Catalog

1 EYLUL 1998 SALI CUMHURİYET SAYFA KULTUR 13 Sinema tarihinde kimi yönetmenler kendi filmlerinde rol alırken kimi oyuncular dayönetmenliğe soyundular Smemanm oyuncu yönetmenleıiASUSELÇUK Film yönetmenı, hem sanatsal anlamda hem de teknik anlamda tüm yaratıcı yön- lerini bir film boyunca sergileyen kışi de- mektir. O, fılrrun, A'dan Z'ye, her biriminden so- rumlu kişidir. Oyunculan yönetır, diya- loglann doğal bir şekilde söylenmesinden sorumludur. Kameranın konumunu, devı- nimını saptayan da odur. Ses, ışık da onun denetimı altındadır. Her biri kendi alanı- nın uzmanı olan teknik ekibin, sanat ve çe\Te düzeni sorumlulannın da başı odur; bir film boyuncayapılacaklar onun istedik- leri dogrultusunda gerçekleştinlır. Sinema tarihinde kimi yönetmenler hem filmlenni yönetmişler. üstelik fılmlerinde oynamışlarda... ChapliıTin yetenekkri Charles Chaplin. Buster keaton. Orson \\elles, Laurence Oli> ier, Vlttorio De Sica, Eric Vton Stroheim, bu tür yönetmenlenn akla gelen en başanlı ve ünlü olanlandır. Charles Chaplin'in yönettiğı, başrolün- de de oynadığı 'Büyük Diktatör'. 'Asri Za- manlar'. 'Bay Verdoıu' filmlerindeki tip- lemeler unutulacak gıbi değildir. Orson VVelles, etkıli Yurttaş Kane'i ile oyuncu ve yönetmen olarak sinema tarihinin kla- sikleri içinde güçlü yerini almıştır. Bir Sha- kespeare uzmanı, aktörü olan Laurence Olivier'nin 1948 yılındaçektiğı 'Hamlet', yirminci yüzyıl biterken bile Hamlet'lenn en ıyısi değerlendirmesini hâlâ korumak- tadır. Olivier'nin oyunuyla getırdıği Ham- let yorumu ıse en yetkin Shakespeare per- formanslanndan sayılmaktadır. Alman film yönetmeni Eric Von Stro- heim'a gelince. 1950 yapımı Sunset Bul- van'nda düşmüş bir film yönetmeninin zengin biryıldızın, Gloria Svvanson'un şo- for - kâhyası rolünde unutulmaz bir ka- rakteryaratmıştır. Buster Keaton, Chaplin gibi sessiz sinema döneminin en önemli ad- lanndandır. Keaton deyince akla hemen 'Gemki' (1924), 'General' (1926), ardın- dan 'Kameraman' (1928) gelır. 1917'de mü- zıkhol yıldızlığından sinemaya geçen Ke- aton'ın on parrnağında on marifet vardı. Bay Keaton, çağdaşı Chaplin gibi oyuncu, yö- netmen, yapımcı üstelik hem de senarist- tı. Fakat Chaplin'in Keaton'dan artı bir ye- teneğı daha vardı, o da kompozitörlüğüy- dü. 'Asri Zamanlar". 'Büyük Diktatör', 'Bay Verdous' fılmlennın müzıklenni ken- dısi bestelemişti. Dünya sinemasında unutulmaz bir nok- ta oluşturan ttalyan Yeni Gerçekçi Akımı ıçındeki en büyük ustalardan biri olan Vit- tono De-Sıça da sınemayaoyuncu olarak 1918 yılında başlamıştır. De Sica'nın 1948'de çektiğı 'Bisiklet Hırsızian' onun ve sınemanın en önemli filmlerinden biridır. 1918-1975 arasında 150'den fazla filmde oyunculuğunu. yer yer yönetmenliğıni sür- dürmüştür De Sica. ttarya'dan sınemada gü- nümüzdeki en parlak adlardan biri olarak yönetmen-aktörNanniMoretti'yi anabili- nz. Morettı çağdaş ltalyan sinemasına da- ıma etik ve estetik bir bakış taşıyan ürün- ler getinyor. Morettı, fılmlerinde profes- yonel oyunculan yeğlemediğini açıkla- maktadır. Listemızi alabildiğince genışletebiliriz. Günümüze yaklaştığımızda yeniden unu- tulmaz bir adla karşılaşıyoruz. 'Gölgeter' ve 'GkMİa' filmlerinin yönetmeni, 'Rose- mary'nin Bebeği' filmının oyuncusu John Cassavttes. "Götgeter rl le, Amerikan ba- ğımsız sinemasının yeni soluğunu duyur- muştur o. izleyiciye. Actor's Studio çıkışlı, 1951 'de oynadı- ğı ' İhtiras Tramvayrndaki Kowalski ro- lüyle anında ünlenen Marlon Brando. 1961 'de tek filmi 'Aşk ve İntikam'ı yönet- mış. Yönetmenlenn oyunu için yapması ge- rektiğı konusundakı sözlerine pek kulak as- mayan, özgürce kendi bildiğinı okuyarak karakterlerine istediği çarpıcı gücü vere- bilen aktör Brando, tek yönettiği fılminin başrolünü de üstlenmiş. MichaeiCacoyaımis'in unutulmaz 'Zor- ba' filmının Zorba'sı Anthony Quinn de meslektaşı Brando gibi tek fılme imza at- mış: Kayınpederi Cecfl B. De Mifle' in 'Kor- san'ının yeniden çekimini kayınpederi ile ortak yönetmış (1958). 'General Patton' rolündeki başanlı yo- rumuyla dikkat çeken usta aktör George C. Scott'ın ıkı filmı var: 'Kuduz' (1972) ve 'SavageisLoose'(1974). 'Sapık' filmındeki Norman Bates v e Or- son WeDes'in 'Dava' filmındekı Joseph K karakteriyle belleklerimize yerleşen Ant- hony Perİdns da 1986 da 'Lucky StiJP fil- mine yönetmen olarak imza atmış. 1950 ve 6O'lı yıllann ünlü komedyeni, güldürü ustası binbir surat Jerry Lovis, sinemaya şovmenlikten \e şarkıcılıktan geçiyor. 1940'lann sonunda Dean Martin- Jerry Lewis ikilisı Amerika'nın en tanınmış, en aranan komedyenleridir. Lewis'in yönet- 'Bird'. 'Beyaz Avcı Siyah Yürek', 'Affedil- meyen'. 'Kusursuz Dünya've 'Madison County Köprüsü' yönetmen-aktörün fil- mografısini pekıştıren örneklerdır. 1%9'da PaıdNenman ile oynadığı 'Son- sıız Ölünı' fılmiyle tican bir üne kavuşan sinemanın yakışıklı jönlerinden Robert Redford, 1960'larda aslında televizyon fılmlerinde küçük rollerde görünüyordu. Hollywood'a geçınce adını yaygınlaştıran fılmlerde baş erkek oyuncujuğa da geçtı. 1980'de ise ilk filmi 'Sıradan tnsanlar'ı çek- tı. Bu ilk fılmiyle en iyi yönetmen Os- car'ını da kazandı. Bu filmi 'Milagro-Fa- suryeSavaşı'( 1988), 'Kzi Ayıran Nehir' ve 'Atlara Fısıkiayan Adam' izledi. Redford, oyunculugunda olduğu kadar yönetmenlı- ğinde de başanlı olabileceğini kanıtlıyor- du böylece. Meslektaşı Marion Brando gıbi yıllarla efsanevi bir ad olup çıkan ünlü Actor's lünü kazanır. Televizyon filmi 'Taksi'deki rolüyle ün- lenen Danny De VTto. sinemadaki adına 'GugukKuşu'(1975)ileulaşır. 1980'de yö- nettiği ikınci filmi, bir kara komedi olan 'Güferin SavaşT ile hem gişede hem de eleş- tirmenlerin övgülerini alarak başanyı ya- kalar. 1961 'de oynadığı 'Aşk Bahçesf fılmiy- le önemli bir başlangıç yapan \Varren Be- atty, bir antikahraman olarak çekim alanı oluşturan karakteri. yakışıklılığı, erkeksi ba- kışı ile genç sinema seyircisini derinden et- kiler. 'BonnieveClyde' (1967) ile, ki bu fil- min yapımcılığını da üstlenmişti, Beatty ününü perçinler. Oynadığı filmlerin bazı- lannın yapımcılığını da üstlenen Beatty, ilk filmi 'Gökyüzü Bekleyebilir'i 1978'de ger- çekleştirir. Bu filmı, üstünde çok tartışılan 'Kıallar' (1981) ve ardından yıllann çiz- gi romanı 'DkkTracy' (1990) ızler. 1) Vlttorio De Sica, 2) Paul Newman \e Clint Eastvvood, 3) İhtirasTramvay ı/ Vlvien Leigh ve Marion Brando,4) Robert Redford. tiği ve oynadığı en başanlı filmlennden bi- ri 'Çılgın Profesör-Aşk HocasTdır (1961). Film, 'Dr. Jekyll ve Bay Hyde' romanının komik versiyonudur. özellikle ABD'de oyunculann neredey- se tümünün yüreğinde yönetmenlık isteği yatmaktadır. 1965'te sinemaya oyuncu ve senarist olarak başlayan ünlü VVöody Alien 1967'de ilk filmı 'ParayıAlveKaç'ı çeker, oynar, senaryosunu da >azar. Günümüz Amerikan sinemasının en yaratıcı, özgün yönetmenlerinden olan Allen, özyaşamöy- külerini dram-komedı kanşımı anlatımıy- la etkileyici bir bıçımde beyazperdeye ak- tanr. Ünlü 'Spaghetti western' ustası Ital- Î an Sergio Leone'nın 'Birkaç Dolar çin'(1965), 'İvi. Kötü ve Çirkin' (1966) filmlerindeki "lsimsizAdam", az ve öz ko- nuşan, serinkanlı görüntüsüyle ünlenen sı- kısilahşorCBntEastwood 197 l'de ilk fil- mı 'Play Misty fbr Me'yi çeker ve oynar. Studio çıkışlı Paul Nevvman, 1956'da Ro- bert Wise'ın yönettiği 'Vukandaki Bi- ri'ndeki Rocky Graziano adlı boksör rolü ile dikkatleri çekti. Atletik vücut yapısı, an- lamlı mav ı gözleri, klasik yakışıklı yüzüy- le 1960"lı yıllann en önde gelen. istenen oyunculanndan oluverdı Paul Newman. 1968'de aktör yalnızhgı derinliğinean- lattığı ilk uzun metraj filmi 'RacheLRac- het'ı çeker. 1987'deTennessee\Vdliams'ın başanlı bir uyarlaması olan 'Sırça Köşk'te ikinci kez eşi olan seçkin oyuncu Joanne WDodward'ı yönetir. Beş yıl boyunca yardımcı rollerde gö- rülen Kevin Costner. 'Dokunulmazlar' (1987) fılmiyle hak ertiği, sabırla bekledi- ğı üne sonunda kavuşur. Oyuncu Costner önce yapımcılığa, sonra da yönetmenliğe başlar. 'KurnarlaDans' (1990) Costner'ın yönettiği ilk fılmıdir. Filmıyle de en iyi yö- netmen Oscar'ı ile birlikte yedi Oscar ödü- Televizvon yönetmenliğınden sinemaya yönelen Sydney Poflack. 1969'da çevirdı- ğı 'AÜan da Vururlar' filmi ile büyük yö- netmenler sınıfina gırer. Oyunculuk da ya- pan Pollack, meslektaş ve arkadaşı Stan- leyKubrick' ın > ardımına istendiğinde he- men yetişir. Kubrick'in son filrni "Eyes Uîde Shufta Harvey Keitel'm zorlanarak yanm bıraktığı rolü olanca profesyonelli- ği ile yüklenır. Amerikan sinemasının ilk ünlü zenci aktörü Sidney PMtierdenilince akla hemen 'Gecenin Stcağında','Se\ r gUiOğretroeninı' \e 'DavetsizMisafır'gıbı kıtlelerin beğen- diği filmlergelir. Poıtier, 1967'de arkaar- kaya çe\ irdiği bu üç filmle uluslararası bir ad olmuştur. 1972'de yönetmenliğe başla- yan Poitier, kazandığı haklı ünü sayesinde diğer zenci oyunculara da Amerikan sine- masının kapılannı açmıştır. Kadın yıldızlardan Barbara Strasand ve Jodie Foster da yönetmenliği denemışler- dir. Şarkıcılıktan oyunculuğa geçen Stre- isand, 1983'te ilk filmi 'YenÜ'ı çeker, oy- nar ve yapımcılığını üstlenir. Bunu 'Dal- galann Prensr. 'Aynada Aşk Vardı' izler. On üç yaşındayken 'Taksi Şoförü' (1976) fılmiyle sinemada birden ortaya çıkan Jo- die Foster, bugüne dek zorlu rollerin ara- nan iyi oyuncusu oldu. 1991 'de ilk filmi' Küçük Adam Tate"i yönetti, oynadı. Avrapa'dan örnekler Amerikan sinemasından uzaklaşıp baş- ka ülkelerin sinemasına yönelirsek yeni Ingiliz sinemasının bu konuma en tipik ör- neğı olarak karşunıza Kennetfa Branagh çı- kar. Eleştirmenlerin Laurence Olivier'nin gençliği ile karşılaştırdıklan Branagh. tıp- kı Olivier gibi bir Shakespeare aktörü, uz- manı ve hayranıdır. 1989'da ilk filmi '5. Henry'yi tamamlayan Branagh, yönetmen olarak da 'Frankenstein" ve 'Hamlet' film- lerindeki ustalığı ile başanlannı pekiştir- di. Polonya'dan en parlak ömek olarak Ro- man Polanski'yi anabiliriz. 'Sudaki Bıçak' (1962) adlı ilk uzun metraj filmi ile Polans- ki uluslararası ününü yaptı. 1976'da Kaf- kavari saplantılannı anlattığı 'Kiraa' fıl- minin başrolünü de yetkınlikle üstlenmiş- tir. Filmlerde ara sıra oyuncu olarak gör- düğümüz Polanski'nin yanı sıra Fransız- lann başanlı oyuncusu Nicoie Garcia. bu konumunu bir yana bırakmış, ikinci filmi 'Vendome Meydanı'nda Catherine Dene- uve'ü yönetmeyi yeglemiştir. Jeanne Mo- reau'ya gelince. 1976'da 'Işık'la ilk. 'Er- genlik'le ikinci fılmini oluşturdu. Yalnız Mo- reau oyunculuğunu sürdürüyor, üstelik ona özgü gizemli bir şekilde. Genç oyuncu- yönetmen Mathieu Kassovitz, Paris banli- yölerinin çıplak vahşetini ustalıkla sergi- lediği 'Nefret'ten sonra yönettiği son fil- mi "Assassins'de (Katiller) yeniden oyun- culuk yapmak üzere. Ünlü Isveçli Ingmar Bergmao'ın 'Per- sona\ 'Çığhklar ve Fısılülar'. 'Yüz Yüze\ 'Güz Sonab' filmlerinin vazgeçilmez yü- zü, gözde oyuncusu Liv lllman. Berg- man'ın senaryosunu yazdığı 'Ozd İtiraf- br 5 (1997) i!e üçüncüfilminiyönetmiş olur. Filmınde insanlararasındakı yoğun karma- şık ilişkileri yalın bir anlatımla yansıtabı- len Ullman'ın filmleri oyunculuğu kadar başanlı yapıtlardır. Rusya'da oyunculuk ögrenimı gören Ni- kita Mikhalkov. uluslararası başanyı, 1977'de yönetip oynadığı 'Aşk Esiri' ile elde eder. Yönetmen-oyuncunun önemli filmleri 'ObkMnov', 'Mekanik Bir Piyano tçin Bitmemiş Parça', 'Siyah Gözler' ve 'Güneş Yamğı'dır. -. . -- . Her oyuncunun iyi bir yörletmen, her yönetmenin de iyi bir oyuncu olabileceği sa\ını ileri sürmek olanaksız. Yukanda sı- raladığım önemli adlann başanlı. kabul görmüş yapıtlara imza atmış kişilerden se- çildıği açık. EüaKazan'ın Brando ile ilgi- li açıklamalannı düşünüyorum yeniden. Filmin çekimlerini anlatıyor yönetmen: " Marion sahnede yaşıyordu. Benim söyle- diklerimin dışınday dı yorumu. Her şeyi ye- niden ele alıyordu. Sahneyi onun dediği gi- bi düzenliyordum ve bundan hic yüksün- müyordum. Oyunu sürpriderk doluydu, Tennessee VVHÜams'la benim bekkntÛeri- mizi inanılmaz bir biçimde aşıyordu. Şaş- kmdık. Bir oyun mudzesi vardı karşınuz- da. Bu. kademe kademe ortaya çıkmak- taydi. Ne yapılabiürdi ki, şükran duası et- mekten başka_" Brando. yönetmenin isteğini kat kat yet- kinleştiren büyük bir oyuncu. Aslında yö- netmen-oyuncu ilişkisi son derece simbi- yotık bir ıç içe geçiş, bu ne denli yoğunla- şırsa ortaya o denlı olağanüstü bir sonuç çıkıyor. FUmlerinde süreklı değışmez oyun- cularla çalışan yönetmenler var. Onlann ara- larmda özel bir dil oluşturduklan açık... Ger- çek oyuncularomurgasız birer varhk gjbidir- ler, şekilden şekle girerler. iyi bir yönet- menle seçkin bir oyuncunun buluşması ise büyük bir mutluluk olmalı. On ydın sergi afîşleri Hayri Çizd (üstte) ve Ergin ınan'ın (yanda) sergi afışlerinden kesider. Külrür Servisi - Yapı Kredi Kazım Taşkent Sanat Galerisi'nde son on yılda açılan sergilerden dedenen afişler 5 Eylül tarihine dek sergilenecek. 1964'ten 1988'e dek olan 24 yıllık bir süre içinde amatör sanatçılara yer vererek sanatın geniş kitlelere yayıhnasını amaçlayan Yapı Kredi Sanat Galerisi, 1988 yılmda aldığı Kazım Taşkent Sanat Galerisi adıyla birlikte yeni bir anlayış benimsedi. Kazım Taşkent Sanat Galerisi'nde 1988 yılırun Ekim ayında açılan Hoca Ali Rıza sergisiyle başlayan yeni dönem, çağdaş Türk sanatçılan, büyük Türk ressamlan ve yurtdışından gelen sergilerle bugüne geldi. 10 yılda 77 sergiye ev sahipliği yapan galeride, resim sanatımn temelini oluşturan büyük ustalann yapıtlan da farklı koleksiyonlardan derlenerek izleyicilerin beğenisine sunuldu. Hoca Ali Rıza'dan Halil Paşaya, Nazmi Ziya'dan HikmetOnat'a, İbrahim Çallı'dan Avni Lifij'e uzanan sergilerin yanı sıra galeride soyut, figüratif ve enstalasyon gibi her tarzın doğru ve kalıcı örnekleri sergilendi. Kazım Taşkent Sanat Galerisi, 'Türk Resminde Otoportre', 'Abidin Dino'dan 'Üç Şehir: Antibes, Istanbul, Paris', 'Türk Bestekâr Portreteri', 'Jules Laurens'in 'Türldye Yokuluğu' gibi tematik sergilerin yanı sıra yurtdışından getirilen, dünyadaki farklı sanat akımlannı ve sanatçılan tanıtmayı amaçlayan sergilere de ev sahipliği yaptı. Monroe-Kennedy aşkı Broacbvay'de Kültür Servisi - Efsanevi yıldız Marilyn Monroe ile Bob Kennedy arasında yaşanan ilişkı, Broadway'de oynanacak bir müzikale konu oluyor. Metni Eugene Black Jr. tarafından yazılan bu müzikal komedinin adı 'Camekrt Lost'. Prömiyerinin yıl sonuna doğru gerçekleştirileceği belirtilen müzikalde Kennedy rolünü Campbell Scott'ın üstleneceği söyleniyor. Monroe rolü için adı geçen oyuncular ise Jennifer Jason Leigh ve Jessica Lange. Müzikal, John Kennedy'nın Hollyvvood oyunculan arasından seçtiğı sevgilileri ile görüştüğü okyanus kıyısındaki evde geçiyor. Bob, burada Monroe'yu JFK ile olan ilişkisini bitirmesi için ikna etmeye çalışıyor. Ancak Monroe bu kez de Bob'u baştan çıkanyor ve birlikte oluyorlar. Ryan'ı Kuptarmak' filmi handa'da çekilmiş • Kültür Servisi - Steven Spielberg, Normandiya Çıkarmasf nı anlatan son filmi "Er Ryan'ı Kurtarmak"ın Omaha sahillerinde geçen sahnelerini Irlanda'da çektiğini açıkladı. Çekimler Omaha sahillerinde gerçekleştirilseydi Spielberg, Fransız hükümetine yüklü bir vergi ödemek zorunda kalacaktı. Ukrayna resimleri geri istiyor • Kültür Servisi - Ukrayna, Hıtler adına Nazıler tarafından kendilerinden çalınan ve halen Bntish Museum'da bulunan sanat eserlennın ıadesını istiyor. Sunday Times'ın haberinde, müzede bulunan en önemli tablolann II. Dünya Savaşı sırasında Hitler için Ukrayna'daki Lvo\ kentinden Polonya'ya kaçınlmış olduğu belirtildi. Habere göre tablolar 15. yüzyılın ustalanndan Albrecht Dürer'in srüdyosuna ait ve Hitler kendi suluboya resimlennde Dürer'in stilini taklit etmeye çalışmış. Francis Bacon m stüdyosu Dublin'e taşındı • Kültür Servisi - Ingıltere'nın savaş sonrası en önemli sanatçılanndan olan Francis Bacon'ın stüdyosu Londra'dan Dublin'e taşındı. Stüdyonun taşınması akademisyenler ve politikacılar arasında da tartışmalara yol açtı. Dublin'de doğan Bacon. Londra'da ünlü olmuş ve 1992 yılında ölene dek de burada yaşamıştı. ÜNESCO Müzik Ödülleri açıklandı • Kültür Servisi-1998 UNESCO Müzik Ödülleri'nin sahıpleri açıklandı. Bu yılki ödüller bu yıl tstanbul Caz Festivaline katılmış olan şarkıcı Cesana Evora. besteci Iannis Xenakis ve Güney Afrika'daki Khongıse Performans Sanatlan Müzik ve Tiyatro Gençlik Merkezi'ne verildı. Ödüller 17 Ekim tanhinde düzenlenecek törenle sahiplerinin olacak. Hasan Bayrı Şiir Yarışması • BARTEN (AA)- Bartın Beledıyesı'nce 'Hasan Bayn Şiir Yanşması' düzenleniyor. Bartın Belediyesi'nin 16-21 Ekimtarihlen arasında gerçekleştireceğı kitap fuan etkinliklerı kapsamında düzenlenecek yanşmada dereceye gıren ilk üç yapıta 10-30 milyon lira arasında para ödütü ile plaket verileceği belirtildi. Son katılım tarihi 2 Ekim. Ankara'da Kitap Günleri başlıyop • Kültür Servisi-Edebiyatçılar Derneği'nin 'Ankarayı Kitaplandırmair sloganıyla yola çıkarak düzenlediğı Kitap Günleri 4 Eylül Cuma günü başlıyor. 21 Eylül'e dek sürecek olan Kitap Günleri'nde imza günleri, söyleşi ve paneller ile sergi etkinlikleri gerçekleşecek. 4 Eylül'de Sevgi Özel ile Cihan Demirci, 5 Eylül'de Ali Dündar ile Osman Bolulu, 6 Eylül'de de Altay Öktem. Ayhan Bozkurt ile Ali Hikmet Eren 15.00-19.00 arasında imza günü gerçekleşecek. Kâmil Masaracı. Semih Poroy, Ferit Avcı, Cihan Demirci, Ali Fuat Süer'in katıldıklan 'Mizah Muhalif Kimliğini Yitiriyormu?' başlıklı panel 4 Eylül'de 19.00'da gerçekleşirken 6 Eylül Pazar günü 19.00'da da Altay Öktem. Ayhan Bozkurt ve Ali Hikmet Eren'in katıldığı "Şiir ve Sokaklar' başlıklı panel izlenebilecek. Kitap Günleri çerçevesinde aynca Kâmil Masaracı, Semih Poroy, Ferit Avcı, Cihan Demirci ve Ali Fuat Süer'in yapıtlannın yer aldığı karikatür sergisi, Mahmut Turgut'un 'Edebiyatçı Portreleri' başlıklı fotoğraf sergisi ve Sezai Kaynak Arşivi'nden derlenen Nâzım Hikmet FotoğTaflan sergileri yer alacak Toprak, Su ve Hava Kirliliği Karikatür Yarışması • Kültür Servisi - Toprak, Su ve Hava Kirliliği Karikatür Yanşması "nda ödül alan ve sergilenen eserlerin yer aldığı katalog Yeniköy Kültür Dayanışma ve Tanıtma Derneği Yaymlan'ndan çıktı. Ismail Gülgeç, Erdoğan Bozok, Sinan Gürdağıcık, Sami Caner, Kamil Yavuz, S. Coşkun Aydın. Ahmet Gündüz'den oluşan jürinin belirlediği Büyük Ödül'ü Ömer F. Servı; başan ödülünü Mümin Durmaz, Hakan Sümer. Mehmet Kahrarnan; Mega Asansör Ödülünü B. Ardagil: Jüri Özel Ödülü'nü Mümin Bayram, Ihsan Kocagöz, Uğur Pamuk, Ozan Tunç almıştı. İFSAK'ta eylül ayı • Kültür Senisi - İFSAK eylül ayı programı belırlendi. Programa göre. 3 Eylül'de 19.30 \e 20.15 saatlerinde Muhsin Divan'ın konuk olduğu. "Malta'nın Renkleri' konulu saydam gösterisı, 9 Eylül'de saat 19.30'da 'Doğa Fotoğrafçılan Grubu Toplantısı'. 10 Eylül'de 19.30 ve 20.15'te Nevit Dilmagianian'm konuk olduğu 'Istanbul' konulu saydam gösterisi, 14 Eylül'de saat 19.30'da sinema söyleşileri kapsamında yönetmen Ahmet Sönmez'ın konuk olduğu, 'Yönetmenle Söyleşi ve Kısa Filmlennın Toplu Gösterimi', 17 Eylül'de saat 19.30 ve 20.15'te Emre tkizler'in konuk olduğu 'Yedi Bambaşkent' konulu saydam gösterisi, 23 Eylül saat 19.30'da 'Doğa Fotoğrafçılan Grubu Toplantısı', 24 Eylül'de ıse 19.30, 20.15 saatlerinde BÜFOK (Boğaziçı Üniversitesi Fotoğraf Kulübü) karma göstensi yer alıyor. BUGÜN • AKSANAT'ta saat 12.30 ve 19.00'da lazer diskten Mozart'ın 'Piyano Konçertosu No. 20', 'Piyano Sonatı No. 8' yer alıyor. • HARBtYE AÇIKHAVA TİYATROSU'nda koreografisini Boris Eifman'ın yaptığı 'Red Giselle* bale gösterisi izlenebilir.