25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyef İmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yaym Yönetmeni: Orhan Erinç • Genel Yayın Koordinatörü1 HikmetÇe- tinkaya # Yazıışleri Müdürü: İbrahim Yıldız 0 SorumJu Müdür: Fikret İlkiz # Haber Merkezı Vlüdürii: Hakan Kara 9 Görsel Yönetmen: Fikret Eser btihbarat Cengiz V ıldınm • Ekonomı: Mchmet Saraç # Kıiltür Haodan Şenköken • Spor Abdülkadir \ ücefanan • Makakler Sami Karaören • Dûzeltme. Abdullah V aocı • Fotograf Erdoğan Kös«oğlu 9 Bılgi-Belge Edibe Buğra 9 Yurt Haberlen. Mehmet Karaç Yayın Kurulu. İlhan Selçuk (Başkan). Orhan Erinç, Oktay Kurtböke. llikmet Çetinkaya, Şükran Soner. Ergun Balcı. tbrahim Yıldız, Orhan Bursah, Vlustafa Balb». Hakan Kara. AnkaraTemsılcısi: Mustafa Balba> Atatürk Buhan No: 125, Kat.4. Balcanlddar-AnkaraTel. 4195020(7hat). Faks- 4195027 9 îzmir Temsılcısi: Serdar Kızık, H. Zı\a Blv. 1352 S 2 3 Tel-4411220. Faks: 44191P 9 Adana Temsılcisı: Çetin Yiğenoğlu, tnönü Cd. 119 S. No: 1 Kat: 1. Tel. 363 12 11. Faks: 363 12 15 Müessese Müdürii: Üstün Akmen 0 Koordınator Abmet Korulsan # Muhasebe Bûlent YenerOldarc Hıiscvin Gürer • bletme Önder Çelik • Bılgı- lşlem \aü İnaJ # Bılgısa\ar Sıstem. Müriivet ÇiIer#Sanş: Fazüet Kııza MED1A C: • Yönetım Ku Başkam - Genel Müdür Gül Erduran # Koordınator R Işıtman 9 Genel Mudür Yardım. SevdaÇoban Tel 514 07 5 5139580-513S46O-61,Faks 5138 V.ayımla\an >e Basan: Yenı Gun Haber Aıansı, Basın *e Yaymcıhk A.Ş Turkocağı Cad W 41 Cağait-ğlu 34334 lst"PK.246 Istanbui fel 10 2121 512 05 05 (20 hat) Faks lO 212) 513 85 95 EYLÜL 1998 tmsak:4.51 Güneş: 6.23 Öğle: 13.11 Ikindi: 16.50 Akşam: 19.46 Yatsı: 21.12 www.cumhurivet.com Filistin'le eğitim işbirljğj • ANKARA (AA)-Milli Eğitim Bakanlığı ile Filistin Yükseköğretim Bakanlığı arasındaki eğitim işbirliğini öngören anlaşma. Resmı Gazete'de yavjmlanarak yürürlüğe girdi. Her iki ülkenin yükseköğretim ve araştııma kurumlan arasındaki işbirliğini geliştirmeyi amaçlayan anfaşma. fakülte elemanlan ve uzmanlannın. üniversite öğrencileri ve üniversite mezunlannın. akademik yayın. bilgi \e belgelerin değişimi ve araştırma projeleri alanlannda işbirliğini öngörüyor. Protokole göre. Türk tarafı heryıl birgrup Filistin adayına üniversite öğrenimi sırasında ve mezuniyeti sonrasında burs verecek. Nemrut'un dramı • KÂHTA (AA) - Nemrut Dağı'nın2bin 150 metrelık doruğunda bulunan 2000 yıllık Kommagene Krallığı döneminden kalma dev boyutlu heykeller. ziyaretçilerin "hatıra fotoğrafı" aksesuvan haline geldi. llgisizlikten. korumasızlıktan ve doğal olaylardan dolayı tahrip olma süreci yaşayan hevkellerin üzerine çıkıp fotoğraf çektirenlerin yanı sıra piknik malzemelerini heykellerin üzerine bırakanlara da rastlanıyor. Nemrut'a dev boyutlu heykellen görmek. dünyanın en güzel güneş doğuşu ve batışını izlemek için gelenlerin ayakta. üzerinde insan ve hatta piknik malzemesi bulunmayan heykel fotoğrafı çekme çabalan çoğu zaman bir sonuç vermiyor. Yurt kayıtları başladı • ANKARA (AA)- Yükseköğrenım JCredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğü'ne bağlı yurtlara kayıtlar başladı. İlk defa bir yükseköğretim kıırumunu kazanan ve Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığf nca yurtlara asil listeden yerleştırilen öğrencıler. 18 Eyfül'e kadar yurt müdürlüklerine istenen belgelerle birlikte başvuracaklar. Sanlık yayıldı • ANKARA (ANKA) - Sağlık Bakanlığı TemeJ Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından yapılan araştırmada. Türkiye'de sanlık hastalığının çok yaygın olduğu ortaya çıktı. Araştırmada. 18 yaşın altındaki nüfusun yüzde 92'sinin farkında olarak ya da olmayarak A tipi sanlık geçirdiği kaydedildi. Türkive'de 5 milyondan fazla ınsanın B tipi sanlık virüsü taşıdığı kaydedilen araştırmada. heryıl doğan 1.5 milyon bebeğin 250 bininin de B tipi sanlık ile doğduğu belirtildi. Okullarda ünite dergisi ticaretinin 1 Temmuz'da sona ereceğini duyuran bakanlığı, dergi lobileri etkilemeye çalışıyo MEB'e 2 frflyon Kra için baskıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -Milli Eğitim Bakanlığı. öğrenci ve velileri sömürüyle karşı karşıya bı- rakan ve yüzlerce okulda "eğitimin ana unsuru" 1 haline getirilen dergi ticaretine son veriyor. Dergilerin okul kantin ve kooperatiflerdeki sa- tışına 1 Temmuz 1998 tarihi itiba- nyla son verilirken dergi lobileri. bakanlık yasağının delinmesi için Milli Eğitim Bakanlığı'nabaskj yap- maya başladı. Ilköğretim okullannda öğrenci- lere zorla satılan ve 2 trilyonluk pa- zar oluşturan ünite dergilerinin 1 Temmuz 1998'dekantinlerdesatışı- nın yasaklanmasının ardından. ya- yınevleri yeniden okullara girmek is- tiyor. Dergilerin yeniden okul kan- tin ve kooperatiflerınde satılması için bakanlığa baskı yapan dergi lo- bileri. üst düzey bürokratlarla görüş- meye başladı. Dergi tahsildarüğı Dergi yayınevlerinin çıkarteklif- lerini kabul eden bazı öğretmenle- rin de "dergi tahsildarlığnıa'" başla- dığı öğrenilirken dar gelirli velile- rin dergi almaya zorlanarak güç du- rumda bırakıldıgı kaydedildi. Öğrenci velileri, yardımcı eğitim aracı niteliğindeki dergilerin diğer eğitim araçlan gibi kitapçılarda sa- tılması isteminde bulundular. Veli- ler, "Veliler, hiçbir biçimde zorlan- Dergilerin yeniden okul kantin vew Uergılenn yeniden okul kantin kooperatiflerinde satılması için bakanlığa baskı yapan dergi lobileri, üst düzey bürokratlarla görüşmeye başladı. mamalıdır. Bakanın bizi dergi sö- mürüsünden kurtarmasını bekliyo- ruz. Ancak görünmeyen güçler sa- yın bakana bugünlerde >oğun bas- kılannı sürdürmekte ve sonuç alma aşamasına gelmektedir. Yeni bir kı- lıf bularak okullara girmenin yoüa- nnı anyoriar ve korkuyoruz ki ba- şaracaklar" diyerek endişe ettikle- rini belirttiler. Birçok öğretmenin dersleri dergi- lerden işlemeyi alışkanlık haline ge- tirdiğini vurgulayan veliler şunları söylediler: "Okul yöneticileri, öğretim jilı ba- şında velilerden, diğer okul giderle- ri ne ek olarakyıllık dergi paralan al- maktadır. Öğrenciiere tiim dersle- rin kitaplanm aldırdıktan sonra, ki- taplann kötü birer kopyası olan bu dergiler, ısrarla neden öğrenciiere satılmak isteniyor? 2 trihonluk pa- zar oluşturan dergilerin, yayıncılar kanalıyla bazı okul yöneticisi, öğret- men \e hatta bazı bakanlık yetkili- lerine çıkar sağladığı şüphesi du\ u- >oruz." 11 E> lül tarihü genelge Milli Eğitim Bakanlığı 11 Eylül 1997 tarihü genelgesinde. okul yö- netimi ve öğretmenlerin hiçbir şe- kilde dergi alımını önermeyeceği. öğrenciyi yönlendirmeyeceği ve der- gi alım satımında bulunmayacağını duyurmuştu. Ders aracı olarak tav- siye edilen dergilerin 1 Temmuz 1998 tarihine kadar okul kantin ve kooperatiflerinde satışına izin ve- ren bakanlık. yeni "okul kooperati- fi ana sözleşmeleri" yapılmasını c önlemişti. 3 Eylül 1997 tarihü g< nelgesinde de dergilere bağlı eğit min öğrenci geüşimini önleyece| uyarısında bulunan bakanlık şöyl demişti: "Oğrenci dergilerinin ders kitap lanndan çok kullanıldığı ve okullar da öğrenci dergilerine bağlı kalındı ğı anlaşılmaktadır. Tek tip kavnağ; bağlı olmak, öğretmen merke/li der işleme >öntemine gidilmesine ve ası derskitaplannm daha az kullanılma- sına neden olmaktadır. Bu nedenlt yardımcı eğitim aracı niteüğindek] dergilerin alınmasında ve kuilanüma- sında öğrenci ve velilere kesinlikle baskı yapılmayacaktır.'" İzmir Uluslararası Fuan amacından sapsa da kente getirdiği canlılıkla adından söz ettiriyor 67 yaşmdaki fiıarda 4 panayır 9 görüntüleri • Geçen yıl büfeye smırlama getiren İZFAŞ ve belediye yönetimi, seçim dönemine girilmesiyle birlikte bu sınırlamayı tamamen kaldırdı. Fuann en büyük kapısı olan Basmane girişinden itibaren başlayan büfelerden yayılan kokular, Kültürpark'ı etkisine aldı. MERİH AK İZMİR - Izmir'in yazla birlikte başlayan durgun yaşamına canlılık getiren fuar. pana- yır görüntüsünden kurtulamıyor. Ülke katı- lımlannın sadece görüntüde kaldığı fuara or- ta gelirli yurttaşlar büyük İJgi gösterirken fu- ann giderek kimliğini yitirdiği gözleniyor. İzmir bir "uluslararası" fuan daha yaşıyor. Göreve geldiği günden bu yana kenti hep "fiı- arlar ve kongreler kenti" yapma hedefini di- le getiren İzmir Büyükşehir Belediye Başka- nı Burhan Özfatura. fuardaki bürokratlanyla 67 yaşma basan etkinliği panayıra çevirdi. Ge- lişmiş ülkelerin giderek azalmaya başlaması. fiıann kalitesinın düşüşünün en büyük göster- gesi olarak nitelendiriliyor. Ekonomik olarak Türkiye'den kötü durumda olan ülkelerin bü- yük ilgi gösterdiği fuar, bu ülkelerin standla- nnı "Mahmutpaşa Pazan"na çevirmesiyle "ilginç görüntülere" sahne oluyor. Egzotik ürünler Standlann açılmasıyla birlikte alışveriş hü- cumuna başlayan Izmirliler, Uzakdoğu'ya git- meden bu ülkelerin "egzotik" ürünlerini ev- lerine götürebiliyorlar. İZFAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Geüşmiş ülkelerin giderek azalmaya başlaması, uluslararası nitelikteki İzmir FuarTnın ka- litesinin düşüşünün en büyükgöstergesiolarak nheiendirüiyor.(Fotoğraf: OZAN YAYMAN) Boyacıoğlu'nun fuara yıllardırkatılmayan Fran- sa'ya, göreve başladığından bu yana "savaşaç- masr ve bu ülkeyi bu yıl fuara "kabul etme- mesi" kuşkusuz yılın en dikkat çeken olayıy- dı. Buna karşın Fransız kökenü şirketlerin fu- arda yeralması Boyacıoğlu'nun bu konuda ne kadar "samimi olduğunu" gösterdi. Ülkelerin hepsinin birpavyondatoplanma- sı, katılımın aslında ne kadar düştüğünün bir göstergesi olarak nitelendiriliyor. Boyacıoğ- Iu ve ekibinden önce kendilerine ait pavyon- larda ülkelerinin teknolojik ürünlerini sergi- leyen ülkeler, son dönemlerde turistik tanıtım yapan broşürlerini ziyaretçilere vererek fiıan değerlendirmeye çalışıyorlar. BM ilk kez kahlıyor Fuann en çok ilgi çeken standlanndan bi- risi hiç kuşkusuz bu yıl ilk kez katılan Birleş- miş Milletler. BM çatısı altında toplanan tüm örgütlerin çalışma dokümanlannın bulundu- gu stand ziyaretçilerin büyük ilgisini çekiyor. Alışveriş sadece pavyonlarda olmuyor. Ge- çen yıl büfeye sınırlama getiren İZFAŞ ve be- lediye yönetimi, seçim dönemine girilmesiy- le birlikte bu sınırlamayı tamamen kaldırdı. Fu- ann en büyük kapısı olan Basmane girişinden itibaren başlayan büfelerden yayılan kokular, Kültürpark'ı etkisine aldı. Milyarlık otomobillere ilgi Fuarda yine değerleri trilyonlara yaklaşan ağır iş makinelerinin yanı sıra milyarlık oto- mobiller, su antma sistemleri yurttaşlann bü- yük ilgisini çekiyor. Fuara gelen yurttaşlann en çok ilgi gösterdiği yerlerin başında milyar- lık araçlann bulunduğu standlarla. elektronik eşya standlan geliyor. Eşantiyon dağıtan stand- larda da bu saatlerde büyük izdiham yaşanı- yor. Fuar içinde yer alan lunapark. ilgınin yoğun- laştığı yerlerden biri. Aynca, fiks mönüsü 10- 25 milyon üra arasında değişen gazinolann et- rafındaki yeşillikler de ünlü sanatçılann kon- serleri sırasında piknik alanına dönüyor. Ki- mi çok sev diği sanatçıya kapıdan girerken do- kunmak. kimi de yüzünü görmese bile sade- ce sesini duymak için gazinolann etrafını dol- duruyor. Üzerinde "Allah"yazan koyun bu yıl da fu- ann konuğu. Koyunun önünde dua edenler. ka- labalığın arasında kendilerine tenha yer bul- maya çalışan sevgililer, sanatçılann afişleri- nin altında toplanan gençler. havuz basında yor- gunluk atanlar... lzmir'in durgun yaşamına hareket getiren İzmir Uluslararası Fuan 67 yaşında. I. Iktisat Kongresi'nden sonra Atatürk'ün isteğiyle oluşturulan fiıar, amacından sapsa da kente ge- tirdiği canlılıkla kendisinden söz ettirmeyi sürdürüyor. Ç E V R E B A K A N L I Ğ I O L A Y A EL K O Y D l f yol yapınu dıırduruldu ÖZCANÖZGÜR MUGLA-Göcek koylanndan Sar- sala Koyu'na Dalaman'dan yol açıl- masına tepkiler sürerken, yol çalış- ması Özel Çevre Koruma Kurulu ta- rafından durduruldu. Muğla V'alisi A. Cemil Serhadlı yolun asfaltlan- mayacağını belirtirken. "Orada ye- ni bir yol açümadı. \ ar olan yol ıslah edildi" dedi. Özel Çevre Koruma Bölgesi için- de yer alan veyatınmcılann "tahsis" yollan aradığı Göcek koylanndan Sarsala Koyu'na açılan yola Çevre Bakanlığı el koydu. Yolun asfaltlanmasımn söz konu- su olmayacağını açıklayan Muğla Valisi A. Cemil Serhadlı şunlan söy- ledi: "Bu yol yeni açdmış bir yol değil. Zaten orada bir vol vardı. Yöre hal- • Muğla Valisi Cemil Serhadlı yolun asfaltlanmayacağını belirtirken. "Orada yeni bir yol açılmadı. Zaten orada bir yol vardı. Var olan, ıslah edildi" dedi. kı bu yolun ıslah edümesini istedL Ta- lep doğrultusunda i; Köy Hizmetle- ri Genel Müdürlüğü yaünm prog- ramına alındı. Program çerçevesüı- de genişletme ve iyileştirme çalışma- ları devam ederken, bölgenin doğal SİTolması nedeniyleÖzel Çevre Ko- ruma Kurumu'nca çalışma durdu- ruldu. Daha sonra İzmir2 Nolu KüJ- tür ve Tabiat Variıkiarını Koruma Kurulu'nun koşullu izni ile çalışma- lara yeniden başlandı. Kurul karan geregince >olda asfaltlanıa yapılma- yacak. tölun 3.5 kilometrelik kısmı genişk-tüip,iyileştirilmiş bulunuyor." "Dağ köyleri yol beklerken, koy- larda orman yollan asfaltianıyor" iddialannı dayanıtlayan Muğla Va- lisi Cemil Serhadlı, en çok köy yo- lunun kendi döneminde ele alındı- ğmı vurgulayarak sözlerini şöyle sürdürdü: "Göreve başladığun I996yılından bu yana köy yollan ve köy içme su- lanna büyükağırlıkverildLÖzdİda- re bütçesinden köy yollan için 1995 vılında 20 mihar 200 miKon lira ay- nlırken, bu pa>' 1996'da 90.5 milyar liraya, 1997'de 278.5 müyar liraya, 1998'de ise 400 miryar liraya çıkanl- dL Heryıl yaklaşık 50 kilometrelik köy yolu açıvoruz, 250 kilometrelik köy yolu asfaltlıyoruz. 100 kilometrelik yolun onartmı ve 3 bin kilometrelik yolun bakımını yapabiliyoruz." Yüzyüın enerji kongresi ABD'de düzenlenecek ANKARA (UBA) - Dünya Enerji Konseyı (DEK) tarafından üç yılda bir düzenlenen enerji kongrelerinden 17.sinin 13-18 Eylül tarihleri arasında ABD'de, enerji sanayiinın kalbi ve dünyanın enerji başkenti olarak nitelendirilen Houston-Teksas'ta yapılacağı bildirildi. Dünya Enerji Konseyi Türk Milli Komitesi'nden edinilen bifgiye göre. DEKin kuruluşunun 75. yılına rastlayan bu kongre, yüzyılın en büyük enerji kongresi olacak. Enerji ve Teknoloji ana temalannın işleneceği. enerji sorunlannın tüm yönleriyle tartışılacağı kongreye 100 ülkeden 8 bin delege ile enerji bakanlan ve diger devlet yetkililerinin katılacağı bildirildi. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in katılması ve Küresel Enerji konusunda bir konuşma yapması beklenen kongrede. birçok teknik rurun. sosyal ve külrürel etkinliklerin de yer alacağı kaydedildi. 19 bin metrekarelik bir alanda açılacak olan Enerji Sergisi'ne Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığf nın da katılacağı bildirildi. 30 Ağustos'ta coşkulu konsei] Zülfîi I ivantli. "30 Ağustos Zaler Ba>ramı" nedeniyle önceki gece Ze>tinhurnu Kazlıçeşnıe ( Meydam'ııda \erdiği "üeretsi/ lıalk konscri"yle binlerce | kişiye seslendi. l.ivancli, "Mğidinı M Aslanını Burda Yatı\or~ adlı paıçasını - ~ - *• hoııılnılı saldın sonııcu \aş;nnını yitiren <;a/etenıi/ yazan " l ğur Muıucu" anısına yorumladı. İ nlü sanatçı konstr sırasında "e/an" sesini duyması üzerine yeni parçasına başlanıayarak kısa bir ara \vrdi. Livaneii'nin şarkılannı ' seslendirdiği sırada «erçekleştirilen "ha\ai fişek" gösterisi ise konsere a> n bir renk kattı. (Fotoöraf: AYKUT i 1 Bereket Tanrıçası'nın rahmine 'banş'düştü e-posta : tan (a prizma. net. tr IŞILOZGENTURK Ege her zaman şanshdır. Ege'de deniz güzeldir. Ege'de toprak ger- çek bereket tannsıdır. Bir ekersin on verir. Ege'de insanlarağızdo- lusu güler. Ege'de düğünler şen- likli olur. Ege'de evlerden mutlu kahkahalar yükselir. Çünkü Ege'de herkes için yapılacak iş. herkes için işlenecek toprak var- dır. Egeli geleceğinin güven altın- da olduğunu bilir. O göç etmez. o topraklanndan zorla sökülüp bilmediği diyarlara gönderilmez. Bu nedenle Egeli güzel ev ler ya- par. Güzel bahçeler yapar. Egeli. yaşamın kendine veril- miş bir nimet olduğunu bilir. Bu nedenle öbür dünyayla pek ilgi- lenmez. Bu dünya> ı elinden gel- diğince iyi yaşamaya çalışır. Ege kendisine başka toprak- lardan gelenleri de değiştirir. On- lan daha yumuşak. daha hoşgö- rülü kılar. Bu nedenle Ege'nin köv lerinde Fransız turizmcisi El- le Hanım'la Van'dan gelen taş us- tası Halil'in aşkını kimse yadır- gamaz. Bu nedenle annesiyle birlikte Ege'de tatil geçirmeye gelen spas- tik Arnaud, çevTesini saran, ona Türkçe güzel sözler söyleyen, onu sevgiyle kucaklayan yöre hal- kını görünce. ilk kez kendine ait bir isteği söylemeyi başanr. Ağ- layarak. "Ben buradan gitmekis- temhorum. Hep burada vaşamak istiyorum'* der. Arnaud'un annesi sevincinden ne yapacağını şaşınr. Hemen o an karar verilir ve Arnaud bir ay da- ha Ege'de kalır. Bir ay daha kom- şunun oğluyla birlikte eşeğe bi- nip. "düt düt", oynar. Ege sevdanın da, sevginin de kıvnıetini bilir. Bu nedenle kim- se "Ben denizfoklanyla seviştim" diyen balıkçı Hüsevin'i ayıpla- maz. Kimsenin aklına "Acabaya- lan mı söylüyor" diye sormak gel- mez. O, fokla seviştim, diyorsa, sevişmiştir. Gene güzel Zeliha'nın bû'tün gün gözünü kırpmadan denize bakıp, bir türlü gelmeyen sevgi- lisini beklemesi, bütün Egelilerin derdi olur. Aralannda gizli gizli toplanıp konuşuriar. "Ne yapsak ne etsek de şu Ze- liha kızı bu sevdadan vazgeçir- sek?" Egeli oyunu sever. Üç dört Ege- li bir araya geldiklerinde zeybek oynamadan edemezler. Zeybek oynamayı beceremeyen biri mec- lislerin dışına düşer. Ağzıyla kuş tutsa dışlandığı meclise geri dö- nemez. Başannası gereken tek şey vardır: Zeybek oynamayı öğrenmek. Zeybeğin de tıpkı Ispanyolla- nn flamenkosu. Arjantinlilerin tangosugibi kurallan vardır. Ku- rallan öğrenmek emek ister. ça- ba ister. Ama kim ki. Egeli mec- lislerinden dışlanır o zaman zor- luk filan v ız gelir. Altı ayda öy- lesine çalışır ki. iyi bir zeybek oyuncusu olup meclisine geri dö- ner. Egeli, haremlik selamlığı hiç sevmez. "Tann insanoğlunu iki cins olarakyaratnuşsa bir hikme- ti var", diyerek meclislerini kadın- lı erkekli kurarlar. Bu nedenle meclislerinde kahkaha, işv e, söz. saz hiç eksik olmaz. Balkabağı çi- çeğınden yapılan ze>tinyağlı dol- ma da. Egeli gece yaşar. Gündüz se- rin av lularda çoluk çocuk hep bir arada gündüz uykusu uyurlar. Bu uykudan orüan padişah gelse kal- dıramaz. Bu uykunun gençlik, güzellik uykusu olduğunu pek birbilirler. Uykulannakanşacak olana Vehbi Koç'u. İsmetPaşa'yı ömek verirler. Bu örnekler kar- şısında da hiç kimse söylenecek tek bir lafbulamaz. Ege'de dağ taş tarihi eserdir. Her üç adımda eski bir uygarlı- ğın kalıntılannarastlanır. Herkö- şede bir açıkhava tiyatrosuylakar- şılaşılır. Egelilereski mermersü- tunian evlerine merdiven yap- mak için kullanırlar. Kovanın içinde duran tas da ih- timal MÖ 2. yüzyıla aittir. Egeli bütün taşlan, bütün otlan, bütün denizleri sever. Bu nedenle Ege'den yola çı- kan bütün yelkenliler dünyanın her yerine bir Ege türküsü götürür. Kısaca Ege şanshdır. Toprak, deniz ve gök tannsının en sevdi- ği çocuğudur. Yazımdan anlaşıldığı gibi şu anda Ege tieyim. Torbalı 'nın Ya- zıbaşı beldesinde. Ege 'de bereket tanrıçasının rahmine bu kez ba- nş düşmüş. Egeli kadınlar yü- reklerindeki barışı gitelim pano- lara işlemişler. Güneşli bir son- bahar gününde Türkiye Vı batı- dan doğuya sarıp sarmalayacak "Barış Yolluğu "na kendi banş- larını da eklediler. Sessiz seda- sız. ısoz50(« hotmail.com.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear