslere türbanla girmelerine ve okul içinde türbanla bulunmalanna göz yu- muyor. Okulun danışma biriminde görev li türbanlı öğrenciler,ziyaretçflerin kayıtlannı ahvorlar. Mü- dür Nalbant konuyla ilgili görüş bildirmekten kaçımyor. Kadıköy tmam-Hatip LJsesTnde de bakan- bğın genelgesi uygulanmıvor. Başbakanlıklannın toplam süresince Adnan Menderes sekiz yılda 19. Bülent Ecevit üç yılda 33, Turgut Özal aitı yılda 9, Mesut Yıhnaz iki yılda 23, Tansu Çiller üç yılda 185 imam-hatip lisesi açtılar. Süleyman Demirel ise toplam on bir yıllık başbakanlığı döneminde 327 imam-hatip lisesi açarak rekor kırdı. îmam-hatip liselerinde ve din eğitimi veren çok programlı liselerde günümüzde 511 bin 502 'si kız, 192 bin 727'si erkek olmak üzere toplam 704 bin 229 öğrenci öğrenim görüyor. lslam dinine göre kadınlann imam olamamasına karşın imam- hatip liselerindeki kız öğrencilerin sayısı, erkek öğrencilerin sayısının 2.5 katını oluşturuyor. Bu durum, üniversitelerdeki türban sorununun belli başlı nedenlerinden birini oluşturuyor. Öğrenci sayısının yüzde 31M imam-hatiplerde tmam-hatip liselerinin de içinde olduğu tüm liselerde ise 2 tnilyon 225 bin 338 öğrenci öğrenim görüyor. Buna göre imam-hatip liseleri ve din eğitimi veren çok programlı liselerdeki öğrenci sayısı tüm liselerdekinin yaklaşık yüzde 31'ini buluyor. Türkiye genelindeki toplam 5 bin 641 genel ve mesleki- teknik liseden 605'i din eğitimi veren imam-hatip liseleri ve çok programlı liselerden oluşuyor. İmam-hatip liseleri ve din eğitimi veren çok programlı liselerin sayısı, tüm liselerin yaklaşık yüzde 10'unu içeriyor. İmam-hatip ve din eğitimi veren çok progTamlı liselerde 18 bin 809 öğretmen görev yaparken, bu sayı tüm liselerde görev yapan 141 bin 431 öğretmenin yüzde 13'ünü oluşturuyor. Konak Kız Imam-Hatip Lisesi türban çıkarmamakta direniyor İzmir'de öğrencüere uyarı cezası İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Izmir Konak Kız tmam-Hatip Lisesi'nde tüm uyanlara karşın türban çıkarmamakta direnen 100 öğrenciye uyan cezası verildi. îzmir Milli Eğitim Müdürlüğü yetkilileri, Milli Eğitim Bakanlığı'nın kılık-kıyafet genelgesine herkesin uymak zorunda oldugunu belirterek, uymayanlar hakkında gerekli cezai yaptınmlann uygulanacağını, bunlara göz yuman yöneticilerin de cezalandınlacaklannı söylediler. 'Genelgeye uyulacak' Türban konusunda geçen yıl esnek davranan okul yöneticileri, bu yü herkesin genelgeye uymak zorunda oldugunu vurguladılar. tzmir Konak Kız unam-Hatip Lisesi'nde okuyan 1500'ün üzerinde kız öğrenciden 100'ünün okul yöneticiîerinin uyanlanna karşın türban çıkarmamakta direndikleri öğrenildi. Bu öğrenciler - hakkında disiplin soruşturması açtıklannı belirten okul yetkilileri, "Okulun başladığı ilk gün tüm öğrencfleri lahk-kıyafet konusunda uyardık. Çoğunluğu uyanlanmızfl olumlu yanıt vererek başlannı açti. Türban çıkarmamakta direnen 100 kadar öğrenci hakkında ise disiplin soruşturması açtık ve kendilerine uyan cezası verildi. Bu ögrencüerimiz verilen cezaya karşın yine başlannı açmazJarsa Ortaöğretim Disiplin ve Ödültendirme Yöneöneliği gereği ikinci kez soruşturma açnacak. Bizier, yasalan uygulayan kişfleriz" şekinde konuştular. Bu arada tzmir Milli Eğitim Müdürlüğü yetkilileri ise tüm okullarda bakanlığm genelgesinin uygulanacağını, okulların sürekli denetlendiğini belirttiler. Yetkililer, genelgeye uymayanlar hakkında soruşturma açılacağmı vurgulayarak, "Genelgeye rağmen başlannı açmamakta direnen olursa elbette öğretmen wya memur ise idari soruşturma, öğrenci ise disiptin soruşturması açüacak. Türban uygulamasında yöneticiler de sorumludur. Göz yuman vönetici oldugunu saptadığunızda, bu yöneticiler hakkında da soruşturma açdacaknr. Bakanüğm genelgesi kesinükle uygulanacak, bu uv gulamada taviz vermek söz konusu degfldir" diye konuştular. SIFIRNOKTASII ORAL ÇALIŞLAR ASSOS - Platon'un öğren- cisi Bithynialı Hermeias, As- sos'un hakanı olan Eubo- los'u öldürerek onun yerine Tyran oldu. Hermeias, aslında öldürüp yerine geçtiği Eubo- los'un eski hizmetlisiydi ve hadımdı. Hermeias, ünlü Yunanlı fel- sefeci Aristoteles'e de öğ- rencilik etmiş ve onunla dost olmuştu. Tyran olur olmaz, Hermeias, Aristoteles'i ders vermek üzere Assos'a davet etti. Sonra da onu kuzeni Pythias'la evlendirdi. Çünkü Aristoteles, Pythias'a âşık ol- muştu. Aristoteles, milattan önce 347 yılında Assos Gymnasi- on'una geldi ve üç yıl ders verdi. Bize bu öyküyü Aristo- Aristo Eniştemiz Oluyor teles'ten 2345 yıl sonra, yani dün, bir başka Assos'lu bilim adamı Profesör Ümit Serda- roğlu'nun, aynı yerde anlat- ması tarihin garip bir cilvesiy- di. 17 yıldır antik Assos'u orta- ya çıkarmak için emek veren Serdaroglu bu öyküyü bitirir bitirmez, gazeteciler sordu, "Hocdm.. yani Aristoteles eniştemiz mi oluyor?" Serda- roglu gülerek başını salladı. Tabii enişteden enişteye fark vardı. Kimisi devlet malını yağmalardı, kimisi de Ege'nin öte kıyısından gelip bilimin ışı- ğını Anadolu topraklanna ta- şımaya gayret ederdi. Assos'un öyküsü, Anado- lu'nun 4-5 bin yıllık özetlen- miş öyküsü sayılabilirdi. Kim- ler gelip, kimler geçmemişti butopraklardan. İki bin yıl ön- ce Assos'ta yaşayanlar, Ida dağlarından borularla şehir- lerine dünyanın en güzel su- lannı akrtmışlardı. 4-5 bin ki- şiye yetecek su olanakları ya- ratmışlardı. Assos'u, Profesör Ümit Ifcerdaroğlu'nun kılavuzluğun- da gezmek ise bizier için bü- yük bir şanstı. 17 yıldır, Assos kazılarının hemen her taşına dokunmuş, şehrin 5 bin yıllık tarihini öyküleriyle özümse- miş Serdaroğlu, "Haydi2500 yıllık antik yolda yünjyelim" dediğinde çok keyiflendik. Assos'ta ilk kazıyı 1881 yı- lında Amerikalılar yapmış. O zaman saptanan binalann ve yapılann ne yazık ki yüzde 80'i yok edilmiş. Assos'un yapılan yıkılıp çevre köylere taş olarak götü- rülmüş. Tophane rıhtımının taşları bile buradaki binalar- dan sökülüp götürülmüş. En büyüktahribat ise 1930-1970 yılları arasında gerçekleştiril- miş. Assos kazılan, 1996 yılın- dan bu yana birden hız ka- zanmış. Eskiden maddi ola- naksızlıklar yüzünden yılda yalmzca bir ay çalışılabilirken, şimdi hemen bütün bir yıl ça- lışılabiliyor. Devreye Efes Pilsen girmiş. Efes Pilsen, diğer bütün özel girişimcilere ömek olacak se- kilde Assos kazılarının gider- lerini üstlenmiş. Bu sayede ancak 4.5 yılda yarısı kazıla- bilen antik tiyatronun bu des- tek sayesinde ikinci yarısı 5 ay gibi kısa birsürede toprak- tan arındınlmış. Profesör Ümit Serdaroğ- lu'na sordum; "Burası dışın- da özel sektör tarafından desteklenen kazı var mı?" "Birküçükkazı dışında neya- zık ki yok." Assos kazısının, diğer özel sektöre örnek ol- ması umuduyla, bu örneği iz- lemelerini diliyorum. BTKdetartısılan rapor 4 Rejıme karşı güç gösterisi'ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -Başbakanlık Takip Kurulu'nda tartısılan türbanla ilgili bir raporda, 'türban eviemlerinin laik devlet ile Türkive'yi İran ya da Afganistan benzeri bir yapıva sokmak isteyenierce bir güç gösterisine dönüştüğu" vurgulandı. "trtkacılaruı türban yasağını kaldutarak laik rejime karşı cumhuriyet döneminin en büyük başansını elde etmek istediği''ne dikkat çekilen raporda "Tiirkiye'de türban tarbşmalan en kısa sürede kesilmeli, seçün propagandası olarak kullanılması kesinlikle engellenmelidir" denildi. Istihbarat birimleri tarafından hazırlanarak Başbakanlık Takip Kurulu'nda tartısılan raporda, türban yasağının sürmesinin gerekliliği vurgulanırken "serbest bırakıhnası durumunda rejimin büyük yara alacağı. türbanın din aduıa İslamın sivasallaştınlmasında kullanıkhğj" kaydedildi. Siyasal İslama koşırt Raporda, Türkiye'de tüiban olaylannın gelişiminin, siyasal islamın gelişimine koşut olduğuna dikkat çekilerek, siyasilerin oy kaygısıyla verdikleri ödünlere işaret edildi. Raporda, şöyle devam edildi: "Genel anlamda denilebüir ki 1980"li ydlann başuıa kadar Türk kadınının bir yaşam taro, bir giyiın tara olarak takılan başörtüsü, bu dönemden sonra İslami bulunmavarak rürbana dönüştürülmeve başlannuşur. Bir noktada türban, İslamın shasallaşmasında mihenk taşı olarak kullanılmışnr. Türban ile, imam-hatip liseleri. flahiyat fakülteleri. baa üniversiteler ele geçirilmiş, devlet daireleri, türbanlı görevfilereahştırümak istenmiştir. Böylece Müslüman kadın ile türban arasında olmazsa olmaz şeklinde bir bağ kurulmuştur. Bjr noktada, 1950'li, 1960'h vel970'KyıÜarda türbansız olan ünhersite gençliği de İslama uvgun kabul edihnemiştir." Bazı tarikatlann türban yasağıyla yaşanacak gerginliği seçün kazanımlanna dönüjştürmek i&tediğine işaret edilen raporda, irticacıların türban yasağını kaldırarak laik rejime karşı cumhuriyet döneminin en büyük başansını elde etmek istediği vurgulandı. Raporda. tarikatlann laik rejımden yavaş yavaş, ancak "demokratik hak ve özgürlükler" adı altında ödün koparma, böylece anayasanın değişmez hükümlerini başka bir yolla geçersiz kılma çabalanna giriştikleri belirtildi. İran ve Afganistan benzeri bir yapı Türban raporunda, aynca şu saptamalara yer verildi: "Türban nedeniyle laik devietle Türldye'yi İran ya da Afganistan benzeri bir yapıva sokmak isteyenler arasında bir güç gösterisi başlamıştır. Devletin her türlü dini faaJiyeti düzenlediği, anayasa ve yasalann izin verdiği tüm hak ve hürrivt'tlcri tanıdığı gerçeği, türban yasağı nedeniyle görmemezükten gelinerek devtetin dinsizlikk suçlanmaya başlanmasu valmzca samimi Müsiumanlarm akunı kanşunp onlan shasallaşarma faaliv etinin bir parcası olarak görülmelidir. Buna bağh olarak denilebflir ki. tarikat lider ve önde geienierinin tamamına vakını gerek İslam gerekse Baü ülkelerini görmüş, en geniş ve en samimi anlamda İslamın yaşandıg] yer olarak Türiaye'nin ifade edüebUecegini anlamışlardır." Türban savunuculannm Batı ülkelerine göndenne yaphklan anımsatılan raporda, ömek gösterilen ülkelerde rejimin güçlü bir kesün tarafından değiştirilmek istenmesi gibi bir amacın bulunmadığının altı çizildi. Türkiye'nin yahıızca irticai unsurlarca değıl, yıkıcı ve bölücü bütün * unsurlar tarafindan taviz vermeye zorlandığına işaret edilen raporda şu değerlendirmelere yeT verildi: "Türidye'de türban tarüşmalan en kısa sürede kesilmeli, seçün propagandası olarak kullanılması kesinlikle engeDenmeli, irticai kesime yönelik yasaklamalar ve mücadelelerin süreceği konusunda kararhhk sürdürülmelidir. Seçün propagandası yapılmasına göz yumulursa ciddi sıkınûlann yaşanacağı açıkür. Hiçbir çağdaş ülkede bu tür ejlem ve girişimler vapümaz. Bunu bilen irticai odaklar, Türkiye'deki geniş hak ve özgürlükleri kullanarak halkı İran ve Afganistan benzeri bir karanlığa sürüklemek istemektedir"
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear