Catalog

27 EYLÜL 1998 PAZAR CUMHURİYET SAYFA 17 İstifa mı? Ulkücu mafya babası Alaattın Çakıcı ıle olan muhabbetı uze- nne Devlet Bakanı Eyup Aşık, hem bakanlıktan hem de mılletvekılliğın- den ıstrfa edryor. Gerek- çesı ıfadesınin alınabıl- mesıymış. Bakanlıktan istifası "sıyasi ahtak" açısından tamam da mılletvekıllığınden nıye ıstıfa edıyor? Evet, ana- yasa, mılletvekılıne ya- sama dokunulmazlığı tanıyorama hâkım kar- şısına çıkmak ısteyen milletvekılını de engel- lemıyor kı. Aşık, otekı mılletvekıllenne "ömek" olacaksa, mılletvekılı ıken kendı rızası ıle hâ- kım karşısına çıkmalı. Meclıs'ın kararına bağ- lı mılletvekılliğınden ıs- tıfasını da mahkum olursa vermelı... Pul parası Antalya Patara'da ışlet- mecilikyapan Mustafa Karaarslan, önce Kal- kan Karakolu'na gotu- ruluyor, oradan polıs gozetımınde Kaş Boluk Komutanlığı'na gonde- nlıyor ve ardından Sulh Ceza Mahkemesı kale- mıne sevk edılıyor. r, Karaarslan, dava- cı olduğu ıçın ba- şına bunlar geiı- yor. Çunku, mah- kemenın davacıyı duruşmaya çağıra- cak davet yazısı ıçın pul parası bulunmuyor! tiektronık posta: som@posta.cumhuriyetcom.tr Tel: 0.212.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97 - Çakıcı'nın defterınden Ecevıt'm telefonu çıkmış. "Fethullah'ın deften gibi desenize!" B ogazlar'dan guvenlı geçış ıçın Başbakan- lık Denız Musteşarlığı tarafından açılan VTS ıhalesı değışık soylentılere yol açıyor Soy- 1 lentılerın başında Başbakan Mesut Yıl- maz'ın danışmanı eskı Denız Kuvvetlen Komutanı Guven Erkaya'nın başında bulunduğu Turk Boğaz- ları Yonetım Ofisı'nce hazırtanan şartnameye gore ıhaleye katılım suresının çok kısa tutulduğu ve bu nedenle 10-15 fırmanın katılması beklenen ıhaleye ancak uç fırmanın teklıf verebıldığı gelıyor L)ç fırmadan HIT'ın teklıfının reddedıldığı ve gerı- ye Atlas-Sımko ortaklığı ıle Loockeed'ın kaldığı be- lırtılıyor En az 30 trılyon lıralık ıhalenın şartnamesı ve danışmanlığı ıçın 1 5 trılyon lıra harcandığı one surulurken ortaya şu ıddıa atılıyor '"Ihale şartnamesının en ılgınç yanı, Boğazlar'da kurulacak sıstem ıçın aranan ozellıklerın Alman- ya'nın Kıel kanalında kurulan sıstemle çok buyuk ben- zerlıkgostermesıdır Atlas-Sımko'nun Boğazlarıçın Boğazlar'daonerdığı proje Kıel'dekı projenın prototıpını çağrış- tırmaktadır" Bu ıddıa, beraberınde şu soylentıyı getırıyor "Kıel kanalındakı sıstemı Atlas fırması kurdu At- las, Turkıye'dekı ıhaleye tek başına gırmek yerıne yanına Koç Grubu ıştırakı olan Sımko'yu aldı Gu- ven Erkaya'nın Koç Unıversıtesı mutevellı heyetı uyesı olması ve buradan da maaş alması boylesı bır ıhale ıçın manıdar bır ortam yarattı " Buyük ıhalelenn soylentısı kuşkusuz buyuk olur Soylentılerı bır kenara bırakalım "Acaba boyle bır ıhale gereklı mıydı" sorusunun yanıtına bakalım Bu yaz, Uluslararası Denızcılık Örgutu IMQ'da, Turkıye'nın Boğazlar'da Gemı Trafık Sıstemı kura- cağı sozu verılınce tabıı kı gereklı oluyor Ancak "Turkıye neden boyle bır yukun altına gı- rıyor" sorusunun yanıtı henuz alınabılmış değıl Istanbul Unıversıtesı oğretım gorevlısı Kaptan Dr Necmettn Akten uluslararası platformlarda bu ko- nuyu gundeme getınyor butçesını zorlayıp trılyon- luk yatırım yapmasının Turkıye'ye haksızlık olduğu- nu vurguluyor Eğer, Boğazlar'da bır sıstem kurula- caksa, gereklı parayı başta sıgorta şırketlerı ve taz- mınat kluplerı olmak uzere taraf olan herkesın ver- mesı gerektığını savunuyor Kaptan Dr Necmettın Akten, şoyle dıyor "Bogazlar'dan serbest geçış hakkınızı kullanırsı- nız, ama bır kazaya neden olursanız, zararsız geçış ılkesını ıhlalden faturasını odersınız Olası bır facı- anın faturası, sıstem ıçın sağlayacağınız katkıdan çok daha fazlasına patlar" Gerçekten de, elâlemın gemısı Bogazlar'dan ra- hat geçsın dıye, parayı neden bız verıyoruz'? Hem de ıhale ıçın bV yığın soylentıye muhatap olarak V SESSÎZ SEDASIZ (!) NVRİKURTCEBE Şevket Demirelin özgün çalışmaları Geçenlerde Cumhurbaşkanı Süleyman Demirelin kardeşı Şevket Demırel e ormancılık konusunda yaptığı ozgun çalışmalardan dolayı Isparta'dakı Süleyman Demırel Unıversıtesı tarafından torenle fahn doktora verıldı Şevket Demırel'ın "ozgun çalışmalar"ını Burdur'dakı arkadaşımız Gülçın llcı araştırdı "Isparta çevresındekı tum karayollannın kenarını ağaçlandırma ışını alan Şevket Demırel'ın dıktığı ağaçlar, suyu tehlıkelı bıçımde azalan Eğırdır golunden sulandıktan sonra kesılerek Şevket Demırel'ın orman urunlerı fabrıkası Orma da gayet guzel bır şekılde değerlendırıldı" Bu arada F Dr Şevket Demırel, torende yaptığı konuşmada yenı "ozgun çalışmalar" ıçın "Bana, Isparta-lzmır ve Isparta-Ankara karayollarını versınler, ağaçlandırayım" dedı HL'li; düpüst, fedekâr, vatansever!Haydarpaşa Lısesı Eğıtım Vakfı'nın tarıfeye bağlı olarak kayıt parası almasını belgeyerek yazmıştık ya Vakfın Başkanı Hayrettin Nuhoğlu, açıklama gonderıp, "Her Haydarpaşalı duaısttur, vatanseverdır, ulkesı ve mılletı ıçın her fedakârlığı yapar Ataturk'un yolundan asla ayrılmaz Bu doğrultuda faalıyetlerımıze devam etmekte olduğumuzu bıldınrız" demış Ne dıyelım Demek "bu kadan da olmaz"ın olduğu gunlere geldık 1 ÇED KOŞESİ OKTAY EKINCI 75. yıl ve TBMM'nin yeni salonu Yenı yasama yılı 1 Ekım'de baş lıyor Mılletvekıllennın ve kamu o>unun bu kez guncel tartışma ko- nusu ıse "yeni çıkacak yasalar" yenne "jeııi TBMM salonu" ola- cak Şımdı umutlar TBMM nın "de- mokratik oturma duzeni" ıçınde venilenmiş olan "elektronık oy- İamalı" genel kurul salonuna bağ- lanmış durumda Daha doğrusu mılletvekıllen ve tartışma ortamı uzennde bu salonun yaratacağı "de- mokratik etkiye..." Çunku genel kurul salonunun ve- nıden duzenlenmesı gereksınımı sa- dece "eskıdığı ıçın" ortaya çıkma- mıştı Bu kararı \eren donemın TBMM Başkanı Husamettin Cın- doruk venı duzenlemenın "gerek- çesinı" basına açıklarken ozetle şun- ları vurguluvordu "A\rupa Parla- mentosu gıbı o\ al bıçımdekı bır sa- londa mılletvekıllen bırbıriennın arkasını değıl \uzunu gorecekler ve daha katılımcı. demokratik bır goruşme ortamı olacak." Cındoruk unbuvarsayımınınge- çerlı olup olmadığun elbette kı onu- muzdekı gunler gosterecek Soz ge- lımı eğer seçıme gıtmeden seçımva- sası v e sıyası partıler > asası demok- ratıkleşme yonunde yenılenebılır- se, duşunceyı ıfade etme \e orgut- "Ccnel kurul salonuna doku- nulmamalıdır Salonu ovalleştır- me mümkun değıldır." Bu büımsel rapora rağmen fıknn- de ısraredenGındoruk "katıhmcı- lık" adına duşledığı o\ al s>alon pro- jesı ıçın once sadece mımar Sezer Aygen'le ılışkı kurdu Bunun du- yulması uzenne de tepkılen yumu- şatmak ıçın yıne sadece 5-6 mıma- rın çağrıldığı "sınırlı katılımh" ozel bır proje ıhalesı açtı Ne var kı bu mımarlar da boyle bırprojeye "yapının anıtsal ve sim- gesel degeri" nedenıyle teklıf \e- remeveceklennıbıldırmışlerdı A>- nca bınanm proje muellıfı olan ve ustehk TBMM bınasını 1938'dekı bır "yarışmayı kazanarak" tasar layan Holzmeıster'e de saygı duy- mak gerekırdı Dahası, yasalarge- reğınce de aynı mımann \ anslerın- den "ızın" almak Koruma Kuru- lu ndan onay ıstemek her şey bır > ana "hukukun ustûnluğü" ıçın zo- runluvdu lşte boylesı bır sureçte ve bır "zor- lama çozum" olarak, Cındoruk'un oval salon dayatması "ulusal ya- nşmaya" açıldı ODTU'den Prof Dr Gönul Tankut başkanlığında- kı jun "oval onenler" arasında en dogru gorduğu tasanmı seçtı ve boy- lece yanşmayı kazanan İlhami Ural TBMM'nin"eski" salonunu dolduran bu milletvekilleri meğer- se salonun şekli vuzunden demokrasiyi yaşatamamışlar.. lenme ozgurluğunu kısıtla\ an \ asa- lar kaldınlabıhrse, Orman-İmar- Koruma-Çevre \e Ozelleştırme yasalanndakı demokrasiyi de bır tur "talan ozgurluğune" donuşturen yağmay a donuk duzenlemeler değış- Onlebılırse mılletv ekıllen değış- mese bıle bırbıriennın yuzune ba- kacaklan şekıldekı bır oturma du- zenı değışiklığının memleket ıçın gerçekten "hayırlı" olduguna da kararverebılınz \ncak şımdılık bu "hayırlı hiz- met" o\ le gorunuy or kı sadece ın- şaatı yapanlara \e yaptıranlara ya- ramış durumda Mılletvekellen bı- le "Bu salonda ıçimız rahat degıl" dıyerek yasama gorevlennı bu Kez de "psikolojık" nedenlerle unuta- bıleceklennı açıkça ıma edıyorlar Göz ardı edilen rapor TBMM Genel Kurul Salonu nun "oval bıçimde" yenıden duzenlen- mesı karan venlırken tm konuda Bilkent Universitesi oğretım uye- lennden Can Kumbaracıbaşı, Tomris Yardımcı, Turhan Kaya- sü ve ISılgun Çarkacı'nın hazırla- dıklan 10 6. 1991 tarıhlı bır rapor vardı TBMM ana bınasının bellı bır zamanı ve bellı bır stılı sımge- leyen "anıtsal bır yapı" olduğu vurgulanan raporda, bınanın ıç mı- mansının de bu stılın de\ amı v e par- çası olduğu belırtılerek şoyle denı- yordu ve Adnan Ural şımdıkı duzenle- menın projesını yaptılar Şımdı TBMM Başkanı Hikmet Çetin dıyor kı "Eskı salon değış- tirilerek bir tarih yok edildi." Ar- dından eklıyor "Yenı salon Mec- lis'in genel miraarisine de uygun degd."(Mılhyet-19 9 1998) Affedersınız. ama bu goruşlenn daha 1991 den ben soylendığını ve hatta mımarlarca da savunulduğu- nu ozetleyen yukarıdakı gelışme- ler yıne sızlenn TBMM'de bulun- duğunuz vıllarda vaşanmadı mı 9 Duyarlı çevreler "Bunu vapamaz- sınız" dıyerek TBMM Başkanlı- ğı >la tartışırken şımdı bu salonu "ıçlerine sındıremeyenler" olarak aynı tartışmay ı neden Meclis Kur- susu'ne zamanında taşımadımz0 Neden henuz "fikir aşamasınday - ken" engellemedınız9 Kım ne der- se desın ne kadar para harcanmış ve hatta "çalınmış" olursa olsun Turkıye nın uy garlık adına ve daha da onemlısı "75. yü onuruna" ya- pacağı tek bır davTanış var Bu salonu hemen ıptal etmek ve yenıden "tanhı duzenıne" getır- mek Yıne 1991 dekı bılımsel ra- porda onenldığı gıbı "sadece elekt- ronık oylanıa duzenıyle ozgun şek- lini ve mımarısinı korumak..." Eğer paranız yoksa emınım kı ulusal bır kampanyayla bu onurlu davTanışa katkıda bulunacak sayısız yurttaş çıkacaktır KlM KtME DUM DUMA BEHÎÇAK behtcakiı turk.net ?&ts&*k?^ P ^ ÇİZGİLİK KÂMtL MASARACI HARBİ SEMİH POROY MIRMIRLAR UĞUR DURAK EVİNJ ASİL 6>İR K£ D»Sİ OUARAK ... TARİHTE BUGÜN MVMTAZ ARIKAN 27Eylul B/N/Ç/ AM/L GÖA/fNÜ 1363 '&A BUGÜN, UMLÜ SihlfCı hJAIL GONEUU, 4S **_ ŞfMOA KALP SEKTBSlNOEN OL&U HARP O/bU- L-U'NU BmREGEK. SÛI/A& SUBAY/ OLAN 60- NEtJLI, 19SO 'OeM/LLl B/K/IC/UK. EtaB/ME *&- TILMIŞn 1SSS-6O YfLLA/St A/SASM/OA EN SÜYÜM. BAŞAE/LA&W/ K4YPEPEM MAIL SÖ- flJEMU, ÇEÇI7Z./ ULUSLA/SAfSASI /GoMIOJfZHl- PlKLEROE BAY&AĞIK4/2f & ££2 0//ZESE ÇEK TtlZMlÇT/. İ3S6 'OAK/ STOCKHOLM ATL/ OUM_ P/yAT OyuNLA/£/NDA /SE/A7~W/A/ ENGELE TAK/LMASf SOMUOU, OÛŞ-£G£/t: /&U-Ç4 *&- M/StfJ/ fCIRM/Ç,AMA yA&4Lt HALPE /477/VA BlK/ejSEK. PAKKU/SİJ TMMAMLAM/ÇT/.GÖ- AJEA/U, O YA/S/ÇM^PA DE&ECEYE Gl/SEt^lE- PANO DENIZ KAVUKÇUOGLU Reza İmamzade'nin doğum günüAğzıma bamya koymayalı neredeyse on beş yıl ol- muştu Hayattaysa "omruuzun", değılse "toprağıbol" olsun, Yeşılkoy Pansıyonlu llkokulu ndakı aşçımız bır- çok arkadaşım gıbı benı de bamyadan soğutmayı ba- şarmıştı Dokuz yaşından ben bamyayı değıl yemek, gormek bıle ıstemıyordum Bırdersçıkışı Reza benı evıne"bamyayemeye'ça- ğırdığında ne dıyeceğımı bılememıştım iyı bır arka- daşımdı Dort yıldır aynı sıralan paylaşıyorduk Koyu sıyah saçlı, kara gozlu esmer, kısa boyuna karşın ol- dukça yakışıklı, cın gıbı bır oğlandı Tahran ın koklu, varsıl aılelerınden bırının çocuğuydu Eskı bır "Ispan- ya savaşçısı" olan hocamız Max Gobel'ın "polıtoloji semınerlerı"nın en başarılı oğrencılerınden bırıydı "1968 ruhu" okulumuzu sarıp sarmalamadan çok da- ha once, Iranlı oğrencılerın devrımcı orgutu CISNU'ya uye olmuş, bır sure sonra da komunıst Tudeh Partı- sı nın saflarına katılmıştı Kolları Almanya'ya kadar uzanan Iran gızlı polısı SAVAK tarafından ızlendığını bı- lıyordu Tahran'dakı aılesı ıle iyı ılışkısı uzun zamandır kesılmıştı 0 Iran'a gıdemıyor, aılesı de Iran dışına çı- kamıyordu Şah rejımının baskı yıllarıydı Donuş yol- larının kapanması Reza yı daha da kamçılamış, "oz- gurlukçu, eşıtıkçı, demokrat Iran" ozlemı onda bır tut- kuya, yaşamsal bır amaca donuşmuştu Çok duygu- lubırınsandı Dılıne kulturune şıınneâşıktı SaltPar- vın Itısamî, Furug Ferruhzâd gıbı çağdaş Iran şaır- lerının değıl Fırdevsî, Enverî, Hakanîgıbı "Bazgeşt- ı Edebı" şaırlerının şıırlerını de ezbere bılıyordu Söz- lennı anlamasam da kulağıma hoş gelen lehçesıyle soz- cuklerı şarkı soyler gıbı yayarak okumasından hoşlarv dığımı bılır, bana şıırler okurdu Farsçada gule "gol", bulbule "bolbol" dendığını ondan oğrenmıştım "Ama bugun doğum gunüm" deyınce benım ıçM akan sular durmuştu Dost hatırı ıçın değıl bamya çığ tavuk bıle yenırdı Pekı deyınce çok sevındı O akşam elımde, dar oğrencı butçemden severek aldığım ar- mağanım, evınegıttığımde benı kapıda boynuma sa- rılarak karşıladı Kuçuk odasında Reza, ıkı Iranlı arka- daşı, bır de ben, dort kışıydık Keyıflı bır gece geçır1 - dık Onca yıl sonra ılk bamya yemeğımı o gece Re- za nın evınde yedım Kendısı pışırmıştı Bızım alışık ot^ duğumuz lezzetten farklı bır lezzetı vardı Nasıl pışır- dığını sorunca uzun uzun anlatmıştı Yemek kendı bu- luşuydu Önce bır avuç nohutu ılık suda dort saat kâ- dar ıslatmıştı Bır tencerede kızdırdığı zeytınyağda bir kılo kadar orta boyda doğranma.mış soganı pembe»- leşınceye kadar kavurmuş, sonra tencereye strasıyla ıkı dış ezılmış sanmsak yanm kılo soyulup ın parçaı lara bolunmuş domates yarım lıtre domates suyu, tuz, ıkı kaşık lımon suyu uç kaşık kırmızı şarap ve burv ları ortecek kadar su koymuştu Kapak altında kırk dar kıka kadar kaynattıktan sonra bunlara nohutu, yarım kılo bamyayı ılave etmış bırer tutam dağ kekığı ve ka- rabıberle baharatlayıp yırmı dakıka pışırmıştı Tarıfı kuçuk bır kâğıda not etmıştım Bu yemeğı Alman- ya'nın unlu kırmızı şarabı "Trollınger"m eşlığınde, bol tereyağlı pılav ve fırında kızarmış kuzu etıyle bıriıkte yemıştık Reza o gece ıçtıkçe coşmuş, şarkılar turku; ler soylemıştı Yirmı dort yaşına gırıyordu /' Reza Imamzâde on uç yıl daha yaşadı 1970 yılın- da okulu bıtırdıkten sonra Frankfurt'a gıtmıştı Pırıl pı- rıl zekâsı ve olağanustu çabasıyla doktorasını uç yıl- da tamamladı 1979 yılında Humeynı, Fransa surgu- nunden Iran'a donerken, o unlu bır otomobıl fabrıka^ sının ekonomık planlama bolumunde yonetıcı olarak çalışıyordu Evlenmış, bır kızı olmuştu İyı kazanıyot, bahçe ıçtnde, mustakıl, ıkı katlı br evde oturuyordu Ama ne "mutlu bıraıleyuvası" ne de "kanyer" Reza'yı ınançlarından duşuncelerınden dunyaya yurduna, ınsanlarına karşı sorumluluklarından çarkettırmedı Evınde buyuk bır kıtaplığı vardı Okuyor, yazıyor, ure* tıyordu Donemın Iranlı bırçok solcu aydını gıbı "Şaha karşı mucadelesınde" Imam Humeynı'yı desteklemış- tı Dunya bır "Islam Devnmı"ne ılk kez tanık oluyordu Nedır ne deöıldır daha once yaşanmış, ders alınacak, çtkartılacak nıçbır ornek yoktu Irak-lran Savaşı baş- ladığında Humeynı rejımının olumsuzluklannı gorme- ye başlamış olsa bıle "savaş sırasında" bunu dıllen- dırmenın "yurtseveriıkle bağdaşmayacağım" duşunu- yordu Kendı mantığında belkı de haklıydı arkadaşım Bılemıyorum Bunu sorgulamak, yargılamak şımdı be- nım ıçın o kadar zor kı 1 Reza, 1982 yılının sonbaharında Iran a dondu Uye- sı olduğu Tudeh Partısı "devnm"\ desteklemış, Iran hal- kını "Islam cumhunyetı" Anayasası na "evef'" oyu ver- meye çağırmıştı Anayasa kabul edıldı Nevarkı.ara- dan yıllar geçmış bu arada rejım guç kazanmıştı Hu- meynı 'nın artık "payandalara" gereksınımı kalmamış- tı 1983 yılında "so/'a karşı "cıhat emn" verıldı Şıı mollalar kendılerını ıktıdara taşımış olan "müttefikle- nne" karşı saldırıyageçtıler Solcuların gorevı sonaer- mıştı' Bırer bırer kılıçtan geçırıldıler AsıTdılar Yokedıl- dıler Mollalar, Reza'yı benım can arkadaşımı Tah- ran'ın bır kenar mahallesınde, bır çıkmaz sokakta kıs- tınp uzenne benzın dokerek dın dın aynen Sıvas'ta Ma- dımak'takı canlarımız gıbı yaktılar Reza'nın saçının tekbırtelı onların topundan daha değerlıydı Kımse kusura bakmasın' Onların turbanlarına, sarıklarına, cuppelerıne tırnak kadar saygım yok benım' Olma- yacak da1 Bu "pazar yazıst" daha keyıflı olmalıydı Bılıyorum Bu tatıl gununde canınızı sıkmamalıydım Lutfen ba- ğışlayın benı 1 Dun akşam eskı bır kıtabı kanştırırken "bamya tarrfı" çıktı ıçınden Uzerıne not duşmuşum Bugun Reza'nın doğum gunu Anlıyor musunuz'' (Faks:0216-418 8410) B U L M A C A SEDAT YAŞAYAN SOLDANSAĞ4 V Buyuk kent ber sensı Kımı hur ma ağaçlarının ozunden çıkanlan ve pınnç gıbı kul- lanılan nışastalı madde 2/ \fn ka da bır ulke Adları a\Tiı olan lardan her bın 3/ Bılgısızlık kultur suz kımse \ ur dumuzun Goller Yöresı ndebırgol 4/ 'Bırvosmage çıvorkaldınmdan Kufûrler jarkı lar turkuler -atmalar (Or han\elı) Bırbarajınfaz- la su-vunu akıtmak ıçın ya pılan duzen 5/ Marangoz- İann dort koşe delık açmak ta kullandıklan araç 6/Ba lık ağlannın alt \ e ust \ an lanna geçınlen keçı kılından yapılmışıp Bırsanatja- pıtındai!>lenenanakonu 7/ Çöl ortasmda bıtkılı alan Doğanm neden olduğu \ ı kım 9/Yankı "İapıcıhk ta doknalann kaymasını on- lemek ıçın bunlann eteklenne moloz taşıyla orulen kaplama | YUKARTOAN AŞAĞIY A 1/ Halka bıçımınde mercan kay alığı Bakla ıçıyle vapılan bır ye- mek 2/ Içınde maden ergıtılen kap Antmetık hesap yapmam kullanılan bırçok devıngen parça dızısıvle donatılmış duzenek 3/Gumuşun sımgesı Genışlık bolluk 4/Bırdenbıreorta\açı- kan ruhsal darbe Çok anlamı olan bır sozcuğun ıvı anlamını kul- lanır gorunerek kotusunu ongorme 5/ Kurku değerlı bır vaban kedısı 6/ Pamuk ıplığınden yapılan kalınca kılım Doğu Ana- dolu'da bır ırmak II Duşmanhk Demınn sımgesı 8/ Halk dı- lınde sıkıntı dert anlamında kullanılan bır sozcuk OrtaAna- doludabırgol 9/Bırılımız Yapraklançaygıbıhaşlanarakıçı- len bır Guney Amenka bıtkısı